Domuz Gribi (H1N1 Virüsü) Hakkında
“H1N1 mevsimsel influenzadan daha ağır değil”
Türk Tabipleri Birliği, domuz gribi ile ilgili güncel gelişmeler doğrultusunda, Prof. Dr. Murat Akova ve Doç. Dr. Alpay Azap’ın katılımıyla bir basın toplantısı düzenledi.
Türk Tabipleri Birliği (TTB), kış mevsiminin gelmesiyle birlikte Kuzey yarı kürede yayılmaya başlayan Domuz Gribi (H1N1 Virüsü) ile ilgili olarak, TTB Merkez Konseyi Binası'nda basın toplantısı düzenledi.
Basın toplantısına TTB Genel Sekreteri Dr. Eriş Bilaloğlu, Hacettepe Üniversitesi (HÜ) İç Hastalıkları Anabilim Dalı İnfeksiyon Hastalıkları Ünitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Akova ile Ankara Üniversitesi (AÜ) Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alpay Azap katıldı.
Doç. Dr. Alpay Azap, domuz gribinin şu aşamada mevsimsel influenzadan daha ağır seyretmediğini söyledi. İçinde bulunduğumuz dönemde Kuzey yarı kürede bu salgının görüleceğini belirten Azap, hastalığın bugüne kadarki seyri incelendiğinde gençlerin daha çok hastalığının görüldüğünü ve atak hızının da yüksek olduğunu belirtti. Endişelerin influenza virusunun çok kolay yapı değiştirmesinden kaynaklandığını belirten Azap, bu bağlamda ilerleyen süreçte hastalığın seyrinin daha ağır olup olmayacağı hakkında kesin bir şey söylenemediğini kaydetti.
Gençler aşılanmalı
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı İnfeksiyon Hastalıkları Ünitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Akova da, “H1N1’in mevsimsel influenzadan en önemli farkı toplumun büyük kesiminin daha önceden bu ve benzeri olan viruslerle karşılaşmamış olmasıdır” diye konuştu. Hastalığın 65 yaş üzerindeki seyrinin düşük olduğunu belirten Akova, bunun 1918’de meydana gelen büyük salgın ile ilintili olduğu üzerinde durdu. Akova, 1918’de meydana gelen grip salgınındaki virusun bugünkü viruse çok benzediğine işaret ederek, “O virus 1950’lere kadar çok dolaşmış. 65 yaş üzerindeki grubunun kısmi bağışıklık geliştirdiği kabul ediliyor” diye konuştu.
Özellikle daha önceden hastalıkla karşılaşmamış olan 6 ay ile 24 yaş grubunda ölüm görülebildiğine işaret eden Dr. Akova, tedirginliğin bundan kaynaklandığını ifade etti. Akova, H1N1’in öldürme hızının binde 3-5 arasında olduğunu belirtirken, bunun normal influenzadan daha düşük bir oran olduğunun altını çizdi. Ancak, hastalığa yakalananlar arasında belli gruplarda ölüm oranının normal influenzaya göre daha yüksek olduğunu ifade eden Akova, “Hastalık hafif seyrediyor ama ağır etkilediği öncelikli bir grup var” diyerek, çocuk-genç grubuna dikkat edilmesi gerektiğini bir kez daha vurguladı.
Alpay Azap da, 65 yaş altı tüm nüfusun belli bir öncelik sırasına göre aşılanması gerektiğini belirtti. Sıranın başında hastalığa en açık kesim olarak nitelenen 6 ay ve 24 yaş grubu çocuklar ve gençler, hamileler, hastalıkla öncelikli karşılaşabilecek hizmet grupları; sağlık çalışanları, itfaiye, güvenlik görevlileri vs. yer alıyor.
