Emniyeti suistimale ticari anlaşmazlık denilmesi

TCK da ki tanıma göre,kendisine iş gereği geçici olarak teslim edilen eşyayı bir sebeple geri iade etmeyip hapis eden kişinin emniyeti suistimal fiilini işlemiş sayılmasının ancak manevi unsurun tamamlanmış olması ile mümkün olacağı bunun da teslim edilen eşyanın 'inkar edilmesi' ile mümkün olabileceği doğru bir yorummudur.
somutlaştırırsak,
oto tamircisine kaza yapmış otonuzu tamir etmesi için teslim ediyorsunuz,
tamirini yapıp bitiriyor
a-size geri teslim etmiyor,sebep tamir ücretini öde öyle al arabayı diyor
b-size geri teslim etmiyor,sebep bana böyle bir oto teslimi yapılmadı diyor
savcılık hangi durumda neye dayanarak bu cezai bir konu değil ticari uyuşmazlık konusudur deyip takipizlilk kararı verebilir.
(bu şıklara göre bu durum TCK yönünden nasıl değerlendirilir)
bu durumda hukuk mahkemelerinde açılacak olan davanın nevi nedir ve nasıl bir yol izlenebilir.

Henüz TCK açısından değerlendirilecek bir duruma gelmemiştir. Şöyle ki ; teslim edilen malı geri vermeyen kişi başka bir hakka dayanıyor ise elbette suç oluşmayacaktır. O zaman bu hakkın var olup olmadığı hukuk mahkemelerince karara bağlanmalıdır.

Güveni kötüye kullanma

MADDE 155. - (1) Başkasına ait olup da[/B][/B][/B], belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyedliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyedliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunan veya bu devir olgusunu inkar eden kişi, şikâyet üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis ve adlî para cezası ile cezalandırılır.

(2) Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi hâlinde, bir yıldan yedi yıla kadar hapis ve üçbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.

sanırım en önemli nüansı atlandı,
-Nasıl ki,başka bir hakka dayalı olarak,emanetteki mal veya para hapis edildiğinde de,hakkın kullanımında bariz bir nispetsizlik söz konusu olduğunda,ortada sadece hukuki uyuşmazlık konusu vardır denilemez ve konunun diğer yönden de tetkiki gerekirse (avukatların hapis hakkını kullanmalarına dayalı olarak müvekkille yaşanan uyuşmazlıklarında kimi zaman emniyeti suistimalden yargılanmaları gibi)
-Oysaki örnek olayımızda durum çok daha net,karşı taraf böyle bir teslimat yapılmadığını, emanetinde hiç bir şey olmadığını ifade ederek,İNKAR EDİMİNDE bulunmaktadır.
böylece suçun tamamlayıcısı olan manevi unsur yönünden,ortada tek bir gerçeklik sözkonusu olacaktır,ya iddiada bulunan taraf iftira atmakta yada gerçekden de karşı taraf,emniyeti suistimal etmiş olmaktadır.
Bu durumda,dolandırıcılık,karşılıksız çek gibi,cezai kovuşturma yanında,hukuk dava konusu da olan,ekonomik suçlar gibi,cezai kovuşturmasının yapılması gerektiği açıktır.
Yasa gereği savcılık,soruşturma safhasında iddianame düzenlenmesine yetecek delil tespit etmişse dava açması gerekecektir.Takipsizlik kararı verilmesinin ise,olayın salt hukuki uyuşmazlık olduğu gibi,yanlışlığı yasa hükmüne açık aykırılıkta olan bir gerekçeye değil,atılı suç için yeterli delil tespit edilememesi gibi soruşturma gereğine bağlanmasıyla mümkün olabilirdi zannındayım.

