Evli kadın bekâr erkek zina sonucu doğan çocuğun babalık tayini

Ben bekar bir erkeğim, evli bir hanımla olan beraberliğimizden bir kız çocuğu dünyaya geldi, eş durumdan haberdar ancak çocuğun kendinden olduğunu düşünüyor ve boşanma isteği yok, ancak yaptırdığımız gizli dna testlerinin her ikisinde de çocuğun gerçek babasının ben olduğum durumu ortaya çıktı. Şimdi şöyle bir durumla karşı karşıyayız boşanma durumu yok, biyolojik kızımın kağıt üzerinde babası ilişkiye girdiğim hanımın eşi görünüyor. Durumun tespitini ve çocuğun miras haklarımdan yararlanmasını nasıl sağlayabilirim? Soyadımı vermek istesem nasıl bir prosedür izlemem gerekir? Çocuğu mevcut ortamda bırakma istemememin nedeni resmi babanın aile içi (kendi eşine) tecavüz, tehdit ve ekonomik baskı uygulaması, hanım'ın iki çocuğu daha olduğu ve çocuklar üzerinden tehdit edildiği için boşanma veya resmi bir başvuruda bulunma cesareti yok. Resmi baba telefonlarıma çıkmıyor ve benimle kati suretle görüşmek istemiyor, bu durumda ben ne yapabilirim? Endişem 3 yaşına yaklaşan biyolojik kız çocuğumun 1. fiziken zarar görmemesi 2 kız çocuklarına mirastan yararlandırılmayan, söz hakkı verilmeyen 18-19 yaşlarına geldiklerinde zorla evlendirilen bir aile yapısı içerisinde büyütülmemesi isteği. İşi hukuk çerçevesinde nasıl çözebiliriz?

memleket dallasmı

Alıntı:

---

goren rumuzlu üyeden alıntı

İşi hukuk çerçevesinde nasıl çözebiliriz?

---

Hanımefendi eşinden boşanır, sizinle evlenir olay çözülür.

Her şey insan için; dallas olduğunu düşünseydik gider cinayet işlerdik, hukuki çözüm arıyoruz bu portal da sanırım bunun için var...

- - - Updated - - -

Alıntı:

---

Abdullah Yaman rumuzlu üyeden alıntı

Hanımefendi eşinden boşanır, sizinle evlenir olay çözülür.

---

Hanımefendi eşinden boşanamaz ise hukuk yolu kapalı mıdır?

Evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün içerisinde doğan çocuğun babası kocadır. Nüfusta baba olarak görülenin babalığı reddedilmeden başkasının babalığına karar verilemez.

Alıntı:

---

Volkan Gülçubuk rumuzlu üyeden alıntı

Evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün içerisinde doğan çocuğun babası kocadır. Nüfusta baba olarak görülenin babalığı reddedilmeden başkasının babalığına karar verilemez.

---

Yani hukuk burada çocuk yerine yasal babayı koruyor ilginçmiş. Peki konuyla alakalı ikinci bir soru; Hukuken baba görünen şahıs anneyle zorunlu cinsel ilişki, ekonomik işkence(parasız bırakma), boşanma davası açması durumunda kendinden olan çocuğu bir daha göstermeme gibi tehditlerde bulunuyorsa, kadının psiko sosyal durumu dava açamayacak kadar kötüyse durumun tespiti için ne yapılabilir?

Kızın babasının kanunen başkası görükmesi , yada kabül edilmesi, çocuğun sizin çocuğunuz olduğu gerçeğini değiştirmez. Çocuğunda sağlığı için küçük yaşta iken, Dava açmalısınız. Bir an önce bir avukat ile görüşüp yol haritanızı belirleyin.

Alıntı:

---

goren rumuzlu üyeden alıntı

Yani hukuk burada çocuk yerine yasal babayı koruyor ilginçmiş. Peki konuyla alakalı ikinci bir soru; Hukuken baba görünen şahıs anneyle zorunlu cinsel ilişki, ekonomik işkence(parasız bırakma), boşanma davası açması durumunda kendinden olan çocuğu bir daha göstermeme gibi tehditlerde bulunuyorsa, kadının psiko sosyal durumu dava açamayacak kadar kötüyse durumun tespiti için ne yapılabilir?

