Pamukoğlu Paşa parti kuruyor

Zaman zaman sivri çıkışları ile gündeme gelen emekli Tümgeneral Osman Pamukoğlu, bir ay içinde yeni bir parti için başvuruda bulunacaklarını açıkladı.

Emekli Tümgeneral Osman Pamukoğlu, Sinop Gazeteciler Cemiyeti'ni ziyaret ederek yeni yönetime başarılar diledi.

Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Pamukoğlu, yeni bir parti kurma hazırlığında olduklarını belirterek, partilerinin isminin Hak ve Eşitlik Partisi olacağını kaydetti.

Hak ve eşitliğin olmadığı yerde başka hiç bir şeyden bahsedilemeyeceğini ifade eden Pamukoğlu, partinin temel misyonunun insan ve insanların huzuru ve güvenliği olduğunu vurguladı.

'Bir ay içinde yeni kuracağımız parti için İçişleri Bakanlığı'na müracaat edeceğiz' diyen Pamukoğlu, parti ambleminin ise kırmızı zemin üzerinde, sarı güneşin içinden kanatları güneşin dışına taşan, özgürlüğü simgeleyen siyah Anadolu Kartalı olacağını belirtti.

Bugüne kadar Amerika'dan icazet almamış partilerin bir şekilde ayagının kaydırıldıgını biliyoruz. Ancak Osman Pamukoğlu'nu sevenlerin bu oyunlardan etkilenmeyeceklerini düşünüyorum, benim tahminim bu yönde. Osman Pamukoğlu'nun, askeri dehasının yanı sıra, diğer vasıflarının da göz önünde bulundurulması gerekli. Zaten bir kez Tv programında kendisini izlemiş ya da kitaplarından birisini okumuş kişilerin çoğu inanılmaz bir bağ kuruyor O'nunla.

Partinin manifestosu, medyada yer aldıgı TV programları, konferansları, videolar ve kitap tanıtımları www.osmanpamukoglu.com.tr adresinde mevcut.

Kurulacak partinin, günümüz siyasetindeki kısırdöngüyü sona erdireceğini düşünüyorum.

Osman Pamukoğlu'nun tümgenerallikten öteye gidememesinin nedenini hiç düşündünüz mü?

Pamukoğlu'nun dönemi askerlerimizin en çok şehit verdiği dönem oldu. Onun hırsı yüzünden (İran topraklarına geçişi ve İran askerlerini öldürmesi) neredeyse savaşa girecektik.

O günümüzün Enver Paşası'ydı. Hırsı ve egosu aklının çok çok önünde giden bir komutan. Genelkurmay da haklı olarak onunla yollarını ayırdı.

Siyasette de bir Yaşar Nuri Öztürk veya Hulki Cevizoğlu kadar oy potansiyeli vardır. Askeri lojmanlardan bile doğru dürüst oy alabileceğini düşünmüyorum.

Anadolu Ve Trakya’da Yaşayan Türk Halkı Bu Çağrı Size!

http://www.efsanekomutan.org/img/hakveesitlik.gif

Artık sızlanma, şikâyet etme, ağlama zamanı geçti. Her yerde çöküntü, gayesizlik ve yanılgı havası hâkim. Bu gidiş nereye diye sormaya kalkışmak ise aymazlıktır. Artık yolun ötesi görünmüştür. Siyaset, ekonomi ve güvenlik meseleleri diz boyu olup bunları ortadan kaldırmak için cesur ve erdemli bir siyasi mücadele şarttır.

Bencede güzel bir kadro kurarsa ki kurduğu kadroda eski siyasetçi artıkları sağın solun oranın buranın küskünleri olmayan. Şeriat istemezse askeriyeye yaslanmazsa vede en önemlisi LAİKLİĞİN ATATÜRKÇÜLÜĞÜN dinsizlik olmadığını anlatırsa anlatırlarsa vede en önemlisi iyi organize olup çalışırlarsa başarılı olmamaları için hiç bir neden göremiyorum.

Hatta ben gibi AKP ye karşı ama hay allah diyen kişilerin oylarınıda toplarlar çünkü AKP ye karşı ama hangi partiyi savunacağını bilmeyen o kadar kişi var ki..

Paşa taktikleri bilir en iyi savunma hücumdur.

Alıntı:

---

sdt23 rumuzlu üyeden alıntı

Osman Pamukoğlu'nun tümgenerallikten öteye gidememesinin nedenini hiç düşündünüz mü?

