Kazanılan İşe İade Davası Sonrasında Karar Aşaması

Dostlar Merhaba,

Ben 4 ay evvel, 12 yıldır emek verdiğim işyerimden haksız biçimde (sözde küçülme kapsamında)15 dakikada işine son verilmiş bir işçiyim. Tazminatlarımla birlikte işimden çıkartıldım. Ancak sonrasında ''işe iade'' davası açtım. Geçen hafta ise başvurdugum bir firma başvurumu kabul etti ve orada işe başladım. Merak ettiğim konu aşağıdaki gibidir.
** Beni çıkartan işyerime davayı kazandıgım takdirde iş başvurusunda bulunmam gerekiyormuş sanırım. Başvurduktan sonra (şuanki çalıstıgım yerden de memnunsam) eski işyerimin başvuruma yanıtı beklerken sonucta''gel çalış'' derlerse o aşamada (başvuruda bulunduktan sonra) davayı kazandıgım firmaya gitmeme hakkım bulunuyor mu? Yani başvuru dilekçesinin yanıtına göre benim hareket etme durumum var mıdır?

Saygılarımla

Gel çalış denir ve gitmezseniz, açmış olduğunuz davayı boşuna açmış olursunuz.

Ama basvurdugum halde sirketin tutumuna gore gitmeme sansım var değil mi?

Davanızı kazandığınızda ( temyiz vs sonrası) işverene süresi içinde işe başlatılmak için başvurduğunuzda, mahkemece karar verilen 4 aylık süre için ücreti almaya hak kazanırsınız.
Başvurunuza rağmen işveren işe başlatmazsa, mahkemece belirlenmiş olan işe başlatmama tazminatını almaya da hak kazanırsınız.
Davanızı kazandıktan sonra işe başlamak için başvuruda bulunmama hakkınız elbette var, dilerseniz işe tekrar başlatılmak için başvurmazsınız. Buna bağlı olarak ta yukarıda bahzettiğim kazanımları elde edemezsiniz.

Aslında basvurmama hakkım değil de, basvurduktan sonrasını merak ediyorum. Yani davayı kazandıgımı farz edelim, sonrasında işverene başvuru da yaptıgımı farz edelim. İş veren de gel çalıs dedi. O durumda ben kesin ve net olarak çalışmak zorunda mıyım, yoksa davadan dogan haklarımı da almama karsılıgında çalışmayı rededebilir miyim? Yani şuanki işime o durumda devam edebilir miyim?

Biliyorum biraz karısık anlatıyorum, kusuruma bakmayın.


Saygılarımla

Ben bir işveen olsam;
ihbar ve kıdem tazminatını ödeyerek sözleşmesini feshettiğim çalışanın açtığı işe iade davasını kazandıktan sonra işe başlamak için başvurduğunda buyur başla dedikten sonra 4 aylık ücreti de alıp işe başlamasa,
mahkeme kararıyla yapmış olduğum fesih iptal edildiğinden, kendi isteğiyle fiilen işe başlamayan '' kötü niyetli'' çalışana ödemiş olduğum yersiz kıdem ve ihbar tazminatları ile 4 aylık ücretin iadesi için tüm yolları zorlardım.
Sizin işvereninizin de böyle bir hakkı mevcut.

Iyi de iscinin nasil cikarildigini ve uzerine uygulanan mobing durumunun da durumunu dusundunuz mu? Diger yandan konuya gelecek olursak, benim aradigim kisisel fikir degil teknik sonuc. Ve ote yandan, zaten o durumda extra 4 aylik tazminat alinip cikilamaz ki ben ise girmemekten bahsediyorum. Yani ya ben yanlis anlattim, ya da siz anlayamadiniz. Saygilar

Teknik olarak açtığınız işe iade davasının anlamı, işveren tarafından yapılan feshin geçersiz sayılmasıdır. Dava sonucunda sizin işe başlamak için başvurmanız işverenin de bu başvurunuz sonrasında sizi tekrar kaldığı yerden( o süreçte kazanabileceğiniz fazladan hak ve kazançlarla birlikte) işinize devam ettirmesi gerekir.
Mahkeme kararıyla yapılan fesih geçersiz sayılıp işveren tarafından yapılan fesih iptal edildiğine göre, artık ortada bir fesih olmadığından size ödenen ihbar ve kıdem tazminatının da ödenmesi gereksiz ödeme olur.
Bu halde işe başlamamanız durumunda işverenin ödemiş olduğu tazminatların geri ödenmesini talep hakkı doğar. İster veya istemez ,bu işverenin kendi takdiridir.

Baska bir sitede ise su sekilde okumus idim. Basvurduktan sonra, davaci kararindan vazgectiginde ilk basa donulur ve sadece isten cikarilirkenki haklarina sahip olur. Seklinde.

- - - Updated - - -

Bu linkten bahsettim esasında..

http://www.hrdergi.com/tr/konuk-yazarlar/avukat-hasan-erdem/avukat-hasan-erdem-ise-iade-davalarinin-sonuclari/2849.aspx


İşçinin Süresi İçerisinde İşe İade Talebinde Bulunmaması
veya İşveren Tarafından Yapılan İşe Davete Uymaması

İşçi kesinleşen mahkeme kararının kendisine (veya vekiline ) tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe iade talebinde bulunmaz yahut işveren tarafından yapılan işe davet uyarınca işbaşı yapmaz ise işverence yapılmış olan fesih geçerli bir fesih sayılır ve işveren sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olur.

