Anlaşmalı boşanma davasına gelmemek

Merhaba , eşimle 3 yıl kadar önce evlenmiştik. Çeşitli nedenlerden dolayı ( erkekliğime sürekli ve ağır hakaretler sürekli tartışma ortamları , her tartışmada ailesini çağırıp olaya dahil etmesi ve benzer şekilde gerekçeler ) ayrılmaya karar verdik. Sitenizden yaptığım araştırmalar sonucu "anlaşmalı boşanma davası" nın açılmasıyla boşanmanın en kısa sürede gerçekleşeceğini öğrendim. İlgili aile mahkemesine müracaat ettim ve davayı da açtım. Bu arada da evden ayrılarak ailemin yanına yerleştim ( bir sene kadar önce de bir aylığına evden ayrılmış , daha sonra düzelme umuduyla dönmüştüm). Mahkeme Aralık 2008 de görülecek. Fakat bu arada eşim bana " davaya gelmeyeceğim, gelmeyerek bu davanın uzamasını sağlayacam" demeye başladı. Olayı kişisel kaprise getirmeyi planlıyor. Kendisine hiç bir şekilde şiddet te uygulamadım. Bana karşı yıkıcı olan hakaretlerine karşılık bile hakaret etmemdim. Tanık dı , çekişmeydi filan olacak pek bir durumumuz da yok aslında. Bu davalarda en zor çözülen çocuk velayetidir ki zaten çocuk sahibi değiliz. Ben dava açmadan önce evden ayrılırken sadece giysilerimi alıp çıkmıştım. Evlendikten sonra alınan ev ve araba da zaten eşimin ( bayan ) üzerineydi. Bunlar hakkında ve eşya ziynet vb. her hangi bir isteğim yok . Bu durumu kabul ettiğimi de bir protokolle hazırladım. Üstüne üstlük onun geliri benimkinin 3 katından fazla . İnat ve kişisel kapristen başka bir çekişme yok aslında. Bu gibi durumlarla karşılaşan avukat arkadaşlar var mı acaba ? Böyle bir durumda hakimin davaya bakışı nasıl oluyor ?Yardım ve görüşleriniz için şimdiden teşekkür ederim...

Böyle bir durumda ,mahkemeye birlikte gelme konusunda bile anlaşamayan çiftin boşanmasının da anlaşmalı olamayacağı için boşanma davası çekişmeli boşanmaya dönüp,yıllarca sürüyor.

Erdoğan bey ,

Öncelikle ilginiz için teşekkürler. Haklısınız , uzayacağı kesin. Benim aklıma takılan , mal-mülk, çocuk, gelir ( kendisi benim kazancımın en az 3 katı gelire sahip ) konularında her şey açık. O kadar dayanılmaz bir durumdayım ki her şeyi bırakmayı kabul edip davayı açtım. Bu durumda karşı tarafın göz göre göre işi yokuşa sürmesini hakim nasıl değerlendiriyor. Kanunlar zorla evli kalmamızı mı ön görüyor yoksa hakim bunları değerlendirdikten sonra taktir hakkını kullanabiliyor mu ?

Anlaşmalı boşanma dediğiniz eşlerin anlaşarak! hakim karşısına çıkıp,her konuda anlaştıklarını beyan edip, ilgili anlaşma belgesini hakime sunmaları demektir.Eşlerden biri gelmezse tek taraflı anlaşma olamayacağı açıktır.Bu nedenle anlaşabilecek bir çift olmadığından hakimin anlaşmalı boşanmaya devam etmesi düşünülemez.
Elbette hakim tarafların iddia ve delillerine göre takdir yetkisini kullanacak karara varacaktır, ama taraflar ilk duruşmada hakim karşında anlaştıklarını ve ayrılmak istediklerini açıkça beyan etmezlerse uzun bir dava sürecine gireceklerdir.

