Karşılıksız Çek Davaları ve AB

Merhaba
Ben sorularımı maddeler halinde yazacağım. cevaplanırsa sevinirim.

1. Karşılıksız çek davalarında alınan para cezası ödenemediği durumlarda adli para cezasına karar verilen bir mahkemenin bitiminden sonra hükümlünün adli para cezasını maaşını mal beyanı olarak gösterip maaşından belli bir miktar kesinti ile ödeme şansı varmıdır ?

2. Birden fazla ve birden çok kişiye karşılıksız çek keşide etmiş ve fiilen iflas edip aciz durumuna düşmüş gerçek kişi yada firma yetkililerinin hakkında açılan karşılıksız çek davalarında uygulanacak hükümler nelerdir ? Suçun tekkerrüründen bahsedilebilir mi ?

3.Elinde aynı sanığın keşide ettiği birden fazla karşılıksız çek bulunan müştekinin aynı sanık yada sanıklar için farklı tarihlerde yaprakları ayrı ayrı kullanarak birden fazla karşılıksız çek ceza davası açması ( ibraz tarihleri aynı olan çek yaprakları için ) nasıl yorumlanır. ? Etikmidir ? Hukuka aykırılık teşkil edermi ? Kanun yanıltılmaya çalışılıyor mu ?_

4. Çek keşide etmiş ve talihsizlik sonucu iflas ederek çeklerini ödeyememiş aciz duruma düşmüş gerçek yada tüzel kişilerin çek miktarı kadar para cezası ile cezalandırılması ( bu duruma düşmüş zaten aciz durumda olan kişinin bu adli cezayı ödeyemeyeceğinden ) hapisle cezalandırılması hem alacaklının parasını geri alabilmesi , ( hapis cezası yoluyla ) hemde borçlunun borcunun ödeme imkanlarının elinden alınması sizce doğrumudur ?

5 - Avrupa birliğine üyelik süresince Türkiye ' nin de imzası bulunan sözleşmelere ve anayasamıza göre " kimse borcundan dolayı hapsedilemez " ( ister mahkemeler tarafından verilen para cezası borcu olsun , isterse 3. kişilere borçlar olsun ) ülkemizde uygulanan mevcut kanunlar ve maddelerinin uygulanması ile bu sözleşmeler ve anayasa ihlal edilmektemidir. ?

6. Bilimum bankacılık vekaleti ve çek alma , kullanma yetkisi veren bir gerçek kişi. Bankadan çek koçanın teslim alınmasıda dahil hiç bir çeke imza atmadığı durumda Karşılıksız çek keşide etmekle dava edildiğinde savunmasını " keşide edilen çeklerden bilgim yok " şeklinde yapar ve yetki verdiği kişide hesap sahibinin bilgisi olmadan bu çekleri keşide edip kullandığını doğrularsa hesap sahibi ve yetkili keşidecei hakkında verilecek hüküm nedir ?

Bu soruları cevaplayacak bilgili forum kullanıcılarına şimdiden teşekkürler.

Sorulara cevap yazabilen varsa çok memnun olurum. tşk

11 gündür bekliyorum. Halen cevap yazan olmadı.

Uydurucu merhaba
Kendi bilgilerim çerçevesinde size yardımcı olmak isterim...
2) İflas etmiş olamanız herhangi bir ceza indirimi vs. sebep olmuyor... Borç aynen duruyor.
4) Zaten borcu yüzünden zor duruma düşmüş kişinin hem Adli para cezası hem de özgürlüğünden kısıtlanıyor olması tabi ki doğru değildir. Merkez Bankasının verilerine göre 1,000,000 dan fazla şahıs çekinin yazıldığı ve büyük bir kısmınında mahkemelik olduğu biliniyor. Bir kişinin ortalama 5 adet çeki yazılmış olsa bu ortalama 200,000 kişi eder. Mevcut ceza ve infaz kurumlarımızda şu an da 100,000 kişi var ve bu arkadan gelen vatandaşları nerede yatıracaklar o da büyük bir soru işareti... bu ve bunun gibi sebeplerden ötürü mevcut yasalarda değişikliğe gidilme ihtimali söz konusu
5)Bununla ilgili 2003 yılında çıkarılan çek yasası, Anayasa da "hiç kimse,yanlızca sözleşmeden doğan bir yükümlülüğü yerine getirmemesinden dolayı özgürlüğünden alıkonulamaz" ilkesine aykırıdır diye Anayasa mahkemesine götürülmüş ancak herhangi bir olumlu sonuç çıkmamıştır.

saygılarımla,

Cevaplarınız. için teşekkürler. uyducu yerine yanlışlıkla olduğunu sanıyorum. " uydurucu " yazmışsınız problem değil. Diğer katılımcılarıda bekliyorum ve özellikle ilaveten şu soruyuda sormak istiyorum.


7 - ) dolandırılıp , iflas etmiş ve aciz duruma düşmüş , kendisinin ve ailesi can güvenliği nedeniyle tüm ikamet adreslerinden ve iş yerlerini terketmek uğradığı psikolojik ve fiziksel şiddetten dolayı kaybetmiş ve zorlukla geçimini idame ettiren şirket sahibi veya gerçek kişiler için " karşılıksız çek " davaları açılmış ise bu şatlar altında çözüm yolu ne olmalıdır. ? Lütfen alacaklı müvekkili durumunda olan avukatlar varsa böyle bir durum için onlarda görüşlerini yazsınlar. Bu şartlarda bu iş nasıl çözülür ?

Alıntı:

---

uyducu rumuzlu üyeden alıntı

11 gündür bekliyorum. Halen cevap yazan olmadı.

