Avukatlara da uzmanlık geliyor

Avukatlık Kanununda değişiklik için yeni bir tasarı hazırlayan barolar uzmanlaşma konusunda teklif getirdiler. Antalya Barosu tarafından hazırlanan ve İstanbul, Ankara, İzmir başta olmak üzere Türkiye Barolar Birliği ve Barolar tarafından tartışılan taslakta avukatlarda uzmanlaşmanın teşvik edilmesi genel kabul görüyor. Tasarıda avukatlara uzmanlık sınavı getirilerek bu sınavı geçen avukatların uzmanlık ünvanını tabela, kartvizit v.b. şekilde kullanmasına imkan sağlanacak. MARGE üyesi, Av.Bülent Hattatoğlu; ceza sınavını kazanan avukatlar ceza avukatı ünvanı kullanabilecek ancak bu sınava girmeyen yada kazanamayan avukatların ceza davalarına girmesine bir engel olmayacak. tasarı sadece uzmanlaşmayı teşvik ederek uzman olanların bilinmesini sağlayacak. Sınavın içeriği ve usulü konusunda kesin bir karar verilmiş değil. tasarı önümüzdeki yasam döneminde baroların mutabakatı ile son şekline gelip Adalet Komisyonuna sunulacak

Bence çok iyi bir öneri ve destekliyorum.Ayrıca sadece bir alanda çalışmakta olan avukatlar için de bir avantaj olarak görüyorum.tabi ki diğer avukatlarında bu tür işler alması engellenmemesi gereklidir.

sema k

Uzmanlaşmayı, Türkiye şartlarında başlı başına avukatlık tekelini zedeleyen bir problem olarak görmekteyim. Uzmanlaşma, genç bir avukatın zamanla ferdî gayretiyle öğrenip ulaşabileceği tecrübe ve bilgiyi, piyasaya hakim olan avukatların kartelleşmesi sonucunda geç ulaşacağı bir yapılaşmayı doğuracaktır. Bu açıdan, tek yönlü ve tekdüze doktriner ağızlar türeyecek ve hukukun gelişmesi yetkinlerin eliyle engellenecektir kanatindeyim
Saygılar!

Avukatlıkta uzmanlaşmaya gidilmesi gerçekten de isabetli ve lüzumlu bir karar. Ancak bunun sınava tabi tutulması bence yanlış. Belirli bir sahada uzmanlaşmak isteyen avukat bunu kendi tercihi ile seçmeli ve bundan sonra artık yalnızca bu sahadaki davalara bakabilmeli. Sınav ile ölçülmek istenilen nedir? Bu sınavı kim yapacak? Suisitimale çok müsait bir konu, çünkü sınavı yapacak olanlar da nihayetinde avukatlık yapmakta olanlardan olacak.

Oysa kişilerin özgür iradeleri ile bu tercih yapıldığı takdirde hem dengeli bir dağılım sağlanabilecek, hem de (bir meslektaşımın ifade ettiği) tekelleşme ve kartelleşmenin önüne geçilmiş olacaktır diye düşünüyorum

DeFacto

sanki uzman avukatlae zaten hiç yokmu kimisi 88.daire uzmanı kimisi 76.daire. kimisi kıyıköy ceza adliyesi uzmanı kimisi sıltan reşat ticaret mahkamesi uzmanı. kimisi adliye öncesi ceza avukatı bazıları ihale bazıları deniz ticareti uzmnı.yani bence hiç gereksiz bir şey.yazık bu avukatlara sınavı kazanmak için kendilerini telef edicekler.ama bu uzman sıfatları taşları yerine oturmış yapıyı bozacak mı ondan şüpheliym.

Sayın Müezzinoğlu,
Yukarıdaki iletiniz üzerine, bahsettiğiniz "ALMAN UZMAN AVUKATLIK YÖNETMELİĞİ" çevirisini araştırdım, ancak bulamadım. Şayet bilgisayar ortamında varsa ve buraya yazarsanız sevinirim.

