Re: Kendimi Tebrik Ederim
	
	
		Arkadaşım fırsat bırakmıyorsunki önce biz tebrik edelim :p .
 
Bende sabahtan beri düşünüyorum. Bir yerden benzer birşeyler okumuş/duymuştum diye.:mahcup:
	 
	
	
	
		Re: Kendimi Tebrik Ederim
	
	
		sızı tebrık ederim... isinizi cok iyi yapıp :o ayrıca takipte edebılıyorsunuz:o :rolleyes: 
umari ciceklere alerjiniz yoktur...
	 
	
	
	
		Re: Kendimi Tebrik Ederim
	
	
	
	
	
		Re: Kendimi Tebrik Ederim
	
	
		commodore1tr arkadaşım bir değil iki tebrik benden size. Biri bu konu için, diğeri de "Anımsatma" başlıklı konunuz için... ;)
	 
	
	
	
		Re: Kendimi Tebrik Ederim
	
	
		Geçen gün bir şey yazacağım demiştim ama ben onu unuttum. İşin ilginci neyle ilgiliydi unuda unuttum muhtemelen başka bir şey yazarken de o aklıma gelecek asıl yazacağımı unutup onu yazacağım. 
 Bu gün tarihe bir not düşmek amacıyla DİNCİLERİ  çok kızdıracak bir şeyler yazacağım. Dinciler gerçekten çok kızacak çünkü kendilerini görecekler diğer tarafta olarak. Gerçek dindarlarımızsa umarımki uyanırlar üzerlerine serpilen ölü toprağını atarak kendilerinin nasıl kullanıldığını anlarlar özellikle kadınlarımız kızlarımız ....
 Ramazan ayından mıdır nedir bilemiyorum ''islam'' la ilgili yoğun düşüncelere dakıyorum sonra elimde ilgisiz bir kitap okurken buluyorum kendimi. Bedir Uhud ve Hendek savaşları öncelikli olmak üzere İslamın doğuşuna bakıyorum. İlginç bir yapı var. İslam dini hiç bir şekilde doğuşunda zenginlerin kabul alanına girmiyor red dediyorlar karşı çıkıyorlar. Peygambere rüşvet öneriyorlarhatta daha da ileri gidiyorlar ki onun nedenini anlayınca aslında çok berraklaşıyor durum. 
 İslamdan önce Kabede Hübel (toprak tanrıçası/ bereket tanrıçası), lat (yunan mitinin leto su), uzza En saygın put!!), menat Bu çok ilginç bir put buna taşlanarak tapılıyordu sonradan şeytan taşlama oldu ama bunu dememiş olayım!!), yeuk diye isimlendirilmiş yüzlerce put vardı. Ama enteresan bir özellik daha vardı islamdan önce Kabede yani Mekkede Putperest olmalarına rağmen Mekke'de tek Tanrı inancının olduğunu görüyoruz. Fakat buna rağmen, taptıkları bir çok put vardı. Ulu Tanrı'ya inanıyorlar ve buna «Allah» diyorlardı, İslamiyet de bu kelimeyi muhafaza etmiştir. Ve bu Allah için Kabe'yi inşa etmişlerdi ki, buna «Beytullah, Allah'ın Evi» diyorlardı. Çünkü onlar da Allah'ın görünmez olduğuna inanıyorlardı ve sembolik olarak ona bir ev inşa etmişler ve onun önünde ibadet ediyorlardı.Mescidü'l-Haram denen Kabe'nin, kendine has bazı ibadet tarzları vardı. Senede bir defaya mahsus olmak üzere sadece Mekkeliler değil, Kabe'ye hürmet eden diğer Araplar da hac için Mekke'ye gelirlerdi. Tabii, bu İslam’dan evvelki tatbikattı. Ama günümüze de çok uygun haccın aynısıydı. 
 Bu kısa bilgiden sonra akla şu soru takılıyor ''Tek Allah A inanıp Nasıl Putperest oluyorlar ? '' İşte burası zurnanın zırt dediği yer. Kureyş kabilesi ki mekke yi yöneten kabile ve bunların yakınları tüm ticareti ellerinde tutuyor ve en büyük ticaret ipek ve halıdan da çok hediyelik putlardı. Put yapıp yapıp satıyorlar ve zırt pırt ta put uyduruyorlardı. Zaten bu yüzden islam öncesi putların sayısı hakkında sağlıklı bir kaynak bulmak imkansız gibi. Üç en büyük putu da Kabeye koyarak iyice ruhani bir durum yaratıyorlardı. İşte tam bu noktada peygamberin çıkıp putların tamamını reddetmesi ve Allah ın asla görünmediğini ve bundan dolayı DİN TACİRLİĞİNİN  yapılamayacağını söylemesi savaşların ana nedenlerinden birisini oluşturuyordu. Hatta Ebu Süfyan denen zat peygambere '' Allah nasıl bir şeyse yap onuda başta satarız''' diyecek kadar ticarete işi döküyor doğal olarakta red ediliyordu...
  Konunun nereden nereye gideceğini alayanlar anladı ama ben devamını yarın yazacağım. Dincileri ufak ufak kızdırıp tespitleri yapalım. Zaten iki üç köşebaşını tuttuk.( Ankara Hukuklular olmadan)
	 
