Domuz Gribi (H1N1) Mutasyona Uğradı

Domuz gribi mutasyona uğradı

Dünya genelinde yarım milyon kişiye bulaşan ve 6 binden fazla cana mal olan domuz gribinin Kuzey Avrupa ülkesi Norveç’te mutasyona uğradığı saptandı.


Dünya Sağlık Örgütü’nden (WHO) yapılan açıklamada ülkede yaşanan son iki Domuz gribi ölümünde H1N1 virüsünün mutasyona uğradığını açıkladı.

Norveçli yetkililer mutasyonlu griple ölen iki kişinin de sıkı şekilde izole bir şekilde tedavi edildiğini ifade etti. Virüsün mutasyona uğraması demek şu anda kullanılan aşıların işe yaramaması anlamına geliyor. İlaç şirketleri daha önce yaptıkları açıklamada, “Aşıları bedava yenileriz” demişlerdi. Ancak böyle bir durumda yeni aşıların üretim süreci çok fazla gecikecek. H1N1 virüsünde benzer mutasyonlar daha önce Brezilya, Çin, Japonya, Meksika, Ukrayna ve ABD’de görülmüştü.

(Hurriyet/22.11.2009)

'Domuz gribi virüsüyle herkes karşılaşacak'

Grip salgını 6 ay ile 1.5 yıl arasında devam eder, dolayısıyla 1.5-2 yıl içinde herkes ya aşıyla, ya temasla domuz gribi virüsü ile karşılaşacak denildi.
Samsun İl Sağlık Müdür Yardımcısı, Bulaşıcı Hastalıklar Şube Müdürü Dr. Erdinç Özoğlu, domuz gribiyle ilgili panik havası yaratıldığını, en ufak soğuk algınlığı belirtisinde insanların hastanelere yığıldıklarını söyledi.
Samsun'da özellikle çocuk polikliniklerine başvuru sayısında artış olduğunu bu nedenle Samsun Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi acil servisine takviye yapılarak poliklinik sayılarının artırıldığını belirtti.
Domuz gribi salgınının başladığını ve bu nedenle artık yalnızca yatan hastalardan numune aldıklarını bildiren Özoğlu, şu andaki grip vakalarının yaklaşık yüzde 98'inin Domuz gribi olduğunu vurguladı.

“BULGULAR NORMAL GRİPTEN ÇOK FARKLI DEĞİL”

Şu anda domuz gribinin bulgularının normal gripten çok farklı olmadığının altını çizen ve birçok kişinin bu hastalığı ayakta geçirdiğini belirten Özoğlu, şunları kaydetti:
“Gripte herkesin hastaneye yatması gerekmiyor. Domuz gribi herkeste ağır seyretmiyor. Birçok kişi hafif şekilde bu hastalığı atlatabiliyor. Bunun için evde istirahat, bol sıvı alımı, taze sebze, meyve ağırlıklı, iyi beslenme ile hastalık atlatılabiliyor. Şu anda domuz gribinin bulguları normal gripten çok farklı değil. Dolayısıyla zaten yatan 150-200 hasta varsa bu gribi geçiren belki binlerle ifade edebileceğimiz hastalarımız var. Bunlar da normal grip gibi hastalığı geçirebiliyorlar.”

“DOMUZ GRİBİNDE PANİK HAVASI YARATILDI”

Domuz gribinin, mevsimsel gribe göre öldürücü olmadığını ancak yayılma hızı çok yüksek olduğu, kısa sürede çok geniş kitleleri etkilediği için önlemler alındığını anlatan Özoğlu, H1N1 virüsüyle ilgili panik havası yaratıldığını ifade etti.
“En ufak bir burun akıntısında, en ufak bir soğuk algınlığı belirtisinde hastanelere yığılır olduk” diyen Özoğlu, “Vatandaşa 'hastaneye, sağlık personeline gitmeyin' diyemeyiz. Fakat şu bir gerçek ki, hastalar hastaneden de farklı bir enfeksiyon kapabilirler. Bunları da düşünmek gerekiyor” şeklinde konuştu.

