Savcı ile polis arasındaki tartışma cezaevinde bitti

Savcı ile polis arasındaki tartışma cezaevinde bitti
BALIKESİR (İHA) - Balıkesir'de, sahilde çocuklarına saldırdığını ileri sürdüğü köpeğin sahibesine çıkışan ve aralarında tartışma yaşanan polis memuru ile köpeğin sahibesi olan ve İzmir Adliyesi'nde görevli olduğu öğrenilen bayan cumhuriyet savcısı mahkemelik oldu. Polis memuru Z.N.'nin, bayan cumhuriyet savcısı F.T.'nin şikayeti üzerine sevk edildiği adli mercilerce tutuklandığı bildirildi.

Edinilen bilgiye göre, olay 3 Haziran 2007 tarihinde Edremit ilçesine bağlı Akçay Beldesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, Dalyan mevkiinde çocuklarıyla sahilde dolaşan Edremit İlçe Emniyet Amirliği'nde görevli polis memuru Z.N., sahilde bir köpeğin çocuklarının üzerine yürümesi ve yaşadıkları korku üzerine, köpeğin sahibesiyle tartıştı. Kendisinin polis olduğunu söyleyen Z.N. ile "Ben de cumhuriyet savcısıyım" diyerek kendini tanıtan bayan savcı arasında sözlü tartışma yaşandı. Bayan savcı polisten şikayetçi oldu.

Meslektaşları tarafından yakalanıp gözaltına alınan Z.N. isimli polis memurunun, sevk edildiği adli merciler tarafından tutuklanarak Edremit Cezaevi'ne gönderildiği, olayla ilgili soruşturmanın ise sürdüğü bildirildi. F.T.'nin İzmir Adliyesi'nde görevli cumhuriyet savcısı olduğu ve Akçay'da tatil için bulunduğu öğrenildi.

Sizce burada kim haklı?Yorumlarınızı bekliyorum.

Kanımca burada her ikisi de haksız. Her ikisinin de alınlarına veyahut uygun yerlerine mesleklerini yazan birer rozet, etiket, alameti farika takmaları gerekmekteydi. Latife bir yana, suç bir hakaret veya sövme suçuysa (haberde tartışma deniliyor???) o zaman doğrusu hakim savcı statüsünde değil, normal vatandaşa karşı işlenen suç olarak nitelendirilmesi gerekirdi düşüncesindeyim.
Onun için tutuklama istemi ile sevkeden savcı ve tutuklamaya karar veren mahkemeyi de haklı/haksız seçeneklerine eklemeniz gerekir şeklinde düşünüyorum.

Bence ikiside bir birine dikleştiği için hatalı. Muhtemel olayı bırakıp devletin verdiği yetkiler çerçevesinde statü kavgasına döndü. Yada kısmi olarak ikiside halı ama tahamülsüzlükleri olayı çığrından çıkardı.
Kesin hatalı olan ise tutuklayan mahkeme... Gaspçısı hırsızı dolandırıcısı tecavüzcüsü sahtecisi hilekarı düzenbazı hortumcusu soyguncusu tutuksuz yargılanmak üzere serbest kalacak muhtemel çok dandik bir olaydan çıkan saçmalama sonucu polis tutuklanacak al gözüm seyreyle Türkiye yi..

Sözkonusu olayda sağlıklı yorum yapabilmek için, detayları bilmek şart. Hemen adli sistemi yargılamak biraz işin kolayı.
Bence ilk hatayı savcı yapmış. Köpek dolaştırmanın bir adabı vardır. Başkalarının korkabileceğini hesaplamak ve ona göre tedbirli olmak gerekir.
Olayda her iki taraf da normal vatandaş statüsündedir.
Adli makamın polisi tutuklaması ise ister istemez, münakaşa sırasında ciddi suç teşkil edecek, fiili veya sözlü bir tavır sergilemiş olması ihtimalini düşündürüyor.

