Merhaba,
Bir boşanma davasında; hakim boşanma ile ilgili karar verirken mal paylaşımı konusunda da karar verir mi?
Yoksa mal paylaşımı için ayrıca bir dava mı açmak gerekir?
Saygılar...
Printable View
Merhaba,
Bir boşanma davasında; hakim boşanma ile ilgili karar verirken mal paylaşımı konusunda da karar verir mi?
Yoksa mal paylaşımı için ayrıca bir dava mı açmak gerekir?
Saygılar...
Hakim boşanmaya karar verecekse elbette varsa mal rejimine ilişkin talepler hakkında da karar verecektir. (Boşanma kesinleşmeden mal rejimi tasfiyesi yapılamaz.) Ancak hakimin boşanma kararı verip vermeyeceği önceden belli olamayacağı için uygulamada usul ekonomisi açısından boşanma davasından sonra mal rejimine ilişkin davalar açılmaktadır.
İlginiz ve cevabınız için çok teşekkür ederim Dilek hanım...
merhaba ben volkan sıze bır sorum olacaktı ben 2 yıllık evlıyım ve dun akşam eşımle ufak bır konu hakkında tartıştık ve benı karakola şikayet ettı karakola gıdıp ıfade verdık ıfadelere gore yuzde seksen ben haklıyım neyse evlenırken eşim tarafından hıç bır eşya gelmemiştır fakat sadec bır kaç eşya var onlarıda bız odedık zaten şimdi boşanırken benden herhangı bır mal beyan edebılırmı yada ne kadar mal alabılır benı en kısa zaman da aydınlatırsanız çok sevınırım saygılarla
suan eşime daha boşanma davası acmadım.yanlız dava acmadan önce üzerime kayıtlı olan tasınmazlarımı baska birinin adına yaparsam ki bu kardeşim yada babam olucak.boşanma sırasında bunlardan yinede bir hak talep edebilirmi eşim.yanıtalrsanız cok sevinirim.teşekürler
2002 yılından itibaren evlilik içinde "edinilmiş" mal ise evet.
Şahsi mal ise (anneniz babanızdan kalan, onun verdiği parayla alınan vs.),
evlenmeden önce sahip olduğunuz mal ise, 2002'den önce satın aldığınız mal ise hayır.
Sonuçta devretseniz de devretmeseniz de durum değişmez.
teşekkür ederim
benim sorum annem ve babamla ilgili.
annemle babam 77 yılında evlendiler ve aralarında herhangi bir anlaşma paylaşım falan yapmadılar.95 yılında babamın 98 yılında da annemin üzerine bir ev oldu.Babamın 2005 yılında ikinci bir ev yaptırdığını öğrendik.Üstelik bu eve çeşitli kadınlar getirdiğini gözlerimle gördüm.Bunu anneme hissettirmeden bu eve tasındık.2006 yılından beri bu evde oturuyoruz.
babam 6 ay önce evi terketti şehir dışına gitti.Öğrendikki boşanmak istiyormuş. Bu durumda oturduğumuz evden çıkmamız gerekebilirmi (babmın üzerine olan 2006'da aldığı) Tazminat talebimiz olabilirmi.Annem sinir hastası oldu
Mal paylaşımı açısından:
95 yılındaki ev babanızın, 98 yılındaki ev annenizin, 2005 yılındaki ev babanızın kazandıklarıyla alındıysa ortaktır. Boşanma halinde anneniz yarı hisseyi veya para karşılığını alır.
Miras kalan, piyangodan çıkan, babanıza bağışlanan bir evse veya bu tip malların satılması sonucu alınan bir evse kişisel malıdır.
Derhal tapuya gidip aile konutu şerhi koydurun. Satılmasını önlemiş olursunuz.
Tazminat açısından: Medeni kanunun 174. maddesine göre boşanma halinde anneniz maddi ve manevi tazminat talep edebilir.
MADDE 174.- Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir.
Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.