Ancak o çeviriyi internet ortamında araştırırken, Çetin Aşçıoğlu tarafından, "http://www.martiyazilim.com.tr/marti.php?yol=haberler/fikirbahcesi/kaciranlaricin/avukatliktauzmanlikvebirdeneme.htm" adresinde yazılmış bir yazıya rastladım. Ben Avukatlıkta uzmanlaşmaya esasen sıcak bakan ve taraftar olan birisiyim. Bu konudaki görüşlerimi de kısmen daha önce bu sitede Hukuk Eğitimi forumlarındaki "Avukatlık sınavı" başlıklı forumda (https://www.hukuki.net/topic.asp?ARCHIVE=&TOPIC_ID=902) ve kısmen de yukarıdaki iletilerimde dile getirmiştim.

İletinizde, konu hakkında "İLGİNÇ ve DÜŞÜNDÜRÜCÜ" derken, karşı mı yoksa taraftar mı olduğunuz hususnda herhangi bir fikir beyan etmemişsiniz. Bahsettiğiniz çeviriyi okuyamadım ancak, iletinizde, "UZMANLIK SAYISINI DOLDURACAK KADAR AVUKATLIK RUHSATINA SAHİP ÖĞRETİM ÜYE ve GÖREVLİSİ VAR MIDIR" sorusundan, uzmanlık için öğretim üyesi olmak gerektiği anlamı çıkıyor. Eğer böyle ise bu tabiki çok yanlış bir düşünce. Konu hakkındaki düşüncelerinizi belirtirseniz ben de tekrar belirtebilirim.
Saygılarımla.

DeFacto

Avukatlık mesleğinde uzmanlık konusunda görüş bildirmeden önce kanımca; Ankara Barosu'nun 2003/2 sayılı Dergisi'nin 87. sahifesindeki A.Ü. S.B.F. A.Görevlisi F.Hayal Şehrali'nin ALMAN UZMAN AVUKATLIK YÖNETMELİĞİ çevirisinin okunması ve İYİCE irdelenmesi gerekir! Bu çeviri İLGİNÇ ve DÜŞÜNDÜRÜCÜDÜR.
Yine, ÜLKEMİZDE hiçbir yabancı normatif hukuk düzenlemesi ÇEVİRİSİ olmdığı halde ( veya EN AZINDAN BEN ULAŞAMADIM!) bu metnin çevrilerek bir baro dergisinde yayınlanmasının anlamını çözebilmiş değilim. Sn. Şehrali'nin 06-10 Ocak 2004 tarihli Ankara Barosu Hukuk Kurultayı'nın 09 Ocak 2004 günlü oturumuna " AVUKAT-İŞ SAHİBİ İLİŞKİSİNDE SİGORTA " başlığı ile yapmış olduğu sunumun AVUKATLIK MESLEĞİNDE UZMANLIK İLE İLGİSİ bence çok İLGİNÇ ve DÜŞÜNDÜRÜCÜ.
Hemen aklıma gelen, Türkiye'de hukuk fakültelerinde ve diğer sosyal bilimler alanında ÖĞRETİM veren fakültelerde UZMANLIK SAYISINI DOLDURACAK KADAR AVUKATLIK RUHSATINA SAHİP ÖĞRETİM ÜYE ve GÖREVLİSİ VAR MIDIR?
ALMAN UZMAN AVUKATLIK YÖNETMELİGİ
German Expert Legal Profession Regulation
çeviren: Feyzan Hayal ŞEHİRALİ*
Birinci Kısım Uzman Avukatlık
Birinci Bölüm Uzmanlık Alanları
Madde 1
Kabul Edilen Uzman Avukatlık Unvanları
Uzman avukatlık unvanı; Federal Avukatlık Yasası'nın § 43c/2 hükmü uyarınca, idare hukuku, vergi hukuku, iş hukuku ve sosyal hukuk alanlannda verilebilir. Diğer uzman avukatlık unvanlan aile, ceza ve aciz hukuku alanlanndadır. .
* A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Araştırma Görevlisi
88 Ankara Barosu Dergisi 2003-2/Şehirali
İkinci Kısım
Unvanın Verilmesine İlişkin Ön Koşullar
Madde 2
Aranan Bilgi ve Deneyimler
(1) Bir uzman avukatlık unvamnın verilmesinin ön koşulları,
a) özel teorik bilgiler ve
b) özel pratik deneyimlerdir.
(2) Uzmanlık alanında yaygın olarak edinilen mesleki eğitim ve pratik deneyimi önemli ölçüde aşması halinde özel teorik bilgi ve pratik deneyimlerin mevcut olduğu kabul edilir.
(3) Özel teorik bilgilerin, uzmanlık alanının Anayasa ve AVRUPA HUKUKUNA ilişkin esaslarını kapsaması gerekir.
Madde 3
Avukatlık Faaliyetine İlişkin Koşullar
Bir uzman avukatlık unvanının verilmesi, başvurudan önce doğrudan ve kesintisiz olarak en az üç yıl süreyle avukatlık ruhsatnamesine sahip olma ve faal olarak çalışmış olma koşuluna bağlıdır.
Madde 4
Özel Teorik Bilgilerin Edinilınesi
(1) Özel teorik bilgilerin edinilmesi için kural olarak her bir uzman avukatlık unvanı için ayrı ayrı hazırlanmış ve uzmanlık alanının bütün ilgili dallarını kapsayan, avukatlara mahsus kursa katılım gereklidir.Kursun toplam süresinin sınavlar hesaba katılmadan en az 120 saat olması zorunludur. Vergi hukuku uzmanlık alanında, muhasebe ve bilanço bilgisi için ayrıca 40 saat eklenir. Aciz hukuku uzmanlık alanında, işletme ekonomisi temelleri için 60 saat eklenir.
Şimdilik bu kadar, saygılarımla.....