GRİPLE NEZLE BİRBİRİNDEN AYRILMALI

Vatandaşların griple nezleyi birbirinden ayıramadıklarını, hastanelerdeki yığılmanın bir nedeninin de bu olduğunu bildiren Özoğlu, gripte ateş, öksürük, eklem ağrıları, baş ağrısının ön planda olduğunu, nezlede ise burun akıntısı ve öksürüğün ön planda olduğunu vurguladı.
Vatandaşları bilinçsiz ilaç kullanmamaları konusunda uyaran Özoğlu, grip ilaçlarının hekime danışılarak alınmasını önerdi.

“DOMUZ GRİBİ VİRÜSÜYLE HERKES KARŞILAŞACAK”

Grip geçirenlerin aşılanmış gibi bağışık hale geldiklerini, bu nedenle insanların yılda bir kez grip olduklarını söyleyen Erdinç Özoğlu, nezleye neden olan 200'ün üzerinde virüs bulunduğu için insanların yılda 10 defa bile nezle olabileceklerini belirtti.
Grip salgınlarının geçmişte de yaşandığı gibi 6 ay ile 1.5 yıl arasında devam ettiğine işaret eden Özoğlu, “Dolayısıyla 1.5-2 yıl içinde herkes ya aşıyla, ya temasla Domuz gribi virüsü ile karşılaşacak. Salgında çok kişi aynı anda hastalanıyor. Bu salgını yaşadıktan sonra büyük bir çoğunluk etkilenecek. Virüsle karşılaşmayan çok az bir kesim olacak. 1-2 yıl içinde herkes bu virüsü görecek. Geçmiş yıllarda yaşanan tecrübeler böyle olduğunu gösteriyor” dedi.
(Hurriyet/24.11.2009)

Domuz gribi aşısında yeni gelişme

Sağlık Bakanlığı, 24 yaş altına da artık domuz gribi aşısı yapılacağını açıkladı.
Sağlık Bakanlığı, bugünden itibaren 24 yaş ve altındaki bütün vatandaşlara talep ettikleri takdirde aşı yapılacağını bildirdi.
Sağlık Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Türkiye'de pandemik gribe yönelik olarak 16 Kasım'dan itibaren 6 ay-5 yaş arası grup ile her yaştaki kronik hastalığı olanlara pandemik grip aşısı uygulaması başlatıldığı hatırlatılarak, Pandemi Yürütme Kurulu’nun aldığı tavsiye kararı doğrultusunda; bugünden itibaren ise 24 yaş ve altındaki bütün vatandaşlara talep ettikleri takdirde aşı yapılabileceği belirtildi.
Daha önce aşılanmaya başlanmış olan gruplar arasında olup da henüz aşılanmamış olan kişilerin de talep ettikleri takdirde aşılanmalarına devam edileceği kaydedilen açıklamada, aşılamanın sağlık ocakları, aile sağlığı merkezleri ve hastanelerde ücretsiz olarak yapıldığı da hatırlatıldı.