Davalı Anlaşmalı davaya gelmezse ben o duruşma içerisinde hakime durumu izah ettikten sonra kendisi ileri bir tarihe gün verecektir. Peki benim bu durumda , delil , tanık vs. ne yapmam gerekir. Diyelim ki ikinci davaya da gelmedi . Yukarıda yazdığım durumları hakime ifade ettikten sonra benden beklentisi ne olacaktır ?

Davacı (davayı açan) tanık ifadeleri ve diğer her türlü kanıtla davalının boşanmaya neden olan kusurunu ispatlamalıdır. İspatlayamazsa dava reddedilir.
Bu birinci önemli konu.

Davalıya tebligat yapıldığı halde davaya gelmezse yalnızca davacının sunduğu tanık ve kanıtlar ışığında karar verilir.

Önemli olan davalıya tebligat yapılabilmesi. Bu da ikinci önemli konu. Tebligat yapıldıktan sonra gelmezse aslında lehinize bir durumdur. Zira nafaka, tazminat, mal vs. talebinde bulunamaz.

Ama tebligatın yapılmasında da ciddi sorunlar yaşanabileceğini de hesaba katmalı.

ilginize teşekkürler ,

Tebligatın davalıya ulaştığını biliyorum. Muhtardan teslim aldığında yanındaydım çünkü. Dava anlaşmalı olduğundan ilkine gelmezse , benim ilk duruşmada tanık ve delil sunmam söz konusu olmayacak sanırım. ikinci duruşmaya tanıklarımla gelmem gerekecek her halde. Tebligatı yapıldığı halde ikinciye de gelmezse benim lehime olacak sanırım. Bir de , bana karşı olan ağır hakaretler ve diğer sözler başkalarının yanında değil de ikimiz bir aradayken oluyordu. Tabii bir yıl önce ilk ayrıldığımızda buna şahit olan akraba ve eş dost vardı. Akraba değil de diğer ahbaplardan bir ikisi yeterli olur sanırım.
Davayı açarken dilekçede tanık olacağını bildirmemiştim. Tanıklarımı ilk duruşmanın olduğu gün mahkemeye sunma şansım var mı ?
Bu hususlarda da görüşünüzü alabilir miyim...

Alıntı:

---

tr2023 rumuzlu üyeden alıntı

1. Tabii bir yıl önce ilk ayrıldığımızda buna şahit olan akraba ve eş dost vardı.
2. Akraba değil de diğer ahbaplardan bir ikisi yeterli olur sanırım.
3. Davayı açarken dilekçede tanık olacağını bildirmemiştim. Tanıklarımı ilk duruşmanın olduğu gün mahkemeye sunma şansım var mı ?

---

1. İlk ayrılıktan sonra tekrar bir araya geldiğiniz için iki taraf da birbirinin kusurlarını affetmiş sayılır. Dolayısıyla bu konuda yapılacak tanıklıkların dikkate alınmaması gerekir.
2. Akrabaların tanıklıkları değersiz değildir. Hatta aile içi olayların en yakın tanıkları aile içi bireylerdir.
3. Sunabilirsiniz.

Herkese merhaba ,

Geçtiğimiz ay boşanma davamızın ilk celsesi görüldü. Kısaca konuyu toparlayayım;