---

11 gününüzü forumlarda araştırma yaparak geçirseydiniz keşke

Alıntı:

---

Av.Tayfun Eyilik rumuzlu üyeden alıntı

11 gününüzü forumlarda araştırma yaparak geçirseydiniz keşke

---

Merhaba ben ertugrul gurlek. ben de sizin gibi muflis bir sanayiciyim. bu bakimdan bu tip haberleri dikkatle izliyorum. internet gazetesinde okudugum haberde kredi, kredi karti, banka borcu, cek, senet vb. borclarindan dolayi ticari sicilleri bozulmus ancak borclarini odemis kisilere diyor. yakalama yada hapis cezasi ve benzeri bir durum icermiyor. tahmin ediyorum sizin ve benim icin degisen bir sey yok cunku once borclari odemek ve sonra sicil affindan faydalanmayi denemek gerekiyor. hali hazirda devam eden yada karara baglanmis herhangi bir cek davasindan bahsetmiyor. kaldi ki cek borcunu oderseniz davaniz zaten kanunen dusuyor. bu bakimdan sanirim once borclari odeyebilmeyi denemek lazim.
Benim asil sorunum ise odenmeyen sirket ceklerinde imza sahibi mudur olarak yasadigim bir sikinti.cek yasasinda cek kesidecisi diyor ama ben yetkili mudur olarak imza attim kotu niyet yok odeyemedik ortaklara gelin alacaklilarla anlasmayi borcu vadeye yaymayi deneyelim dedim. sorumluluklari olmadigi icin yanasmadilar ve batmis sirketin piyasada kalan 14 ceki yuzunden mudur olarak 14 ayri dava acildi bana hakkimda. simdi ben sirketin %15 hissesine sahip iken borclarin tamamindan sorumlu olmak durumunda kaldim. alacaklilarima musade edin ama payima duseni odeyebilirim dememe ragmen kabul eden olmadi. hal boyle olunca da ortada 250 milyarlik davalar toplulugu var benim de bu surede bu parayi odeme sansim yok. simdi ben bu kanuyu yargitaya tasisam odenmeyen ceklerden hissem kadar sorumlu olmam gerekli degil mi seklinde ne kadar mantikli olur. diger iki ortagim elini kolunu sallaya sallaya geziyor ama ben yurtdisina cikmak durumunda kaldim. bence cek kanununu bir de bu yonden ele almak gerekir diye dusunuyorum limidet sirketler de ortaklarin ceklerle ilgili sorumluluklari belirlenmeli.
ben de yeni yilinizi simdiden kutluyorum selamlar ve sevgiler.
Alıntı ile Yanıtla

" 11 gününüzü forumlarda araştırma yaparak geçirseydiniz keşke "

Av. Tayfun Bey forumlarada baktık , heryere baktık , siz bu sitede bilgilenmek isteyen insanların moralini bozmak için mi yönetici oldunuz. Forumlarda güncel olarak işlenmişse bu soruların cevapları ,15 gündür tartışılan konu başlığını yazmanız gerekmezmiydi yönetici olarak ? Biraz yapıcı olun lütfen.

Mecliste karşılıksız çek keşide etmek suçunun kasıtlı suçlardan çıkarılmasını sağlayacak bir yasa tasarısı bulunuyor bilgilerinize

Merhabalar...
Bahsettiğiniz kanun tasarısı Karşılıksız Çek ve Protestolu Senetler ile Kredi ve Kredi Kartları Borçlarına İlişkin Kayıtların Dikkate Alınmaması Hakkında Kanun Tasarısıdır. Yani, bir nevi bankalar arası sicil affı. Karşılıksız çek kaşide etmek suç olmaktan çıkarılamaz sadece cezai yaptırımı değiştirilebilir. TBMM Komisyonun da olan Yeni TTK'da karşılıksız çek kaşide etmekten dolayı hapis cezasının kaldırılma ihtimali söz konusu.

Alıntı:

---

demirkelebek rumuzlu üyeden alıntı

Merhabalar...
Bahsettiğiniz kanun tasarısı Karşılıksız Çek ve Protestolu Senetler ile Kredi ve Kredi Kartları Borçlarına İlişkin Kayıtların Dikkate Alınmaması Hakkında Kanun Tasarısıdır. Yani, bir nevi bankalar arası sicil affı. Karşılıksız çek kaşide etmek suç olmaktan çıkarılamaz sadece cezai yaptırımı değiştirilebilir. TBMM Komisyonun da olan Yeni TTK'da karşılıksız çek kaşide etmekten dolayı hapis cezasının kaldırılma ihtimali söz konusu.

---

Benim söylediğim yasa tasarısı ocak 2008 den beri mcliste " kasıtlı suçlardan" çıkarıldığında zaten cezası hapis cezası olmayacaktır.

Sayın uyducu,
Bahsettiğiniz kanun tasarısını TBMM'nin resmi internet sitesinde araştırmalarıma rağmen bulamadım. Eğer bana sağlıklı bir link verirseniz,araştırıp tüm kullanıcılara doğru bir bilgi vermiş oluruz.

Alıntı:

---

demirkelebek rumuzlu üyeden alıntı

Sayın uyducu,
Bahsettiğiniz kanun tasarısını TBMM'nin resmi internet sitesinde araştırmalarıma rağmen bulamadım. Eğer bana sağlıklı bir link verirseniz,araştırıp tüm kullanıcılara doğru bir bilgi vermiş oluruz.

---

Ben bir gazetede okumuştum. Konuyla ilgili internette link bulursam ekleyeceğim.

