Printable View
3 aylık evliyim, boşanma kararı aldık ancak bir yıl dolmadığı için anlaşmalı boşanamıyoruz. Mahkemede gerçekten anlaşamadığımızı tanıklar aracılığıyla ispatlarsak kısa zamanda boşanmamız mümkün mü?
Ayrıca altınlaru nasıl paylaşılabilir? Şu anda tüm altınlar erkek tarafında, düğündeki takıların bayana ait olması hakkındaki yargıtay kararını değerlendirebilirmisiniz, bu konuda değişiklik var mı?
Kanunda tanımlanan anlaşmalı boşanma olmasa da, tanık dinletir ve nafaka, tazminat ve mal paylaşımı konusunda anlaştığınızı belirtirseniz kısa sürede 2-3 celsede boşanırsınız. Bu konulardan herhangi birinde anlaşmazlık olursa boşanma olmaz.Alıntı:
firdev rumuzlu üyeden alıntı
Nikah nedeniyle takılan takılar kadına aittir. Nişan bozulursa takılar iade edilir, nikahtan sonra iade edilmez. Talep etmeniz halinde aynen veya para karşılığını alırsınız. Ancak bu konudaki anlaşmazlık da boşanma sürecini uzatacaktır.
boşanma konusunda anlaştık ancak takılar konusunda anlaşamadık, yargıtayın takıların bayana ait olduğu yönündeki kararına göre hakim tarafından bir karar verilemez mi acaba? nafaka ve tazminat davalarını açmaktan vazgeçmem takılar konusunda verilecek kararı etkiler mi?
davayı açan taraf açısından her hangi bir dezavantaj doğarmı? yani davayı ben açtığımda aleyhime bir durumla karşılaşırmıyım?
Toplumumuzun örf adetleri gereği ve Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre düğün sırasında takılan takılarla ziynet eşyaları kadın için bir güvence niteliğinde olup kadına aittir. Düğünde takılan takıların evlilik birliği içinde bozdurulup harcanması kadının bu hakkından vazgeçtiği anlamına gelmemektedir. Düğün sırasında takılan takılar, ziynet eşyaları bağışlama hükmündedir ve kadına aittir.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
Esas : 2004/6794
Karar : 2005/157
Tarih : 24.01.2005
ÖZET : Somut olayda davacıya düğünde takılan altın ile para bağış niteliğindedir ve davacının mülkiyetine geçmiştir. Medeni Yasa hükümlerine göre evin ihtiyacını karşılamak kocanın yükümlülüğü altındadır. Bunun içindir ki davalının altınları ailenin gereksinmeleri için harcanmış olması, bunları aynen veya bedelini ödeme yükümlüğünden kurtarmaz.
(743 sayılı MK. m. 152)
KARAR METNİ :
Davacı Ayşegül Akay vekili Avukat Ertuğrul Katırcı tarafından, davalı Numan Akay aleyhine 5.7.2002 tarihinde verilen dilekçe ile davalı eşte kalan ev ve ziynet eşyaları ile paraların istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19.1.2004 tarihli kararın Yargıtay'ca tetkiki davacı vekili tarafından süresi içerisinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla kanuna uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davacının ziynet eşyalarına yönelik temyiz itirazına gelince; dava resmi evliler arasındaki ev ve ziynet eşyasının aynen iadesi veya bedellerinin ödettirilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istek kısmen kabul edilmiş karar davacı yanca temyiz edilmiştir.
Dosyadaki kanıtlara ve taraf tanıklarının beyanlarına göre, davacının evlendiği tarihte davacıya düğün hediyesi olarak takılan para ve bir miktar küçük altının, evlilik sırasında davalı tarafından bozdurulup gereksinimlerine harcandığı anlaşılmaktadır.
Davacıya düğünde takılan altın ile para bağış niteliğindedir ve davacının mülkiyetine geçmiştir. Medeni Yasa hükümlerine göre evin ihtiyacını karşılamak kocanın yükümlülüğü altındadır. Bunun içindir ki davalının altınları ailenin gereksinmeleri için harcanmış olması, bunları aynen veya bedelini ödeme yükümlüğünden kurtarmaz. Bu sebeple de davalı tarafından harcanmış para ve altın miktarı, dosyadaki tanık beyanları ve sair deliller doğrultusunda belirlenerek davacıya verilmesi gerekirken istemin bu bölümünün tümden reddedilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz edilen kararın yukarda (2) no.lu bentte gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, sair temyiz itirazlarının ise (1) s. bentte gösterilen sebeplerle reddine ve peşin alınan harcın istem halinde geri verilmesine 24.1.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
bilgi verdiğiniz için çok teşekkür ederim.
anlayamadığım nokta şu: takıların tarafıma iade edilmesini isteyebilmem için çekişmeli dava yolunu mu seçmek zorunda olduğum? anlaşmalı boşanma durumunda takılar için anlaşmaya varmış olmamız şart mı?
takıların tamamını karşı taraftan istediğim takdirde hepsini vermeyi kabul etmeyecektir, buda davanın uzamasına neden olacaktır. bu durumda psikolog raporlarında evliliğin sürdürülemeyecek noktaya gelmesinde taraflardan hangisinin kusurlu olduğu belirtilebilir mi?