-3 yıllık evliyiz,
-Çocuğumuz yok
-Bu süreçte çeşitli geçimsizliklerimiz oldu
Bu zamanlarda eşimin ağır hakaretleri vardı ( erkekliğimi, evliliğimi ve grurumu kırıcı hakaretler) . bunlar bir değil bir çok kez söz konusu oldu.
-Artık paylaşımşlarımız sadece geçimsizlik üzerineydi ve yaklaşık 8 ay önce evden ayrıldım ve sadece giysilerimi aldım.
-Evlendikten sonra edindiğimiz araba, ev ve eşyalarda bile gözüm yoktu halende yok.
-Bana " sen git davayı aç bende kabul edicem ve bu iş bitecek" dedi . Bende Anlaşmalı Boşanma Davası açtım. Daha sonra kabul ettiğine dair de sms yolladı. Bu sms de halen mevcut.
- Dava gününden önce bana ve arkadaşlarıma , " bu iş bitti ama inat olsun diye uzatacağım" demeye başladı.
- Dava günü geldiğinde hakime hanıma , sebep göstermeksizin " ayrılmak istemiyorum" dedi. Bende bunun üzerine yukarıdaki konuları anlattım hakime hanıma .
- Hakime , benden en az iki şahit istedi. Ona da şahit belirle gerekirse çağırıcaz dedi.
- Bu arada Hakime hanım , " bana bakın, aklınızı başınıza toplayın. ben buradan her şeyi görürüm. biz kukla değiliz, adam gibi evlendiniz adam gibi boşanacaksanız boşanın yada devam edin. eğer bizi oyalarsanız sizi perişan ederim" diye bağıra bağıra çıkıştı.
- Tam duruşma salonundan çıktığımızda , abisi ve annesi çok ağır küfürlerle ve tehtitlerle üzerime yürüdüler ve darp etmeye başladılar, ortalık birbirine girdi. Ben kesinlikle karşılık vermedim. Arkadaşım da benim yanımdaydı. Hatta adliye çıkışı sokakta bile yaşadım bu rezilliği. Adliye polisi filan araya girdi hatta. Ama o psikolojiyle hiç birine zabıt tutturamadım.

Nisanda yeni bir duruşma var. Çocuk yok, mal mülk talebim yok, benden nafaka tazminat istemiyor, ama işide uzatmak istiyor.

Görüşleriniz ve tavsiyelerinize ihtiyacım var.

Teşekkürler....

Herkese merhaba ,

Geçtiğimiz ay boşanma davamızın ilk celsesi görüldü. Kısaca konuyu toparlayayım;

-3 yıllık evliyiz,
-Çocuğumuz yok
-Bu süreçte çeşitli geçimsizliklerimiz oldu
Bu zamanlarda eşimin ağır hakaretleri vardı ( erkekliğimi, evliliğimi ve grurumu kırıcı hakaretler) . bunlar bir değil bir çok kez söz konusu oldu.
-Artık paylaşımşlarımız sadece geçimsizlik üzerineydi ve yaklaşık 8 ay önce evden ayrıldım ve sadece giysilerimi aldım.
-Evlendikten sonra edindiğimiz araba, ev ve eşyalarda bile gözüm yoktu halende yok.
-Bana " sen git davayı aç bende kabul edicem ve bu iş bitecek" dedi . Bende Anlaşmalı Boşanma Davası açtım. Daha sonra kabul ettiğine dair de sms yolladı. Bu sms de halen mevcut.
- Dava gününden önce bana ve arkadaşlarıma , " bu iş bitti ama inat olsun diye uzatacağım" demeye başladı.
- Dava günü geldiğinde hakime hanıma , sebep göstermeksizin " ayrılmak istemiyorum" dedi. Bende bunun üzerine yukarıdaki konuları anlattım hakime hanıma .
- Hakime , benden en az iki şahit istedi. Ona da şahit belirle gerekirse çağırıcaz dedi.
- Bu arada Hakime hanım , " bana bakın, aklınızı başınıza toplayın. ben buradan her şeyi görürüm. biz kukla değiliz, adam gibi evlendiniz adam gibi boşanacaksanız boşanın yada devam edin. eğer bizi oyalarsanız sizi perişan ederim" diye bağıra bağıra çıkıştı.
- Tam duruşma salonundan çıktığımızda , abisi ve annesi çok ağır küfürlerle ve tehtitlerle üzerime yürüdüler ve darp etmeye başladılar, ortalık birbirine girdi. Ben kesinlikle karşılık vermedim. Arkadaşım da benim yanımdaydı. Hatta adliye çıkışı sokakta bile yaşadım bu rezilliği. Adliye polisi filan araya girdi hatta. Ama o psikolojiyle hiç birine zabıt tutturamadım.