Bu durumda, fesih işlemine bağlı olarak işçinin ihbar tazminatı ve (diğer şartların mevcudiyeti ile örneğin hizmet süresinin bir yılı aşmış olması şartı ile ) kıdem tazminatı, hakları dışında iş güvencesinden kaynaklanan bir talep hakkı oluşmaz. Geçersiz fesih işlemi esnasında haklı sebep bulunduğu gerekçesiyle işçiye kıdem ve ihbar tazminatı ödenmemişse, işe iade davasının kazanan işçi işverene başvuruda bulunmasa veya işe başlamasa dahi işverenin haklı fesih iddiası ortadan kalkarak fesih “geçerli fesih” işlemine dönüştüğünden, işçi kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanır. Öte yandan, geçersiz fesih işlemi esnasında işçinin kıdem ve ihbar tazminatı ödenmiş ise, fesih geçerli feshe dönüştüğünden ve belirtilen tazminatları da ödenmiş olduğundan bu olasılıkta işverenin başkaca bir yükümlüğü oluşmaz.

Mahkemenin tazminatların iade edilmesi gerektiği yönündeki kararını yargıtayın bozmasına dayanarak yapılan yorumlardan biri verdiğiniz örnek.
O kararda da '' işe iade isteğinde samimiyetten'' bahsedilmekte.

Zaman ayırdıgınız ve yanıtladıgınız için teşekkür ederim. Yani sonuc olarak, o aşamada vazgecilebilmiş ve tazminatlar işçi tarafında kalmış değil mi? Yanlış mı anlıyorum bu yazıdan?

O karardaki durum; işe iade davası sonrası işçi tekrar başlatılmak için işverene başvuruda bulunmamıştır.
Bahsettiğimiz o olayda , evet, işçinin işe iade davası hakkından vazgeçmiş olduğu sonucuna varılıp geçerli feshe dönüştüğüne karar verilmiş.

Ancak yazının şu kısmında ''yahut işveren tarafından yapılan işe davet uyarınca işbaşı yapmaz ise işverence yapılmış olan fesih geçerli bir fesih sayılır ve işveren sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olur.'' denilmiş. Yani işçi başvuru yapmış , işveren gel başla demesine rağmen başlamamış gibi anlıyorum.

- - - Updated - - -

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2007/38730 E. 2009/ 7345 K. sayılı ve 18.03.2009 tarihli kararında işe iade davalarında işe davet edilen işçinin işverenin yaptığı davete uygun olarak işbaşı yapmamasının sonuçlarını açıklamaktadır. Bu kararla Yargıtay’ın işe iade kararından sonra işvereni tarafından işe davet edilmesine rağmen işbaşı yapmayan işçinin hakları noktasında daha önce yerleşmiş bulunan uygulamalarını değiştirdiğini görmekteyiz.. Yargıtay daha önceki kararlarında işe davete rağmen işbaşı yapmayan işçinin boşta geçen süre ücretine hak kazanacağını belirtirken bu kararda işe başlayan işçinin boşta geçen süreye dair ücreti de alamayacağını açıkça belirtmiştir.


İncelememize konu olan kararda davacı, tazminat ve ücret alacaklarının tahsili için dava açmıştır. Karar yerel mahkeme tarafından kısmen hüküm altına alınmış ve davalı işverenlik tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz başvurusu üzerine dosya Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin önüne gelmiştir. Yargıtay tarafından yapılan incelemede öncelikle uyuşmazlığın nerede odaklandığını tespit etmiştir. İşe iade davası sonunda ödenmesi gereken boşta kalan süreye ilişkin ücret ve işe başlatmama tazminatında uygulanacak faiz ve faiz başlangıç tarihi konularında uyuşmazlık vardır.

4857 sayılı İş Kanunu’nun 21. maddesinin 5. fıkrasına göre, işçi kesinleşen mahkeme kararının kendisine tebliğinden itibaren 10 iş günü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmak zorundadır. Aksi halde işverence yapılan fesih geçerli bir fesih olacaktır. Aynı maddenin 1. fıkrasına göre de, işveren işe iade için başvuran işçiyi 1 ay içinde işe başlatmak zorundadır. Aksi halde mahkemenin takdir ettiği tazminat ve boşta geçen süre ücretini ödeyecektir. Yargıtay kararında özellikle önem arz eden husus işçinin işe iade yönündeki başvurusunun ne kadar samimi olması gerektiğinin vurgulanmış olmasıdır. Yargıtay; işçinin tekrar işe başlamak niyeti olmadığı halde, işe iade davasının sonuçlarından yararlanmak için yapmış olduğu başvurunun geçerli bir işe iade başvurusu olarak değerlendirilemeyeceğini bu kararında vurgulamıştır. Bunun sonucu olarak da, işe iade davasında karara bağlanan işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süreye ait ücret ve diğer hakların talebi mümkün olamayacaktır. Ancak geçerli sayılan feshe bağlı olarak işçiye ihbar ve koşulları oluşmuşsa kıdem tazminatının işçiye ödenmesi gerekmektedir.