---

Öncelikle boşanma davası açmak için Baro'dan hukuki yardım talep edebilir ve kendisi için bir müdafi tayin ettirebilir.Evlilik içerisinde yaşadığını iddia ettiği sorunları boşanma davası esnasında delillendirebilir ve karşı tarafın kusur oranına istinaden tazminat ve nafaka talebinde bulunabilir.Hoş zaten boşanma sonrasında psikolojik destek alıp almama konusunda zaten Aile Mahkemeleri taraflara soruyor bildiğim kadarıyla...

- - - Updated - - -

Alıntı:

---

ceceli341 rumuzlu üyeden alıntı

Kızın babasının kanunen başkası görükmesi , yada kabül edilmesi, çocuğun sizin çocuğunuz olduğu gerçeğini değiştirmez. Çocuğunda sağlığı için küçük yaşta iken, Dava açmalısınız. Bir an önce bir avukat ile görüşüp yol haritanızı belirleyin.

---

T.C. YARGITAY
2.Hukuk Dairesi

Esas: 2005/5176
Karar: 2005/7755
Karar Tarihi: 11.05.2005

ÖZET: Evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün içerisinde doğan çocuğun babası kocadır. Nüfusta baba olarak görülenin babalığı reddedilmeden başkasının babalığına karar verilemez. Davanın reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.

(4721 S. K. m. 285, 286, 303)

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içerisinde doğan çocuğun babası kocadır. ( MK. md. 285) Koca soybağının reddi davasını açarak babalık karinesini çürütebilir. Çocukta bu dava hakkına sahiptir. ( MK. md. 286, 303/3 )

Erhan ile Fadime 12.08.1981'de evlenmiş 13.04.1988'de boşanmışlardır. Küçük Tarık 20.06.1988'de, üç yüz günlük süre zarfında dünyaya gelmiştir. Nüfusta baba olarak görülen Erhan'ın babalığı reddedilmeden Hüseyin'in babalığına karar verilemez. Erhan'ın davayı kabul etmesi sonuç doğurmaz. Davanın reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.

Alıntı:

---

Volkan Gülçubuk rumuzlu üyeden alıntı

Öncelikle boşanma davası açmak için Baro'dan hukuki yardım talep edebilir ve kendisi için bir müdafi tayin ettirebilir.Evlilik içerisinde yaşadığını iddia ettiği sorunları boşanma davası esnasında delillendirebilir ve karşı tarafın kusur oranına istinaden tazminat ve nafaka talebinde bulunabilir.Hoş zaten boşanma sonrasında psikolojik destek alıp almama konusunda zaten Aile Mahkemeleri taraflara soruyor bildiğim kadarıyla...

- - - Updated - - -



T.C. YARGITAY
2.Hukuk Dairesi

Esas: 2005/5176
Karar: 2005/7755
Karar Tarihi: 11.05.2005

ÖZET: Evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün içerisinde doğan çocuğun babası kocadır. Nüfusta baba olarak görülenin babalığı reddedilmeden başkasının babalığına karar verilemez. Davanın reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.

(4721 S. K. m. 285, 286, 303)

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Evlilik devam ederken veya evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün içerisinde doğan çocuğun babası kocadır. ( MK. md. 285) Koca soybağının reddi davasını açarak babalık karinesini çürütebilir. Çocukta bu dava hakkına sahiptir. ( MK. md. 286, 303/3 )

Erhan ile Fadime 12.08.1981'de evlenmiş 13.04.1988'de boşanmışlardır. Küçük Tarık 20.06.1988'de, üç yüz günlük süre zarfında dünyaya gelmiştir. Nüfusta baba olarak görülen Erhan'ın babalığı reddedilmeden Hüseyin'in babalığına karar verilemez. Erhan'ın davayı kabul etmesi sonuç doğurmaz. Davanın reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.

---

Bu karar Usulune uygun açılmayan davanın yargıtay tarafından red edilmesi kararıdır.