Öneriler
Azap ve Akova, panik yaratılmaması gerektiğinin altını çizerken, önümüzdeki dönemde bu tür olaylarla sık karşılaşılabileceği uyarısında bulundular. Basın toplantısında, hasta olduğu düşünülen kişilerle temas etmiş olanların rutin olarak bu virusun varlığı yönünden taranmasına gerek olmadığı, hastanın ancak grip semptomları yönünden takip edilmesi gerektiği, grip semptomları çıktığı takdirde doktora başvurulması gerektiği vurgulandı. Hastalarla temas etmiş kişilerin ilaçla korunmasına kesinlikle gerek olmadığının belirtildiği basın toplantısında, ancak semptom çıkması durumunda hastanın tedavi yönünden değerlendirilmesi gerektiği, bunun büyük kısmında da tedaviye ihtiyaç duyulmayacağı vurgulandı. Basın toplantısında, uluslararası bilimsel kurumların hastalığa yakalanan herkesin tedavi edilmesine yönelik önerisinin olmadığı, belli bir takım risk faktörü taşıyan kişilerin tedaviye alınmasını önerdiği hatırlatıldı.
Azap ve Akova’nın önerileri şöyle:
1. Hastalanan çocuklar okula gönderilmemeli, veliler bu konuda uyarılmalı.
2. Okullarda hijyene, özellikle el hijyenine maksimum önem verilmeli. Eller sık sık yıkanmalı. Küçük yaş gruplarında eğer çocukların sık sık ellerini yıkamaları sağlanamıyorsa alkollü el dezenfektanları kullanılmalı.
3. Okullarda, çocukların bir arada bulunmalarının zorunlu olmadığı sınıf dışı faaliyetler sınırlanmalı. Ne kadar çok farklı gruptan çocuk bir araya getirilirse risk o kadar artar.
4. Okul gezileri sınırlanmalı.
5. Hastalanan çocuklar hastalık tamamen iyileşene kadar -ki bu süre genellikle 7 gündür- evde tutulmalı, hastalığın daha uzadığı durumlarda ise ateş düştükten en erken 24 saat sonra okula gönderilmeli.
6. Hastalanan çocukların iyi beslenmesi ve bol sıvı alması sağlanmalı.
7. Aşı yapılmalı.
Aşı hakkında bilgiler
Bir gazetecinin aşının etkinliğin ne kadar olacağı yönündeki sorusu üzerine de Murat Akova, domuz gribi için geliştirilen aşının şu anda ABD ve Macaristan’da kullanıldığını, şu an Türkiye’de var olduğu söylenen aşının bir yıl öncesinin influenza virusüne karşı geliştirilen aşı olduğunu söyledi. Domuz gribi aşısının Temmuz ayı başında üretilmeye başlandığını belirten Akova, yaklaşık 5 bin civarında çocuk ve erişkinde denendiğini ve belirgin bir yan etkisinin izlenmediğini kaydetti.
Alpay Azap da, grip aşısının dünyada 50 yıldan daha uzun süredir üretilen bir aşı olduğunu belirtti. Lokal yan etkiler görülebileceğini ifade eden Azap, ciddi yan etkiler çıkması olasılığının son derece düşük olduğunu söyledi. Azap, mevsimsel grip aşısında beklenen yan etki oranından daha fazla olmayacağını kaydetti. Ancak dünyada ilk kez böyle büyük bir kitlesel aşılama faaliyeti olacağına işaret eden Azap, milyonda bir ya da daha nadir görülen yan etkilerin de ortaya çıkma olasılığı bulunabileceğinden söz etti. Azap, Dünya Sağlık Örgütü’nün bunları takip ettiğini söyledi.
Aşının kanser yaptığına dair söylencelerin kesinlikle doğru olmadığını belirten uzmanlar, aşının vereceği faydanın olası yan etkiden çok daha fazla olduğunu belirterek, aşı yapılmamasının hata olacağı uyarısında bulundular.
