Suçum olmadığına inanıyorum ama 1 yıl hapis yedim, tazminat davası açmak istiyorum

2 yıl önce E-5 kaayolundan köprü üzerine çıkışım sırasında iki yayaya çarptığım iddiasıyla çıkarıldığım mahkemece 1 yıl hapis cezası hükmü verildi ( TCK 89/1-4 maddelerden). Adli tıp kurumu olayda benim asli kusurlu olduğumu yayaların ise tali kusurlu olduğunu bildirmiş. Hakimde cezayı verdi. Ben 26 yaşında yükesklisans öğrencisi bir inşaat mühendisiyim. Büyük bir holdingte 2500 ytl maaşla çalışıyor idim maaşım belki şuan 3000 i aşacaktı ama bu kaza yüzünden işimden ayrılmak zorunda kaldım. Mahkemenin bana manevi etkisi inanın çok büyük ve bu yüzden kazandığım master programında hala hazırlık aşamasını geçemedim ve son dönemim olan bu dönemde de geçemezsem okulumdan atılacağım.

Kazada bir kişide kemik kırılmalı yaralanma var diğerine ise dokummamışım bile. Zaten 2. şahıs kendi ifadesinde sanık şahsa çarptı , çarpılan şahısta benim üzerime düştü diyor. Madem ona çarpmadığımı kabul ediyor neden 89/4 benim cezamda etkili oluyor.

Benim anlamadığım ben bu ülkeye faydalı bir fert olmak için çalışırken yaptığım bir hatada bana 1 yıl ceza verilmesi revamı? Kanun madem hak koruyucu neden hiç bu şahıslara sizin o yolda ne işiniz vardı iki tarafı bariyerli yol demiyor? Diyorsa neden mahkeme bu kanunu yarım okuyor?

Benim hiç bi şekilde bu mağduriyetimden dlayı şahıslardan bir tazminat talep etmek hakkım yokmu? Bu kazaya sebep olanlar onlar, ben de bu kaza yüzünden hem ülkeme ekstra maliyet (okulumu uzattım ve başarısızım) hem kendi hayatımdan kaybolan zamanın bedelini nasıl nereden ve kimden istemiycem. Benim hakkımı arayacak bir avukat varsa ben hiç bir şey istemiorum. Ben gerekirse AİHM e bile başvurmak istiyorum. Yayanın geçeceğine dair hiç bir işaret olmayan çift taraflı bariyerli yolda yayaya çarptığım için cezalandırılıyorum. Manevra hatası yaptığım asli kusurum var ama ben bu manevra hatasıyla tariğe zarar verdiysem neden bunun cesaını değilde orda olmaması gereken birine, o yolda yeri olmayan bir kavrama çarptığım için ceza alıyorum.

Şahıslar kaza günü şikayetçi olduğu için kamu davası gelmişti bende şikayetçi olmuştum karşı dava neden açılmıyor.

Kanun bilen siz avukatlarda ricam eğer benimde hakkımın zavunulacak bir yanı varsa bu ülke kanunlarında, ne kazanırsam hiç bir hak talep etmeden vekaletimi vermek istiyorum. Yoksa AİHM kanunlarında bununla ilgili bana yol gösterecek biri olursa ya da beni savunabilecek biri yine tüm haklarımı devrederek vekalet vermek istiyorum.

Saygılarımla.

Sayın MHMTSZR; öncelikle geçmişolsun.
1- kazadan sonra tutanak tutulmuştur,tutanağa bakılarak karar verilir.
2- bariyerli bir alan ancak yaya geçidi,hız sınırı vb. unsurlar var mı? bakmak gerekir.
3 -kusurlu olduğunuzu ,manevra hatanızı kabul etmişsiniz. peki açacağınız karşı dava nedir? kusur kimde ise ona ceza verilir. kusursuz oldugunuzu düşünüyorsanız mahkemede ispatlamanız gerekirdi.
4- mahkemenin yanlış karar verdiğini düşünüyorsanız temyiz seçeneği vardır.
5- bir tazminat almanız mümkün değil.en küçük bir ihtimal yok.tazminat almak öyle basit birşey değil. üstelik de suçlu iken...
6- siz birine çarpsanız,o da başkasının üstüne düşse sorumlu tabiki sizsiniz. burada sorumlu olmadığınızı nasıl iddia ettiniz?
7- mümkün olsa bile teklif ettiğiniz şekilde hçbir avukat çalışmaz.bu biraz uygunsuz bir teklif. vekalet ücretleri baştan kararlaştırılır. kazanırsam hepsi senin olsun...kaybedersem herkes yoluna... gibi anlaşmalar yasal da değildir.
bakkal dükkanına veya iddia bayisine benzer dedğiniz şey..
iyi günler.