Sorularınızın cevabı evet.Alıntı:
firdev rumuzlu üyeden alıntı
Anlaşmalı boşanma her konuda anlaşma demektir.
çekişmeli yargı yolunu seçerseniz alabilrisiniz..anlaşmalı boşanma yolunu seçerseniz anlaşma protoklünde göstermeniz gerekli takılarla ilgili durumu...saygılar...
merhaba
bende 3 aylık evliyim ve eşimle anlaşamıyor bizbirimizi üzüp duruyoruz. Bizim sorunlarımız nişanlıyken başladı düzelir diye bekledik umud ettik ancak hala devam ediyor . Eşimin ailesi düşüncesiz ve görgüsüz evlendiğimiz gece düğünden sonra eve döndüğümüzde evde 10 kişi akrabaları vardı bizimle kaldılar evimiz 2 oda 1 salon ben yatak odasında kuzeniyle o da salonda teyzesiyle yattı ertesi gün balayına çıktık 1 hafta sonra döndüğümüzde balayına çıktık ve döndüğümüzde 10 kişilik bir misafir ordusu bizi bekliyordu ve yatılı misafir 2 hafta boyunca da bizde kaldılar en özel günlerimizi bu 10 kişiyle geçirmek durumunda kaldık misafirlermiz gidince de 17 yaşındaki kız kardeşi bizimle kalmaya başladı evliliğimizden hiçbirşey anlamadım bu beni çok rahatsız ediyor ilk günden beri dayanılamaz bir saçmalık içinde evliliğimi yürütmeye çalıştım kardeşine katlanamıyorum bir genç kız olmasına rağmen ben evde yokken yatak odamıza girerek benim bütün çekmecelerimi karıştırıyor ve özel eşyalarımı alıyor eşime söylediğimde oralı olmuyor ancak ben kardeşine birşey söylediğimde bana çıkışıyor ve kavga ediyoruz. artık kavga ettiğimizi çevremizdeki herkes biliyor psikolojim iyice bozuldu düzelecekleri yok hiçbir özel anımız yok bizi 1 dk yanlız bırakmıyor o evde diye ve evimiz küçük diye hiçbir yakınlaşmada bulunamıyoruz hiçbir şekilde duygusal olarak da beni tatmin edemiyor benimle evlenerek kurmuş olduğu aile birliğine sahip çıkamıyor ve sürekli kardeşini evlilik birliğimizin içine sokmaya çalışıyor sizce bu nedenler boşanmak için yeterlimidir. 1 yılı beklememiz gereklimidir. ondan talep edeceğim hiçbir şey yok herşey onun olabilir tek istediğim bir an önce kardeşiyle onu başbaşa bırakmak
değerli fikrinizi almak istiyorum mümkünmüdür.
saygılarımla
Alıntı:
iltug rumuzlu üyeden alıntı
Bir yıl dolmadan boşanma mümkündür.
Aranızdaki bu geçimsizliği şahitlerle ispatladığınız takdirde boşanırsınız.
Sizin erkek, eşinizin kadın olduğunu kabul ederek söylüyorum:
Sizin bir şey talep etmemeniz yetmez, kadının da nafaka ve tazminat talebi de olabilecektir. Bu da davayı uzatacaktır. Ayrıca boşandığınız halde eşinize nafaka ve tazminat ödeyebileceğinizi unutmayın.
merhaba iltug
bu konuda sana akıl vermek pek benim haddime değil. herkes çektiğini bilir ve her insanın acıya dayanma eşiği farklıdır, eğer sen artık dayanamam bu kadar diyorsan ve gerçekten burasının son nokta olacağına kanaat getirmişsen ben sana ne söylersem söyleyim farketmeyecektir. ama yazdıklarından senin hala dayanacak gücün olduğunu hissettim. senin geldiğin noktadan sonra çok daha kötüleriyle karşılaştım, umarım seninki benim yaşadığım gibi kötüye değil iyiye gider.
ben sana boşanmaya karar verirken geçtiğim aşamaları anlatayım, sen nerde olduğuna kendin karar ver.yanlız ben senin gibi eşim diyemeyeceğim, karşı taraf diye hitap edeceğim.
bizim sorunlarımızda nişanlıyken başladı. karşı taraf sosyal pozisyon olarak benden biraz daha aşağıdaydı ve sanırım bu onun için katlanılmaz bir durumdu. oysa ben kendisini her haliyle kabul etmiştim. sonuçta eve geldiğimizde ismimizin önünde hiç bir ünvan kalmıyordu.
düğünümüzde bile tartıştık, çünkü ben altınlarımızın bize ait olmasını istedim, oysa ailesine. ilk gece eve annesi amcası kızkardeşi yengesi kuzeni vs. vs. ile geldik. onun ailesi gittikten sonra bende kendi ailemi arayıp telefonumu kapatmak istedim, oysa telefonum çoktan kendisi tarafından saklanmıştı. daha sonra amacının ne olduğunu çok düşündüm ama ben bulamadım, psikoloğu buldu: ilk geceden söz sahibini belirlemek, yani hiçbir mantığı yok. ertesi sabah saat 12 de kapımıza geldiler, evliliğimizin ilk günü dedeleri, amcaları, dayıları ile geçti. 2. gün annesi sabah 9 da geldi. burdan bu evliliğin nasıl gelişeceği belliymiş ama ben anlayamadım.balayına gitmek için annesinin misafirlerinin gitmesini bekledik.