Sayın Tunak
kendiniz sorup, kendiniz yorum yapmışsınız. Emniyeti suistimal suçunun unsurları üzerinde, tartışma mı açmak istiyorsunuz? Yoksa, sorununuza çözüm mü arıyorsunuz?
Hukuki tartışma yaratmanın yeri bu forum değil. Eğer bir sorununuz varsa, açık olarak yazın. Meslektaşlarımız, ona göre yanıtlar.
Tamirci meselesine gelince: Tamircinin, işçilik ücreti olarak, araça üzerinde hapis hakkı vardır.

alıntı:
Av.Ragıp Atay Sayın Tunak
kendiniz sorup, kendiniz yorum yapmışsınız. Emniyeti suistimal suçunun unsurları üzerinde, tartışma mı açmak istiyorsunuz? Yoksa, sorununuza çözüm mü arıyorsunuz?
Hukuki tartışma yaratmanın yeri bu forum değil. Eğer bir sorununuz varsa, açık olarak yazın. Meslektaşlarımız, ona göre yanıtlar.
Tamirci meselesine gelince: Tamircinin, işçilik ücreti olarak, araça üzerinde hapis hakkı vardır.

buyrun avukatın avukatlığıda yapılıyormuş bu sitede.henüz soru karşısında doğru bir şey öğrenemedik ama bunu da öğrenmiş olduk.
beyler laf salatası yapmayın.benim her hangi bir hukuki sorunum yok,olsa hiç şüphe etmeyin sizlere ihtiyacım asla hasıl olmaz.kendi ayakkabı bağıma kendim düğüm atabilirim.üstüne birde ayakbağı gerekmez:)
bu bir sanal dava yarışmasında çıkan soru,
becerebiliyorsanız cevaplayın demegoji de yapmayın.
öncelikle soru okuyup anlamayı öğrenin.sakin olun itfaiyeci paniği yapmayın.forumda her köşeye cevap yetiştirmeniz de gerekmez.
özellikle tufan eyilik zatı muhtereminde bu hal görülüyor.
bu konunun yeride burası,dibe köşeye atmayın veya kaldırmayın.ahlaklı olmak size kalmış ama eğer varsa biraz meslek etiği lütfen.

Alıntı:

---

tunak rumuzlu üyeden alıntı

alıntı:
beyler laf salatası yapmayın.
bu bir sanal dava yarışmasında çıkan soru,
becerebiliyorsanız cevaplayın demegoji de yapmayın.

---

Becerebilir miyiz acaba? :rolleyes: Demogojiyi siz iyi beceriyorsunuz anladığım kadarıyla.

Alıntı:

---

tunak rumuzlu üyeden alıntı

öncelikle soru okuyup anlamayı öğrenin.sakin olun itfaiyeci paniği yapmayın.forumda her köşeye cevap yetiştirmeniz de gerekmez.
özellikle tufan eyilik zatı muhtereminde bu hal görülüyor.
bu konunun yeride burası,dibe köşeye atmayın veya kaldırmayın.ahlaklı olmak size kalmış ama eğer varsa biraz meslek etiği lütfen.

---

Siz hangi meslek etiğine dayanarak, bu kadar insana soruyu anlama ve cevap verme tekniklerinden bahsediyorsunuz,öğretmeye çalışıyorsunuz? Siz kimsiniz forumda nereye cevap yetişeceğini takdir ediyorsunuz, forumda neyin nereye konulacağı konusunda ahkam kesiyorsunuz?

Alıntı:

---

tunak rumuzlu üyeden alıntı

TCK da ki tanıma göre,kendisine iş gereği geçici olarak teslim edilen eşyayı bir sebeple geri iade etmeyip hapis eden kişinin emniyeti suistimal fiilini işlemiş sayılmasının ancak manevi unsurun tamamlanmış olması ile mümkün olacağı bunun da teslim edilen eşyanın 'inkar edilmesi' ile mümkün olabileceği doğru bir yorummudur.
somutlaştırırsak,
oto tamircisine kaza yapmış otonuzu tamir etmesi için teslim ediyorsunuz,
tamirini yapıp bitiriyor
a-size geri teslim etmiyor,sebep tamir ücretini öde öyle al arabayı diyor
b-size geri teslim etmiyor,sebep bana böyle bir oto teslimi yapılmadı diyor
savcılık hangi durumda neye dayanarak bu cezai bir konu değil ticari uyuşmazlık konusudur deyip takipizlilk kararı verebilir.
(bu şıklara göre bu durum TCK yönünden nasıl değerlendirilir)
bu durumda hukuk mahkemelerinde açılacak olan davanın nevi nedir ve nasıl bir yol izlenebilir.

---

Eğer konuyu tartışmak istiyorsanız, şimdi buradan devam edelim.

