Printable View
Boşanma davası açıldıktan sonra eşlerden birisinin bir başka kişiyle birlikte olması zina olarak kabul edilmeyecek. Boşanma davası sürerken ''müşterek hayatın tatiline'' karar veren eşlerin ilişkileri, mahkeme kararıyla ayrı yaşayanların eylemleri suç olmayacak. Boşanma davası açıldıktan sonra taraflardan birisinin bulunamaması ve terk edilen kişinin başkasıyla birlikteliği zina olarak kabul edilmeyecek.
Yorum doğrumudur acaba?Yetkili arkadaslarin cevabini bekliyorum.Tesekkurler...
Yetkili degilim ama: bu durum zaten biyleydi. Daha da genis olarak ifade edeiyim. Dava acildiktan sonra gelisen olaylar derdest davaya delil veya zemin teskil edemez.
Sayın beraber_2001
Aşağıdaki linklerde bu konu ile ilgili haberler var. Size özetle şöyle söyleyelim. Zina suç olmaktan çıktı. Bunun nedenlerini aşağıdaki linklerden okuyabilirsiniz. Yalnız şöyle bir durum var zina suç olmaktan çıktı diye bu evlilik birliği içinde artık herkes keyfine göre zina yapabilir anlamını taşımıyor. Medeni kanun madde 161'e göre zina halen boşanma sebebi olarak geçerliliğini koruyor. Ancak kanun eğer taraflardan biri zina olayını öğrendikten sonra 6 ay içinde boşanma davası açmazsa eşini affetmiş ve evlilik birliğine devam etme niyeti taşıyor demek sayılıyor ve altı ayın sonunda zina nedeniyle açılan davayı reddediyor. Öte yandan taraflar boşanma davası değilde ayrılık davası açmışlarsa yada boşanma davası açmışlarsa ancak yeniden bir araya gelme olanakları sözkonusu ise hakim ayrılığa karar veriyor bu ayrılık kararı 1 yıl ila 3 yıl arasında değişiyor. Ayrılığa karar verilmesi demek ise diğer tarafa "haysiyetsiz hayat sürme" hakkını vermiyor. Ayrılık kararından sonra yapılan zina da kanaatimce hala boşanma sebebi olarak geçerliliğini korumaktadır. Sizin böyle bir kanaate nasıl ulaştığınızı anlayabilmiş değilim. Bunu herhangi bir yerdemi okudunuz acaba?
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=126650
http://arsiv.sabah.com.tr/2004/09/01/yaz08-50-110.html
Ayriliga karar verilmesi evlilik sorumluluklarinin askiya alinmasidir. Yegane amaci eslerin bu sure zarfinda tekrar bir araya gelme olanaklarini arastirmalari icin firsat tanimaktir. Taraflardan en az biri bunu kesinlikle reddediyor ve evlilik birlikteligine aykiri yasami tercih ediyorsa bu mahkemece sahsin aleyhine yorumlanamaz. Cunku unutulmasin ki 'AYRILIK KARARINA HUKMEDILEN DAVA DERDESTTIR' surenin sonunda yeniden gorulecektir ve sadece dava acildigi ana kadar olan unsurlarin degisip degismedigi, taraflarin tekrar bir araya gelme ihtimallerinin bulunup bulunmadigi karara baglanacaktir. Bu donemde gelisen olaylar DERDEST davayi sadece BOSANMANIN onanip onanmamasi acisindan etkileyebilir. 'Taraflar bir araya gelme azmini gostermemistir' demek icin kullanilabilecek bir unsur olsa da ALEYHTE olabilecegine ihtimal veremem.Alıntı:
Av.Hanife Ebru Öztürk rumuzlu üyeden alıntı
Oncelikle verilen cevaplar icin tesekkurler.
Sorumu soyle degistirmek istiyorum.
Ben esim ile 3,5 yıldır ayrı yasıyorum ve bu sure icinde hic bir araya gelmedik. vede 7 ay once evlilik birliginin temelden sarsilmasi sebebiyle bosanma davasi actim. Dava suruyor 2 durusma gecmis.vede kesin bir karar henuz yok.dava icinde de zina kesinlikle söz konusu degil..
dava açıldıktan sonra; ayrı yaşayan çiftlerin başka biriyle ilişki kurması ve halinde de davayi nasil etkiler.
Ben nasil olsa bir dava actim bundan sonra bir beraberligimin olmasi,benim icin sorun olmaz ,esimin haberi olsa bile davamdan sonra basladi bu beraberliğim demem ne derecede dogrudur.