Habere göre yorumlayacak olursak;
Polis memurunun yerinde bir başka vatandaş olsaydı da yine aynı tepkiyi verirdi, sonuçta bir baba olarak herkes gibi polis memuru da çocuklarını korumak zorundadır. Hayvanseveriz diye geçinenleri de görüyoruz, sanmıyorum ki kimse hayvansever olmasın, ancak bu besledikleri hayvanları gezdiriyoruz diye salıverme hakkını vermez kimseye, kendimi örnek verecek olsam, sokak köpeklerinden çok, serbest bırakılmış tasmalı hayvanlardan daha çok korkarım. Kim korkmaz ki, adı üzerinde hayvan, ne yapacağı bilinmez, üstelik sahibi için korkulacak bir hayvan değildir ama başkası korkabilir! ( ne de olsa geç vakit, karanlık, kimse görmez diye çaktırmadan çevrenin kirletilmesine izin vermeleri de cabası, ki ben kaç kez şahit oldum! ) Ben bu olayda polis memurunun “Ben polisim” demek zorunda kaldığını, bunu da baskın çıkmak için söylemediğini düşünüyorum.

Polis memuru belkide olayın büyümemesi için "ben polisim" demiş olabilir ama olmayabilir de. Tamamen inada binmiş iş , benim rütbem daha büyük . Yada çoçuklar derler ya birbirlerine benim babam seninkini döver. Orada olay daha mütevazi bir şekilde sonuçlanabilirdi ama iş başka boyut almış. Ya en basitinden tavuk civcivi yumurtadan çıkartıyor ve nasıl koruyor yavrusunu ben bir keresinde civciv sevmek istemiştim küçükken , o tavuk beni yere düşürdü ,altı yada yedi yaşındaki çocuğu bir tavuk düşürdü . Diyelim ki olay tam tersi olsaydı memur beyin ,köpeği ,savcı hanımın çocuklarını korkutsaydı yada kendini , ortalık o zaman kopardı bence. Ülke olarak çok centilmeniz .

Alıntı:

---

commodore1tr rumuzlu üyeden alıntı

Bence ikiside bir birine dikleştiği için hatalı. Muhtemel olayı bırakıp devletin verdiği yetkiler çerçevesinde statü kavgasına döndü. Yada kısmi olarak ikiside halı ama tahamülsüzlükleri olayı çığrından çıkardı.
Kesin hatalı olan ise tutuklayan mahkeme... Gaspçısı hırsızı dolandırıcısı tecavüzcüsü sahtecisi hilekarı düzenbazı hortumcusu soyguncusu tutuksuz yargılanmak üzere serbest kalacak muhtemel çok dandik bir olaydan çıkan saçmalama sonucu polis tutuklanacak al gözüm seyreyle Türkiye yi..

---

Sayın Commodore1tr;
Yorumuna aynen katılıyorum.O arkadaş Polis değil Normal Vatandaş da olsaydı yine tutuklanırdı,çünkü karşısındaki SAVCI!!!
Bugün Türkiye'de SUÇ ORANI günden güne artıyorsa,bunda en büyük pay verilen komik ve caydırıcılıktan uzak cezalardır!O polisi tutuklayan hakimin geçmişte benzer konularda verdiği kararları merak ettim doğrusu!
Şu bir gerçek ki Tartıştığı için TUTUKLANAN birini ilk defa duydum!!!
Yazık...

Olmazsa tersten gidelim. CMK.'na göre tutuklama nedenlerine göre tek tek sıralayalım.
1- Polisin sabit ikametgahı olmadığından, kaçacağından dolayı tutuklanmıştır?
2- Polis suç delillerini karartabilir?
3- Polisin savcıya hakareti toplumda infial yaratmıştır?
4- Böyle bir tutuklama nedeni yoktur ama biz farzedelim, polisi korumak için?
5- Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) madde 100' e giren bilimum tutuklama nedenleri?

Ben sadece CMK. 100.cü maddedeki tek terime takıldım; "işin önemi" !