merhaba ben volkan benım soyle bır durumum vardı mayısın 16 sında eşimle aramızda bır tartışma yaşadık ve benı şikayet ettı ufak bır şiddet uyguladığım için mahkemeye çıktık hakım ıkımızıde kusurlu bulup uyarı verdı eşim ondan sonra eve gelıp eşyalarını alıp annesının evıne gıttı ertesı gun bana telefon açıp ayrılalım dedı bende o ankı pıskolojıyle evet dedım doğmamış 2 aylık çocuğumuzda vardı onuda aldıracağını soyledı bende aldır dedım aradan 2 gun gectıkten sonra bana haber verdı cocuğu aldırdığını soyledı kıme aldıordığını soylemedı ama ben de evıne gerı don dedım gelmesı için devamlı telefon açtım gelmıyeceğinı beyan ettı ve benden eşyaları ıstedı fakat aldığımız eşyaları beraber odedık halada borcumuz bulunmakta bu arada da 2 yıllık evlıyız dun elıme mahkeme kağıdı geldı hazırana mahkemem var boşanmak ıcın fakat ben boşanmak ıstemıyorum vfe bana soyledığı eşyaları alıp borclarıda benım ustume yıkacağını beyan edıyor ben ıse eve gelmesı konusun da ısrarcıyım bu konuda benım ne yapmam gerekıyor evı kewndı terk ettı bu konuda bana yardımcı olursanız sevınırım saygılarımla
Boşanma davası açılınca eşler ayrı yaşama hakkına sahip olur.
Boşanma davası karara bağlanmadan kanunen onu eve dönmeye zorlayacak bir şey yapamazsınız.
Boşanma davasında sizin boşanmaya neden olacak kusurunuzu ispatlarsa boşanma kararı çıkar, aksi takdirde dava reddedilir.
merhabalar bir sorum olacak
annem ve babam 1974 yılında evlendi 1984 de bir ev sahbi oldular..
ev babamın üzerine .2 kardeşiz boşanmaları durumunda mal paylaşımı nasıl olur.
uzunca bir süredir yaklaşık 7-8 yıldır babam çalışmıyor.bir geliri yok.annem bakıyor.annemin emekliliği var.
bu evi çocuklarından birinin üzerine devir edebilirmi.
yanıtlarsanız çok sevinirim.teşekkürler,
annem ve babam bosanacaklar mal paylasımı sozlesmesı yok babam anneme mal vermek ıstemıyor ne yapmammızı onerırsınız
peki şöyle sorim
boşanma durumunda mal paylaşımı nasıl olur.
Aşağıdaki sabit konuda detaylı açıklanmıştır:
https://www.hukuki.net/forum/showthread.php?t=32015
ilgi ve alakanıza teşekkürler,
kolay gelsin
iyi akşamlar...
2002 den sonra deevir yapsanızda yapmasanızda aldığınız mallar eğer çalışma karşılığı ise paylaşıma tabi olacağımı düşünüyorum.
merhaba
1994 yılında evlendim 2009 yılının şubat ayında karşılıklı olarak boşanma konusunda uzlaştık ama mhkemeye müracat etmedik .29.12.2001 yılında adıma
faturası ve tapu işlemi yapılan konutun üzerinde ayrılacağım eşimin hak talebi olabilirmi. ?
Bu sorunuzdan eşinizle mal konusunda anlaşmadığınız ortaya çıkıyor. Çünkü ANLAŞMALI BOŞANMA denilince çocuğun velayeti, çocukla görüşülecek zamanlar,nafaka,tazminat gibi konularda anlaşmak demektir. Eğer eşiniz sizin üzerinize olan bir maldan hak talep eder ve sizde vermezseniz anlaşmış olmazsınız. Eşiniz belki nafaka ve tazminat da istemeyebilir. Böyle anlaşmalı boşanmalarda var.
Siz anlaşmalı boşanmak için Hakim'in önüne mal-nafaka-çocuk gibi konularda yani her konuda anlaşmış olarak başvurabilirsiniz. Mal ya da para konusunda anlaşamışsanız anlaşmalı boşanamazsınız. Çekişmeli boşanmaya döner davanız.
aslında boşanma talebinin karşıladan gelmesi sebebi benim önce istememem ancak 1 aylık sürecde buna kendimde ikna olmamla başlayan bir süreç neticesinde yazmıştım.sonuç olarak çekişmeli sürecde diğer konuların dışında daha öncede sorduğum konutun üzerinde alınış tarihinin 2002 den önce olmasından dolayı hakkı varmı . teşekürler
Merhaba ben hakan 2003 yılında evlendim fakat eşimle şiddetli bir geçimsizliğimiz var.Boşanmak istiyoruz,çocuğumuz yok.Benim sizlere bir sorum olacak ben esnafım eşimin ailesi düğünde pek birşey takmadı benim ailem çok daha fazla takı taktı ve o takılarla,eşim memur olduğu için onun kurumunnnun yaptırdığı evlerden ev aldık ve onun adına oldu eşim şimdi ev benim diyor takılar benim olduğu için ev de benim diyor taksit ödeme aşamasında benim daha fazla katkım olmasına rağmen ev benim diyor.Bu düğün takılarını peşinat yapıp ev aldığımız için edinilmiiş mal sayılır mı ben de o evden pay alabilirmiyim şiimdiden cevabınız için çok teşekkür eder çalışmalrınızda başarılar dilerim.