	
	
	
		Re: Kendimi Tebrik Ederim
	
	
		Sayın Commodore1tr
Çok enteresan bir hikaye. Daha önce hiç duymamıştım. Gerçeklik payı da olabilir diye düşünüyorum. Kaynak olarak gösterbileceğiniz kaynaklar varsa öğrenmek isterim. Mesala İslamdan önce de putlara secde ederek taptıklarını biliyordum fakat bu kadar derinlemesine benzerlikler olması çok ilginç. Kaynaklarınızı sabırsızlıkla bekliyorum.
Saygılarımla.
	 
	
	
	
		Re: Kendimi Tebrik Ederim
	
	
		Müsade buyurun sayın ilkine nüsade buyurun hele bir konuyu toparlayayım kaynakçaları yazarım. Yoksa şimdi yazmaya kalksam şuda vardı diye otarafa gideceğimi bildiğimden yetmiş değişik konu olacak... Ben sırayla yazma azmindeyim bu sefer...
 Kaldıki buradaki amacım tek tanrılı dinlerle çok tanrılı dinlerin ibadet alışkanlıklarını kıyaslamak değildi. Gene çenem düştü geniş yazdım. Kaldıki o konuyu bilahare daha detaylı yazarım. Benim anlattıklarımı başka yerde duymamış olmanız gerekiyor zaten yoksa ben ben olmazdım.
	 
	
	
	
		Re: Kendimi Tebrik Ederim
	
	
		Körler sağırlar birbirini ağırlar dese çok mu kabalık etmiş olurum. Yoksa bu lafımdan da ideolojik bir bakış açısı çıkarılabilir mi bilmiyorum. Mal bulmuş ve başı göğe ermiş MAĞRIBİ gibi hezeyanlar bir hayli komik olmuş ama ne diyebilirim ki, EMPATİ yapmayı bilmeyen zihniyetlerden SEMPATİK olması beklenilemez sanırım. 
Gene da saygılarımı muhafa ederek, saygılarımla diyorum.
	 
	
	