Diyelimki esim bu iliskiyi ogrendi.Ama belirtiyorum dava acılıs tarihinden sonra ki bu iliskim davanın reddi icin mahkemeye delil olarak sunulabilir mi?.
sunulduğu halde esimin ben kocami seviyorum vede bosanmak istemiyorum demesi bunun davanin reddine ve de beni affetmesi anlaminami gelir?
Affetmis anlamina geliyorsa dava bitiminde bana zina davasida acamaz anlamina mi geliyor?
Yada dava devam ederken beraberligimi ogrenir vede tamam bende bosanmak istiyorum vede ayri bir zina davasi açarak 2 davayi birlestirecegim diyebilirmi?boyle bir durum sozkonusu olabilir mi?Evet olur ise benim iliskimin dava tarihinden sonra baslamasini hafifletici sebep olarak kullanabilir miyim?Tazminat vermem sozkonusu olursa?hekerse simdiden tesekkuler.cevaplarinizi bekliyorum ....
herkese tesekkurler...
Bosana davası acıldıktan sonra dava sadece ilk dilekçelerdeki suçlamalar üzerinden görülür. Boşanma davalarında davayı genişletici nitelikte ek iddialar mahkemelerce reddedilir ve dava konusu yapılamaz. Madem böyle bir iddianız vardı davayı açarken veya ilk cevap dilekçenizi verirken neden dile getirmediniz denerek reddedilir. Eşinizin sizin hakkınızda zina suçlamasında bulunduğunu farz edelim 'Evet yaptım demek zorunda değilsiniz ki' İddia sahibi iddiasını ıspatla mükelleftir. Boşanma davası müteaddid defalar açılabilir ancak bir dava bitmeden başka suçlamalarla başka bir dava açılşamaz. Dolayısıyla birleştirme diye bir kavram söz konusu değildir. Eşiniz ilk dilekçesinde sizin aleyhinize olarak 'eşim beni aldatıyor der ve diğer taraftan BOŞANMAK İSTEMİYORUM derse EVET o ana kadar aleyhinizde kullanabileceği suçlamaları affettiği anlamına gelir. Ancak siz davadan vaz geçmediğiniz sürece mahkeme davayı sonuçlandırmak üzere sürer gider. Diğer taraftan 3.5 yıldır bir arada yaşamamanız mahkemeyi ne derece bağlar emin değilim. Zira AYRI YAŞAM kavramı sanırım mahkeme kararıyla alınmış ve uygulanmış olmadığı ve tarafların her ikisi de Boşanmakta Hemfikir olmadığı durumlarda pek anlamlı olmuyor.
cavabiniz icin tesekkurler....
peki simdiye kadar bosanmak istemiyorum diyen bosanmamak icin herseyi yapan esim.Benim bu beraberligimi ogrendi farzedelim.Vede herhangi bir sekilde ispatlayabilir kanıtlar elde etti.Ama dediginiz gibi bosanmamak icin vermis oldugu dilekcede bu durum mevzu bahis degil.
Vede kararini degistirerek bosanmaya karar verdi.Veya bu olayi benim aleyhime kullanmaya karar verdi.Kullanabilir mi?Simdiye kadar bosanmak istemiyorum diyen esim.Kocamin Beni dava tarihinden sonra aldattigini ogrendim ve bende bosanmak istiyorum diyebilirmi.Demesi halinde benim bosanmam kolaylasir mi?
Yada dava sadece ilk dilekcedeki iddialar uzerine gidecegi icin dava acılısından sonraki olan bu olaylar davayı etkilemez mi?Davanin icine dahil edilemez mi?Esimin bunu ogrense bile davaya dahil edemiyecegi icin yapabilecegi bie sey yok mu?Bu olayı fazla bir tazminat odemeden kısa zamanda bosanırım umidiyle kullanabilecegimi dusunmem sizce yanlıs mıdır?
Yoksa ogrendikten sonra bile beni bosamayı istemedigi icin,Hakime ;bakin efendim bakın ben o kadar iyi birisiyim ki,evliligimi kurtarmak icin o kadar cabalıyorum ki,esim beni aldatıyor ama ben bosanmak istemiyorum mu der?
sorularım biraz cok oldu ama .cevap veren arakdaslara simdiden tekrar tesekkurler.saygilar,sevgiler....
Sayın regilion,
ilk cevabınızda hem "Bu donemde gelisen olaylar DERDEST davayi sadece BOSANMANIN onanip onanmamasi acisindan etkileyebilir." hemde "Taraflardan en az biri bunu kesinlikle reddediyor ve evlilik birlikteligine aykiri yasami tercih ediyorsa bu mahkemece sahsin aleyhine yorumlanamaz." demişsiniz bunu demekle kendi içinizde çelişmiyormusunuz? Evlilik sorumluluklarının askıya alınması demek evliliğin bittiği anlamına gelmez. Taraflar hukuken halen evlidir.
Öte yandan Sayın beraber_2001
Siz bir boşanma davası açmışsınız ve 3.5 yıldır zaten ayrıymışsınız. Bence bu hususu ispatlarsanız mahkemenin eşinizin "ben kocamı seviyorum ve ondan ayrılmak istemiyorum" demesi bir şeyi değiştirmez. Çünkü hakim ona madem seviyorsun niye 3.5 yıldır yanında değilsin diye sormazmı? Ayrıca siz bir dava açmışsınız eşiniz size zina nedeniyle boşanma davası açmaz mevcut iddiasını devam eden dosyada ileri sürer ve cevap dilekçesiyle karşı dava açabilir.
Burada nafaka ve tazminat konularında hakim tarafların boşanma konusundaki kusurlarına bakar. Bu durumda siz ilişkinizi açık etmeseniz iyi olur çünkü bu takdirde eşiniz "biz aslında bu ilişki yüzünden ayrıldık eşim benimle bu insan yüzünden bir araya gelmek istemedi""deyip sizden para koparmak için size tezgah kurabilir ( yaşanmış bir olaydır). Ayrıca eşiniz sizin ilişkinizi öğrenmiş ve hala boşanmak istemiyorsa o zaman sizi " affetmiş" sayılır. Sonrasında bir daha zina nedenine dayanamaz.
Uzun zamandır ayrıysanız bence bu boşanma davanız için haklı bir neden olacaktır düşüncesindeyim. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması durumu çok geniş bir konudur. Her tarafa çekilebilir ve bu tip davalar taraflar barışsın diye uzayabilir. Boşanmanıza kanaat getirildiğinde bu kez de nafaka ve tazminat olayları davayı uzatabilir.
siteye yeni üyeyim. Bir soru sormak istiyorum nasıl yapmalıyım
Sn.Av.Ebru Hn.Cevabiniz ici tesekkurler.
Ortada dedigim gibi 3.5 yillik bir ayrilik var.Bu ayrilik esimin bosanmayi istedigi anlasamadigimizi soylemesi ve evi kendi rizasi ile terketmesi ile basladi.3.5 yildir istanbul dısında yasıyor.
Bu zaman icerisinde anlasmalı bosanmak icin anlastik.her seferinde sartlari kendi lehine degistirerek protokolu degistirdi.Anlasmayi bozdu.
2002 den once kendi maasimla aldigim evi kendim icin aynı maddi degerde kendi üzerine tapulu diger asayı esime verdim.kızımın velayetini verdim.makul miktarlarda nafaka önerdim.(anlasmalı bosansaydık)fakat kabul etmedi.daha fazlasını istedi.
Vede en sonunda evlilik birliginin sarsılmasi nedeniyle esime dava actim
.3.5 yıldır her ay duzenli para gonderdim.simdi ben evden ayrılmadım kendisi beni eve almadı diyor.
Dilekcesinde problemlerimiz basladiginda bir süre babamlarda kaldigini daha sonra kardesinin yanina gittigini bir gun eve geri dondugunde kapinin kilidini degistirlmesinden dolayi eve giremedigini polise haber vermek istedigini fakat babamların ogrenmesi sonucu buna engel oldugunu benim kendisini tehdit ederek eve almadigimi bosanmak istemedigini soyledi.Eve cesitli numaralardan telefonlar geldigini,ceplerimdem seni seviyorum yazılı kagıtlar buldugunu soyluyor.Cocugum ile ilgilenmedigimi ilgi ve sefkat göstermedigimi,bakımı ve iasesine katkıda bulunmadıgımı iddia ediyor.
Bosanırsakda 15.000 ytl manevi tazminat 750 kendisi icin+ 750 de kızımız icin nafaka talep ediyor.
İddialari asilsiz hepside dogru olmayan seyler.
