-
Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Bugün akşam üzeri PKK yandaşı grup, polis merkezi yakınında gösteri yapmaya başladı. Polislerinin uyarısına aldırmayıp slogan atan göstericiler karakola doğru yürüyüşe geçti. Grup polis merkezine molotof kokteyli attı, taşlı saldırıda buılundu. Polis de havaya ateş açtı.
Polis Merkezi'ne bir grubun molotof kokteyli, taş ve havai fişek attığı sırada, bölgede ateşli silahla yaralandığı iddiasıyla bir çocuk hastaneye kaldırıldı.
Akdeniz ilçesi Siteler Polis Merkezi'ne akşam saatlerinde taş ve molotof kokteyli ile havai fişek atan grup, polisin havaya uyarı ateşi açması ve bölgeye takviye ekiplerin gelmesiyle olay yerinden kaçtı.
Kaçan gruptan bazıları yeniden polis merkezi yakınına gelerek, güvenlik önlemi alan polislere doğru havai fişek attılar. Gruptakiler, polisin gaz bombası atması üzerine ara sokaklara dağıldı. Şevket Sümer Mahallesi'nin bir başka yerinde oluşan bir grup ise bazı dükkanlara hasar, belediye ait bir ekmek satış büfesini de ateşe verdi. Mersin Emniyet Müdürü Arif Öksüz, hastaneye giderek olay hakkında bilgi aldı.
Bunun neresi demokratik? Biz neremizi demokratikçe açıyoruz? Mersin'de bu soysuzların karakola saldırması ne demek? Karşılık olarak neden havaya ateş açılıyor?
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Modern hukuk, demokrasi, insan hakları...
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Hazmettire, hazmettire Emrah Bey...
Dün (fi tarihi diyelim) bazı hukukçu arkadaşlarımız, "Polis Vazife ve Selahiyetleri Kanunu" ndan dem vuruyordu. Polisin, askerin meşru hakkı (elbette aşırı güç kullanmaksızın) iğdiş edilir, eli kolu bağlanır, öte yandan Yasalarımızca suç (evrensel hukuk kurallarınca da suç) "Suçu ve suçluyu övme hakkı" serbest bırakılır, bu duruma isyan eden vatandaşlar "modern" olmamakla ve hatta "faşistlikle" suçlanırsa olacağı bu...
Yasaların toplumsal düzeni sağlayamadığı, adaleti dağıtamadığı, demokrasiyi terörle eş tuttuğu düzenlerde, dua edelim de Allah bizi "Orman Kanunu"ndan korusun...
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
" İstanbul Okmeydanı'nda PKK sempatizanları hava fişekler ve molotoflarla polise saldırdı. Sultanbeyli'de de 20'ye yakın yolcusu olan İETT otobüsüne 10 kişilik grup saldırdı." haberi de verildi...
Fakat bu saldırılarda bir tuhaflık var sanki, ya da bana öyle geldi..
Yakalananlar olduysa bir açıklaması da olacaktır kesin...
Düşündürücü!!!
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Madem ki "Hukuk sitesi"nde böyle bir konu açılmış; birşeyler söylemek farz oldu.
Bütün bu olanlar; "Giriş" bölümüdür, provadır, test etmedir.Nasıl ki; 4.07.2003 te çuval testiyle ordunun "Nasıl bir ordu olduğunun" tesbiti yapılmışsa, öyle birşey...
Kabaca söyleyecek olursak;
Bölünmüş Türkiye haritalarını ve BOPu biliyoruz.Bu bilgimize aşağıdaki sahneleri de ekleyelim:
Önceki ABD elçisi Edelman'ın malûm partinin bazı il başkanlarıyla görüşmesi.(ABD elçilik görevlilerinin 12 Eylül öncesi dolaştıkları İç ve Doğu Anadolu İl başkanları ziyaretlerinden sonra, Çorum ve K.Maraş olaylarının patlak verdiğini de atlamayalım.)
ABDnin Irak'a giderken buradan gitmek istemesi.Olmayınca; buradan geri dönmek istemesi.
ABDnin Irak'ta bir ordunun asla yapamayacağı şekilde silah ve patlayıcıyı kaybetmesi.Saddamın silahlarının Kuzeye aktarılması.Kaybolan ve akartarılan silah ve patlayıcıların büyük kısmının buraya aktarıldığını söylememe gerek yok.Kamyonlarla üstelik.
Bir gazetecinin birkaç sefer yazdığı "Filân tarihte Mersin tarafından gelen VW marka minibüs, Afyon İkbal tesislerinde mola verdi.İçindekiler yemek yedikten sonra plâkayı değiştirerek Kütahya üzerinden İstanbul'a gittiler.Afyon'a gelinceye kadar üç sefer plâka değiştirmişlerdi.Bu araba 340 kg A-4,C-4 ve 11 adet Stringer füze taşıyordu.Bunların şu kadarı İst.un falan, bu kadarı da filân semtine bırakıldı."Birşey yapılmadığı belli.Feci olan şudur:"Sistemdeki birileri bazı şeylerden o kadar rahatsızdırlar ki; "Herşeyi biliyoruz, birşey yapamıyoruz.Toplum duysun." diye bir gazeteciye, asla bilemeyeceğini, fısıldamışlardır.Aynı gazeteci, Ankara'ya da taşınanları yazmıştı.Gömülüp, arkasından çıkarılanlar değil.
Bir partilinin "40 milyon kürdün karşısında ordu mordu dayanamaz." Bir diğerinin "Sınırımız Iğdır'a ulaşmıştır." Bir başkasının "Dilimizi tanıdınız, sıra bu toprakların adına geldi." sözlerini de,Habur'da;sadece MERASİM BÖLÜĞÜ eksik, karşılamayı da sayalım.
Bir zamanlar, bir AB yetkilisinin:"AB Irak, İran ve Suriye ile komşu olamaz." sözü.
Son günlerde; "Yeni Osmanlıcılık" hikâyeleri."Türkiye "AB-D den ayrı politika geliştiriyor." palavralarını da unutmayalım.Bu işte o kadar başarılı oldular ki; gazeteci Hüsnü Mahalli bile inandı.
