Printable View
Merhabalar, benim öğrenmek istediğim 657'ye tabi bir memur hangi hallerde memuriyetten çıkarılabilir, aslında tanıdığım biri çalıştığı iş yerinden (hastaneden) bazı sağlık malzemelerini habersiz ve izinsiz dışarı çıkartıyor.
şimdi ben bu kişiyi şikayet edicem ama savcılığamı şikayet etmem gerekli yoksa kurumuna mı?
Bu kişi ne tür bir ceza alır?
1-kuruma etmelisiniz..
2-Asılsız çıktığında sizinde sıkıntıya düşeceğinizi bilmenizi isterim
Saygılarımla
kanıtlarım var...
ne tür bir ceza alır?
memuriyetten atılır..ayrıca hapis cezası alır...hırsızlıktan
Saygılarımla
Aslında durum şöyle; Bahsi geçen kişi benim eşim daha doğrusu benden boşanmak için mahkemeye başvuran eşim...
Bana her türlü kötülüğü yapıyor beni her yerde rencide ediyor 1 aydırda ayrıyız, ve ortak konutumuzdaki kendi eşyalarını avukat marifetiyle aldırttı. İstese ben seve seve verirdim ama bu yola başvurdu, ve her türlü rezilliği yaptı (tasfiye sırasında). Bende madem oyle işte böyle diyeceğim.
Şu anda adli tatil olduğu için daha mahkeme tarihi belli değil, şimdi ben bu kişiyi kurumuna şikayet etsem, ve memuriyyetten atılsa,hapse de girse,boşanma sırasında işsiz olucağı için benden nafaka alma hakkı doğarmı?
2,5 yaşında birde çocuk var velayetini alabilirmiyim?
yoksa bu konuyu resmen boşanma sonrasınamı ertelemeliyim?
Sn.tanermavi;
bahsettiğiniz bazı mazlemeleri izinsiz-habersiz hastane dışına çıkartma durumu evliliğinizde sorun olmadığı dönemde de yaşanan bir olaymıydı?Bu durumdan sizinde menfaat temin etmiş olma ihtimaliniz varmı?
657 sayılı DMK'nun 125.maddesi ve devamını okumanızı öneririm.Alıntı:
tanermavi rumuzlu üyeden alıntı
Hayır benim bu durumdan hiçbir menfaatim yok,kendisi getiriyordu, ben hiçbir şekilde getirmesini istemedim...Alıntı:
ekircali rumuzlu üyeden alıntı
Sayın Avukatım dediğiniz maddeleri okudum ama hangisi uyar pek anlayamadım ama sanırım şu madde uyuyor;Alıntı:
Av.Mehmet Aydın rumuzlu üyeden alıntı
''Memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve
derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak.''
Doğrudur.........125-E nin tamamını değerlendirin. Aynı yasanın 48. maddesinide beraber değerlendirin.Alıntı:
tanermavi rumuzlu üyeden alıntı
Sn: Avukatım;
Şu anda adli tatil olduğu için daha mahkeme tarihi belli değil, şimdi ben bu kişiyi kurumuna şikayet etsem, ve memuriyyetten atılsa,hapse de girse,boşanma sırasında işsiz olucağı için benden nafaka alma hakkı doğarmı?
2,5 yaşında birde çocuk var velayetini alabilirmiyim?
yoksa bu konuyu resmen boşanma sonrasınamı ertelemeliyim?
Kusura bakmayın, birşey yazıp yazmamak konusunda çok tereddüt ettim. Henüz 2.5 aylık bir çocuğunuz var. Bu çocuğun hem anneye hem babaya ihtiyacı var. Annesi yada babası çok kötü, yada ahlaksız olsa bile bu değişmez. Aranızda yaşananları bizim bilmemiz ve anlamamız mümkün değil. Ama ilerde bunları bu çocuğa anlatmak zorunda kalacaksınız. Çocuğunuz yani canınızın bir parçası, hemde ayrılamaz parçası için fedakarlık yapmaya mecbursunuz. Evlenme kararı alırken siz beraber bu kararı aldınız konuşarak elbette. Zor olabilir ama yine konuşun. Buraya yazdıklarınızı kendine anlatın. ( Aba altından sopa göstermek de denilir.) Uzlaşmak istediğinize ikna edin. Bu devirde bir insanın tüm hayatını etkileyecek bir karar vermek kolay olmamalı. Bu yapılanı asla tasvip etmediniz ise, yapıldığı gün neden bu işi yapmadıız.?