Alıntı:

---

ceceli341 rumuzlu üyeden alıntı

Bu karar Usulune uygun açılmayan davanın yargıtay tarafından red edilmesi kararıdır.

---

İşin vardığı nokta şu mudur? Kadının psikolojisi ne olursa olsun (birey olma vasfını yitirmiş olsa bile) şantaj ve baskıyla da olsa evliliği sürdürüyorsa gerçek baba dava açsa bile bu dava düşer. Erkek de evliliği sürdürme niyetindeyse (cebirle de olsa) ve red davası açmıyorsa çocuk gerçek babası olmayan kişide kalır.

Peki bu çocuğun gerçek babası dururken babası olmayan birisini baba bilmesi, çocuğun haklarınının gaspı değil midir? Her insanın gerçek anne babasını bilmesi en temel hakkı değil mi? Çocuk küçükken bu işin halledilmesi gerekmez mi? Türk Hukukunun bu gibi durumlar için bir çözümü yok mu?

- - - Updated - - -

Alıntı:

---

ceceli341 rumuzlu üyeden alıntı

Bu karar Usulune uygun açılmayan davanın yargıtay tarafından red edilmesi kararıdır.

---

İşin vardığı nokta şu mudur? Kadının psikolojisi ne olursa olsun (birey olma vasfını yitirmiş olsa bile) şantaj ve baskıyla da olsa evliliği sürdürüyorsa gerçek baba dava açsa bile bu dava düşer. Erkek de evliliği sürdürme niyetindeyse (cebirle de olsa) ve red davası açmıyorsa çocuk gerçek babası olmayan kişide kalır.

Peki bu çocuğun gerçek babası dururken babası olmayan birisini baba bilmesi, çocuğun haklarınının gaspı değil midir? Her insanın gerçek anne babasını bilmesi en temel hakkı değil mi? Çocuk küçükken bu işin halledilmesi gerekmez mi? Türk Hukukunun bu gibi durumlar için bir çözümü yok mu?

Alıntı:

---

goren rumuzlu üyeden alıntı

İşin vardığı nokta şu mudur? Kadının psikolojisi ne olursa olsun (birey olma vasfını yitirmiş olsa bile) şantaj ve baskıyla da olsa evliliği sürdürüyorsa gerçek baba dava açsa bile bu dava düşer. Erkek de evliliği sürdürme niyetindeyse (cebirle de olsa) ve red davası açmıyorsa çocuk gerçek babası olmayan kişide kalır.

Peki bu çocuğun gerçek babası dururken babası olmayan birisini baba bilmesi, çocuğun haklarınının gaspı değil midir? Her insanın gerçek anne babasını bilmesi en temel hakkı değil mi? Çocuk küçükken bu işin halledilmesi gerekmez mi? Türk Hukukunun bu gibi durumlar için bir çözümü yok mu?

- - - Updated - - -



İşin vardığı nokta şu mudur? Kadının psikolojisi ne olursa olsun (birey olma vasfını yitirmiş olsa bile) şantaj ve baskıyla da olsa evliliği sürdürüyorsa gerçek baba dava açsa bile bu dava düşer. Erkek de evliliği sürdürme niyetindeyse (cebirle de olsa) ve red davası açmıyorsa çocuk gerçek babası olmayan kişide kalır.

Peki bu çocuğun gerçek babası dururken babası olmayan birisini baba bilmesi, çocuğun haklarınının gaspı değil midir? Her insanın gerçek anne babasını bilmesi en temel hakkı değil mi? Çocuk küçükken bu işin halledilmesi gerekmez mi? Türk Hukukunun bu gibi durumlar için bir çözümü yok mu?

---

Evet baba direkt babalık davası açamıyor. Hukuk malesef bizim düşüncelerimiz gibi pratikde değil, Hukukçu olmayan biri içinde mantıksız bir sürü şey içeriyor. Hukukçu olan içinde böyledirya, oda ayrı bir konu.