Pamukoğlu'nun dönemi askerlerimizin en çok şehit verdiği dönem oldu. Onun hırsı yüzünden (İran topraklarına geçişi ve İran askerlerini öldürmesi) neredeyse savaşa girecektik.
.

---

Sn Sdt23,

Sizinle tartışmak için değil, insanların aklında soru işareti bıraktıgınız ve pervasızca eleştirdiğiniz için gerçek İran'la ilgili yanlış bildiğiniz olayı yazacagım.

Osman Pamukoğlu, İran sınırları içerisindeki bir dağın tepesinde 375 kadar pkklıya şok bir baskın düzenlemeye karar verir, askerleriyle kara kışta dağa tırmanya başlarlar. Aynı günlerde, MGK'da bu konu ele alınır ve Osman Pamukoğlu'na geri dön emri verilir. Aradan bir süre geçtikten sonra Hakkari'de bir karakol, bu dağdan (İran tarafından) kovulan pkklılar tarafından baskın yer ve 10'dan fazla asker şehit olur. Zamanın genelkurmay başkanı Güreş, başbakanı da Demirel'dir. Üstelik ortada savaş çıkma ihtimali yoktur, İran'a pkklıların kendi topraklarında oldugu söylenmiş ve ertesi gün İran tarafından bu pkklılar sınırdışına çıkmaları için kovulmuştur. Allah aşkına, pkknın yıllardır hayal ettiği sözde kürdistan İran sınırlarını da içine alıyorken, İran neden bize askeri operasyon düzenlesin!

Osman Pamukoğlu, sivri dilli ve basiretli oldugu için YAŞ tarafından ansızın emekli edilmiştir. Adı aylar içerisinde efsaneleşmiştir, kimbilir bu durum bazılarını rahatsız etmiştir. Belli ki sizi de rahatsız etmiş.

Üstelik, hırsı ve egosu yüksek dediğiniz bu insan, 5 adet üstün birlik yetiştirme nişanı alan tek generaldir. Bu nişanı İran vermiyor, dikkatinizi çekerim.

Sevmeyebilirsiniz, ama Osman Pamukoğlu zamanında öldürülen pkklıların bazıları belki sizin, belki de benim Hakkari'de, Şırnak'ta askerliğini yapmaya giden kuzenimizi, abimizi, kardeşimizi şehit edebilirlerdi.

Sevmiyorsanız da en azından saygı duyun!

Hayırlı olsun siyasi hayatımıza eklenen 10 larca partiden biri olmaktan öteye geçebilirse ne mutlu.

Ülkesini sevebilir ama bir kaç siyaset programından takip ettiğim kadarıyla bir parti lideri olacak kapasitede değil.

Bir siyasal partinin başarılı olması için kendine taban edinmesi gerek. Bugün taban büyük ölçüde AKP, CHP ve MHP arasında paylaşılmış durumda ve bu üç partinin oy kaybettiğine dair bir emare görünmüyor. Bunlar oy kaybetmediğine göre diğer partilerin mevcut konjoktürde pastadan pay alması biraz zor görünüyor.

Partinin başarılı olmaması paşanın askeri kişilğine zarar getirmez. Ama askerlikte başarılı olmak siyasette başarıyı getirmeyebilir. Ayrıca, askerlikle siyasetin farklı ve kendine özgü dinamikleri var.

Ama en azından paşayı şu açıdan kutlamak gerekir; bizde bir çok kişi elini taşın altına koymadan desteksiz atmaya, memleket sorunları hakkıında kendisi çözüm üreteceğine askerden, yargıdan medet ummaya çalışır. Oysa paşa, doğrudan halkla yapılması gereken siyasete girerek şöyle ya da böyle bir girişimde bulunmuş. Siyasete girmek, mevcut partilerden birinde siyaset yapmak en azından halkı dışlamadan halkla beraber çözüm üretmeye çalışmak demokratik bir uğraştır. Kutlamak gerekir.

Alıntı:

---

bijehr rumuzlu üyeden alıntı

Ülkesini sevebilir ama bir kaç siyaset programından takip ettiğim kadarıyla bir parti lideri olacak kapasitede değil.

---

Bijehr, ben de sizin birkaç yazınızı okudum ve bir kişinin parti liderliğini sorgulayacak kapasitede oldugunuzu düşünmüyorum. Zira emin olunuz barzani ve talabani gibi pek büyük(!) liderleri de muma çevirecek kadar iyi bir liderdir.