Nisanda yeni bir duruşma var. Çocuk yok, mal mülk talebim yok, benden nafaka tazminat istemiyor, ama işide uzatmak istiyor.

Görüşleriniz ve tavsiyelerinize ihtiyacım var.

Teşekkürler....

Alıntı:

---

tr2023 rumuzlu üyeden alıntı

Herkese merhaba ,

Geçtiğimiz ay boşanma davamızın ilk celsesi görüldü. Kısaca konuyu toparlayayım;

-3 yıllık evliyiz,
-Çocuğumuz yok
-Bu süreçte çeşitli geçimsizliklerimiz oldu
Bu zamanlarda eşimin ağır hakaretleri vardı ( erkekliğimi, evliliğimi ve grurumu kırıcı hakaretler) . bunlar bir değil bir çok kez söz konusu oldu.
-Artık paylaşımşlarımız sadece geçimsizlik üzerineydi ve yaklaşık 8 ay önce evden ayrıldım ve sadece giysilerimi aldım.
-Evlendikten sonra edindiğimiz araba, ev ve eşyalarda bile gözüm yoktu halende yok.
-Bana " sen git davayı aç bende kabul edicem ve bu iş bitecek" dedi . Bende Anlaşmalı Boşanma Davası açtım. Daha sonra kabul ettiğine dair de sms yolladı. Bu sms de halen mevcut.
- Dava gününden önce bana ve arkadaşlarıma , " bu iş bitti ama inat olsun diye uzatacağım" demeye başladı.
- Dava günü geldiğinde hakime hanıma , sebep göstermeksizin " ayrılmak istemiyorum" dedi. Bende bunun üzerine yukarıdaki konuları anlattım hakime hanıma .
- Hakime , benden en az iki şahit istedi. Ona da şahit belirle gerekirse çağırıcaz dedi.
- Bu arada Hakime hanım , " bana bakın, aklınızı başınıza toplayın. ben buradan her şeyi görürüm. biz kukla değiliz, adam gibi evlendiniz adam gibi boşanacaksanız boşanın yada devam edin. eğer bizi oyalarsanız sizi perişan ederim" diye bağıra bağıra çıkıştı.
- Tam duruşma salonundan çıktığımızda , abisi ve annesi çok ağır küfürlerle ve tehtitlerle üzerime yürüdüler ve darp etmeye başladılar, ortalık birbirine girdi. Ben kesinlikle karşılık vermedim. Arkadaşım da benim yanımdaydı. Hatta adliye çıkışı sokakta bile yaşadım bu rezilliği. Adliye polisi filan araya girdi hatta. Ama o psikolojiyle hiç birine zabıt tutturamadım.

Nisanda yeni bir duruşma var. Çocuk yok, mal mülk talebim yok, benden nafaka tazminat istemiyor, ama işide uzatmak istiyor.

Görüşleriniz ve tavsiyelerinize ihtiyacım var.

Teşekkürler....

---

Öncelikle geçmiş olsun.. acizane tavsiyem..