Çözümü var diye biliyorum. Ama ben Avukat olmadığım için işleyiş tam olarak nedir bilmiyorum. O yüzden bir avukat ile görüşün yol haritanızı belirleyin dedim. Belki önce baba bir şekilde ikna edilebilir diye düşünmüştüm. Kural olarak önce mevcut baba ile çocuk arasında soy bağının kaldırılması sonra sizin ile soy bağının kurulması gerekiyor. mevcut resmi baba buna yanaşmıyor ise geriye bunu çocuğun yapması gerekiyor. Bu yaştaki çocuk bunu kendisi yapamayacağına göre. Çocuk için kayyum atanması,soy bağının kaldırılması ve babalık davası gibi bir süreç olacak diye biliyorum. Ama bunun prosedürünü bilmiyorum.

Alıntı:

---

goren rumuzlu üyeden alıntı

Her şey insan için; dallas olduğunu düşünseydik gider cinayet işlerdik, hukuki çözüm arıyoruz bu portal da sanırım bunun için var...

- - - Updated - - -

Hanımefendi eşinden boşanamaz ise hukuk yolu kapalı mıdır?

---

Öncelikle cinayet işleyecek ruh durumuna gelmesi gereken kişi siz değil yasal eştir. Siz kendinizde nasıl böyle bir hak buldunuz anlayamadım.

Etik olarak kadının / erkeğin evli olduğunu bile bile ilişkiye girmek doğru değil, yasal olarak da buna zina deniyor, sadakatsizlik deniyor, bahse konu hanımefendinin eşi ile yaşadığı sorunlardan bunaldığı bir dönemde hayatına dahil olduğunuz izlenimi uyandı bende. Daha önceden yani evlenmeden önce tanıyor ve seviyor (!) olsaydınız mutlaka evlenir ya da başka bir çözüm üretirdiniz.
Eğer hanımefendi ile bunalımlı döneminde tanıştıysanız da, doğru davranış şekli (yine zannımca) evliliğinde eşi ile sorunlar yaşayan kişiye doğru yolu göstermek ve içinde bulunduğu açmazdan çıkması için dostane ve tamamen insani kaygılarla yardım etmek olmalıydı, bir ilişkiye sürükleyerek daha da açmaza sokmak olmamalıydı. Bir de üstüne çocuk olmuş

Diğer yandan diyelim ki sorunsuz bir evlilik ama sevgi, yok, sizi sevdi, o zaman ilişkiyi yaşamadan önce hanımefendinin özgür kalması için (yani boşanması için) yol gösterici olunmalıydı.

Yani beyefendi neresinden tutarsanız tutun yaşadığınız olayın yasal ve etik bir dayanağı yok. Yasal eş dünyanın en kötü insanı bile olsa bu yaşadıklarını hak etmiyor.

Kaldı ki hanımefendinin eşinden de de çocukları varsa o çocukların hali nice olacak.

Gelelim portalın ne için var olduğu meselesine; bu forum gerçekten mağdur olan insanların yasal haklarını arama yolunda nefeslendiği, enerji ve moral depoladığı bir duraktır. Taktuk Emre'nin dergahına nasıl ki odunun da adamında eğrisi giremiyor, bu foruma da hukuku yasaları çiğneyenlerin girmesine sıcak bakmıyoruz. En azından ben sıcak bakmıyorum. Hukuka, yasalara aykırı eylemlerde bulunup sonrada eylemlerine yasal kılıf bulmaya gelenlerden daha çok gerçekten mağdur edilmiş, hakkı yenmiş insanların dergahı burası.

Belki de evlenmeden çocuk sahibi olmayı hedeflediniz, nikah yok, sorumluluk yok, çocuk 3 yaşına gelmiş, artık elden avuçtan çıkmış Allah bağışlasın pekte şirindir şimdi, eh sahiplenme sarılma zamanı değil mi ? sahi bunca zaman neredeydiniz, çocuğunuz doğduğunda, aşıları olurken, hasta olduğunda neredeydiniz. Bunlar faraziye ama sizi sorumluluktan ve söyleyeceklerimden kurtarmıyor ne yazık ki....