Çok iyi bir insan. Benzer bir çok düşüncemiz var.....Ama....II. Yaşar Nuri olmaktan öteye geçemez. Umarım yanılırım.

Pamukoğlu Paşa; teröre karşı kararlılığı ve etkin mücadelesi ile tanınır.

Meclise giremezse bile mevcut iktidarın terörle mücadelede daha aktif ve daha etkili hareket etmesine neden olabilir.
En azından oyları Osman Paşa'ya kaptırmayalım diye birtakım kıpırdanmalar olacaktır.Osman Pamukoğlu Paşa'nın bu şekilde sivil hayatında da teröre darbe vurmaya devam edeceğine inanıyorum.

Askeri hayatında olduğu gibi siyasi hayatında da başarılı olmasını gönülden dilerim.

Sayin Pamukoglu Pasayi seviyoruz.. basari dileriz..Ancakkkkk,kuracagi partinin adi cok ilginc. 'Hak ve esitlik partisi'..
Pamukoglu pasa televizyonda ceviz kabugu programinda vatandasa hak ve esitlik geitIrmek icin siyasete girecegini tum adaletsizliklerin kaldirilmasi icin ugrasacagini soyledi.

Simdi sormak lazim:
" Pasa, pasaaaa,omrunun buyuk bolumunu orduda gecirdin sozu dinlenecek makam olan generallik mevkilerine yukseldin. Bilmezmisin ki hak ve hukukun Turkiye de en az yasandigi kurum ordudur..ve sen bu ordunun generalligini yapmis biri olarak ordu icinde hak ve esitlik adina ne yaptin? omrunu gecirdigin kurumda adaletten hukuktan bi haber olan askeri ceza hukuku, ic hizmet yasasinin duzeltilmesi yonunde hangi calismalarin oldu da,simdi kalkmis memleketi kurtarmaya soyunuyorsun.. omrunu gecirdigi kurumun sorunlarina duyarsiz kalan bir insanin, sivil dunyada (orduya gore daha cok adaletin ve esitligin oldugu bir dunya) adalet hak ve esitlik dagitmaya kalkmasi komik durmaz mi "
Saygilarimla..

Alıntı:
''Hiç bir devlet kurumuna olan toplumsal güvenin zedelenmesini arzulamam.''

sayın özüTürk;

Bu kurumlar arasına şanlı ordumuzu da katmanızı temenni ederim.

"Dünyada her millet icraatine tahammül ettiği hükümetin mesuliyetine ortak sayılır." M.K.Atatürk

Alıntı:

---

özüTürk rumuzlu üyeden alıntı

Sayin Pamukoglu Pasayi seviyoruz.. basari dileriz..Ancakkkkk,kuracagi partinin adi cok ilginc. 'Hak ve esitlik partisi'..
Pamukoglu pasa televizyonda ceviz kabugu programinda vatandasa hak ve esitlik geitIrmek icin siyasete girecegini tum adaletsizliklerin kaldirilmasi icin ugrasacagini soyledi.

Simdi sormak lazim:
" Pasa, pasaaaa,omrunun buyuk bolumunu orduda gecirdin sozu dinlenecek makam olan generallik mevkilerine yukseldin. Bilmezmisin ki hak ve hukukun Turkiye de en az yasandigi kurum ordudur..ve sen bu ordunun generalligini yapmis biri olarak ordu icinde hak ve esitlik adina ne yaptin? omrunu gecirdigin kurumda adaletten hukuktan bi haber olan askeri ceza hukuku, ic hizmet yasasinin duzeltilmesi yonunde hangi calismalarin oldu da,simdi kalkmis memleketi kurtarmaya soyunuyorsun.. omrunu gecirdigi kurumun sorunlarina duyarsiz kalan bir insanin, sivil dunyada (orduya gore daha cok adaletin ve esitligin oldugu bir dunya) adalet hak ve esitlik dagitmaya kalkmasi komik durmaz mi "
Saygilarimla..

---

Sayın Özütürk ;

Sizi defaaten ikaz ettim. TSK yı sevmeyen uyumsuz bir astsubay olabilirsiniz. Ancak bu her iletinizde dönüp TSK ya hakaret etme hakkını size vermeyeceği gibi bunları okuyup düzeltip durma küfletinide bize vermez. Yazılarınızdan dolayı niçin TSK yı sevmediğinizide anlıyorum. Ama emin olun TSK da sizin gibileri sevmiyor. Artık bizde bıktık. İyi günler dilerim istediğiniz bir sitede yazmaya devam ediniz... Burası yeri değil ...