Osmanlıcılık oltasına takılacak Musul yemiyle, kürdistanı himaye asıl görev, Irak'a girdikten sonra, içeride geçmekte olan ABD askerleri himayesinde bir isyan ve cayır cayır yanacak bir ülke...Asiye karşı yapılacağı "Soykırım" demeye hazır, asker de göndermeye hazır AB-D!...
Çok kan akacak,çooook.
Biz; "Çekiç Güç" te kaybettik, bir.İkincisi; "Kılıç çeken, kılıçla düşürülür!" kuralını ihlâl ettik.Bu da iki.
Bu konuda "İyi günler." diyemiyorum, çünkü iyi günler değil gelecek günler...
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Sizce bu da bir tesadüf müdür acaba!
"ABD'nin kuzeybatısındaki Parkland'da bir askeri üs yakınlarında 4 polise ateş açıldığı bildirildi. Saldırıya uğrayan 4 polis öldü.
Yerel KOMO News, yetkililere dayanarak verdiği haberde ise Amerikan Hava Kuvvetlerine ait McChord üssü yakınlarındaki Forza Coffee'de üniformalarıyla oturan 4 polisin açılan ateş sonucu öldüğünü duyurdu."
http://www.hurriyet.com.tr/dunya/13069997.asp
İlginç..
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Alıntı:
çoban rumuzlu üyeden alıntı
Sizce bu da bir tesadüf müdür acaba!
"ABD'nin kuzeybatısındaki Parkland'da bir askeri üs yakınlarında 4 polise ateş açıldığı bildirildi. Saldırıya uğrayan 4 polis öldü.
İlginç..
Af buyur...:DD:DD:DD
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Bu olaylarin sorumlularinin kimler oldugunu da hala gözlerini kulaklarini kapatip farketmemek icin kendini zorlayanlar, fark etmemeyi hala basarabiliyorlar mi acaba...
Öyle ki hala tam destek veriyorlar...
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Fazla büyütmeyin canım... sonra liboşlar satılmıslar tarfından Sayın Onur Öymen'e yaptıkları gibi tepenize binmesinler...
Af buyur...:DD:DD:DD :Sayın Harun Gür' bey uskunuz mu tutuldu çok kısa olmuş
Saygılarımla.
Onuda Silivri'de yatanlar tezgahlamışlar galiba ilginç olduduğuna göre!!!...
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Sahiden büyütecek bir şey yok. 30 bin şehit verdik. 5-10 polis daha ölse ne olur. Nasılsa açılım var. Sonra asker de polis de bir açılıverir onu da destekleriz ne yapalım, kaderimiz bu.
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Tarih yeniden yazılacaksa yine yazarız biz, bundan kimsenin şüphesi yok, olamaz da zaten, ama yine de biz hazırlıklı olalım, bu okuduklarımızı duyarsak hiç şaşırmayalım, gidişat bu...
ERDAL SARIZEYBEK.
http://www.erdalsarizeybek.com.tr/es...acaksiniz.html
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
'Mikroplar Ankara'da Kaldı'
Kaplan'dan ilginç sözler: " Beytüşşebap'a güzelim dağlarımıza domuz gribi gelmemiş. Çünkü domuz gribi ve mikropların çoğu Ankara ve ötesinde kaldı"
AktifHaber - 29.11.2009 17:34
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Alıntı:
mehmet emin sezen rumuzlu üyeden alıntı
Af buyur...:DD:DD:DD :Sayın Harun Gür' bey uskunuz mu tutuldu çok kısa olmuş
Sn. Sezen,
Ben sadece ciddiye alınacak görüşlerin sahiplerine uzun uzadıya yazarım. Ancak, bu ve benzeri vesilelerle, Kürt kökenli yurttaşlarımızla olan gönül bağımızı zedeleyecek, toplumu etnik, dinsel, mezhepsel olarak ayrıştıracak söylem ve eylemlerden kaçınmanın en önce gelen görevimiz olduğunu, bu ülkenin kolay kurulmadığını, yıkmanın da kolay olmadığını velakin yeniden kurmanın, eskisini kurmaktan daha kanlı olacağını gören bir vatandaş olarak, "analar ağlamasın" diyorum.
Selamlar,
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Alıntı:
mehmet emin sezen rumuzlu üyeden alıntı
Fazla büyütmeyin canım... sonra liboşlar satılmıslar tarfından Sayın Onur Öymen'e yaptıkları gibi tepenize binmesinler...
Af buyur...:DD:DD:DD :Sayın Harun Gür' bey uskunuz mu tutuldu çok kısa olmuş
Saygılarımla.
Onuda Silivri'de yatanlar tezgahlamışlar galiba ilginç olduduğuna göre!!!...
Buyurdum Sayın Harun Gür , :) kuşku iyidir, en azından kesin hükümlü olmaktan iyi değil midir?
*
Ne o Sayın Sezen?
Gönderme mi yapıyorsunuz, dövecek başka kimse kalmadı değil mi?
Hem Sayın Övmen ne alaka?!
Varsa bir bildiğiniz?
Silivrinin de ilacı olsa kendi kafasına sürerdi...
Bir tarafı , haklı da olsa haksız da olsa kayırıp, diğer tarafta ve her fırsatta illaki de suçlu aramak! bence bu ülkeye yapılabilecek en büyük kötülüktür...
Allah beni o taraftarlıktan / partizanlıktan korusun. Amin.
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Kürt kökenli yurttaşlarımızın haklarını kullanmasına engel bir tanecik bile kanun yoktur. Daha ne isteniyor? Kürdistan ise muhatapı biz değiliz. Türkiye dışında istedikleri yerde kurabilirler. Ama çifte pasaport beklemesinler.
Zavallılar inanın zavallılar, nasıl da kandırılıyorlar. Örnek; "bak sen artık kendi dilinde konuşacaksın (yahu zaten konuşuyorduk ki diyen yok, tam tersine aa demek serbest bırakıldıysa önceden yasakmış, yaşasın özgürlük... diyecek)...