Muhammet Bey, yazdılarınız için teşekkür ederim. Sizi çok iyi anladım, benim yazıdaki kastım şu idi; orada yaya geçebilir tabelası yok, ve bariyerli yol olmasına rağmen adli tıp bu konuda hiç bir yorum yapmamış. Hızım 61 km/saat olarak belirlenmiş raporda bunun içinde aşırı hız yazılmış 50 km/saat olması gerekiyormuş. Ben uyarı levhası olmadığı için hak arayabilirmiyim diye merak ettim.
Bir soru daha sormak istiyorum. 2 yıla kadar olan cezaların etelenmesiyle ilgili düzenlemeden ben faydalanamazmıyım. Bir duyumum eğer aynı suçu 5 yıl boyunca tekrarlamazsam hüküm 5 yıl sonunda düşer diyor. Ama hakim hükmünde suçun tekrar işlenebileceğine kanaat getirildiğinden cezanın ertelenmemesine diye belirtmiş. Doğrumudur. Fakat hiç sabıkam yok benim ve yüksek lisans öğrencisiyim. Bu okulumunda sona ermesi demek oluyo nerdeyse. Doğrumudur. cevaplarsanız çok teşekkür ederim.
Ücret konusunda çok haklısınız. Elbette bir bedel vardır. Beni bu dertten lehime kurtarabilecek kişiye ben ücretini imkanlarıma uygn olursa ödemeyi kabul ediyorum. Ayrıca bir menfaat elde edilebilirse onu istemem onuda avukatım alsın demek istemiştim.

Cevaplasdığınız için çok teşekkür ederim. Bu sorumada ceap verirseniz size minnettar kalıım. Saygılarımla.

Hem çarptınız ve yaralanmaya neden oldunuz hem de kusursuz olduğunuzu mu düşünüyorsunuz?

Erdoğan Bey cevabınıza bende katılıyorum, çarptım yaralanmaya sebep oldum adamın kolu kırıldı beni asmak lazım hatta benimde 2 kolumu kıralımki iflah olayım. Zaten benim gibiler yüzünden bu memleket bu halde değilmi efendim.

Ben size bir olay anlatayım birde buna cevap verin. Bizim mahallede kasap sabah Bismillah demiş açmış dükkanı temizlik falan derken kuşbaşı hazırlamak için çıkarmış eti tezgahı başlamış eti doğramaya. Tabi tezgahın arkasında. Neyse bi müşteri girmiş içeri, atlamış kasanbın üzerine adam boş beleş ya yaşamaktan sıkılmış ama çoluk çocuğa bakacak biri lazım. Neyse kasabın elindeki bıçak adamın kalbine girmiş adam ölmüüşş. Sonra kamı davsı açılmış kasap cinyetten uzunca bi süre hapis yemiş, ölen adamında çocukları tazminat davsı açmış, ksabın neyi var neyi yoksa dükkanına kadar devletimimin tarafsız yüce yargısı bunlara devretmiş. Olayın sonu mutlu son, kasap yıllarca emek verdiği dükkanını kaybetmiş, boş adamın çocuları kasaplar zinciri kurmuş, kasabın çocuklarıda biri tinerci olmuş diğeride kiralık atil diyolar :D:D:D

Efendim sakın saygısızlık olarak algılamayın, elbette yüce yargıya ve Türk mahekemelerine saygımız sonsuzdur. Bu yazdığım sadece latife maksatlı bana ait olmayan bir hikayedir. Bende bu hikayenin bana benzeyen kısmını size anlatayım.