172 BİN DOMUZ GRİBİ AŞISI ÇEKİLDİ

Öte yandan Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), GlaxoSmithKline ilaç şirketine ait domuz gribi aşısının Kanada’ya gönderilen bir partisinin "ciddi" alerjik reaksiyona neden olduğunu, söz konusu aşının geri çekildiğini bildirdi.
DSÖ sözcüsü Thomas Abraham, Kanada’da aşıya karşı alışılmamış oranda "ciddi" alerjik reaksiyonun belirlenmesi üzerine, bunun nedenini bulmak için gerekli araştırmaların yapılmakta olduğunu açıkladı.
Sözcü, DSÖ’nün bu aşamada aşılanmayla ilgili önerilerinde bir değişiklik yapmayacağını belirterek, "Öncelikle Kanada’da ne olup bittiğini anlamamız gerekiyor" dedi.
GlaxoSmithKline sözcüsü Gwenan White da bir parti domuz gribi aşısına karşı normalden fazla alerjik reaksiyon tespit edildiği yönündeki haberlerin ardından bir tavsiye yayımladıklarını söyledi.
Sözcü, Kanada’daki sağlık görevlilerine söz konusu aşıyı kullanmamaları tavsiyesinde bulunduklarını, sağlık yetkilileri ile firmanın olayı araştırdığını kaydetti.
White, aşırı alerjik reaksiyona neden olduğu belirtilen bu partide 172 bin doz aşı bulunduğunu, Kanada’ya toplam 7,5 milyon doz aşı dağıtıldığını ifade etti.

(Vatan/24.11.2009)

Domuz gribinde korkutan gelişme

Almanya'da domuz gribinin tedavisinde kullanılan Tamiflu adlı ilaca yanıt vermeyen ilk domuz gribi vakası tespit edildi. Munster Üniversite Hastanesi'nden yapılan açıklamada, virüsün ilaca dirençli hale geldiği bildirildi.

Deutsche Welle'nin haberine göre, Munster Üniversitesi Hastanesi yetkilileri, domuz gribi teşhisiyle hastaneye kaldırılan bir hastaya uygulanan terapi kapsamında hastaya verilen tamiflu ilacının hiçbir etki yaratmadığının belirlendiğini söyledi.

Yapılan açıklamada Tamiflu'nun herhangi bir etkiye sebep olmamasının, virüsün ilaca karşı duyarlılık kazandığının bir işareti olduğu belirtildi.

Mikrobiyoloji uzmanları inceleme sonucunda virüsün, şu an domuz gribi tedavisi için kullanılan ilaçlara kısa sürede dirençli hale geldiğini tespit ettiklerini belirtti.

Uzmanlara göre, söz konusu virüsün gelecekte nasıl bir değişim göstereceği henüz bilinmiyor.

http://www.cnnturk.com/2009/dunya/12...0.0/index.html

Domuz gribi etkisini kaybediyor mu?