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
İstanbul ve Yüksekova'daki hainlerin de olay çıkarttıkları ve vatandaşlarımızın hayatına kast ettiklerini izledik. Kınamak yetmiyor.
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Tuzaklarla dolu hain ve şerefsizler tarafından kurulmuş bir oyunun sokak yansımaları...
Bahse girerim ellerine 50'şer 100'er lira tutuşturulan zavallı işsiz aşsız yurtsuz geleceksiz insanlarımızın çaresizlikten isyanlarını dışa vurmak gayesiyle yaptıkları adı İDEOLOJİK kendi EKONOMİK eylemlerdir...
Muhalefet ve halkımız problemin merkezinde kalarak sağduyulu olarak kışkırtmalardan uzak EKONOMİK SORUNLARı ön planda tutan eleştirilerin şiddetini her gün artırarak tuzağı kuran SAHİPLERin ve içimizdeki TAŞERONLARın oyunlarını bozabilirler diye düşünüyorum...
Şu andan itibaren muhalefetin, özellikle CHP ve MHP'nin ekonomik konular haricinde hiçbir konuda demeç, konuşma yapmamaları ve hatta basının, gizli-açık yandaş basının her türlü kışkırtmaya açık her türlü sorularına yanıt vermemesini, vereceklerse de soruya değil sorun olan ekonomiye ilişkin tespitleri sık sık yineleyecek yanıtlar vermesini tavsiye ederim...
Böylece hem yandaş basını protesto etmiş olacaklar hem de TAŞERONLAR ile halkı dumura uğratan gündem değiştirme ve gütme politikalarına da alet olmamış olacaklardır...
Asıl gündem EKONOMİK SORUNLAR olduğu sürece herkes karın doyurmayan ve hatta kan dökmeye ve ayrılıklara kadar gidebilecek etnik ve mezhepsel ayrılıklarını değil açlık açıktalık issizlik gelecek kaygısı gibi ORTAK sorunlarda birleşecektir...
Benim nacizane önerim budur.
Sakın ani ve şiddeti körükleyen tepkilerinizi, buralara kadar sızabileceklerin kışkırtmalarına rağmen buralarda oralarda şuralarda paylaşıp arsız namussuzların ekmeğine yağ sürmeyin...
VESSELAM.
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Dolapdere'de molotoflu saldırı
Mustafa ÖZDABAK/DHA
Beyoğlu Tarlabaşı'nda saat 18.00 sıralarında toplanan yaşları 15-16 arasında yaklaşık 60 kişilik grup terör örgütü PKK lehine sloganlar atarak Dolapdere Caddesi'ne indi.Grup burada caddeye molotof kokteyli atarak çevredeki esnafa korkulu dakikalar yaşattı. Caddeden geçen araçlara da taşla saldıran gruba bölgede hazır bekleyen çevik kuvvet ekipleri gaz atarak ve panzerlerden su sıkarak müdahale etti.Çevik kuvvet ekipleri biber gazı ile gruba müdahale ederken, polis panzeride molotof kokteylinin atılması sonucu çıkan alevleri söndürdü.Polisin müdahalesi sonucu göstericiler ara sokaklara girerek kaçtı ve bir süre sonra ara sokaklardan toparlanarak biraraya geldiler.Olayların olduğu sırada çevrede bulunan esnaf kepenklerini kapattı. Olaylar sırasında gözaltı olmadığı görüldü.
Alinti: http://haber.gazetevatan.com/Dolapde...73553/1/Gundem
Vatandaslarimizin yasadiklari korku, hayati tehlike vesaireyi yazmiyorum, zaten yöneticilerin umrunda degiller, degiliz.
Sadece son cümleye dikkatinizi cekmek, ellerinde Türk bayraklari ile yürüyüs yapan "Sehit Anneleri"ne nasil muamele edildigini de animsamanizi rica ederim...
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Zahide Uçar
Neleri Konuşamıyoruz?
30.11.2009Sürekli suni gündemler yaratılarak Türk Halkından hayati gerçekler kaçırılıyor. Ergenekon, ıslak imza, kafes, açılım-saçılım saçmalamaları ile asıl kafeslenen Türk Halkıdır.
Halkı gerçek gündemin dışında tutmak için planlandığı anlaşılan bu psikolojik savaş taktikleri olmasaydı, bu gün neleri konuşuyor olurduk?
İlhan Kesici’nin ART’de Ümit Zileli’ye anlattığı ekonomik verilere bir göz atalım:
a) Bütün dünya ortalama olarak %1.1 küçüldü.
b) Krizin anavatanı ABD %2.7 küçüldü.
c) Türkiye hariç gelişmekte olan ülkeler ortalama %1.7 büyüdü.
d) Çin % 9 büyüdü.
e) Hindistan % 5.4 büyüdü.
f) Ve Türkiye % 6.5 küçüldü.
Cumhuriyet’ten bugüne dönemler itibarı ile büyüme oranları:
a) 1923-1929 arası büyüme %10.3 (Savaş sonrası ve Osmanlı’nın borçlarının da ödendiği yıllar. Yanmış, yıkılmış bir ülke. Aydını, doktoru, mühendisi savaş meydanlarında kalmış bir ülke.)
b) 1923-1938 büyüme %7.4 (Ülke sıfırdan imar ediliyor, yokluk içinde bir ülke)
c) 1950-56 büyüme %e 7.2
d) 1966-70 arası büyüme %6.7
e) 1983-89 arası büyüme %5.1
f) 1923-2002 arası yani AKP öncesinin 79 yılın ortalaması büyüme %4.6.
g) 2003-2009 yani AKP hükümetleri ortalaması büyüme %4.0
Türkiye’nin ülke borcu 2003 yılında 214 milyar dolar iken, 2009 yılında 521 milyar dolara çıkmış.
2003-2009 arası 225 milyar dolar faiz ödenmiş. Kesici; 225 milyar dolarla 60 tane Atatürk barajı yapılabileceğini söylüyor.
AKP 30 milyar dolarlık özelleştirme yapmış. Hani o düşman oldukları Cumhuriyet var ya? O Cumhuriyet döneminde; Türk Halkının dişinden, tırnağından artırıp yaptığı ne varsa satmışlar.