bence avukatların böyle bir yasaya ihtiyacı var. böyle bir yasa çıkarsa çok iyi olur diye düşünüyorum.

araz

Peki ben de bir öneride bulunayım;
Misal:

5 yıla kadar avukatlar; İTM, Sulh
10 yıla jadar avutlar; + Asliye, İş,
15 yıla kadar avukatlar; + Ağır ceza ...

davalarına bakabilsinler. Bu sadece basit bir misal. Ne dersiniz?

https://www.hukuki.net

Katılıyorum fakat benim de bir önerim olacak; uzmanlaşmanın okulda başlaması ve sadece teorik bilgilerin yedirilmesi yerine, pratikte bizlere yarar sağlayacak derslerin verilmesi...

en iyiyi bulmak için çalışırken, iyiyi kaybetmeyin...

:) garip bulduğum öneriler ile karşılaştım.Hukuk fakültesine başladığımız yıl arkadaşlarıma şöyle bir teklifte bulunmuştum.Gelin dersleri bir araştıralım ilgimizi çeken dersler olursa aramızda bunun paylaşımını yapalım.Ve her arkadaş kendi dersine özel bir ilgi göstersin.Örneğin ahmet iş hukukunda, hasan icra ve iflas hukukunda ve okulu bitirdiğimizde de bir büro kuralım beraber.O an için genel bir kabul görmedi.Bütün hukuk fakültesine yeni giren öğrencilerde olduğu gibi arkadaşlarım geleceği toz pembe görüp her konuda başarılı olacaklarını sandılar.

Avukatlar uzmanlaşmalı,
Ama bu okulda, baroda sınavla yada herhangi bir zorlamayla olmamalı.Örnek benim burada gördüğüm kadarı ile isim vermek reklama girer :) bazı arkadaşların belli alanlarda kendilerini ne kadar geliştirdikleri görebiliyor.Biz doktor değiliz, mühendis değiliz.

