Soğan patates satıcısı

Merhaba arkadaşlar,
Delirmek üzereyim lütfen okuyun bilginiz dahilindeyse bana yardımcı olun.
Yaşadığım sempte bu sene başında geldim ve geldiğim günden beri hergün aynı saatte bağırarak soğan patates satışı yapan kişi ciddi anlamda psikolojimi bozdu o kadar pis bir sesi var ki duysanız bir saniye tahammül edemezsiniz ve ben 4 aydır çekiyorum evimin içinde hergün işkence gibi patates soğan bağırtısı duyuyorum megafonla satış yapanlarda var ama onlardan rahatsızlık duymuyorum bu tamamen apayrı bir ses. Belediyeyi ve zabıtayı onlarca kez aradım ekiplere söylüyoruz deyip kapattılar ama hiç bir sonuç olmadı bu satıcı yine hergün bağırmaya devam ediyor. Bunun yasal olmadığını araştırdım çevreyi rahatsızlık suçundan ama ne yaptıysam olmadı artık delirmeme ramak kaldı sicilime bir şey geçsin istemiyorum bir münakaşa yaşarsam kendime hakim olamayacağımı biliyorum.
En son belediyeyi aradığım da ne var ki bizim burayada geliyor satıcılar dedi kadın şok oldum.
Bu sesi ben evimde duymak istemiyorum havalı tüfeklere bakıyorum sorunu çözemezsem bi havalı tüfek alıp diz kapağı patellasından vurup sakat bırakmayı düşünüyorum. Ayrıca başbakanlığa da dilekçe yazdım bimer'e yanıt geldi başbakanlıkta belediyeye dilekçe yazmış belediye başbakanlığa iletmiş başbakanlıkta sağolsun bana mail atmış durumla ilgili. Belediye şüpheliyi bulamadığını fakat civar bölgede satıcılara ceza kestiğini yazmış lakin şüpheliyi nasıl bulamıyor bu tamamen yalan çünkü geçen şahıs her gün aynı saatte dakkası dakkasını geçmeden geliyor ve ben bu saati belirttim onlarca kez.
Yani belediye tamamen sallıyor veya sonuç ne olursa olsun bu sesi ben hala duyuyorum.
Yardım istediğim konuya geleyim
1- Savcılığa suç duyurusunda bulunsam daha doğrusu ne olarak dilekçe yazılır bilmiyorum suç duyurusunda bulunsam bana bir zararı dokunur mu sicilime işler mi yahut ben bir ceza alır mıyım ( malum türkiye, ben tıp öğrencisiyim türkiyede bir hastaneye iki mahkemeye devletin eline düşmeyeceksin diyenlerdenim bu zamana kadar davalık hiç bir olayım olmadı lakin iş adam öldürme boyutuna gelince son çare öncesi deneme yolum olacak )
2- bu şahsın ne adını ne yaşadığı yeri bilirim bu şekilde açılır mı bir soruşturma vs
3- ben belediyeden de şikayetçiyim çünkü işini yapmıyorlar bununla ilgili bir şey belirtmeli miyim
4- Telefonla zabıtayı aradığımın kaydını almadım fakat bimer kayıtlarım var mailimde ben bu adamı sakat bırakırda yakalanırsam savunma olarak ben zabıtayı aradım çözmediler bimer e yazdım çözmediler savcılığa dilekçe yazdım çözülmedi bende kendi imkanımla sorunumu hallettim desem ceza alır mıyım? bir de havalı tüfek düşünüyorum barutsuz yani basınçla mermiyi atan bu konu hakkında mevzuat var mı normal silahla havalı tüfek arasında bir fark var mı hukuki anlamda.
Ben ne yapmalıyım nasıl yapmalıyım lütfen bir akıl verin ve bu dilekçe nasıl yazılıyor ondan dahi haberim yok şuan bu yazıyı yazarken bile bu seferde megafonla sebzeci geldiğ sebzeciğğ diye bir bağırtı duyuyorum çıldırmak üzereyim lütfen yardım edin.
Bu konu hakkında bir bilgisi olan varsa dilekçe yazılacaksa nasıl yazılacağını örnek gösterip bana yardımcı olabilir mi çünkü internetten örneklere baktığımda olayın geçtiği tarih vs diyor ne yazayım oraya her gün mü diyeyim komedi gibi yani nette bulduğum örnekler benim bu duruma uymuyor. Uzun yazdım kusuruma bakmayın şimdiden yardımlarınız için teşekkür ederim