- boşanmaktan vazgeç, aynı evde yaşamaya devam et, hakaretlerini, yaşadığın olumsuzlukları, kavgaları şiddetleri ses ve görüntü ile belgelendir, tanıklarla tespit et..
- Süreç içerisinde vekalet ücretini, eşya paranı, vs denkle..
- hazır olduğun zaman hanımefendiyi 1-2 günlüğüne annesine gönder.. kamyonu daya eşyaları al, şahsi olanları bırak, arabayıda al, hatta ortak hesabınız varsa (yoksa ikna et altından gir üstünden çık açtır) paraları çek..
- sonrada evi terket..
- boşanma davası falanda açma..
- cep telefon numaranı değiştir.
- savcılığıda eşinin ailesi tarafından tehdit edildiğini, darp edeceklerinden korktuğunu belirterek suç duyurusunda bulun. Burnum kanasa bunlardan bilirim de, Bu mahkemede yaşanan olayı da örnek göster. Hatta arkadaşınıda şahit yap. yanına yaklaşamazlar. evine giremezler. iş yerine gelemezler.
ondan sonrasını eşin ve ailesi düşünsün.. Davayı mecburen o açacak, malları alamayacak, araba desen mahkeme değer biçip sen o parayı ödeyesiye kadar satsan bankaya koysan ana parasını çıkartır. davetiye gönderecek sana ayrı yaşayacaksın mahkemesi temyizi, mal davası, o su busu nereden baksan 3-4 sene sürer.
3-4 seneye kim öle kim kala. boşanma davası açtığında da sen itiraz edersin. elindeki delilleri belgeleri koyarsın aslanlar gibi. ekonomik ve sosyal durum araştırmasında geliri olduğuda ortaya çıkar. Hakim insaflı ise nafaka bağlamaz bağlarsada sineye çekeceksin artık.

Geçmiş olsun..

(birazda erkekler cinlik yapsın değilmi ama.. kimse kırılmasın darılmasın .. hanımlar böyle yapıyorlar ya son zamanlarda)

Aslında dediğiniz yöntem , çivi çiviyi söker misali. Ama ben bunlarla uğraşmak bile istemiyorum. Kız kardeşim var , biri görecek gidip dillendirecek diye onunla bile dışarıda gezerken çekinir oldum. onların seviyesine düşmeden halletmem gerek.

İnanın okudukça dehşete kapıldım.
Çok çok geçmiş olsun.
Dardayım üyemizin yazdıklarına bende katılıyorum.
Ses ve görüntü kaydı kesinlikle elinize geçirin.
Elinizde böyle Altın değerinde bir delil varken hiçbir şey yapamazlar.

Benzeri durum tanıdığımda da var.
Kendisine ses kaydı yapmasını söylemiştim.
İyi ki de o ses kaydını yapmış.
Hakaretler küfürler havada uçuşuyor ses kaydında aklınız durur.
Veee o ses kaydının olduğu ortamda kendi müşterek evleri ve ev içinde karı kocanın yakınları da var.

Veee sıra geldi bu küfür ve hakaretleri söyleyen kadının tanıklarına.
% 1.000.000 yalan söyleyecekler.
İşte o zaman mahkemeye ses kaydı sunulunca yüzlerinin halini görmek lazım.
Hakim artık onların ne iddialarını ne tanıklıklarına itibar etmeyecektir.

Alıntı:

---

tr2023 rumuzlu üyeden alıntı

Aslında dediğiniz yöntem , çivi çiviyi söker misali. Ama ben bunlarla uğraşmak bile istemiyorum. Kız kardeşim var , biri görecek gidip dillendirecek diye onunla bile dışarıda gezerken çekinir oldum. onların seviyesine düşmeden halletmem gerek.

---

Size İsmet İnönü'nün çok güzel bir sözünü hatırlatıyorum.

"Bir ülkede namuslular da en az namussuzlar kadar cesur olmalı”

Ama ülkemizde MADURLAR tırsıyor, KÖTÜLER de istediği gibi ifade veriyor, yapıyor ediyor.

Bir bakıma haklısınız ama , artık bir araya gelmemiz bile mümkün değil. Onlara göre de bitmiş bir şey . Geri dönüşü yok, sırf inat yani. Hakimler bu konularda ne yapıyorlar acaba ?

Alıntı:

---

tr2023 rumuzlu üyeden alıntı

Bir bakıma haklısınız ama , artık bir araya gelmemiz bile mümkün değil. Onlara göre de bitmiş bir şey . Geri dönüşü yok, sırf inat yani. Hakimler bu konularda ne yapıyorlar acaba ?