3167 Sayılı Yasanın 16/1 maddesi; Üzerinde yazılı keşide tarihinden önce veya ibraz süresi içinde 4 üncü madde uyarınca ibraz edildiğinde, yeterli karşılığı bulunmaması nedeniyle kısmen de olsa ödenmeyen çeki keşide eden hesap sahipleri veya yetkili temsilcileri, kanunların ayrıca suç saydığı haller saklı kalmak üzere, ÇEK BEDELİ TUTARI KADAR ADLİ PARA CEZASIyla cezalandırılırlar." der.
Çek Kanununu koyan kanun koyucu terim olarak adli para cezası terimini seçmekle birlikte gün para cezası sistemi o tarihte yürürlükte olmadığından ÇEK BEDELİ TUTARI ADLİ PARA CEZASI terimini seçmiştir.
Cevaplandıracağımız soru çek bedeli tutarı adli para cezası vermeyi emreden 3167 Sayılı Yasanın 16/1 maddesi TCK.nın 45 maddesine aykırımıdır.
Ne varki 3167 sayılı yasanın 16/1 maddesi 52 nci maddeye gittiğinde bu maddeden geri döndürülmesi yüksek ihtimaldir. Zira aslında 52 nci madde 45 nci maddenin açıklamasıdır.Ve 52 nci madde ceza mahkemelerine tam gün esasına dayalı adli para cezası vermeyi emretmektedir. Ceza Kanunun genel hükümleri gün esasına dayalı bir para cezası sistemini emrettiğinden çek bedeli tutarı ADLİ PARA CEZASINI EMREDEN bir sistemin bu sisteme AYKIRI olduğunu KABUL ETMEK GEREKİR.

YUKARİDAKİ ÖNSÖZ 10. DAİRE UYESİNİN GÖRÜŞÜDÜR VE DİĞER ÜYELERCEDE KABUL GÖRMÜŞTÜR..

aykırılığın varlığını tesbit etmiş olmakla ortada bir AYKIRILIK VAR OLDUĞUNDAN bahisle 31.12.2008 tarihine kadar verilen tüm ADLİ PARA CEZALARI hatalıdır.. YOK HÜKMÜNDEDİR.. Verilmiş adli para cezaları düşecek cezaevinde olanlarda salıverilecektir..


Alıntıdır..

Biz de maalesef karşılıksız çek vermekten mağdur durumdayız. istikrarsız ekonomi ve ekonmik krizler sonucu biz de çeklerimizi ödeyemedik. Karşılıksız çek vermek suçundan çek bedeli kadar ağır para cezasına çarptırıldık. Bildiğim kadarıyla, daha sonra ağır para cezaları adli para cezasına döndü. Bu para cezaları ödenmediği için hapis cezasına çevrildi.
Meclis çek kanunu tekrardan düzenliyor fakat medyadan takip ettiğim kadarıyla yine çeklere para cezası verilmesi sözkonusu (150.000 ytl) Bu durumda bu 150.00 ytl ödenmeyeince yine hapse çevrilmeyecek mi? Zaten ödeme durumu olsa devlete 150.000 ytl ödemek yerine alacaklıya borç ödenir ceza da düşer.

Bunun dışında, şu anda gündemde olan Ceza kanunuyla çek kanunu arasındaki uyuşmazlık sebebiyle 31.12.2008 tarihine kaar verilmiş olan adli para cezalarının düşmesi söz konusu. Bu konuyla ilgili "ikiz" adlı kullanıcının değindiği
yargıtay kararı var :
3167 Sayılı Yasanın 16/1 maddesi; Üzerinde yazılı keşide tarihinden önce veya ibraz süresi içinde 4 üncü madde uyarınca ibraz edildiğinde, yeterli karşılığı bulunmaması nedeniyle kısmen de olsa ödenmeyen çeki keşide eden hesap sahipleri veya yetkili temsilcileri, kanunların ayrıca suç saydığı haller saklı kalmak üzere, ÇEK BEDELİ TUTARI KADAR ADLİ PARA CEZASIyla cezalandırılırlar." der.
Çek Kanununu koyan kanun koyucu terim olarak adli para cezası terimini seçmekle birlikte gün para cezası sistemi o tarihte yürürlükte olmadığından ÇEK BEDELİ TUTARI ADLİ PARA CEZASI terimini seçmiştir.
Cevaplandıracağımız soru çek bedeli tutarı adli para cezası vermeyi emreden 3167 Sayılı Yasanın 16/1 maddesi TCK.nın 45 maddesine aykırımıdır.
Ne varki 3167 sayılı yasanın 16/1 maddesi 52 nci maddeye gittiğinde bu maddeden geri döndürülmesi yüksek ihtimaldir. Zira aslında 52 nci madde 45 nci maddenin açıklamasıdır.Ve 52 nci madde ceza mahkemelerine tam gün esasına dayalı adli para cezası vermeyi emretmektedir. Ceza Kanunun genel hükümleri gün esasına dayalı bir para cezası sistemini emrettiğinden çek bedeli tutarı ADLİ PARA CEZASINI EMREDEN bir sistemin bu sisteme AYKIRI olduğunu KABUL ETMEK GEREKİR.

YUKARİDAKİ ÖNSÖZ 10. DAİRE UYESİNİN GÖRÜŞÜDÜR VE DİĞER ÜYELERCEDE KABUL GÖRMÜŞTÜR..
Bu karar nihai karar mıdır? Çünkü yargıtayın vermiş olduğu başka bir karardan daha bahsediliyor ve buna göre de sadece tüzel kişilere verilen cezaların düşeceğinden ve gerçek kişilere verilen cezalarda bir değişiklik olmayacağından bahsediliyor. Bu konuyla ilgili bilgiz vermenizi rica ederim.

