Printable View
boşanmada nafakaya hükmedildiği takdirde nafaka borçlusu asgari ücretli bir çalışan ise verilen hüküm bu ücretin yüzde kaçı olabilir en fazla..
ve bununla ilgili yargıtay kararı var mı?
varsa nereden bulabilirim..(nette yargıtay hukuk daireleri kararlarında araştırdım net yönlendirmelr için şimdiden saolun)
teşekkürler
Nafaka borclari diger alacaklardan farkli olarak tahsil edilir. Oran mevcut maasin 1/4'u dur ve alacak miktari ne olursa olsun bu oran gecilemez. Borclunun asgari ucretle calisiyor olmasi durumu degistirmez. Yargitay karari bilmiyorum ancak bir nafaka BORCLUSU olarak maasimdan haczedilme oraninin farkindayim :) Benden kesilen meblagin 300 YTL olmasi gerekiyordu ancak kayitli maasimin 1/4'u bu meblagi karsilamiyordu. Bende muhasebecimize dilekce verdim 'Aylik nafaka bedeli olan 300 YTL'nin kesilerek ilgili icra dairesine eksiksiz yollanmasini taleb ediyorum' diye ve ancak oyle yollayabildiler (cunku odemek istiyorum). (Hekimden sorma )
peki bu kanunda mı var yoksa bir karar sonucumu netleşmiş yani dayanak olarak neyi gösterebiliriz
teşekkürler bu arada
Icra kanunu bunu gerektiriyor. Sizin bir gerekce gostermenize gerek yok. Icra dairesine alacaginizi beyan edin onlar soz konusu sahsin calistigi is yeri MUHASEBE SERVISINE 'aylik gelirinden xyz YTL kesilerek icra md. lugumuze yatirilmasini' seklinde tebligat cikarirlar. Zaten muhasebe servisleri nafaka alacaklarinda 1/4'e kadar kesinti yapabileceklerini fazlasini kesemeyeceklerini bilirler.
ben alacaklı değilim.sadece öğrenciyim.çok teşekkür ederim bilgilendirmeleriz için.
biraz acemi olduğum için dayanakları nereden bulabileceğimi bilmiyorum.ödevim şu nafaka borçlusu tarafız ve hakim 1/4 oranında karar vermemiş daha fazla(bunu siz dediğiniz iç,in biliyorum tamam) peki ben buna karşı çıkarken neye dayanacağım icra kanununun ilgili maddeleri ne mi ve onlar neler henüz icra görmedim.
saygılar tekrar
Hakim maasin 1/4'une bakarak karar vermek zorunda degildir. Hakim sahsin gelirinin 2 katina da karar verebilir buna itiraziniz varsa izlenecek yol yargitaydir. Ancak o veya bu sekilde maasin 1/4'unu gececek miktarda bir nafakaya hukmedilmis ve bu karar kesinlesmisse bu durum artik icra mudurlugunu baglar. Icra mudurlukleri de zaten uygun gorulen nafaka meblagi ne olursa olsun maastan tahsilat yaparken en fazla 1/4'unu kesebileceklerini bilirler. Bu ICRA KANUNUDUR. Alacakli fazlaya dair miktari tahsil edebilmek icin farkli yollar denemek durumundadir. Sahsa aitn menkul veya gayrimenkul varligi saptanirsa ancak o sekilde alinabilir. O da yoksa 1/4'u gecen miktar yasal faiziyle alacaklinin hanesine 'BORC ALACAGI' olarak islemeye devam eder. Taaaki tamamini almanin baska firsati dogana kadar. Yani ALACAKLI olmak her zaman ALABILMEYI SAGLAMAZ. Tazminat veya nafakanin miktari degil tahsil edilebilirligi onemlidir. Bana 1 tirilyon tazminat bicildi diyelim. Umurumda mi? Alamazlarki! Cubku alabilecekleri merci yok. Ard niyeli isem mallarimi satar savar, baskasinin uzerine gecirrim vs. yine vermem o parayi. Nitekim alacakli olmanin zor tarafida budur. ODEV : Sanirim borclar kanununu okumalisiniz :) Orada nafaka alacaklarindaki oranin felanca maddenin fesmanca bendinde 1/4 oldugunu bulacaksinizdir. Kolay gelsin
çok teşekkür ederim...
:)
saolun tekrar ben okumaya gideyim bari...
