Kürt sorunu nasıl çözülür?
biliyorum bu benzeri konular çok açıldı ancak son günlerin tansiyonundan olsa gerek.. bu konuda somut çözüm önerileri atalım ortaya.. tartışılsın, konuşulsun.. evet sorun nasıl çözümlenir??
ben öncelikle pkk terörünün ortadan kaldırılması gerektiğini düşünüyorum.. çünkü olayı sürekli gündemde tutan, tetikleyen ve türkiye'yi yaralayan temel faktör bu.. peki bu nasıl olur?? öncelikler askeriyede tasarrufa gidilmeli.. tasarruf derken aynı kuvvette harcamaların birbiri arasında aktarımını kastediyorum.. mesela askere alınanların bir kısmı kamu kuruluşlarında çalışılır ve kısa dönem uzun dönem farketmez askere yapılan harcama azaltılır ve buradan elde edilecek kar, diğer benzer yöntemlerle arttırılabilir.. bunun sonucunda uzun vadede de olsa türkiye güneydoğu sınırını uydu yoluyla kontrol edebilir.. evet bugünkü sınır dağlardan değil de musul ve kerkükden yani düzlükten geçseydi bugün dışarıdan sızmalar engellenebilirdi ancak şu anda zor.. ayrıca pkk'yı desteklemekten çekinmeyen suriye ve iran'a da diplomatik tepki koyulmalı.. onların petrolü varsa bizim de suyumuz var, rahat olun!! yalnız kafama takılan birşey var.. rum asıllı karadenizli bir vatandaşımızla sohbet ederken askerliğini güneydoğuda yaptığını söylemişti.. çok yakınlarından geçen bir pkk grubunu vurmaya hazırlanmışlar ancak gelen bir emir ile geçip gitmelerine izin verilmiş.. peki neden?? emir nereden gelmiş olabilir acaba?? tanrıyı bulmaktan zor olmasa gerek!!
pkk terörü engellendikten sonra bölgesel eğitim, sağlık, vb.. hizmetler sağlanmalı, işsizlik sorununa çözüm bulunmalı.. bugün kürtler anayasa önünde hiçbir şekilde haksızlığa maruz kalmamışlardır.. ancak güneydoğuya doğu anadoluya bu hizmetler sağlanmayarak zaten bir şekilde hakları gaspedilmektedir.. sadece kürtlerin değil, orada yaşayan tüm etnik kökenli insanların!! bugün güneydoğuda yaşayanlar, pkk'ya gençlerin işsizlik yüzünden katıldığını kabul etmektedir..
bunlar o kadar zor şeyler olmasa gerek.. neden yapılamasınlar ki?? denemekde yarar var..
yazılarınızı bekliyorum.. (sizin görüşleriniz, yorumlarınız, vs..)
Re: Kürt sorunu nasıl çözülür?
Mesela Bütün Türkiyeyi yönetme görevini pkk ya verelim,
yani kürtlere.
ve diyelimki "kardesim ne güneydogusu ? al sana türkiye adinida Kürdistan koy" dedigimizi farz edelim.
Türklerinde buna razi oldugunu farz edelim. Ama bütün türklerin...
Noolur : Oyun bozulduu nasil bozuldu karisiklik yok her sey güllük güllistanlik tamamiyle istikrar kardeslik her sey var.
Bati tarafindan bu kesinlikle kabul görmez, sora ilerlersin, tekrar istikrarsizlik politikasi yaratilmak istenir ( Bati tarafindan )
Bu sefer Türkleri Kürtlere karsi, tekrar bi istikrarsizlik yaratilmaya calisinilir bu sefer türkler haydaa kürtlere karsi, bu hep böyle devam eder durur ..
Kesin cözüm : Türkiye cumhuriyeti icindeki her insanin Bu memlekete sahip cikmasi lazim, Türküde, Kürdüde, Lazida, Cerkezide, Anadolulusuda, inanin biz bu ülkede huzur icinde Ekmemizi yeriz.
Hepimize ama hepimize yeter Bu ülke.
Re: Kürt sorunu nasıl çözülür?
Sayın abollla 47 aclık ve yoksulluk söylemlerini aşiret düğünlerindeki saltanat ve sasaya bakarsanız görürsünüz?
MUSTAFA KEMAL"İN 1923 yılında Adana seyhatinde söylediği şu sözü de herkesin bilmesinde yarar var:
"Bu memleket tarihte TÜRK'TÜ halde de TÜRK'TÜR ve ebediyyen TÜRK olarak yaşayacaktır".
Kamu birlik harekatı eğitim yayınları kitaplarından.
Re: Kürt sorunu nasıl çözülür?
Vatan dedenin yattığı
Annenin yayıkta ayran yaptğı
Ocağının tüttüğü
Babanın ekin ektiği
Bacının gelin gittiği
Yarinin çıktığı
Evdir vatan
Vatan Edirne de Selimiye
İstanbulda Süleymaniye
Bitliste tütün
Hakkaride Kürdün
Olduğu yerdir vatan
Elazığda Gaggoşun
Erzurumlu Dadaşın
Çerkez Gardaşın
Olduğu yerdir vatan
Rize çayın
Cudi de dağın
Trabzonda Lazın
Olduğu yerdir
Rize çayın
Cudi de dağın
Trabzonda Lazın
Olduğu yerdir vatan
Elinde cıgaran
Dilinde türkün
Torununa öykün
Aklında ülkündür vatan
Türkle Kürdün yoldaş olduğu
Çerkezle Lazın adaş olduğu
Alevi Sünninin gardaş olduğu
Mukaddes topraktır vatan
Alt kimlik üst kimik neymiş kimene
Türküm,Kürdüm Çerkezim,Lazım gelmem oyuna
Hakkın birliğine tekbir alına
Ezanın dinmediği yerdir vatan
Şehit
Şehitlerin koyun koyuna yattığı
Dosta gurur düşmana korku saldığı
Dünyanın hayran kaldığı
Cennet Türkiyem’dir vatan
Re: Kürt sorunu nasıl çözülür?
Alıntı:
kürtlerin bu ülkeden istediği tek şey yıllarca türk halkıylan her cephede savaşıp kurtuluş savaşına önderlik etmiş ki (atatürk kurtuluş savaşını doğudan başlatmıştır) verdiği şehidlere karşılık sadece yunanistan ve bulgaristandaki 100 -150 bin türk insanı için istediklerinizin bir kısmıdır sadece ve buna da hakları var sanırım 200 bin nüfuslu kıbrıs için ülkeyi feda ettiniz ama 15 milyon kürd için hiç bir hak düşünmemek hangi vicdana sığar söylermisiniz sayın HMNGR
kürtlerin uluslaşmasına gelince osmanlıdan beri bir arada yaşamış ve iç içe geçmiş iki halk olarak hiç bir zaman türk halkına ihanet etmemiştir ve aldandığı tek şey her sıkışık dönemde verilip unutulan sözler ve vaadlerdir
Alıntı:
Şu isyanlara bir baksak ta sonra devam etsek ?
Tarihle yüzleşme temrinleri: Koçgiri ayaklanması
DIŞARIDA başta ABD ve AB ileri gelenleri, içerde de başıbozuk tarihçiler, İkinci Cumhuriyetçiler, neoliberal alimler olmak üzere bir seçkinler loncası, bizim gibi dinozorlara tarihimizle yüzleşmemizi salık veriyorlar.
İsterseniz bu tavsiyenin tercümesini yapayım: Hakkınızda verilen kararı adam gibi kabul edin. Yani Ermeni soykırımını falan...
SELAM DA DUR!
Sadece Ermeni fesadını kabul etmek yetmiyor, Kürt milliyetçiliğini hoş görmekten başka karşısında selam durmamız da isteniyor. Ayrılıkçı ve özerklikçi Kürt milliyetçilerine bu işin nasıl olacağını sormak doğru olmaz. Bildirimen aydınlarımız bilmezler ama Kürt milliyetçiliğinin anasının Türk milliyetçiliği olmadığını Kürt milliyetçileri çok iyi bilirler.
Tarihle yüzleşme temrinlerinin muhatabı, bu nedenle Kürt milliyetçileri değil. Bizim aydın bildirimenler. Gülünç saflıklarından kurtulmaları için, Erol Kurubaş’ın "Başlangıcından 1960’a Değin Kürt Sorununun Uluslararası Boyutu" (Ümit Yayıncılık) adlı nefis kitabı okumalarını salık vereceğim.
PERİNÇEK’İN KİTABI
Ama biz gene de Türk milliyetçiliğinin kaburga kemiğinden dünyaya gelmeyen Kürt milliyetçiliğinin başlangıcı için bir tarih bulalım: 1828-29 yıllarında yapılan Osmanlı-Rus savaşında iki Kürt aşiretinin Rusların yanında yer alması (E.Kurubaş, S.19); Kürt aydınlarının İttihat ve Terakki Cemiyeti (1908) içinde yer alması; 17 Aralık 1918’de Kürdistan Teali Cemiyeti’nin kurulması...
"Tarihle yüzleşmek" zorbaları bu konularda istedikleri kadar eşinebilirler. Ben bugün Koçgiri ayaklanması ile ilgileneceğim. Benden başka ilgilenmek isteyen varsa, Komal Yayınevi tarafından yayınlanan "Koçgiri Halk Hareketi, 1919-1921" adlı kolektif çalışmayı okuyabilir. İsteyenler isyanın liderlerinden Baytar Nuri Dersimi’nin "Kürdistan Tarihinde Dersim ve Hatıralarım" adlı kitabını da okuyabilirler.