Pamukoğlu Paşa da kayboldu.. Basın da yayında sesi soluğu yok. Ambargo mağduru olmasın.!

PAMUKOĞLU,

Askeri başarıları mutlaka vardır. Onun başarısız operasyonlarını da dinledim. Kendisini tanımıyorum.

EVREN gibi tatil beldesinde ressamlığa soyunmadığı, diğer paşalar gibi emekli olunca holdinglerin yönetim kuruluna girmediği ve böyle onurlu bir işe soyunduğu için tebrik ediyorum.

Türkiye şartlarında partisinin büyük bir hamle yapma şansı çok az. Uzun vadede başarılı olabilir. Tabi uzun vadede finansman sorunu yaşamazsa.

Alıntı:

---

Av.Mehmet Aydın rumuzlu üyeden alıntı

Pamukoğlu Paşa da kayboldu.. Basın da yayında sesi soluğu yok. Ambargo mağduru olmasın.!

---

Paşa'nın partisi kuruldu ve ilk demeci;

http://www.haber7.com/haber/20080904...SKya-catti.php


http://www.haberturk.com/haber.asp?i...&dt=2008/09/04

Eğer açıklamalarında samimiyse, icraatları da sözlerine uygun olacaksa gerçekten umut vaat ediyor:

Pamukoğlu, cezaevinde bulunan emekli orgeneraller Şener Eruygur ve Hurşit Tolon'un, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) adına ziyaret edilmesini nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, ülkenin zaten yeteri kadar sorunu olduğunu, her hareketin tam hesaplanmadan, neyi götürüp neyi getireceği dikkatle göz önüne alınmadan yapıldığında toplumun ikiye ayrıldığını ifade etti. Parti olarak, ''yargının üzerinde asla ve kata hiçbir gölge meydana getirilemeyeceği'' görüşünde olduklarını vurguladı.

Halk iradesiyle oluşan Meclis dışında hiçbir kurumun siyaset yapamayacağını, asker ve sivil bürokratların siyaset yapma yetkisinin de sorumluluğunun da hakkının da bulunmadığını ifade eden Pamukoğlu, 1945'lerden kalan ideolojilerle ilgilerinin olmadığını belirtti. Pamukoğlu, ''Biz 360 dereceyiz. Sağ, sol, orta, merkez... Biz insanı, halkı, onun huzurunu, güvenliğini ve adaletini biliriz'' diye konuştu.

Temel bir kuraldan bahsedeceğim. "Bir şeyi talep etmeyene, o şeyi zorla veremezsiniz.." sayın pamukoğlu paşa, hak ve adalet dağıtmak için yola çıktı. umarım başarılı olur. ceviz kabuğunda ben de izlemiştim . çok doğru çok direkt söylemleri var. acaba diyorum halka hitap edecek mi? mesela gecekondunun oyunu alabilecek mi? maslow der ki birincil ihtiyaçlar he zaman ikincillerden önceliklidir. hak ve adalet dediğimiz kavramlar aç insanlara ya da dar gelirliye ne kadar hitabeder? 2 kutu makarnadan mesela daha mı çok dikkat çeker? bilmiyorum. biraz fazla elit kalacak gibi görünüyor. mazlum edebiyatı yapmadan halktan oy almak zor biraz sanki.. maalesef öyle..

Vatan gazetesinin haberinden:

Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı döneminde gerçekleştirdiği sınır ötesi operasyonları anlattığı kitabı ile üne kavuşan emekli Tümgeneral Osman Pamukoğlu, askere yönelik eleştirel yayınlarıyla dikkat çeken ve TSK'ya akredite olamayan Vakit Gazetesi'ne sürpriz bir röportaj verdi.

Vakit Gazetesi'nin "Pamukoğlu 'Ergenekon terör örgütü sanığı paşalara cezaevinde destek ziyareti yaptıran, muhtıralarla, siyasi beyanlarla gündeme gelen zihniyete' çok sert çıktı." cümlesiyle anons ettiği röportajda ilginç ifadeler kullanıldı.

Geçtiğimiz günlerde siyasete atılan ve Hak ve Eşitlik Partisi'ni kuran Pamukoğlu Vakit Gazetesi'nden Serdar Arseven'i yeni Genel Merkez Binası'nda kabul etti. İşte Pamukoğlu'nun o ilginç açıklamaları..