İddia ettigi numarları gsm firmasından mahkeme kanalı istetecegim.Benimle ilgisi olmadıgı ortaya cikacak.Kendisinin asırı kıskanç ozgüveni eksik gecimsiz birisi oldugunu sahitlerle ispatlamaya calışacağım.
Evi ve arsayı hesap dokumlerimi bankadan isteterek kendi birkimimle maasimla aldigimi ispatlayacagim. ;ona daha onceden vermeyi taahhüt ettigim arsanin yarisini da isteyecegim.Hatta 1 gün oncesinde babamım arsanın 1/3 kadar para gonderdigi hesaplarımda gozukuyor.hakkım varsa onuda talep edecegim esim calısmadıgı ev alımında katkısı olmadıgı icin evden talep ettigi 1/2 sini kendisine vermemeye calısacagım.
her ayduzenli olarak kendisi ve cocugum icin odedigim paraların dokumunu bankadan istetecegim.Yıl icerisinde cocuguma bayramlarda dogum günlerinde yanına gidemedegim zamanlarda hediye alıp gonderdigim kargo bilgilerinin dokumunu cıkarıp mahkemeye verecegim.
Cocugumu gormeye gittigimde devamlı kaldıgım otelin kayıtlarını istetecegim.
Her gittigimde kızımın ogretmeni ile gorustugum gidemedigim zamanlarda da telefon acıp gorustugum ogretmenin ifadesini istedigimi soyleyecegim.
sağlığı konusunda maddiyatın yanında hastanede muayene olabilmesi icin 6 aylık vizite kagıtlarını temin edip her ikisi icinde kendilerine ulastırdım.
her gittigimde kızımla beraber yüzlerce fotografimiz beraber gecirdigim zaman icerinde cekilmis kamera goruntulerimiz var.
sahitleriminde dinlendikten sonra davamın mal paylasımı-velayet konusu yuzunden cok k olabilme ihtimali yüksek oldugunu biliyorum.ilk ve ikinci durusmalarım arası 3 aydı.ve tüm bunlara ragmen halen davamın red olma ihtimalinin bulunması tekrar bir 3 yıl daha beklemek beni inanılmaz derecede sıkıntıya sokuyor.Baska arayıslar icerisine itiyor.
bir arkadaşım boşanıyor ve benim adımı şahit olarak yazdırmış. Kocasının ona kötü davrandığını dövdüğü gibi şeyler söylememi istiyor. Artık adım yazıldığı için mecbur olduğumu söylüyor. Böyle birşey yapmak istemiyorum ne yapmalıyım?
Hayır catısmıyorum çünkü: Hakim bu olayı şöyle yorumlayacaktır 'anlaşıldı bunların bir araya gelme ihtimalleri kalmamış. Baksana adam yeni bir yaşam kurmuş bile' Ne dersiniz? Ama bunu yaptı diye adamıda cezalandıramaz. (Maddi, manevi tazminata bu nedenle hükmedemez) Sadece artık evlilik yaşamının kesinlikle süremeyeceğini sayın hakime ıspat etmiş olursunuz. Bu kadar. Ben demiyorumki 'evlilik yükümlülüğü devam etmiyor'. Aksine devam ediyor ve taraflardan biri kesinlikle bu yükümlülüklerle yaşamını sürdürmeyeceğini en açık şekilde ıspat etmiş oluyor. Adam davacı ne yani evliliğe mahkum mu edilecek. Ayrıca malesef hukukçularımızın anlamadığı ve haala kendileriyle bağdaştıramadığı diğer bir unsur da AB ve Birleşmiş Milletler anlaşmaları. Bunlara ülke olarak imza attık. Ama haala insan haklarına aykırı olarak DEVLET adına evilik müesseseini zorla yürüttürme hakkını kendinde gören bir medeni kanunumuz var. Nasıl olcaksa? Biraz parası olan bizim kanunlarımızı bu uluslar arası mercilere taşısa bakın medeni kanunumuzun 'BEN BU İNSANLA YAŞAMAYI REDDEDİYORUM' diyeni, 'adeta cezalandıran' maddeleri yaşayabiliyor mu? Bu herşeyden önce insan haklarına aykırı. Ne demek BU İNSANLA ZORLA YAŞAMAYA MAHKUM ETTİM. Bu hak kimsede olamaz olmamalı. Hukuk bu evlilik sonlanırken tarafların birbirlerine maddi, manevi ne gibi hakları geçmiş doğru saptasın ve ortak çocuklar için doğru planlama yapsın yeter. Reşit