başlangıcımız beni ailemden uzaklaştırma, onlarla görüştürmeme çalışmalarıyla oldu.
bizim evimiz 3 oda bir salon, oldukça geniş ama yuva olmak evin büyük ya da küçük olmasıyla olmuyormuş. zaten biz o evin çoğu yerini görmedik, ben evden ayrıldığımda bile bazı dolaplarda ne olduğunu daha öğrenememiştim. çünkü sürekli annesindeydik. zaten ikinci aşamadaki sorunumuzda bu oldu. aile olduktan sonra herşey düzelir diye ben ailemle 15 güne bir görüşür oldum, onun yanında annem, babam ve kardeşlerimle telefonlaşmamaya başladım. insan evliliğin başında özel bişeyler yaşamak, evinde oturmak, kendine ait bi yuva kurduğunun farkına varmak istiyor. istediklerim olmadı ama zaten bi noktada ben kandırılmışım, biz onca eşyayı boşuna almışız, bizim ayrı bir evimiz olmayacakmış, biz o evi içinde oturalım diye değil, düğünden önce birileri görsün diye kurmuşuz ve biz kendimize ait bir yuvada kurmamışız, ben sanki kendi ailemden şikayetim varmış gibi onların ailesine transfer olmuşum. oysa bana verilen sözler bunların tam tersiydi. benim evliliğime birileri sokulmaya, dahil edilmeye çalışılmadı, zaten başından beri gurup şeklindeydik.
bir süre sonra ben pazar sepeti gibi, 3 yaşında çocuk gibi birilerinin gittiği yere gitmek zorunda olmaktan, onların istedikleri gibi davranmaktan, kendime ait bir yuvaya sahip olamamaktan hoşlanmadığımı dile getirmeye başladım. büyük tartışmalarımız ilk dönemde bitmişti, artık küçük kıyametler yaşamaya başlamıştık.
bu arada sürekli devam eden bi sorunumuzda her aşamada bizimleydi, kıskançlık. saçımı taramaktan korkar olmuştum. bekar bir insan birisiyle birlikte olmak isterse onunla evlenir ve ben karşımdaki adamla(?) evlendim. eş telefonda kiminle konuştuğunu, o gün yemek masasında kiminle oturduğunu, hangi komşunun eve geldiğini söyleyebildiğin kişidir, çünkü ne yaparsan yap senin yanlış bişey yapmıyacağını bilir.güven noktamızın kırıldığı yer.
3. aşamanın başında evlilikte gurur olmaz, küfürde olsa hakarette olsa ben bunları düzeltmek için savaşırım düşünceleri uçuşuyordu kafamda her ne kadar iyileşmesi asırlar alacak yaralarım olsada. kendisi kapıdan girdiğinde o günkü kavgamızın şiddetini tahmin etmek için yüzüne bakardım. bu arada annesi durumu bilmesine rağmen bir haftada 9 gün onlara gitmemizi isterdi.
ve bu aşamada benimde artık sabır taşım çatladı. birgün yüzüklerimi eline bıraktım, kalktım. o anda kalmayan güvenimin, kalmayan kırıntıları uçuştu yerlere. kapıyı kilitleyip annesi ve babasını çağırdı. beni göndermemek için değil, ben giderken onlarında onayını almak için. bu kadar anne baba bağımlılığınıda kimsede görmedim, tabi benimkilerde gelldi. o 10 dakikada söyledikleri çoktan sona getirdi bizi ama daha zamanımız tamam olmamıştı demekki, çünkü 10 gün ayrı kaldıktan sonra araya girenler nedeniyle yeniden birleştik.
bu birleşme 4. aşamanın başı oldu. bir terapiste giderek başladık işe ve o seanslarda neler neler çıktı ortaya. bazıları çok komikti mesela hasta olduğumda özellikle iyileşmediğimi, onların bana iyi bakamadığını düşündürmeye çalıştığımı söylemesi gibi. bu arada sanki bizim maddi bi sıkıtımız olmuş gibi, sanki ben maaşımı kendisine versem herşey düzelecekmiş gibi bu alana el attı.
sonra bir kaç gün ayrı kalmamızı önerdi terapistimiz. ben devam için ciddi bir güç toplamıştım, oysa ayrılığı hücrelerine kadar benimsemişti. bütün gece kendisini ikna etmek için uğraştım, her söylediğini kabul ettim, son sözü akşam babamlara git oldu ve evden çıktı. biraz geç farkettim ki onun benimle işi yok, ailesi ona yeter, ben onun ailesine girsemde olur girmesemde. eşyalarımı topladım ve o gün evden ayrıldım, bunuda kendisine mesajla bildirdim.
bir kaç gün sonra başımı dinlemek için kendi evime gittim, onun orada kalmadığını biliyordum. fakat kapının anahtarını değiştirmişler. o ev bizimdi, o ne kadar eşya aldıysa bende o kadar eşya almıştım, zaten ben o tahta parçalarını ne yapacaktım, benden hayatımın en güzel günlerini çalmıştı, benim onlarda gözüm olurmuydu ki. evin anahtarını istediğimde önce sormak için annesine gitti, tabii ki izin alamadı.