* Parti kurma fikri nereden çıktı?
- Parti kurmamı ben değil, halk istedi. Halk, yeni düşünce, yeni hayat, yeni ufuklar, yeni konseptler bekliyor. Biraz okuyan, biraz düşünen dinamik bir insan, ülkede kendini umutsuz ve boşlukta hissediyor. Bu da, mevcutların dışında, yeni bir oluşum, yeni bir hareket, yeni bir düşünce bekliyor. Bu istek 4-5 yıldır vardı ama son 1,5 yıl içerisinde daha da arttı. Halkımız dert küpü olmuş. Beslenme, barınma, güvenlik ve huzur problemlerinin yanında, insanlarımızın onuru ve gururu kırıldı. Bu kırılma, Kuzey Irak'taki çuval geçirme olayından başladı. Arkasından Dağlıca olayı, insanların moralini ve milli gururunu altüst etti. İnsanlarımız başı dik yaşamayı arzu ediyor. Amerika'dan, Avrupa Birliği'nden talimat ve emir almak, insanları yaralamanın ötesinde sıkıntıya soktu. Ruhun harap olmasını artık kaldıramıyorlar.

STATÜKONUN DEĞİŞMESİNDEN HOŞLANMAZLAR

* Anayasa Mahkemesi, Asker, CHP düzenden memnun, siz ne düşünüyorsunuz?
- Bürokratlar ve askerler, statükonun değişmesinden hoşlanmaz. Dünyanın her yerinde böyledir. Meclis ve hükümet bu statükonun değişmesinden hoşlanmayanlara sözünü geçirecek. Madem korkuyorsun, neden devlet yönetmeye talip oldun?

Meclisi ve hükümeti tamsa, devlet adamlığı yapmak isteniyorsa statüko dinlenilmez. Memurlar devletin hizmetlileridir, maaş karşılığı hizmet ederler. Memurların, bürokratların, mevcut iktidarla bir sorunları varsa, ilkelerini benimsemiyorsa yapacakları bir tek şey vardır, o da istifa etmektir. İstifa etmiyor, ayrılmıyorsa, hala sana karşı hal ve tavır gösteriyorsa senin de hükümet olarak yapacağın şey, onu emekli etmektir. Darbeler, silahlı hareketler... Herkes bu kavramlardan kafasını soyutlasın. Asker, gelişmeler hakkında düşünce dile getirdiği zaman bir kesim “Asker bunlara karışamaz” derken, diğer kesim ise “Genelkurmay bu ülkenin önemli bir kurumu, o da fikrini açıklamalı” diyor. Ve Asker, muhtıra veriyor, ilahi okumanın laikliğe aykırı olduğunu söylüyor...

- Bunlar aşiret kafasıdır. Bürokratların nerelerde siyasi görüş açıklayacağı anayasa ve kanunlarda bellidir. Anayasaya uyun. Bu bildirilerin yayınlanmasının hiçbir getirisi yoktur. 27 Nisan bildirisi yayınlandı ve AK Parti'ye % 8-9 oy getirdi. Bakın, Başbakan ve hükümet eden partinin diğer önde gelenleri, bugüne kadar hiç duymadığımız bir şekilde 27 Nisan muhtırasını verenleri yerden yere vurdu. Ben de bu yaşıma kadar TSK'yı bu kadar yerden yere vuran beyanı ilk defa 27 Nisan muhtırasından sonra gördüm. Bu tabii ki Erdoğan'ın partisine kazandırırken, muhtırayı verenlere kaybettirdi. Başbakan tepkisini koydu, yerden yere vurdu. Peki sen muhtıra veren sonucunda ne yapabildin, hiçbir şey.

* O zaman bu muhtıra TSK'nın imajına katkı sağlamıştır denemez?
- Hayır, tersi oldu. TSK imaj kaybetti. Bütün muhtıralar imaj kaybettirir. Başbakan'ın nasıl bir konuşma yaptığını gördünüz. Hiçbir kurum, devlet dahil, adı ne olursa olsun, dışardan yıpratılmaz, kendi kendini yıpratır.

* İktidara gelince bir senede PKK'yı bitireceğinizi iddia ettiniz. Sosyal politikalar ne olacak?..
- Partimizin bayrağındaki kartal simgesi halkı temsil ediyor. ‘Bir yılda bitiririm' dediğim şey, dağlardaki eşkıyanın temizlenmesidir. Elbette sosyal politikalar da bunu destekleyecek.

