Amerika İran'a saldırır mı?
Saldırırsa ne olur?
İsrail'in rolü ne olur?
Ortadoğu'da neler yaşanır?
Türkiye bu durumdan nasıl etkilenir?
Entellektüel zihin jimnastiği yapmaya ne dersiniz!
Printable View
Amerika İran'a saldırır mı?
Saldırırsa ne olur?
İsrail'in rolü ne olur?
Ortadoğu'da neler yaşanır?
Türkiye bu durumdan nasıl etkilenir?
Entellektüel zihin jimnastiği yapmaya ne dersiniz!
- Amerika'nın İran'a saldırması III. Dünya Savaşı nedeni ve sonuçlarına giden yolu açması anlamına gelebilir.
- İsrail açısından bakılırsa büyük bir sorunu çözmek için büyük bir adım atılmış olur.
-Türkiye'nin böyle bir savaşta askeri,ekonomik, siyasi ve psikolojik olarak varlık göstermesi gereksiz ve yıkıcı sonuçları açısından anlamsız olur.
- İran ile yapılacak bir savaşta nükleer silahların kullanılması olasılığı bile kontrolün elden gideceğine bir işaret olabilir.
- İran'ın tahmin edilenden çabuk çözülmesi ihtimali ise her zaman gözönünde bulundurulması gereken bir ihtimal.
- Ancak şu bir gerçek ki; Amerika ortadoğu'nun şeklini ve köşelerini yontma konusunda kararlı.
Kesin yargıda bulunmak zor, ama ben ABD'nin İran'a saldıracağına pek ihtimal vermiyorum. Saldırmaz demiyorum, ama saldırma ihtimalinin zayıf olduğunu düşünüyorum.
Bunun değişik sebepleri var. ABD'deki iç tepkiler bu sebeplerden biri.. Biliyorsunuz Vietnam saldırısından sonra iç tepkiler çok etkili oldu. Şu anda Irak sadırısı nedeniyle de iç tepkiler gündemde.. Başkanlık seçimleri de bunu etkileyen önemli bir iç dinamik diye düşünüyorum. Peki iç tepkiler ABD'yi durdurur mu? En azından biraz da olsa etkiler diye düşünüyorum. Demokrasinin, seçimlerin olmadığı bir ülkede iç tepkinin lafı olmaz, ama ABD'nin bu hususu dkkate alma ihtimalinin varlığını anımsatmak isterim.
Dış sebeplere gelince... Irak'taki durum ortada.. Ülke kan gölüne döndü. Iraklılar ve ABD askerleri sürekli ölüyor. Bu ölümlerin ABD'nin umrunda olup olmadığı da ayrı bir tartışma, ama yine göz ardı edilmemesi gereken bir durum.
Ayrıca, İran'ı Irak kadar "kolay lokma" görmemek gerekir. İran, Irak'a göre daha köklü, daha kurumlaşmış, daha disiplinli, daha etkili silahlara sahip bir ülke. ABD ile başedemeyebili,r, ama Iraka göre daha zor yutulacak bir lokmadır. Yutarken boğazına durabilir.
İran'da Iraktakiler gibi işbirlikçiler bulması da zor görünüyor. Biliyorsunuz, Irak'ta Kürtler ABD'yi davul zurna ile karşıladılar ve bu işten de oldukça karlı çıktılar. Ama İran'da Iark'taki kadar keskin bölünmeler yok.
İran'da da Kürtler, Türkler var, ama Irak'taki kadar keskin bölünme emareleri görünmüyor. Gerçi Kürtlerin bir ara İran sınırları içinde 'Mahabat Kürt Devleti" kurdukları biliniyor, ama bu devlet çok kısa ömürlü olmuştu. Şimdi Irak Kürtleri de ABD'ye davetiye çıkartır mı bilemiyorum, ama açık bir davetiyeyi şu ana kadar ben görmedim. Böyle bir saldırıda bu Kürtlerin kuzey Irak Kürtleri ile birleşme istekleri depreşebilir.