Aslan Bulut, “CFR’nin programı AKP’nin parti programı haline getirildi” diye defalarca yazdı. Bunun ne anlama geldiğini de konuşamıyoruz.
Patlatılan sis bombaları olmasaydı, kapanan işyerlerini, işsizliği, açlığı konuşuyor olurduk. Yaşlımıza saygı(!) söyleminde bulunan Başbakan ve partisinin; emekliyi nasıl açlığa mahkum ettiğini konuşuyor olurduk. İşçinin, memurun nasıl yoksullaştırıldığını, tarım ve hayvancılığın hangi politikalar ile yok edildiğini sorguluyor olurduk. Bir telefon faturasına 7 kalem vergi koymanın vergi mi yoksa soygun mu olduğunu tartışıyor olurduk, tartışamıyoruz.
Düşük kur, yüksek faiz politikaları ile Türkiye’nin nasıl soydurulduğunu tartışamıyoruz. Türkiye %6.5 küçülürken, bankaların %10 büyümesini ve bu bankaların da %55’inin üzerinde yabancı banka olduğunu tartışamıyoruz.
AKP’nin iktidara geldikten sonra PKK’yı koruyup, kollayan uygulamaları hangi amaçla yaptığını, PKK ile niye mücadele etmediğini ve geldiğimiz noktada PKK’yı hangi amaç için siyasallaştırdığını tartışamıyoruz
AKP’nin ve Tayyip Efendinin bu kilise açma sevdası nedir, bunu tartışmalıydık. Afyon’un AKP’li Belediye Başkanı Çoban, Kurtuluş Savaşı’nda Anadolu’yu kan gölüne çeviren işgalci Yunan askerlerini şehit ilan ederek onlar için anıt yaptıracağını söyledi. Bu kepazelikleri konuşmak yerine; ıslak imza, kafes konuşularak, aslında Türk Halkı kafesleniyor.
Yazının Tamamı=
http://www.internetajans.com/default...id=18&aid=2730
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
KORKU GECESİ
FAİK KAPLAN, RAMAZAN İMRAĞ Şırnak DHA
güncellenme zamanı 5.12.2009
İdil’de PKK’lı göstericiler öğretmenevine saldırdı, 2 öğrenci yaralandı. Korku dolu saatler yaşayan öğretmen ve öğrenciler, polis eşliğinde güçlükle tahliye edildi
İdil’de, terörist Abdullah Öcalan’ın cezaevi koşullarını protesto eden yaklaşık 500 PKK sempatizanı, öğretmen ve öğrencilerin konakladığı öğretmenevine saldırdı. Yaklaşık iki saat boyunca öğretmenevini ablukaya alan göstericilerin taş yağmuru sonucunda iki iki öğrenci yaralandı.
2 saat sonra müdahale edildi
Köylerden gelip ilçe merkezinde okuyan 54 öğrenci ile 29 öğretmenin kaldığı İdil Öğretmenevi’ni ablukaya alarak taş yağmuruna tutan göstericilerden bir grup, içeriye girmek istedi. Ancak öğrenci ve öğretmenlerin kapıları kapatması üzerine başarısız oldular. Göstericiler bu kez de bahçede bulunan araçları ve Atatürk büstünü tahrip etti.
Polis ve askerin iki saat sonra göstericilere müdahale ettiğini belirten görevli,
Haberin tamamı:http://www.milliyet.com.tr/Guncel/Ha...KORKU%20GECESI
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Şehit anası isyanı!
12 metrekareyi beğenmiyorlar, bu aslan 2 metrekarede yatacak!
http://www.kuvayimilliye.net/pic.php?id=2898
Şehidin 6 aylık hamile eşi “Bizi yalnız bıraktı. Allah yapanları da yalnız bıraksın” diyerek teröre lanet etti. Cenaze törenine binlerce vatandaş katıldı. MARDİN’in Nusaybin İlçesi’nde PKK’lı teröristlerle çıkan çatışmada önceki akşam şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Bünyamin Özcan, memleketi Adana’da toprağa verild. 6-ARALIK-2009
http://haber.gazetevatan.com/haberde...0&Categoryid=7
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Dağa karşı ‘ikna timleri’
Milliyet / Güneri Cıvaoğlu /6 Aralık 2009
Dağa çıkacak gençler için istihbarat alan ikna timleri, ailelere ulaşarak diyalog yoluyla dağa gidişi önlüyorlar
ULUSLARARASI “politik psikoloji” hizmetleri nedeniyle 27 ülke tarafından 3 kez Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilen Prof. Dr. Vamık Volkan “Kürt açılımı” sürecinde Ankara’nın danışmanı...
Daha önce İsrail-Filistin, Gürcistan ve Estonya-Rusya, Boşnak ve Hırvat-Sırp... Daha bir dizi etnik sorunun çözümü için danışmanlık yaptı.
Onu, Atatürk’ün psikolojisini irdeleyen, dünyanın “ilk ve tek” kitabının yazarı olarak da tanıyoruz. (*)
ABD üniversitelerinde ders veren ve ilk “politik psikoloji” enstitüsünü Washington’da açan Prof. Volkan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından Köşk’te kabul edildi. İçişleri Bakanı Beşir Atalay'la da dirsek temasında...
Bugün yayınlanacak Şeffaf Oda’da Prof. Vamık Volkan’dan ilginç izlenimler sunuyorum.
Örneğin...
Polis istihbaratı, PKK’ya katılmak üzere dağa çıkma çağrıları alan gençleri saptıyor.
Polis Akademisi’nde “ikna eğitimi” almış genç polis timleri, aileye gidiyorlar. Durumu anlatıyorlar.
“Demokratik açılım” süreci için bilgi veriyorlar. Oğullarının ya da kızlarının dağa çıkmalarını anaların, babaların engellemeleri için “ikna konuşmaları” yapıyorlar.
Öyle bir kez yapılan “göstermelik” konuşmadan değil... 1-2-3... Gereğinde daha fazla ziyaretler...