* Bunu yapmak için halkı yanınıza almanız gerekir...
- Halkı dağdaki çetelerden soyutlayacaksınız. Ama çeteler dağlarda yaşadığı sürece, halk kendini güvende hissedemiyor. Toprak piresi gibi olacağız, pire nasıl toprakta belli olmuyorsa bizi de göremeyeceksiniz, sonuçlarını göreceksiniz. Sadece yurt içinden değil, yurt dışından da alacağız teröristleri.

* Diyelim ki Başbakan oldunuz. Bir gün gazetede Genelkurmay Başkanı'nın beyanatı var hükümetin bazı uygulamalarını iyi bulup bazılarını uygun bulmadığını söylüyor. Tutumunuz ne olurdu?
- Genelkurmay başkanını çağırırım, görüşürüz. Neden bunu yaptığını sorarız. Böyle yaptıysa sonuçlarını göze almış demektir. Çünkü hükümetin kim olduğunu ve başında kimin olduğunu biliyordur herhalde. Çağıracağız ve kendisiyle böyle devam edemeyeceğimizi söyleyeceğiz. Kararı kendisi verecek. Kararı o vermezse biz veririz.

* Bu görüşme için teşekkür ediyorum.
- Vakit okuyucularına ve kadrosuna selamlar.

ASKER-HÜKÜMET İLİŞKİSİ OLMAZ!
- Asker hükümet ilişkileri... Şemdinli'ye bakın. Olayların üzerine giden savcı Ferhat Sarıkaya nasıl da harcandı...

- Asker-hükümet ilişkisi diye bir şey yoktur. Asker hükümete bağlıdır. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin harbe hazırlığından onun denetlenmesine kadar Türkiye Cumhuriyeti'nin hükümeti sorumludur. Bu sorumluluğu da TBMM denetleyecek. Şu anda Türkiye sanki birkaç tane hükümet tarafından yönetiliyormuş algısı var dışarıda.

- Genelkurmay'ın bilgisi dahilinde, Kandıra'daki “terör örgütü sanıklarına” bir ziyaret gerçekleştirildi. Ergenekon davası devam ediyor ve oradaki Korgeneral “Genelkurmay'ın bilgisi dahilinde” “terör örgütü sanıklarını ziyarete gidiyor...”

- Ergenekon meselesi aylardır ortada. Resmi, gayrı resmi, askeri sivili herkes konuştu. İddianame de bitti, Türk mahkemelerine de intikal etti. O halde bitmiştir.

- Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ cemaatlerden ve cemaatlerle mücadele için yapılması gerekenlerden bahsetti...

- Vatandaş, ordunun sahibidir. Vatandaş diyor ki “Bu devlet benim. Bir silahlı gücüm var ve bu silahlı gücümü, eğitim almış insanlara teslim ediyorum. Halkın vergileriyle oluşan tankı, topu, tüfeği... Sen bunu, benim yararıma kullanacaksın.” Elinde halkın verdiği silah olan bir asker, hükümete karşı bir şeyler yaptığı zaman, halk “Bu, benim kendisine teslim ettiğim silah elinde diye hükümete, meclise, sisteme karşı böyle yapıyor” diyor. Elinde silah olanla olmayanı halkın karşısına çıkarırsan, halk, elinde silah olmayanı tercih eder!.. Muhtıra verirseniz, halk da iktidarın oyunu artırır. Milletle ve onun değerleri ile mücadele edilemez!..

Alıntı:

---

Fischer rumuzlu üyeden alıntı

Bijehr, ben de sizin birkaç yazınızı okudum ve bir kişinin parti liderliğini sorgulayacak kapasitede oldugunuzu düşünmüyorum. Zira emin olunuz barzani ve talabani gibi pek büyük(!) liderleri de muma çevirecek kadar iyi bir liderdir.

---

Görüşlerinize saygı duyarım. Kapasitem olsun veya olmasın ben oy veren bir vatandaşım sorgulamak benim görevimdir sorgulamazsam oy vereceğim partiyi belirleyemem. Saygılar...

Sayın Pamukoğlu, yazılı ve görsel basından takip ettiğim kadarı ile partisine ve kendisine güvenen ve halka güven veren bir tablo çiziyordu. (-du diyorum çünkü son dönemlerde herhangi bir haberini izlemedim ve okumadım.) Kendisini kutluyor, kendisine ve partisine başarılar diliyorum.