Bir kere karşıdakinin eline toplu iğne batırsanız bile siz suçlu olursunuz. Suçluya ceza vermek vatandaşın işi değil, devletin işidir. Bunu unutun.
Madem aynı gün aynı yere geliyor, bir gün belediye zabıta müdürlüğüne gidin, sözle anlatın. Benimle gelin göstereyim deyin. Bunu denediniz mi? eğer ilgilenmezlerse zabıta memurları hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunabilirsiniz. Ancak bunun için zabıtaya başvurunuzu kanıtlamanız gerek. Zabıta memurları "bize gelmedi ihbar etmedi" diyebilir. Ya da "gittik baktık yoktu öyle bir şey" diyebilir. Bunlara karşı tedbirinizi alın. Savcılığa şikayet etmekle (birine zarar vermiyorsanız, ifitira atmıyor, suç. uydurmuyoırsanız) size
zarar gelmez.

Belki bir gün gidip bir kilo patates isteyip, sonra da fişini istemek, fiş vermezse hemen 444 0 189 vergi ihbar hattını arayıp ihbar etmek gibi yollar da düşünülebilir :)

Cevabınız için teşekkür ederim şenol bey. Haklısınız belediyeye dair bir ispat yapmam gerek ama belediyeye dilekçe versem bunuda bize vermedi diyebilirler mail olarak yazsam bu bir ispata girer mi

https://www.youtube.com/watch?v=mmcy_woJmyM

Son olarak dilekçeyi yazdım fakat adres kısmına kendi cep numaramı yazmam uygun olur mu

Kendi adresiniz olarak posta adresinizle birlikte telefon ve e-posta adreslerinizi de yazsanız daha iyi. Olay yeri adresi için ise cep telefonu hiç olmaz, yeri tarif edin.

Şenol hocam internetten dilekçe örneği buldum onda
MÜŞTEKİ:
ADRES:
SANIKLAR:
SUÇ:
SUÇ TARİHİ
DELİLLER
bu sıralama vardı burda adres olarak kendi adresimi yazdım yani olay yeride burası zaten ama kafam karıştı. valla yardımcı oluyorsunuz çok teşekkür ederim yalnız şöyle bir şey rica etsem olabilir mi özelden bana mesaj atsanız ben numaramı paylaşsam size siz beni gizli numaradan arasanız. 2 dk telefonda görüşsek anlatsanız olabilir mi acaba

- - - Updated - - -

Bir de daha önce dilekçe falanda yazmadım kılıfına uydurmaya çalıştım ama delil olarak benim bimer kayıtlarım var belediyeyle iletişime geçtiğime dair bunu da ek olarak sunacağım fakat bu eki dilekçeye zımbalayım mı ayrı dosyada mı koyayım falan hiç bilmiyrum kısaca çok sorum var dediğim şekil size uygun olursa beni gizli numaradan arayarak bi 2 dk telefonda görüşme imkanımız olabilir mi

Patatesçiyi savcılığa şikayet etmek bana çok mantıklı görünmedi. Şikayet derken, zabıtaları şikayeti kast etmiştim. Öncelikle zabıtaya gitmenizi öneririm. Eğer sonuç alamazsanız belediyeyi valiliğe ya da savcılığa şikayet yoluna gitmek gerekebilir. Ama zabıtaya gittiğinizde daha da yukarı gideceğinizi muhakkak hissettirin ki buna gerek kalmasın.