Bir de Doğu Perinçek’in "Kurtuluş Savaşı’nda Kürt Politikası" (Kaynak Yayınları) adlı kitabı var. Koçgiri isyancılarının İngiliz emperyalistleri ve Yunan işgalcilerle bilinçli işbirliği içinde olduklarını yazıyor: "Büyük kısmını süvari kuvvetlerinin oluşturduğu birlikler, Koçgiri isyanı yüzünden, 1. ve 2. İnönü savaşlarına katılamamıştır." (S.103)
SEVR’Cİ KÜRTLER
Kürt milliyetçiliğinin Kurtuluş Savaşımıza katkıları bu kadarla kalmaz(!) Kürt milliyetçilerin 25 Aralık 1920 tarihli telgrafla yaptıkları katkı da şöyledir:
"Elazığ vilayeti vasıtasıyla. Ankara Büyük Millet Meclisi Riyaseti’ne. Sevr Muahedesi mucibince Diyarbekir, Elaziz, Van ve Bitlis vilayetlerinde müstakil bir Kürdistan teşekkül edilmesi lazım geliyor. Binaenaleyh bu teşkil edilmelidir. Aksi takdirde bu hakkı silah kuvvetiyle almaya mecbur kalacağımızı beyan ederiz. Batı Dersim Aşiret Reisleri." (Koçgiri Halk Hareketi, S.65-66)
İsyancı Kürt milliyetçiliği, Sevres Antlaşması’nın uygulanmasını isteyerek Kurtuluş Savaşımıza kardeşçe(!) katkıda bulunuyor. Ayda bir bildiri yayınlayan münevveran takımı ne diyor acaba, tarihle yüzleşmemizi sürdürelim mi, yoksa yeter mi?
Özdemir İNCE /Hürriyet
Yanarım yanarım, şu ne söylediğini bilmeyenlere yanarım.
Selamlar,
Re: Kürt sorunu nasıl çözülür?
Diyarbakır'da sivil toplumdan çağrı
Faruk BALIKÇI- Serdar SUNAR
DİYARBAKIR – Diyarbakır’da 72 sivil toplum örgütü ortak bir açıklama yaparak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, Kürt sorunu ile ilgili açıklamasına destek verdi. Açıklamada, “Sorumluluk ve sağduyu sahibi bütün çevrelerin bu barış sürecine katkı sağlaması gerekmektedir. PKK da bu döneme katkı sağlaması gereken taraflardandır. 1 Haziran’a kadar olan ateşkes ve çatışmasızlık tarihini uzatmasının gerekliliğini önemsiyoruz” denildi.
Diyarbakır’da aralarında baro, oda, sendikaların da bulunduğu 72 sivil toplum örgütü, Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nde basın toplantısı düzenledi. Sivil toplum örgütleri adına açıklamayı yapan Diyarbakır Barosu Başkanı Emin Aktar, Kürt sorunun çözümüne yönelik umutların arttığı bir dönemden geçtiklerini, ancak Çukurca’da meydana gelen mayın patlamasında 6 askerin şehit olmasının yapacakları çağrının ne kadar hayati ve önemli olduğunu gösterdiğini söyledi. Aktar, “Son derece üzücü bir olaydır. Bu durum barış çağrısını etkilememelidir. Ayrıca, KESK genel merkezinde bugün aramalar yapıldı. Bu koşulların yaratılması düşüncemize karşı da olumsuz bir gelişmedir. Artık, sivil toplum siyaseti konuşabilmelidir” dedi.
Kürt sorununun çözümüne dair umutların arttığı bir dönemden geçtiklerini belirten Baro Başkanı Emin Aktar, “Sayın Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’ün bu sorunun önemini belirtip çözülmesi gerektiğinin altını çizmesi ile başlayan süreçte olumlu bir tartışma başlamıştır. Esen bu barış rüzgarı bazı umutları da beraberinde getirmiştir. Sorumluluk ve sağduyu sahibi bütün çevrelerin bu barış sürecine katkı sağlaması gerekmektedir” dedi.
Devamı: http://www.radikal.com.tr/Radikal.as...&CategoryID=77
Re: Kürt sorunu nasıl çözülür?
Cumhurbaşkanı, “Adına ister Kürt Sorunu deyin” ile başlayan cümleyi kurduktan sonra malum medya mesajı almış oldu. Böylece ülke gündemi “Kürt Sorunu” söylemiyle ağzına kadar dolduruldu. Bilinen klasik, ayrıştırıcı, bölücü, ötekileştirici yayınlar büyük bir ivme kazandı
Bu coğrafya üzerindeki niyetleri, ortada dolaşan haritaları biliyoruz”.
