Evliyken Evlilik Birliği İçinde Eşimin Üzerine Alınan Araba

Sn.Site Forum Yetkilileri ve Değerli Üyeler

Evlilik hali devam ederken boşanma davası açılmamış bir durumdayken kanuni eşin üzerine arabanın ücretinin 1/6 oranını ailem kendi parasından verdiği geri kalanını ortaklaşa ödediğimiz otomobili kanuni eş benden habersiz satışını ve ya başkasının üzerine devrini nasıl engelleyebilirim? Boşanma ve mal rejim paylaşımında ailem arabanın 1/6 payını nasıl geri alabilirler?

Boşanma davasına müteakip Maddi manevi tazminat davası kapsamında kanuni eş'den düğün,nişan ve evlilik sırasında taktığım takılar, düğün ve gelinlik masrafları ile evlilik birliği içersinde yaptığım tüm masrafları (bu masraflar kredi kartı ve banka kartı ekstreleri ile kayıt altında) nasıl geri alabilirim?

Araç için ispatlayabilirseniz 1/6 yı talep edebilirsiniz.Onun dışında düğün, nişan, pasta, düğün salonu parası, evlilik birliği içinde yaptığım tüm masraflar(!) falan kadından alınması cumhuriyet tarihinde görülmüş bir şey değil.Mümkün de değil.Düğünde takılan takıların hepsi kim tarafından takılırsa takılsın yargıtay kararıyla kadının kişisel malıdır.Karşı taraf tam kusurluysa(ispatlı aldatma vs.) nafaka vermez bir miktar tazminat talep edebilirsiniz(20-30).Olay ortadaysa(o onu yaptı, bu bunu yaptı) karşı tarafta kendince haklıysa ki ona sorsak o da %100 haklıdır kadınların lehine dava gelişir.Bir şey almak değil daha neyi ne kadar vereceğinizi düşünmek daha mantıklı olabilir.Bence forumda benzer konularda biraz gezinin, şöyle haklıyım, böyle haklıyım diye giren sonra ömür boyu nafaka ödeyen, tazminatlara mahkum olan evini arabasını veren sayısız kişi gördük.Yani düğün ve gelinlik parasını(yalan yok bu kadarını soranı 10 seneyi geçti daha görmemiştim) dahi karşıdan isteyebilir miyim diye sorduğunuza göre kafanızdaki ile olacaklar epey uzak görünüyor.Kolay gelsin.

1/6 yı aileniz hediye etmiş eşinize. O 1/6 artık eşinizin, ailenizin değil, yani alamaz.
Kalan 5/6 yı da eşit olarak paylaşırsınız.
Takılar konusunda da, kanunen düğünde takılan takılar kadınındır, erkeğe takılanlar dahil.

Sn.Engin Ünalmış ve Erdoğan Kırcalı
Vermiş olduğunuz cevaplar için çok teşekkür ederim.Lakin arabanın 1/6'sını ailem kanuni eşe hediye etmeyip bana destek olsun diye vermiş olup bunun ispatı "Araba Tespit Tutanağı" ve babamın bankadan o gün çektiği arabanın 1/6'sını denk gelen para dekontuyla sabittir.Kanuni eş yurtdışına belirli bir süreliğine gitmiş olup Kanuni eşin 3 aydan bu yana bana telefonları kapalı olup bana eposta ile senden boşanacağım dedi.Sonuç olarak telefonların kapanması yargıtay kararı ile boşanma sebebi olup yurtdışında telefon kapanması benim onla hiçbir şekilde iletişim kuramama neden olmakta bende "Zina" şüphesini doğurmaktadır.Ayrıca kanuni eş yoğun bir şekilde psikiyatrik ilaçlar kullanmakta akıl hastalığı olduğu (annesi gün içinde kendisini 6-7 saat odaya kilitleyip kapının kilidini aç dışarı çık çağrılarına dahi cevap vermediği zamanlar da olmuştur.) şüphesi kuvvetle muhtemeldir.Evlilik birliği içersinde yurtdışında telefonları kapatmak Zina'ya delil olarak nasıl gösterilir?Ben evlilikte onun kusurlu olduğunu nasıl ispatlarım.

telefon kapalı = zina yapıyor... Bunu ıspatlayabileceğiniz bir yol olabileceğini hiç sanmıyorum.