bunları okumak çok kolay ama yaşamak çok zordu. size sadece yarım saatte anlatabileceklerim bunlar, kaç katını yaşadığımı, bunlara benzer ne olaylar yaşadığımı siz tahmin edin.
evliliğimi kurtarmaktan yaşadıklarım için vazgeçmedim. evliliğimi evlendiğim kişiyle savaşarak kurtaramayacağımı anladığım için vazgeçtim. bana yaptıklarına rağmen beni azıcık sevdiğini hissetseydim asla vazgeçmezdim.
ben bu kadar yaşadım ve vazgeçtiğim nokta burası. benden daha azını yaşayıp vazgeçenleri, kaybedenleride var, benden daha fazlasını yaşayıp vazgeçmeyenleri, kaybetmeyip kazananlarıda var.
sorularının cevabı sende, ama bitirdiğinde keşke diyebileceğin hiçbirşey olmasın, elinden gelen herşeyi yapmış ol.
ayrıca maddi durumun el verirse eşinle bi çift terapisine katıl, göremediğiniz, karşıdakine anlatamadığınız çoğu hatayı ve doğru olanı bir uzmanın ağzından duymak gerçekten kendi başına katedilemeyecek yollar aldırıyor. inşallah evliliğin huzur ve mutluluğa kavuşur.
Bu kadar güzel anlatılırdı.. Yazınız çok güzeldi. Hislerime tercüman oldunuz.. Teşekkür ederim yüreğinize sağlık.. Umarım birileri bunları okuyup bu sitede olup bitenleri görüp feyz alıyordur.. İyi geceler..Alıntı:
firdev rumuzlu üyeden alıntı
merhaba ;Alıntı:
sdt23 rumuzlu üyeden alıntı
cevabınız için öncelikle teşşekkür ederim .
ben bir bayanım dün bu satırları yazarken aslında kendimden emin olduğumu düşünüyordum ancak bu gün daha da emin hissettiğimi anladım bir an önce boşanma davası için dilekçe vermek istiyorum . Kendisinin maddi olarak benden beklentileri olabilir bilemiyorum ancak ben kendisinden hiç bir şey beklemiyorum.
teşekkürler
merhaba ;
sizi çok iyi anlıyorum ben yaşadıklarımı yazarken çok özet geçmeye çalıştım. Ancak yaşadıklarınızı okuduğumda ne kadar benzer şeyler yaşadığımızın farkına vardım. Gerçektende korkunç şeyler bunlar ben eşimi 8 seneden beri tanıyorum 3 seneye yakın nişanlı kaldık. ama tanıyamamışım kendi evim olmasına rağmen onun evine yerleşmekle başladı tüm hatam . Çünkü kardeşi ve kendisi beni sanki iç güveysi gibi eve almışlarda ben onlara hizmet ediyim çamaşırlarını bulaşıklarını yıkayayım temizlik yapayım ama beni insan yerine koymasınlar havalarına girdiler . Babası işsiz güçsüz biri hayatı boyunca bir baltaya sap olamamış kızına sahip çıkmaktan aciz sürekli bizden maddi yardım bekleyen tembel biri kız kardeşide nerden ne çıkartırımda bunların huz<uru kaçırırım diyen cinsten ha birde teyzesi varki biz daha nişanlıyken bana eşimin kız kardeşini yanına alacağı sözünü verdi bu niyetle evlenmeye adım attım ama 1 ay kala yapmayacağını bana böyle bir söz vermediğini bu çocukları ayıramayacağımı ve bu işin bitmesi gerektiğini söyledi tabi şok geçirdim bir insa bu kadar kaypak olamazdı siz eşinizin annesi ve babasından bende teyzesi kardeşi ve babasından çok çektim. hepsi ayrı bir dert ikisi manevi alamda diğeri maddi anlamda sürekli bizi zor durumda bırakmaya devam etti. evlediğimiz gece evimizde 10 kişi misafirleri vardı ertesi sabah hemen balayına gittik 1 hafta sonra döndüğümüzde yatılı misafirlerimiz de 1 hafta başka bir yerde tatil yapıp bizim döndüğümüzün ertesi günü geri geldiler ve 2 hafta daha bizde kaldılar ev küçük herkez bulduğu yere yatıyor sabah kalkıp işe gittiğimde insanların üzerlerinden atlayarak geçiyordum iğrençti. tatile gitmek için bizim balayına gitmemizi dönmek içinde balayından dönmemizi beklemişler kabus gibi düşüncesizlerini anlatamam ben hayatımda böyle bir saçmalık görmedim eşim söyleyebilirdi biz döndükten sonra tatile gidin biliyorsunuz yeni evli olacağız başbaşa kalmak istiyoruz diyebilirdi ama nerde .... akrabalarına yaranacak ya ailem bu olayla şok oldu bunlar ne biçim bir aile sen daha yeni evlisin bizde en az 1 ay kimse yeni çiftin evine bile uğramaz dediler ama onunkiler düşüncesiz birde yatılı kalıyorlar 1 haftalık evli çiftin evinde ...............