---

Darp edildiğinizde arkadaşınızın yanınızda olduğunu yazmışsınız.
Bu arkadaşınızı mahkemeye şahit olarak çıkartın derim.
Ayrıca adliye'de bir kamera sistemi var mı merak ettim. Eğer varsa bu kamera kaydını çıkartma şansınız var mı bilemiyorum.

Alıntı:

---

tr2023 rumuzlu üyeden alıntı

Aslında dediğiniz yöntem , çivi çiviyi söker misali. Ama ben bunlarla uğraşmak bile istemiyorum. Kız kardeşim var , biri görecek gidip dillendirecek diye onunla bile dışarıda gezerken çekinir oldum. onların seviyesine düşmeden halletmem gerek.

---

Hayret birşey daha ne istiyorsun.. keşke seni kız kardeşinle iken dillendirseler. Bundan daha büyük kusurmu var, düpedüz iftira işte..
Bak hocam aşağıda ne yazıyor deniz hocamında dediği gibi... madem bu kadar çekiniyorsun hukuktan nebekliyorsun ? Burada işin ne ?
..

Alıntı:

---

tr2023 rumuzlu üyeden alıntı

Aslında dediğiniz yöntem , çivi çiviyi söker misali. Ama ben bunlarla uğraşmak bile istemiyorum. Kız kardeşim var , biri görecek gidip dillendirecek diye onunla bile dışarıda gezerken çekinir oldum. onların seviyesine düşmeden halletmem gerek.

---

Acırsan acınacak hale düşersin.YAŞASIN KÖTÜLÜK.

Alıntı:

---

esmerman rumuzlu üyeden alıntı

Acırsan acınacak hale düşersin.YAŞASIN KÖTÜLÜK.

---

Hislerime tercüman oldun üstat.. saygılar..

Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hakim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü halinde boşanmaya hükmolunur. Bu halde tarafların ikrarlarının hakimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz.
Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir.

Anlaşmalı boşanmadan kasıt boşanma konusunda anlaşmış olmak,yani eşlerin her ikisinin de boşanmayı istiyor olması değildir,en az 1 yıl süren bir evlilikte eşlerin boşanmak için birlikte başvurmaları veya sizin açtığınız davayı eşinizin kabul etmesi artı eşinizle yapacağınız boşanmanın mali sonuçlarıyla ilgili anlaşmaya ihtiyaç vardır,sizin olayınızda bunlar yok,başka boşanma sebeplerine dayanarak dava açabilirsiniz(gerçi davayı açmışsınız eşiniz davayı kabul ederse ve diğer konularda anlaşırsanız yine anlaşmalı olarak boşanabilirsiniz ama eşiniz anlaşmak istemezse anlaşmalı olarak boşanamazsınız,diğer boşanma sebepleri nedeniyle hakim sizi boşayabilir.)

Boşanma davasını sadece kendiniz mi açtınız yoksa eşinizle birlikte ortak bi dilekçe mi verdiniz bunu belirtmemişsiniz,eğer ki eşinizle birlikte anlşamalı boşanma dilekçesi verdiyseniz ve eşiniz sonradan vazgeçerek mali konularda anlaşma yapmayıp da boşanmaya yanaşmıyorsa içinde bulunulan şartlara göre(mesela özgür iradesi sizin tehditiniz sonucu sakatlandıysa ve anlaşmalı boşanma davası açmak zorunda kaldıysa)parantez içinde belirttiğim veya benzeri bir durum olmadıkça eşinizin anlaşmalı boşanma dilekçesi vermesine rağmen sonradan boşanma anlaşması(mali konulardsa anlaşma)yapmaya yanaşmaması hakkın kötüye kullanılmasıdır ve hakim bu durumu onun aleyhine değerlendirip yine sizi en kısa zamanda boşar diye düşünüyorum.