Bir de, askeri başarı ve kabiliyetini bir kenara bırakarak, siyasi duruşu ile ilgili eleştiride bulunmak istiyorum; Pamukoğlu Paşa -yine takip ettiğim kadarı ile- terör üzerinden siyaset yapıyor, daha doğru deyimle demeçlerinde terör sorununu ve bu sorunla vereceği mücadeleyi ön plana çıkarıyor. Terör elbette ülkemizin önemli sorunlarından biri ve bu sorunu çözüme ulaştıran ya da ulaştıracağına inanılan siyasi iradenin başarı grafiğini yükseltmesini sağlayacaktır. Ancak, günümüz şartlarında ekonomik kaygı ve çıkarların terörden bile önde olduğunu üzülerek görüyoruz. Paşanın hedefi iktidar partisi olmak ise, kanımca terör konusuna ayırdığı yer kadar diğer sorunlara da yer ayırması gerekir. Sadece terör üzerinden siyasetle bu hedefine ulaşabileceğini zannetmiyor, MHP'den AKP'ye kayan oyların bir kısmını ve MHP tabanında arayış içinde olan küçük bir kesimin oylarını almaktan öteye gidebileceğine ihtimal vermiyorum.

Terörün kökünü kazımaya aday parti kuran paşamızın, önce şu parti enflasyonunu ortadan kaldıran bir anlayışla bütünleştirme stratejisini denemesini isterdim de acaba bunlar bize karşı örgütlenme diyerek yeni bir ...kon davası açılmasından mı kaygı duydu dersiniz.

28/01/2009 - HÜRRİYET

MEHMET Y. YILMAZ


Açık 'fişleme' itirafı!

BİR parti de kuran emekli general Osman Pamukoğlu'nun "Efsane komutan" isimli internet sitesinde Kemal Denizer imzalı bir yorum yayımlandı.

Bu yorumda şöyle deniliyor:

"Değerli arkadaşlar,

Aşağıdaki beyan ve destekleyenler listesi hepinizin bildiği gibi ÖZÜR dileyen ÖZÜRLÜLERE aittir.

Bilmeden çok yararlı bir iş yapmışlar ve 'günü geldiğinde' kullanılmak üzere bizleri zahmetten kurtaracak bir fişlemeyi kendi elleriyle yapmaktadırlar.

Onlara teşekkür(!) borçluyuz...

(15 Aralık'ta başlayan listeye katılım, her gün tarafımdan güncellenecek ve neticede oluşan 'paha biçilmez liste' kullanımda olacaktır.)"

Okuyunca insanın tüyleri ürperiyor.

Birileri, fikirlerini beğenmedikleri insanları "fişliyor". "Günü geldiğinde kullanmak" üzere hem de! O gün geldiğinde, fişlenenlerin başına neler gelecek, tahmin etmek zor değil.

Çok merak ediyorum, bu açık tehdit ile ilgili bugüne kadar her hangi yasal bir işlem yapıldı mı?

Savcılar bu beyi karşılarına alıp, "Gel bakalım aslanım, sen bu fişlemeyi ne için yapıyorsun" diye sordular mı?

Polisiydi, Jandarmasıydı, MİT'iydi, herhangi bir istihbarat kuruluşu bu açık tehdidi kayda alıp, takibe geçti mi?

Yoksa tıpkı Hrant Dink, Rahip Santoro, Malatya Zirve Yayınevi Katliamı'nda olduğu gibi kulaklarının üzerine yatmayı mı tercih ettiler?

Başsavcı Recep Tayyip Erdoğan'ın ve Başavukat Deniz Baykal'ın dikkat ve bilgilerine arz ederim!

TÜRK MİLLETİ !

RİYAKAR, İKİYÜZLÜ, SÖMÜRGECİ, UTANMAZ VE ENTRİKACI AVRUPA BİRLİĞİNDEN TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİNE YENİ BİR SİYASİ DİREKTİF VE EMİR GELDİ!.. ÖĞREN VE DÜŞÜN!..