İran'da nüfusun önemli bir kısmı, sanırım %30-40 civarında Azeri Türküdür. Bu Türklerin de İran'ın diğer yerel halkı (Farslar) gibi şia mezhebinden olduğu biliniyor. Bugüne kadar önemli bir ayrılıkçı politikaları olmasdı. Türkiye'nin bu Türklerin duygularını kaşıyan girişimleri de olmadı. İran Türkleri daha çok 'Güney Azerbaycan' olarak bilinen İran'ın kuzeyinde bulunurlar. Bu nedenle de Türkiye'den ziyade Azarbaycan'ı kendilerine yakın görürler. Ama adaha önce de belirttiğim gibi bu Türklerin ayrılıkçı politika peşinde olduklarna dair gözle görülür bir eylemleri olmadı. Zaten bu Türler de İran'daki yönetimde azımsanmayacak bir yere sahipler. İran2daki bazı önemli dini liderler Azeri kökenlidir. ABD saldırısında ülkelerini savunacaklarından kuşku yok diye biliyorum.
Esasen, İran'a saldırı, başta Türkiye olmak üzere bir çok ülkenin tepkisine neden olacaktır.
Belki çok iyimser görüşler oldu ama düşüncelerim böyle.. Belki benimkisi bir 'saldırmama' temennisi..
Savaş ihtimali şimdilik uzak.
İncirlik üssünden kalkan uçakların İran ı bombaladığını sayalım. İran doğrudan Türkiye ye saldırır mı?/saldırabilir mi?
Nükleer silah kullanıldığı takdirde bu topyekün Ortadoğu'nun yok olmasına gidecek bir sürecin başlaması demektir. Amerika nın çıkarı ne olacak? Eğer amaç enerji yi kontrol altına almaksa sadece zaten kağıt parçası ile dünyanın ürettiği bütün mal ve hizmeti alıyor.
Rusya ne yapacak? Yine seyreder mi? Tıpkı Irak gibi..........
İran'ın zamanında yaptığı gözdağına karşılık savaş ihtimali bence şu anda çok uzak. Keza silahlanma açısından gözünü doyuramayan İran, Iraktan sonra kendisine de demokrasi(!) getireceği korkusu ile Amerika için dişini göstermeye kalkmıştır. Kısa zamanda beklemediğim bir girişim olur açıkçası.
İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad, ABD'nin dünyadaki askeri üslerinin "sökülüp atılması" gerektiğini söyledi.
Malezya'nın başşehri Kuala Lumpur'da yapılan D8 zirvesinden sonra basın toplantısı düzenleyen Ahmedinecad, "Orta Doğu ve dünyadaki ülkeler için en büyük tehdit ABD'nin müdahaleleridir" dedi. İran Cumhurbaşkanı ayrıca, "Dünyadaki askeri üsler sökülmeli ve yok edilmelidir. Bölgede güvenin yeniden tesisi için de gelecek ABD yönetiminde kökten bir değişiklik olmalıdır" diye konuştu.
İran'a karşı husumet ve düşmanca eylemlere son verilmesini de isteyen Ahmedinecad, barış ve dostluğun herkesin menfaatine olacağını ifade etti. İran Cumhurbaşkanı, güvenin yeniden inşası için ABD'nin Irak'taki kuvvetlerini çekmesi gerektiğini söyledi ve Irak'la bölge ülkelerinin akıbetlerinin yine kendi halkları tarafından belirlenmesine müsaade edilmesini istedi.
YeniŞafak
Doğru söylüyor. Neden ABD ye kimse çıt çıkaramıyor? Ortadoğu ülkelerinde birlik sağlanırsa hiç birşey de yapamaz!
TOTAL Petrol Şirketi, İran a yatırım yapmaktan vazgeçti. Uluslararası ajanslar bu durumu "kıyamet alameti" olarak yorumluyorlar. (Hürriyet)
İran: Total olmasada olur.
İran Petrol Bakanı Gulam Hüseyin Nozeri, gaz ile ilgili çalışmaların Fransız enerji şirketi Total olsa da olmasa da devam edeceğini söyledi. Nozeri, gazetecilerin,"Total,siyasi riskin yüksek olması nedeniyle İran'a yatırım yapmayacak mı?" diye sorması üzerine, "Bizim mesajımız, onlarla yada onlarsız yolumuza ilerlemeye devam edeceğiz" dedi.
İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad Amerika nın İran a saldırması halinde Amerikan üslerini hedef alacağını bu çerçevede İncirlik üssünüde vuracağını açıkladı.
İran Cumhurbaşkanı Türkiye yi ziyaret edince, önüne gelen Türkiye ye posta koymaya kalktı. Yüzyıllardır bir problem yaşamadığımız komşumuzla istediğimiz halde enerji anlaşması imzalamaya cesaret edemedik. Tayyip in Kasımpaşalılığı işçiye memura çiftçi ye söküyor. Eğer dayılık yapacaksan müstemleke valilerine yap. Gariban Anadolu halkına değil. Cumhuriyet tarihini oku. "Şu Çılgın Türkler" i oku!
"GENÇLER!
.......Emperyalizmi ve yamaklarını dize getiren, bir enkazdan yepyeni, çağdaş bir devlet kurmayı başaran atalarınızla gurur duyun, şehit ve gazi atalarınızın onurunu yalancılara çiğnetmeyin." (Turgut Özakman)
Fikret Bila 19.08.2008/MİLLİYET
fbila@milliyet.com.tr
ABD, İran’a saldırır mı?
İran’ın, nükleer programı nedeniyle, ABD’nin hedefinde olduğu biliniyor. Washington’un Irak’a yaptığı gibi İran’a bir kara harekâtı yapması pek olasılık dahilinde görülmüyor. Ancak, ABD veya İsrail’in nükleer tesisleri hedef alacak bir hava operasyonu yapabilecekleri, epeydir konuşuluyor.
Başkan Bush’un giderayak böyle bir operasyona kalkışmayacağı, bu kararı yeni başkana bırakacağı yorumları ağırlıkta. Obama’nın başkan olması halinde böyle bir girişimde bulunmayacağı, ancak Mac Cain’in kazanması durumunda ise operasyon olasılığının artacağı yorumları var. Mac Cain yönetimindeki Beyaz Saray için “sıradaki”nin İran olacağı kanısı yaygın.
Gerekçe sorunu
ABD’nin Irak’ı işgali öncesinde ortaya attığı gerekçelerin hiçbiri doğru çıkmadı. Nükleer silahlar, kimyasal kitle imha silahları bulunamadı. Sonuçta ABD yönetimi (dönemin Dışişleri Bakanı Powell dahil) yanıldıklarını ifade ettiler, Basra harap olduktan sonra...
Bugün Irak fiilen üçe bölünmüş durumda. ABD’nin Irak’ta duruma hâkim olduğunu söylemek de mümkün değil.
Afganistan ve Irak’ta hâlâ savaşan ABD’nin, İran gibi büyük ve güçlü bir ülkeye karşı üçüncü bir cephe açması akla yatkın görünmüyor. Ancak, ABD’nin akla yatkınlık gibi bir ölçüsü olmadığını da söylemek gerek.
ABD, böyle bir girişimde bulunursa, Irak savaşı nedeniyle istikrarı iyice kaybetmiş olan Ortadoğu’da işlerin daha karışacağını söylemek gerçekçi olur.
İran’a yöneltilecek saldırı sonrasında Tahran’ın vereceği tepki hem İsrail hem de Irak’taki ABD açısından büyük sorunlar yaratacaktır.
İran’ın Irak olmadığı bir gerçek. Askeri kapasitesi, ulaştığı teknolojik düzey, din etrafında bütünleşmiş fanatik milliyetçilik dikkate alınırsa, böyle bir sürecin nereye varacağını kestirmek çok zordur.
Washington’un, hesap hatası yapmaması gerekir. İran’a yapacağı bir saldırının sonuçlarını iyi düşünmeli ve zaten yangın yerine dönmüş olan Ortadoğu’yu daha büyük çalkantılara sürüklememelidir.
Barış yolu
Türkiye’nin İran’a bakışına gelince...