Merhaba ben sitenize yeni üye oldum.İsmim osman eşimdem ayrılmak istiyorum evlenirken aramızda herhangi bir sözleşme yapmadık kendime ayit evim var bu evi babamın katkılarıyla aldım evi 2002 eylül ayında aldım evlilik tarihimde 2003 agustos ayı evliligim süresince eşim 3 yıl çalışmadı tabi o arada çocuk oldu eşim 2006 eylül başında işe girdi onunda girme nedeni benim isten çıkmam oldu ama işsiz kalmadım sadece daha az maaş aldıgım için eşimle ekonomik kriz yaşamamak için oda çalışmaya başladı ve hala çalışıyor 2008 ekim ayında araba aldık sıfır onu eşimin üzerine yaptık benim ögrenmek istedigim eşim bu evden hak sahibi olurmu yada ben arabadan hak sahibi olurmuyum arabada gözüm yok evden hak sahibi olmasını istemiyorum açıkçası bu aradada evi satmak istiyorum kendime ufakta olsa bir iş yeri açmak istiyorum sermaya yapmak için eşimin rızası olmadan evi satabilirmiyim satmama konusunda bir yaptırımı olurmu yoksa ev üzerinde kendi hakkımı kullanıp sıkıntı çekmeden satabilirmiyim beni bu konularda aydınlatırsanız sevinirim saygılar iyi çalışmalar.LÜTFEN ACİLLL
Sn. Dilek Hn.
Lutfedip cevaplarsanız cok sevinirim.
Darp sonucu acılan bosanma davası var.
Raporlar ve sahitlerle hersey ispatlı.
Nisanlılık doneminde ev alınması ıcın kız tarafından erkege verilen para var makbuzu mevcut.(Ama ev icin gereken paranın bır kısmınını kredi olarak erkek bankadan kendi ustune cekıyor. Yanı evi o alıyor gorunuyor.kredi odemesi halen devam etmekte)
Altınları erkek nıkahtan sonra huysuzluk ederek kendi ustune bır kasaya koyuyor o da ıspatlı.
Bosanma ve maddi manevi tazminat davası birlikte aciliyor.
Ikıncı celsede erkek bosanmak ıcın hakım onunde ımza verıyor.
Bosanma ve maddi manevi tazminat davası aynı anda acıldıgında bosanmanın gerceklestırılıp, diger verilen para, altınlar, maddi manevi tazminat icin
ayrıca dava acılması normalmıdır? Yani hepsinin birlikte sonuclanması gerekmezmi?
Eger hepsinin birlikte sonuclanması gerektıgıne dair kanun var ise neden bosanma kesinlestirilp tazminat devası icin ayrica alacak davası acılması gerekiyor?(Bize boyle soylendi)
Eger tum davaların bırliıkte sonuclanması gerekmez ise de neden erkek bosanacagına dair imza verdiginde bosanma gerceklestırılmiyor?
Maddi manevi tazminat, kıza takılan altınlar, erkege ev alınacagı ıcın verılen para icin neden ayrıca mal paylasımı davası acmak gerekiyor? Evdev hisse ya da pay istenmiyor ki?
Dilek hanım yoğun işleri sebebiyle pek siteye uğrayamadığından, ben cevap vereyim.
Maddi ve manevi tazminat talepleri ile nafaka talepleri boşanmanın fer'ileri sayıldığından aynı davada talep edilebilir. Boşanma davası ile birlikte talep edildiklerinde harca tabi değiller. Ancak boşanma kararı kesinleştikten sonra 1 yıl içinde tazminat davaları açılırsa harca tabiler.
Mal rejiminin tasfiyesi sebebiyle alacaklar boşanma davasının fer'i niteliğinde değil. Bunlar aynı davada talep edilmiş olursa dosya tefrik edilir yani iki ayrı davaya ayrılarak ayrı ayrı görülür.
Eşinizin boşanma yönünden beyanı alınmış muhtemelen, imzasını da beyana istinaden almıştır mahkeme.
Eğer o anda anlaşmalı boşanma gerçekleşmişse mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı alacaklar konusunda da tarafların uzlaşması boşanmanın gerçekleştiği celse ara kararına yazdırılır.
Böyle bir şey olmadıysa yani tüm yönleriyle bir anlaşma sağlanamadıysa boşanma gerekleşir ancak mal rejimi davası ayrıca açılır.
Tazminata ilişkin talepleri boşanma davasından tefrik edemezler. Böyle bir şey usule de kanuna da aykırıdır.
[I]Sn. Ilknur Hanim,
Ilginize cok tesekkur ederim.
