Yargıtay kararları emsal olur mu?

Herkese merhaba, benim boşanma davamda yerel mahkeme aleyhimde boşanmaya karar verdi. Gerekçeli kararında dayanak olan delillerin hepsi boşanma davasından sonraki olaylara dayanıyor,(gerçi o olaylarda da bir kusurum yok). Tabi biz de temyize gönderdik. Geçenlerde Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin "Boşanma davası açıldıktan sonra gelişen olaylar boşanma kararında esas teşkil etmez" diye kararını gördüm. Benim davamın temyizi de tesadüf ki aynı dairede görülecek. Hukukçu üyelerden görüş almak istiyorum. Acaba benim davamda da aynı görüş hakim olabilir mi? Çünkü söz konusu yargıtay kararlarının alındığı davalar ile neredeyse aynı pozisyondayım. Bu durumda bir dava temyiz incelemesinde yine delillerin ve olayların tarihi dikkate alınır mı?
Saygılarımla

Yargıtay kararları hakkında emsal olup olmayacağı konusunda görüş bildirecek bir hukukçu varsa çok sevinirim. Saygılarımla

Alıntı:

---

muratbayram1984 rumuzlu üyeden alıntı

Herkese merhaba, benim boşanma davamda yerel mahkeme aleyhimde boşanmaya karar verdi. Gerekçeli kararında dayanak olan delillerin hepsi boşanma davasından sonraki olaylara dayanıyor,(gerçi o olaylarda da bir kusurum yok). Tabi biz de temyize gönderdik. Geçenlerde Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin "Boşanma davası açıldıktan sonra gelişen olaylar boşanma kararında esas teşkil etmez" diye kararını gördüm. Benim davamın temyizi de tesadüf ki aynı dairede görülecek. Hukukçu üyelerden görüş almak istiyorum. Acaba benim davamda da aynı görüş hakim olabilir mi? Çünkü söz konusu yargıtay kararlarının alındığı davalar ile neredeyse aynı pozisyondayım. Bu durumda bir dava temyiz incelemesinde yine delillerin ve olayların tarihi dikkate alınır mı?
Saygılarımla

---

Sayın üye, Aile mahkemelerinden gelen dosyaların incelendiği yer Yargıtay 2 nci Hukuk Dairesi olup, sizin dosyanızın da bu dairede incelenecek olması bir tesadüf değildir. Bu yargıtayın kendi iç yapılanması ile ilgili bir durum. Medeni Hukuk konusunda uzman Daire olmasından kaynaklıdır.

Elbetteki Yargıtay 2 nci Hukuk Dairesinin daha önceden aldığı kararlar var ve bunlar emsal teşkil ediyor. Sonuçta ilgili Daire daha önce verdiği kararlara yakın / benzer karar verecektir.

Boşanma davası açıldıktan sonra gelişen olaylar boşanma kararında esas teşkil etmez.. ancak ayrı bir boşanma davası açmanız için sebeptir.

Yani diyelimki 01.01.2008 tarihinde şiddetli geçimsizlik nedeni ile açılmış bir boşanma davası olsun, dava açıldıktan 2 ay sonra taraflardan bir tanesinin bir başka kişi ile birlikte olması, yada eşlerin birbirlerine dava açıldıktan sonraki bir tarihte şiddet, darp, hakaret uygulaması davaya konu edilemez. Keza bu eylemlere dair deliller de bu davada kullanılamaz. Sözkonusu (dava açıldıktan sonraki) nedenler ayrı bir dava açma sebebidir o kadar.

Ancak diğer yandan 01.01.2008 tarihinde bu kez zina ve sadakatsizik nedeni ile açılmış bir dava olsun. Taraflardan bir tanesinin davaya konu edilen eylemine (sadakatsizlik) dair 02.02.2008 tarihindeki bir itirafı, mektubu, mesajı bu davada delil olarak kullanılabilir. Yada bu konuda yapılan bir itirafı dava açıldıktan sonra duyan bir tanığın tanıklığı gibi. Zira bu delil dava konusunu doğrudan ilgilendirmektedir.

Sonuç olarak dosyanız incelenirken yerel mahkemenin aldığı karar dikkate alınacak, delillerin, tanık ifadelerinin incelemesi yapılarak, dosyada bulunan delil ve tanık ifadelerinin dava açıldığı tarihten önceki mi, yoksa sonraki mi olaylara dayandığı görülecektir.

Tarihler dikkate alınacak ve karar bu bilgiler ışığında verilecektir. Umutlarınızı kırmak istemem ama tüm delilleriniz dava açıldığı tarihten sonraya ve dava konusunun dışındaki olay ve gelişmelere ait ise dosyanız Yerel Mehkeme kararını teyid eder şekilde bir kararla gelecektir.
Geçmiş olsun..