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Ankara ve Tahran’ın farklı politikalara sahip olmalarının doğal olduğunu vurguladıktan sonra, İran’ın komşu ülke olarak Türkiye için önemine de işaret etti. Bu arada İran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad’ı da diplomatik çerçevede uyardı. Nükleer teknolojinin iyi amaçlar için kullanıldığı sürece bir hak olduğunu belirtti. Ancak, nükleer silaha yönelmenin sakıncalarını da hissettirdi. Saddam yönetimine yaptığı gibi İran yönetimine de barışçı çözüm için gayret göstermesini istedi.
Türkiye elbette nükleer silah üreten bir İran’a sıcak bakmayacaktır. Böyle bir gelişme Türkiye için de bölgedeki dengeleri değiştirir. Barışçı amaçlarla kullanılacak nükleer teknolojiye ise karşı çıkmayacaktır. Ankara bu çizgide duracaktır. ABD’nin bir saldırı girişimine katkıda bulunmayacağını söylemek de gerçekçi olur.
Ancak, Ankara’nın İran yönetimine yaptığı gibi Washington yönetimini de uyarması gerekir. Kabul edilebilir gerekçeleri olmadan ABD’nin İran’a yapacağı veya yaptıracağı bir saldırın yol açacağı sonuçlar konusunda en gerçekçi tahmin ve analizleri yapacak olan başkent yine Ankara’dır.
Dengir Mir Mehmet Fırat, Anayasa Mahkemesindeki AKPnin kapatılma davasından birkaç gün önce "AKP kapatılmayacak" demişti ve bu haberi veren sitede bu haberle ilgili aşağıdaki yorumu yazmıştım ve yayınlanmamıştı:
"Doğru söylüyor.ABDnin bu ülkedeki gücünü Siirt seçimlerinin iptalinden biliyoruz.Sebep:Bir köyde sandık kurulu oluşmamışmış.Dağlıca baskınından sonra yapılan C.Başkanlığı referandumunda da Dağlıca'da sandık kurulu oluşmamıştı.Ama Hakkari'deki referandum iptal edilip, yenilenmedi.
ABD "Parti kapatma davası"yla dedi ki "İran'a saldırı konusunda işbirliği yapmazsanız sizi kapattırırım." Anlaşmanın sağlandığı,AKPnin kapatılmayacağı Fırat'ın demeci ve Ergenekon opresyonuyla belli olmuştu.
Peki "Ergenekon"un bu işle ilgisi ne diyecekseniz;ABD ikinci olarak da şunu "Böyle bir işbirliğine ses çıkaracak,sağda veya solda kim olursa olsun kafalarına kafalarına vurun ki ses çıkaramasınlar" istedi.Böylece her istek yerine getirildi.Şu sıralar yapılmakta olan ABD-İsrail-Türkiye ortak Hava-Deniz manevrası ne ola ki?Bunlar yetmiyormuş gibi, Karadenize Savaş gemisi salmak da ne oluyor?Ruslar Kafkaslar'da gövde gösterisi yaparken.Hem de ABD ve Türkiye'nin arkasında oldukları Gürcistan'a karşı...
Bunlar yetmiyormuş gibi Yenişafakta okuduğum tek yazar olan İbrahim Karagül'ün -Yer, zaman ve miktar olarak- yazmaktan bıkmadığı "Ülkeye sokulan silah,A-4,C-4 ve stringer füzelerinin nasıl olupta yakalanamadığı" sorusuna cevap alamayışını da not edelim.Ki; bu ülkede devletin bilgisi olmadan kimsenin beş silahı,iki kilo uyuşturcuyu bir yerden bir yere taşıyamayacağı gerçeğini herkes bilir...
Ayrıca vatandaşın kafasına sokulmaya çalışılan şu fikre ne demeli:"Türkiye nükleer güce sahip İran istemez." Ne yani;İran'ınki öldürüyor da,İsrail'inki öldürmüyor mu?
Bir mucize olup,güneş batıdan doğmazsa;"Parçalandığımızın resmidir."
Yani kıyamet geliyor...
Sn. sakar a katılıyorum. Daha fazlasını söylerim ...söylerim ama ,,,burası yeri değil!
Kutsal Savunma Haftası etkinlikleri çerçevesinde konuşan İran Devlet Başkanı Mahmud Ahmedinejad: "Ülkemize yönelik en küçük bir saldırı yapacak eli kırarız" dedi.