Ana, oğlunu ya da kızını çağırıyor. Hep beraber de konuşuyorlar. Çoğu kez çocuğun dağa çıkması engelleniyor.
Prof. Dr. Vamık Volkan, “bu gençlerle gurur duydum” diyor.
“İkna eğitimi” çok önemli.
Sadece “dağa çıkma çağrılarına kapılan gençler” için değil, başka sorunlu durumlarda da uzmanlık alanı bu.
Örneğin... Canlı bombaların istihbaratını alıp vazgeçirmek...
İnsanları, rehin alanların elinden müzakere ile kurtarmak... İntihar girişimlerini kırmak...
Kasım Toplantısı
PROF. Vamık Volkan, Türk ve Kürt kanaat önderlerini bir araya getiren toplantıların da moderatörü...
Ekopolitik tarafından düzenlenen ve İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın da toplantı arası yemeğine katıldığı “Türkiye’nin Büyük Çatısı” adlı Kasım Toplantısı’nda (**) dikkat çekici sahneler var.
Etkinliğin Genel Koordinatörü Stratejist A. Tarık Çelenk...
Orada Türk ve Kürt milliyetçisi sayılabilecek isimler, Kürt ve Türk aydınları bir aradalar. Daha da ilginci, MİT’ten emekli önemli bir isim ile yıllar önce öldürülmesi için planlar yaptırdığı -eski- PKK tepe isimlerinden bir Kürt aynı salonda arka arkaya oturuyorlar. Konuşuyorlar.
Prof. Volkan’a göre “konuşan tetik çekmez...”
Konuşuyorlar da peki anlaştılar mı?
Prof. Vamık Volkan şöyle diyor:
“Konuşmaya başlamış olmak önemlidir. Anlaşma hemen olmaz. Paket açmakla her şeyin çözüleceği sanılmasın. Bu uzun zaman alacak bir süreç işidir. Sabır ve sağduyu gerekir. Hiçbir şey şansa bırakılamaz...”
Prof. Volkan’ın metaforu şöyle:
“Bu sorun espresso kahve pişirmek gibi anında çözülür sanılmasın. Türk kahvesi pişirircesine ocakta uzun zaman kalması gerekir.”
Ardından ekliyor:
“Paket değil, süreç...”
Apo’yla olmaz
PROF. Volkan’a, çözüm adresi olarak İmralı’nın gösterilmesi için görüşünü sordum.
Kesinlikle hayır.
“Bunun büyük yanlış olacağı” görüşünde.
Abdullah Öcalan 40 bin ölümde parmak izi olması nedeniyle toplum psikolojisinde çok olumsuz bir referans.
Onun bu süreçten -kesinlikle- uzak tutulması gerekiyor.
İzlenimim o ki, “umut verici oluşumları bile tepki tsunamileri ile karşıya bırakır.”
Sırp Miloseviç’le Boşnak, Hırvat, Sırp’ın bir arada yaşadığı “son” barış süreci sağlanabilir miydi?
Eli kana bulaşan ile açılım olmaz.
Belki bunu Kürt yurttaşlarımız arasında isteyenler ve DTP için bir siyaset zorunluğu olabilir ama bu coğrafyadaki nüfusun çok büyük çoğunluğu için “Apo” tüyleri diken diken ediyor.
Hatta Kürt kökenli yurttaşların da çoğunluğu için gözlemler böyle.
Hepimiz “kan dursun” istiyoruz fakat gerçekçi olmalıyız. Öcalan ile masaya oturulamaz.
Pelin Batu, “İrlanda Kurtuluş Ordusu’nun (IRA) siyasi kanadını temsil eden Sinn Fein şu anda mecliste ama açılımın üzerinden 15 yıl geçtikten sonra” diyor. Zamana yayılmanın önemini vurguluyor.
Şeffaf Oda’da bütün bunları yansıtıyoruz.
Prof. Vamık Volkan’ın yanı sıra oyunculuk, yazarlık, TV programcılığı ötesinde tarihçi olan Pelin Batu ve “NEFES” filminde Yüzbaşı Mete rolüyle büyük beğeni alan Mete Horozoğlu da konuk.
Mete’ye göre “NEFES” şoven bir anlatım değil.
Tam tersine “kan dursun” mesajını veriyor.
Siyaset psikoloğu Prof. Vamık Volkan ve tarihçi kimliğiyle Pelin Batu, NEFES filmi bağlamında “sanat kanallarının” çözüm için katkılarının önemli olduğuna işaret ediyor.
Bir arada silahsız, kansız yaşama psikolojisi oluşturmada sanattan her türüyle yararlanmak gerek.
*
Sağduyumuzu koruma zaman...
"Analar ağlamasın" ı AK Partiden öğrenmedik, yıllardır diyoruz , yine diyoruz; BU CENNET VATAN AĞLAMASIN ARTIK...
Her vatandaş elinden geleni yapmalı...
Taşlar, sopalar , joplar ve bilhassa kışkırtmalar ancak ve ancak zayıflamamıza , diş bileyenlerin de güçlenmesine neden olur...
Buna ne diye izin verelim ki !!!
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Dağdakiler ikna oldu...TOKAT'da 7 Askerimiz Şehit oldu.
Allah rahmet eylesin.SUSUYORUM SUSTUKCA SUSACAKLARIM COĞALIYOR.
Silahı bırakmayı rededen canilerle pazarlık yapanları Allah nasıl biliyorsa öyle yapsın.
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Açıl susam açıl dediler.
Ülkeyi karmaşaya sürüklediler.
Teröristbaşıyı muhatap al dediler.
40000 bin kişinin katili ,İmralıdaki özel adasından emirler yağdırdı.
Yol haritamı okuyun ,orada açıkladım dedi.
Şöyle şöyle yapacaksınız ,diyerek tehdit etti.
Sanki Mahkum olan ,onca Kürt bebeyi dedeyi,nineyi
Öldüren o değilmiş gibi ,
Çok etkili ve yetkili devlet büyükleri ,dikkate aldıklarını ,güzel şeyler olacağını söylediler.