teyzesi arar rahat bırakmaz arar ama benle muhattap olmaz oğlum yemeğe gel bu akşam mutlaka bekliyorum olmadı biz geliyoruz beni takan beni çağıran yada evime gelmek için bana soran yok
misafirleri gitti zaten misafirler varken bizde kalan kardeşi okulların açılacağı bahanesiyle evde kalmaya başladı tabi bir kıyamet koptu evde kardeşinin burda ne işi var zaten akrabaların yeni gitti diye kavga ettik o da bana okullar açılacak burdan gidip gelir demez mi beynimden vurulmuşa döndüm nasıl yani ya misafirler için sabrettim 2 hafta diye de bu neyin nesi kabus gibi ilk kavgamızı etmiş olduk neyse kardeşini göndereceğini söyledi gönderdi tabi kardeşinde de bunda da bir surat saçma sapan laflar laf sokmalar huzurumuzu kaçırmak için hergün akşam eve gelince biz evimizi arıyor benimle konuşmuyor abisiyle saçmasap ne buluyorsa o kadar konuşacak luzumsuz laf telefonda oyalıyordu araya ramazan girdi eşim oruç tutar geceleri onu kaldırıyorum yada geç yattığımızda yemek hazırlıyorumçoğunlukla yemeyeceğini yiyince şişkinlik yaptığını söylüyordu ama kızkardeşi arayıp yemeğini yedin mi aç kalma sakın gibi her akşam aynı işkenceyi yapıyordu ezan okunurken arıyor ezan okundu haberin varmı diyordu sanki biz bostan korkuluğuyuz
meger anlaşmışlar da 3 hafta sonra geri geldi kocaman bir bavulla
yani anlayacağınız 3 aylık evliliğimiz boyunca sadece 1 hafta balayı ve 3 hafta o yokken yanlız kaldık onun da her günü kız kardeşinin akşam seanslarıyla ve bu yüzden kavgayla geçti sizce bu evlilikmi
o geldiğinden beride evde ne huzur var ne sevgi
sürekli yatak odamıza izinsiz girmesi ben yokken eşyalarımı karıştırması çekmecelerimi açması bana ait eşyaları alması saçlarımı taramiyim diye evdeki fırçaları alması saklaması akşam eve gelince abisinin yanından ayrılmayıp bizi yanlız bırakmaması daha nereler neler
aslında suçun tamamını bu kızda bulmuyorum 17 yaşında ama 5 yaşında gibi davranıyor abisine karşı savunmasız ve saf ama bana gelince dili yılan gibi
be eşimi çoğunlukla hatalı buluyorum çünkü isteseydi eğer beni sevseydi ne akrabaşlarının bizim en özel anlarımızı mahfetmesine nede kadreşinin evlilik hayatımız içinde olmasına izin vermezdi onun bu tavırları bizim ilişkimizi ve evliliğimizi bitirdi malesef
yardımlarınız için teşekkürler ancak kararım kesin ve yaşadıklarımızın bir çoğu aslında benziyor eşlerimizin bunların önüne geçebilecek olduğunu düşünüp yanılmışız.
teşekkürler
saygılarımla
merhaba
böyle insanlarla daha fazla birlikte olmak istememeni anlıyorum. anlayamadığım yeteri kadar hakkın yenmişse sana verilen diğer haklardan neden vazgeçmiş olduğun. bende bir an önce bitsin istiyorum ama hiçbir hakımdan vazgeçmek istemiyorum, elime bişey geçmez belki ama manevi olarak zarar veremeyeceğim bu insanların ellerinden 3 kuruş çıkacağını düşündüklerinde bile yaşayacakları sıkıntıyı onlara yaşatmak hele ki o 3 kuruş ellerinden çıkarsa yüzlerinin hallerini görmek isterim doğrusu.
sakın hiçbir hakkından vazgeçme. nafaka talep etmeyebilirsin ama sana tanınan diğer hakları kendi elinle onlara bırakma, en azından tazminat davalarını aç. hem erkek hem kadın için zor ama, bizim toplumumuzda dul kadın olmak dul erkek olmakla karşılaştırılamayacak bir durum. kendini bilmeyen, kişilik gelişimini tamamlayamamış, birey olmanın, aile olmanın anlamını idrak edememiş insanlara ödül verme.