Yazımda da bahsetmiştim, bana " sen davayı aç, ben kabul edicem "demişti. Bende Anlaşmalı boşanma davası açtım. Daha sonra telefonuma attığı sms de " aralıkta bu iş bitecek merak etme" demişti. sonradan ağız değiştirip buralara geldi. Mali konularda anlaşmazlığımızda yok. Evi arabayı eşyaları bıraktım. Benim maaşımın 3 katını kazanıyor. Hani deseki , tazminat nafaka , anlayacam. Talep yok, anlaşmazlık yok. Tek şey inat. Kanunları nasıl bu kadar sömürebiliyorlar anlamıyorum :(

Öyle olmaz,kabulden kasıt mahkeme önündeki kabuldür.Smsle ya da mahkeme dışındaki herhangibir belgeyle sizin açtığınız davayı kabul etmiş ve dolayısıyla dava anlaşmalı boşanma davası olmaz.Hakime sözlü ya da yazılı olarak diyecek ki ben davayı kabul ediyorum,olayınızda etmediği için davanız anlaşmalı boşanma davası değil.Gidin avukatınıza sorun,hangi hukuki sebebe dayanarak davayı açtığını.

Anlattıklarınıza göre hukuki sebep evlilik birliğinin temelinden sarsılması:

VI. Evlilik birliğinin sarsılması
MADDE 166.- Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir.
Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir.
Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hakim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü halinde boşanmaya hükmolunur. Bu halde tarafların ikrarlarının hakimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz.
Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir.

İlk başta , boşanmaya yanaşıyordu. Şimdi sebep göstermeksizin davayı uzatmak için mahkemeyi meşgul ediyor... demek istediğim için sms mesajından bahsettim.

Alıntı:

---

tr2023 rumuzlu üyeden alıntı

Herkese merhaba ,

Geçtiğimiz ay boşanma davamızın ilk celsesi görüldü. Kısaca konuyu toparlayayım;

-3 yıllık evliyiz,
-Çocuğumuz yok
-Bu süreçte çeşitli geçimsizliklerimiz oldu
Bu zamanlarda eşimin ağır hakaretleri vardı ( erkekliğimi, evliliğimi ve grurumu kırıcı hakaretler) . bunlar bir değil bir çok kez söz konusu oldu.
-Artık paylaşımşlarımız sadece geçimsizlik üzerineydi ve yaklaşık 8 ay önce evden ayrıldım ve sadece giysilerimi aldım.
-Evlendikten sonra edindiğimiz araba, ev ve eşyalarda bile gözüm yoktu halende yok.
-Bana " sen git davayı aç bende kabul edicem ve bu iş bitecek" dedi . Bende Anlaşmalı Boşanma Davası açtım. Daha sonra kabul ettiğine dair de sms yolladı. Bu sms de halen mevcut.
- Dava gününden önce bana ve arkadaşlarıma , " bu iş bitti ama inat olsun diye uzatacağım" demeye başladı.
- Dava günü geldiğinde hakime hanıma , sebep göstermeksizin " ayrılmak istemiyorum" dedi. Bende bunun üzerine yukarıdaki konuları anlattım hakime hanıma .
- Hakime , benden en az iki şahit istedi. Ona da şahit belirle gerekirse çağırıcaz dedi.
- Bu arada Hakime hanım , " bana bakın, aklınızı başınıza toplayın. ben buradan her şeyi görürüm. biz kukla değiliz, adam gibi evlendiniz adam gibi boşanacaksanız boşanın yada devam edin. eğer bizi oyalarsanız sizi perişan ederim" diye bağıra bağıra çıkıştı.
- Tam duruşma salonundan çıktığımızda , abisi ve annesi çok ağır küfürlerle ve tehtitlerle üzerime yürüdüler ve darp etmeye başladılar, ortalık birbirine girdi. Ben kesinlikle karşılık vermedim. Arkadaşım da benim yanımdaydı. Hatta adliye çıkışı sokakta bile yaşadım bu rezilliği. Adliye polisi filan araya girdi hatta. Ama o psikolojiyle hiç birine zabıt tutturamadım.