Bir de baktık ki sınırda SEYYAR MAHKEMELER kurulmuş
Terör örgütünün mensupları BİZ PİŞMAN DEĞİLİZ ,BİZİ tERÖRİST BAŞI yolladı derken
Çok etkili ve yetkililer MEMNUN KALDIKLARINI beyan ettiler.
İstanbulda BİR GENÇ KIZ OTOBÜSTE YAKILDI
GÜNEYDOĞU TEKSASA DÖNDÜ
ÖĞRETMEN EVİNE SALDIRI
POLİS KARAKOLLARINA SALDIRILAR
ŞEHİTLER GELMEYE DEVAM EDİYOR.
TERÖRE TAVİZ VERENLER
AÇILIMIN BİR KUYU OLDUĞUNU
DİBİNİN GÖRÜLMEDİĞİNİ GÖRDÜKLERİNDE
Hallerini hepberaber göreceğiz.
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
İzmir'de Molotof ve Taşlı Saldırı
İzmir'in Bornova İlçesinde İzinsiz Gösteri Yapan Yaklaşık 150 Kişilik Grup, İşyerleri ve Araçlara Saldırdı.
İzmir'in Bornova ilçesinde izinsiz gösteri yapan yaklaşık 150 kişilik grup, işyerleri ve araçlara saldırdı. Göstericiler tarafından bazı işyerlerine ve park halindeki araçlara molotof ve taşlı saldırı düzenlenirken, göstericilerle mahalle sakinleri arasında taşlı sopalı kavga çıktı. Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü'ne bağlı polis ekipleri olaylara müdahale ederken, terör örgütü yanlısı oldukları öne sürüldü.
Doğanlar semtinde gece 23.00 sıralarında izinsiz gösteri yaparak çevredeki işyerlerine ve evlere saldıran göstericiler ile mahalle sakinleri arasında olaylar çıktı. 1519 sokakta lastik yakarak izinsiz gösteri yapan yaklaşık 150 kişilik grup daha sonra 1517 sokak numara 37'de bulunan Gökhan Gürpınar'a (30) ait Egeliler Kıraathanesi'ne taşlı saldırıda bulundu. Gürpınar, işyerlerinin isminin yanında ay yıldız amblemi bulunduğu için kıraathanelerine saldırıldığını iddia ederken, grup daha sonra aynı sokak üzerinde bulunan bir ganyan bayiine de taş atarak zarar verdi. Yaşanan olaylar üzerine mahalle sakinleri ve terör örgütü yanlısı oldukları öne sürülen kimliği belirsiz kişiler arasında arbede çıktı. Polisin de olay yerine gelmesi ile kaçan göstericiler Şakir Aras'a ait park halindeki 35 HKH 64 plakalı otomobile ve aynı sokak üzerinde bulunan market, terzi ve emlak ofisinin camlarına taş ve molotof atarak ara sokaklara kaçtı. Olay yerine çok sayıda çevik kuvvet ekibi ve panzer sevk edilirken, terör örgütü adına slogan attığı belirtilen göstericiler ara sokaklara kaçarak izlerini kaybettirdi. Grubun DTP'nin kapatılmasını protesto ettiği öne sürülürken polis ekipleri konu ile ilgili soruşturma başlattı. (CİHAN) (Cihan Haber Ajansı) 14.12.2009 01:56 [
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
İzmirlilere TAŞ devri yakşıyor mu?
Yakıştırıyorsanız , yakışır diyorsanız benden de kocaman bir Eyvallaaahh.
Ne yapabilirim başka!
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Bakınız bir İzmirli vatandaş ne demiş:
http://blog.milliyet.com.tr/Izmir_ve...=215351&ver=72
Tebrik ettim bu İzmirli vatandaşımızı.
Kocaman bir TEBRİK hem de!
-
Lütfen ya sonuna kadar okuyun yada hiç okumayın
Hiç sordunuzmu kendi kendinize şöyle bir durup düşüncelerinizi fikirlerinizi gözden geçirdinizmi? ülkemizde adalet işlemiyor hiçmi işlemiyor işliyor ama adaletli işlemiyor.
Diyorsunuz bunlar terörist tamam dediğiniz olsun bunlar terörist olsun
Peki terörist kelimesinin anlamını tam olarak biliyormusunuz önce bir googleden kelimenin anlamını öğrenin sonra bana cevap verın benim fikrime göre gercek anlamda terörist=sapıklık tır en kısa ifadesi budur bunlar teröristse bu kadar terörist yanlısı nerden çıkıyor neden uğurlarında ölecek kadar çok seviyorlar onları annemiz ölüyor babamız ölüyor evladımız ölüyor hangi birimiz kendimizi ateşe verdik annemiz öldü babamız öldü diye ama abdullah öcalan yakalanıyor üzerlerine benzin döküp yakıyorlar isyan etmek için hiç kendinizi bir kürdün yerine koyup düşündünüzmü hele bir deneyin kardeş değilmiyiz nede olsa bide kardeşinin yerine kendini koyun ve öle düşünün bir partiniz var ılımlı bir parti en azından elınde silah yok sen kendini ezik hissediyorsun ve o parti hiç bişi yapamıyorsa seni dinliyor hiç bir şey yapamıyorsa en azından yapmaya çalışıyor ve resmi bir parti ankarada yasalara uygun bir şekilde kurulmuş ve o partinin liderii senin oturduğun şehire geliyor karşılamak için çluk çocuğunu arabana alıp konvoya katılıyorsun sonra bir bakıyorsun elleri sopalı taşlı bir grup insan seni taşlamaya başlıyorlar önce anlamıyorsun neden taşladıklarını sonra en iyi kürt ölü kürttür dıye slogan attıklarını görünce anlıyorsunki kürt olduğun ve onların desteklemediği bir partiyi destekledğin için taşlanıyorsun
Sonra bir bakıyorsun güvenlik güçleri var orda rahat bir nefes alıyorsun nede olsa polis şimdi biber gazı atacak onlara tazzikli su kullanacak dağılan dağılır dağılmayanı polis joplarla bir güzel pataklayıp yüzüstü yere yatırır ellerını arkadan kelepçeler bizde yara almadan devam ederiz diye düşünüyorsun ama öle olmuyor polis sadece sakin olalım arkadaşlar rica edıyorum sakin olalım demekle yetiniyor kalabalık aracını taşlamaya devam edıyor sakin olmuyor arabanın ön yolcu koltuğunda eşin arkadada 10 yaşındakı oğlun 8 yaşındaki kızın var taşlanarak linç edileceğinizi anlıyorsunuz can havliyle arabanızın direksiyonunu taş atanların üzerine kırıyorsunuz kaçan kaçıyor kaçamayan hafif sıyrıklarla yaralanıyor güvenlik güçleri devreye geçiyor seni arabadan çıkarıp ailenizin gözü önünde joplarla dövmeye başlıyor yere yatırıyor kelepçeleyip karakola götürüyor kasten adam yaralamaktan yargılanıp hapse yollanıyorsunuz 6 ay ailenizi koruduğunuz için 6 ay yatacaksınız aileniz yaşadığı için şükrediyorsunuz ailenizin hayatını kurtarmışsınız 6 ay nedirki sonra öğreniyorsunuzki sizi taşlayan yaklaşık 200 kadar yurdaşınızdan gözaltına alınan ifadesine baş vurulan bile olmamış siz olsanız ne yapardınız hapisten çıktığınızda silahlanıp dağa çıkıp sizi taşlayanların size terörist diye hakaret etmesinimi seçerdiniz yoksa 6 ay yatıp ailenizle beraber bir gün linç edilme tehlikesiylemi yaşamınıza devammı ederdınız yoksa fırsatını bulduğunuz an kendinizi benzinle yakıp adalete isyanmı ederdiniz?