Biz sosyal bir bilimiz.Gelişen yenilenen, değişen sayın admin önerinize katılamayacağım.Çünkü değişen bir bilim dalı olduğundan bahsettik.Yani yarın bir ihtilal olur seneye de Allah göstermesin Anayasa değişebilir.Yada hükümet TCK gibi diğer yasaları da değiştirebilir.Peki o halde 6 yıllık avukatla 10 yıllık avukat arasında ne fark kalır?Sadece anlama ve yorumlama tekniği ve becerisi.Uzmanlık 15 yıllık avukata ne kazandırır.Sadece ama sadece tecrübe.Bunun yanında kaybettirdiği de senelerdir alışageldiği kuralların değişmesiyle unutmak zorunda kalacağı bilgiler.İnsanlar dil alışkanlığı el alışkanlığı ile, özellikle çok tarih atan arkadaşlar yeni girilen yıllarda, gayriihtiyari geçen senenin tarihini atarlar.Mesela 12/05/2003 tarihini 12/05/2004 tarihinde attıkları gibi.

Ben herhangi bir yerin gözetiminde bir uzmanığa karşıyım.Ama avukatlar gelişen ve değişen dünya düzeninde hızlı bir şekilde çoğalan hukuk kurallarını dikkate alarak, tek başlarına hepsinin altından kalkamayacakları bilinci ile hareket edip.Kendilerini belli bir alana yöneltmelidir.

Sınavlara yada notlara göre uzmanlığın belirlenmesine karşı oluş nedenimi de kendimden bir örnekle hemen vereyim.Eski yıllarda not ortalaması olarak sınıfın sondan 3.süydüm. 50 kişide ama sınava girdiğim ilinde 2.si, 6.sı vb. oldum.Bunun tam tersi olanlarda var.Şimdi bu uzmanlıkta ne getirmeyi düşünüyorsunuz.Ne kadar objektif olmalı.

Okulda getirilemez.Neden.Çünkü avukatlığı pekçok hukuk öğrencisi ben dahil.Amerikan filmlerindeki gibi sanmıştık.Konuşacak ikna kabiliyetimizi kullanacak.Hakimi ikna edecek falan.Öyle değilmiş.Her yıl farklı dersler var.Borçlar özelde yada ceza özelde başarılı olan birini o dersle ilgili uzmanlığa nasıl yönelteceğiz.3. sınıf dersi ya o çocuk İcra ve iflas hukukunda duayen olacaksa.Aynı şeyi 2. sınıf dersi olan İdare hukukunda da Düşünün.

Belki Hukuk eğitimi 6 yıla çıkar ve son 2 yılı uzmanlığa ayrılabilir.Ne dersiniz.Zaten okuması zor harçları ve eğitimi kitapları notları herşeyi pahalı olan bir bölümde hukuk eğitimi de 6 yıl olmalı.Hem otomatikman mantar gibi çoğalan hukukçu sayısını da azaltmamız lazım.Nasıl olsa pekçoğu eğitimini yarıda bırakmak zorunda kalacak dimi :)

dolduk be, dolduk be,
sarardık be solduk be
ula biz bu ÜLKEYİ
SOKAKTAN MI BULDUK BE

Bir sınava sokup avukatları şimdi kartvizitine bu alanı yazalbilirsin denecek. bence çok basit bir mantık avukat meslektaslarımız zaten istediklerini kartlara yazıyorlar. o zaman yasal hale gelmis olacak.
si an bakınız bi etrafınıza avukatlık bürosu yanında marka ve patent diye balyan tekellesme.
bence bu ancak fakülteden baslayarak Sayın Admin in önerisine benzer bir durumla olur.
İngiliz sistemindeki gibi de olabilir. Solicitor ve Barrister gibi. ama bunların basında benim kendi onerim her baro kendi ihtiyacını kendi belirleyip ona göre sınav yaparak üst dilimden belli bir sayıyı kendi barosuna almalı kanaatindeyim. bu baro bölgesi ise oradaki bir fakülteyi bitirmis olma ve belli süredir orada oturma sartı da olabilir.

KANA KAN İNTİKAM

Tarih : 06.01.2005
Yer : Ankara Sheraton
Konu : DEMOKRASİ ve YARGI
Düzenleyen : Türkiye Barolar Birliği
Konuşmacı : Doç.Dr. Fatih Selami MAHMUTOĞLU,

" - İHTİSASLAŞALIM ! Ben, bankacılık hukuku ile uğraşırken BİRAZ SÖZLEŞME HUKUKU VS. çalıştım. Kesinlikle ceza hukuku YETMEDİ ! "

Bu ifade karşısında " UZMANLIK SAYISINI DOLDURACAK KADAR AVUKATLIK RUHSATINA SAHİP ÖĞRETİM ÜYE ve GÖREVLİSİ VAR MIDIR ? " sorusunun bir anlamı var mı, yok mu ?

