Çocukların cinsel istismarına müebbet önerisi

Çocukların cinsel istismarına müebbet önerisi

22 Ağustos 2007
A.A
CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman, çocuklara cinsel istismarın (tecavüz) ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını öngören kanun teklifini, TBMM Başkanlığına sundu.

Arıtman, 22. Yasama Döneminde verdiği, ancak görüşülmediği için “kadük” olan kanun teklifini, yeniden TBMM gündemine getirdi.
Bu dönemdeki ilk kanun teklifini verdiğini ifade eden Arıtman, şunları kaydetti:
“Fransa'daki Türk çocuğumuzun başına gelen üzücü olaydan da görüleceği üzere çocuklarımızı sapıklardan korumak için caydırılığı olan yasal düzenlemeler yapılması acil bir ihtiyaçtır. Bu dönem, yasa teklifime Meclisin duyarlı olacağını umuyor ve diliyorum. Bu aciliyeti ve duyarlılığı göstermediğimiz takdirde herhangi bir çocuğun başına gelebilecek benzer bir olayın insani, vicdani sorumluğunu TBMM ve milletvekilleri olarak taşıyamayız.”
Kanun teklifiyle ilgili baroların olumlu görüş bildirdiğini, internet sayfasındaki ankete katılan 605 bin 124 kişinin “evet” oylarıyla yüzde 100'lük oranla teklifi desteklediğini ifade eden Arıtman, kanun teklifinin, savsaklanmamasını ve Meclisin görüşüp karar bağlayacağı ilk yasal düzenleme olmasını diledi.
Türk Ceza Kanununun 103. maddesine bir fıkra eklenmesini içeren kanun teklifi, cinsel istismarın genital organ gelişimini tamamlamamış çocuklara karşı vücuda organ veya sair bir cismin sokulması suretiyle gerçekleşmesi durumunda, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesini öngörüyor.






Hürriyet

Vallahi bizim ülkemizde zaten böyle sapıkları değil müebbet, birkaç gün bile içeride barındırmıyorlar zaten merak etmeyin! ;)

Aslında bunun yanına tecavüzü de koymak lazım bence. Çünkü tecavüz dünyadaki en adi suçtur diye düşünüyorum. Cinayetten bile beter. Belki bedeni yok etmiyorsun ama ruhu öldürdüğün o kişide onanmaz yaralar açtığın kesin.
Ancak kişiyede alternatif ceza sunulmalı yaklaşık beş sene psikolojik tedavi ile birlikte hadım edilmek gibi.....

Kesinlikle ve kesinlikle EN AĞIR CEZA verilmelidir.

(Kusura bakmayın CAPS LOCK a bastım ama ne yapayım dayanamadım!)

Saygılar...

Alıntı:

---

Tangör Evren rumuzlu üyeden alıntı

beş sene psikolojik tedavi ile birlikte hadım edilmek gibi.....

---

Sayın Evren;

Psikolojik tedavi çok iyimser olur bence öbürü daha iyi! ;)

saygılar...

İyi ama bunun psikolojik bir tür rahatsızlık olduğu yönünde de doktor görüşleri var. Cezai ehliyeti yok diye ruh hastasına ceza verilmiyor. Ben bu öneriye ve görüşe katılıyorum. Ceza yanında psikolojik tedavide gereklidir kanısındayım. Suçluların toplumdan soyutlanması değil topluma kazandırılması asıldır.
Saygılarımla.

Ruh sağlığı yerinde olmayan kişilerin cinsel eylemlerini engelleyici tedbirler alınması gerektiğine inanıyorum. Hadım etmeden ziyade cinsel dürtüleri engelleyici ilaçlarla (varsa) önlem alınmalı.

Ancak çocuklara yönelik cinsel suçların bir bölümü akıl sağlığı yerinde kişilerce işleniyor. Çocuk kavramını küçük çocukla karıştırıyoruz çünkü biz.
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını destekliyorum. Ancak genital organ gelişimini tamamlamamış sınırlamasına katılmıyorum. Gelişim sadece fiziksel özelliklerle tanımlanamaz. 18 yaşın altındaki birey çocuktur. Boyu kilosu vb. özelliklere göre karar verilemez.