Dogru anladıysam nişanlı iken ev alinmasi icin verilen para, kasadaki altinlar icin mal rejimi davasi mi acmak gerekiyor? Eger boyle ise mal rejimi davasi sonucunda ev alinmasina katkida bulunmak icin verilen para icinmi karar veriliyor. alinan evin paylasimi icinmi?
Saygilarimla,
Merhaba, lütfen yazımın tamamını okuduktan sonra yorum yapın. Çünkü şuan ki durumumdan dolayı en son yazacağımı ilk de yazabilirim. Biz 7,5 yıllık evliyiz ve 3,5 yaşında bir oğlumuz var. Eşim evliliğimizin yaklaşık 2. yılından sonra karakteri olumsuz yönde değişmeye başladı ve zamanla bu artmaya başladı.Ben, evliliğimizin başından itibaren (Onun çalıştığı dönemde de çalışmadığı dönemde de) ev işlerinde (yemek yapmak,temizlik,bulaşık vs.) yardımcı oldum (evlendiğimizde hiç yemek yapmayı bilmediği için uzun süre hep ben yaptım). Ama zamanla bir baktım bunlar benim birincil görevim haline gelmiş.O elini sürmüyor gibi birşey…Ben de yavaş yavaş yapmayı bıraktım.Bırakınca da olmuyor…Bunlarla birikte ortada hiçbirşey yokken birden tartışma çıkartmaya başladı ve ısrarla kavga etmeye çalışıyordu, sanki bundan zevk alıyormuş gibi…Bir süre sonra konuşmaya başlayınca kavgaya dönüştüreceğini anlayıp hemen kapatmaya çalışıyordum ama nafile…(hayatımda hiç sevmediğim şey tartışmak, bağıra bağıra kavga etmek, çünkü annemle babamın evliliğinde bunda bıktım)…Askerliğimi yapmadığım için ve kısa dönem yapmak için A.Ö.F. okuyordum.Çocuk yapmayı askerden sonraya erteliyorduk.(ama içimden de bizim böyle devam ederse ne kadar evli kalacağımızı ister istemez sorguluyordum).Bir süre sonra, ben askerden geldiğimde O, 30 yaşında olacak diye, 30 yaşından sonra çocuk yapamazmış, şimdi olacak diye ısrar etmeye başladı.Bir süre sonra hergün bu sebepten kavga çıkarmaya başladı. Kavga çıkardığında da aklına ne gelirse söylüyordu.(hakaretleri bıraktım, ben onu beğenmiyormuşum, O esmermiş, ben beyaz tenliymişim çocuk beyaz tenli olsun diye sarışın birinden yapacakmışım…bunun gibi saçma sapan şeyler…ben onu beğendiğimi aşık olduğumu söylediğimde de o zaman çocuk yapalım, ha askerden önce , ha sonra… ben çocuğu askerdeyken sana getirim falan demeye başlıyordu).Neyse… bir süre sonra hamile kaldı ve karakteri daha da olumsuzlaşmaya başladı. (Bu söylenmez ama…Bir de yatak hayatımız bitti…hatırladığım kadarıyla hamile kalmasından, çocuk 1 yaşına gelene kadar 3-4 defa birlikte olmuşuzdur). Çocuk olduktan sonra da nazı kaprisi gittikçe arttı. ilk bezini değiştirdiğinde çocuk 2. ayını doldurmuştu…gece her emzirdiğinde beni de kaldırıyordu falan… ama hiç birinde de bir şey demedim…Aralık 2010 da kısa dönem askere gittim. Askere giderken bile berbat haldeydik.Ama ben gittiğim için öyle kaldı.Askere gittiğim günden itibaren her konuşmamızda sürekli sorun, problem anlatıyordu…İş yerinde şöyle oldu, bana bunu dedi, arkamdan konuşuyorlar yok annen hafta içi burda kalmaya başladı, sen mi söyledin…her gün hep sorun, problem…Ben askerdeyim, evliyim ve çocuğum var, berbat bir yerdeyim ve güzel bir şeyler duymaya ihtiyacım varken her telefonda sorun, problem…Bir kaç kez yalvardım “Allah aşkına bir gün güzel birşeyle söyle, bak ben burada çok kötüyüm” dedim “Sen kötüysen, bende kötüyüm, kime anlatayım, sana anlatçam tabi, dinlemek zorundasın” diyordu.O da kutulsun, bende kurtulayım bari işyeriyle ilgili problemlerden kurtulalım diye kenarda çok şükür paramız var, bugünler için biriktirdik dedim ve istifa etmesini istedim… Oda sürekli sen gelene kadar, Mayıs’a kadar dayanamayacağım diyordu…Babasının kanser olduğunu söylemiş ve işten ayrılmış…Ama problemler bitmedi…yine her telefonda anlatabileceği sorunlar vardı…Bir süre sonra oğlumuz anneme ondan daha fazla ilgi gösteriyor diye, yemek yedirirken babanesinden istiyor diye anneme “Sen, ben yokken çocuğu bana karşı dolduruyorsun” diye kavga çıkarmış…Sonra bir kaç defa daha böyle yapmış ve annemi evden kovmuş…Sonra da çocuğu görmek istediğinde göstermiyormuş, telefonla aradığında açmıyor , açtığında ve annem torununu özlediğini, gelmek istediğini söylediğinde “biz de şimdi dışarı çıkıyorduk” , habersiz geldiğinde kapıyı açmamalar, açtığında 5dk. sonra çocuğu alıp dışarı çıkmalar…(Askerden döndüğümde evsahibi bile annemi kaç defa kapıda ağlarken gördüğünü, eşiminde evde olduğunu bildiğini söyledi, gece 23 de de kovduğunu falan…). Onu bunları yapmamasını haftada 2 defa çocuğu göstermesini sert bir şekilde söyledim.Sonra göstermeye başladı. Çocuğu birgün bana göstermeye getirecekti. Önce ailesinin yazlığına gidecekti, sonra benim yanıma getirecekti.