HALA DÜŞÜNDÜRÜCÜ DEĞİL Mİ ?

Saygılarımla.

EŞREF

Bu haberi bu gün duydum. Bence çok isabetli bir iş yapılmış olur. Zaten bütün meslektaşlarımızın uzmanlaşma düşüncesi olduğunu zannediyorum. Özellilkle büyükşehirlerde ki meslektaşlarımız için bir zorunluluk haline geldi. Bir çok kişi ofislerimize geldiğinde benim böyle bir problemim var siz bu konuya bakıyormusunuz diye sorar. bakalım..hayırlı olsunn..

cantemel

eğitimin fazlası hiçbir zaman yanlış olan olamaz.bu projeyi bende hevesli bir hukukçu olarak destekliyorum; akat şunu merak ediyorum, yüksek lisans eğitimi de bugün için uzmanlık sayılacak düzeyde bir eğitimi veriyor.Arlarındaki fark hem verilecek eğitim hemde önem açısından ne olacak.

nilgul

[:p]

İYİ AKŞAMLAR,

VATANA MİLLETİ HAYIRLI OLSUN, MARKA VEKİLLİĞİ GÜLE GÜLE, PATENT VEKİLLİĞİ GÜLE GÜLE, UZLAŞMA KURULU ZATEN GİTTİ ARKASINDAN BAKSAK DA GÖREMEYİZ.
YENİSİ ! SERTİFİKALI AVUKATLIK BAŞLADI !...
- SPOR HUKUKU SERTİFİKA PROGRAMI ( T.C. KADİR HAS ÜNİVERSİTESİ ) !

DAHA GÜZELİ VAR !
- TBB YK.'nun 04.09.2005 gün ve 394-2 sayılı YÖNERGESİ GEREĞİ SETİFİKALI " CEZA MUHAKEMESİ " uzlaştırıcı avukatı.

HUKUK FAKÜLTESİ DİPLOMASI, RUHSAT NE İŞE YARAR ?
HİÇBİR İŞE YARAMIYORSA, HUKUK FAKÜLTESİNDE ZAMAN ve ÖZEL HUKUK FAKÜLTELERİNDE HEM ZAMAN HEM DE İNSANLARIN
HARCADIĞI PARALARA YAZIK DEĞİL Mİ ?
SERTİFİKASI OLMAYAN veya BAZI KURUMLARIN YAPTIĞI İMTİHANLARI BAŞARAMAYAN RUHSATLI AVUKATLAR NEYE GÖRE veya NEYE DAYANARAK MAHKEMELERDE İSPATI VÜCUT ETMEKTEDİRLER.

HAKKINI YÜCE YARGIDA ARAYAN HAK SAHİPLERİNE SONSUZ SAYGI ve HÖRMETLER...

inanılmaz derecede hevesliyiz şu sınavlara.hukuk fakültesinde okuyabilmek için girdik önce...şimdi avukat olabilmek için girmemiz gerekiyor.uzmanlaşabilmek için de sınava ihtiyaç duyulması bana tuhaf geliyor biraz.her işimizi sınavla mı halletmek zorundayız biz?[:bm]belki final döneminde olduğum için içinde sınav bulunan herşey bana sevimsiz geliyor.haddim olmayarak bu şekilde eleştirdiğim için kıymetli hukukçulardan özür dilerim...[:I]