şuanda başbakanlığa sunulan 3167 yasa tasarı taslağı ile ilgili olarak ;
Karşılıksız çek keşide etmekten dolayı keşideciye çek bedeli kadar adli para cezası verilmesi ve bunu haliyle ödeyemeyeceğinden ( mevcut kanuna göre ödeyebilse çek bedelini öder ve tüm cezai yaptırımdan kurtulur zaten ) dolaylı olarak hapis cezası ile cezalandırılması bir insanlık ayıbı ve büyük ADALETSİZLİKTİR ( çeşitli sözleşmeler ,senet , fatura karşılı mal verip tahsilat yapamayanlar içinde geçerlidir bu adaletsizlik ) . Çek , senet vs gibi ödeme araçlarını Nitelikli Dolandırıcılık yapmak suretiyle kullanan şahıslar yüzünden iflas etmiş ve senelerce çekini ödemiş , istihdam sağlamış müflis kişilerde mevcut çek kanunu ile cezalandırılmaktadır. Kanun Koyucunun bu adaletsizlik getiren 3167 sayılı kanunu acilen revize etmesi ve mağduriyetlerin giderilmesi bir vatan - vatandaşlık borcudur. 3167 sayılı kanuna göre karşılıksız çek keşide etmek suç olmaktan çıkarılmalı , çeklere de senet-bono vasfı kazandırılmalıdır. Yaptırımlar hiç bir aşamada hürriyeti bağlayıcı olmamalı , tüm ödeme araçlarını kapsayıp toplumda güveni sağlayabilecek şekilde yasa düzenlenmelidir. Örneğin : karşılıksız çek , senet , kredi kartı kullanmak durumlarında çek - senet ve kredi kartı kullanımının yasaklanması , yurt dışına çıkış yasağı , müflis tüccarlara adli yardım , kamu yararına çalıştırma , sanığın gelirine göre adli para cezalarının yapılandırılması ( süre sınırı olmadan ) , etkin pişmanlık , ticari faaliyet yasakları vb yaptırımlar getirilebilir. Ama hapis cezası asla. Borcundan dolayı insanı hapisle cezalandırmak hem bu borcun ödenmemesi , hem de yuvaların yıkılmasına , hiç suçu olmayan diğer aile fertlerinin perişan olmasına sebep olmaktadır. Çek-senet-kredi kartı gibi ödeme araçlarını kötü niyetli kullananlar Nitelikli dolandırıcılıktan yargılanmalı , şikayetler bu yönde olmalı ve dolandırıcılık yapanlar ve yapmayanlar ayrılmalı yüce adalet tecelli etmelidir. Ödeme araçlarını kullanarak kişi yada kurumları Nitelikli dolandırıcılık yaparak dolandıranlar En ağır hapis cezası ile cezalandırılmalıdır. Sayısı milyonlara ulaşan vatandaşımız dolandırıcı olmadığı halde " karşılıksız çek suçundan mağdurdur. " Aciz duruma düştüklerinden ceplerinde bırakın hukuki mücadele verecek parayı , geçinecek geliri olmayan , hem kanundan hem alacaklılardan kaçarak boğaz tokluğuna yaşamını sürdüren vatandaşlarımız vardır. Borçlarını elinde olmayan sebeplerle ödeyemeyen iyi niyetli vatandaşımız iflas ettikten sonra alacaklılara karşı can güvenliğini bile sağlayamazken birde devletimiz önünde kaçak duruma düşmekte , yuvaları yıkılmaktadır. Bu hususta sayısı milyonları aşan mağduriyetler vardır. Kesinlikle göz ardı edilmemelidir. Buna karşılık vadeli-vadesiz ödeme araçlarını kötü niyetli olarak kullananlar zaten bu hususta hukuksal önlemlerini dolandırıcılığa başlamadan almış ve bir çok insanın ticari hayatını bitirip çeklerini ödeyemez duruma getirmişlerdir. Bankalar yeni düzenlemede kolaylıkla verilen ve üzerine sınırsız tutarda rakam yazılabilen çek koçanlarından çek bedeli kadar sorumlu tutulmalıdır ki insanlar karşılıksız çekler yüzünden mağdur olmasınlar. Çekin ödeme aracı olarak piyasadaki itibarı da düşmesin. Bankalar tarafından gereken teminatlar alınmalı ( nakit blokaj – gayrimenkul – alacak temliki vs ) buna göre çek koçanı vermelidir. Ayrıca her keşide edilen çek üzerine keşide tarihide yazılmalı ve keşide tarihinde bankaya keşide edilen çek yada çeklerin tüm bilgileri ( tutarı , vadesi ,keşide tarihi ) bildirimi zorunlu tutulmalı , çek hamili bu durumu sorgulayabilir olmalıdır. Yada bankalar çek koçanlarını verdiklerinde her koçan için belirli bir limit tahsis edip buna göre uygulama yapabilir.Böylece bankalar aldığı teminatlar oranında çek kullandırabilir.Çek ibrazında da çek hesabının karşılıksız olması halinde ödemeyi bu teminatlara istinaden hamile yapabilir. Böylece çek hamilide çeki daha bankaya ibraz tarihinde korunmuş olur. Buna karşılık günümüzde karşılıksız çek davaları yaklaşık 2-3 yıl civarında sürmekle temyiz vs itirazlarla bu durum daha da uzatılabilmektedir. Davaların akabinde ise zaten çek miktarı kadar para cezası verilmekte ve haliyle aciz durumda olan sanık bu adli para cezasını ödeyemediği için hapis cezasına dönüştürülüp infazı gerçekleştirilmektedir. Kısaca “ mevcut 3167 sayılı çek kanununda ve mecliste şuan bulunan yeni tasarı taslağında hapis cezası kalkmış gibi görünse de hüküm çek bedeli tutarı kadar veya 150 bin TL gibi yüksek bir rakam ile adli para cezasına bağlandığından bu para cezasının da aciz duruma düşmüş iflas etmiş müflis kişiler