Şenol hocam ben 2 sinide şikayet ediyorum.
suç kısmına, kişilerin huzur ve sukununu bozma ve görevi ihmal yazdım.
benim derdim belediyeyle değil bu iğrenç sesten kurtulmak ama belediye zabıta müdürü tıpış tıpış bi adliyeye çağrılırsa o zaman işin rengi değişir. bu okey oynayıp yatıp maaş alan zabıta ekiplerine ders olur iş yaparlar diye ümit ediyorum.
Şimdi sorum ben müşteki adres yazdım ama buraya açık adresimi yazma zorunluluğum var mı kapı numarasına kadar. yoksa açık adres yazmasam da olur mu bu konuda bilgilendirebilir misiniz

- - - Updated - - -

müşteki adres yazıp sadece telefon ve mail imi yazsam olur mu mesela

Alıntı:

---

Şenol Eker rumuzlu üyeden alıntı

Patatesçiyi savcılığa şikayet etmek bana çok mantıklı görünmedi. Şikayet derken, zabıtaları şikayeti kast etmiştim. Öncelikle zabıtaya gitmenizi öneririm. Eğer sonuç alamazsanız belediyeyi valiliğe ya da savcılığa şikayet yoluna gitmek gerekebilir. Ama zabıtaya gittiğinizde daha da yukarı gideceğinizi muhakkak hissettirin ki buna gerek kalmasın.

---

Şenol Bey,

Üye bu durumdan "ciddi anlamda psikolojim bozuldu" şeklinde bir yakınmada bulunmuş. Çok zor ama bunun salt bu nedenden kaynakladığını hekim raporu ile kanıtlayabilirse 183. madde hükmünden savcılık da işlem yapabilir.

Ayrıca dilekçeyi kolluğa havale ederek Kabahatler Kanunu çerçevesinde işlem yaptırması da mümkün olabilir.

Bence hem savcılık hem valilik hem de belediyeye dilekçe vermesinde yarar vardır.

- - - Updated - - -

Alıntı:

---

gonzal rumuzlu üyeden alıntı

Şenol hocam ben 2 sinide şikayet ediyorum.
suç kısmına, kişilerin huzur ve sukununu bozma ve görevi ihmal yazdım.
benim derdim belediyeyle değil bu iğrenç sesten kurtulmak ama belediye zabıta müdürü tıpış tıpış bi adliyeye çağrılırsa o zaman işin rengi değişir. bu okey oynayıp yatıp maaş alan zabıta ekiplerine ders olur iş yaparlar diye ümit ediyorum.
Şimdi sorum ben müşteki adres yazdım ama buraya açık adresimi yazma zorunluluğum var mı kapı numarasına kadar. yoksa açık adres yazmasam da olur mu bu konuda bilgilendirebilir misiniz

- - - Updated - - -

müşteki adres yazıp sadece telefon ve mail imi yazsam olur mu mesela

---

Sayın gonzal,

Kişileri huzur ve sükununu bozma TCK 123. maddede tanımlanmıştır. Somut olaydaki suç tipi bu madde ile hiç örtüşmüyor. Bu suçtaki en önemli unsur KASITTIR.

Yani domatesçinin bu gürültüyü salt kişilerin huzur ve sükununu bozma amacı ile yapmakta olması ŞARTTIR. Aksi halde bu suç oluşmamaktadır. Bu kişinin amacı etrafa rahatsızlık vermek değil satış yapmaktır.

Ne yapılabileceğini yukarıda yazdım

Öncelikle cevaplarınız için ilgilendiğiniz çok teşekkür ederim.
Şunu belirteyim ben burda kesinlikle laf olsun torba dolsun diye yazmadım bu ses gerçekten işkence boyutuna varabilecek bir ses
Örnek verecek olursam hergün saat 12 de ajdar dan çikita muz u yarım saat dinlemeye zorlanan dinletilen bir kişi bir kaç aydan kafayı yer.
Hekim konusuna gelirsem ben kendim tıp öğrencisiyim psikiyatri profesörleri bizim dersimize giriyor ve benim hocam o raporu zaten ben alırım. Ama rapor kısmına gelmeden böyle bir sesin ve böyle bir satış zaten baştan yasal bir şey olmaması gerek ki bende tck nın 123. maddesine ve gürültüyle ilgili yasalara baktım.
Bu raporu almaz isem bu yapılan iş yasal mı ya da yaptırım uygulanmayacak bir husus mudur

Alıntı:

---

gonzal rumuzlu üyeden alıntı

Şenol hocam ben 2 sinide şikayet ediyorum.
suç kısmına, kişilerin huzur ve sukununu bozma ve görevi ihmal yazdım.
benim derdim belediyeyle değil bu iğrenç sesten kurtulmak ama belediye zabıta müdürü tıpış tıpış bi adliyeye çağrılırsa o zaman işin rengi değişir. bu okey oynayıp yatıp maaş alan zabıta ekiplerine ders olur iş yaparlar diye ümit ediyorum.
Şimdi sorum ben müşteki adres yazdım ama buraya açık adresimi yazma zorunluluğum var mı kapı numarasına kadar. yoksa açık adres yazmasam da olur mu bu konuda bilgilendirebilir misiniz

- - - Updated - - -

müşteki adres yazıp sadece telefon ve mail imi yazsam olur mu mesela

---

Neden adres yazmak istemiyorsunuz?