merhaba
dün sizle dertleşmek yaşadıklarımı anlatmak ve sizi dinlemek (okumak ) bana iyi gelmişti. sakın yanlış anlamayın bu olaylar çok üzücü sadece hislerini anladığım hissettiklerimi anlayan birinin bana yazması bana iyi geldi
ama dün eve gittiğimde 17 yaşındaki kız kardeşi beni evden kovdu burası benim evim evim defol git 3 günlük insansın dedi bana ki ben onlara 8 senemi verdim en zor zamanlarında yanlarında oldum ama bana bunu yaptılar eşimde hiç sesini çıkartmadı ve dün bunları hazmedemeyip guruma yenilip ölmek istedim beni bu kavgadan sonra evde yanlız bırakıp gittiler eğer kardeşim beni almaya gelmeseydi yada biraz geç kalsaydı şimdi size yazamayacak olacaktım kalbim o kadar kırık ki çok kötü bir gece geçirdim hastanede midemi yıkadılar bana taktıkları serum nedeniyle tek elimle yazmaya gayret ediyorum çünkü çok acıyor artık bir an önce hepsinden kurtulmak istedim herşeyden hepsi bana çok ağır geldi severek evlendiğim adam beni aşağılattı ve bunlara göz yumdu onu asla affetmeyeceğim
onlardan hiçbirşey de istemiyorum gerçektende hiçbiri gözümde yok manevi olarak kayıplarımı hiçbir servet geri getiremez
teşekürler
sizede yeni başlangıcınız da mutluluklar dilerim inşallah herşey gönlünüzce olur
saygılarımla
bu işler zor işler.aynısını belki de daha kötüsünü yaşadım yaşıyorum da.eşm asker.tanıştık,aşık olduk.tanıştıktan 2 ya sonra söz,2 ay sonra nişan ve 3 ay sonra düğün.onun ve ailesinin ısrarlarıyla hızlı gelişti tabi bunlar.zamanla eşimin bana ve kendi ailesinden görmediği ilgi yüzünden kayınvalidem kıskanmaya huysuzlanmaya başladı.dert etmedik,eşimin verdiği sözlere güvenip,inanıp kabul ettim evlenmeyi.işimi,ailemi,memleketimi,kurulu düzenimi bırakıp ailesinin yanına gittim,evlendik.ama annesi asla vazgeçmediği gibi sürekli huzurumuzu bozdu.bana,aileme hakaretler,azarlamalar,üstüme yürümeler,banyoya kilitleyip tehditler,eşime ya ben ya o die tercih meselesi yapmalar,boşanacaksın diye telkinler....
sözler veren eşim de asla sahip çıkamadı,ben savunmadı,yada anne yapma diyemedi.psikolojim bozuldu.evde 2 yabancı gibi olmaya başladık.ve eşim de annesiyle her görüşme ve telefondan sonra beni gece gündüz evden kovmaya başladı ağır hakaretlerle.ailem herşeyi bildiği halde hiçbir şeye karışmadı,birgün knuşmak için geldiler,ve alın gidin diye kapıyı gösterdi eşim aileme,oysaki ilk defa geliyorlardı evime ailem.
ailemle memleketime döndüm.1 ay arayıp sormadı beni.1 ayın sonunda bana ait olan eşyalarımı ve çeyizimi aldım.yine tepki vermedi eşim.kalan eşyaları annesine verip,bekar evine yerleşmiş.ben gittim kavga bitti yani.kayınvalidem arkamdan iyi oldu,yamadılar gibi ağır laflar etmiş komşulara.
eşim şimdilerde arayıp hem davayı benim açmam için ısrar ediyor,hem de beni sevdiğini ancak boşanmak zorunda oldugumuzu söylüyor.ama hala annesini savunuyor.düünde taktığı 4 bileziğin bile yarıyarıya paylaşılması gerketiğni de söylüyor.şu halimle tazminat ve nafaka istemimi bile kabul edeceğini hiç sanmıyorum.ailesini tekrar kazanabilirsem boşanmayacagımızı da...
evet seviyorum ama çekilmez ve katlanılmaz bir yaşam benim için.sırf sevgi iin deger mi bilmiyorum.denenmişin denenmişi olmaz diyolar.şuan ne onun ailesi beni,nede benim ailem onu istemiyor.biz de güvenimizi kaybettik birbirimize.ama seviyoruz da.
davayı açmak için hazırlanıyorum.umarım uzun yıllarımı almaz.tazminat ve nafaka konusundan vazgeçmeyi düşünmüyorum.sonuçta hayatımı saglıgımı psikolojimi mahvettiler,canımı çok yaktılar.iş de bulamıyorum.kafamı hiçbir şeye veremeiyorum zaten.2 ayda 9 kilo verdim.
umarım herkes için yeni bir başlangıç olur bundan sonrası.
Alıntı:
iltug rumuzlu üyeden alıntı
Sevgili iltuğ
Ben 2 yıl haftanın 7 günü eşimle görüşüpte evlendim. Onun beni çok sevdiğine inandım ama yanılmışım. Eşimle görüştüğüm 2 yıl boyunca benim karakterime bürünmüştü. Sakindi,ben ne seviyorsam onu seviyordu. Hobilerden tut ta sevdiğim yemeklere kadar. Ruh ikizim olduğuna inandım.Maalesef 2 yıl boyunca oynadığı büyük bir rolmüş.Televizyondaki oyunculara taş çıkartır doğrusu.Benim asıl ayrılma sebebim 5 aylık hamileyken çocuğu olamayacak ablasına doğacak çocuğumuzu vermeyi bana teklif etmesi, verdikten sonra da 2. çocuğumuzu dünyaya getirmemizi söylemesi oldu. O an gözümde yüreğimde tamamen bitmişti. Ne evi ile maddi manevi ilgilenmemesi, alkol kullanması(ki görüşürken alkol kullamadığını söylemişti.Alkol içilen bir yere gitsek bile ikimizde meyve suyu içerdik) ne de beni aşağılamaları(2 üniversite bitirmiş birçok kusa gitmiş biriyim) ana nedendi. Çok sabrettim. Beni binlerce defa yıktı geçti. Ben çocuğum için canımı veririm. Benim çocuğum miras için satılacak bir mal değil. Bütün bu olaylara ve satırlara sığmayacak yaşadığım bütün olaylara rağmen dimdik ayaktayım. Kendime bu olayları atlatlatmak konusunda güveniyorım.