Ben bu konuda pek çok soru işareti taşıyorum:
1-Hukuk fakültesinde hukuk öğretiliyor, yani teori. Derslere göz atalım: İslam Hukuku, Roma Hukuku, Hukuk Felsefesi, Türk Dili, vs vs vs.. Pratik ise ancak mesleğin bizzat içinde iken öğreniliyor. O yüzdendir ki, hepimiz staj dönemimizde, derecesi değişmekle birlikte ortak bir duygu yaşadık:şok! Okulda seçilen dalın gerçekte ne olduğunu ancak o alanda çalışarak anlayabilirsiniz. Eğer ki uzmanlaşmak okul dönemine indirilirse mezunların yaşayacağı şokun derecesini üst limit olarak düşünebiliriz.
2-Mesleğe yeni adım atan bir hukukçunun fiziken bir alanda uzmanlaşma lüksü yok. Henüz hukukun okulda öğrendiği şey olmadığını yeni yeni kavrayan, çaylak sıfatını taşıyan, kendini kanıtlamakla uğraşan ve henüz bir müvekkil portföyü oluşturamamış genç avukatların nasıl para kazanacağını düşünmek gerek. Elbette, genç bir avukat eline geçen her fırsatı değerlendirecek, uzun zaman da (yukarıdaki badireleri atlatana dek) dava seçmek bir lüksten ibaret. Bir katılımcının önerisi, 5 yıllık avukat şu dalda, 10 yıllık bu dalda şeklindeydi. Bu mümkün mü? Avukatların büyük bölümü zaten genelde ekonomik yoksunluk çekerken, bir de 5 yıl dolana kadar şu alanda çalışmasın veya en azından, şu alanda, 10 yılını dolduranlar uzmandır, 10 yılını doldurmayan değildir gibi kıstaslar getirirseniz, Avukatlık Yasasından ücret karşılığı bir işte çalışma yasağını tez elden kaldırmanız gerekir )))
3-Hukuk, içine girildikçe öğrenilen, derinleşen bir meslek. Uçsuz bucaksız bir deniz gibi. Bu siteyi örnek alalım. Biri velayetle ilgili bir soru sorarken, diğeri hırsızlıkla, bir diğeri kiracılıkla, bir başkası da icra ile ilgili bir soru yöneltiyor. Zaten avukatlar ister istemez bir süre sonra sevdikleri veya iyi kazandıkları veya yönlendirildikleri vs vs alanlarda uzmanlaşmaya başlıyorlar.
4-Uzmanlık sınavı iki boyutlu sakınca doğuruyor. Bir yandan genç avukatların rekabet ve kendini yer edinme şansını güçleştirirken, bir yandan da bir alana yıllarını, emeğini vermiş ve o alanda ciddi bir birikim sahibi olmuş -üstat- avukatlarla, henüz bu işin abcsini okuldan öğrendiği ile piyasaya çıkmış avukatlara uzman ünvanını vererek üstadın hakkını çiğnemiş oluyorsunuz.
5-Henüz işin çok başında olan ve dediğim gibi, henüz hukukun dallarını yeni yeni kavramaya başlayan bir avukata uzmanlık alanı seçtiriyorsunuz. Oysa bir süre sonra, avukat aslında o alanda çalışmaktan çok da keyif almadığını farkediyor. Peki n'olacak? Eğer uzmanlaşma okulda yapılırsa, hiç şansı yok! Mecburen o yolda devam edecek. Eğer uzmanlaşma okul sonrası yapılırsa, ya uzman olduğu alanda istemeyerek çalışmaya devam edecek ya da, ... hukuku uzmanı sıfatı taşımasına rağmen diğer alanlarda uzman sıfatını kullanamadan çalışacak.???
6-Bu sınava kaç kere girilebilecek? Mesela biri her yıl yeni bir sınava girerek her alanda bir uzmanlık ünvanı-sıfatı alabilecek mi?
7-Bu sınavların objektif esaslara göre yapılmasını kim sağlayacak? Ülke genelinde yapılan tüm sınavlarda bunca şaibe varken?

herkese selam
ne uzmanlığı yapmayın lütfen , tek düze olmuş kıreşelleşmiş avukatlar inanıyormusunuz olabilirmi.farzedelim oldu ya sertifika alamayanlar ,uzlaşamayanlar ne yapacak? AVUKAT'ları tasniflemek, sınıflandırmak deyilde nedir bunun adı ? Saygılar...