TTB Basın Açıklamaları'ndan
www.ttb.org.tr
Cevap: Domuz Gribi (H1N1 Virüsü) Hakkında
Cevap: Domuz Gribi (H1N1 Virüsü) Hakkında
Alıntı:
Mehtap Deniz rumuzlu üyeden alıntı
Bu denli bilinmeyen bir virüs için bu kadar hızlı aşı üretilmesi hayatın olağan akışına aykırı. Birilerinin (?) rant elde etme çabasının, halkın sağlığına etki etmemesini umut ediyorum.
Cevap: Domuz Gribi (H1N1 Virüsü) Hakkında
Domuz Gribi Hakkında Basın Açıklaması
Sağlık Bakanlığı - 24/10/2009 (Saat 20:00)
Pnömoni (zatürre) teşhisiyle Ankara’daki bir hastanemizde takip ve tedavisi sürdürülen 29 yaşındaki bir vatandaşımız, gelişen ani solunum yetmezliği sebebiyle maalesef hayatını kaybetmiştir. Alınan numunelerde pandemik A(H1N1) virüsü tespit edilmiştir. Tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayan bu vaka ülkemizde pandemik A (H1N1) sebebiyle kaybettiğimiz ilk kişidir.
24.10.2009 tarihi saat 20.00 itibarıyla ülkemizde pandemik A (H1N1) toplam vaka sayısı 958’e ulaşmıştır.
Vatandaşlarımızın korunma tedbirlerine özenle riayet etmesi, grip belirtileri olan çocukların okul ve dershaneye gönderilmemesi, hastalık belirtisi olanların evlerinde istirahat etmeleri gerekmektedir. Ancak, genel durumda kötüleşme, solunum güçlüğü, göğüs ağrısı, nefes darlığı, bilinç bulanıklığı, 5 günden fazla süren ateş, ciddi ve sürekli kusması olan vakaların beklemeden doktora müracaatları büyük önem taşımaktadır.
Gelişmeler kamuoyu ile paylaşılmaya devam edilecektir.
Cevap: Domuz Gribi (H1N1 Virüsü) Hakkında
Aşıdan sonra geri geri yürümeye başladı
Domuz gribi aşısıyla ilgili tartışmalar devam ederken ABD'den korkunç bir haber geldi.
The Sun gazetesi'nin haberine göre ABD'de domuz gribi aşısı olan 25 yaşındaki amigo kız Desiree Jennings yürüme yeteneğini kaybetti.
Jennings yürümeye çalışırken kasılıyor ve birkaç saniye sendeledikten sonra yere düşüyor. ama geriye doğru yürürken ya da koşarken zorluk çekmiyor. Doktorlar milyonda bir görülen bu nörolojik hastalığın H1N1 aşısıyla tetiklendiğini söylüyor.
http://www.milliyet.com.tr/Yasam/Son...umeyi%20unuttu
Cevap: Domuz Gribi (H1N1 Virüsü) Hakkında
Alıntı:
Mehtap Deniz rumuzlu üyeden alıntı
ABD'den korkunç bir haber geldi.
Amerika'da vurulan aşılar ile bizde vurulanlar farklı diye bir söylenti vardı.
Yani bu haber bizi ilgilendirmiyor o zaman :)
Çocuklarımın çantalarnda vurulacak aşıya muvafakatımın olMAdığını ifade ettiğim belgeler var. Ola ki vurmaya kalkarlarsa itiraz edin vurdurmayın diye tembihledim.
Cevap: Domuz Gribi (H1N1 Virüsü) Hakkında
Hasta hakları açısından düşünüldüğünde, domuz gribi aşısı zorla veya hastanın (veya velisinin) onayını almaksızın yapılamaz. Ancak hasta hakları bir kenara bırakıldığında AH1N1 aşısı Kamu yararı (toplum sağlığı) açısında da zorunludur.
Bu durumda sizce korunması gereken yarar nedir? Etik nedir? Daha değişik ifadeyle hangi yarar üstün tutulmalıdır?