Avrupa Konseyi’nin İnsan Hakları Komiseri Thomas Hammarberg imzasıyla 01 Ekim 2009 tarihli “Türkiye’de ki Azınlıklar Raporu”nun 4. bölümünde yer alan 73. maddede yetkililerden şu talep edildi:
“Özellikle Eylül 2008’de kurulan Hak ve Eşitlik Partisi adında ki yeni partinin açıktan misyonerleri hedef alması en ciddi endişe kaynağıdır. Türk yetkililere, azınlıklara yönelik ciddi hoşgörüsüzlük manifestolarının ortaya konmasına karşı dikkatli olması ve bunları ortadan kaldıracak gerekli tedbirleri alması çağrısını yapıyoruz.”
Peki kim bu İsveçli Thomas Hammarberg denilen adam?:
1) Okullarda öğrenci Andının okunmasını istemeyen, eleştiren,
2) “Ne Mutlu Türküm Diyene” yazılarının ayrımcılık olduğunu önceki raporlara yazan,
3) Alevi ve kürt kökenli vatandaşlarımızı ayrımcılık ve azınlık olmaya körükleyen metinler düzenleyen,
4) Terör örgütü propagandası yapanlar için öngörünen yasaların kaldırılmasını isteyen,
5) PKK için “Devlet dışı silahlı güçler” ifadesi kullanan,
6) Ve bu zat, azınlıklar raporunu hazırlamadan önce, her defasında Cumhurbaşkanı, Adalet Bakanı, Dışişleri Bakanı, İçişleri Bakanı gibi sorumlularla da görüşmeler yapıyor.
Müstemleke, sömürge, dominyon ve koloni yönetimi kültürün uzantısı bu İsveçli ne oldu da böyle nişadır sürmüşler gibi yandı, tutuştu ve ciyaklamaya başladı?…
Düzenbaz, daha parti ortada yok iken iki ay öncesinden Osman Pamukoğlu’nun şahsi sitesinde yer alan bir açıklamanın sadece birkaç cümlesini alarak partinin resmi programıymış gibi kullanıyor. Kaldı ki onu rahatsız eden bu değil, partinin ana hedefleri ve halka açık söylemleri. Yani şunlar;
KAYNAK:http://www.hakveesitlik.org.tr/haberler/?p=1657

Hak ve Eşitlik Partisi Genel Başkanı Osman Pamukoğlu, Amasya mitinginde konuştu...

Hak ve Eşitlik Partisi Genel Başkanı Osman Pamukoğlu, ''Bağımsızlığın en kestirme yolu başkasının parasını harcamaktır,bugün yaptıkları budur'' dedi. Pamukoğlu, seçilmeleri halinde terörü bir yılda 20 bin gönüllü askerle bitirebileceklerini de öne sürdü.

Devamı: http://www.haber3.com/pamukoglundan-...lu-520075h.htm

Osman Pamukoğlu paşa, Nevşehir'deki mitingte 50 kişiye hitap etmiş.

Konuşmasında 365 günde 20.000 kişi ile terörü bitireceğini söylemiş (Analaşılan Onur Öymen'in övdüğü "Dersim Yötemi" paşanın da kafasının arkasında var).

İdamı yeniden getireceklerini söylemiş (haklı paşa, ne de olsa kendisi gibi bir paşa da yıllar önce "asmayalım da besleyelim mi?" demişti).

http://www.milliyet.com.tr/Siyaset/S...0kisi%20izledi

Osman pamukoğlu paşanın ileride cok başaralı olacağı fikrindeyim ama biraz daha kendini tanıtması lazım bir cok insan tanıyor ama az fikir sahibiler.Umarım hakkeden istediği yerlere gelir

Nasıl yani "20 bin gönüllü asker... "

Siyaset mi yapacak yoksa savaşacak mı? anlayamadım !

Kafama bir şey düşseydi belki de bu kadar sersemlemezdim!

Pamukoğlu: "Seçimlerde herkesi şaşırtacağız" diyor da , zaten 20 bin gönüllü asker versinler diyerek şaşırtmamış mıydı ?

Şimdi de iktidara geldiklerinde dövizle askerlik yapanları tekrar askere alacakmış... :alala

Haydi bakalım kolay gelsin, herkes işini yapar diye boşuna dememişler.

Meclis'e girince herkes "selam DUR" vaziyetine geçer artık!..

Disiplin disiplindir...

Alıntı:

---

Fischer rumuzlu üyeden alıntı

Bijehr, ben de sizin birkaç yazınızı okudum ve bir kişinin parti liderliğini sorgulayacak kapasitede oldugunuzu düşünmüyorum. Zira emin olunuz barzani ve talabani gibi pek büyük(!) liderleri de muma çevirecek kadar iyi bir liderdir.

---

Bir ayrıntıyı Kaçırmıyor muyuz? ABD gibi mesela