Erkek çocuk kurban açısındanda ceza verilirken kurbanın genital gelişmişliğini araştırmak anlamsız olacağından bu ifade cinsel ayırımcı bir yaklaşımı barındırıyor içinde. Bazı kızlarımızı 9 yaşında ergenliğe ulaşıyor farkındamısınız? Yaklaşık olarak 12 yaş üstünü cinsel obje olarak tanımlamak oluyor üstelik.

.

Çocuğa yönelik cinsel suçlar tüm toplumlarda ciddi tepkiler doğuruyor. Elbette ağır cezalar ile caydırıcı olmasından yanayım. Ancak bu tür cinsel bozukluklar bir hastalıktır. Bozuk bir ruh sağlığının ürünüdür. Tedavi ve hadım edilmek şartı ile zararsız hale getirilerek yinede topluma kazandırma yönünde çaba olmalıdır. (İlaçla hadım etmek de mümkün)
Saygılarımla.

Ben de bu kanun teklifini destekliyorum. Cezanın ağır olması her ne kadar kişilerin kafasının içini değiştirme konusunda yetersiz kalacaksa da, en azından bu suçu işleme konusunda önleyici olabilecek, çocukların mağdur olmasına engel olunabilecektir. Ne acı ki, bazı yörelerimizde çocuk hem mağdur oluyor, hem de hiç kimsenin istemeyeceği bir olayın gerçekleşmesiyle suçlu oluyor, neticeleri çok çok ağır olabiliyor.

Bu konu açılmışken, bir de soru sormak istiyorum, "cinsel istismar" deyimi çok geniş yorumlanabilecek şekilde kanunda yer almıştır, her türlü cinsel davranış cinsel istismar kapsamına sokulmuştur. Cinsel istismar suçu işlendiğine yönelik somut, kesin deliller yoksa, sadece çocuğun iddiası ve küçük şüphe uyandıracak emareler (örneğin bilgisayarda bulunan pornografik veriler) varsa, sanığa ceza hükmedilebilecek midir? Çünkü bu çok ağır bir suçlama, uygulamada ispatlanması nasıl olmakta?

t.c.k 103/1, a " her türlü cinsel davranış " ifadesini içermektedir. bu noktada hangi tür davranışların cinsel istismar sayılacağı gerekçeden de anlaşılamamaktadır. ortada ciddi bir ispat beyyinesi sorunu bulunmaktadır. bu sorundan ötürü kanun metninin yanlış yorumlanmasından ötürü bir masumun müebbet hapis cezası ile cezalndırılması söz konusu olabilir. bu sebeple öncelikle kanun metninde gerekli değişiklik yapılmalı. cinsel istismarın, cinsel saikle cebir ve şiddet içeren hareketlerle ve cinsel doknuulmazlığı ihlal eden davranışlarla işlenmesi halinde müebbet hapis cezası ile tecziyesi düşünülebilir. mevcut haliyle cezanın ağırlaştırılması sakıncalıdır.

Kesinlikle doğru. Parkta bir çocuğa sadece çocuk olduğu için, çocuk sevgisi ile ilgi gösteren, birini yanlış anlamaya toplum olarak müsait değilmiyiz? Neler suçtur, bence tanımlanması gerekir.

Olayın hukuki boyutunu bilmem lakin çocuğa cinsel istismar bilimsel anlamda akıl sağlığı yerinde olanların yaptığı bir eylem değildir..bu bilgi kişisel görüşüm değil bilimsel bir bilgidir....
Cinsel istismara uğramış çocuk hiç gördünüzmü bilmiyorum ama en sonuncusunu bu sabah gördük acil servisde...sırf insanlık zulmü adına sizlerinde böyle bir vakayı görmenizi isterim....sözün bittiği an derler ya hani...işte sözün bittiği an bugün bizim o çocukla göz teması kurduğumuz andı...(kız çocuğu 4 yaşında idi)

benim bu konuda acizane önerim t.c.K m. 103 e bir ekleme yapılması değil de
cinsel dokunulmazlığı ihlal suçuna bir fıkra eklenmesi yönündedir. hem kanun sistematiği yönünden bütünlük sağlanmış olur hem de cinsel istismar gibi subjektif bir kavramdan ötürü masum insanların cezalandırılmasının önüne geçilmiş olur. eğer cinsel dokunlmazlığın ihlali suçuna yeni bir fıkra olarak cocukların cinsel dokunulmazlığnıın ihlal edilemsi halinde ( ama bu durumda da 15 yaşından aşağı olması gerekir. çünkü 15 yaşın üzerinde bir kimse için cinsel dokunulmazlığn ihlali takibi sikayete bağlı suç tur. bu sebeple cinsel istismar kavramı 0- 18 yaş ile ilgili iken, çocuğun cinsel dokunulmazlğın ihlali suçu 0-15 için geçerli olabilecektir. ) müebbet hapis cezası ile cezalndırılır hükmünü eklemek kanun yapma sistematiği açısından daha doğru olacağı kanaatindeyim

