Mobbing Tazminat Davasında," Üst Makama Başvurun" Kararı
Merhaba. Açmış olduğum bir mobbing davasında ilk derece mahkemesi vermiş olduğu kararda, başvurunun önce üst makama yapılmasını olumsuz cevap alınır ise dava açılması gerektiği yönünde bir karar vermiş ve kararı ile ilgili 30 günlük itiraz süresi vermiştir.
1- Mobbing davalarında yada idare aleyhine açılan tazminat davalarında üst makama başvuru şart mıdır?
2- Üst idari makamların bir mahkeme kararı olmaksızın tazminat adı altında ödeme yapmayacağı bilindiği halde, mahkemenin davayı üst makama yönlendirmesi kararı sizce doğru mudur?
Yardımlarınız için teşekkür ederim.
Cevap: Mobbing Tazminat Davasında," Üst Makama Başvurun" Kararı
Mobbing davası Türk hukuk sistemine yeni girmiş olduğundan bir çok kurum ve kuruluşlar maalesef bu konuda yanlış kararlar verebiliyorlar.
Bu konuda sanırım siz memurluk konusunda maruz kaldığınız olaylar sonucunda dava açtınız.Burada anlaşılmayan durum üst makamdan kastınız nedir?Size şiddet uygulayan kişi yada kurum üzerinde başka bir amirlik yada müdürlük mü var?
Yeni torba yasayla dava kişi adına değil kurum adına idari yargıda açılması gerekiyor.Davanızı ispatlayabiliyorsanız idari yargıda hakkınızı arayabilirsiniz(Danıştay Temyizi) Bir aylık sürede Danıştaya temyiz etmenizi tavsiye ederim.(İdare Mahkemesine açılmışsa)Hukuk mahkemelerine bu davayı açmışsanız bence mahkeme kendini yetkisiz kılarak dosyanızı ilgili mahkemeye göndermek zorundaydı.
Cevap: Mobbing Tazminat Davasında," Üst Makama Başvurun" Kararı
Alıntı:
metehan50 rumuzlu üyeden alıntı
Mobbing davası Türk hukuk sistemine yeni girmiş olduğundan bir çok kurum ve kuruluşlar maalesef bu konuda yanlış kararlar verebiliyorlar.
Bu konuda sanırım siz memurluk konusunda maruz kaldığınız olaylar sonucunda dava açtınız.Burada anlaşılmayan durum üst makamdan kastınız nedir?Size şiddet uygulayan kişi yada kurum üzerinde başka bir amirlik yada müdürlük mü var?
Yeni torba yasayla dava kişi adına değil kurum adına idari yargıda açılması gerekiyor.Davanızı ispatlayabiliyorsanız idari yargıda hakkınızı arayabilirsiniz(Danıştay Temyizi) Bir aylık sürede Danıştaya temyiz etmenizi tavsiye ederim.(İdare Mahkemesine açılmışsa)Hukuk mahkemelerine bu davayı açmışsanız bence mahkeme kendini yetkisiz kılarak dosyanızı ilgili mahkemeye göndermek zorundaydı.
Dava idare mahkemesinde acilmisti. Mahkemenin ust makamdan kasti ise mobbing uyguladigi iddia edilen kurumun bagli oldugu bakanliktir. Anlasilmaz gelen konu ise bu dava tazminat davasidir. Bir devlet kurumundan mahkemeye gitmeden tazminat talep etmek bosa kurek cekmektir. Bu talebin kurumca reddedilecegi aciktir. Ayrica bir kurum mahkeme karari olmadan resmi prosedurde odeme yapamaz diye dusunuyorum.
Cevap: Mobbing Tazminat Davasında," Üst Makama Başvurun" Kararı
Bence siz zaman kaybetmeden danıştaya temyize gitmeniz gerekir.Sanırım Dava lehinize sonuçlanacaktır.Dediğim gibi bu konu Türk yargı sistemine yeni girdiğinden farklı kararlar verilebiliniyor.Bende bir mobbing davası açmayı düşünüyorum.Sizinle özelden görüşelim.Saygılarla...
Cevap: Mobbing Tazminat Davasında," Üst Makama Başvurun" Kararı
Cevap: Mobbing Tazminat Davasında," Üst Makama Başvurun" Kararı
Cevap bulunmuştur. Mobbing davaları genellikle "İdari Eylemler" den kaynaklandığı için, açılan davaların "Tam Yargı Davası" niteliğinden olması sebebiyle, öncelikle idareye başvurulup, talep edilen ne ise talep edilmeli daha sonra mahkemeye başvurulmalıdır. Burada dikkat edilmesi gereken ise, idareden ne talep edildiyse mahkemeden de aynı şeyin talep edilmesinin bir zorunluluk olmasıdır. Örneğin, idareden 5000 TL tazminat istenildiyse, talebin yerine getirilmemesi durumunda mahkemeden de aynı meblanın talep edilmesi gerektiğidir.