Eşin olacak o adam için canından olmaya değmez. Yaşadığın bütün bu kötü günlerin birgün biteceğini, önünde yepyeni başlangıçların,hayatın olduğunu unutma.Ben kendim içinde senin içinde böyle olacağını düşünüyorum.Düşünmemeye çalış bu olayları, hobiler bul kendine.Ben yepyeni bir hayat kuracağım kızımla.Bir daha evlenmek mi, beraberlik mi ayrıldıktan sonra asla diyorum şimdilik kendime. Zaman herşeyin ilacı derler.Ben de katılıyorum zaman herşeyin ilacıdır.Kalbimin bütün kırılan parçalarını yerine yerleştiricem zamanla
sevgiyle ve ümitle kal
Evlenirken düşünün lütfen evlenmek bayanlar için iyi burası türkiye erkekleri eziyorlar evlenirken sözleşme yapın takı takmayın
:oSende haklısın:)Alıntı:
yaralihukukcu rumuzlu üyeden alıntı
Erkekler size sesleniyorum.
Evlenmeyin
Mrb Bende 6 Aylik Evliyim Eşimin Annesi Bizimle Kaliyordu Ve Annesinden Kaynaklanan Anlaşmazlik Oldu Eşimle Aramizda Eşimde Boşanmayi Istiyor Yaklaşik 2 Ay Oldu Ayri Yaşayali Ama Henüz Dava Açmadi Maddi Manevi Tazminat Davasi Açsam Sonuç Alabilirmiyim?
Alabilirsiniz tabi ki.Sonuçta boşanmayı o istiyor ve sorunlar onun tarafından çıkıyor.Benim eşim de annesiyle eşi arasındaki farkı anlayıp dengeyi kuramadığı için şu an beni kaybetti..Pişman mı evet?Sevgi var mı kaçınılmaz,ama bu sorun ilerde daha büyüyerek karşımıza çıkacak mı,evet! Peki benim eşim,3 aylık karısına ve aşıgım dediği insana sahip çıkacak ve annesine yapma diyecek kadar cesur mu, hayır!
iyi günler.
karşı tarafın dava açıp açmadığını nasıl öğrenebilirim? internetten takip etmem mümkün mü?
ben 9 marta gün aldım, karşı tarafa tebligat ne zaman yapılır?
boşanmanın karşı taraf tarafından istenildiğine dair şahitlerim var, tazminat konusundaki anlaşmazlık dava sürecini ne kadar uzatabilir?
teşekkür ederim.
Alıntı:
iltug rumuzlu üyeden alıntı
Neler okudum ben bu satırlarda böyle.Bu dünyada senden başka bir tane daha var mı bu ne zayıflık. Hiç bir talebin yok çabucak boşanırsın.
Ben 6 ay dayandım. 6 ay sonunda açtım davayı ve tek celsede boşandım.Benim de maddi hiç bir talebim olmadı önemli olan benim hayatım benim sağlığım. Karar vermişim o kişiyi hayatımdan çıkarmaya ne diye aramda maddi bir köprü kurayım. Dünyaları bağışlasa yine de bende açtığı yaraların telafisi olamaz.
Hiç bir şey hayatından önemli değildir.Kendini topla ve bir avukatla görüş.
herkese selam
insan evliliği maddi hesaplar üzerine kuruyorsa yıkılmaya mahkumdur.sevgili firdev bende senle aynı sorunları belki de daha fazlasını yaşadım .allahım şükür ki kurtardı beni.artık çok mutluyumm.çünkü maddi hesaplar peşinde koşan yaratıklarla huzur olmuyor onların derdi para mutluluk ve huzur değil. İnsan gece uyurken karısının bileziğini alır mı ? ve sabah kaldınca da pişkin pişkin derse ki sen kaybettin ne denir böyle bir adama !!! aman daha neler cüzdanından para almalar takıları annesine yedirmeler sonra da pişkin pişkin ev alalım kredi çekelim demesin mi??
İnternetten değil ama genel olarak adliyeyi ilgilendiren tüm davalarınızı UYAP ile takip edebilirsiniz.Alıntı:
firdev rumuzlu üyeden alıntı
UYAP nedir diyebilirsiniz. Haberlerde görmüştüm ve boşanma davası olan arkadaşıma bunu ilettim.
Hakkınızda açılan dava ve icra Takipleri ile taraf olduğunuz(dava açtığınız) dava ve icra takiplerinde yapılan işlemlerden anında haberdar olmak için 4060'A Abone olmanız gerekiyor.