Sayın hakkarili arzuhalcı,

evet tck nın 123. maddesine bir daha göz atınca evet kasten olması gerektiğini hatırladım ama lakin ben hukukçu değilim ve bu kanun belirten farklı rakam kombinasyonlarını hukukçu olmadığımda ve fazla kullanmadığımdan sayıları medulla spinalise öteleyemedim kusuruma bakmayın. tck nın 123. maddesi derken örnek gösterdim yani bir şeyler araştırdım demeye getirmeye çalıştım
ama kastetdiğim tck nın 123. maddesi değildi kastettiğim sayın hakkaralı arzuhalcı kastettiğim Ankara hukuk barosu dergisinin 2015 yılı 2. sayısında çıkan bir makalede ki bir nushayı aslında paylaşmak istemiştim
bu derginin 113. sayfasının 2. parafında 765 sayılı TCK dan bahsediyor;
765 sayılı TCK’da bu suçun kısmen muadili olarak gösterilebilecek suçlar, 546 ve 547. maddelerde düzenlenen kabahatlerdir. Kanunun üçüncü kitabının “Halkı Rahatsız Eden Hareketler” başlıklı yedinci faslında yer alan 546 ve 547. madde düzenlemesi şu şekildeydi:
Madde 546- “Her kim, gürültülü veya velvele ile mutat hilafı olarak çan ve alâtı saire çalarak yahut kanun ve nizam ahkâmına muhalif surette gürültülü bir meslek ve sanat icra eyleyerek halkın veya meclis ve mahfillerin meşguliyet veya huzur ve rahatını ihlal ederse ikibin yediyüz liraya kadar hafif cezayı nakdiye mahkûm olur”. (Birinci fıkra)
Madde 547- “Her kim, itidal ve muvazene haricinde veya çirkin ve ayıp görünen sair herhangi bir hal ile başkasını alenen incitir veya huzur ve rahatını ihlal ederse onbeş güne kadar hafif hapse veya beşbindöryüz liraya kadar hafif cezayı nakdiye mahkum olur”.
Yargıtay, 5237 sayılı TCK’nun 123. maddesinin 765 sayılı Kanundaki karşılığının, 547. madde olduğu fikrindedir[1].
Benzer bir düzenleme, 5326 sayılı Kabahatler Kanununun “Gürültü” başlıklı 36. maddesinde yer almaktadır. Buna göre; “ Başkalarının huzur ve sükûnunu bozacak şekilde gürültüye neden olan kişiye, elli Türk Lirası idari para cezası verilir”.

Şuraya dikkatinizi çekmek isterimki hakkarili pardon sayın hakkarili: Bu düzenlemelerde her ne kadar bazı benzerlikler olduğu düşünülebilirse de, TCK 123. maddedeki suç gerek 183.maddedeki suçtan gerekse Kabahatler Kanununun 36. maddesinde yer alan kabahatten unsurları ve bazı özellikleri yönünden ayrılmaktadır.
yani aslında o 123 o 123 değil

Sayın gonzal,

Yazdığınızın son bölümünü tam anlayamadım. Demek istediğim şu ki;

Öncelikle 765 sayılı TCK 2004 yılında tamamen yürürlükten kalktı ve şu anda yerini 5237 ye bıraktı.

Burada hiçbir durumda somut olay 123. madde çerçevesinde değerlendirilemiyor. 183. madde çerçevesinde değerlerdirilebilmesi için de salt bu olay nedeni ile sağlığınızın ozulmuş olması şartı var. Bu da ancak hekim raporu ile kanıtlanabilecek bir şey.

Ayrıca somut olay Kabahatler Kanunu çerçevesinde değerlendirilip dometesçiye yaptırım uygulanabilir. Ancak bu yaptırımın caydırıcı etkisi ne kadar olabililir onu zaman gösterir.