CMK madde 100 :
Tutuklama nedenleri

MADDE 100. -
(1) Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların ve bir tutuklama nedeninin bulunması halinde, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı verilebilir. İşin önemi, verilmesi beklenen ceza veya güvenlik tedbiri ile ölçülü olmaması halinde, tutuklama kararı verilemez.
(2) Aşağıdaki hallerde bir tutuklama nedeni var sayılabilir:
a) Şüpheli veya sanığın kaçması, saklanması veya kaçacağı şüphesini uyandıran somut olgular varsa.
b) Şüpheli veya sanığın davranışları;
1. Delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme,
2. Tanık, mağdur veya başkaları üzerinde baskı yapılması girişiminde bulunma,
Hususlarında kuvvetli şüphe oluşturuyorsa.
(3) Aşağıdaki suçların işlendiği hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı halinde, tutuklama nedeni var sayılabilir:
a) 26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan;
1. Soykırım ve insanlığa karşı suçlar (madde 76, 77, 78),
2. Kasten öldürme (madde 81, 82, 83),
3. İşkence (madde 94, 95)
4. Cinsel saldırı (birinci fıkra hariç, madde 102),
5. Çocukların cinsel istismarı (madde 103),
6. Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti (madde 188),
7. Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (iki, yedi ve sekizinci fıkralar hariç, madde 220),
8. Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar (madde 302, 303, 304, 307, 308),
9. Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar (madde 309, 310, 311, 312, 313, 314, 315),
b) 10.7.1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan silah kaçakçılığı (madde 12) suçları.
c) 18.6.1999 tarihli ve 4389 sayılı Bankalar Kanununun 22 nci maddesinin (3) ve (4) numaralı fıkralarında tanımlanan zimmet suçu.
d) 10.7.2003 tarihli ve 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezasını gerektiren suçlar.
e) 21.7.1983 tarihli ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 68 ve 74 üncü maddelerinde tanımlanan suçlar.
f) 31.8.1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununun 110 uncu maddesinin dört ve beşinci fıkralarında tanımlanan kasten orman yakma suçları.
(DEĞİŞİK FIKRA RGT:01.06.2005 RGNO:25832 Kanun No:5353/11) (KOD 1)
(4) Sadece adlî para cezasını gerektiren veya hapis cezasının üst sınırı bir yıldan fazla olmayan suçlarda tutuklama kararı verilemez.

Taş yumurtanın üzerine düşse veya yumurta taşın üstüne düşse kırılan daima yumurta olur.(Rus atasözü)
Köpegi gezdiren polis,korkanda bayan savcı olsa ve yine aynı şekil tartışsalardı acaba bayan savcımı tutuklanırdı?

türkiyedeki hukuk sisteminde bunlar daha öncede oldu, bundan sonrada olmaya devam edecek. düşünün ben haklı olduğum halde karşı taraf adliyede çalışan bir katip olduğu için ceza aldım. kanunlar herkese eşit olmalı, (aslında anayasaya göre eşit) ama eşit diyemiyoruz işte olamalı diyebiliyoruz. hırsızı adam yaralayanı, darp edeni tehdit edeni çoğu zaman tutuksuz yargılayan mahkemelerimiz; karşısında adli amirinin köpeğine kışt diyen polisi affetmez. şaşırmayalım burası türkiye

Sayın Av Feyz Pazarbaşı TCK ve CMK ilgili maddelerini yazmış.

Avrupa konseyi bakanlar komitesinin 9.5.1985 tarihli kararına göre tutuklama mecburi olmamalı ,ihtiyari bir tedbir olarak düzenlenmelidir. Birleşmiş milletler insan hakları beyannamesinin 9. Maddesine göre :
“hiçkimse keyfi olarak tutulamaz, alıkonamaz veya sürülemez.”
Tutulma ile kastedilen yakalama, alıkonma ile kastedilen de tutuklamadır. Keyfi olmamakta yasalara ve hukuka uygun olmak biçiminde anlaşılmalıdır.

Tutuklama ve mevzuat

Avrupa konseyinde üye devletlere tutukluluk hakkındaki kanuni düzenlemelerle ilgili bazı tavsiyelerde bulunmuştur.konseyin bakanlar komitesi 8.4.1965 tarihli tavsiye kararında :

“ roma – insan hakları ve ana hürriyetleri koruma sözleşmesinde yer alan prensiplerin uygulanmasını geliştirmek ve hızlandırmak için tutuklama hususunda şu prensiplere uyulmasını tavsiye eder.

1. Tutuklama hiçbir zaman mecburi olmamalı. Her olayda işin bütün özellikleri hesaba katılarak tutuklama kararı verilmelidir.

2. Tutuklama istisnai tedbir olarak kabul edilmeli.

3. Tutuklamaya ve tutukluluğun devamına dair karar ancak zorunluluk varsa verilmeli .asla cezalandırma gayesiyle bu yola başvurulmamalıdır.

4. Tutuklama kararında koğuşturma konusu ve tutuklamayı haklı gösteren sebep mümkün oldukça açık şekilde belirtilmeli ve karar tutuğa derhal bildirilmeli.