Not: İngiltere'de domuz gribi hakkında yapılan etik tartışmalarda aşıyı üreten İngiliz firmasının domuz gribini kar sağlama amacı doğrultusunda kullandığı iddia edildi. Daha sonra firma tarafından yapılan araştırmada, neredeyse zararına satıldığı söylendikten sonra etik tartışmaları sona erdi. Şu anda okulların açılması ile etik değil, hastalıktan dolayı oluşan kayıplar üzerinde duruluyor.
Not: Şu anda Trt haberlerinde Ukrayna'da türü belirlenemeyen gripten dolayı 7 kişinin öldüğü haberini izledim. (Grip türünün tespiti yaklaşık 10 gün içinde yapılabiliyormuş). Uzmanlar domuz gribinin mutasyona uğramış olan halinden şüphe ediyormuş.
Cevap: Domuz Gribi (H1N1 Virüsü) Hakkında
Alıntı:
Av.Basri Gungoren rumuzlu üyeden alıntı
(Grip türünün tespiti yaklaşık 10 gün içinde yapılabiliyormuş).
Hukuki olmayan ama teknik bir düzeltme yapmak istiyorum, teorikte bu tespit 2-3 saatte yapılabiliyormuş, 10 günlere uzama süresi yoğunluktan yada çalışma düzeninden kaynaklanıyor olmalı.
Sevgiler.
Domuz Gribiden Etkili Korunma Yolları
Acaba dedim bizde olduğu gibi bütün dünya diken üstünde mi?
Hemen sordum Hazret-i Google'a.
Önce başka şeyleri denedim: Kanser, Hipertansiyon, Romatizma.
Bu hastalık adlarının Türkçelerini yazdığımda, İngilizcelerini yazdığımda çıkanın yüzde ikibuçuğu cıvarında sonuç çıkıyor. Yani yaklaşık 100 ingilizceye karşılık 2,5 Türkçe. Başka deyişle her 40 sonuçtan biri Türkçe.
Bir de domuz gribini denedim. Ama o da ne? %25 :D
Yani domuz gribi hakkındaki her dört tane sonuçtan biri Türkçe.
Bunun anlamı da şu:
Domuz gribini Türklerden başka ipleyen yok.
Cevap: Domuz Gribi (H1N1 Virüsü) Hakkında
Sağlık Bakanlığı : "H1N1 AŞI TAKVİMİ İLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI"
H1N1 AŞI UYGULAMASI VE TAKVİMİ İLE İLGİLİ ÖNEMLİ AÇIKLAMA - (28 Ekim 2009 / Saat 15.00)
Bugün bazı gazetelerimizde yer alan “Devletin Zirvesine Öncelik”, “İsteyene Spreyli Aşı Yapılacak” ve “Milletvekillerine VIP Aşı” başlıklı haberler kamuoyumuzu yanıltıcı, yürüttüğümüz hassas süreci zedeleyici; sosyal ve toplumsal sorumluluktan uzak yaklaşımlarla yapılan ve doğru olmayan haberlerdir.
H1N1 Aşı Uygulamaları ve Takvimi ile ilgili aşağıdaki açıklamamızın bu paralelde değerlendirilmesini istirham ediyoruz:
1-H1N1 aşılarının ülkemize gelen ilk partisinden alınan numunelerin Hıfzıssıhha Laboratuarlarımızdaki ön ve son kontrolleri tamamlanmıştır. Bütün sonuçlar olumlu olarak çıkmıştır.
2-İlk aşı uygulamaları sağlık personelimiz ve hacı adaylarımıza yapılacaktır.
3-Uygulamanın sağlık personelimize başlatılması hususunda gerekli bilgilendirme çalışmaları, hazırlıklar ve aşıların bütün sağlık merkezlerimize ulaştırılması çalışmaları hızla sürdürülmektedir.
4-Sağlık personelimizin aşı uygulaması 2 Kasım 2009 Pazartesi günü başlayacaktır.
5-Sayın Bakanımız, Bakanlık Bürokratlarımız, bilim adamlarımız ve sağlık personelimizin aşılanmaları ile ilgili çeşitli görüntüler ve fotoğraflar Müşavirliğimiz tarafından temin edilerek bütün medya kuruluşlarımıza aynı anda servis edilecektir.