Teşekkür ederim dardayım, yalnız sanırım bir yanlış anlama olmuş olabilir. Bana davayı eşim açtı, dava açıldıktan sonra olan olaylarla ilgili deliller de eşime ait. hakim de buna dayanarak boşanma kararı verdi. Eğer yargıtay 2. Hukuk Dairesi, bu deliller boşanmaya gerekçe olamaz kararı verirse boşanma kararını bozması gerekecek sanırım. İnşallah adalet yerini bulur bu şekilde. Yerel mahkeme hakimi adil bir yargılama süzgecinden geçirmeden karar aldı. 4 celse görüldü, ortalama süresi 3-4 dk sürdü. Bana her celsede ortalama 30-40 saniye söz hakkı verdi, sözümün yarısında kesip karşı tarafın avukatına verdi. Onlar konuştu, onları dinledi, delilleri incelemeden içeriğine bakmadan boşanma kararı verdi. Tam bir komedi, tam bir hukuk rezaletine şahit oldum. Bir yolunu bulabilirsem o hakime yaptığı haksızlığın hesabını sormak istiyorum. Bir insan mesleğinin gereklerini yapamıyorsa hiç bir bahane bulmadan derhal o mesleği bırakmalıdır. İnsanların hayatlarıyla oynama hakkı olmamalı kimsede.. Saygılarımla

Alıntı:

---

muratbayram1984 rumuzlu üyeden alıntı

Tam bir komedi, tam bir hukuk rezaletine şahit oldum. Bir yolunu bulabilirsem o hakime yaptığı haksızlığın hesabını sormak istiyorum. Bir insan mesleğinin gereklerini yapamıyorsa hiç bir bahane bulmadan derhal o mesleği bırakmalıdır. İnsanların hayatlarıyla oynama hakkı olmamalı kimsede.. Saygılarımla

---

Davanızı avukatınız aracılığı ile mi takip ediyorsunuz?

Sayın Emrah Bey dava sürecinde maddi sıkıntılardan dolayı avukat tutamadım. yakın çevremdeki bir kaç hukukçu arkadaşımdan dilekçeler konusunda teknik yardım aldım. Bir kusurum olmadığı için ve de mahkemenin adil yargılama yapacağını düşündüğümden celselere tek başıma girdim. Boşanma kararı verildikten sonra hemen temyiz başvurusu için avukat arkadaşıma vekalet verip dilekçe yazdırdım. Tabi ben de bu konuda haklarımı, özellikle eşimin psikolojik ve sosyal durumunu ve muhtemel başına gelebilecek zararları da düşünerek soğuk kanlılığımı muhafaza ediyorum. Sabır ve medeniyet içinde çözüleceğine inandığım için bütün hukuk yollarını deniyorum. Saygılarımla

Kendinizin davaları yürütebilecek yeterlilikte olduğunu düşünüyorsanız, saygı duyarım. Fakat bu düşüncedeki bir insanın "Yargıtay kararı emsal olur mu?" sorusunu komik ve yine meslektaşımızı kötüleyen tarzınızı endişe ile karşıladığımı belirtirim.

Alıntı:

---

Av.Emrah Yavuzcan rumuzlu üyeden alıntı

Kendinizin davaları yürütebilecek yeterlilikte olduğunu düşünüyorsanız, saygı duyarım. Fakat bu düşüncedeki bir insanın "Yargıtay kararı emsal olur mu?" sorusunu komik ve yine meslektaşımızı kötüleyen tarzınızı endişe ile karşıladığımı belirtirim.

---

Emrah Bey benim avukatlık mesleğinde çok dostum var, asla bir meslek grubunu küçümseyen bir davranış içine girmem. Bence ne olursa olsun hakimler adil yargılamada hata yapma hakkına sahip olmamalı. Ortada bir düzenbazlık, bir tezgah olduğu aşikar olmasına rağmen haksız karar verme lüksü olmamalı. O mahkemenin başına Hakim olarak getirilen bir insan bu kadar basit bir olayda taraflı karar veriyorsa veya bilerek hata yapıyorsa veya hatayı bilmeden yapıyormuş gibi davranıyorsa burada başka şeyler aklına geliyor insanın aklına. Yargıtay kararlarını okuyunca adaletin yerini bulduğunu görmek çok güzel. Ama keşke adalet yerini bulurken önce doğru ellerden dağıtılıp da bu kadar gecikmeseymiş. Saygılarımla