Yer dolapdere destekledığın parti kapatılmış parti merkezine gidiyorsunuz yapılan açıklamayı dinliyorsunuz dağılırken bir kaç genç ya allah bismillah allahu ekber dtp defol dıye slogan atıyor üyesi olduğunuz partidende bir kaç genç onlara saldırıyor kargaşa yaşanıyor zaten dolapderedeki uyuşturucu alış verişindeki rantı kürtlerle paylaşmak zorunda kalan roman vatandaşlar pastayı tek başına yemek istiyordur aslında vatanla bayrakla bir ilgisi yoktur gece 24 ten sonra birliğinden terhis olmuş bir asker ordan geçerse soyacaklardır aslında ama kargaşayı fırsat bilip silahlanıp sizlere saldırıyorlar kendi gözünle görüyorsun saldırganlardan 7 8 kişinin elinde ateşli silah var ve ateş edenlerde var ve o mermilerden biri topuğuna geliyor mermi sıyırıp geçiyor başıma iş açmayayım dıye düşünüp tedavini evde oluyorsun sonra bir bakıyorsun haberlerde dtp lilere silah doğrultan 3 kişi ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldı silahları kuru sıkı çıktı deniliyor şaşırıyorsun yaranı açıp bir daha bakıyorsun gerçek kurşun yarası bu dıyrsun sokaktakii kahvehaneden gazete istiyorsun yüzlerii gizlenmiş ama elbisesinden tanıdığın seni yaralayan kişinin elindeki silaha dikkatlice bakıyorsun silah 7.65 çekoslavak tır resımden bile alenen bellidir markasına kadar en az 30 35 senelık silah olduğunu bile resımden tahmin edebiliyorsun ve 30 sene önce kuru sıkı tabanca icad edilmediğini biliyorsun üstelik bilir kişi değilsin hade bize ateş ettiklerinde polisler tutuklamadı onları engellemedii çünküü bizi joplarla dövmekle meşkuldü peki gazeteciler resımlerını çekmiş ve 4 ü resımlerde yoksa bile 3 tanesi yakanmış neden serbest bırakılıyor dıye isyan ediyorsun ve topallayarak savcılığa gidiyorsun başım belaya girecekse girsin dıyorsun kurşun yarama otopsi yapılıp gerçek silah olduğu öğrenilir ve hakettikleri cezayı alır dıye düşünüyorsun savcılığa ifadeni veriyorsun savcı soruyor peki orda ne işin vardı dıyor. Bende kapanan partinin üyesiyım dıyorsun bildiri okunacakmış dıye duydum gittim dinledim diyorsun. Savcı gülümsüyor açığını yakalamıştır çünkü o parti terör örgütü pkk ya yakınlığından dolayı kapatıldı dıyor ve sende o partiye üyeydin o halde aynı zamanda pkk yada üyesin ve sende terörist sın dıyor savcı hayır ben terörist değilim tesisatçıyım abi desende dinletemiyorsun pkk lı olarak göz altına alınıyorsun seni yaralayan lar halen serbest
Sen olsan ne yapardın hapisten çıktığında gidip seni yaralayan kişiyi sende yaralayıp hapise gerimi dönerdin silahlanıp dağa çıkıp pkk yamı katılırdın yoksa yattığın haksız günlere isyan edip üzerine benzin döküp kendini ibreti alem için yakarmıydın?
Yeminle söylüyorum öldürülen 7 askerin haberini alınca gözümden yaşlar aktı en son 12 sene önce babamı kaybettiğimde ağlamıştım eşimde ve iki oğlumda benim ağladığımı görünce duygulanıp ağladı peki sende dıyarbakırda keskin nişancı bir güvenlik görevlisi tarafından nişan alınarak 23 yaşındaki mardin kızıltepeli üniversite öğrencisi için ağlayabilecekmisin?
Lütfen bana cevap yazacaksanız hakaret ve küfür içermeyen bir cevap yazın yazmıyacaksanız en azından bir düşünün kendinizi bir kaç saatliğine bir kürd ün yerine koyarak düşünün.