Arabanın1/6 sı yada eşinize takılan altın vs konusunda da, ailenizin eşinize hediye ettiği şeyler neticede. O miktara karşılık gelen parayı bankadan çektiğini gösteren dekont durumu değiştirmeyecektir. Parayı hesaptan çekmiş gelinine vermiş araba alınması için, yada parayı çekmiş eşinizin üzerine alınacak araba için peşinat olarak ödemiş. Araba kime ait? Eşinize. Kalan 5/6 yı da evlilik birliği içinde birlikte ödemişsiniz. O hiç ödememiş , hayatı boyunca 1sn çalışmamış biri olsa da , eve giren gelirle ödenen kısım evlilik birliği içinde edinilmiş ortak maldır, 5/6 nın yarısı da hakkıdır eğer borcun tamamı ödenmiş ise.

Boşanmadaki kusurun karşılığı maddi veya manevi tazminattır.
Araba, mal rejiminin tasfiyesi ile ilgili bir konu ve boşanmanın kesinleşmesinden sonra çözümlenecek.
Eğer zina nedeniyle boşanmaya karar verilirse, eşinizin mal rejiminden doğacak alacağı kaldırılabilir.
Ama burada araba ona ait olduğu için ancak sizin mal rejiminden doğan alacağınız söz konusu.

Dolayısıyla zina veya başka bir nedenle boşanmanız araba konusuna etki etmez.

Evlilik sırasında edinilmiş mallar mal rejimin tasfiyesinde yarı yarıya paylaşılır.
Evlilik sırasında alınan kişisel mallar ise evlilik sonunda kişiye ait olur.

Malın kişisel mal olduğunu mal sahibi ispatlamalıdır.

Dolayısıyla bu arabanın parasının 1/6'sını eşime babam verdi derseniz, 1/6'sı eşinizin kişisel malı olur, 5/6'nın yarısını alabilirsiniz.
Ama hiç bunu karıştırmazsanız 1/2 talep edebilirsiniz.

1/2 talep etmek için kimin ne kadar ödediğinin de önemi yok. İster tamamı sizin maaşınızla, ister onun maaşı ile alınmış olsun edinilmiş malda talep edilebilecek tutar 1/2'dir.

Sn.Av.Yusuf Selçuk Ateşkan ve Erdoğan Kırcalı verdiğiniz cevaplar için çok teşekkür ederim.
Sonuç olarak kanuni eşin hem yurtdışında olması hem de bana telefonların (whatsapptan ve twitterdan engelliyim) kapalı olması boşanmada kanuni eşin tam kusurlu olmasına ve mal rejiminden hiçbir şekilde pay alamamasına ve bana maddi manevi tazminat ödemesini sağlar mı?

Mal rejimi başka bir şeydir. PAyını alır.
Bir avukatla yüzyüze görüşerek durumunuzu değerlendirmeniz sizin açınızdan çok daha iyi olur. Şu anda boşanma davası açmak için haklı sebepleriniz varken, yapacağınız ufacık bir hata sizi kusurlu duruma düşürüp o hayal ettiğiniz tazminatları sizin ödemenizi gerektirecek duruma düşürebilir.

Sn.Erdoğan Kırcalı Bey
Kanuni eşimin hem yurt dışında olması hem de bana yaklaşık 3 aydır telefonunu kapatması,whatsapptan ve twitterdan engellemesi,ondan hiçbir şekilde haber alamıyor oluşum bir boşanma sebebi olup ben de kuvvetli ihtimal "Zina" durumunu doğurmaktadır. 60'lı yaşlardaki 2 Avukatla görüşmem neticesinde dava açmanın uzun ve zahmetli bir yol olacağını en iyisi anlaşmalı şekilde en kestirmeden boşanmamın yerinde olduğunu söylediler. Hem yurtdışında tek başına olup bana 3 aydan bu yana telefonlarını kapatması ve her türlü iletişimi kesmesi anlaşmalı boşanma olsa dahi onun tam kusurlu olduğunu göstermez mi? Kısaca ben evlilik birliğinde kusursuz tarafken o tam kusurluyken ben evlilik birliği için ve içinde yaptığım tüm masrafları karşı taraftan istiyorum.
Bu hususta hangi Avukatları tavsiye edebilirsiniz?

Burada avukat tavsiyesinde bulunulmuyor. Çevrenizden bir avukatla veya tanıdık tavsiyesi ile devam edebilirsiniz.
En kısa yol elbette karşılıklı anlaşarak boşanmak, ama arabanın 1/6sını ailem parasını ödedi onu da versin, düğün masrafı yaptım bunun da parasını versin, gelin arabasının önünü kesenlere şu kadar bahşiş verdim onu da isterim mantığıyla çıkarsanız yo0la, anlaşmalı boşanma ihtimali de ortadan kalkıyor doğal olarak, çünkü bu dediklerinizi kabul edecek biri çıkacağını düşünmüyorum.