Uzmanlar, domuz gribinde dünyada bir duraklama olduğunu belirtiyorlar!
Prof. Dr. Haluk Eraksoy, domuz gribinde dünyada bir duraklama olduğunu belirterek, "DSÖ’ye göre dünyada son bir haftada 588 kişi ölmüş. Hastalığın bitmediği açık ancak hızı azalmış. Bu iyi bir şey. Ama hala aşılanmayanlar varsa aşı imkanını kullanmaları gerekir. Hastalığı hafife almamak gerek, hala birileri bu hastalığa yakalanabilir. Yeniden bir tırmanış olur mu, olmaz mı, bunu da tahmin edemiyoruz" dedi.
-Prof. Dr. Recep Akdur ise, "Domuz gribi korkusu bitti. Ancak hastalık diğer gripler gibi küçük miktarlarda görülmeye devam edecek" dedi.
Domuz gribinin Türkiye’de ve dünyada etkisini giderek kaybedip kaybetmediği bilim adamlarınca tartışılıyor.
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı ve Pandemi İzleme Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Haluk Eraksoy, domuz gribinde dünyada bir duraklama olduğunu belirterek, "DSÖ’ye göre dünyada son bir haftada 588 kişi ölmüş. Hastalığın bitmediği açık ancak hızı azalmış. Bu iyi bir şey. Ama hala aşılanmayanlar varsa aşı imkanını kullanmaları gerekir. Hastalığı hafife almamak gerek, hala birileri bu hastalığa yakalanabilir. Yeniden bir tırmanış olur mu, olmaz mı, bunu da tahmin edemiyoruz" dedi.
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recep Akdur ise, "Domuz gribi korkusu bitti. Ancak hastalık diğer gripler gibi küçük miktarlarda görülmeye devam edecek" dedi.
Prof. Dr. Eraksoy ve Prof. Dr. Akdur, H1N1 domuz gribinin kışın en soğuk aylarında yüksek oranlarda ölümlerin beklenmesine karşın hastalığın hızının yavaşlaması ve Türkiye ve dünyadaki seyri konusunda ANKA’ya açıklamalarda bulundu.
-HASTALIĞI HAFİFE ALMAMAK GEREK-
Prof. Dr. Eraksoy, dünya üzerinde domuz gribinde bir duraklama olduğunu belirterek, "Gribin olağan davranışını göstereceği varsayılarak, kış aylarında en üst düzeye çıkacağı öngörülmüştü. Hastalığın hızının Ocak’ta kesileceğini tahmin edemezdik. Grip virüsü sürekli değişkenlik gösteren bir virüstür" değerlendirmesinde bulundu.
Prof. Dr. Eraksoy, H1N1 virüsünün en etkili olduğu dönemin sonbahar aylarında gözlendiğini belirterek, "Aralık’ta hastalık yavaşladı. Yine de grip, dalgalar halinde gelebilen bir hastalık olduğundan, yeniden tırmanabileceği kaygısı hep vardı. Bugün itibariyle dünya üzerinde genel olarak bir duraklama olduğu anlaşılıyor. Ancak bu, hastalığın bir daha görülmeyeceği anlamına gelmez. Hastalığın seyrini önceden kestirmek kolay değil. Ocak’ta hızının kesileceğini önceden bilemezdik. Hala da kesin bir şey söyleyemeyiz. Grip virüsü sürekli değişkenlik gösteren bir virüstür" diye konuştu.
Prof. Dr. Eraksoy, domuz gribi salgınının yavaşlaması ile ilgili olarak, insanların aklına "Hastalık bitti neden aşı olalım?" sorusunun gelebileceğine değinerek, "DSÖ’ye göre dünyada son bir haftada 588 kişi ölmüş. Hastalığın bitmediği açık ancak hızı azalmış. Bu iyi bir şey. Ama hala aşılanmayanlar varsa aşı imkanını kullanmaları gerekir. Hastalığı hafife almamak gerek, hala birileri bu hastalığa yakalanabilir. Yeniden bir tırmanış olur mu olmaz mı bunu da tahmin edemiyoruz" şeklinde konuştu.
-"İNSANLARIN ÇOĞU FARKINDA OLMADAN BAĞIŞIKLIK KAZANMIŞ"-
Prof. Dr. Eraksoy, domuz gribinin hızının kesilmesiyle ilgili olarak, "Hastalık o kadar çok sayıda kişiyi etkilemiş ki, birçok kişi bağışık hale gelmiş. Farkında olmadan insanların pek çoğu bu hastalığa karşı bağışıklık kazanmış, hastalığı hafif geçirdikleri için de fark etmedi. Aşı olanlar da aşı olduğu için bağışıklık kazandı" açıklamasında bulundu.
-"HASTALIK BİTMEDİ, HIZI AZALDI"-
Prof. Dr. Eraksoy, aşılamada hala büyük bir aşılama oranının tutturulamadığına dikkat çekerek, "Türkiye’de yaklaşık olarak 3 milyon doz aşı uygulanmış gözüküyor. Türkiye en son 8 milyon doz aşı ithal etti. Bunun da yarıya yakını uygulandı, yarısı da elde mevcut.
Bir o kadar daha aşılama yapılabilseydi, toplum daha güven içinde olacaktı. Aşılanma oranları daha yüksek olursa hastalığı ağır geçirme ihtimali olan insanları en aza indirebileceğiz" dedi.
Prof. Dr. Eraksoy, insanların aklına "Hastalık bitti neden aşı olalım?" sorusunun gelebileceğine de değinerek, "DSÖ’ye göre dünyada son bir haftada 588 kişi ölmüş. Hastalığın bitmediği açık, hızı azalmış. Bu iyi bir şey. Ama hala aşılanmayanlar varsa aşı imkanını kullanmaları gerekir. Hastalığı hafife almamak gerek, hala birileri bu hastalığa yakalanabilir. Yeniden bir tırmanış olur mu olmaz mı bunu da tahmin edemiyoruz" şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Eraksoy, geçen yıl hamilelerdeki zatürreye bağlı ölüm sayısının 2 olduğunu, bu yıl ise 40 üzerinde gebenin domuz gribine bağlı zatürreden öldüğünü de kaydederek, aşılamanın önemini vurguladı.
-PROF. DR. AKDUR: DOMUZ GRİBİ KORKUSU BİTTİ-
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recep Akdur ise, "Domuz gribi korkusu bitti. Ancak hastalık diğer gripler gibi küçük miktarlarda görülmeye devam edecek" dedi.
Prof. Dr. Akdur ise, domuz gribinin ve tüm griplerin soğuk havayla bir ilişkisi olmadığını belirterek, "Nitekim domuz gribi salgınının birinci dalgası yazın çıktı. Kışın 2. dalganın daha ağır seyretmesi beklenebilirdi, çünkü kışın insanlar kalabalık yerleri daha çok kullanırlar. O nedenle kışın 2. dalga daha ağır bekleniyordu ancak domuz gribi başından beri beklenen ağırlıkta ve sıklıkta bir salgın olmadığı için kış aylarına denk gelen ikinci dalgası da beklenen ağırlıkta olmadı" diye konuştu.
Prof. Dr. Akdur, Şubat ayında 3. bir dalganın beklendiğine dikkat çekerek, "Ancak söylendiği, abartıldığı gibi hastalık sıklığı ve ölümler de yüksek olmayacak. Bu durum bütün öngörülerin yanlış olduğunun ve abartıldığının bir tür ispatı olacaktır. Domuz gribi korkusu bitti. Ancak hastalık diğer gripler gibi küçük miktarlarda, mevsimsel gripten bile daha az görülmeye devam edecektir" dedi.
(Milliyet/28.01.2010)

