Akla, Mantığa Herşeye Aykırı, Saçma Sapan Bilirkişi Raporu

Bir mahkeme süreci devam ederken, davacılardan birisi, bir başka mahkeme kanalıyla, Bilirkişi raporu çıkartıp, bu bilir kişi raporunu, devam etmekte olan mahkemeye sunmuştur.

Ancak, Bilirkişi raporu'nda akla mantığa sığmayan, hiçbir inceleme yapılmadan, sadece yoruma dayalı bir karar verilmiştir.

"... kanati hasıl olmuştur..." Bilir kişi... XXXX

1 - Şu an, mahkeme aşamasında olan davaya sunulan, diğer bir mahkeme aracılığıyla çıkartılmış bu bilirkişi raporuna, itiraz sürecimiz nasıl olmalıdır.
2- Şu an mahkeme sürecinde olan davanın, bu saçma sapan bilirkişi tarafından verilen rapora göre sonuçlanması durumunda ne yapılabilir.
3- Bilirkişi raporuna itiraz hakkımızı nasıl ve nerde kullanmalıyız.Ben bu bilir kişi raporuna nasıl itiraz edebilirim.

Hepinize teşekkür ederim.

Raporun size tebliğinden itibaren bir hafta içerisinde itiraz edebilirsiniz.Bunun üzerine mahkeme bilirkişiden ek rapor ister.
Ayrıca,bilirkişi raporu bir takdiri delildir yani hakimi bağlamaz.Raporun hakimde yeterli ölçüde kanaat uyandırması gerekiyor.Varlığı,kesin delil teşkil etmiyor yani.

Alıntı:

---

canalp82 rumuzlu üyeden alıntı

Ancak, Bilirkişi raporu'nda akla mantığa sığmayan, hiçbir inceleme yapılmadan, sadece yoruma dayalı bir karar verilmiştir.

"... kanati hasıl olmuştur..." Bilir kişi... XXXX

---

Bilirkişi den raporunda beklenen,bahsi geçen konudaki GÖRÜŞÜ olduğuna göre raporun "...kanaati hasıl olmuştur.""şeklinde sonlandırılması normaldir.

Alıntı:

---

c_selin rumuzlu üyeden alıntı

Raporun size tebliğinden itibaren bir hafta içerisinde itiraz edebilirsiniz.Bunun üzerine mahkeme bilirkişiden ek rapor ister.
Ayrıca,bilirkişi raporu bir takdiri delildir yani hakimi bağlamaz.Raporun hakimde yeterli ölçüde kanaat uyandırması gerekiyor.Varlığı,kesin delil teşkil etmiyor yani.

---

Bu rapor, bilirkişi'den rapor istenirkende bana bildirilmemiş. Mahkeme delilleri ortadan kaldırabilirim gerekçesi ile, Bilirkişi raporu istemiş. bilirkişide hazırlamış.
Şimdi, Bilirkişi'nin hazırladığı bu raporu ben başka bir mahkemeye sunulduğunda gördüm, yani tarafıma hiçbir bilgi verilmedi. Bende bilirkişi kararını resmi olarak almadım.

Ancak; mahkemelerin sonuçları genellikle BİLİRKİŞİ raporlarının sonuçlarına göre sonuçlandığı düşünülürse, buna nerde ne zaman itiraz edeceğimi halen bilemiyorum.

Yani aynı konuda iki ayrı yerde mahkememi var ?

Alıntı:

---

commodore1tr rumuzlu üyeden alıntı

Yani aynı konuda iki ayrı yerde mahkememi var ?

---

Hayır değil.

Bir mahkeme devam eder iken, taraflardan bir tanesi, sanki hiç mahkeme yokmuş gibi, başka bir adliyede, Sulh Hukuk Mahkemesince, Bilirkişi isteminde bulunuyor. ve diyorki, şu şu sebeplerden ötürü, ileride açacağımız davalara delil teşkil etmesi bakımından, bilir kişi istiyoruz. Ve bilirkişi ile saptama yapılıyor. ve bu bilirkişi raporu, devam etmekte olan mahkemeye geliyor.