Ben yıllardır babam dahil kimseden fayda görmedim maddi olarak. Kendim çalıştım kendim okudum, Hatta hayatımın son 10 yılında da ana babama da ben baktım. Velhasıl üniversite bitti şimdi bide merak ya master kazandım. Biryandan hala çalışmaya çalışıyorumki karnımız doysun. Bu benim kasap dükkanım. Şimdi Bariyerli yolda ( bilirkişi raporunda aynen yazan şu ki, " bir tarafı bariyerli, hafif eğimli hafif virajlı yola 61 km/saat hılza aşırı hızlı ve dikkatsiz girdiği tespit edilmiştir.) tezgah, bariyerli yola yaya girermi efendim? tezgahın arkasına geçen adam misali, yola aniden atlayan şahıslara ben çarptım kasap değilim elimde bıçak yok ama, yürüyen bir araç var altımda. Bu adam yaralandı ben çarpınca oda yanındakine çarpmış onunda canı acımış raporda da aynen böyle yazıyo. Şimdi mahkeme hüküm verdi. Dediki sen gir 1 yıl hapis yat, bir yıl okula gitmeyeni masterdan direk atarlar bidaha da zor girersin herkezi almıyolar oraya. Benim kasap dükkanım gitti. Ben hapse girsem büyüklerime kim bakacak, kasabın çocukları vardı benimde baktığım onlar. Onlara kim bakacak? Ben suçsuzum demedim olayın bu yönüne bakan yokmu bu memlekette dedim.

Bu devlet çıldırdımı bana diyorki seni okutmak için arkadaş lisansda bana maliyetin 140,000 YTL, yüksek lisansta ise 180,000YTL sen hata yaptın bilinçsiz taksirle istemeden demek oluyo bu hadi benim param çok kanun böle hepsini sil gitsin, ben senin gibi daha yetiştiririm diyor kanun maddesinde.

Bu kazada sıfır araç pert oldu değğeri 30,000 YTL, milli servet bu, onlar yola çıkmasa ben devamedip gidiyorum bu açık görünyo. Hatta virajı geniş aldığım için ben manevra hatası yapmış sayılıyorum. Yani geniş geniş cuk oturur vazşyette giriyorum yoluma bunlar çıkınca direksiyonu kırp bariyere giriyorum bu arada birine de çarpıyorum.

İnşallah anlatabildim. Şimdi bir başka anlayan varsa inşallah bunun ya bzim kanunlarımızda yada AİHM de bir yeri var arkadaş git ondan yararlan der banada bende burdan bişeyler elde etmiş oluum. Zaten etmesemde yinede herkeze teşekkür ederim.

mhmtszr Kardeş,
Konuyu ciddi olarak okumadım.Kabaca anladığım şu:"Yaya geçidi bile olmayan yerde,-Gerçekten çarpmış olsanız,hatta öldürseniz bile-ehliyetsiz değilim,içkili değilim,içkili bile olmak suç değil,sürüş yeteneğimi kaybettiğimden bile söz edilmemişken,tutulan raporlar,mahkeme v.s neticesinde,hak etmediğim ve de inanamadığım bir cezaya muhatap oldum".Raporlar ve mahkeme dahil hiçbir Allahın kulu; "Yaya geçidi bile olmayan yerde, yayanın ne işi vardı?" diye sormadı diyorsunuz.Umarım yanlış anlamamışımdır.Ondan sonra diyorsunuz ki "Mahkemelere, kararlarına saygım var" Bunu yazarken, siz; buna inanmıyordunuz,bu cevabı yazan ben de, inanmıyorum.
Siz trafik kazasında, mahkeme kararı bile olsa; haksızlığa uğradığınıza inanıyorsunuz,ben ise; -Başka şartlarda,aleyhime yalan da olsa şahit,sahte de olsa belge olmaksızın,müesses nizamın bürokrasisi ve de yargısıyla,şeref ve haysiyetimle,meslek hayatımla oynayan,ülkesini yabancı bir yere -AİHMe- şikayet etmeyi şerefsizlik sayan beni,buna mecbur edenler var iken- aynı olmasa da,o zulmü yaşayanlardanım.Acını anlıyorum,feryadını duyuyorum.
Külfeti ne olursa olsun,bedelini öde,iç hukuku bitir ve "Yüce Türk Milleti adına" karar verdiğini söyleyen mahkeme kararlarıını AİHMe götür,derim.
İyi günler,mümkünse tabii...