Domuz gribi alarmı resmen sona erdi

Tüm dünyayı salgın alarmına geçiren ve Türkiye'de de ekim ayından ocak başına kadar 600'den fazla kişinin ölümüne neden olan A gribi kış bitmeden sezonu kapattı.

Dünya Sağlık Örgütü'nün son olarak A gribi salgınıyla ilgili "İlaç firmalarının başlattığı sahte salgındı" açıklaması yapmasının ardından Sağlık Bakanlığı, A gribi için bünyesinde oluşturduğu kriz merkezini kapattı.

Bakanlık, A gribi kriz merkezi için görevlendirdiği personeli yeniden eski görevlerine gönderdi. Salgın tehdidi ile birçok kişinin ölümüne yol açabileceği ihtimaliyle korunma önlemleri alan ve bu çerçevede hastalıktan korunmak için üretilen A gribi aşısı alan bir çok ülke, hastalığın artık tehdit oluşturmadığı düşüncesiyle aşıları iade etmek için girişimlerini sürdürüyor.

35 MİLYON AŞI

Hastalıktan korunmak için 43 milyon doz aşı sipariş eden ancak bu aşıların sadece 8.4 milyon dozunu teslim alan ve bunun da 4 milyonunu kullanan Türkiye'de bu yönde girişimlerini sürdürüyor. Türkiye henüz teslim almadığı 35 milyon doz aşıyı iade etmek için sipariş verdiği 3 aşı firmasıyla görüşüyor. Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Hacettepe Üniversitesi Halk Sağlığı Bölümü'nden Prof. Dr. Levent Akın ise bir süre önce SABAH'a Sağlık Bakanlığı'nın ilaç firmalarıyla yaptığı sözleşmeye göre elde kalan aşılar için takas formülünü işletebileceğini açıklamıştı. Prof. Akın, "A Gribi aşısı 2 parçadan oluşuyor. Aktif madde ve sulandırılacak madde var. Sözleşmeye göre aktif madde, Türkiye'de en çok kullanılan aşıyla değiştirebilecek. Örneğin, grip aşısı, karma aşı gibi" demişti.