insanların birbirine mahkumiyeti niye anlamış değilim. ARTIK SEVGİ VE SAYGIM KALMADI cümlesi kimin neyine yetmez anlamam. Seviyor ve sayıyorum bu nedenle evleneceğim derken itiraz eden yok. Hukuk durun bakalım, örf, adet, gelenek, kültürel yapı, siyasi, ahlaki, dini görüşleriniz uyuşuyorsa evlenebilirsiniz bir araştıralım sonra onay veririz veya vermeyiz demiyor ama iş boşanmaya gelince bu uyuşmazlıkları delice ıspat etmemiz isteniyor. Bu ıspatlar yapılmaya çalışılırkende İNSANLIĞINI YİTİRENLER dahi oluyor. Buna gerekl var mı? Bitmişi daha da berbat düzeye medeni kanunumuzun böylesine saçma koruyuculuğu indirmiyor mu sizce? (İçimi de döktüm sanırım kusurma bakmayın :) )Alıntı:
Av.Hanife Ebru Öztürk rumuzlu üyeden alıntı
Mahkemeye gitmekle mükellefsiniz ancak şahit olduklarınızı anlatmamak veya olmadıklarınızı söylemek siznle vicdanınız arasındaki bir durum. Tek zorunluluğunuz mahkemeye gitmek.Alıntı:
Gravis rumuzlu üyeden alıntı
Sayın beraber_2001,
Elinizde bu kadar delil varsa o zaman zaten eşinizin iddialarını çürütmüş olacaksınız. İstenen nafaka miktarı bence yüksek. Özellikle çocuğunuz özel okula gitmiyorsa aylık 750 YTL çok yüksek bir miktar. Aylık kazancınızı bilemiyorum ama yinede bence mahkeme çocuk için bu kadar nafakaya hükmetmeyebilir. Ailenizden özellikle babanızı olaylar konusunda şahit olarak gösterebilirsiniz. Davanızın reddedileceğini sanmıyorum. Eve gelmediğini, gelmeye yanaşmadığını ispatlayabilirseniz sizin için sorun kalmayacağı kanaatindeyim.
Ne yazıkki insanlar evlenirken kendi gerçek kişiliklerini gizledikleri için evliliklerde de bu şekilde istenilmeyen olaylar ve kişilik çatışmaları yaşanıyor.
Tahminimce bir avukatınız vardır. Onun talimatları doğrultusunda hareket ederseniz sorun çıkmayacağı kanaatindeyim.
Sn.Av.Ebru Hn...
İlginiz ve cevaplariniz icin cok tesekkur ederim..
Dedigim gibi bir bosanma surecine girdim ve bu surec sanırımki benim icin bayagı bir uzun olacak.
Benim tek hatam esim evimden ayrildiktan sonra eve don cagrısı yapmamiş olmamdır.Bunu yapmis olsaydim belkide boşanma yolunda bayağı bir şanslı olacaktım.
Bunu yapmak istemedim cünkü her seye ragmen , cocugumuz icin tekrar bir araya gelme sansimiz olduguna inanıyordum..Vede bunun icin cok ugrastim.
Ama malesef bu noktaya kadar geldim.
Simdi esimle birbirimizi kırmadan,incitmeden bu isi sonlandırmak.ikimiz vede daha onemlisi cocuğumuz bu olaylardan en az hasarla atlatabilmsi icin olayı fazla basitlestirmeden ,medeni bir sekilde bitirmek istiyorum.Fakat ben böyle düsündükçe esim tam tersini yapıyor.
Sebebini anlamak istiyorum ama Anlayamıyorum.Simdi cocugumu bana göstermiyor onu bana karsı kullanıyor.Telefonlarımı açmıyor acsada suratıma kapatıyor.Yasal yollardan nasıl göreceksen oyle gel onun haricinde yuzunu göremezsin diyor.Bunlar beni üzüyor.Kızım daha 7 yasinda ama 3.5 yıldır devamlı aradim yanına gittim o yüzden kim olursa olsun bana karsı soylenenlere kulak asmıyor ve bana hissettirmiyor.Aramız cok iyi.Ama son 3 aydır goremiyorum.
En son 3 ay once gittigimde cuma oglen okulundan aldim aksam eve gonderdim.Ertesi gun esim gondermedi (bilmiyorum bunlar dava icin kullanılabilir mi? )
Özel bir şirkette çalışıyorum maasim yaklasik 3000 tl.Kendisine anlaşmalı boşanırsak 1000 tl vermeyi önerdiğimde 1500 isterim demişti.İstiyor ama hem suclu hem güclü hesabı isteklerinin ardı arkası gelmiyor.
