Av.İlknur Sezgin Temel rumuzlu üyeden alıntı
Belediyeler belirsiz süreli iş sözleşmesi yapacaklarına olaydaki gibi geçici iş sözleşmesi yapma yoluna gidiyorlar. Oysa geçici iş sözleşmesinden ne anlaşılması gerektiği doktrinde bellidir. Ki genellikle belediyelerle işçileri arasında akdedilen sözleşmeler geçici bir işin yaptırılmasına ilişkin olmuyor.
Olayda da anladığım kadarıyla KESİNTİSİZ 13 yıl çalışma sözkonusu. Bu iş akdi belirsiz süreli iş akdine dönüşmüş durumda. Bununla birlikte Toplu İş Sözleşmesi de var. Genellikle TİS hükümleri içinde sözleşmenin geçici, kadrolu v.s. gözetilmeksizin tüm işçilere uygulanacağı hükmü bulunmakta. Zaten böyle olmasa geçici iş sözleşmesiyle çalışan bir işçinin sendika üyeliğine devamı mantıksız olur.
Ancak olayda zamanaşımı olduğunu düşünüyorum. AİHM'nde dava açabilmek için önce İş mahkemesinde dava açmanız, zaman aşımından reddedildiği takdirde de tüm kanun yollarını tüketmeniz gerekiyor.