Sağlık Bakanı Recep Akdağ güvenilirliği konusunda tartışmalar yaşanan A gribi aşısını kameraların önünde yaptırmıştı.

DÜNYADA 14 BİN 286 İNSANI ÖLDÜRDÜ

Avrupa Birliği Üyesi ülkeler .... 2290

Avrupa ülkeleri ve O. Asya . . . 457

Akdeniz ve Ortadoğu. . . . . . . 1450

Afrika . . . . . . .,,,,,,,,,,,,,, . . . . . 116

Kuzey Amerika. . . . . . . ,,,,,,. . 3642

Orta Amerika ve Karayipler. . . 237

Güney Amerika . . . . . . . . . 3190

Kuzey Doğu ve Güney Asya . 2294

Güney Doğu Asya . . . . . . . . . . 393

Avustralya ve Pasifikler . . . . . . 217

http://www.haber7.com/haber/20100206...-sona-erdi.php

‘Domuz gribi salgını bitti’

Sağlık Bakanı Recep Akdağ açıkladı...

Sağlık Bakanı Akdağ “Türkiye’de 600’den fazla can alan domuz gribi salgını hızını kaybetti hatta tamamlandı. Yine de hamileler ve risk grupları aşılanmalı” dedi

SAĞLIK Bakanı Recep Akdağ, topluma düzenli el yıkama alışkanlığı kazanmanın önemini anlatmak ve hijyen konusunu Türkiye’nin gündemine almak amacıyla “Sağlığınız için suya sabuna dokunun, hastalıklardan korunun” adıyla başlatılan kampanyanın startını İstanbul’da verdi. Salgın hastalıkların yayılmasının önlenmesinde hijyenin önemine dikkat çeken Akdağ, “Canınız hangi sabunu çekiyorsa ona dokunun ama yeter ki dokunun” dedi.

Domuz gribiyle ilgili soruları da yanıtlayan Akdağ şunları söyledi: “Türkiye’de N1H1 virüsü salgını hızını kaybetti hatta tamamlandı diyebiliriz. Domuz gribinin ocak ve şubatta zirve yapması bekliyorduk bu tarih biraz geri çekildi. 600’-den fazla vatandaşımız hayatını kaybetti. Hala hamilelerin ve risk gruplarındaki kişilerin bu aşıyı olmaları gerektiğini düşünüyoruz. Ama ikinci dalga beklemiyoruz.”
(Gazetevatan/04.03.2010)

''Domuz gribi hala salgın''

DSÖ Başkanı Chan, virüsün en aktif olduğu döneminin geride bırakılmasına rağmen domuz gribinin hala salgın olduğunu söyledi.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Başkanı Margaret Chan, Cenevre'de uluslararası grip uzmanlarının iki gün süren toplantısının sonunda yaptığı açıklamada, domuz gribi salgınının sona erdiğini ilan etme kararının, Temmuz ayı ortasında yeniden görüşüleceğini belirterek, domuz gribinin, hala bir salgın olduğunu bildirdi.
Toplantıda uzmanların, Chan'e küresel salgın alarmı seviyesiyle ilgili tavsiyede bulundukları belirtildi.
Domuz gribi salgını alarm seviyesi şu anda en yüksek olan 6. seviyede bulunuyor. Alarm seviyesinin, virüsün etkinliği azalmaya devam ederse düşürülmesi olası görülüyor.
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, domuz gribi hastalığına neden olan H1N1 virüsü, 2009 Nisan ayında salgının patlak vermesinden bu yana dünya genelinde 18 bin 114 kişinin ölümüne neden oldu.
(Habertürk/03.06.2010)