11 aylık evliyim tartışma sonucu eşim evden ayrılıp başka şehirde bulunan ailesinin yanına gitti takılarda aldı bazı psikolojik haplar kullanıyor boşanmak istiyorum kendisiyle hiç görüşmedim anlaşmalı boşanmaya yanaşırmı bilmiyorum evliligim 15 gün sonra 1 yıl dolacak boşanma davası açmayı düşünüyorum takılarımı alabilirmiyim ayrıca şu an ki evimi boşaltıp bende ailemin yanına gitmeyi düşünüyorum kirayı vermekde zorlanıyorum yasal olarak evi kendim boşaltıp eşyalarını göndere bilirmiyim. Teşşekürler
Erkeğin parmağındaki yüzük hariç tüm takılar(ister kız tarafı ister erkek tarafı takmış olsun) kadının malıdır.Kira kontratı sizin adınızaysa ve süresi dolmadıysa evi boşaltırsanız kalan ayların kirası için icraya verilebilirsiniz.Benzer konular(takı ve kiradaki evi boşaltma) çokça konuşuldu.Forumda arama yaparak fikir sahibi olacağınız bir çok paylaşıma ulaşabilirsiniz.
1 yıl dolmuş olmaması erkek için avantaj mıdır ? dezavantaj mıdır ? ayrıca bavulunu toplayıp evi terk etmesi ve takıları habersizce alması bir bayanın eşinden habersiz bu suç degilmidir ve erkegin kendine takılan takıların alması mümkün degil midir ? Teşşekürler
Gerek Çekişmeli boşanmada gerekse anlaşmalı boşanmada protokolde belirtmek suretiyle zinet eşyaları taraflarca talep edilebilir.Bu konuda her hangi bir mani yoktur.Önemli olan Boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içeerisinde talep edilmesi ve açıkça bu taleplerden vazgeçimemiş olmasıdır.
Bu konuda detaylı bilgi için Bu makaleyi inceleyebilirsiniz inceleyebilirisiniz
Arkadaşlar hepinizin bu konu hakkında başından geçenleri dikkatlice okudum evlilik kurumu malesefki artık günümüz ülkesinde basitleşmiş ve çıkar menfaat evliliğine dönüşmüş bir nebze bende sizlerle başımdan gecen evliliği anlatıyım
23,08,2011 tarihinde evlilik yaşadım ismi lazım değil şahıs almanyada yaşıyor ve türk vatandaşıdır kendisi 1 yıl flört akabinde nikah nişan ve düğünümüz oldu düğünde olaylar olaylar takı töreninde keseye toplanan altınların yere düşmesi kaybolduğu iddası ailemin altın çaldılar diye suçlanması v.s v.s olayın içerisine bodoslama atılan ben oldum karşı tarafa durumu izah etmek zorunda kaldım hep ama karşı taraf altında altın demekten öteye gidemediler olay gunu takı merasımı çok kalabalık olduğu için validemin arkadaşları takıları takmaktan ziyade valideme teslim edip sen çocuklara teslim edersin demişler ve teslimde aldım benim kuşağıma takılan altınları ailem karşı tarafında geline takılan altınları annesi aldı neyse aradan zaman geçti ve takılan altınlarda sahte altın olduğu muhabbeti açıldı ya banane takana ben mi dedim sahte altın tak diye sonra onlar bizdeki bana takılan altınları baskıyla bir şekilde isteyip aldılar ve almanyaya geri döndüler aradan birkaç ay geçtikten sonra ismi lazım değil kişiye ulaşamaz oldum telefonlarıma bakmıyor ve hiçbirşekilde dönüş yapmıyordu ve bir gün nasıl olduysa telefonumu açtı ve benim piskolojim bozuldu numarasına yatıp ayrılmak istedi ve dava açacağını Aileme karşı erkek olduğum halde söylenen laflara ben utandım hırsızlık damgası yapıstırdı dava açacağım deyip avukat tutmuş ve Almanyadan yazı geldi ben ondan bir hafta önce boşanma davası açtım bu süreçte beni sosyal ağlardan sürekli küfürler hakaretler yazıyordu ve bunlarıda delil olarak kullanıp maddi manevi tazminat davası açtım süreç 3 celse sürdü 4. celsede çekişmeli boşanma kararı verildi ve maddi manevi tazminat davasınıda kazandım konu temyize intikal etti ve karşı taraf temyize bile itiraz etmedi ve kararın tebliği için avukatım demiyorum çünkü bana bu dava öncesinde ne vaatler verdi ama parasını alıp dava sonucundan sonra hiç oralı olmadı ben 3 yıldır bu işin pesindeydim ama ne yazık kı tazminat belirlenen bedeli karşı taraftan alamıyorum dosyam hala açık her yıl gidip dilekce veriyorum ama bir yol kat edemedim hala yerimde sayıyorum almanyada yıllarını vermiş birkaç kişi ile görüştüm onlarda savcılığa git ve suç duyurusunda bulun veyahut arama kararı çıkar diyorlar avukat efendi de türkiyede mal varlığı olmaz ise hiçbirşey alamayız diyor ben bile avukat harcımı almaktan vaz geçtim diyor alıp almadığını ben bilmiyorum ki belkide para bir şekilde geldi veyahut gelmese bile neden bana dava öncesi verdiğin olumlu vaatleri yerine getirmiyorsun son görüşmemizde sen boşanmak için bana başvurdun ve boşandın diyor inanın ne yapıcağımı bilmiyorum kanunun beni haklı görüp şahsıma karar veriyor ama ben bu ödemeyi hiçbirşekilde karşı taraftan talep edemiyorum 2013 yılında karar çıktı 2017 yılından beri bu süreç muamma duruyor