6-Milletvekillerimize VIP aşı uygulaması veya Devletin zirvesine öncelik diye bir husus kesinlikle söz konusu değildir. İsteyene spreyli aşı uygulanacak bilgisi de tamamen gerçek dışıdır.
7-Türkiye’deki H1N1 Aşı uygulaması ve takvimi tamamen Pandemi Bilim Kurulu’nun verdiği kararlara göre planlanmakta ve icra edilmektedir.
8- Bakanlığımız şu ana kadar olduğu gibi bundan sonra da süreçle ilgili bütün gelişmeleri acil, hızlı, açık ve şeffaf bir biçimde medyamızda paylaşmaya devam edecektir.
Bakanlığımızca yapılacak açıklamalar dışında spekülatif bilgilere ve haberlere itibar edilmemesini bekliyor, ülkemiz ve insanımız adına çok önemli olan bu sosyal ve toplumsal sürece verdiğiniz olumlu katkılar için bir kere daha teşekkür ediyoruz.
www.saglik.gov.tr
Cevap: Domuz Gribi (H1N1 Virüsü) Hakkında
Sigorta şirketleri, domuz gribini 'şimdilik' sigorta kapsamında sayıyor
Şirketler, bugün için domuz gribini özel sağlık sigortası kapsamında sayıp tetkik ve tedavi giderlerini ödüyor. Ancak ileride resmi olarak salgın hastalık ilan edilirse bu durum değişecek. Acıbadem Sigorta Genel Müdürü Dr. Ömer Karahan, tüm tedavi giderlerinin devlet tarafından karşılanması gerektiğini söylüyor.
Son dönemde, okuyuculardan yoğunlukla aldığım soru, domuz gribi ile ilgili. Keza çevremden de kiminle karşılaşsam benzer endişeyi taşıyorlar. Domuz gribi özel sağlık sigortası kapsamında mı? Ve arkasından gelen ikinci soru ise sigorta şirketleri bu konuda ne gibi bir tavır sergileyecekler?
Gerek okuyuculara gerekse de yakın çevremdeki kişilere bu sorular üzerine verdiğim cevap çok net. Sizlerle de paylaşayım. Sigorta şirketleri, özel sağlık sigortası kapsamında, domuz gribini şimdilik ödüyorlar. Bir kere daha tekrarlıyorum... Şimdilik.
Neden böyle dediğimi anlatayım. Sigorta çevreleri de şu sıralar aynı konuyu tartışıyor. Ve bu tartışma kapsamında farklı görüşler de ortaya çıkabiliyor.
Öncelikle şunu belirtmekte fayda var. Domuz gribi, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından salgın hastalık izleme ve derecelendirme kriterlerine göre faz değerlendirmesi ile tüm dünyada yakından takip ediliyor. Haliyle sigorta şirketleri de hastalığı yakından takip eden kesim arasında. Hatta başta geldiklerini bile söyleyebiliriz.
Neden diyecek olursanız... Pandemi denilen, dünya çapında salgın söz konusu olduğunda, salgın hastalık denince de hastalık sağlık sigortası teminatının dışında kalacağından, domuz gribi özel sağlık sigortası kapsamına girmeyecek.
Ek maliyet oluşturdu
Geçenlerde bu konuyu Acıbadem Sigorta Genel Müdürü Dr. Ömer Karahan ile görüştüm. Domuz gribinin yani H1N1 virüsünün, insanlarda hastalığa yol açan viral bir virüs olduğunu belirtiyor Karahan ve "Dünya Sağlık Örgütü, 11 Haziran'da hastalık için alarm seviyesini 6 olarak açıklamıştır. Bulaşıcılığı fazla, salgın potansiyeli de bu nedenden dolayı yüksek olan bu virüsün, insandan insana bulaşması, virüslü partiküllerin ağza, buruna, solunum yoluna yerleşmesiyle olur" şeklinde konuşuyor.