Sayın dardayım, cevabınız için teşekkürler. Yalnız son paragrafta şöyle demişsiniz:
"Tarihler dikkate alınacak ve karar bu bilgiler ışığında verilecektir. Umutlarınızı kırmak istemem ama tüm delilleriniz dava açıldığı tarihten sonraya ve dava konusunun dışındaki olay ve gelişmelere ait ise dosyanız Yerel Mehkeme kararını teyid eder şekilde bir kararla gelecektir.
Geçmiş olsun.."
Bu davada davayı açan eşimdir, deliller de onlara aittir. Ben hiç bir kusurum olmadığı için davanın reddolması için çabalıyorum. Malesef hakim 4. celsede boşanmaya karar verdi. Gerekçeli kararları da bahsettiğim gibi dava açıldıktan sonraki tarihlerde yaratılmış delillerdi. İddia ettikleri olaylara ait hiçbir geçerli delilleri yok. Dava açıldıktan 2 ay sonrasında kendilerinin karakolda ifadesi alındı, 4 ay sonra da benim hakkımda savcılığa suç duyurusu yapmışlardı. Ben eşya tespit davası açmıştım, onlar da bu tespite kızıp (tehdit ve hakaret yaptığım iddiasıyla) savcılığa suç duyurusu yapmışlar. Eşimle aramızda en küçük bir kavga dövüş olmadığı için, yeni evli olduğumuzdan dolayı kısa süren evliliğimizde Ankara'da yaşadığımızdan dolayı evimize henüz hiç misafir bile gelmemişti. Komşularımız da yazlıklarında olduğundan ben şahit bildirmedim. Eşimi dövemediğimi ise nasıl ispat edebileceğimi mantığım almadı gerçekten. Karşı taraf tamamen sahtekarlık ve yalan üzerine kurulu, ispatsız mesnetsiz bir dava açmışlardı. Sanırım hakim ile eşimin avukatı danışıklı dövüş yaptılar. Bir nevi adaleti dolandırdılar.

Alıntı:

---

muratbayram1984 rumuzlu üyeden alıntı

Sanırım hakim ile eşimin avukatı danışıklı dövüş yaptılar. Bir nevi adaleti dolandırdılar.

---

Burada sıfır hukuk bilgisine sahip olan bir kişinin bu sözleri yazmasına izin vermem. Cahilin sözü en tehlikelisidir. Avukatınız olmadan takip ettiğiniz davayı kaybettiniz diye, size gıcığı olan hakimle avukat işbirliği yapıp, aleyhinize karar verilmesini sağladı öyle mi? Bu kadar kolay düz mantık yapılabilirken biz neden okuduk ki zaten?

Hukuku karalamaya çalışmayın, komik duruma düşüyorsunuz.

Alıntı:

---

Av.Emrah Yavuzcan rumuzlu üyeden alıntı

Burada sıfır hukuk bilgisine sahip olan bir kişinin bu sözleri yazmasına izin vermem. Cahilin sözü en tehlikelisidir. Avukatınız olmadan takip ettiğiniz davayı kaybettiniz diye, size gıcığı olan hakimle avukat işbirliği yapıp, aleyhinize karar verilmesini sağladı öyle mi? Bu kadar kolay düz mantık yapılabilirken biz neden okuduk ki zaten?

Hukuku karalamaya çalışmayın, komik duruma düşüyorsunuz.

---

Emrah Bey ben kimseyi karalamaya çalışmıyorum sadece olan biteni yazıyorum. Hakimin bana gıcığı olduğunu da söylemedim. Sadece orda bir tezgah kurulduğu açık ve net ortada. Ben o davanın ne hakimini tanırım ne de karşı tarafın avukatını. Hukuk bilgim olmasa bile okuduğumu anlama kapasitem yeterli derecede vardır. Medeni Kanunun boşanmayla ilgili maddeleri yeterince açık ve nettir. O maddelerin hiçbirisine aykırı bir durum yokken profesyonel dolandırıcıların adliyede fink atmaları ne derecede sizi ilgilendirir bilemem. İmkan olsaydı da siz de dosyayı görseydiniz o zaman durumu anlardınız. Sizin için kaybedilen bir dava olabilir ama burda benim yuvamı yıkan ve bunu kasıtlı olarak yapan bir şahıs var. Tabi ki o hakimin yaptıkları ettikleri kendi kusurudur, diğer meslektaşlarının da aynı kefeye koyulacağı anlamına gelmez. Yani bir hukukçu kanunlara usullere aykırı (bilerek ve isteyerek) karar verirse burada bunu yazamıyorsak kafamızı kuma gömüp yaşayalım meydanı da üçkağıtçılara bırakalım. Belki biraz sert oldu görüşlerim ama gerçekleri yazmakta her zaman fayda olur görüşündeyim.

Alıntı:

---

muratbayram1984 rumuzlu üyeden alıntı

profesyonel dolandırıcıların adliyede fink atmaları ne derecede sizi ilgilendirir bilemem.

---

Yeter artık. Güle güle.