Tarafından ödenmesi imkansız olduğundan adli para cezası hapis cezasına çevrilmekte ve dolaylı olarak hapis cezası uygulanmış olmaktadır. Konuyla ilgili olarak karşılıksız çek keşide etmek suçundan yargılanan ve nihayetinde adli para cezalarını ödeyemediklerinden hapis cezası alan sanıkların istatistiksel net bilgileri adalet bakanlığından ve yetkili kuruluşlardan alınabilir. Bu yeni tasarı taslağını hazırlayanlar hangi ülkede yaşıyorlar… Her 4 kişiden birisi cezaevinde yada aranıyor karşılıksız çek suçundan. Adli para cezasını ödeyebilen var mı ? Çoluk çocuğu perişan olmayan kaldı mı ? Alacağını alabilen alacaklı var mı ? 3167 sayılı kanun baştan aşağıya yanlıştır. Bankaların sorumlulukları niye 475 ytl ? Sorumlulukları çek bedeli kadar olsun veya kişinin kredibilitesine göre her çek yaprağının üzerine banka “ bu çek yaprağı xxx tutara kadar bankamız güvencesi altındadır. “ şeklinde açıkça yazsın. Alacaklı olan kişi daha üst miktarda bir rakam yazılmasını kabul ederse aradaki fark için sadece icra takibi yapabilsin. Bunu düşünmek bu kadar zormu?Adalet komisyonu başkanı size buradan sesleniyorum lütfen bu yasayı tek bir kerede her kesimi ve mevcut durumu değerlendirerek tüm ödeme araçları için hazırlayınız.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin iç-dış borcu olduğu ve geçmişte ekonomik krizler yaşadığı düşünüldüğünde , T.C vatandaşlarının borcu olması , iflas etmesi , çek , senet , fatura yada kredi kartı borçlarını ödeyememesi ve yapılandırmaya gitmesi , iç - dış borçlarını elinde olmayan imkanlar neticesinde çoğu zaman vadesinde ödeyemeyen devletimizin ; borçlarını zamanında çeşitli imkansızlıklar yüzünden ödeyemeyen vatandaşını ( çekini , senedini , kredi kartını , kirasını , faturalarını ) gayet normal karşılaması ve ona bu hususta yardımcı olması gerekir.
Devletimizin karşılıksız çek suçundan mağdur , dolandırıcılık yapmamış aciz durumda insanları bırakın hapisle cezalandırmasını , borçlunun borcunu ödeyebilmesi için uzlaştırıcı rol izlemesi ve borcu olan vatandaşlarımızın can güvenliğini sağlaması kaçınılmaz hale gelmiştir. Konuyla ilgili bir çok onurlu , gururlu insanın bunalıma girerek intihar ettiği haberleri hızla artmaktadır. Aciz duruma düşen ve borçlarını ödeyemeyen , dolandırıcılıkla hiç bir ilgisi olmadığı halde karşılıksız çek davaları yüzünden hüküm giyen tüm müflis iş adamları şuanda ceza evlerinde tecavüz , cinayet , dolandırıcılık , terör vs suçlardan hüküm giymiş suçlularla aynı koğuşlarda birlikte cezaları çektirilmekte bu yolla topluma yeniden kazandırılmaya çalışılmaktadır. İnsanların borcundan dolayı hürriyetinin bağlanmaması gerektiğini düşünen tüm vatandaşlarımızın ve ülkemizin bir sevdalısı olarak mecliste yeni tasarı taslağı bulunan 3167 sayılı kanunda yapılan büyük hataların ( karşılıksız çek keşide etmenin , para cezasıyla cezalandırılması ve bunun öde-ne-me-di-ğin-de dolaylı yoldan hapis cezasına dönüştürülmesi gibi… ) tekrar etmemesi ve iflas eden müflis insanlarla , dolandırıcılıktan yargılanması gereken dolandırıcıların karıştırılmaması , bu hususta mağdur olmuş ve ödeme imkanları 3167 sayılı yasa ile dolaylı yoldan hapis kararı ile elinden alınmış , dolandırıcılık ile alakası olmayan tüm çek mağdurlarının adına bu hususu tarafınıza ve ilgili makamlara bildirmeyi bir vatandaşlık görevi olarak görüyorum.
Bu hususta alacaklı pozisyonunda olanlarda unutmamalıdır ki karşılıksız çekten hapis cezası aldırmak müflis insanları mahkum ettirmek zaten aciz duruma düşmüş bu insanların borçlarını ödemelerini engellemektir. Ayrıca alacaklılara karşı kin , nefret ve beddua olarak dönecektir. Unutmayınız ki çeklerini elinde olmayan nedenlerden dolayı ödeyememiş insanlarda dolandırılmış ( karşılıksız çek ile mal/hizmet vermiş ), ihanete uğramış ve aciz durumdadırlar.