Kişi cezasını da öderim bağırarak satarım da derse sürekli şikayet ve sürekli ceza ile karşılaşacak. Bu durumda olay belki 123. madde kapsamına sokulabilecek. Sanırım açıklayıcı olmuştur. Kolay gelsin. Saygılar..

Şimdi Şenol hocam neden adres yazmak istemiyorsunuz sorunuza cevap vereyim.
Ben kendi halimde yaşayan bir insanım adresimi katile veririm devlete gene vermem çünkü devlete güvenmiyorum zaten ben ne diye rahatsız edileyim. Ben zaten kamu davası açmak istiyorum davanın benle bir ilgisi olmasın yargıtay mı deniyor savcı mı hakim mi onlar kamu davasını bensiz yürütüyor zaten ben bildirimimi yapayım onlar soruştursun.
Benim mantığım bu şekilde ki zaten benim bu türkiyede yaşamaya niyetim yok şurda 2 senem kalmış toefl' e girip kazanıp gelişmiş bir ülkede hekimlik yapıp oranın vatandaşlığınıda alıp tr ye bir daha adım dahi atmak istemiyorum. Bu mantalitede yaşadığım için devletten sıvışayım derken devletin eline düşmüş oldum bana kalırsa ben hiç uğraşmam alırım silahımı patellaya 50 metreden bi kurşun ordaki sinoviyal sıvıyı akıtırım ömür boyu topal kalır bir daha da anıra anıra bişey satamaz evimin önünde benim mantığım ve çözümümde bu lakin yakalanırsam sicilim yanar mı ACABALAR yüzünden alakamın olmadığı yazıları okuyup alakamında olmayacağı bir siteye girip yardım isteme durumunda kalıyorum niye.. Çünkü türkiyede yaşıyorum ve bunlar çok normal bu ülkede. Ameliyathanede sokak kedisi gördükten sonra bunlar falan aslında çok normal şeyler. Çünkü bu ülkede huzur muş sukun muş bunlar falan insanmış değermiş bu ülkede bunlar malesef geçmiyor. Lakin kader mi diyelim şans mı diyelim şansızlık mı diyelim doğduk yaşıyoruz. Bu ülkenin zaten çivisi çıkmış insanı da bir garip burda bişey yazıyoruz adam çıkmış domates biber patlıcan şarkı atıyor. imzasına da atatürkün sözünü çarpıtmış hayatta en hakiki mürşit islamdır yazan yobaz çıkıyor bana yazıyor bu ülkeden ne olur sizce ben diyim bi halt olmaz...
Yarın birgün ameliyat olursanız aga benim dalağa alacaklardı yanlışlıkla barsağı almışlar şimdi kolostromi torbasına dışkılıyoruz yav diye isyan etmeyin çünkü siz kalifiye adam gibi insanları memleketten soğutarak başka ülkelere gitmesine sebep oluyorsunuz diyorum ve bu lafım mürşidi ilim olmayanlara. Neyse velhasılı kelam sözüde uzatmayayım benim bu sitede ki son yorumum hesabımıda editör moditör modiratör modirasyon admin administörtis falan onlar silebilir bana cidden anlamda yardımcı olmaya çalışıp vaktini ayırıp yazan herkese teşekkür ederim.

Alıntı:

---

gonzal rumuzlu üyeden alıntı

Şimdi Şenol hocam neden adres yazmak istemiyorsunuz sorunuza cevap vereyim.
Ben kendi halimde yaşayan bir insanım adresimi katile veririm devlete gene vermem çünkü devlete güvenmiyorum zaten ben ne diye rahatsız edileyim. Ben zaten kamu davası açmak istiyorum davanın benle bir ilgisi olmasın yargıtay mı deniyor savcı mı hakim mi onlar kamu davasını bensiz yürütüyor zaten ben bildirimimi yapayım onlar soruştursun.
Benim mantığım bu şekilde ki zaten benim bu türkiyede yaşamaya niyetim yok şurda 2 senem kalmış toefl' e girip kazanıp gelişmiş bir ülkede hekimlik yapıp oranın vatandaşlığınıda alıp tr ye bir daha adım dahi atmak istemiyorum. Bu mantalitede yaşadığım için devletten sıvışayım derken devletin eline düşmüş oldum bana kalırsa ben hiç uğraşmam alırım silahımı patellaya 50 metreden bi kurşun ordaki sinoviyal sıvıyı akıtırım ömür boyu topal kalır bir daha da anıra anıra bişey satamaz evimin önünde benim mantığım ve çözümümde bu lakin yakalanırsam sicilim yanar mı ACABALAR yüzünden alakamın olmadığı yazıları okuyup alakamında olmayacağı bir siteye girip yardım isteme durumunda kalıyorum niye.. Çünkü türkiyede yaşıyorum ve bunlar çok normal bu ülkede. Ameliyathanede sokak kedisi gördükten sonra bunlar falan aslında çok normal şeyler. Çünkü bu ülkede huzur muş sukun muş bunlar falan insanmış değermiş bu ülkede bunlar malesef geçmiyor. Lakin kader mi diyelim şans mı diyelim şansızlık mı diyelim doğduk yaşıyoruz. Bu ülkenin zaten çivisi çıkmış insanı da bir garip burda bişey yazıyoruz adam çıkmış domates biber patlıcan şarkı atıyor. imzasına da atatürkün sözünü çarpıtmış hayatta en hakiki mürşit islamdır yazan yobaz çıkıyor bana yazıyor bu ülkeden ne olur sizce ben diyim bi halt olmaz...
Yarın birgün ameliyat olursanız aga benim dalağa alacaklardı yanlışlıkla barsağı almışlar şimdi kolostromi torbasına dışkılıyoruz yav diye isyan etmeyin çünkü siz kalifiye adam gibi insanları memleketten soğutarak başka ülkelere gitmesine sebep oluyorsunuz diyorum ve bu lafım mürşidi ilim olmayanlara. Neyse velhasılı kelam sözüde uzatmayayım benim bu sitede ki son yorumum hesabımıda editör moditör modiratör modirasyon admin administörtis falan onlar silebilir bana cidden anlamda yardımcı olmaya çalışıp vaktini ayırıp yazan herkese teşekkür ederim.

---

Bir de böyle üzümünü yiyip bağını kötüleyen boş beleş insanları ciddiye alıp yanıt vermiyormuyuz, yanarım yanarım ona yanarım.
Gelişmiş ülkeler çalıştırmak için gelişmiş BEYİN arıyorlar, boş olanı değil.
Allah iniş takımlarına zeval vermesin efendi.
Uğurlar ola.

Bak çok akıllı doktor adayı olduğunu iddia eden arkadaşım, Ülkeye olan saygın gibi cevap aldığın siteye de giderken saygını göstermeden edememişsin.Bir defa 2 yılı kalan bir doktor adayı olarak(iddian bu) zorunlu hizmet yapmadan görev yapamayacağını yani doktor olarak çalışamayacağını bilmiyor olman şaşkınlık verici.Eğer yazdıkların doğruysa askerliği saymıyorum sadece doktorluk yapabilmem için 2-3 sene ihtimal Şırnak'ta, Diyarbakır'da, Siirt'te zorunlu hizmet yapacaksın(son dönemde doktor çıkan herkes o tarafa gidiyor).O zaman da buradan şu saatlerde roket geçiyor diye nereye yazacağını(bu foruma değil) düşünsen fena olmaz.Birileri soğan diye bağırıyor diye vurup sakat mı bıraksam diyen, herkesin gittiği askerliğe değinmeyen, fakülteyi bitirip bir sınavla kendini anında refah dolu ülkelerin(ki denklik falan da vermiyorlar çok ağır prosedürleri var o işe 10 sene uğraşıp yapamayanlar biliyorum) beklediğini sanan, zorunlu hizmetten(adamlar diploma vermiyorlar tamamlanmadan) haberi dahi olmayan bir doktor adayı olduğunu sanmıyorum.Bu kafayla soğan patates seslerinin kesilmesi şöyle dursun, o sesleri arayacağınız dönemlerin sizi beklediğini söyleyebilirim.Ciddiye alıp yanıt verme noktasında Sn. Yöneticimize katılıyorum.Zaten gereken yapılmış.İyi forumlar..

Allah bizleri bu zihniyetteki doktrolardan korusun.