Madde 83 - (Değişik madde: 03/07/1940 - 3890/1 md.)
Maaşlar, tahsisat ve her nevi ücretler, intifa hakları ve hasılatı, ilama müstenit olmayan nafakalar, tekaüt maaşları, sigortalar veya tekaüt sandıkları tarafından tahsis edilen iratlar, borçlu ve ailesinin geçinmeleri için icra memurunca lüzumlu olarak takdir edilen miktar tenzil edildikten sonra haczolunabilir.
(Değişik fıkra: 12/04/1968 - 1045/1 md.) Ancak haczolunacak miktar bunların dörtte birinden az olamaz. Birden fazla haciz var ise sıraya konur. Sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sonraki haciz için kesintiye geçilemez.
icra iflas kanununda belirtildiği gibi maaş ve ücretlerin en az dörtte biri olmak üzere borçlu ve ailesinin geçinmesi gereken miktar ayrıldıktan sonra haczedilebilir.ancak madde 82'de de haczi caiz olmayan mallar ve haklar sayılmıştır. bu maddede sayılan maaş ve ücretler ise hiçbir şekilde haczedilemez. bunu dışında bazı kanunlarda da bu konuyla ilgili bazı hükümler vardır örneğin iş kanunu madde 35. bu maddeye göre ise işçilerin aylık ücretinin dörtte birinden fazlası haczedilemez.
Madde 35 - İşçilerin aylık ücretlerinin dörtte birinden fazlası haczedilemez veya başkasına devir ve temlik olunamaz. Ancak, işçinin bakmak zorunda olduğu aile üyeleri için hakim tarafından takdir edilecek miktar bu paraya dahil değildir. Nafaka borcu alacaklılarının hakları saklıdır.
bu konudaki şikayetinizi de icra mahkemesine yapabilirsiniz. süre muamelelerin öğrenilmesinden itibaren 7 gündür.
Madde 16 - (Değişik madde: 03/07/1940 - 3890/1 md.)
Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır.
Bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman şikayet olunabilir.
Merhaba,
Mahkeme tedbir nafakasi olarak toplam 600 Ytl karar verdi. Karsi taraf bunu 5 ay odemedi. faizler haric 3000 ytl borc cikti. Icraya verildi ve icra isyerinden net kazancinin 640 Ytl oldugunu ogrenerek maas haczinde bulundu. artik her ay 600 ytl tedbir nafakasi icin ve kalan maasin 1/4 u de (yani 10 ytl) de birikmis borc icin kestiriliyor. (baska bir geliri ve hic bir seyi yok maasindan baska)
Mahkeme sonuclandı ve simdi toplam 800 ytl nafakaya karar verildi.
Yargitaya bu madde ile ilgili de temyiz yapildi. Oldu ki onanirsa ;
icra maas haczini nasil yapacak?
iyi gunler
Daren
nafakanın karşı tarafın mali gücü oranında takdir edilmesi gerekirken bunun mahkemeler tarafında dikkate alınmaması hiç anlaşılabilir bir durum değil. hakimlerin kanuna değil de kişisel kanaatlerine göre karar vermesi bakalım ne sonuçlar doğuracak unutmayalim ki mahkemeler öncelikle adil karar vermek zorundadır. şimdi 640 ytl maaş alan ve başka geliri olmayan birisi bu 800 ytl nafakayı nasıl ödeyecek.mahkeme galiba sen ne kirli çıkısın senin vardır paran mı diyor.
Merhaba,
Anlattigim durumla ilgili sizce yargitay bu maddeyi bozar mi?
Yani gelirin uzerinde bir rakami odeyeceksin diye bir karar cikar mi?
Boyle bir karar cikarsa prosedur nasil olacak peki?
Daren
Yargıtay sunulan kanıt ve tanık ifadelerinin ışığında nafaka miktarını takdir eder. Ayrıca siz nafakayı azaltmak için yeni dava açabilirsiniz.
Ancak nafaka miktarı değişene kadar eski miktar üzerinden nafakayı ödemeniz gerekir.
Eğer tek anlaşmazlık nafaka miktarıysa bunu temyize götürmeyip nafakayı azaltma davası açmanız belki de daha kısa sürede sonuç almanızı sağlar.
Çünkü yargıtay en az 10 ay sonra kararı açıklayacaktır, geçmiş zamanların nafakasıyla gelecek 10 ayın nafakasını da rakam azalsa bile eski miktar üzerinden ödemeniz gerekecek.