Yasa koyucumuzun bu soruna acil olarak bir çözüm bulmasını temenni ediyor ve çalışmalarında başarılar diliyorum.

Sayın uyducu doğru söylüyorsunuz ama maalesef duyması gerekenler üç maymunu oynamaya devam ediyorlar bu konuda yazdıklarımı bu sitede https://www.hukuki.net/forum/showthread.php?t=51254 şu an itibarı ile 11790 kişi bakmış ama şu ana kanunsuz cezadan yargılandığımız halde bir hukukçu cevap verememiştir bu işler biterse kanun değişirse buradaki rant ne olcak??

Acaba sayın avukat arkadaşlarımızı direkt ilgilendiren bir konuda, kanun koyucu ve koruyucu aynı tutumu sergileseydi, yine bu sessizlik olacakmıydı?? yüzlerce kere söyledim yine söyleyeceğim ''BİZLER DOLANDIRICI DEĞİLİZ'' İşin diğer bir kısmını daha söyliyeyim; şu anda çek keşide etmekten içeride kanunsuz olarak birçok kişinin salıverilmemesinin ardında bir banka lobisi.bir başka lobi?? acaba birde bu çıkan insanlara ödenmek zorunda kalacak tazminatlarmıdır??
Birde sayın avukat arkadaşlarımıza son birşey söylemek istiyorum;Bu çek olayı bir çığ gibi büyüyor.Eğer küçük bir araştırma yapabilirseniz ,insanların kanuna olan inançlarının azaldığını göreceksiniz.Benim kişisel fikrim bu durumun en çok sizleri etkileyeceği yönünde.Kanun ayrı birşey adalet ayrı düşüncesinde olmayan değerli avukatlarımız için!

Karşılıksız çekle ilgili hapis cezasını Adem Sözüer gibi bir çok hukuk profsörü bile yasal bulmuyorsa neden bir gazetede kanalda bu haksızlığa değinilmiyor? İnsan yaşadığı ülkenin adaletine bile güvenemezse neye güvenebilir?

Sayın ikiz,
Sorduğunuz sorunun cevabı herhalde kanallarda yayınlanan reklamların banka paylarında yatabileceğini düşünmekteyim!Bırakın bu konuyu farkındaysanız artık kredi kartlarıyla bile ilgili yorum kalmadı.Bir zamanlar gümbür gümbür bağıran Sinan AYGÜN bile yok artık:)Ortada olan kanunsuzluğu rağmen hukuk adamları bile sessiz:)

Ben sizlere başka bir bakış açısı daha getireyim.5 adet karşılıksız çekten yargılanıyorum.Bu çeklerden 2 tanesini gelecek mal karşılığı kestim fakat mallar teslim edilmedi.Menfi tespit açmak zorundayım ama açamıyorum çünkü teminat miktarını yatıramıyorum.1 tanesinin altındaki imza benim değil ama imza ya itirazda bulunamıyorum çünkü masrafını karşılayacak durumum yok.Hadi şimdi beni birisi paran kadar adalet var düşüncesinden vazgeçirsin!!