Sayın kuna; eleştirileriniz için teşekkür ederiz. Siz de kendinizi böyle ifade ediyorsunuz ne yapalım. Ancak eleştiriler için site hakkında görüş ve önerilerin iletildiği bir yer olduğu gibi sitemizi beğenip beğenmeme hususunda anket dahi vardır. Yani bu forum sitemizi eleştirmek için yeri olmadığı gibi Hukuk tartışmak için de yeri değildir. Hukukçular için özel forumu açtık genellikle orada kendi aramızda bu konuları tartışıyoruz. Buralarda ise sanal konulara değil daha çok gerçek sorunları olan ve gerçekten ihtiyacı olan kişilere yardım etmeye çalışıyoruz.

Dediğiniz gibi her köşeye cevap yetiştirmemiz gerekmez. Bunu üyelerimize ve soru soran kişilere anlatmaya çalışıyoruz ama pek izah edemiyoruz siz konuyu hemen kapmışsınız bunun için ayrıca teşekkür ederim. Gelin görün ki bu benim ve benim gibi hiç bir çıkar beklemeden sorunu ve ihtiyacı olan kişilere yardım etmeyi tercih eden üyelerimizin sorunu sizin sorununuz olmadğı gibi sizin onayınıza rızanıza da ihtiyacımız yok. Ne yapalım bu da bizim kendimizi ifade ediş tarzımız.

Sayın kuna; biz tüm bu işleri yaparken de eleştirirken de gerçek isimlerimiz ve ünvanlarımız ile Yazıyoruz. Hakaret ve sövme için aşağılamak için sanal nikler arkasına saklanmıyoruz. Birileri ile kendimizi yarıştırmıyoruz. Bilebiliyorsan yap bakim diyerek birbirimize soru sormuyor. Bilemeyince de "demogoji yapmayın" dibe köşeye atmayın demiyoruz.

Gönül isterdi ki; sanal dava yarışması sorularını sitemizde hukuk öğrencileri arasında paylaşım forumlarıda yine sitemizdeki sanal hukuk sınavları bölümünde değerlendirebilseydiniz. Sadece almak için geldiğiniz anlaşılan bu siteye bir şeylerde katabilseydiniz.

muhterem tayfun eyilik,kuna diye hitap etmişsiniz dil sürçmesi olmalı neyseki kurna diye hitap edilmekten iyidir.
bu arada adım tuna a. koral.
-burda site eleştirisi yapmak değil amacım,ve gerçekten avukat tirtini kullanarak yazan arkadaşların hele aynı anda onlarca konu başlığına cevap yetiştirmeye çalışır gözüken arakadaşların bu eforu nerden nasıl bulduklarına şaşmıyor değilim.sen bütün gün kendi dava dosyalarınla uğraş,duruşmalarına katıl,yetki belgesi almışlığın varsa diğer avukat arkadaşlarının da duruşmalarını
ihmal etmemeye çalış,dolmuşda vapurda ikamet ettiğin apartmanda ahbap ziyaretlerinde kazara avukat olduğun bilinsin 'ah! avukat beyciğim hazır sizi bulmuşken' diye başlayan dertlenmelere cevap yetiştirmeyle cebelleş,
yetmemiş gibi eve geldiğinde,belki de işyerinde,site deki genel hukuk meselelerini tartışmaya çalışmaktan başka sorunu olupta bilgi almak isteyen vatandaşların sorunlarına ışık tutmaya çalışmak için koşuştur,üstelik sorusuna verilen cevaptan nispeten tatmin olmuş vatandaşın dahi bir teşekkürünü karşılık olarak alama...şimdi kızmaca darılmaca yok,burda insaniyet adına vesairin ötesinde bir gizli beklenti olması lazım.bu olmadan bu efor harcanmaz,sizler marko paşamısınızki!
sanırım bu gizli beklenti avukatların reklam yapma yasağı perdesini biraz olsun aralamak olmalı.soru soranları aydınlatmak için sizlerden giden bu ışık bu aralıktan size de kat be kat dönecek olmalı...bence tüm mesele böyle anlaşılıyor,yanılabilirim de.
ayrıca bu siteyi kuranlar neden sadece net ortamında bu etkinliği sürdürür bir sürü işe yaramaz tüketici derneği var ki AB fonlarından her yıl karşılıksız olarak yüklüde yardım alırlar-sözde STK ları destekleme nemalanması-
sadece her türlü hukuki konuya bakan bir dernekten söz ediyorum.Vatan millet kurtarma davası yapan değil sadece vatandaşa aktüel hizmet vermek amacında olan bir dernek.tüketici dernekleri konseptine benzer.
Sulhen çözümü mümkün olan olmayan tüm çekişme ve uyuşmazlıkların,
adli,idari,icra,ceza,medeni hukuk konuları dahil,istişare edilmesi ve istenirse yazılı mütaala verilmesi (davalarına kesinkes girilmemek kaydıyla) hakem heyeti oluşturulup gerektiğinde bu yönde hizmet verilmesi-yargı yolu açık olmakla, yargıya gitmeden çözüm amaçlı hakemlik yapılması- hukuki konular kapsamında bilirkişilik yapılması, v.b vatandaşa bir dernek statüsü çerçevesinde karşılıksız hukuki yardım amaçlı bir teşekkül neden oluşturulmasın ÖNLEYİCİ HUKUK veya TAMAMLAYICI HUKUK önleyici hekimlik veya tamamlayıcı tıp gibi bu ülke insanlarına lazım bir müessese değilmi.
ama onca işsizlik sebebiyle değil baro aidatını büro kirasını dahi ödeyemeyen ve hatta bu sebeple bunalıma girip açlık grevine gidecek duruma düşecek kadar çaresizleşen avukat varken,her yıl hesapsızca kurulan özel ünversite hukuk fakültelerinden binlerce yeni mezun avukat bu pastadan bir dilim pay almak umuduyla sisteme dahil olurken.
bu iş nasıl mümkün olabilir.