Telefonunuza çıkmaması , sosyal medyadan engelemesi onu boşanmada tam kusurlu yapmaz, en azından sizin anlatımınızla yapmaz.
Şu ana kadar sorguladıklarınız sadece sizin bakış açınızla ortaya koyduğunuz hedeflerinize ulaşabilme yolu. EN baştan da belirtildiği gibi, öyle bir ihtimal, dünyanın bir anda dönmesinin durup bundan sonra yerinde zıplayarak devam etmesinden daha düşük bir ihtimal.
Tazminat talep edebilirsiniz, gerçekten tam kusurlu olduğunu ıspatlayabilirseniz alma ihtimaliniz de var elbette o tazminatı.
Boşanma davası açarken bir sebep göstermeniz gerekiyor, bu sebep te evi terk etti, yurtdışında yaşıyor ve tüm iletişim çabalarımı yanıtsız bıraktı ile başlayacak haliyle. Boşanma isteğinizin diğer muhatabı da eşiniz olduğu için ona da dava tebligatı ulaştırılması gerekir. Daha oralardan başlamanız gerekir , eşinizin yurtdışındaki kayıtı ikamet adresinin belirlenip mahkemeye bildirilmesi ile.

Sn.Erdoğan KIRCALI; verdiğiniz bilgiler için çok ederim.Eşimin eğitim amacıyla yurt dışına çıkmasına izin verdim.Lakin kanuni eşim yurt dışında olmasına rağmen 4 aydan fazla süredir beni cep telefonundan,whatsapptan,twitterdan engellemiş olması evlilik birliği içinde benim aklıma TMK madde 161 geliyor. eşim yoğun şekilde psikiyatrik ilaç kullanması ise TMK madde 165 ile boşanmaya zemin hazırlamanın yanında onun tam kusurlu olmasını sağlar mı? Kısaca her türlü irtibatı koparması boşanma davasında onu tam kusurlu yaparak benim ondan maddi-manevi tazminat kazanmama imkan sağlayabilir mi? Ben kısaca takılar,düğün,gelinlik vb.masrafları ondan geri almak istiyorum.Bu hususta neler yapabilirim?

Alıntı:

---

Abokat17 rumuzlu üyeden alıntı

... Ben kısaca takılar,düğün,gelinlik vb.masrafları ondan geri almak istiyorum.Bu hususta neler yapabilirim?

---

Diğer sorularınızın yanıtı evet de olabilir, hayır da olabilir. Bu durum ancak davada sunduğunuz delillerin ne derece sağlam olduğuna bağlıdır.
Ancak hala anlamadığınız konudaki yanıt çok net:
Bu düşündüğünüz sebeplerle açacağınız boşanma davasını kazansanız bile,
Gelinlik, takı, düğün masrafı,istemeye giderken aldığınız çikolata çiçeğin parası , kuaför masrafları , salon kirası, sandalye parası, garsona bahşiş vs. O masrafların hiç birini geri alamazsınız , bu çok net.

Sn.Av.Yusuf Selçuk Ateşkan;
Evli bir bayanın yurt dışına belirli bir süre için gitmesine müteakip cep telefonundan whatsapptan twitterdan vb.iletişim araçlarından kocasını engellemiş olması ile kocasının ondan hiçbir şekilde kadının ailesi de dahil olmak üzere haber alamaması o kadının orda Zina suçunu işlediğine nasıl delil ve ispat olabilir? Koca karısının yurt dışında neler yaptığını kimlerle beraber olduğunu bilmesine imkan yoktur. 20'li yaşlarda,alkol almayı seven,çok para harcayan, Türkiye'de cafe bar vb. mekanlara sık sık giden bir kadın aynı şekilde yurtdışında da bu alışkanlıklarını devam ettireceğinden kocanın irtibatı her türlü engelleyen yurtdışındaki kadının ne gibi işlere bulaştığını bilmesine kesinlikle imkan yoktur. Kısaca evlilik birliğine aykırı yaşam tarzı Zina'ya ciddi sebeplere dayanan kuvvetli bir şüphenin (violenta praesumatio) delil oluşturmaz mı? Bu hususta değerli görüşlerinizi bekliyorum.

Aynı soruyu tekrar tekrar sorarak farklı cevaplar beklemeniz anlaşılır gibi değil.Hukuk bu şekilde işlemez.Yurt dışına gittiğine ve benle iletişimini engellediğine ve eğlenceye de düşkün olduğuna göre beni aldatıyor demek bir tahmin olabilir ancak ispatla uzak yakın alakası yoktur.Karşı taraf da sizin dediğiniz gibi bir niyet okumayı ortaya atabilir, buda elbette kanıt olarak değer görmeyecek ancak kadına yapılan pozitif ayrımcılık gereği daha değerli olacaktır(tartışınca, kavga edince beni öldürebileceğini düşündüm kaçtım canımı zor kurtardım vs.).