Arkadaşlar banada bu konuda bi açıklama yaparsanız sevinirim.
Ben 2006 da bilmediğim anlamadıgım bir işyeri açtım, açtıgım işyerinde 5-6 ay felan çalıştıktan sonra işler çok iyiye gidiyordu, daha ileriye daha da büyüye bilmek bankadan çek çıkarttım ama pişmanda oldum o güne kadar çekle hiç tanışmamış nasıl oldugunu bile tam olarak bilmiyordum kullanmaya cesaret edemedim. Enson başıma gelen benim babam rahatsızlandıgı için babamı istanbula götürmek zorunda kaldım ne olduysa o sıralar oldu. dükkanda işçi duruyor ve kendine yardım etmesi için yanına birinide almış. beraber çalışıyorlar. ben 3 aya yakın istanbulda kaldım her aramamda işleri soruyorum işler durdu azaldı kendi maaşımızı zor çıkarıyoruz deyince bende lendi elamanıma o yanına aldıgın adamı çıkar madem iş yoksa zorlamanın da bi anlamı yok diyerek o görmediğim tanımadıgım elamanımı işten çıkardım. tabi babam rahmetli olunca geri memlekete dönüm cenaze felan otur işlerle ilgilendik. sonunda dükkana geldiğimde biri geldi Beni sordu bende benim dedim gelen beni tersleyerek cevapta bulundu tabi ben kendimi tanıtıncaya kadar ak ile karayı seçtim adam Dıyarbakır'dan geliyor yorgun zaten geçte olmuştu dedim seninle yarın konuşuruz. deyip dükkandan ayrıldım. ertesi gün gine geldi dedi ne zaman ödeme yapacaksın dedim ne ödemesi aldığın malzemenin parasını bende dedim ben sizde herhangi bir iğne bile almadım siz neden bahsediyorsunuz. dedim ve agız kavgasına döndü enson adam bana bi telefon verdi onu aradım ahan dur biz geliyoruz elmi yaman beymi yaman gibi sen nasıl paramızı vermezsin deyip tel kapandı tabi arada bürsürü hakaret edici kelimer oldu onları yazmak istemedim daha önceden o firmayı duydugum için korktum ve kaçtım. dükkan öylece kalala kaldı o saatlerde yanımda çalışanda eve gitmişti eve vardım ve yanımda çalışana sakın işyerine gitme orada bizi vuracaklar öldürecekler diyede uyardım. oda hayırdı abi dedi ben sana daha sonra anlatırım deyip telefonu kapadım. korkumdan dükkana bile gidemiyor ne olur ne olmaz diye tabi dükkanda 1 hafta kapalı en son dedim hele bi bakayım dükkana deyip bi arkadaşın arabsıyla dükkanın önünden geçeyim dedim ama dükkan ortada yok. talan etmişler. öylelikle iflas ettim korkumdan kimseyede bişi diyemedim çünkü bu kişilerin elide koluda uzun kişilerdi onu sonradan araştırıp ögrendim o yüzden hep kaçmak zorunda kaldım.aradan 1 ay felan geçti aklıma çekleri bankaya teslim edeyim bari dedim. ve dükkanda aldıgım çantayı açtım çekleri çıkardım çek dallarının eksik oldugunun farkına vardım. 20 yaprak çek defterinden 6 adeti yoktu. ve o şekilde bankaya teslim ettim bankayada diğerlerinide getirem diyim çeki alrken yatırdıgım teminatı çekip bankadan ayrıldım. aradan aylar geçti ve bana bi telefon geldi istanbulda siz bu kişimisiniz bende evet dedim ya bana borçunuzu niye ödemiyorsunu felan filan diyip bana derdini anlattı bende başımdan geçenleri anlattım. ve telefonu kapattım. arada 1 sene kadr geçti beni karakoldan sormuşlar rahmetli babam gilin evinde annem haber verdi gittim karakola dedi para cezan var ödememişsin çek bilmem ne dedi 470 tl ödersen sorun yok yok ödemez isen 4 gün hapis cezası var. bende o zamanlar ve şimdide inşaatta çalışıyorum. 15 tl yömye alıyorum 4 güne ben nasıl 470 tl vereyim diyerek gidip 4 gün yattım. orada ki benim gibi çekden dolayı gelenlerde vardı onlar senelerden bahsediyorlardı işte onlarda bi sefer 4 güne gelip yatıp çıktıktan sonrada gine karakola gidip tutuklanmışlar. bende korktum işin açıkcası 4 gün yattıktan sonra çıktım ve evi mahalleyi değitim taşındım yani akrabalarıma ziyareti bile kestim ne olur ne olmaz diye malum evli ve 3 çocuk babasıyım onlara bakmakla mükellefim. sonraları ögrendim 6 adet çeke 100 milyara yakın bi malzeme almışlar çeke atılan imza benim degil. ben korkumdan ne karakola nede adliyeye gidemiyorum. heran tutuklarlar diye benim cezam varmıdır yokmudur. tabi bu tarihe kadar annem gilede kimse ne gelmiş nede sormuşlar. hiç bişi yok. şimdi ben çok madurum benim daimi bir yerde çalışmam lazım o da sigorta var diye çalışamıyorum korktugumdan dolayı. şimdi ben ne yapmalıyım.

Asibey durumunuz oldukça kötü ve karışık görünüyor. Sii tehtid edenlerin firma isimlerini vs burdan yazın herkes öğrensin. Ancak şu konuyada açıklık getirin ; Siz dükkana döndükten sonra " bir adam geldi verdiği mallara karaşı para istedi " bu adamla kim ilişki kurmuş yanınızda çalışan kişiyi uyarıp " dükkana sakın gitme " dediğinize göre onun sizden habersiz ilişkide bulunmadığı anlaşılıyor. Peki ohalde alacaklı olduğunu idda eden kişi malları kime vermiş , faturalımı vermiş , ne karşılığında vermiş. ? Bunları lütfen yazın. Birde şayet alacaklılar dükkanınızı yağmaladılarsa yada ikakhı hak ( alacağını zorla , kanunsuz bir şekilde borçlunun rızası olmadan zorla almak ) yaptılarsa karakola gidip şikayette bulununuz. İmza sizin değilse çekten ceza yatmazsınız. kayıp Çeklerle ilgili olarak savcılığa çalındı diye şikayette bulununuz. Elleri kolları uzun olan tefeci zihniyetli insanların atıp tuttuğu herşeye inanmayın. Burası Türkiye siz şikayetlerinizi yapın , tutuklanacağım diyede korkmayın zira işler her geçen gün daha çok çıkmaza girer ve bir gün mutlaka karşınıza çıkar , hemde ummadığınız biranda. Siz tutuklanacakmış gibi hazırlığınızı yapın ve karakola gidin orda konuyla ilgili ifadelerinizi verin ayrıca avukatlık için ücretsiz adli yardım alabilirsiniz. Resmi mercilere ailenizin ikamet ettiği adres dışında bir adres bildirin. Siz hakkınızı aramazsanız gıyabınızda ilginiz olmayan bir sürü olaya çıkabilir. Kesinleşmiş yanlış kararlar varsa temyiz edin. Temyiz süresi geçmiş olsa bile yine temyiz edin. Ayrıca kesinleşmiş mahkumiyetlerde " kanun yararına yeniden adil yargılama isteyebilirsiniz. " Bu yazdıklarımın hepsi birer dilekçeye bakar. Geçmiş olsun.