Aslında görülmekte olan mahkemenin bilirkişi talebi yok, ancak taraf, farklı bir mahkemeden, ileride dava açacam, ondan dolayı tespit istiyorum diyerek bilir kişi raporunu alıp, bu davaya getiriyor.

Usulsüz bir işlem kaldıki eğer diğer mahkemeden bilirkişi isteyen kişi bu davayı biliyorsa ayrıca mahkemeyi aldatma suçunuda işlemiş oluyor. ( Bilirkişi istediği mahkemeyi.) Süresi içerisinde bilirkişi raporunun yok hükmünde sayılmasını talep edebilirsiniz. Kişi hakkında suç duyurusunda da bulunabilirsiniz.

Diğer mahkemeden bilirkişi isteyen kişi ile, bu mahkemedeki DAVA'cı aynı kişidir. yani iki mahkemede de kişi aynı, avukatları aynı.

Mahkemeler istanbul ili içinde farklı bölgelerde, ondan dolayı iki mahkemenin birbirinden haberi yok, kaldıki aynı adliye içinde olsa bile, anlaşılması bu yoğunlukta zor bir durum.

Sultanahmet adliyesi'nde dava görülür iken, Gaziosmanpaşa adliyesine müracaat edilip, bilir kişi isteniyor, ve ileride açılacak davalara delil olsun diye deniyor. dava internet sitesinin kapatılması ile ilgili.

Gaziosmanpaşa Adliyesindeki Sulh Hukukda bilir kişi istiyor ve bilir kişi, saçma sapan bir içerikle rapor düzenliyor.

Bu rapor, görülmekte olan sultanahmet adliyesindeki mahkemeye delil olarak sunuluyor.

Şimdi ben ne yapmalıyım.

Davanızda görevli hakime bilirkişi raporu ile ilgili itirazınızı bildirin.

Şimdi aslında 2 tane itiraz durumum söz konusu oldu.

1 - Usulsüz olarak dava süresi içinde başka mahkemeye müracat edilerek alınan bilirkişi raporu

2- Bilirkişi raporunun içeriği. (incelemeden bilirkişi raporu verildi, gerçekleri yansıtmadığı, somut deliller ile belli edilebiliyor)

Hangisini yapmalıyım?

Hangisini isterseniz yapabilirsiniz sn.canalp82.

Hakim'e gidip, samimi bir şekilde bu konuda hangisine itiraz edeyim diye sorabilir miyim?

Siz ikisine de itiraz edin.

Anlamadım şimdi, ikisine itirazımı aynı dilekçe içinde yapabiliyor muyum? Hem tüm bilirkişi raporunun usulüne, (başka bir mahkemeden dava sırasında alındığı için) hemde içeriğine...

Avukatınız gereğini yapacaktır sn.canalp82!

Alıntı:

---

Erdoğan Kırcalı rumuzlu üyeden alıntı

Avukatınız gereğini yapacaktır sn.canalp82!

---

Anladım, Siz beni sevmiyorsunuz. Yoksa beni beğenmiyor musunuz?

Avukatınızdan yardım alınız.

Alıntı:

---

canalp82 rumuzlu üyeden alıntı

Anladım, Siz beni sevmiyorsunuz. Yoksa beni beğenmiyor musunuz?

---

Sayın editör üylerinizi seviniz beğeniniz töbe töbe...

Sizi sevmeyen taş olur sn.commodore.

Sayın canalp82,
Avukatınız var mı, yok mu? Varsa yukarıda da denildiği gibi avukatınız gerekeni yapacaktır. Neden aynı soruları sorup duruyorsunuz?

Bilirkişi raporları hakimi bağlamaz, kaldı ki tarafların talep etmesiyle yada hakim çekincede kaldığı hususları tamamlamak üzere başka bir bilirkişiden rapor isteyebilir. Bilirkişi raporunda takdir edilen, kanaat getirilen konuların aksini iddia edebilir ve kanıtlayabilirsiniz. Mevcut bilirkişi raporuna itiraz edebilirsiniz.