Domuz gribi hortladı!
24 kişi hayatını kaybetti

İngiltere'de Ekim ayından bu yana 24 kişinin halk arasında domuz gribi olarak bilinen H1N1 virüsünden hayatını kaybettiği açıklandı.
İngiltere Sağlık Koruma Ajansı'ndan (HPA) yapılan açıklamada, bu ölümlerin 10'unun geçen hafta gerçekleştiği bildirildi. Yetkililer, özellikle hamile kadınları aşı olmaları konusunda uyarırken, virüse yakalananların sayısında artış olduğu kaydedildi.
İngiltere Sağlık Bakanlığı da, 300 kişinin ağır gripten hastanede yattığını ve ülke genelindeki soğuk havanın, domuz gribinin yayılmasını hızlandırabileceğini bildiriyor.
http://www.haberturk.com/saglik/habe...gribi-hortladi

Sağlık Bakanlığı'ndan acil uyarı!

"Üç günden fazla süren ateşte hastaneye gidin"

SAĞLIK Bakanlığı, son günlerde artan grip vakalarından alınan numunelerde, mevsimsel gribin yanı sıra, “H1N1” yani domuz gribi virüsünün de görüldüğünü açıkladı. Ancak domuz gribiyle ilgili geçen yıl gözlenen salgın riskinin bu yıl söz konusu olmadığını belirten Sağlık Bakanlığı yetkilileri, “Hasta olanlar, solunum sıkıntısı, üç günden fazla süren yüksek ateş ve şuur bulanıklığı gibi durumlarda vakit geçirmeksizin sağlık kuruluşlarına başvurmalı” uyarısında bulundu. Mevsimsel grip aşısının virüslere karşı koruyuculuk sağladığını aktaran yetkililer, halen grip aşısı yaptırılması için geç kalınmadığını kaydetti.
RİSK GRUPLARI
Özellikle 65 yaşın üzerinde olanlar, kronik kalp, akciğer, metabolik, nörolojik hastalığı bulunanlar, hamileler ve 5 yaş altındaki çocuklar, gribi daha ağır geçirdikleri için, “risk grubu ” olarak değerlendiriliyor. Bu gruptaki kişilerin grip aşılarını yaptırmaları öneriliyor. Sosyal Güvenlik Kurumu, 65 yaş üstündekilerin ve kronik hastalığı bulunanların aşılarını “Sağlık Uygulama Tebliği” kapsamında karşılıyor.

Ellerinizi sık sık yıkayın kalabalıktan uzak durun
GRİP ve benzeri hastalıklardan korunmanın, mevsimsel grip aşısıyla birlikte en etkili yolu, genel hijyen kurallarına uyulması. Ellerin sıkça yıkanması gerektiğine dikkat çeken uzmanlar, şu noktalara dikkat edilmesi gerektiğini belirtiyorlar:
Öksürme ve hapşırma durumunda ağız ve burun kâğıt mendille kapatılmalı ve mendil çöp kutusuna atılmalı.
Bu mümkün değilse kolun içiyle ağız ve burun kapatılmalı.
Sık kullanılan yüzeyler günlük temizlik malzemeleriyle sık temizlenmeli, kapalı ortamlar sık sık havalandırılmalı.
Hasta olan kişiler, evlerinde istirahat etmeli, kalabalık ortamlardan mümkün olduğunca uzak durulmalı.
HABERTÜRK

Yaklaşık son bir aydır herkeste benzer belirtiler, ağır bir grip salgını var. Acaba virüs domuz gribi mi sorularının ardından Sağlık Bakanlığı bir açıklama yaparak bu virüsün domuz gribi değil H3N2 virüsü olduğunu açıkladı.

SAĞLIK-Uzmanlar virüs konusunda önemli uyarılarda bulundu: Hasta olanlar kesinlikle işe, okula gitmesin, toplum içine çıkmasın. Salgın git gide yayılabilir. Kronik hastalığı olanlar ve yaşlılar ise kesinlikle aşı yaptırsın. Ayrıca grip bir virüs olduğu için antibiyotikler işe yaramaz. Antibiyotik kullanmayın. İlk 48 saate dikkat edin. Geç kalmayın.