(Heyecandan, sevinçten içim içime sığmıyor) Ailesinin yazlığına ulaştıktan bir süre sonra askeriyeden aradım. Yarın gemi ne zaman var diye bakmasını,bir-iki gün sonra neyse gelmelerini istedim. Bana “Oooooo benden öyle hemen çocuğu getirmemi bekleme, önce bir hafta dinleneyim” dedi…başımdan kaynar sular döküldü…Tamam çocukla 7-8 saat yolculuk yormuş olabilir ama ben zaten yarın bak, bir-iki gün sonra ne zaman gemi varsa o zaman getir demiştim. Ama 1 hafta dinlenmesi gerekiyormuş. Bende t…k mı geçiyorsun benimle dedim. Bana düzgün konuş, sen biliyor musun ben nasıl bi yolculuk geçirdim, ne kadar yoruldum diye bağırmaya başladı… Tamam getirme istemiyorum dedim. O da tamam getirmiyorum dedi. Ama içim içimi yiyiyor, oğlumu çok görmek istiyorum. Bir gün sonra konuştuğumuzda da, gemi ne zaman varmış sordun mu dedim. Hayır, niye sorayım ki, getirmeyeceğim dedi…Madem getirme dedin, bende getirmiyorum, sonucuna katlanacaksın dedi…Allahım ölüyorum…Yani yanımda olsa vururdum herhalde…yine bir gün geçtikten sonra oğlumuz her gemileri gördüğünde “hani babamın yanına gidecektik” demeye ve ağlamaya başlıyormuş. Ondan bıkmış, sadece onun ağlamalarını çekmemek için getireceğini söyledi..2-3 saatliğine de olsa oğlumu görecektim. Ama bana bunu yaptığı içinde çok kızgındım.Onları, daha doğrusu onu güzel karşılamamışım diye bir de tavrını çektim…Buna da şükür, oğlumu gördüm ya…Neyse askerlik bitti, dertler bitmedi…Geçimsizlik artarak devam etti…Son günlerde bağırıp, hakaret ediyordu, çocuk var …yok anlamıyor…hakaretlere, bağırmaya devam, “bana hakaret etmemesini, hakaretlerini çekmek zorunda değilim” dediğimde de “bu evde duruyorsan çekmek zorundasın” diyordu, bende ona bağırdığımda “ne artistlik yapıyorsun, ne yapabilirsin ki” diyor tahrik etmeye çalışıyordu. Benim annem, babamdan dayak yediği için bu benim hassas noktam, vurmayacağımı bildiği için üzerime geliyordu…defalarca böyle oldu…(bir gün çenesini tutup, sus artık, yeter elimde kalacaksın dedim, sustu, arkamı döndüğüm gibi “gırtlağıma yapıştın, artık üzerime yürürüp gırtlağıma yapışıyorsun” demeye başladı..”Ben gırtlağına yapışmadım, çeneni tuttum, sus artık” desem de nafile , O zaten madem ayrılacağız bir tane vursunda, dövdü olsun modunda olduğu için..kime ne anlatacağım) en son yine böyle bir durumdayken hastalandı, işyerimden izin aldım, (O da çalışıyor) hastaneye gittik.ilaçlarını kullandı, tam iyileşti, spora gittiği için tekrarladı, 1 hafta evdeki antibiyotik, burun spreyi, grip hapı vs. kullandı. Doktora gitmedi. Sonra kötü olunca ben yine izin alıp hastaneye götürdüm. 2 gün rapor aldı. Bende 2 gün izin aldım, araya da haftasonu girdiği için 4 günde iyileşir diye düşündük.Elimden ne geliyorsa yaptım. 2. günün akşamı toparlandı yine tartışma çıkarmaya başladı, yine üzerime geldi (bu evden gideceksin, giden sen olacaksın vs. demeye başladı)…neyse konuyu kapattık bir şekilde ve 4. günün sonunda 15 Ocak 2012 pazar günü kendi kıyafetlerimi ve oğlumuzun kıyafetlerini topladım annemin evine yerleştim. Evimizin tüm eşyaları ve bankada onun hesabında duran 27.000TL kadar ortak paramız onda kaldı.Oğlumuz benimle birlikte kalıyor, Cuma akşamı iş çıkışı alıyor, pazar günü tekrar ben alıyorum. Ona da “istersen her gün görebilirsin, yazın yıllık iznin olduğunda biryere onunla gitmek istersende alabilirsin” dedim.hiçbir problem çıkartmadım. şu an için her akşam telefonla görüşüyorlar, cuma günüde alıyor.