Sevgili Arkadaşlar

başka konu açmadım sizlere sormak istediğim şu 2003 ve 2004 vadeli 4 adet çek var bunlardan 2003 tarihinde olanın arkası yazdırılmış fakat diğer 3 tanesinin arkası yazdırılmamış ve bugune kadar hiç bir şekilde ne icra nde ceza davası açılmamıştır bu çekler ile ilgili herhangi bir işlem yapılabilirmi şimdiden herkese teşekkür ederim

Alıntı:

---

Asibey rumuzlu üyeden alıntı

Arkadaşlar banada bu konuda bi açıklama yaparsanız sevinirim.
Ben 2006 da bilmediğim anlamadıgım bir işyeri açtım, açtıgım işyerinde 5-6 ay felan çalıştıktan sonra işler çok iyiye gidiyordu, daha ileriye daha da büyüye bilmek bankadan çek çıkarttım ama pişmanda oldum o güne kadar çekle hiç tanışmamış nasıl oldugunu bile tam olarak bilmiyordum kullanmaya cesaret edemedim. Enson başıma gelen benim babam rahatsızlandıgı için babamı istanbula götürmek zorunda kaldım ne olduysa o sıralar oldu. dükkanda işçi duruyor ve kendine yardım etmesi için yanına birinide almış. beraber çalışıyorlar. ben 3 aya yakın istanbulda kaldım her aramamda işleri soruyorum işler durdu azaldı kendi maaşımızı zor çıkarıyoruz deyince bende lendi elamanıma o yanına aldıgın adamı çıkar madem iş yoksa zorlamanın da bi anlamı yok diyerek o görmediğim tanımadıgım elamanımı işten çıkardım. tabi babam rahmetli olunca geri memlekete dönüm cenaze felan otur işlerle ilgilendik. sonunda dükkana geldiğimde biri geldi Beni sordu bende benim dedim gelen beni tersleyerek cevapta bulundu tabi ben kendimi tanıtıncaya kadar ak ile karayı seçtim adam Dıyarbakır'dan geliyor yorgun zaten geçte olmuştu dedim seninle yarın konuşuruz. deyip dükkandan ayrıldım. ertesi gün gine geldi dedi ne zaman ödeme yapacaksın dedim ne ödemesi aldığın malzemenin parasını bende dedim ben sizde herhangi bir iğne bile almadım siz neden bahsediyorsunuz. dedim ve agız kavgasına döndü enson adam bana bi telefon verdi onu aradım ahan dur biz geliyoruz elmi yaman beymi yaman gibi sen nasıl paramızı vermezsin deyip tel kapandı tabi arada bürsürü hakaret edici kelimer oldu onları yazmak istemedim daha önceden o firmayı duydugum için korktum ve kaçtım. dükkan öylece kalala kaldı o saatlerde yanımda çalışanda eve gitmişti eve vardım ve yanımda çalışana sakın işyerine gitme orada bizi vuracaklar öldürecekler diyede uyardım. oda hayırdı abi dedi ben sana daha sonra anlatırım deyip telefonu kapadım. korkumdan dükkana bile gidemiyor ne olur ne olmaz diye tabi dükkanda 1 hafta kapalı en son dedim hele bi bakayım dükkana deyip bi arkadaşın arabsıyla dükkanın önünden geçeyim dedim ama dükkan ortada yok. talan etmişler. öylelikle iflas ettim korkumdan kimseyede bişi diyemedim çünkü bu kişilerin elide koluda uzun kişilerdi onu sonradan araştırıp ögrendim o yüzden hep kaçmak zorunda kaldım.aradan 1 ay felan geçti aklıma çekleri bankaya teslim edeyim bari dedim. ve dükkanda aldıgım çantayı açtım çekleri çıkardım çek dallarının eksik oldugunun farkına vardım. 20 yaprak çek defterinden 6 adeti yoktu. ve o şekilde bankaya teslim ettim bankayada diğerlerinide getirem diyim çeki alrken yatırdıgım teminatı çekip bankadan ayrıldım. aradan aylar geçti ve bana bi telefon geldi istanbulda siz bu kişimisiniz bende evet dedim ya bana borçunuzu niye ödemiyorsunu felan filan diyip bana derdini anlattı bende başımdan geçenleri anlattım. ve telefonu kapattım. arada 1 sene kadr geçti beni karakoldan sormuşlar rahmetli babam gilin evinde annem haber verdi gittim karakola dedi para cezan var ödememişsin çek bilmem ne dedi 470 tl ödersen sorun yok yok ödemez isen 4 gün hapis cezası var. bende o zamanlar ve şimdide inşaatta çalışıyorum. 15 tl yömye alıyorum 4 güne ben nasıl 470 tl vereyim diyerek gidip 4 gün yattım. orada ki benim gibi çekden dolayı gelenlerde vardı onlar senelerden bahsediyorlardı işte onlarda bi sefer 4 güne gelip yatıp çıktıktan sonrada gine karakola gidip tutuklanmışlar. bende korktum işin açıkcası 4 gün yattıktan sonra çıktım ve evi mahalleyi değitim taşındım yani akrabalarıma ziyareti bile kestim ne olur ne olmaz diye malum evli ve 3 çocuk babasıyım onlara bakmakla mükellefim. sonraları ögrendim 6 adet çeke 100 milyara yakın bi malzeme almışlar çeke atılan imza benim degil. ben korkumdan ne karakola nede adliyeye gidemiyorum. heran tutuklarlar diye benim cezam varmıdır yokmudur. tabi bu tarihe kadar annem gilede kimse ne gelmiş nede sormuşlar. hiç bişi yok. şimdi ben çok madurum benim daimi bir yerde çalışmam lazım o da sigorta var diye çalışamıyorum korktugumdan dolayı. şimdi ben ne yapmalıyım.

---

ustacım senin eleman işleri iyice karıştırmış bunu bilesin.. öte taraftan seni kimsenin bu kadar korkutmaya hakkı yok, git bi savcılığa; hakkında araştırma yapıp "eli kolu uzun" dediğin adamları bir bir anlat, savcı zaten seni anlar.. avukatı bile ayarlar sen hiç canını sıkma rahat ol, kim ki eli kolu olmadık yerlere uzanıyo keserler sen hiç merak etme..