Konuyu doğru yerde açtım bilmiyorum, ancak doğru yer değil ise, forum yöneticilerinden taşımasını rica edeceğim. Şimdiden özür diliyorum.


Konu anlatımında, tarihler, isimler, adliyeler, temsili olarak verilmiştir. Konu içeriği gerçek olup, siz değerli forum üyelerinden, konu ile ilgili yorumunuz almak istiyorum.


KISACA;

28-Mart-2007 ----> Asliye Hukuk Mahkemesine başvuruda bulunulmuş ve bir internet sitesinin kapatılması istemi ile, tazminat davası açılmıştır. Dava talebinde ihtiyatı tedbir istemi ile, sitenin yayınının kapatılması istenmiştir.
.

02-Nisan-2007 ---> Talepten 4 gün sonra Mahkeme tazminat Davası talebini kabul etmiş, mahkeme tarihini belli etmiş, 05-Haziran-2007 tarihine vermiş, Ancak bir suç istad olmadığı için, ihtiyadi tedbir istemini reddetmiştir.
.


06-Nisan-2007 ---> Davacı taraf, mahkemeye yeniden İhtiyati tedbir talebinde bulunmuş, ve teminat karşılığında tedbir kararı istemiştir.
.
.
.

09-Nisan-2007 ---> Hakim, adı geçen internet sitesini incelemede bulunmuş, ve ihtiyati tedbir talebini yerinde bulmayarak yeniden reddetmiştir.
.
.
.
.

25-Nisan-2007 ----> Davacı taraf; 2 kez ihtiyati tedbir istemini reddeden mahkemeye; hiçbir istemde bulunmadan; Sulh Hukuk mahkemesine giderek; İLERİDE AÇACAĞIMIZ DAVALARA Delil olarak kullanılmak üzere diyerek; aynı zamanda internet sitesi sahibine bu esnada tebligat gönderilmemesini isteyerek ve sulh mahkemesine davalı tarafın adresini vermeyerek; Bilirkişi tespiti isteminde bulunmuştur.



26-Nisan-2007 ----> Sulh mahkemesi, bilirkişi istemini kabul etmiş; ve bilir kişiye web sayfasını incelemesi için talimat vermiştir.
.
.

30-Nisan-2007 ---> Bilirkişi raporunu, sunmuş, ve internet sitesi içeriği ile ilgili, kesin bir bilgi vermeyerek; .... .... kanaati hasıl olmuştur. diyerek, site aleyhinde karar vermiştir.

(Burada şu belirtilmelidir ki; Bilirkişi internet sitesi incelediği için, Teknik sorumlu olduğu, yani bir bilgisayar mühendisi olduğu için; sadece internet sitesi ile ilgili teknik verileri, vardır veya yoktur açıklamasında bulunması gerekirken, sitenin içeriği ile ilgili, yazılar hakkında, yorumda bulunmuştur. sitenin içeriği hakkındaki yazılar, bilgisayar mühendisi bilirkişi'sinin takdirinde olmayıp, mahkemenin direkt karar verebileceği bir konudur.)

30-Nisan-2007 ----> Aynı gün davacı taraf, bilirkişi raporunu almış, ancak sulh mahkemesine davalının tebligat adresini yeniden beyan etmemiştir. Dosyada, bilirkişi raporunun çıkmış olmasına rağmen, davacı tarafından tebligat adresi verilmediği için, tebligat yapılmamakta ve bekletilmektedir.

.
.
.
Aradan 2 ay gibi bir zaman geçmiş ve asliye hukuk mahkemesinde görülen dava günü gelmiştir.

05-Haziran-2007 ----> Asliye Hukuk mahkemesinde, davacı taraf, yeniden sitenin tedbiren kapatılmasını istemiş, ve ortaya site hakkında alınmış bir BİLİRKİŞİ raporu çıkartmıştır. Hakim yeniden sitenin tedbiren kapatılmasını talebini reddetmiş, ve mahkemeyi, davalı tarafın itirazlarını ve delillerini yazılı sunması için 10 gün müddet vererek, 3 ay sonrasına ertelemiştir.


EK BİLGİLER : Davalı taraf; 09-Haziran-2007 günü, Bilirkişi raporunun istendiği Sulh Hukuk mahkemesine gidildiğinde, halen o mahkemeye, davacı tarafından davalının tebligat adresi bildirilmediği için, tebligat gönderilmediği ortaya çıkmıştır.

Ayrıca, Sulh Hukuk Mahkemesinden Bilirkişi isteminden bulunan Davacı, aynı zamanda Asliye Hukuk Mahkemesindeki aynı kişi olmasına rağmen, Böyle bir davaya yönelik olarak talepte bulunduğunu belirtmemiş, yani kısaca çıkacak olan, bilirkişi raporuna göre, dosyayı Asliye hukuk mahkemesine sunmayı veya sunmamayı seçmiştir.

Davacı, bilirkişi raporu çıkmış olmasına rağmen, asliye hukuk mahkemesi öncesinde davalı'nın haberdar olmasını engellemek için, davalı'nın adresini bildirmemiştir.

=

Asliye hukuk mahkemesinden 2 kez sitenin tedbiren kapatılmasına red gelmiş olmasına rağmen, sulh hukuk mahkemesi'ne asliye hukukdaki mahkemenin bilgisi verilmeyerek / gizli tutularak, ileride açılacak davalarda delil teşkil etmesi bakımından denerek, bilir kişi isteminde bulunulması, sonrasında çıkan raporu asliye hukuk mahkemesine getirilerek sunulması aykırı değil midir.?

BU DAVANIN VE DAVACILARIN, YAPMASI GEREKENLER NELERDİR, BU SÜREÇ DAVACI TARAFINDAN SUÇ İŞLENMİŞMİDİR. VE KONUYA İLİŞKİN TÜM YORUMLARINIZI BEKLİYORUM. TARİHLER TEMSİLİ OLARAK VERİLDİĞİNDEN, İTİRAZ EDİLMESİ GEREKEN YERLERDE, İTİRAZ EDİLME HAKKI VARMIŞÇASINA, YORUMLARINIZI YAZABİLİRSİNİZ.


Sabırla okuyup, özgür yorumlarınızı yazdığınız için şimdiden herkese çok teşekkür ediyorum.

Sayın canalp82,
Aynı soruları hele ki cevabı verilmiş soruları tekrar tekrar aynı başlık altında yada farklı veya yeni başlıklar açarak sormayınız.
Site kurallarına riayet ediniz.
Aksi halde veya davranışınızın tekrarı halinde üyeliğiniz askıya alınacaktır.

Yönetim

Bir fikri olan yok mu?

https://www.hukuki.net/forum/showthread.php?t=31516 sorunuz sanırım bu konunuzla bağlantılı ve aynı konuda değişik başlıklarla yeni konu açmak şık olmuyor.

Öncelikle bir avukat meslektaşımızdan hukuki yardım almanızı öneririm.

Açılmış ve görülmekte olan bir davada usul hukuk açısından delillerin toplanması yani keşif, bilirkişi incelemesi gibi işlemler davayı gören mahkemenin yetkisindedir. Bu nedenle görülmekte olan bir dava ile ilgili esas mahkemesinin dışında bir başka mahkemeden delil tespiti istenerek alınmış olan bilirkişi raporunun, davayı gören mahkemede hiç bir etkisi olmayacaktır, zaten tedbir talebi de hep reddedilmiştir.

Bilirkişiler "KARAR" vermezler, ancak kanaat belirtebilirler, o nedenle Sulh Hukuk Mahkemesine sunulan rapora itiraz edip etmemek sizin ihtiyarınızda olmakla birlikte, çok da dikkate alınacak bir unsur değildir.