Ömer Karahan, domuz gribinin özel sağlık sigortasına da ciddi etkisi olduğunu vurguluyor. "Domuz gribi tanısının ekarte edilmesi için; grip, yüksek ateş gibi rahatsızlıklarda yapılan tetkiklere ek olan ‘influenza A/B antijeni' ve H1N1 tetkik paneli yapılmaya başlandı" diye konuşan Karahan, normalde üst solunum yolu hastalıklarında tetkik yapılmazken, şimdilerde domuz gribi endişesiyle influenza antijeni ve H1N1 tetkikleri için ortalama 250 TL ek maliyet oluştuğuna değiniyor. Ardından ekliyor: "Beklenen salgın nedeniyle domuz gribi, şu anda hastaneye başvuru sıklığı en yüksek olan hastalık grubu."
Hastaneye başvuru arttı
Ömer Karahan, daha önceleri grip durumunda doktora başvurulmadığı halde, solunum sistemi hastalıkları için ödenen tutarın, toplam tazminat tutarının yüzde 16'sını oluşturduğuna da dikkat çekiyor. Bu sene domuz gribi endişesi ile basit solunum yolu enfeksiyonlarında dahi hastanelerin acil servislerine başvurular olduğunu ifade eden Karahan, kış sonuna kadar da bu durumun artarak devam edeceğini belirtiyor.
Ömer Karahan, domuz gribinin özel sağlık sigortası kapsamında olup olmadığı konusuna da değinerek şunları söylüyor:
"Özel sağlık sigortası genel şartlarında, salgın hastalıkların kapsam dışında olduğuna dair bir madde bulunmamaktadır. Sağlık sigortası özel şartlarında da salgın hastalıkların ödenmesi ile ilgili bir muafiyet bulunmuyor ise domuz gribiyle ilgili tedaviler, sigorta kapsamında değerlendirilmelidir. Ancak, salgın hastalık kapsamında değerlendirilen ve Sağlık Bakanlığı'nın kontrol altında tutmak istediği pandemiye neden olabilecek hastalıklar, tanısı hangi kurumda konulursa konulsun bağlı bulunduğu İl Sağlık Müdürlüğü'ne bildirimi zorunlu olan hastalıklardır. Bu tür hastalıklar, yine Sağlık Müdürlüğü'nün belirlemiş olduğu kamu hastanelerine sevk edilmek zorundadır. Dolayısıyla oluşacak bütün tedavi giderleri de devlet tarafından karşılanmaktadır."
Salgın hastalık ilen edilirse
Diğer konuştuğum sigortacılar da aynı görüşte birleşiyorlar. Sonuçta ortaya şöyle bir tablo çıkıyor. Evet, sigorta şirketleri bugün için domuz gribini, özel sağlık sigortası kapsamında sayıp gerek tetkik gerekse de tedavi giderlerini ödüyorlar. Ancak yakın gelecekte ne olacağı henüz netlik kazanmış değil. Eğer domuz gribi, salgın hastalık olarak ilan edilirse ve Türkiye'de de Sağlık Bakanlığı bunu onaylarsa; işte o zaman, domuz gribinde ne tetkik ne de tedavi giderleri özel sağlık sigortası tarafından karşılanamayacak. Neden? Çünkü salgın hastalıklar özel sağlık sigortası kapsamı dışındadır da ondan.
Resmi açıklama yapılırsa iş değişir
Mapfre Genel Yaşam Sigorta Genel Müdürü Muhittin Yurt, şimdilik domuz gribinin özel sigortaya çok büyük etkisi olmadığını belirterek şunları söyledi:
"Gerek tanı ve gerekse tedavi süreçleri mali açıdan oldukça düşük maliyetler oluşturuyor. Kaldı ki bu konuda ölçülebilir bir verimiz de yok sektör olarak. Resmi açıklanmış bir salgın hastalık olarak ele alınırsa özel sağlık sigortasının genel şartları kapsamında istisna tutulur. Ancak sektör olarak şu anda teminat kapsamında ödeme yapılıyor. Eğer salgın hastalık olarak resmi açıklama yapılırsa o zaman özel sağlık sigortası bu hastalığa yönelik giderleri karşılamaz."