	
		Re: Kendimi Tebrik Ederim
	
	
		Şimdi o dönemde peygamber haricinde Kureyşlilerden bir çok kişi ve ilk islamı kabul edenlerden iki kişi çok öne çıkıyor. 
 Kureyşlilerin öne çıkanlarının tamamı çok zengin zenginlik kaynakları  DİN BEZİRGANLIĞI. İslamdan ise bir peygamberin amcası Ebu Talip Ve ilk eşi tacir olduğundan zengin, inanmaya başlayanların gerisi yoksul halk ve köleler. Yani aslında islam tarihini etkiliyen üç büyük savaşında bir tarafı daima ZENGİN DİN BEZİRGANLARI öbür tarafı ise DİNDAR  halk ( Köleleride halka katıyorum köle yazmak ağrıma gidiyor.) 
 Amr Bin Hişam Ebu Süfyan Ebu Leheb ve kadın olarak Utbe kızı(binti ) Hind enteresandır. Gerçi Ebu Süfyan İle Utbe binti Hind daha sonra müslüman olmuşlar islamın en büyük savaşçıları olmuşlar peygamberin kayınpederi ve kayınvalidesi olarak Hz. sıfatını bile almışlardır ama bu ayrı bir öyküdür şimdi anlatacaklarımızla ilgisi yoktur. Kimbilir belki ileride bizde de böyle bir olay olur.. 
  Amr Bin Hişam  yada islam aleminde yaygın adıyla Ebu Cehil Kureyş kabilesinin en önde geleni ve en büyük taciridir. Bedir savaşıda zaten bu ticaret yüzünden çıkmış peşinden Uhud en sonda Hendek olmuştur. Bu çok zengin Din Bezirganlarının en büyük özelliği her şeyi paraya tahvil etmeleri bunda bir sorun çıktığı an dindarların duygularıyla oynamalarıdır. Özetle bu kişiler DİNİ KULLANARAK İKDİDAR SAHİBİ OLMAKTA VE ZENGİNLEŞMEKTEDİRLER. 
  İslam dünyası ise başta putlar olmak üzereher türlü hurafeye karşı çıkmakta ÖZELLİKLE DİNİN PARAYA TAHVİL EDİLEREK  kullanılmasını hazmedememektedir. Dikkat buyurursanız İslam dininin en büyük özelliklerinden birisi Allah ile kul arasına kimsenin giremeyeceğinin açıkça belirtilmiş olması dolayısı ile '' Şekli'' bir zorunluluk olmamasıdır. Zaten Kur'an da açıkça TAKTİRİN ALLAH  ta olduğu emrine haizdir. Bu mantık çerçevesi içerisinde gerçek bir DİNDAR ın duygularının paraya tahvil edilebilme bundan çıkar sağlanabilme olanağı yoktur. 
 İşte bu iki karşıt görüşün çatışması savaşlara neden olmuş en büyük METALARININ  ellerinden alınmasını istemeyen zenginler peygamber başta olmak üzere inananlara savaş açmışlardır. Sonrası malum Günümüzde islam oldukça yaygın bir din olmuştur.
 Şimdi açıkça o çağın durumunu özetledikten sonra ve ısrarla savaşın DİNİN ÇIKAR için kullanılması yüzünden çıktığının altını çizdikten sonra birden 1400 sene kadar atlayalım ve günümüze gelelim yavaş yavaş.....
 Şekli ve Ticari hiç bir yönü olmayan İslam dini Türkiyede 1950 lerden sonra ( Öncesi çok açık olmamakla birlikte daima vardı.) bazı çevrelerce oynanarak kabuk değiştirdi. İslamla ilgisi olmayan ANORMAL İSLAMİ DEĞERLER  ortaya atıldı ve tırmanarak gitti. Günümüze geldiğimizde görüyoruzki bir çok hadis in maalesef uydurma olduğu bazı yazıların çok ters olduğu anlaşılıyor ama nedense bunlar toplum tarafından aşırı benimsenmiş durumda oluyor yada benimsetilmiş diyelim. 
 Gerçek DİNDARların duyguları DİNCİlerce sömürülerek çıkar ve iktidar için kullanılmaya başlıyor. Bosna Hersek e din adı altında toplanan yardım paralarının Mercümek ile yok olması Kendilerine oy vermeyenlerin patates dininden olması seçim paralarının ve yardımlarının iç edilmesi kayıp tirilyon davası büyük şehir belediyelerindeki inanılmaz tirilyonluk soygunlar Dindarlar diye toplumu bölmeye çalışmalar yasa dışı olarak camii ve kuran kursu paraları toplamaları türban çarşaf gibi ilgisiz olayların din kısvesi altında topluma sokularak biz dindarız diyerek ticari ve iktidar rantı elde edilmesi heo aynı yöndeki olaylardır. 
 Şimdi Türban ve yasadışı kuran ı savunarak bundan kazanılmaya çalışılan ekonomik ve iktidar rantı ile İslamın doğuşunda verilen putlar üzerinden kazanılmaya çalışılan ekonomik ve iktidar rantı arasında ne fark vardır ? Ben söyliyeyim şimdiki aslında çok daha çok kötüdür hadi o zaman bir kapı vardı adı cahiliye olan bilinmiyordu diyebiliriz . Şimdikilere ne diyeceiz peki ?
 Bu bağlamda düşünüldüğünde Abdullah Gül ve RTE başta olmak üzere yaptıkları islam yanında mıdır ? yoksa Ebu süfyan ve Ebu cahil midirler ? İşte sorun burada düğümlenmektedir. DİNDARLAR maalesef Dincilerin elindedir. Dinimizde olmayan olguların ve kavramların din kısvesi altında verilmesi ise çok tehlikelidir.
	 