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
D!NO 34'e;
Peki sen hiç düşündün mü?Bir erkek evlat sahibi oluyorsun zorluklarla büyütüyorsun,okutuyorsun 20 yaşına gelince kendi insiyatifinle değil mecburen askere gönderiyorsun.Belki aldığı 100 tl lik maaşını sen çalışmıyorsun,işsizsin geçinemiyorsun diye sana gönderiyor.Birgün bir bakıyorsun televizyon bile olmayan evinde radyodan dinliyebiliyorsun ,oğlun ölmüş,öldürülmüş.Ne için?Kızın var diyelim üniversiteye girmesi en büyük hayalin.Zar zor dersaneye gönderiyorsun sınavına iyi hazılanabilsin,bunca zamandır harcadığın emeklerin sonucunu gör diye...Sonra ne mi oluyor otobüsünün duracağı duraktan gözünden bile sakındığın kızını almaya gidiyorsun ama daha 17 yaşında,yanmış.
Sen belki İzmir'de ailenin senin deyiminle(ki ben katılmıyorum nedenlerini anlatıcam)linç edilmesinden kurtarabiliyorsun ama ne o ana,ne de o baba evlatlarını ölümden kurtaramadı.Ne yapsınlar şimdi onlar dağa mı çıksınlar yada geride kalan evlatlarınında başlarına böyle birşeyler mi gelmesini beklesinler.
Ege'nin köylerini hiç gördün mü bilmem.İzmir'in köylerini....Ben Mardin'i,Diyarbakır'ı,Tunceli'yi,Adıyaman'ı,Urfa'y ı karış karış bilirim.Ege'nin köylerini umarım görme imkanın olur.Bir çoğunun yolu yoktur,suyu yoktur,okulu bile yoktur.Buralarda da var bir sürü ayağında ayakkabısı olmayan çocuk ama hiçbiri polise taş atmıyor,kimseyi öldürmüyor,silahlanıp dağa çıkmıyor.Neden diye hiç düşündün mü?
23 yaşında ki Aydın,neden ağlamayım onun için hayatının baharında öldü.Tıpkı 17 yaşında ki Serap gibi bence her ikisi de çocuk yaşta.
İnandığın şeyi hiç düşündün mü?Gönül verdiğin uğrunda kendini yaktığın şeyi...Sen sana hala onun sahip çıkacağına inanıyorsan çok yanılıyorsun.Düzen böyledir;sen senin çocukların demokrasi der,insan hakları der,bunun uğruna ölür,öldürülür,seni bu yola sokanlar, hakkımı savunuyor dediğin partinin vekilleri Milano'daki yazlığında tatil yapar.Sen yaşamını sürdürmek için,evine ekmek götürebilmek için sabahtan akşama çalışırsın.Belki Hakkari'deki aileni görmeye bile gidemezsin.O Çeşme 'de ki evinde dinlenir.Senin yaşadığın yerlere yatırım yapar mı?İş alanı açar mı?Bir düşün....Ama oğlunu dağa çağırır TC devleti seni yok sayıyor der,seni düşünmüyor der... Acaba o seni düşünüyor mu?
-
Cevap: Mersin'de polis merkezine hainlerin saldırısı
Acaba o saldırganların kaç kere kimlik kontrolünden sonra kürt olduğu anlaşıldıktan sonra karakola çekilip kürtsen kesin itiraf edecek bir suç işlemişsindir mantığıyla işkenceye maruz kaldıklarını düşündünüz mü?
Ya kendinzi bizim yerimize koymadan bizi anlayamazsınız bunu yapmanızda imkansız çünkü size göre biz 2. Sınıf bir ırkız sizin ırkınız yücedir sizden yüce yoktur size göre.
Halbuki biz bizi tek destekleyen partimiz kapatıldıktan sonra hakkaride cehaletle galyana gelip gençliğin etkisiyle silahına el konulan linç edilmek istenen biri memur diğeri emniyet müdürü iki polisi kendimizi siper ederek etten duvar örerek ırkımızdan taşlar yiyerek canını kurtarmış insanlarız bölede aydın bölede kültürlü bölede adaletli bir ırkız.
Biz Avrupa okullarında tarıh derslerınde gelmiş geçmiş en adaletli komutan olarak ismi anılan selahattini eyubinın torunlarıyız adaletli olmak zorunayız.
Belki yarın öbür gün kapatılan parti teröre yakınlığından kapandı sizde o partiye üyeydiniz o halde sizde teröristsiniz mantığıyla o polis ve emniyet müdürü tarafından göz altına alınacaz ve kürtsün o halde mutlaka itiraf eecek bir kaç suç işlemişsindir mantığıyla işkence görecez ama olsun biz pişman değiliz insanlığımızdan.
Halbuki intikam peşinde olsak İzmir'de çoluk çocuğumuz la beraber arabamız taşlanırken hangi polis kendini siper etti hangi polis taşlayanlardan birini gözaltına aldı ifadesıne başvurulan br tane saldırgan varmı mantığıyla gitsek bir taşta biz atardık o polislere özellikle hukukçu arkadaşlara sesleniyorum sizler huukçusnuz kime yakışsa ırkçılık size yakışmıyor en azından lütfen olaylara tarafsız yaklaşalım.
Ben vurulan 7 askerimizede ağladım mitingte vurulan üniversite öğrencisine sizler gibi aserler şehittir o genç mutlaka haketmiştir diye düşünmedim.
-
Türkiye'de Türk Bayrağı Asmak Provakasyon mu?
Fırat Haber Ajansı internet sitesindeki haberi aynen olduğu gibi yazıyorum.
''Faşist İzmir''de 'bayrak' provokasyonu ANF18:21 / 15 Aralık 2009 İZMİR - Kürtlere yönelik saldırın en fazla yaşandığı İzmir’in Bahçelievler Semti'nde oturan bir grup faşist İnönü Caddesi'ne dev Türk bayrağı astı. Saygı duruşunda bulunup İstiklal Marşı okuyan faşistler PKK, DTP aleyhine sloganlar attı.
Akşam saatlerinde, Bahçelievler Camisi önünde toplanan yaklaşık bir grup faşist tekbir ve sloganlar eşliğinde, omuzlarında taşıdıkları dev bir Türk bayrağını İnönü Caddesi'ndeki, karşılıklı iki apartmanın arasına astı. Askerler için saygı duruşunda bulunup, hep birlikte İstiklal Marşı'nı okuyan faşistlerin gösterisini polis herhangi bir müdahalede bulunmadı.
ANF NEWS AGENCY