Temeli olamayan nasıl yapılacağı belli olmayan okuldan gelen bir birikim ve ön hazırlığı olmayan böyle bir girişime karşıyım önce herşeyi ile tam bir proje olarak yani üzerinde tartışılabilecek ayrıntılı bir taslak olmadan sadece hoş bir ideal üzerinde tartışmanın bir anlamı yok bence.Acele etmemek lazım

Herşeyin tekdüzeleştiği günümüzde bir da hukuk tekdüzeleştirilmeye çalışılıyor. Hukuk çok geniş alanı dolayısıyla herkesin herşeyi bilememesi doğal ama bu fen bilimlerindeki gibi kesin çizgileri olan bir alan değildir.Üç beş kitap okumakla birkaç soru cevaplamakla bir hukukçu nasıl uzman olacakmış merak ediyorum.
Alanımızın yapısı gereği herşey avukatın kendi elinde olmalı.Avukat istediği alanda çalışabilmeli kendini geliştirebilmeli.Getirilmeye çalışılan düzenleme bunu engellemiyor gibi görünsede daha öncede üzerinde durulduğu gibi daha hukuktan bihaber olan biz öğrenciler ve daha gerçek hukukla yeni yeni yüzleşen yeni avukatların oluşmuş uzmanlar arasında hiçbir şansı olmayacak.
Hadi uzmanlaştık diyelim kanunlar değişince ne olacak.İkinci sınıfta eTCK ile işlenen ders 3. sınıfta değişti bir çok öğretilen silinde üzerine yenisi kuruldu ben şanslıydım yeni TCK okulda olduğum döneme denk geldi.Peki ya ben uzman olduktan sonra değişse ne olacak tı??
Getirilen düzen başka benim sınava girip uzman olduğum farklı o zaman uzmanlığımı geri iade etmem mi gerekecek.
Bence son derece yanlış bir düşünce.Hukukta uzmanlık tecrübe ve birikimle olabilecek bişey.

BENCE UZMANLIK YERİNDE BİR DÜZENLEME OLUR VE BUNUN OKULDA YÜKSEK LİSANS YOLU İLE YAPILMASI DAHA DA İYİ OLUR.ÇÜNKÜ HENÜZ YOLUN BAŞINDA İKEN VE BİLGİLERİMİZ TAZE İKEN BU ŞEKİLDE BİR YÖNLENDİRME İLE BENCE O ALANDA BİR NUMARA HALİNE GELİNEBİLİR.BİLİYORUM BU ÖNCEKİ AVUKATLARIN İŞİNE GELMİYECEKTİR.AMA BÖYLE OLMAZSA BU SEFER DE BİZİM İŞİMİZE GELMEYECEKTİR...

O zaman ben de şimdiye kadar bir türlü yerleşmeyen kavrama dikkat çekiyorum.

YÜKSEK AVUKAT !!!

Neden mühendisin yükseği var da avukatlar Yüksek Avukat terimini kullanmasınlar ? Neden sadece L.L.M gibi kimsenin anlamadığı bir terimi kullansınlar.? Dr.Av. kullanılırken, neden Yüksek Av. terimi kullanılmaz?

deltaG'nin dediklerine aynen katılıyorum.Uzmanlaşmaya ne hacet.Bizim avukat meslektaşlar bu işi çözmüşler zaten.Ah şu avukatlık mesleği ile ilgili mangalda kül bırakmayan idealist yaklaşımlar yok mu beni öldürüyor.Bu meslek genelde para için yapıldığı halde avukatlık sorunları ile ilgili bir mesele konuşulduğunda hep bir ağızdan idealist yaklaşımlar ortaya konuyor.Oysa herkes bal gibi biliyorki hukuk ve meslek saygınlığı bahane para şahane.

elbette güzel ve faydalı bir yaklaşım böylece neyin nerde nezaman bulunacağıda netleşmiş olur

2004 yılında açılmış olan bu konuyu güncellememiz gerektiğini düşünüyorum çünkü barolar birliği tarafından hazırlanan ve yıl içerisinde çeşitli toplantılarda hukukçuların görüşüne sunulan 1136 sayılı Avukatlık Kanunu değişiklik öneri metni 55/A maddesi Uzman Avukatlık kurumunu yeniden gündeme getiriyor.