	
	
	
		Re: Kendimi Tebrik Ederim
	
	
		
	Alıntı:
	
		
		
			
				musaaykan rumuzlu üyeden alıntı
				
 
			 
			Körler sağırlar birbirini ağırlar dese çok mu kabalık etmiş olurum. Yoksa bu lafımdan da ideolojik bir bakış açısı çıkarılabilir mi bilmiyorum. Mal bulmuş ve başı göğe ermiş MAĞRIBİ gibi hezeyanlar bir hayli komik olmuş ama ne diyebilirim ki, EMPATİ yapmayı bilmeyen zihniyetlerden SEMPATİK olması beklenilemez sanırım. 
Gene da saygılarımı muhafa ederek, saygılarımla diyorum.
			
		
	 
  İdeolojik bakış açısı çıkarılabilir mi? Hayır çıkarılamaz. Ama başka bir şeyde çıkarılamaz. yanyana cümle eklemiş gibisiniz. Yazınızın bir mantığı bir verdiği değer yok. Empati ile Sempati arasında nasıl doğrudan bir bağlantı yoksa sizin yazınızlada mantığın bir bağlantısı yok. 
 En azından lütfetseydiniz empati nasıl kuracağız?Kimle kuracağız? Hangi düşünceye karşı kuracağız? Kendimizi kimin yerine koyacağız ? 
 Siz SEMPATİK görünme uğruna değerleri kaybetmeyinde gerisini boşverin.
	 
	
	
	
		Re: Kendimi Tebrik Ederim
	
	
		RÜBAİ
Sevgiyle yuğrulmamışsa yüreğin
Tekkede, manastırda eremezsin.
Bir kez gerçekten sevdin mi dünyada
Cennetin, cehennemin üstündesin 
RÜBAİLER-9
Kim senin yasalarını çiğnemedi ki söyle
Günahsız bir ömrün tadı ne ki söyle
Yaptığım kötülüğü, kötülükle ödersen sen
Sen ile ben aramda ne fark kalır ki söyle
 HACI OLMAK YETMEZ
Adil davranmadıktan sonra
Hacı hoca olmuşsun kaç para
Hırka , tesbih , post , seccade güzel ama
Tanrı kanar mı bunlara
	 
	
	