5 Kuruş param yok, hiçbir eşyam yok ama çocuğumu hemen hemen hergün görebildiğim için çok mutluyum. (çünkü işsiz olduğu dönemde boşanma konusu açıldığında “benim burada ailem yok, beni buraya bağlaya bişey de yok, mahkeme çocuğu annesi olduğum için bana verir, çocuğu alır ailemin yaşadığı şehre giderim, işide orada bulurum” diyordu). Şimdi burada memnun olduğu bir iş olduğu için gitmiyor. Ailesi de o dönem çocuğu istememişti ama bunu ihtimali düşündükçe şükrediyorum.
Ama bazen, “senelerdir bana çektirdi, ayrılırken bile elimden gelen tüm iyi niyeti ona gösterdim, ne bir gün vurdum, ne de aldattım (cinsel hayatımız berbat durumda olmasına rağmen düşünmedim bile), ayrılırkende herşey onun çıkarına göre oluyor” gibi bir düşünce beni rahatsız ediyor.
Şu an ayrıyız, sadece çocukla ilgili durumlarda çok az konuşuyoruz.
Mahkemeyi O açmayacakmış, ben açacakmışım (çünkü ilerde koz olarak kullanabilirmişim ) kişi kendinden bilir işi…demek ki bana açtıracağına göre böyle bir düşüncesi var).
Bu aralar davayı açacağım.
Ama dediğim gibi içimi bir kurt kemiriyor.
Her şey onun çıkarına uygun olduğu gibi böyle mi kalmalı, yoksa ortak paramızdan hakkıma düşeni almalı mıyım ? diye düşünüyorum… (eşyalardan alıp mağdur etmeyi düşünmüyorum)
Şu an için çocuğun bende kalmasını O da istiyor ama onun hesabında bulunan ortak paramızdan hak talep edersem, çocuğun velayetini ister ve bana çocuğu göstermeyle ilgili sorun çıkarabilir ?
Onun hesabında bulunan ortak paramızdan hak talep edebilir miyim ?
Bu şartlarda (kusurlu olduğunu, burada yazmadığım şeyleride mahkemede söylersem) çocuğun velayeti bana verilir mi ?
Saygilar...
Sayın "Mert-2008" anlattıklarınızı okurken yaşadığım olaylar başımdan geçenler geldi aklıma , ne kadar iyi niyetli olursan ol kadın kafasına koyduysa sana büyük bir zevkle eziyet ediyor.Eski eşim evi terk ettikten sonra yıllarca bana yaşattıklarını çektirdiklerini anlatıp büyük bir keyif alıyormuş, anlatılanların doğruluğuna kesinlikle eminim sadece ikimizin bildiği konuları dahi anlatmış ki onlar zaten söylenenlerin doğruluğunu kanıtlıyor.İşlerine geldiğinde kanun önünde korunmaya muhtaç, masum, zavallı ve savunmasız olarak değerlendiriliyorlar ve erkeğin ne hikmetse her zaman kadını ezdiğini düşünürler ( Kadını ezen erkek olduğu gibi erkeği ezen kadın da var )tüm taktir hakkı , kanaatler kadından yana kullanılıyor, bir de çocuk varsa tamam en büyük koz elinde demektir.