Öykü güzeldi,
şimdi sorumu tekrar sormak istiyorum izninizle.

Hem çarptınız ve yaralanmaya neden oldunuz hem de kusursuz olduğunuzu mu düşünüyorsunuz?

olayın karşı tarafını düşünelim, biri geldi sizi arabasıyla yaraladı. ve hiç bir şekilde ceza almadı.Ne düşünürdünüz yargı düzeni hakkında?

Ben durup dururken size ceza verildiğini hiç düşünmüyorum. Yargılama sırasında tüm deliller değerlendirilmiştir. Ayrıca sizin kendinizi savunmanızda sağlanmıştır diye düşüyorum.
Aracınızın pert olması bizde de hızınız hakkında az çok bilgi veriyor.Ayrıca devletin sizin lisans öğreniminiz için 140, yüksek lisans için 180 harcamış olması sizi ayrıcalıklı yapmaz.
Yargı kararların kesinleşmesine kadar çeşitli süreçler vardır.Haklı olduğunuzu düşünüyorsanız bu süreçlerde kendiniz savunabilirsiniz. Ancak kusurunuz var ise buna da katlanacaksınız.

AİHM e götürmenizde yasal hakkınızdır.1987 yılından beri Türkiye kabul etmiştir.AHİM e başuruyu.

Sn. mhmtszr,

Kişiliğinizle ilgili tüm açıklamlarınıza saygı duyduğumu ve kesinlikle doğruluğuna emin olduğumu belirtmek isterim.

Verdiğiniz örnek ve bu olayla ilgili sürekli kişiliğinizi öne sürmenizden hareketle soruyorum lütfen yanlış anlamayın. Ve lütfen taksirle işlediğiniz bir suçtan bahsettiğimizi, suçun kişiliğinizle bağıntılı olmadığını da hatırlayarak cevap verin

Sizce neden o meşhur adalet simgesinin (justitia) gözleri bağlı?

Saygılarımla,

Hız sınırı konusunda uyarı levhası yoksa idareye karşı dava açabilirsiniz.
Hakkınızda hüküm verildi mi? 1 yıl aldınızmı alacakmısınız? Bunu izah edememişsiniz. sizi hapse falan atan yok gördüğüm kadarıyla. Dava devam ediyorsa hükmün ertelenmesinden yararlanma ihtimaliniz yüksek.
Hapis verilse de büyük ihtimalle paraya çevrilirdi ve ertelenirdi.
Bunun yanında mantığınız aşırı derecede ters. Çarpan sizsiniz,hızınız aşırı. Haklı olduğunuzu nasıl iddia ediyorsunuz. Ülkede trafik terörü almış başını gidiyor. O yayanın yerine kendinizi koyun. Üstelik orada yaya geçidi varmış , hız sınırı varmış.
Araba pelt oldu demişsiniz,hızınız oradan belli oluyor. İnsanların yaraladınız,canı yanıyor insanların,siz arabam milli servet diyorsunuz. siz adalet kurumunu devletin ekonomik ve sosyal faaliyetleriyle bir bütün , bir baba ocağı gibi değerlendirip , benim gelirim bu giderim bu bana kıymasın diyorsunuz. oyle bir karar verme kriteri olamaz.
Bir de en anlaşılmaz kısım şu: Sizin çarptıgınız şahıs diğerinin üstüne düşmüş,altta kalan vatandaş yaralanmış haliyle. Siz kendinizi suçlu görmüyorsunuz burada. Üstüne düştü,düşen suçlu mu demek istiyorsunuz.
Tekrar geçmişolsun.

Alıntı:

---

Erdoğan Kırcalı rumuzlu üyeden alıntı

Öykü güzeldi,
şimdi sorumu tekrar sormak istiyorum izninizle.

Hem çarptınız ve yaralanmaya neden oldunuz hem de kusursuz olduğunuzu mu düşünüyorsunuz?