bu arada asıl konudan sapılmış olunmasın diğer konu için ayrı bir topicde açılsa iyi olur.ama burda şu emniyeti suistimal yada güveni kötüye kullanma meselesinde,yorumlarınızı ihmal etmemenizi rica etsem.
şimdi sanki sanal ortamda görüşmüyormuşuz sanal ortamın etkin gücünü hep beraber kullanmıyormuşuz gibi,bırakalım sanal dava konularını gerçeklere bakalım tepkisi anlamsız kalmıyormu.
her gün hemde her gün her birimiz inancın,güvenin kötüye kullanıldığı hissiyle küçük küçük kırgınlılar yaşamıyormuyuz çok uzaktakilere değil yanıbaşımızdakilere bile.
Tabii ki toplumda ekonomik suçlar kapsamıyla da çok yaygın bir suç tipi olmasına rağmen yargıya bu yaygınlığıyla eş oranda pek yansımıyor olsa gerek.Dolandırıcılık kapsamında değerlendirilme noktasında karşılıksız çek suçu bile bir yanıyla güveni kötüye kullanmak suçuna daha yakın durmuyormu.
çekte vade olmaz çek bir ödeme emri,görüldüğünde hemen ödenmesi gereken değerli bir evrakama uygulamada vadeli çek yaygın bir ticari teamül.
bu durumda
a-çeki vadeli keşide eden çekin bu vasfına karşı var olan inancı,güveni kötüye kullanmış oluyor diyebilirmiyiz
b-Çekin vadeli keşide edildiğini bilerek alan lehtar üstelik kendinden önceki sil sileyi de takip etmiş olarak tutup çeki vadesinden çok önce işleme koydurursa
bu edimde güveni suistimale girermi
tabii burada TCK da,Güveni kötüye kullanma suçunun amir hükümlerine göre değerlendirme olarak değil, bir anlamda işin etik boyutuyla ilgili sorulmuş olunuyor.
ama lütfen şu tamirciye emanet bırakılan oto meselesine dönelim yada avukatın müvekkilden almış olduğu yüklü bir avansı Avukatlık kanununa göre hapis hakkı ve TCK ya göre güveni kötüye kullanma suçu kapsamında değerlendirelim.unutulmasın burda en önemli ayrıntı İNKAR EDİMİ,
yani bana böyle bir araba teslim edilmedi yada bana böyle bir para avans olarak verilmedi,gibi.

Her köşeye cevap vermeye çalışanlar olarak mal beyanında mı bulunsak acaba ?