Benim size nacizene önerim hakkınızı sonuna kadar arayın, parada sizinde hakkınız var istemeniz gayet normal , bir çoğu hakkı olmayan katkısı olmayan maldan paradan pay isterken sizin tereddütünüz olmasın bence, Çocuk konusunda çocuğun ne kadar zamandır sizinle olduğunu annesini ne sıklıkla gördüğünü günlük ihtiyaçlarını kimin nasıl karşıladığını çok iyi bilen ve gören şahitleriniz olsun.Bu yaşta çocuğun annesini ihtiyacı var bu yaştaki çocuk anneye muhtaçtır diyenlere bunları anlatın , Ortada hafta sonları çocuğunu gören yada buna itirazı olmayan bir anne varken velayet noktasında bakalım ne diyecekler, çocuğun yüksek menfaati gözetilir hükmüne göre size verilmeli ama malesef kanunlarımıza göre çok uç örnekteki anne sıfatı taşıyan kadınlara bile velayet verilmekte, bu hususu da göz önünde bulundurmanızda fayda var.
Saygılarımla.
Buraya yazılanlar ve daha önceki yazılanlardan alınacak şu ders var.
Çocuk yokken anlaşamıyor, bir taraf sürekli geçinmek için alttan alıyor, bir de üstüne düzeliriz diye çocuk yapıyorsanız hayatınızın en büyük hatasını yapıyorsunuz.
Çocuk yokken anlaşamayan, çocuk varken nasıl anlaşacak anlamıyorum. Eski komşularımızdan biliyorum. Daha cicim aylarında iken geceleri ne kavgalar ederlerdi, apartmanda sesleri yankılanırdı. Çocuk oldu yine değişmedi. Ve ayrıldılar.
Sorularınız hakkında cevap vermek isterdim ama bence sizin avukattan tavsiye almanız daha doğru.
Merhaba. Annem ve babam 2011 yılı 5. ayda boşandılar.2003 yılında almış oldukları bir ev vardı. Mahkeme evi anneme verdi ayrıca nafaka bağladı. Babam şimdi evin %50 sini almak istiyor. Babam 1 sene dolmadan önce kararı temyize göndermiş ancak olumsuz cevap gelmiş. Şimdi 2. bir dava açarak babamın evin %50 sini alması mümkün mü? Yoksa 1 seneyi geçtiği için hakkını kaybetti mi? Avukata danışmış 4500 TL verirsen evi alabiliriz demiş ama internette zaman aşımı 1 yıl diyor... Bu konuda yorumlarınız nelerdir?
Merhaba ben 18 yıllık evliyim devamlı şiddet gördüm eşimden şikayetim üzerine 5 yıl ertelemeli hapis cezası aldı.. daha sonrada devam etti 5 yıl sonrası yine canımı yaktı şikayetim üzerine bu sefer evden uzaklaştırma,koruma,ve geçiçi nafaka verdiler..4 ay sonundada tekrar mahkememiz var..şimdi ben boşanmak istiyorum 2 kızım var (15..8. yaşlarında) tabiki boşanırken haklarımı bilmekte istiyorum mal paylaşımı konusunda özelikle eşimin babadan kalma bir dairesi var benim kendi şahsıma ait dairem var bunlar 1999 yılında olan mallar 2011 yılında ortaklaşa aldıgımız dairemiz var yarı yarıya ortak ama borcu hala devam etmekte eşim ssk sız çalışıyor ben ssk lı işciyim şimdi bu mallar içinde eşimden neler hak edebilirim ne kadar tazminat ve nafaka alabilirim..ortak evimizin tamamını borcuyla birlikte alabilirmiyim? yardımcı olursanız sevinirim şimdiden tşkr ederim..
Merhaba,
Öncelikle cevap verecek olan hukukçulara teşekkürler.
boşandığım eşim evliliğimiz sırasında alınan tarla--ki bu tarla üzerinde bir ev var ve tapusu benim üzerime-- için satılamaz kaydı koydurdu.
(Bu tarlanın konut tapusu alınması için her şey hazır.Elektrik ,su doğalgaz kapıda.)
Evliliğimiz boyunca benim kredi kartlarımı kullandı.Tüm borçlar bana kaldı. 3 yıldır borç ödüyorum.Artık "Ödeyememe "durumum söz konusu.Zaten bankaların hacize gelip ona öncelikli alım hakkı tanımalarını bekliyor gibi görünüyor.Böylece çok daha düşük bir rakama evi almış olacak. Bana ait olan %50 hisseyi satıp borçlardan kurtulmak istiyorum.
Satılmaz kaydına rağmen kendi hissemi satabilir miyim?
Hukuki süreç nedir?
Bilgi vermenizi arz ederim.