Uzman avukatlık
Madde 55/A- Özel bir alanda bilgi ve tecrübeye sahip olan avukata Türkiye Barolar Birliği tarafından “uzman avukat” unvanı kullanma yetkisi verilebilir. Uzmanlık konusunda, yükseköğretim mevzuatına uygun olarak hukuk fakültelerinin anabilim dallarındaki alanlar esas alınır

Türkiye Barolar Birliği mesleğin gereklerini dikkate alarak bazı alanlarda uzmanlık verilmemesi yönünde karar alabilir. Bir avukat en fazla iki alan için uzman avukat unvanını kullanabilir.

Uzmanlık unvanı almak isteyen avukatın, meslekte en az on yıllık kıdeme sahip olması gereklidir. Bu kıdemin hesabı-na bu kanunun 4. Maddesinde yazılı geçen süreler de dahildir.

Uzmanlık unvanı almak isteyen avukatın başvurusundan önceki beş yıl içinde Türkiye Barolar Birliği’nin ilan etmiş olduğu uzmanlık alanında avukatlık akademisinin dü-zenleyeceği 120 saatlik eğitime tam olarak katılarak, yapılacak sınavlarda başarı göstermesi, son üç yıl içinde o alanla ilgili en az üç toplantıya katılarak sertifika alması ve yine son üç yıl içinde Türkiye Barolar Birliği tarafından kabul edilip resmen ilan edilen hakemli dergilerde en az iki makale yayınlaması zorunludur.

Belirli bir alanda yüksek lisans, doktora, doçentlik veya profesörlük unvanı alanlarla, yurt dışında bu unvanları alıp Türkiye’de denkliği tanınanlar, Türkiye Barolar Birliği’ne uzmanlıklarını gösteren belgeleri sunmaları sonucu, yukarıdaki fıkrada belirtilen meslekî kı-dem şartı dışındakidiğer şartlar aranmadan Türkiye Barolar Birliği’nin uygun gördüğüne ilişkin Yönetim Kurulu kararı ile uzman unvanını kullanabilirler. Bu kişilerin uzmanlığının tespitinde, diplomasında belirtilen ya da tez konusunun ait olduğu alan esas alınır. Hukuk dışındaki alanlarda alınan unvanlar, uzman avukat unvanının kullanılması için yeterli değildir.

Doçent ve profesörler dışında, uzman unvanını alanların bu unvanları beş yıl süre ile geçerlidir. Beş yıldan sonra da uzman unvanının devam etmesini isteyen avukatın, geçen sürede en az dördü uzmanlık alanında, ikisi farklı alanlarda olmak üzere hukukla ilgili toplam altı toplantıya katıldığını ve Türkiye Barolar Birliği tarafından resmen kabul edilmiş ve kabul edildiği ilan edilmiş olan hakemli dergilerde üç makale yayınladığını, ayrıca Avukatlık Akademisi tarafından düzenlenen eğitimlere en az 40 saat tam olarak katıldığını belgelemesi gerekir. İlk başvurusundan sonra, üst üste iki defa uzman avukat unvanını muhafaza eden avukat, bu unvanı sürekli olarak kullanabilir.

Verilen uzmanlık unvanıyla ilgili gerçek dışı beyanlarda bulunulduğu veya şartları haiz olmadığı sonradan anlaşılanların bu unvanları kullanmaları yasaklanır ve gerekirse haklarında yasal yollara başvurulur.

Uzmanlıkla ilgili başvuruların değerlendirilmesi, eğitim ve sınavların düzenlenmesi ve uzmanlıkla ilgili sair hususlar Türkiye Barolar Birliği tarafından çıkarılacak yönetmelikte düzenlenir. Bu maddeye uygun uzmanlık sıfatını taşıma hakkı bulunmadığı halde uzman sıfatını kullanan avukatlar hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir.