Printable View
İşveren, tek taraflı olarak aldığı bir kararla işçisine (asgari ücretin üzerinde kalmak kaydı ile) bu güne dek ödediğinden daha az maaş ödeyeceğini bildiriyor ve ödemesini eksik yapıyor.
Yapılan yüz yüze görüşmeler sonuç vermiyor.
Nasılsa durum işverene aktarıldığına ve red cevabı alındığına göre doğrudan dava mı açmalı yoksa ihtarname göndermek zorunlu mu?
Ya da başka bir yol mu izlenmeli?
İşveren aldığı ekonomik bir kararla maaşları indirebilir. Ancak bu durumda işçi iş akdini feshedip, varsa tazminat ve sosyal haklarını talep edebilir. Ya da yeni şartları kabul eder ve düşük maaşla çalışmaya devam eder. AKP'nin yeni Türkiye'si işte. ne diyeyim...
O halde ihbar taminatı ödemek zorunda değil işveren. İşten atmak istediği adamı "ekonomik" yoldan ihbarsız şutlayabilir. Kanunlarda neden uzun uzun yazılmış ki ne kadar süreye ne kadar ihbar tazminatı diye?
maaşları düşürür mü demek istiyorsunuz ihbarsız şut derken
Ücreti düşürüldüğü için çalışmaya devam etmemek, çalışanın kararı Şenol bey. Yani ihbarsız şut olma şansı yok. İhbarsız terk olur olsa olsa.Alıntı:
senoleker rumuzlu üyeden alıntı
Kaldı ki işi bırakması gerekmiyor çalışanın, her ay imzaladığı bordroya, eksik ödenmiştir yazarak imzalayabilir, yada çalışmaya devam ederken, dava açıp eksik ödenenleri alabilir.
Peki burada iş mahkemesine dava mı açılmalı doğrudan? şikayet gibi bir mekanizma yok mu? Örneğin bölge çalışma müdürlüğüne şikayet etmek gibi.Alıntı:
Erdoğan Kırcalı rumuzlu üyeden alıntı
elbette , şikayet hakkı var.Alıntı:
senoleker rumuzlu üyeden alıntı
İşveren işçiyi işten atmak ama ihbar tazminatı ödememek isterse, maaşını düşürür ve işçi de sadece kıdem tazminatını alarak işten çıkmak zorunda kalır demek istedim. Özellikle maaşı yüksek olduğundan ihbarı yüksek tutacak işçilerin maaşını asgari ücrete düşürmek "iyi bir çözüm" olabilir =)Alıntı:
alidogan rumuzlu üyeden alıntı
Teşekkürler Sayın Kırcalı.Alıntı:
Erdoğan Kırcalı rumuzlu üyeden alıntı
Elbette, ihbar süresine uymak istemeyen ama ihbar tazminatı da ödemek istemeyen çalışan için de benzer bir yol mevcut aslında;Alıntı:
senoleker rumuzlu üyeden alıntı
bir anda habersiz, bilgi vermeden artık işe gitmemeye başlamak ve gelen ihtar-ihbar herşeyi kulak arkası edip normal hayata devam etmek. Böylece işçinin bir istifa beyanı olmadığından, işveren devamsızlık nedeniyle fesih yapacaktır. Feshi yapan işveren olduğu için de herhangi bir ihbar tazminatı talep hakkı olmayacaktır.
Bu yüzden işverenler maaşları ayın 10 undan 15 inden sonra ödüyor olmalı :)Alıntı:
Erdoğan Kırcalı rumuzlu üyeden alıntı
Bu şekilde ihbarın en azından bir kısmını kurtarabilir.
Gerçi işçi işten devamsızlık yüzünden atıldıktan sonra kalan 5-10 günlük ücretini istediğinde rahatlıkla alabilir...
Demek ki aslolan kıdem tazminatıdır. İhbar tazminatı yalandır.
Bir yanlışlık sezinledim sanki.Öncelikle işçinin maaşının tek taraflı olarak düşürüldüğünü işverenin bildirmesi demek iş sözleşmesine aykırı olarak işçinin ücretinin ödenmesi demektir.Bu durumda işçi çalışmaya devam edip, zamanaşımını geçmemek şartıyla istediği anda eksik ödenen ücretin ödenmesini talep edebilir, veya İK 22'e göre usulüne uygun olmayan bir çalışma değişikliği ve İK 24/e gereği haklı nedenle iş sözleşmesini derhal feshedip kıdem ve ihbar tazminatının ödenmesini talep edebilir. Elbette böyle bir durumda ihtar çekmeden işi bırakmak her ne kadar devamsızlıktan dolayı işi bırakmak gibi görünse de, iş mahkemelerinin işçinin imzalamış olduğu ibranameyi dahi baskı altında imzaladığı için geçerli saymadığı da düşünüldüğünde, bu durumda işi bırakıp giden işçinin İK 24/e' göre işi bıraktığı mahkemece uygun görülebilir.
Tüm bunların yanında kanımca en uygun olan çözüm şudur;
-Maaş eksik ödendiği için ihtar çekilecek,
-İşveren bu ihtara adama al şu parayı işi bırak git diyecek,
-İşçi bu parayı kabul etmemesi gerekiyor, etse dahi, tüm haklarım saklıdır gibi bir not eklemeli
-Daha sonrasında işçi haksız olarak iş akdinin feshedildiğine ve işe iadesine ilişkin bir ihtar çekmeli,
-Genelde işveren böyle bir ihtara karşı "Yok öyle bir şey" diye cevap veriyor, veyahut hiç cevap vermiyor, işe kabul eden çok az oluyor.
-Arkasından işe iade davası açmak, dava sonucunda işe iadesine kabul edildiğinde, işveren çalıştırmak yerine, işçiye 4 aydan az olmamak üzere tazminat, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatını ödemesi en karlı sonuçtur diye düşünüyorum.
Bir sebepten dolayı iş akdini işçinin (ne sebeple olursa olsun) feshetmesi durumunda ihbar tazminatı alamaz diye bildiğimden dolayı sizin söyledikleriniz ilginç geldi.
Mezkur olayda aslında durum bir basamak daha karmaşık. Bu yüzden bu ayrıntıyı atlamıştım başta. Eksiltilen ücret bankaya yatan maaşta değil, maaş dışında veirlen yemek fişinin artık verilmemeye başlanması şeklinde. Bu yemek fişi işe girişten 5 yıl sonra, o sene yapılan maaş zammı az olduğundan maaşa ek olarak genel müdürün talimatı ile verilmeye başlanmış, yaklaşık 3 sene boyunca verilmeye devam edilmiş, daha sonra genel müdür değiştiğinde yeni gelen genel müdür "senin zaten maaşın çok fazla" dyerek yine bir talimatla bunu kestirmiş bulunmakta.
Aslında bu ücret kanun dışı da. Çünkü bundan GV ve SGK primi kesilmemiş oluyor. İşçi, duruma itiraz etmek üzere bir dilekçe ile genel müdürlüğe başvuruyor, dilekçesine cevap verilmiyor, sözlü görşme de fayda sağlamıyor, yönetim kurulu başkanıyla yapılan sözlü görüşme de sonuç sağlamıyor. Yani tüm iyi niyetli yolları tüketmiş durumda. Zaten sebep, görünüşe göre emekliliği gelmiş olan bu vatandaşı ihbar tazminatı ödemeden şutlamak. Çünkü sözleşmesine göre görev değişikliği v.s. yapılamıyor. Görev tanımı çok keskin şekilde net. Verilen dilekçe kayıt altında. Yine verilen yemek fişleri de kayıt altında. Bu yüzden eleman bölge çalışma müdürlüğüne şikayette bulunacak sanırım.