Alıntı:

---

Erdoğan Kırcalı rumuzlu üyeden alıntı

Allah bizleri bu zihniyetteki doktrolardan korusun.

---

Öncellikle, herkesin iyi forumlar geçirmesini niyaz ederim.
Değerli Üyeler,
Nasıl bir zihniyet yapısıdır ki, az veya çok nemalandığı ülkeye kin duyup, kazık atma derdine girmiş zihniyeti çözmedim. Ancak şunu anladım: Bu yapıda olan insanların, mensubu oldukları ülkeyi elinden geldiği kadar sömürmekten başka bir şey bilmediklerini ve her an için hainlik edeceklerini gerçekten anladım.
Çok lafı geçen modern Ülkelerin vatandaşları, kaçmadan tarifi imkansız bedeller ödeyip, Ülkelerini belirli refah seviyesine taşıdıkları Dünya Tarihinin dozlu sayfalarında geçmektedir. Zaten korkak tavukların çoğunlukta olduğu ülkeler, ya yüzyıllar boyunca büyük Devletler tarafından sömürülmüştür yada yüzyıllar boyunca sürecek siyasi krizlerin yaşandığı Muz Cumhuriyetlerine dönmüştür. Dolayısıyla kaçarak veya kin duyarak ne kendine fayda sağlarsın, ne de mensubu olduğun Ülkeye katkıda bulunamayacağın gibi, medet umduğun Ülkeler; sana veya torununu sınır dışı ederek veya başkaca şekiller içinde, senin yaptığın gibi sana kazık atacaktır. Örnek olarak: Alman vatandaşı olan Türklerin yaşadığı durumlar örnek olarak öne sürülebilir.
Adı geçen Modern Ülkeler, tarifi imkansız bedeller ödeyip kazandıkları refahı; üç beş uyanık ile paylaşacak kadar saf ülkeler değildir.
Ülkemizin gelişmesindeki en büyük engel teşkil eden bu garabet zihniyetin; bir şekilde yok olmasını veya düzelmesini canı gönülden dilerim.

Saygıyı Hak edenlere, canı gönülden saygılarımı sunarım.

Alıntı:

---

gonzal rumuzlu üyeden alıntı

adam çıkmış domates biber patlıcan şarkı atıyor. imzasına da atatürkün sözünü çarpıtmış hayatta en hakiki mürşit islamdır yazan yobaz çıkıyor bana yazıyor

---

Ne yani, bu yobaz ben miyim? :k

Alıntı:

---

Der Kanisterköpfige Mann rumuzlu üyeden alıntı

Ne yani, bu yobaz ben miyim? :k

---

Muhtemelen o sözde adres gösterilen sizsiniz

Alıntı:

---

Der Kanisterköpfige Mann rumuzlu üyeden alıntı

Ne yani, bu yobaz ben miyim? :k

---

Görülen köy kılavuz istemiz sözünü hatırlatarak takdirinize bırakıyorum. Ancak, yazılan cümleler Dikkatli incelendiğinde dolaylı yoldan size Hakaret ettiği kanaati içindeyim. Bildiğiniz üzere Aleni bir şekilde Hakaret eylemi, TCK 125 kapsamında suçtur. Tabi ki ceza alması için, Savcılık nezdinde yazılan yobaz cümlesini ve sizin şu sözünüzü: en hakiki mürşit islamdır, alıntısını ön planda tutturarak ilgili Hakaretin şahsınıza yönelik olduğunu belirtmek şartıyla gerekeni yaparsanız; cezai işlem uygulanır.

Evet size söylediği açıkça belli.

Alıntı:

---

Hakkarili Arzuhalci rumuzlu üyeden alıntı

Evet size söylediği açıkça belli.

---

Bir şey sormak isterim:
Yobaz, kelimesi TCK 125 kapsamında Hakaret içeren sözcükler içerisine girer mi ? emin olamıyorum.

İyi aksamlar dilerim.

Evet Ayberk bey,

"Yobaz" sözcüğü hiç tartışmasız hakarettir. Burada işlendiği için de tespitiniz doğrudur, aleni hakarettir.

Ama bu kişi için şikayete değer mi bilemem. Sayın Der Kanisterköpfige Mann'ın bileceği bir şeydir.