---

Hayır kesinlikle kusursuzum demiyorum, sürdüğüm araç kamyonetti ve viraja geniş alarak girmiş olmam ki, seyreden trafiği tehlikeye sokmadan. Diyelim bu seyreden trafiği tehlikeye sokmuş olmak olsun, sağa dönen bir araç sol şeritten aniden geçiş yapsam ve sağımda ilerleyen araca çarpsam ozaman bu kural ihlalinden dolayı diğer araca zarar vermiş olurum. Bu hatam suçun tamamen bende olduğunu kanıtlar ki diğer araç kurallara tamamen uygun sağımdaki şeritte ilerliyorsa.

Bana verilen asli kusur bu manevra hatası. Ben bu hatayı yapıyorum diğer yola giriyorum ve şahıslar yola çıkıyor, ardından kaza meydana geliyor.
Hızım 61 Km/sa. yani 16,94 m/sn lik bir hız aramızdaki mesafe 25 m, normal bir koşan insan hızı, 10 m/sn. kabulunde onların bariyerlere yetişmesi için gereken süre ( 8 metre yol ) 1,25 sn, benim onlara çarpmam için erişme sürem 25 metre mesafede 1,45 sn. civarında bir süre. Ben şahıslara yolun yaklaşık 6.5 metrelik bir kısmına geldiklerinde çarpmışım. Şahıslar hakkaten beni umursayıp koşsallardı ya da yola dikketli baksalardı görüş mesafesi içerisindeyim ve yola çıkmadan benim geçmemi beklemek zorunda kalırlardıki. Bu kazada olmazdı ozaman. Ben onları yolun diğre kenarında ve koşmaya başladıkları anda görerek frene bastım. saniyenin 1/3 ü gibi bir sürede insan fark edebilme yeteneğine sahip ki bu zeki insanlarda dahada düşer. bu adamlar tamamen gerizekalı bile olsa beni görmüş olmaları lazım. Bu hesap gösteriyoki bu adamlar sanki bile bile arabanın önüne atlamışlar. Ama bilir kişi raporunda böyle bir hesapla şahıslar için fikir yürütmek yerine sade şunu demiş, " araç hızlıydı ve hatalı manevra yaptı, akıllı uslu karşıya geçen şahıslara çarptı"

Benim kusurum elbetteki var kabul ediyorum ama kusurum şahısları mağdur eden eyleme yönelik bir kusur değil ve kusurumun tehlikesi sadece trafik güvenliğini tehlikeye sokmaktı. Bunun cezasınıda öderim ama adeta planlanmış gibi yapılan bu kaza olayı ve bilirkişi raporlarında sadece sanığın aleyhine olan hesaplamalar yapılıp lehine hiç bir kusur araştımasında bulunulmamış. Bana zor gelen bu. Yine anlayacağınız kasap mevzusu.

Efendim teşekkür ederim. Maksadım sizinle tartışmaya girmek değil elbette ama orada kendimi aklayamamanın psikolojisi belkide sadece mantığım almıyor. Her işimde olduğu gibi mantığımın almadığı bu işi ya çözmem ya da birinin hakkaten mantığıma bunu anlatabilmesi lazım.Bunu elbette sizden değil beni yargılayandan ve yargılayanın üzerindeki yüce divandan bekliycem.

Muhammet Bey, hüküm verildi 1 Yıl olarak ama hükmün ertelenmemesine kanaat getirdi hakim.

İnsanların canı yanıyor bunu anlıyorum da ben anlatamıyorum. Atış talimi yapan askerin önüne gerçeseniz ve ölürseniz diğer askere hiç kimse bişey demez. Hele de ateş edileceği an aniden karşısına atladığınız ap açık ortadaysa. Diğeri öldü yahu, canı yansa daha iyiydi bu örnekte. Benim sormaya çalıştığım, çıkılması yasak olan yola çıkıp bana araba çarptı diyerek şikayet ediyor. Be adam senin ne işin vardı diye sorulmuyormu. Ozaman bu yola çıkmak neden yasak. Yaya geçidi falan yok. Altı E-5 üstü otoban bağlantı yolu. Bizimi kandırıyolar. Taşıtlar bu yolu kullanır diye, yaya geçemez, kamyon giremez vs. diye.