5. Tutuklama hali gerçek zorunluluğunun gerektirdiğinden fazla uzamasını önleyecek çarelere başvurulmalıdır.özelliklede şu çarelere:

• tutuklamanın süresini kanun veya hakim tesbit etmelidir.

• kanunyoluna başvurma hakkı tanınmalıdır.

• düzenli aralıklarla karar gözden geçirilmelidir.

• sanığa müdafiden yararlanma hakkı tanınmalıdır.”

Avrupa konseyi bakanlar komitesinin 9.5.1985 tarihli kararına göre tutuklama mecburi olmamalı ,ihtiyari bir tedbir olarak düzenlenmelidir.

Birleşmiş milletler insan hakları beyannamesinin 9. Maddesine göre :

“hiçkimse keyfi olarak tutulamaz, alıkonamaz veya sürülemez.”

Tutulma ile kastedilen yakalama, alıkonma ile kastedilende tutuklamadır. Keyfi olmamakta yasalara ve hukuka uygun olmak biçiminde anlaşılmalıdır.

Bir başka merakım bu tutuklamada polise müdafiden yararlanma hakkı kullandırılmış mıdır?

Sayın commodore1tr 'nın yorumu üzerine söylenecek tek söz yok . Sen ,hırsızı gaspçıyı ,katili, bırak devletin polisini içeri at,olacak şey mi ? Polis en fazla küfür etmiş olabilir o da tutuksuz yargılanabilirdi . Karşısında herhalde savcı olduğu için boyle bir karar çıkmış , yazık ..

Sıhhatli bir karar verebilmek için olayın ayrınıtılarını bilmek gerekir.Ancak tartışmadan dolayı tutuklama olması bence çok ağır bir karar.Maalesef ülkemizde bu tip olaylar yaşanmakta,kimin makamı yüksekse karşısındaki mağdur olacak şekilde olaylar yaşanmaktadır.Aklıma hiç sevmediğim ve anonim hale gelmiş bir söz geldi.Kanun önünde herkes eşittir;ama bazıları daha eşittir...

sn.Hukukcu arkadaşlar,polis "SERBEST KALMIŞTIR"sn.Emniyet gnl.Md.veiçişleri Bakanlıgı devreye girerek haksız Tutuklamaya son verilmiştir,Makam ve mevkisi ne olursa olsun yasalar önünde herkes" EŞİTTİR İLKESİNİ"Unutmayalım.

DOGRU ŞEYİ YAPMAK İÇİN,YANLIŞ ZAMAN YOKTUR!

Sn.Hukuk severler Polis "serbest" kalmıştır.bilgilerinize
,

Bu işleme maruz kaldıktan sonra polis vatandaş haklı bulundum diye sevinecek mi?
Ben adalet işliyor mu diyeceğim?
Siz yargıya güveninizi mi arttıracaksınız?

Bence bu savcıya duraksamaya yer vermeden işten el çektirmeli, yargının itibarını korumak için.

Tamam şimdi yargılama yapılacak, polis suçlu ise cezasını çekecek, değilse beraat edecektir. Konu bu olmalıydı. Peki şimdi sizce mahkeme nasıl bir tavır takınacak sizce ?

Alıntı:

---

ekremiyican rumuzlu üyeden alıntı

sn.Hukukcu arkadaşlar,polis "SERBEST KALMIŞTIR"sn.Emniyet gnl.Md.veiçişleri Bakanlıgı devreye girerek haksız Tutuklamaya son verilmiştir,Makam ve mevkisi ne olursa olsun yasalar önünde herkes" EŞİTTİR İLKESİNİ"Unutmayalım.

DOGRU ŞEYİ YAPMAK İÇİN,YANLIŞ ZAMAN YOKTUR!

---

Ancak avukatı üst mahkemeye itiraz ederse serbest bırakılır.Emniyet müdürünün veya bakanlığın böyle bir lüksü yok.Bol keseden sallama ekremiyican.Daha düne kadar forumlarda hukuki sorular sorar iken şimdi kalkmış başımıza maşallah C.Başsavcısı kesildin.Bu ne haddini bilmezlik.Ayrıca tehdit içeren kısa mesajların hala saklı.Bu gidişle senide sabıkalılar kervanına eklemek zorunda kalacağım haberin olsun.3 sayfalık hukuk bilginle millete ahkam keseceğine önce noktalama işaretlerini öğren, cümlelerinin devrikliğini düzelt be adam!