Yanlış anlaşılmasın, söz konusu kanun teklifi 103. maddenin 2. fıkrası hakkındadır. Bu fıkrada vücuda organ veya sair bir cisim sokularak cinsel istismar suçunun işlenmesi yani suçun nitelikli bir hali düzenlenmektedir. Bunun da ispatı çoğunlukla iç ve dış muayene ile sağlanabilmektedir.

Benim demek istediğim, suçun genel şeklinin ispatı hakkındaydı. Cezanın ağırlığı yanında, "çocuğun cinsel istismarı" suçu siciline işleyen birisinin sosyal durumu da önem arzetmekte, çünkü bu, kişiye ahlaki ve insani değerlerinden yoksun sıfatını takmaktadır. 15-16 yaşlarında bir çocuk sonucunun ne olduğunu düşünmeden ortaya bir iddia atabilir. İşte bunun için, salt çocuğun iddiasının suçun işlendiğine yönelik nasıl bir kanıt olduğunu merak ettim.

Alıntı:

---

mkocagul rumuzlu üyeden alıntı

Suçluların toplumdan soyutlanması değil topluma kazandırılması asıldır.

---

Sizin görüşünüz, saygı duyarım. Ancak ben kesinlikle her suçu işleyenin topluma kazandırılmak gibi bir yardıma ve desteğe layık olduğunu düşünmüyorum. Bazı cezalar bizde o kadar hafif ki caydırıcılık amacından bile çok uzak bence. düşünün ki tecavüz suçundan içeri girenlerin cezasını bile yine diğer mahkumlar veriyor. Yani o kadar kabullenilemeyecek bir suç ki tecavüz, cezalı olan mahkumlar bile cezalandırıyor!

Saygılar...

Alıntı:

---

klmakn rumuzlu üyeden alıntı

Olayın hukuki boyutunu bilmem lakin çocuğa cinsel istismar bilimsel anlamda akıl sağlığı yerinde olanların yaptığı bir eylem değildir..bu bilgi kişisel görüşüm değil bilimsel bir bilgidir....
Cinsel istismara uğramış çocuk hiç gördünüzmü bilmiyorum ama en sonuncusunu bu sabah gördük acil servisde...sırf insanlık zulmü adına sizlerinde böyle bir vakayı görmenizi isterim....sözün bittiği an derler ya hani...işte sözün bittiği an bugün bizim o çocukla göz teması kurduğumuz andı...(kız çocuğu 4 yaşında idi)

---

Bunu yapanı gel de topluma kazandır. Her fonksiyonu maaşallah sağlam çalışıyorken bir tek küçücük bir çocuğa cinsel istismar yaptığı zaman mı akıl sağlığı yerinde olmuyor! Bu düpedüz sapıklıktır, sapmadır ve bana göre hastalık değildir.

Sayın Akın, Bu arada sözlerim düşüncelerinize değil sadece alıntı yaptım ve düşüncelerimi belirttim. Tıp sizin alanınız, görüşler benim görüşlerim. Yanlış anlaşılma olmasın!

Saygılar...

salt mağdurun iddiasından başkaca hiç bir bulgu yok ise suçun sübütu sağlanamayacaktır. bu sebeple her ne kadar iç ve dış muayanede delil bulunsa dahi mağdurun iddiasından başkaca bir delil ile desteklenmedikçe sırf buna dayanarak mahkumiyet kurulamaz. masumiyet karinesi çürütülmedikçe hiç bir surette mahkumiyet kararı verilemeycektir.

Çocukları cinsel olarak istismar eden kişlerin kişilik bozukluklarının olduğunu düşünüyorum.Bu kişilerin cezalandırıldıktan sonra psikolojik desteklerle topluma kazandırılmasından yanayım.