Şimdi bu cümleden olmak üzere yavuz hırsız misali size tüm gayri etik haline rağmen cevap vermeye çalışan üyelere forumun neden var olduğu dersi vermek yerine aldığınız bilgiler ile yetinin,

sırası ile;
-Gücünüz yetiyorsa hanımefendiyi eşinden boşanması hususunda yardımcı olacak bir avukata götürün, vekalet ücretini doğabilecek maddi manevi tazminat bedellerini, yargılama giderlerini karşılayın.
-Baskı şiddet ve ölüm korkusu varsa savcılıktan korunma talep ettirin ya da ayrı ve gizli bir ev tutun boşanma gerçekleşene kadar yavruyu da hanımefendiyi de koruyun,


Baba olmak spermi kadının rahmine salmaktan ibaret değildir, ya da doğmuş 3 yaşına gelmiş çocuğa "bu benim çocuğum" demek de değildir. Sorumluluk, fedakarlık ister.. İşte size çocuğunuz için bir şeyler yapabilme fırsatı..
Hadi bakalım.. hanımefendi gövdesini koymuş taşın altına, elini sokma sırası sizde...

Sn Yamanın düşüncelerine katılmamak mümkün değil. Muhtemelen resmi baba bu olayın açığa çıktığında yaşayacağı utancı sosyal çevresindeki durumu gibi bir insanın yaşayacağı en zor durumlardan birini yaşamak istemiyor. Tabiki ortaya çıktığında annenin durumuda kötü olacak.

Fakat herşey bir yana çocuğun ileride bir travma yaşamaması için küçük yaşta iken bu durumun çözümlenmesi taraftarıyım. Çevremde buna benzer 2 olay varki büyüdüklerinde gerçek ebebeylerini öğrendiği zaman yada iki aile arasında kaldıkları zaman yada bir piç muamelesi görmeye başladıkları zaman, çevreye ve kendilerine verdikleri zararlar ve suç sarmalının içine düştüklerinde iş içten geçmiş topluma faydası olmadığı gibi zararı olan bireyler ortaya çıkıyor. Çocuğun nasıl bir ilişkinin çocuğu olduğunu öğrenmeden konunun halledilmesi, yada herkesin ve toplumun iyiliği için sonzuza kadar susulması taraftarıyım.

Alıntı:

---

ceceli341 rumuzlu üyeden alıntı

Sn Yamanın düşüncelerine katılmamak mümkün değil. Muhtemelen resmi baba bu olayın açığa çıktığında yaşayacağı utancı sosyal çevresindeki durumu gibi bir insanın yaşayacağı en zor durumlardan birini yaşamak istemiyor. Tabiki ortaya çıktığında annenin durumuda kötü olacak.

Fakat herşey bir yana çocuğun ileride bir travma yaşamaması için küçük yaşta iken bu durumun çözümlenmesi taraftarıyım. Çevremde buna benzer 2 olay varki büyüdüklerinde gerçek ebebeylerini öğrendiği zaman yada iki aile arasında kaldıkları zaman yada bir piç muamelesi görmeye başladıkları zaman, çevreye ve kendilerine verdikleri zararlar ve suç sarmalının içine düştüklerinde iş içten geçmiş topluma faydası olmadığı gibi zararı olan bireyler ortaya çıkıyor. Çocuğun nasıl bir ilişkinin çocuğu olduğunu öğrenmeden konunun halledilmesi, yada herkesin ve toplumun iyiliği için sonzuza kadar susulması taraftarıyım.

---

Ağzınıza sağlık üstat. Yolunu gösterdik sayın üyeye.. Gereğini yapacak kadar basiretli erdemli ve onurlu olduğu düşüncesindeyim..

Çaresizlik insana her şeyi yaptırır, bu yüzden psikiyatrik destek alıyorum, birisine zarar verecek insan zaten ulu orta yazmaz gider yapar; bu biraz da benim çaresizliğimden yazmış olduğum bir cümledir.

Olayın temelini bilmeden kendi önyargılarınızla yazmanız çok kolay. Birlikte olduğunuz insanın nüfus cüzdanına bakma şansınız olamayabiliyor, ne olduğunu öğrendiğinizde duygusal bağınızı da koparamayabiliyorsunuz, karşınızdaki insan size ne gerekiyorsa yapacağını söyleyip yapamayabiliyor beklemenizi istiyor bekliyorsunuz; bu sırada aylar geçiyor.