Ama boşanma kararını kesinleştirip ardından nafaka için dava açarsanız 2 ay sonrasına gün alır, 2-3 celsede sonuçlandırırsınız. Daha kısa bir sürede hallolur.
Sn. Ma_cera,
ilginiz ve yanitlariniz icin tesekkurler,
Konu ile ilgili hukuksal fikrinize katilmakla birlikte, eger karar onanipta 800 e karar verilirse bunun icra yonunden tahsilati nasil yapilir?
Daren
benim de bir sorum var bilgilendirirseniz sevinirim.bir yıl önce ayrıldım ve iki çocuğum var annede kalıyor annenin kendine ait dükkanı var benden yoksulluk nafakası talep etmedi ancak çocuklar için iştirak nafakası talebinde bulundu çocuk başı 100 ytl toplam 200 ytl,şimdi nafaka artırımında bulundu ve çocuk başı 200 ytl istiyor gerekçe olarakda çalıştığım kurumdan aldığım döner sermaye gelirini gösteriyor; ancak ben boşanmadan öncede döner sermaye alıyordum yeni başlamadı bu uygulama ve döner sabir bir ödeme şekli olmayıp miktarı ve zamanı değişmektedir garantisi yoktur yani..
benim sorum şu :şimdi döner sermaye geliri nafaka artırımı için talep edilebilirmi yoksa maaş gibi olmadığından ve garantisi olmamasından dolayı reddedilebilirmi?edilirse hangi gerekçe ile hakkımı arayabilirim teşekkürler...
Aylık düzenli olmayan gelirlerin ortalamasına bakılır.
Mesela serbest meslekten birinin senelik vergi levhasındaki gelir nasıl 12'ye bölünerek ortalama geliri bulunuyorsa
maaşının yanında diyelim ki 3 ayda bir ikramiye ve/veya sene içinde değişik miktarlarda döner sermayeden gelir alan birinin senelik toplam geliri 12'ye bölünmek suretiyle aylık ortalama gelir bulunur.
Daha önceki mahkeme sürecinde döner sermaye gelirleriniz hesaba katılmadan bir nafaka takdir edilmiş.
Gelirinizdeki değişim, hayat koşulları vs. gibi faktörleri değerlendirecek olan hakimdir.
Belki boşandığınız eşe nafaka ödemek insanın canını yakabilir, ama nafaka verdiğiniz sizin öz çocuklarınız. Çocuk başına 200 YTL iştirak nafakası vermek de çok olmasa gerek.
stajdayım ve hakim beni sözlü yapacağını söyledi eski m.k ya göre nafakaları okuyorum ama yeni değişiklerden haberim yok iştirak nafakasına sadece dava sonunda mı hükmediliyor yoksa tedbir nafakasında olduğu gibi dava açıldığı tarihten itibaren istenmesi mümkün müdür yardımcı olacak bir arkadaşım varsa yardımını bekliyorum
ayrıca terk sebebiyle boşanma için öngörülen ihtar için dört aylık süre eve dönüş için iki aylık süre dolayısıyla dava açmak için şart olan altı aylık sürede bir artış oup olmadığını bilen var mı?
Sayın pleasures, artık lisede değilsiniz.
Sizi sözlü yapacak olan da coğrafya hocanız değil hakim.
İki sorunuzun cevabı da medeni kanunda açıkça belirtilmiş.
Yeni medeni kanunu okumadan böyle ezbere hazır cevaplar beklemek ne kadar doğru?
Kitabınız yoksa, bakınız elinizin altında internet var, www.google.com diye bir site var. Burada boşluğa "medeni kanun" diye yazın. Çıkan ilk 10 site arasında yeni medeni kanunun tam metni bir değil, çok yerde var. Zahmet olmazsa baştan sona okuyun, en azından bir göz aşinalığı olur.
Aklınıza bir soru takıldığında ben bunu medeni kanunda okumuştum der, açar yine bakarsınız.
İştirak nafakasına, son kararla birlikte hükmedilir. Tedbir nafakasına ara kararla hükmedilmişse, talep halinde kakarın kesinleşmesinden itibaren iştirak nafakası olarak devamına karar verilir.
Terk için öngörülen süreler değişmemiştir, 4 ve 2 aydan oluşan toplam 6 aylık süre aynen geçerlidir.