Simdi kızımında mahkemede dinletilmesini talep etmis sanırım velayet icin.Kızımın yası 7 .ilkokul 2 ye gidiyor.Annesi kızıma iyi bakıyor ondan sühpem yok.Boyle oldugunu bildigim icin simdiye kadar beraber kalmaları konusunda hic bir problem cıkarmadım.Su anda da buyuk ihtimalle kızımın annesine verilecegini dusunuyorum.Avukatım eger kızımın velayetini annesine vermeyi kabul edersem kızımın mahkemeye gelmesine gerek kalmaz boylece cok fazla etkilenmez dedi.Ama kızımı cok seviyorum benim velayetini alabilme sansım çok kücük bile olsa onu kullanacagım.Bir de ilerde kızım baba boşandıgın zaman beni istemedin bile derse ne cevap veririm.
Esimin acisindan düsünüyorum.Belkide kadın psikolojisi bana eziyet cektirmek beni yıpratmak istiyor.Benim hemen kendimden genc bir sevgili bulup evlenebilecegimi kendi hayatının ise bittigini falan filan soyluyor.Belki bosanma davasını cocugum icin hic acmayacagımı dusundu belkide 3.5 yıl sonunda tekrar yeniden baslarız dedi.Ama bu zamanın sonunda biten duygular cocuk icin bile olsa geri gelmiyor.Su anda bende sadece saygı kaldı.Onuda cocugum için omrumun sonuna kadar korumak zorundayım vede koruyorum.
Kusura bakmayın.Herhalde biraz fazla yazdım.Ne yapalım bunları yasamak zorundaymısız yaşıyoruz da.Ama yinede sabırlı olabilmek ve saygıyı kaybetmemek benim yapabilecegim tek şey.Tekrar tesekkurler...
Konu çok uzamış ve karışmış. Ama ben soruyu sadeleştirip cevabı da aynı sadelikle alırsak herkese yararı olacağını düşünüyorum.
Eşlerden biri, boşanma davası açıldıktan sonra ama dava sonuçlanmadan önce, bir başka kişiyle bir ilişki içine girse ve bu ilişki belgelense, görüntülense vs. ne olur? Davanın sonucunu nasıl etkiler?
Boşanma gerçeklemedikçe ve karar kesinleşmedikçe ; eşlerin sadakat yükümlüğü devam eder.
Davayı etkileyecek bir durumdur.
Alıntı:
lektem71 rumuzlu üyeden alıntı
Alıntı:
Av.Duygu Tekay rumuzlu üyeden alıntı
Dava devam ederken ve hatta yerel mahkemece karar verilmiş ve karar taraflardan birisi yada her ikisi tarafından temyize gönderilmiş dahi olsa, taraflardan birisinin bir başka kişi ile beraberliği (cinsel birliktelik varsa) zina dır. öğrenen tarafın 6 ay içinde dava etme hakkı olduğuna göre, devam etmekte olan dava için konu edilemese bile ayrı bir boşanma davası sebebi olup, zina nedeni ile açılacak dava önceden açılmış davayı da etkileyecektir diye düşünüyorum.
Davanın dayanağı Medeni kanunun 185 nci maddesidir.
Evlilik birliği devam ettiği sürece (yasal olarak) eşler yükümlülüklerini yerine getirmek zorundadır. Bu yürükmülüklerden bir tanesi de SADAKAT yükümlülüğüdür. Boşanma kararı kesinleşmediği sürece yaşanacak her türlü beraberlik mevcut davayı etkileyebileceği gibi, ayrı bir boşanma davası sebebi sayılacaktır.
“Eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar”
Cevabınız için teşekkürler.Alıntı:
dardayım rumuzlu üyeden alıntı
Demek ki cinsel birliktelik olmadığı sürece zina konusunda ayrı bir dava açılamıyor. O birlikteliğin de kanıtlanması çok kolay olmasa gerek. Yani bir şekilde bu tür ilişkiye girmiş biri, yüksek oranda yakasını kurtarabiliyor maalesef. :kızgın:
Aynı anda iki boşanma davası birden yürütülebilir mi peki? Sanırım önceki mesajlarda, yürütülemediğine dair bir şey okumuştum.
İki dava aynı anda olmaz ama yeni öğrenilen olgu ve durumlar devam eden davada ileri sürülebilir.