Böylece taraflar merak ettikleri cevabı da almış oldular.
“PKK değişmişmiş”, “silah bırakmak istiyormuş”, “barış arıyormuş” diyenler yalan söylüyor. Nitekim PKK, kan dökmeye ara vermeden devam ediyor, otobüs yakıyor, mayın döşüyor ve çocukları katlediyor. Barzani ve Obama adına var güçleriyle kamuoyunu yanıltmaya çalışanların bir kez daha yaptıklarının ne anlama geldiğini düşünmelerinde yarar var. Teröristle pazarlık yaparak, devletten taviz vererek, milleti ayrıştırarak barış getiremezsiniz. Sözde çözmek istediğiniz sorunu daha da önü alınamaz bir aşamaya getirmiş olursunuz! 26/05/2009 Özcan Yeniçeri
SELCAN TAŞÇI'nın köşesinden 25/05/2009
Bir Kez Daha... ‘Ne Mutlu Türk’üm Diyene’
‘Ne Mutlu Türk’üm Diyene’ sözü ülkemin dağlarından silinecekse, binlerce Mehmetçiğimiz ‘ne’ için canlarını verdiler?
Önce dağlardan silinir, sonra kitaplardan ve en sonunda beyinlerden silinir!
Görünen o ki, uykumuz çok ağır ve derin. Ama düşman suyu uyutmuş bir köşede bekliyor. Uyan artık, ey milletim!
“Şimdi ağlasın analarım
Ağlasın şimdi babalarım
Toprağı öksüz kaldı canlarımın...”
Dil hususu ayrı bir yara. Mahalli bir dilin devlet eliyle bu denli resmileştirilmesi apaçık bir ihlal değil midir?
Anayasamızın 3. maddesi öylesine mi duruyor orada? Türkiye Cumhuriyeti’nin Resmi Dili Türkçe değil mi?
Adamın biri milletvekili olduğunda bildiği yabancı dil olarak Türkçeyi yazabiliyorsa, bu sorunun cevabı ‘evet’ mi yoksa?
Bu kadar kolay mı yıkmak duvarlarımızı!
Ortada bir sorun var ise, bu bazı kesimlerce son zamanlarda iyice şirinleştirilen hainlik, nankörlük ve şımarıklık sorunudur yalnızca!
Bir hiç uğruna mu şehit oldunuz siz, ey canlarım?
Yıllarca uğruna savaştığımız değerler yavaş yavaş göğümüzden koparılıyor, ey milletim!
Uyan artık uykundan!
Uyan! Ve de ki;
İnadına, Bir kez daha, Ne Mutlu Türk’üm Diyene!
İlkay İlhan / YENİ ÇAĞ G.T.Z
Re: Kürt sorunu nasıl çözülür?
Re: Kürt sorunu nasıl çözülür?
Bu kafalar ile çözülmez, korkarım sonuçsuz siyasi manevralarla kaşıya kaşıya daha da derinleşir.Sonunda herkese yazık olur...
Re: Kürt sorunu nasıl çözülür?
İstanbul Boğaziçi Üniversitesi’ndeki ’Çevirmenleriyle ve Yayıncılarıyla Türk Edebiyatı 2’nci Uluslararası Sempozyumu’nun açılışında Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile yazar Yaşar Kemal birer konuşma yaptı.
Kemal, Türkiye’de 30 yıldır barış olmadığını ileri sürerek, "Barış yok Türkiye’de. ’Barış var’ diyorlar, bakan arkadaşım da ’Barış var’ diyordu. Türkiye’nin belasıdır bu savaş. Kardeş kardeşi öldürdü ve hiç kimse ’Bu adam ne istiyor, dağlarda niye ölüyor, öldürüyor?’ demedi. Bu Kürt meselesini yakında yazacağım, yazdım da zaten. Kötü bir yönetim var Türkiye’de. İnşallah kendilerini gösterirler iyi yönetim olarak. Tez ve tez barış olmalı. Ben bir yazarım, ’Barışı isterim’ dedim, bir insan barış istedi diye mahkum ettiler beni. yine mahkum ederler. Yine söylerim istediğini yapsınlar" diye konuştu. Kemal’in ’ülkede barış olmadığına dair’ sözleri hatırlatılan Günay ise, şunları söyledi: "Eleştirileri daha çok geçmişe dönük. Sayın Başbakan da, sayın Cumhurbaşkanı da bu konuda yumuşatıcı bir dil kullanmaya çalışıyor. Türkiye’de barış istiyoruz zaten."
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/11757337.asp?gid=233