Birisi yanlış yapabilir. Siz neden aynı şekilde karşılık veresiniz? Bir yakınızı öldüreni öldürmek istemek gibi birşey bu. Kıstas a kıstas pek iyi çözüm gibi gelmedi bana. Hayat sizin, çocuk sizin. Elbette karar da sizin.
Saygılarımla.
Bence çocuğunuzun annesinin böyle bir suçlamayla hapse girmesi(eğer girerse) çocuğunuzun bütün geleceğini alt-üst edebilir. Sizin kin duyduğunuz ve bir kaşık suda boğmaya çalıştığınız kadın ANA dır.Alıntı:
tanermavi rumuzlu üyeden alıntı
Şikayet edip etmemek sizin sorununuz.
Adli tatilin bir etkisi olmaz.
Eşiniz devlet memuru olduğu için yargılanması farklı usullere tabidir.
Boşanmada kusuru olmayan ya da daha az kusuru olan taraf tazminat/nafaka talep edebilir.
Son söz: Çocuğunuzun anası, çocuğunuzun anasıdır!
Alıntı:
Av.Mehmet Aydın rumuzlu üyeden alıntı
o ki ANA olsaydı çocuğunu 15 gün boyunca bir kere dahi arayıp sorardı...
ama yapmadı, zaten daha önceden bir çok defa uzlaşamak için ailesinin evine gittim ama başta ailesi karşı çıkıyor ve biz kızımızı size çocuksuz verdik diyorlar.Yani eşimin ailesi çocuğu istemiyor, ama eşim tahminime göre işi zora koşmak için bunu soylemez. Şimdi, ailesinin biz kızımızı çocuksuz verdik demelerini benim annem ve babam da şahit, bu sözleri mahkemede delil olarak kullanabilirmiyim?
Ve ayrıca şikayet konusunda kesin kararlıyım ama bunu resmen mahkeme sonrasınamı bırakmalıyım yoksa hemen şimdi yapmalımıyım? yaparsam daha sonra mahkemede işsiz olucağı için nafaka talep edebilirmi.*
Teşekkürler
Şikayet edip etmemek konusundaki kararı siz vereceksiniz. Daha sonra işsiz kaldığı için nafaka talep edebilir mi?Alıntı:
tanermavi rumuzlu üyeden alıntı
Nafaka talebi boşanmada kusursuz ya da kusuru daha az olan için kabul görür. Somut olayda kimin kusursuz ya da daha az kusurlu olduğunu tartışacak olan mahkemedir.
Slm sayın hocam,
Forumda aradığım soruya cevap olabilecek kapsam ve genişlikte bir konu bulamadım.
Benim özellikle öğrenmek istediğim şey:
Bir suçlamayla cezaevine giren biri, durumda herhangi bir açıklık bulunmadığı içiin açığa alındıktan sonra, Yüksek diisiplıin kuruluna sevkediliyor ve herhangi bir ceza verilmiyor. (Mahkeme, sonucu beklendiği ve mahkeme de ancak 2.5 yyılda tamamlandığı için zamanaşımı sebebiyle)
Muhakeme sonunda 3 kere ayrı ayrı 4yıl 6aylık Hapis cezası veriliyor. (765sayılı TCK'ya göre)
Mahkeme, ceza vermeden önce kişi "açıkta olduğu halde" memuriyetten istifa ediyor.
Yargılama sonunda, 3 kere ayrı ayrı olarak, 4yıl 6ay hapis cezası veriliyor. Hapis cezasından başka Kamu haklarından mahrumiyet, memuriyetten men, meslekten çıkarma gibi herhangi bir ceza verilmiyor.
Verilen ceza, 657 sayılı kanunun şu andaki (değişiklik sonrası en son hali) halinde sayılan "Affa uğramış dahi olsa" cümlesi sonrrasında sayılan cezalardan/suçlardan herhangi biri değildir.
Bu durumda iken, açıktan atama, ile yeniden tayiini de yapıllmış birinin sabıka kaydında görülen/görülecek olan suç veya ceza süresi göreve başlamasına engel teşkil eder mi?
Veya 2002 yılında mahkemece verilip, kesinleşen hangi suç ve cezalar memuriyetten çıkarıllmayı gerektiren suç ve cezalardır?
Verildiği zaman, süre olarak (4yıl 6ay) memuriyetten çıkarılmayı gerektirmeyen bir suçtan hüküm giyen biri, Yeni kanunun bu süreyi azaltması halinde, tekrar memuriyete dönme hakkını kaybeder mi?
Bu konuda bilgi verebiilirseniz çok yardımcı olursunuz...
Şimdiden çok teşekkürler...