Nisanda yeni bir duruşma var. Çocuk yok, mal mülk talebim yok, benden nafaka tazminat istemiyor, ama işide uzatmak istiyor.

Görüşleriniz ve tavsiyelerinize ihtiyacım var.

Teşekkürler....

---

Sn tr2023 öncelikle geçmiş olsun
Size yapılan hakaretleri mesaj,ses, görüntü vs kayıt ederek, şahitlerle ispatlamanızı öneririm. Ben evliliğim boyunca eşimin hakaretlerini, onur kırıcı sözlerini ve davranışlarını sürekli yaşadım Eşim hep düzelir diye iyimser olarak baktım tabiatı olarak sinirli bir yapısı var dedim ama daha ileri gitti bu hakaretler Benim gibi keşke dememek için somut kanıtlar toplamanızda yarar var Evi terk edip sonradan boşanma davası açmanız doğru bir karar olmuş Yanlış anlamayın ama madem ortak bir yaşam paylaşırken ev ve araba beraberce almışsınız en azından kendinize düşen oran kadar hakkınızı aramanızda fayda var Sonuçta müşterek hayatınızda alınmış mülklerden bahsediyoruz Eşiniz hakaretlerde, onur zedeleyici sözlerde davranışlarda bulunsun hemde müşterek yaşamı paylaşırken sahip olunan ev arabada hak sahibi olsun Sizin eşinizde benim eşim gibi yıpratıp, onur kırıp evden, hakaret edip ortak hayatı paylaşılmaz hale getirip evden ayrılmanızı sağlamış sanırım

Davanızda iyi şanslar diliyorum

Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir.
Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir.

Sorunuza yanıt yukarda,daha önce smsle boşanmaya evet demesi kendisini bağlamaz,hakim eğer sizin daha çok kusurunuz olduğu kanısında varırsa ve evlilik birliğinin de devam edebileceğine kanaat getirirse davnızı reddedebilir,ancak dediğiniz gibi aslında boşanmak istediği ve davayı uzatmak maksadıyla hareket ettiği kanısına varırsa sizin kusurunuz daha ağır olsa bile boşanmaya hükmedebilir.

Smsle boşanmaya evet demesi genel olarak hakim tarafından kişinin boşanmayı istediği ve şimdi istenmemesi, davayı uzatma maksatı olduğu(hakkın kötüye kullanılması) şeklinde yorumlanır ama olaydaki diğer bütün şartları da dikkate alır hakim,bu smsdeki evetin samimi olup olmadığı,hangi şartlar altında boşanmaya evet dendiği de hakim tarafından değerlendirilir ayrıca tabiki herşeyden önce boşanma sebeplerinin olup olmadığı da araştırılır,boşanmaya evet denmesi anlaşmalı boşanma davası olmadıkça hakimi bağlamaz,gerçekten boşanma sebepleri var olmalıdır,bunları hakim ispatlanmış saydıktan sonra boşanmaya karar verir,eğer boşanmayı gerektirecek nitelikte anlaşmazlık olmadığına karar verirse davanın reddine veya 1-3 yıl arası ayrılığa karar verebilir.

D. Boşanmada yargılama usulü
MADDE 184.- Boşanmada yargılama, aşağıdaki kurallar saklı kalmak üzere Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa tabidir:
1. Hakim, boşanma veya ayrılık davasının dayandığı olguların varlığına vicdanen kanaat getirmedikçe, bunları ispatlanmış sayamaz.
2. Hakim, bu olgular hakkında gerek re'sen, gerek istem üzerine taraflara yemin öneremez.
3. Tarafların bu konudaki her türlü ikrarları hakimi bağlamaz.
4. Hakim, kanıtları serbestçe takdir eder.
5. Boşanma veya ayrılığın fer'i sonuçlarına ilişkin anlaşmalar, hakim tarafından onaylanmadıkça geçerli olmaz.
6. Hakim, taraflardan birinin istemi üzerine duruşmanın gizli yapılmasına karar verebilir.