Merhaba,7 yıllık evliyim şiddettli geçimsizlik yaşıyoruz.Ev yüzünden çocuk yapmaya sıra gelmedi.Sürekli yapılan baskılara dayanamadım en sonunda ev diye beynimi yiyen ailesinin ısrarlarıyla evi aldım fakat eşimden soğudum,hiçbir şey hissettmiyorum.Boşanma talebimi eşim reddediyor.Bilindiği gibi yatak odası ve çam.bulaşık mak.eşim tarafından alındı.Fakat oturduğumuz evi onunla evli iken ben aldım.Evi 2013 yılında aldım.Yine ev yüzünden 2008 de 30 bin TLyi müteahhitin birine kaptırmışyık.Bunun üzüntüsü de beni çökertti.Şimdi her seferinde eşimi ve ailesini suçluyor,sizin yüzünüzden oldu diyorum.Şuan oturduğumuz evi aldım ama 2 yıl rusya da çalışarak türlü türlü sıkıntılar çekerek ve onun da anne babasının yanın da kalmasıyla aldım.Yani tamamen ben çalıştım ve satın aldım.Tabi evli olduğumuz için otomatikmen eşim ortak olacaktır.Psikolojik ve manen beni çökertti.Genç yaşta saçlarım bembeyaz oldu.Kişiliğimi değiştirip ailesine uyarlamaya çalıştı.Bunlar olmayınca evde ki mutsuzluğumu dışarıda aramaya çalıştığımda ise beni aldatmakla suçladı.Sizlere sorum şu,deli gibi yiyip içmeden çalışarak tüm borcu ödeyen ben isem nasıl oluyor da eşim her şeye ortak olabiliyor.Fakat şunu da duydum hakim evi kimin aldığına da inceleyip kadının çalışmama süresini de inceliyormuş.Sonuç itibariyle yurtdıışnda yüksek gelirle ben aldığıma göre bize bu durum nasıl yansıyacaktır.Mal varlığı yine ikiye mi bölünecek yoksa yüksek miktar da ödemeyi kimin yaptığına mı bakılıyor.Böyle bir şey var mıdır.Konu ile ilgili bilgilerinizi rica ederim.
Eşinizi aldattınız anlaşıldığı kadarı ile. Eğer böyle ise siz kusurlu sayılacaksınız, evin yarısı dışında muhtemelen tazminat da ödeyeceksiniz, bunların dışında tekrar evlenene kadar; eğer o hiç evlenmezse, siz evlenseniz bile ömrünüzün sonuna kadar ödemek zorunda olduğunuz bir nafaka olacak.
Boşanma davalarına kadın 3-0 önde başlar.
Acilen tanıdığınız güvendiğiniz bir avukat bulun. Hayatınızın geri kalanında bu davanın sonucu çok etkili olacak.
Aldatmadım ama soğudumdan ötürü özel hayatmızın bittiğini ve artık yatak odasın da birşeyler olmayacağını söylediğim de böyle bir ithamda bulundu.Fakat aldatmaya bile yeltenmedim çünkü kendisi karşıdan gelen birine bakışımı bile kıskanıyor,bunu dahi aldatmadan sayıyor ve günlerce süren problem haline getirip sürekli tartışma çıkarıyor.Kısacası artık söylediğimiz herşey birbirimize batar hale geldi.Ailesi ve etrafa rezil olmamak için evliliği de bitirmiyor.Aldatmadığım halde ve çocuğumuz olmadığı halde yine tazminat ödeyecek miyim ve eve yine ortak olmaya hakkı var mıdır? Artık kıskançlıklarından gerçekten bunaldım ve mutsuz bir evlilik istemiyorum,ama gereksiz ev baskıları yüzünden yaşıtlarmın 3.çocuğu varken bizim 1 tane bie çocuğa sıra gelmedi.Zaten sevmediğim birinden çocuk istemiyorum.Bu durumda durumlar ne olur ?
Kadının 3-0 önde başladığı konusu geçerli. Aldatma yoksa buna bağlı tazminat söz konusu olmasa da boşanma sonucunda daima erkek zararlı çıkar. Evin evet, muhtemelen yarısı onun olacak. Bunun dışında bir tazminata da hükmedilebilir. Zira siz bunları söylüyorsunuz ancak ne kadar delillendirebildiğiniz, kendinizi mahkemede ne kadar iyi ifade edebileceğiniz, eşinizin neler diyeceği, bunları nasıl delillendireceği gibi çok sayıda kriter var. Boşanmaya avukatsız gitmek bana kalırsa intihar gibi bir şey. Yol yakınken tanıdığınız güvendiğiniz bir avukat bulun ve ne yapacağınızı planlayın.