	
		Re: Kendimi Tebrik Ederim
	
	
		Yukarıda islamın ilk yıllarını anlatırken aklıma bir olay geldi DİNCİleri iyice kızdıracak. Kızdırmakla kalmayıp zıplatacak. Önce kısaca onu anlatayım sonra başka bir konuyu anlatacağım izninizle .
 BU arada yazıma başlamadan önce bana MAİL YOLUYLA HAKARET VE TEHTİD EDEN TÜM ÜYELERE TEŞEKKÜR EDERİM SAĞ OLUN VAR OLUN. 
 27 Mart 625 yılında UHUD savaşı olmuştur. Müslümanlarla karşıtları arasında. Bu savaşın içindeki en büyük olay Peygamberin amcası olan Hamza nın şehit edilmesidir. Habeşli bir köle tarafından. '' Vahşi'' namıyla anılan bu köle mızrak atmak suretiyle Hamza yı öldürmüştür karşılığında ise özgürlüğünü ve ağırlığınca altın aldığı söylenir ama özgür kaldı mı altın aldımı bilen yoktur. Tahmini biraz altınla salıverilip gönderildiği yönündedir amma  bu sadece belgesiz bir tahmindir. Zaten konumuzlada ilgisi yoktur. Savaş kurallarına bile uymayan savaşın özüne ruhuna hareket etmeyen kendi çıkarı için adam öldüren bir canidir hepsi o.
 Şimdi bu vahşiyi öldürmekle görevlendiren kişi çok önemlidir burada. Oda Ebu Süfyan ın karısı Utbe Kızı Hind dir. Hind Hamze dan nefret etmektedir. Nedeni ise Bedir savaşında Hamza nın babasını  daha sonrada bazı yakınlarını öldürmüş olmasıdır. ( babası  Utbe İbni Rebia Bedir de kaybettikleri  babası Utbe, kardeşi Velîd ve amcası Şeybe ) Gerçi daha sonra Mekke nin Fethinden sonra önce kocası Ebu Süfyan daha sonra kendisi bizzat Safa tepesine giderek peygamber ile konuşup müslüman olmuş daha sonrada sahabi olmuştur. Ama hikayemiz bu bölümlede ilgili değil öncesidir. 
 Hind çok zeki bir kadındı. Kendisiyle evlenmek isteyenlerin bile isimlerini değil vasıflarını öğrenmek isterdi. İşte bu kadın Cahiliye devri diye adlandırılan islam öncesi devirde ve özellikle savaşlarda hep öne çıktı. Bu kadının tüm giyinim tariflerinde de bir özellik çok göze çarpıyordu. İşte DİNCİLERİMİZİN ZIPLAYACAĞI NOKTA.  Bu azılı islam düşmanının hatta hamza yı katlettiren kadının başında TÜRBAN VARDI. HANİ BİZİM DİNCİLERİN İSLAM GELENEĞİ DEDİĞİ TÜRBAN. İSLAMDAN ÖNCE VE İSLAMA KARŞI OLAN KADINLARIN BAŞINDA TÜRBAN VAR AMA NEDENSE BU İSLAM GELENEĞİ... 
 Evet hayat çok garip okudukça neler neler çıkıyor. Gerçektende Türban dini olarak Hristiyanların bir giyisisi olmasının yanında cahiliye devrinde muhtemelen sıcaktan kadınların taktığı bir örtü türü olmuş sonra yok olmuştur. Rahibeler hariç TÜRBAN ın en meşhur iki temsilcisi vardır. ( Rahibeler asla meşhur olamamıştır onların zorunlu giyeceğidir. ) Birincisi anlattığımız Utbe kızı Hind dir ki islam la ilgisi yoktur tam tersidir. İkincisi ise 1934 Roma doğumlu seksi bir kişilik olan oyuncu Sophia Lorendir ki onunda islamla bir ilgisi yoktur.
 http://content.answers.com/main/cont...Arabesque2.jpg
	 
	
	
	
		Re: Kendimi Tebrik Ederim
	
	
		ben sızı candan desteklıyorum ve ve sızın gıbı aydın ınsanların cıkıp cahıl ınsanları egıtmesını ısterım... bende sıze gecen gun yasadıgım bır olayı anlatmak ısterım 3 ıranlı adala ılgılı ama sanırım burası uygun bolum degıl ama okusanız sasıp kalırsınız... once uygun bır bolum bulayım sonra sız bıle ınanımyacaksınız ve bu gercekten yasndı hemde gecen hafta