Domuz gribi değil, H3N2 virüsü. İşte bu yeni virüsten korunmanın ve kurtulmanın yolları:

Korunmak için ellerinizi sık sık yıkayın, kalabalık ortamlardan kaçının, hapşırırken ağzınızı mendille kapatın. Virüsü kaptıysanız hemen doktora gidin, antibiyotik kullanmayın, hasta çocuğunuzu okula göndermeyin, kronik hastalığı olanlar aşı yaptırın!

sağlık bakanlığı vatandaşları grip mevsiminin başladığına dair uyararak ancak bunun domuz gribi olarak bilinen H1N1 değil, H3N2 olarak adlandırılan bir virüs türü olduğunu açıkladı.

Bu virüsten korunmanın ve kolay kurtulmanın yollarını Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanları Derneği (EKMUD) Başkanı Prof. Hakan Leblebicioğlu, domuz gribinde yaşanan salgının H3N2 virüsü için henüz söz konusu olmadığını ancak vatandaşın, grip mevsimine girilmiş olması nedeniyle önlem alması gerektiğini söyledi.

KORUNMAK İÇİN
Leblebicioğlu, öncelikle virüsten korunmak için mutlaka ellerin sık sık sabunla yıkanması gerektiğini, hapşırırken ve öksürürken ağzın temiz bir mendille; mendil yoksa kol ile kapatılması gerektiğini belirtti.

Nezleyle gribin birbirinden ayrılması gereğine dikkat çeken Berberoğlu, “Nezlede burun akıntısı, burun tıkanıklığı ve hapşırık olur. Gripte de bu belirtiler olabilir ama ateş, kas ağrısı asıl belirtileridir. Yine de vatandaşın bir sağlık kuruluşuna giderek bu ayrımı hekimin yapması gerekir” dedi.

ANTİBİYOTİK KULLANMAYIN!
Prof. Dr. Leblebicioğlu, grip durumunda kesinlikle antibiyotik kullanılmaması gerektiğini anımsatırken, antiviral ilaçların ise gribin başlangıcındaki ilk 48 saatte etkili olduğuna dikkat çekerek, “Bu ilaçların da mutlaka doktor tarafından verilmesi gerekir. Komşuma, eşime, anneme iyi gelmiş, ben de kullanayım, denilmemeli. Size uygun ilacı hekim yazmalı. Özellikle antibiyotikler, mutlaka gerekli dozda ve sürede kullanılmalı” diye konuştu.

OKULA, İŞE GİTMEYİN
EKMUD Başkanı Leblebicioğlu, gribe yakalanmış kişilerin kalabalıklardan uzak olması gerektiğini bunun için, çocukların okula, çalışanların işe gitmemeleri gerektiğini anımsattı. Dinlenmeyi, evin sık sık havalandırılmasını ve bol sıvı tüketilmesini önerdi.

AŞI ZAMANI GEÇMEDİ
Kalp, kanser, kronik hastalığı olanlara grip aşısı önerildiğini ve bunun zamanının genelde Ekim olduğunu belirten Leblebicioğlu, “Ancak aşı yaptırmak için hala geç değil. Bu aylarda da grip aşısı yaptırılabilir” dedi.http://belgoturk.tv/anasayfa/turkiye...ip-salgini-var

Şahsi fikrim dünyada laboratuvar çalışmalarının bir denetleme mekanizması doğrultusunda faaliyet göstermesi yönündedir. Laboratuvar ortamında üretilen virüsleri önce bir şekilde yayılmasını sağlayıp sonra aynı virüsü engellemek için ilaçlar piyasaya sürülmektedir. İlaç firmalarının illegal çalışmaları olduğunu düşünüyorum,domuz gribi,kene,zika virüsü gibi hastalıkların.