21 yıllık ehliyet sahibiyim.Müesses nizamın nasıl çalıştığına dair, -Mümkün olduğunca kısa- bir olay anlatayım.
Kızım, bulunduğum il merkezinde bir yurtta kalarak okumakta ve biz onu hafta sonları, onu ilçe merkezine getiren dolmuşun,onu bize getirecek dolmuşa yetişemesi sebebiyle, ilçe merkezinden almak üzere, her hafta sonu, eşimle yola çıkıyoruzYine böyle bir hafta sonu , onu almak üzere yola çıkmışız,ortalık kararmış,biz yola devam etmekteyiz...
Bu yolculuğumuzun bir kısmı,filan firmaya ait bir kamyonun önünde olarak devam ederken,kamyonun arkasındaki bir taksinin sollaması,karşıdan gelen araba sebebiyle sıkışan taksinin -Kamyonun önüdeki bizi göremeden- sağ şeride geçmesiyle birlikte, onun arka tamponunun sağ tarafı ile bizim ön tamponun sol tarafı çengelleşti,yani, takıldı.Bir süre bu şekilde takılı gittikten sonra,savrulmadan bu nikahı bitirdik.Ötekisi uçar gibi yola devam etti.Ben de bu arabanın plakasını tesbit amacıyla uçarcasına onu takip ettim.İlçeye girmeden önce plakayı tesbit ettim ve takibi bıraktım.İlçeye vardıktan sonra polise durumu anlattım.Polis dedi ki;"Olay jandarma bölgesi,jandarmaya gidin."
İyi be;biz de jandarmaya gideriz,gittik, olayı anlattık.İfademizi aldılar.Bu arada olaya şahit olan kamyonun plakasını da almıştık.
Neyse; garaja gidip çocuğumuzu alarak,eve döndük...
Aradan bir süre geçtikten sonra...Jandarmadan -Bulunduğum yer jandarma bölgesi- bir tebligat,savcılıktan;"Tehlikeli araç kullanmaktan şu kadar para cezası.."Nasıl ama ?... Hukukçu ifadesiyle "Müşteki" ben,ama; "Sanık"ta ben!...
Bu olay benim,müesses nizam adına yetki kullanalara karşı "SAVAŞ"ımın başlangıcı oldu.
Netice mi?İleride,hep haklı olarak;yasadışı davranan il ve ilçe mülki amirinin,ilgili kurumun il ve ilçe müdürlerinin kafalarının koparılımasını sağladım.Ama,yetkilerini kullanarak da onlar;hayatımı kaydırdılar...Müesses nizamın yargı kararı takviyesiyle...
Bu başlıktaki konuyu okudukça -Nedense- elim ayağım titriyor.
Daha dün gece, bu konuyu okumayayım diye karar vermişken - Asabımı çok bozuyor- şeytana uyup yine takıldım.
Ne "İyi geceler..." ne de "İyi günler..." diyecek halim yok...
Yorgunum dostlar,yorgunum!...

Muhammet Bey, çarptığım şahsın raporunda kemik kırılması var diğer üzerine düştüğü sahsın raporunda ise göğüs ve diz kısmında ağrı dışında hiç bir subjektif hasara rastlanmamıştır yazıyo. yaralamış mı oluyorum ben ozaman? yara almamış adam. dizim acıdı diyor ve ben iyi hatırlıyorum ki kızarmamıştı bile ve doktor muayeneden sonra yapma amca diye tepki bile göstermişti şahsa. kaza yerinde yaya geçidi falan yok. hızı azaltmama dair de bir uyarı yok. köprü üzerinden alta iniş merdivenleri var ama merdivenlere bu şahısların geçtiği yoldan ulaşmaları için kenarları bariyerli 2 yoldan geçmeleri gerekiyor. hızım 100 demiyorum e-5 karayolundan sapağa tam girişim sırasında diyorum hızımın 61 olması hızımı aalttığımı göstermiyormu?