3 yıldır neredeydiniz sorusu da ilginç kızım (2 buçuk yaşında 3 değil) hamilelik döneminde test isteyen, durumu telefonla yasal eşle defalarca konuşmaya çalışan fakat karşıdaki kişinin muhatap almaması, işyerine gittiğimde kaçması, benimle yüz yüze gelmek istememesi durumu bu kadar uzattı. bunların yanında sürekli ağlayan derdini anlatan fakat bir şey yapabilme cesaretini gösteremeyen bir kadın var, en kötü vaziyetse ne olursa olsun beni bırakma, seni seviyorum sözü insan delirme noktasına geliyor.

ben yaşadıklarımdan utanmıyorum, insanların ne düşüneceklerini de önemsemiyorum tek derdim çocuğumun düzgün bir ortamda düzgün bir şekilde yetişmesi, eğitimini düzgün alması, içinde bulunduğu ortamdan zarar görmemesi, siz mevcut ortamı bilmediğiniz için eşi de haklı bulabilirsiniz ben kendi bildiklerimi paylaşayım bakalım yine aynı şekilde düşünebilecek misiniz?

eşe zorla sahip olma, zorla anal ilişki, parasız bırakma, çocuklar arasında ayrım, çocuklar üzerinden şantaj, sözlü alay, beğenmiyorsan s.... olup gidersin çocuklarını hayat boyu göstermem tehdidi, babana seni veririm öldürtürüm tehdidi. Şimdi benim kızım bu adama baba diyor bu durumda benim herşeyi kabul edip sessiz kalmam mı hak? Benim yerimde bir başkası olsaydı Tahammül etmez, beklemez cebren çözüme giderdi, sadece diğer çocukları düşündüğüm için sustum bekledim fakat bu şekilde devam edemeyeceği de ortada.

Hanfendinin telefonu yok, evli olduğu şahıs kardeşi olmadan dışarı çıkmasına dahi izin vermiyor, nasıl avukata götüreyim bu durumda? Telefon görüşmelerini şahsın kardeşinin yanında yapıyor, bir kere küçük bir telefon ulaştırdım telefonu bulana kadar iletişim kurabildik, tanıdığım bayan arkadaşlarımdan bazılarını bohçacı, satıcı, pazarlamacı gibi evine göndererek iletişim kurabiliyorum, evden çıkamayan insan 3 çocuğu birisine emanet edip (izinsiz) avukata gidecek mümkün mü?

Her neyse cevaplarınız için teşekkür ederim, ben de düzgün bir ilişki, güzel bir aile isterdim fakat nasip olmadı. Allah sizin başınıza aynısını vermesin. Kalın sağlıcakla.

Resmi eşi peşini bırakmayarak psikolojik olarak zorladım (küfür yok, şantaj yok, tehdit yok) yaptığının kanunen suç olduğunu telkin ettim durdum, gidip kızımın annesinin babasıyla konuştu. Annesi kızımı da alarak bana geldi, fakat halası annesinin hastanede olduğu yalanını söyleyerek kızımın annesini yine kandırmış, annemi ölmeden göreyim diyerek çıktı çıkış o çıkış. daha öncesi ise kızımın annesinin babasının telefonla beni arayarak öldürmekle tehdit etmesi hususudur. Sinire bağlıyorum henüz tehdit davası açmadım ama açadabilirim, o tehdit ettikten sonra sakinleşmesini bekleyip konuştum, hukuki sürecin başlayacağını, kızının bu süre içinde kendinde kalacağını söyledi, zarar vermeyeceğine yemin etti, çocuğu da haftada 1 kere görebileceğime dair söz verdi. Bundan sonra ne yapmak gerekir? Boşanmayı mı bekleyeyim yoksa direk dava mı açayım?

türkiye :) dallastan farkımı kaldı

Konu hortlatılmışta, yazılanları okudum çok çetrefilli bir konuya çok güzel cevaplar verilmiş. Acaba bu işin sonu ne oldu ? Şu an ne duruma gelindi ?