Ortada olmayan, ulaşılamayan bir kişiye velev imkansız olsa da davalar açıp tazminatlara hak kazanıp, evlilik birliği içinde yaptığınız tüm masrafları(TÜM MASRAFLARI!) icra yoluyla alabileceğiniz söylense de, böyle bir karar çıksa da kişi yurt dışında ulaşılamaz bir durumda olduğu için gene olmayan kişiden bir şey alamayacaksınız.Yani imkansız üzeri imkansız bir şeyi tekrar tekrar sorarak bir şey çıkarma gayreti gerçekten ilginç.Olacağa gelirsek muhtemelen bu kişi yurt dışına bir daha dönmemek üzere uzadı orada sıfırdan bir hayat kurdu ve Türkiye'ye gelmediği sürece buradaki evliliğinin de bir önemi yok.Siz ona bir şekilde ulaşır üzerine paralar vererek boşanmaya ikna edebilirseniz deve kesin derim.Zira bu şekilde kişi ortada olmadığı muhatap bulunamadığı tebligatlar geri döndüğü için açılan davaların 5 sene 10 sene sürdüğü, dava açanın bir türlü boşanamadığı ve haliyle yeniden evlenemediği ve mal rejiminden kurtulamadığı(böyle televizyona da çıkan biri vardı hatta) bir süreç üzülerek söylüyorum ki sizi bekliyor gibi.

Öyle ortada olmayan kişiye, niyet okuyan bir iddia ile kişiden gelinlik parası, düğün salonu parası, evlilik süresince yaptığınız tüm masraflar, hediyeler, takılar vs. almayı düşünmek az çok hukuk bilgisi olan bir kişiyi sadece gülümsetir.Konuyu sayın avukatımız Ateşkan beyin cevap verme isteği olup olmadığını bilemediğim için kitlemiyorum.Yoksa konu artık forumda aynı soruların sorulduğu ve forum kirliliği ortaya çıkaran bir hal aldı.Sizden de bu konuda özenli davranmanızı bir Editör olarak istiyorum.İyi forumlar..

Alıntı:

---

Abokat17 rumuzlu üyeden alıntı

... kocanın irtibatı her türlü engelleyen yurtdışındaki kadının ne gibi işlere bulaştığını bilmesine kesinlikle imkan yoktur. Kısaca evlilik birliğine aykırı yaşam tarzı Zina'ya ciddi sebeplere dayanan kuvvetli bir şüphenin (violenta praesumatio) delil oluşturmaz mı? ...

---

Bu durum sadece o durumdaki koca da o şüpheyi oluşturur, başka bir kimsede o şüpheyi oluşturmaz sn.Abokat.

Zİnayı ıspatlamanın tek yolu da, şüpheye yer bırakmayacak şekilde zina haline yakalamanız ve bu belgelenidrmenizdir.

Sizin tanımınızla "evlilik birliğine aykırı yaşam tarzı", ispatlandığı takdirde sadakatsizliğe, haysiyetsiz yaşam tarzına delil olabilir, ama zina için gereken delillerin daha kesin olması gerekir.

İnternetten bulduğunuz gibi "EGGER, ciddi sebeplere dayanan kuvvetli bir şüphenin (violenta praesumatio) ispat için yeterli olduğu düşüncesindedir." ancak yurtdışında olup telefonları açmaması, zina hakkında ciddi bir sebebe dayanan kuvvetli bir şüphe değildir.

Yurtdışında olması hem taraf teşkili için tebligat bakımından zorluk çıkararak süreci uzatacak, hem de iddialarınıza dair delil bulmak konusunda işinizi güçleştirecek.

Dolayısıyla işler beklediğiniz gibi olmayacak, zaten diğer üyeler davanızın muhtemelen nasıl ilerleyeceğini anlatmışlar.

Değerli Form Yöneticileri ve Sayın ATEŞKAN Yeterli bilgileri vermiş
Madem Boşanmayı istiyorsun.
Eve dönmesini Aile Mahkemesinden Eve Dön Çağrısı yaptırdın mı?
Hiç Resmi kuruma müracaat ederek Eşimin Hayatından endişe duyuyorum diye Baş vurdun mu?
Bunları yapmadın Eşim Kusurlu diyorsun nasıl olacak