Bir PKK ya mı Sınır Geçmek Serbest Başbakan?

HAKKARİ'nin Şemdinli İlçesi'nde sınırın sıfır noktasında bulunan Yeşilova Jandarma Karakolu'na dün akşam saldırmaya kalkışan 80- 100 kişilik PKK'lı grubu püskürtüldü. Mehmetçiğin tank ve top atışına tuttuğu teröristlerin ağır kayıp verdiği, ölü ve yaralılarını da alarak Irak topraklarına kaçtığı belirtildi.


Pazar günü Hakkari'nin Yüksekova İlçesi'ne bağlı Dağlıca Köyü yakınlarındaki askeri birliğe saldırarak 12 askeri şehit eden, 16 askeri yaralayan ve 8 askeri kaçıran PKK'lı teröristler, dün akşam Şemdinli'deki Yeşilova Jandarma Karakolu'na saldırmaya kalkıştı. 21'inci Jandarma Tugay Komutanlığı'na bağlı olan ve Irak sınırının sıfır noktasında bulunan Yeşilova Jandarma Karakolu'ndaki askerler, termal kameralarla 80-100 kişilik PKK'lı grubunun Irak topraklarından geldiğini ve karakola saldırı hazırlığı yaptığını saptadı.

Akşam saatlerinde gelişen bu olayla ilgili bilgi Derecik Beldesi'ne 7 kilometre uzaklıktaki Yeşilova Jandarma Karakolu'nun bağlı olduğu komutanlığa iletildi ve bölgeye takviye kuvvet çıkarıldı. Saat 19.30 sıralarında teröristlerin saldırıya geçmesi beklenmeden, bulundukları bölge tank ve top atışlarıyla yoğun ateş altına alındı. Yeşilova Jandarma Karakolu'ndan bir süre devam eden atışlar sırasında ağır kayıp veren PKK'lı teröristler, planladıkları saldırıyı gerçekleştiremeden Irak topraklarına kaçtı.

Yeşilova Jandarma Karakolu'na saldırmaya kalkışan PKK'lılara ağır zayiat verdirildiği, teröristlerin kaçarken ölen ve yaralanan arkadaşlarını da yanlarına alıp götürdükleri belirtildi.

Askeri yetkililerce konuya ilişkin henüz bir açıklama yapılmazken, Kuzey Irak'daki istihbarat kaynaklarına göre, Yeşilova Jandarma Karakolu'na saldırmaya kalkışan PKK'lılar 30 kadar kayıp verdi, teröristler yanlarında götürdükleri cesetlerle yaralıları Kuzey Irak'daki Diyala Bölgesi'nde bulunan hastanelere kamyon kasalarında taşıdı.

Haberin www.milliyet.com.tr'deki başlığı şu;

PKK'nın Şemdinli baskını püskürtüldü

Türkiye Cumhuriyeti devleti terörist saldırıyı püskürtmüş... Buna da şükür... Saldırıyı püskürtmenin sevinçli bir haber olduğu noktaya kadar geldik...

Güler misiniz, ağlar mısınız?

Benim Asıl Merak Ettiğim Şu;

Amerika ve Teknolojik Ve Losjistik İmkanlarını da Amerikanın Sağladığı Irak İstihbarat ve Orada Konuşlanan Amerikan İstihbarat Birimleri, Sınırdan Bir Tavşan Dahi Geçse Görebildiklerini Açıklamışlardı. 300 Kadar Pkklı geçti deniyor. Bu Şerefsizler Görünmezlik İksiri İçmedilerse Yada Yüzlerce Km Tünel Kazmadılarsa Soruyorum 300 Kişi Bir Tavşan Etmiyormu ?

gerçektende şükür terörist baskınını püskürtmüşüz heytttt beeeee....Nediyim yazıklar olsun bizi bu haberleri okumak zorunda bırakanlara .Bu hainlerin yeri yurdu aldıkları nefes dahi bilinirken neden bu acizlik atalarımızın kemiklerini sızlatıyoruz

ABD halen uzlaşma diyor, diplomatik çözüm diyor.. Hangi çözüm, hangi uzlaşma... Sayın Başbakan, Sayın Cumhurbaşkanı... Cebinizdeki tezkereyi çıkarın artık, orada ne karar aldınız bi hatırlayın ve uygulamaya geçirin artık.. Hadi o 80-100 kişi yine bir felakete yol açsaydı.. "ABD'ye 72 saat süre vermiştik. Bize söz verdi" mi diyecektiniz??

8 yaşındaki çocuk bile eline kalemini kağıdını alıp Başbakana mektup yazmış, düşüncelerini paylaşmış. O bile durumun, ne yapılması gerektiğinin farkındayken sizler mi farkında değilsiniz... Bal gibi de farkındasınız aslında... Bal gibi...

Merak ettiğim ve samimi olarak sorguladığım bir konu var,

pkk belası 30 yıldır var,
30 bin şehit vermişiz,

bugüne kadar bu yoğunlukta bir tepki oluşmamışken bugün farklı olan nedir,

medya geçmişte bu konuya eğilmemişti, acaba bugün birileri bizim girmemizi mi istiyor da bunun için mi bu yapılıyor,

tersten düşünmekte fayda var

saygılar,

Ohoooo, işimiz var sizinle.

Medya ile ilgili konuya demişsiniz ki medyanın siyasi baskı altına alınması mümkün mü? Şimdi de medyanın birilerinin baskısı altında olabileceğiniz ima ediyorsunuz. Sonra da samimiyetten bahsediyorsunuz.

Bence önce gerçekten samimi olun, lütfen...

farklı düşünceye pek açık değilsiniz anlaşılan,

şunu bilin ki hayatta herkes sizin gibi düşünmek zorunda değildir,

ayrıca farklı düşünmek nezaketin de ortadan kalkmasını gerektirmez,

Alıntı:

---

Av.Fahri Sürücü rumuzlu üyeden alıntı

Merak ettiğim ve samimi olarak sorguladığım bir konu var,

pkk belası 30 yıldır var,
30 bin şehit vermişiz,

bugüne kadar bu yoğunlukta bir tepki oluşmamışken bugün farklı olan nedir,

medya geçmişte bu konuya eğilmemişti, acaba bugün birileri bizim girmemizi mi istiyor da bunun için mi bu yapılıyor,

tersten düşünmekte fayda var

saygılar,

---

Sayın meslektaşım sanırım o 30 bin kişi (şehit) ölmeyip, yaşasaydı; "O kadar kişiyle Irak'ı bile alıp, gelebileceğimizin yeni farkına vardılar" :)

HAKKARİ'nin Şemdinli İlçesi'nde sınırın sıfır noktasında bulunan Yeşilova Jandarma Karakolu'na dün akşam saldırmaya kalkışan 80- 100 kişilik PKK'lı grubu püskürtüldü. Mehmetçiğin tank ve top atışına tuttuğu teröristlerin ağır kayıp verdiği, ölü ve yaralılarını da alarak Irak topraklarına kaçtığı belirtildi.


Bende bunu anlayamıyorum sırf cahilliğimden soruyorum tank ve top ateşine tutulmuşlar zorlu coğrafik şartlar var ağır kayıp vermişler canlarını kurtardıkları yetmiyormuş gibi ölü ve yaralılarını da toplayıp götürmüşler ışınlanmıyorlarsa ne ara yapıyorlar bunları anlayamıyorum bir türlü

Şükür ki ben genel kurmay başkanı değilim. Ben olsam ölüleri sıra sıra dizerdim. Millet sevinirdi. Tabi iç ve dış düşmanlarada insanlık ayıbı diye manşet atma fırsatı doğardı. Ölüsünden bile nefret ediyorlar kürtlerin derlerdi.
Allah allah bunu ben mi düşündüm şimdi? Yoksa geçmişte gerçekten olmuş muydu?

Lütfen bir şeyi yazarken koşullarıda biraz düşünelim.

Sn. rita,

Bölgeyi ve arazi koşullarını bilmemeniz nedeni ile doğru değerlendirme yapamadığınızı düşünmek istiyorum. Çatışmalar stadyumda yapılmıyor.

Kaldı ki; Türk askeri can düşmanı da olsa ceset sergilemeyecek kadar onurlu ve insanlıktan nasibini almıştır. Şerefsiz teröristler gibi öldürdüğünün bir de uzuvlarını kesip resimleyip, sitesinde yayınlamaz.

Selamlar,

Alıntı:

---

Harun Gür rumuzlu üyeden alıntı

Sn. rita,

Bölgeyi ve arazi koşullarını bilmemeniz nedeni ile doğru değerlendirme yapamadığınızı düşünmek istiyorum. Çatışmalar stadyumda yapılmıyor.

Kaldı ki; Türk askeri can düşmanı da olsa ceset sergilemeyecek kadar onurlu ve insanlıktan nasibini almıştır. Şerefsiz teröristler gibi öldürdüğünün bir de uzuvlarını kesip resimleyip, sitesinde yayınlamaz.

Selamlar,

---

''Şerefsiz teröristler gibi öldürdüğünün bir de uzuvlarını kesip resimleyip, sitesinde yayınlamaz.''

Böyle bir şeyi görmeyi bende istemem tabiki yayınlanmasından bahsetmiyorum sadece nasıl kaçtıklarını merak etmiştim.arazi koşullarını bilmediğim doğru zaten bu yüzden sordum bilen vardır belki diye bilmemek değil öğrenmemek ayıp değilmi?

Sanırım hem arazi hem de olan biten konusunda faydalı olabilecek bir röportaj aşağıdaki


Bölgede uzun süre görev yapmış eski bir subay olan Yarar’ın verdiği bilgileri kaçırmış olabileceğinizi düşünerek aşağıda aktarıyorum.
Okuyun ve PKK’nın neden saldırı yöntemlerini değiştirdiğini, nasıl ve kimlerden destek aldığını öğrenin.

MİTHAT BEREKET – Nasıl bir bölge ? Yüksek dağların olduğu bir yer (Dağlıca) ama nasıl anlatabilirsiniz ?


METE YARAR – Şimdi ben şöyle açıklayayım önce seçeceğimiz kelimelere çok dikkat etmemiz gerekiyor. Çünkü bu operasyonlar bugün itibarıyla bitmiyor. Görevleri devam eden subay, astsubaylar, uzmanlar ve diğer Mehmetçiklerimiz görevlerine devam edecekler. Konuştuğumuz her kelimenin arkasında onların onurunu veya görev anlayışını zedeleyecek kelimeleri konuşmak istemiyorum ama şunu söylemeye çalışacağım. Bu olay yaklaşık 1984’den beri 23 yıldan beri devam eden bir süreçtir. Bu sürede en çok kaybın verildiği ilde Hakkari’dir. Hakkari’nin bir özelliğinden kaynaklanan, bu sizin de demin bahsetmiş olduğunuz gibi taburun bulunduğu bölgenin yüksekliği 1400 metre olmasına rağmen etrafındaki dağların yüksekliği 3000 metrenin üzerindedir ve saldırı yapılan yerde bu alttaki taburu korumak üzere yukarıya çıkartılan emniyet birlikleridir. Şimdi bunları bazı olaylarla karşılaştırmak istiyorum çünkü bir çok yerde belki dillendirilemeyen ama daha sonra bunları satır aralarında veya farklı odalarda konuşan insanlara da bir cevap olsun diye söylüyorum.
2003 yılında Irak’a Amerika’nın girmesinden sonra 2004’de başlayan direniş hareketiyle beraber Amerika’nın Irak’ta düzgün bir arazide vermiş olduğu toplam kayıp 115 bin yaralıdır. Amerika yaklaşık 2.5 senede 115 bin yaralı vermiştir. Bunların birçoğu da bir uzuv kaybıyla beraber hayatının sonuna kadar sakat kalacak olan askerlerdir. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 23 yıldan beri yapmış olduğu operasyonlarda veya çatışmalarda vermiş olduğu kayıpları, şehitlerimiz veya gazilerimizin sayısı bunun onda biri bile değildir. Öncelikle bu dağda görev yapan arkadaşlarımız veya Mehmetçiklerimiz gerçekten özveriyle yapıyorlar. Demin bahsetmiş olduğumuz yukarıda emniyet timi olarak görev yapan askerler geceleyin eksi on derecede soğukta, gündüzleyin artı derecelerde görev yapmak zorunda kalıyorlar. Aylarca o tepelerde suyu taşıyarak, yiyeceklerini aşağıdan taşıyarak çıkartıyorlar. Belki farketmişsinizdir, Yüksekova yol ayrımından Hakkari’ye gelinceye kadar bir vadi tabanından ilerlemek zorunda kaldınız. Eminim ki yukarıdan bir taş atılsa size zarar verebilecek.
Şimdi Dağlıca’yı ben size anlatayım. Dağlıca yolu, Yüksekova’dan Dağlıca’ya giden bir yol ayrımıyla ayrılır. Yaklaşıkta 40 km’lik bir yoldur. Bu vadinin derinliği 400 m’dir. Bunun şöyle tarif edeyim. İstanbul’u bilenler Sabancı Kuleleri’ni düşünürseniz iki Sabancı Kulesi yüksekliğinde bir vadi tabanından bahsediyoruz ve yine giderken dikkat etmişsinizdir hepsi kesik yarlardır. Yani tırmanılması ve inilmesi mümkün olmayan yerlerdir.
Şimdi bu bölgeyi bilmeyenler, o bölgede görev yapmayı bilmeyenler insanların açıkçası bazı yapmış olduğu yorumlarla da orada görev yapan insanların görev bilincini aşağı çektiklerini düşünüyorum. Emin olun dünden beri birçok kişiyle görüştüğümde herkes o bölgede görev yaparken yaralanan veya olay esnasında bölgede olan insanlar şu anda televizyonların başında bu olaylarla ilgili nasıl yorum yapıldığını merak ediyorlar. Benim söylemeye çalışacağım şey şu, bakın terörle mücadele esnasında herhangi bir yere saldırmak veya herhangi bir yerde bu saldırı sonucunda şehidin veya gazinin oluşması mümkündür. Bunların önüne geçebilecek olan tepkinin alınmadığı ile ilgilidir ve hatırlarsanız bundan 1 ay önce sizinle yaptığımız bir röportaj sonrasında ben bir şey söylemiştim. PKK’nın yaklaşık 3 aydan beri stratejisinde bir değişiklik var. Bu değişiklik eğitim, lojistik ve istihbarat anlamında çok farklı bir kanal tarafından başladığını söylemiştim.

MİTHAT BEREKET – Mete Bey bunları konuşacağız. Ben bir tek şunu öğrenmek istemiştim. Dağlıca’nın önemi ne yani stratejik önemi var mı?

METE YARAR – Tabii ki kesinlikle var. Kuzey Irak’a yapılacak operasyonlar 3 merkezden yapılır. Biri Şemdinli’dir. Birisi Dağlıca’dır. Bir tanesi Çukurca’dır. Bu 3 mekan Kuzey Irak’a yapılacak sınır ötesi hareketler için kullanılacak merkezlerdir. Bu da herkes tarafından bilinir. Yani bu 3 merkezin muhakkak birlikler tarafından tutulması gerekir. Yoksa Dağlıca dediğiniz yer 700 nüfuslu bir sınıra 4 km mesafede bir yerdir. Yani bir tabur mevcuduna tutulmasının en önemli sebebi terörist gruplarının geçiş güzergahında olmasıdır.

MİTHAT BEREKET – Peki şu anda sizce Türk Silahlı Kuvvetleri nasıl bir operasyon yürütüyor, ne yapmayı düşünüyorlar?

METE YARAR – Muhtemelen o geceden itibaren takip harekatı yapılıyordur ve bu takip harekatı sonucundan özellikle bahsetmiştiniz. Hakkari dağ komando tugay komutanlığı birliklerimizin bölgeye sevk edildiğini söylemiştiniz. Muhtemelen önleyici bir harekat yapılıyor ve bu harekatla demin bahsettiğimiz üzere 8 tane irtibatı sürdürülemeyen askerin akıbeti araştırılıyor.

MİTHAT BEREKET - Özellikle PKK’nın değişen taktiklerinden bahsediyorduk. Özellikle Tunceli Pülümür’de bir ekmek kamyonuna....... Bir eylem yapıp dışarı çıkartıp daha sonra saldırmasının yaşandığı bir eylem biçimi. Bunlar sanki bir milad gibi mi ? Yani değişiyor mu? Ne dersiniz. Yani PKK stratejisini, taktiklerini değiştiriyor mu? Nasıl ve neden değiştiriyor? Sizce.

METE YARAR – Şimdi Irak’ın işgalinden sonra bölgede bildiğimiz üzere bölgede çok yoğun bir şekilde Saddam’ın cephanelikleri ortaya çıkmıştı. Bu cephaneliklerin ortaya çıkışından sonra birçok grup bu silahları ele geçirdi. İkinci olarak da en önemli şeylerden bir tanesi bölgeye 130 binin üzerinde özel güvenlik elemanı statüsünde farklı özelliklerde çatışmalara girmiş paralı askerler geldi ve bunlarla beraber özel güvenlik şirketlerinin Irak’ta faaliyete geçti. Bu şirketlerin en önemli özelliği kendilerine hangi ideolojik amaçlarla olsun veya farklı amaçla olsun parayı verdiği müddetçe eylem ve lojistik destek sağlamıştır. Son dönemlerde özellikle basında da çıkan ve Irak içinde faaliyette bulunan bütün herkesin gördüğü üzere çok fazla miktarda yurt dışından gelmiş bu elemanlara rastlamak mümkün. Bu elemanların bir ayağı da Kuzey Irak bölgesinde faaliyette bulunmaktadır. Bizim algıladığımız bizim öngördüğümüz şey açıkçası, PKK’nın bu profesyonel bir ekip tarafından ayriyetten yapılandırılmaya uğraştığıdır. İkinci önemli şeyden bir tanesi daha önceki dönemlerde PKK gece görüş veya termal gece görüş cihazlarına sahip değildi ama bu grupların Irak’a gelmesinden ve Saddam ordusundan gece görüş imkanı bir şekilde maddi veya ideolojik amaçlarla PKK’ya aktarılmasından sonra geceleyin aktif olarak saldırma gücüne de erişti. Buradaki en önemli değişiklikler bu.

MİTHAT BEREKET – Amerika Irak’ta kullandığı özel askeri şirketlerin elemanları aynı zamanda Kuzey Irak’ta PKK’nın militanlarını da kamplarda eğitim veriyor ve hatta onlara profesyonel anlamda destek ve yardım ediyor.

METE YARAR – Ben o şekilde söylemiyorum ama şunu söylemek istiyorum. Bir şekilde güvenlik şirketi kanalıyla gelmiş olan kişiler. Bir şekilde profesyoneller. Parasını vermiş olan herkese hizmet ederler ve Irak bunlar için bir pota oluşturdu. Bu 135 bin kişiden birçoğu da geri dönmediler. Bunlar bir şekilde bu gruplarla irtibata geçmiş ve bunlar para karşılığında destek veriyor ve eğitim veriyor olabilir. Yoksa şirketler resmi olarak bunlara destek veriyor demiyorum. Ama bu potada herkes birbiriyle karşılaşma imkanı bulur. En önemli tehlike budur. Yani Güney Afrika’da çatışmış birisi, Sudan’da çatışmış birisi, Afganistan’da çatışmış birisi şu anda görev yapıyor ve bunlar bir şekilde birbiriyle irtibata geçtiler. En büyük sıkıntı bundan kaynaklanıyor.

MİTHAT BEREKET – Peki bunlar örgütün taktiklerini, örgütün saldırı biçimini, eylem biçimine nasıl yansıyor?

METE YARAR – Çok önemli yansıyor. Bakın işte Tunceli’den bir örnek verdiniz. Bunun 23 senelik PKK terör örgütünün faaliyetleri içerisinde bir örneği daha yoktur. Arkasından yine Tunceli’de yaşanan, bir tankerin kaçırılıp canlı bomba olarak patlayıcıyla yüklenip karakola saldırmasının bir başka örneği yoktur. Bunlar çok profesyonel birilerinin eğitimiyle ancak bu imkan kabiliyetine sahip olabilir. Yine bölgede kullanılan uzaktan kumandalı mayınlar ve diğer tesisatlarda profesyonel destek verildiğini gösteriyor. Bunlar herkesin kullanabileceği veya herkesin kolay kolay elde edebileceği malzemeler değil.

Sitede Emekli Asker üyelerin olduğunu görmüştüm belki bilgilerini paylaşmak isterler diye düşündüm ama okuyucu olmayı tercih ediyorlar sanırım.
Sn.Harun Gür ilgi ve bilgi için teşekkür ederim.

Onlar dısarıdan gazel okuyanları okuyup bilgilerini tazeliyorlar.
Yakında tüm Askeri sırları acıklayacaklar çok yakında bizlerinde merakı bitecek.
Sanki herşeyin ulu orta konusulduğu AKP hükümetinin siyasetini çözdükde bi o kaldı çözemediğimiz..

Arkadaşlar kusura bakmayın ama bir polis memuru ve şu an da doğuda görev yapan bir türk vatandaşı olarak bir de gelin de buradan bakın bizlerin burada yaşadıkları ve gördükleri karşısında inanın ki insanın psikolojisi bile bozuluyor ve daha sonra da bizlerden batıya döndüğümüz de neden insanlara karşı bu kadar sert olduğumuz konusunda yorumlar yapılıyor. Bilmiyorum bazı şeyleri açıklıyamıyorum daha doğrusu anlatamıyorum ayırımcılık olur diyerekten belki bilemiyorum ama diyeceğim tek bir şey var ki o da artık bizlere gerekli yetkilerin verilmesi bilmem anlatabildim mi!!!!

Sadece bir not yazacağım ne anlarsanız anlarsınız.
Sorum şu ( daha doğrusu değerlendirme tarzınızı değiştirmenizi istediğim nokta. ) Önce sekiz asker kaçırıldı sonra mı çatışma çıktı ? Çatışma çıktı sonra mı askerler kaçırıldı ? İşte püf noktası.

Bence ikincisi olmalı.

Öncelikle söylemek isterim ki, askerliğimi Hakkari Şemdinli 3. Dağ ve Komando Taburunda yapmış biri olarak söyleyecek ve yazacaklarımın her kelimesi gerçektir. Soru sormak isteyenlere de bu konuda istedikleri cevabı verebilirim.

Pkk terör örgütü kesinlikle bir yeri savunmak amaçlı çatışmaz, onların saldırı planları vurmak zarar vermek ve kaçmaktır. Amaçları sadece zarardır, şimdiye kadar ben hiç kafa kafaya Türk askeri ile çatışan bir gurup görmedim. Bunun olabilmesi için pkk ya pusuya düşer çatışmaya mecbur kalır, çatışır ya da pusuya düşürür ateş eder, gerekeni yaptıktan sonrada kaçar.

Onlar hiç bir şekilde askerimizle erkek gibi gögüs gögüse çatışmazlar. Çünkü bunun nedeni askerimizin gereken eğitimi almış olması... Türk askeri ancak pusuya düştüğünde yani gece dağda operasyon esnasındayken pkk yı görmeden ani bi şekilde ateş yediğinde zarar görebilir. İddia ediyorum bunun tam tersi bir durumda, 1 Tim yaklaşık 18 kişiden oluşur ve bizim 1 timimiz pkk ile kafa kafaya çatıştığında 100 kişiyi halledecek kapasiteye sahiptir.

Ancak pkk buna asla cesaret edemez.

Eğer operasyona bir bölük yaklaşık 150 kişi çıktıysak ve bir vadide ilerliyorsak yani pusuya düştüysek ve hakim tepelerde de terörist örgütün adamları mevcut ancak 50 kişilik bir gurupsa, hiç bir şekilde ateş etmezler edemezler. Ettikleri taktirde o 50 kişiyi oraya gömer bizim askerimiz, bunun farkında oldukları için edemezler.

Şimdiye kadar şehit olan Türk askerimizin hangisi çatışma esnasında öldü? Ya mayına bastı ya da uzaktan kumandalı patlayıcılarla şehit oldular, işte bu da onların korkaklığının bir delilidir.

Irak sınırında hiç bir şekilde bir sınır söz konusu değil, sadece taşlardan oluşan bir sınır... sınır taşları yani... bölge mayınlı olabilir ama patika yollar var, örgüt bunların hepsini ezbere biliyor nerede mayın var nerde yok, kendilerine bir de patika yol bile yapmışlar ordan geçiyorlar.

Türk askerinin Irak'a gitme amacı bence geçişleri engellemektir, geçmek isteyenleri de vatanı bölmek isteyenleri de geldikleri yere geri göndermek.

Aslında Irak operasyonu için bir onaya gerek yok... her şekilde Türk askeri Irak sınırını zaten geçiyor, bu olaylar medyaya asla yansıtılmaz o zaman istihihbarat açısından iyi olmayabilir.

Kaçırılan askerlerimizin nasıl kaçırıldıkları hakkında bir çok sebep olabilir, bunlar benim aklımda var ancak buraya yazmak istemiyorum.

Kandil Dağı'nda kimler yok ki

PKK’nın yanında çeşitli uluslardan vatandaşların da "savaştığı" bildirildi. The Sunday Times gazetesi, PKK’nın yanında “İngilizler, Ruslar, Almanlar, Yunanlılar, İranlılar ve Arapların da savaştığı”nı yazdı. Kandil’e çıkan gazete muhabiri, “Dağa giderken Irak ordusunun kontrol noktalarında PKK kamplarına giden yolu bize neşe içinde tarif ettiler” diye yazdı.

Devamı>>> :deli:

( haberi yanlış foruma eklediysem özür dilerim.)

Demek ki, Irak'a saldırmak lazım :o :o :o sonuna kadar gerekirse tüm dünyayla çatışırız bu vatanı böldürmeyiz.
Genel kurmay başkanımız bile cumhurbaşkanımız da kiminle çatışacağım kiminle savaşacağını sordu yani cumhurbaşkanımız ne dedi bilinmez.

Hiç de komik değil. Sınır ötesine PKK lılar için gidildi, tüm dünyayla savaşalım diye gidilmedi. Tuzaklarına düştük işte, olacağı varsa da olur ne yapalım , Allah doğrudan yanadır...

Alıntı:

---

deniz02 rumuzlu üyeden alıntı

Hiç de komik değil. Sınır ötesine PKK lılar için gidildi, tüm dünyayla savaşalım diye gidilmedi. Tuzaklarına düştük işte, olacağı varsa da olur ne yapalım , Allah doğrudan yanadır...

---

Komik olmadığını bende biliyorum deniz hanım tabiki pkk için gidildi ancak ben sadece örnek verdim vatan için her şeyi yaparız demek istedim dünyaylada çatışırız gerekirse dedim. yanlış anlaşılmasın

Bir PKK mağarası duvarında yazılan yazılar.

* Eğer bi asker sizi gördüğü zaman durmadan ateş ediyorsa bilin ki o acemidir.
Kurşununun bitmesini bekleyin, bittiği zaman gidin kafasına sıkın...

* Eğer sadece sizi gördüğü zaman ateş ediyor, saklandığınız zaman duruyorsa o bir komandodur.
Kaçın ve canınızı kurtarın...

* Eğer sizi gördüğü zaman ortadan kaybolmuşsa ve etraf sessizse bilinki o bordo berelidir.
Merak etmeyin o sizi bulur...


***ALINTIDIR****

Ritanın yazdığını bir pkk lı söylemiş sanırım teşekkürler

Sayın danger;
operasyonlaran sonra
ileride iyi bir sınır güvenliği sağlanamaz mı
bu sorunun önemli bir kısmını çözmez mi ?

Sayın danger,
diğer bir başlık altında aslında sorumu cevaplamışsınız,
sonradan gördüm,
teşekkürler

Ben teşekkür ederim ayrıca yazımı düzelttiğiniz içinde teşekkürler :o :o :o