birde yukarıda dediğim gibi raporda adam yaralı değil ama bana verilen ceza iki kişiyi yaralamaktan dolayı 1 yıl hapis , hakimin yaptığı ise paraya çevirmek. yok param atsınlar beni ceza evine mantık bumudur? kanunun kestiği parmak acımaz değilmi? daha söylenirdim amma memlekete isyan bize yakışmaz neyse hakkımızda hayırlısı buymuş demekten başka gelmez tabiki elden. Mahkemede hakima böyle canileri affetmek bize yakışmaz cezası neyse çeksin fazla fazla diyip ( ki ilk mudaheleyi yapan hastaneye götüren benim zaten) ardınadn mahkeme sonunda bana gelip 30bin lira ver şikayetimizi geri alalım diyen adamlar. Bence bu mahkeme benim gibi canileri idam etsin öyleleri varken sırtı yere gelmez avukatlarında memleketiminde.

Alıntı:

---

sakar rumuzlu üyeden alıntı

21 yıllık ehliyet sahibiyim.Müesses nizamın nasıl çalıştığına dair, -Mümkün olduğunca kısa- bir olay anlatayım.
Kızım, bulunduğum il merkezinde bir yurtta kalarak okumakta ve biz onu hafta sonları, onu ilçe merkezine getiren dolmuşun,onu bize getirecek dolmuşa yetişemesi sebebiyle, ilçe merkezinden almak üzere, her hafta sonu, eşimle yola çıkıyoruzYine böyle bir hafta sonu , onu almak üzere yola çıkmışız,ortalık kararmış,biz yola devam etmekteyiz...
Bu yolculuğumuzun bir kısmı,filan firmaya ait bir kamyonun önünde olarak devam ederken,kamyonun arkasındaki bir taksinin sollaması,karşıdan gelen araba sebebiyle sıkışan taksinin -Kamyonun önüdeki bizi göremeden- sağ şeride geçmesiyle birlikte, onun arka tamponunun sağ tarafı ile bizim ön tamponun sol tarafı çengelleşti,yani, takıldı.Bir süre bu şekilde takılı gittikten sonra,savrulmadan bu nikahı bitirdik.Ötekisi uçar gibi yola devam etti.Ben de bu arabanın plakasını tesbit amacıyla uçarcasına onu takip ettim.İlçeye girmeden önce plakayı tesbit ettim ve takibi bıraktım.İlçeye vardıktan sonra polise durumu anlattım.Polis dedi ki;"Olay jandarma bölgesi,jandarmaya gidin."
İyi be;biz de jandarmaya gideriz,gittik, olayı anlattık.İfademizi aldılar.Bu arada olaya şahit olan kamyonun plakasını da almıştık.
Neyse; garaja gidip çocuğumuzu alarak,eve döndük...
Aradan bir süre geçtikten sonra...Jandarmadan -Bulunduğum yer jandarma bölgesi- bir tebligat,savcılıktan;"Tehlikeli araç kullanmaktan şu kadar para cezası.."Nasıl ama ?... Hukukçu ifadesiyle "Müşteki" ben,ama; "Sanık"ta ben!...
Bu olay benim,müesses nizam adına yetki kullanalara karşı "SAVAŞ"ımın başlangıcı oldu.
Netice mi?İleride,hep haklı olarak;yasadışı davranan il ve ilçe mülki amirinin,ilgili kurumun il ve ilçe müdürlerinin kafalarının koparılımasını sağladım.Ama,yetkilerini kullanarak da onlar;hayatımı kaydırdılar...Müesses nizamın yargı kararı takviyesiyle...
Bu başlıktaki konuyu okudukça -Nedense- elim ayağım titriyor.
Daha dün gece, bu konuyu okumayayım diye karar vermişken - Asabımı çok bozuyor- şeytana uyup yine takıldım.
Ne "İyi geceler..." ne de "İyi günler..." diyecek halim yok...
Yorgunum dostlar,yorgunum!...

---

Sakar üstadım;

Yazınızı okudum ancak dikkatimi bişi çekti size ceza tebligatı gelmesi.Acaba siz uçarcasına şahsı takip ederken radara yakalanmış olabilir ve bu ceza radar ile alakalı olabilirmi?.Saygılar.