Poliçelerde salgın hastalık kapsam dışında
Yapı Kredi Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Banu Darcan, domuz gribi salgınının Türkiye'de artış gösterdiği son günlerde doktor muayene, ilaç ve özellikle tetkik işlemlerinde bir miktar artış olduğunu belirterek şu açıklamaları yaptı:
"Ancak bu artışlar henüz ciddi boyutlara çıkmadı. Poliçelerimizde salgın hastalıklar kapsam dışında tutulmuştur. İnfluenza A H1N1 yani domuz gribi ise henüz bu kapsam içinde değildir. Diğer mevsimsel grip hastalarında tüm tedavi giderleri tarafımızdan karşılanmaktadır."
www.referansgazetesi.com
Cevap: Domuz Gribi (H1N1 Virüsü) Hakkında
29/12/2009 Tarihli Açıklama (Saat 18:00)
Son günlerde pandemik grip sebebiyle hastaneye başvuru, hastaneye yatış ve ölüm sayılarında bir artış olmamakla birlikte vatandaşlarımızın rehavete kapılarak hastalıktan korunmada en etkili yöntem olan aşılamadan vazgeçmemeleri oldukça önemlidir.
Pandemi İzleme Bilim Kurulu, 24 Aralık 2009 tarihinde yaptığı toplantısında elde edilen bilgiler ışığında pandemi sürecinde gelinen durumu, yapılan çalışmaları değerlendirmiş, izleyen dönemde yapılacak çalışmaları görüşmüştür. Kurul, pandeminin halen devam etmekte olduğunu ve hastalıktan korunmanın en etkili yolunun aşı olduğunu bir kez daha vurgulamıştır.
Ülkemizde vaka sayılarındaki artış hızı azalmakla birlikte halen pandemik grip vakaları yaygın olarak görülmeye devam etmektedir. Bu sebeple aşılanmanın kişisel ve toplumsal korunma için artarak devam etmesi çok önemlidir.
Aşılamanın yoğun olarak uygulandığı ülkelerde salgın yayılım hızında azalmanın ortaya çıkması hastalığın yayılım hızını azaltmadaki aşılamanın etkisini ortaya koymaktadır.
Halen pandemik grip sebebiyle hastanelerde yatan hastalarımızın 130’unun takip ve tedavisi yoğun bakım ünitelerinde devam etmektedir.
Pandemi aşısı dünyada 100 milyonun üzerinde uygulanmıştır. Dünya Sağlık Örgütü’nün açıklamalarına göre aşının yan etkileri mevsimsel grip aşısıyla benzerdir. Ülkemizde de 2 milyon dozun üzerinde aşı uygulanmış ve ciddi yan etkiye rastlanmamıştır.
Vatandaşlarımızın aşı talepleri tüm sağlık kuruluşlarında karşılanmaktadır. Aşılama ile ilgili herhangi bir aksaklık meydana gelmemesi için gerekli hazırlıklar yapılmıştır. Vatandaşlarımızca tespit edilen bir aksaklık olduğu takdirde ALO 184 SABİM hattı aranabilir.
Aşı uygulaması sonrasında hastalıktan koruyucu bağışıklığın oluşması ortalama 10-14 gün sürdüğünden, aşı olanların kişisel korunma önlemlerine riayet etmeleri gereklidir.
Aşı aile hekimliklerimiz, sağlık ocaklarımız ve bütün hastanelerimizde ücretsiz olarak uygulanmaktadır.
Bakanlığımız pandemi süreci ile ilgili bilgilendirmelerini sürdürecektir.
Kamuoyuna duyurulur.
www.saglik.gov.tr