Cevap: Mobbing Tazminat Davasında," Üst Makama Başvurun" Kararı
Selamlar lemur kardeşim.Sanırım özel bildirimler mesajlarına bakmıyorsun.Ben oradan telimi vermiştim.Benim tel 0 530 656 66 78 beni çaldırırsan sana dönüş yaparım.Sizinle görüşmemiz lazım.Saygılarla...
Cevap: Mobbing Tazminat Davasında," Üst Makama Başvurun" Kararı
Alıntı:
Lemur rumuzlu üyeden alıntı
Merhaba. Açmış olduğum bir mobbing davasında ilk derece mahkemesi vermiş olduğu kararda, başvurunun önce üst makama yapılmasını olumsuz cevap alınır ise dava açılması gerektiği yönünde bir karar vermiş ve kararı ile ilgili 30 günlük itiraz süresi vermiştir.
1- Mobbing davalarında yada idare aleyhine açılan tazminat davalarında üst makama başvuru şart mıdır?
2- Üst idari makamların bir mahkeme kararı olmaksızın tazminat adı altında ödeme yapmayacağı bilindiği halde, mahkemenin davayı üst makama yönlendirmesi kararı sizce doğru mudur?
Yardımlarınız için teşekkür ederim.
Lemur kardeşim merhaba.
Merhaba Lemur;
Mahkeme kararını paylaşman mümkün mü.
Ben mobbing davası açmadan önce idareye dilekçe verdim. Mevcut durumu anlattım ve tarafıma yapılan mobbing kaldırılmasını istedim..Bu dilekçe üzerine idareyi eleştirmekten hakkımda disiplin soruşturması başlattılar.Salı günü kadar yazılı ifade vermem gerek müfettişe. Yapacağım savunmada kullanmak istiyorum sizin kararınızı.Yardımcı olursanız sevinirim.
Tel:05457900869
Mail:yusufdr192021@outlook.com
Cevap: Mobbing Tazminat Davasında," Üst Makama Başvurun" Kararı
Merhaba. O konuyu çözüme kavuşturduğumuzu düşünüyorum. Şöyle açıklayayım. Mobbing davaları, kısmende olsa tam yargı davaları sayıldığı için, dava açıp tazminat istemeden önce, bu tazminatın idareden talep edilmesi gerekmektedir. Büyük bir ihtimalle idare tazminat ödemeyi kabul etmeyecek ve konu mahkemeye taşınacaktır. Yani dava dosyanızı hazırladığınızda tüm delillerle birlikte dilekçenizi önce idareye teslim etmeniz ve cevabı beklemeniz gerekir. Red kararından sonra idari yargıya başvurmak gerekir. Çünkü tam yargı davalarında, öncelikle talebin idareden istenilmesi ön şarttır. Gelelim sizin sizin konunuza. :)
Sizin vermiş olduğun dilekçeniz yani "tarafıma yapılan mobbingi durdurun" konulu başvurunuz, işyerinde psikolojik tacizin önlenmesi konulu genelgeye ve dilekçe hakkı konularına uygundur. Açılan bu soruşturma bence mahkemeye sunabileceğiniz sağlam deliller arasında yer alacaktır.
Tazminat talep etme kısmına henüz gelmediğiniz için, mahkeme kararı savunmanız için pek bir anlam ifade etmeyecektir. Siz "İşyerlerinde Psikolojik Tacizin (Mobbing) Önlenmesi ile İlgili 2011/2 Sayılı Başbakanlık Genelgesi" ni okuyun oradan alıntı yaparak savunmanızı hazırlarsanız şimdilik yeterli olacaktır.
Cevap: Mobbing Tazminat Davasında," Üst Makama Başvurun" Kararı
Alıntı:
burakdr197 rumuzlu üyeden alıntı
Ben mobbing davası açmadan önce idareye dilekçe verdim. Mevcut durumu anlattım ve tarafıma yapılan mobbing kaldırılmasını istedim..Bu dilekçe üzerine idareyi eleştirmekten hakkımda disiplin soruşturması başlattılar.Salı günü kadar yazılı ifade vermem gerek müfettişe.
Ben olsam; idareye yapılan başvurunun esasının "görev sırasında yaşadığım sorunlara yer verilerek" bana karşı yürütülen mobbingin durdurulmasına yönelik olduğu, dolayısıyla başvuruda yer alan sözlerin amirlerimin eylem ya da işlemlerini eleştirici söz söylemek şeklinde nitelendirilemeyeceğini, esasen bu yönde bir maksadımın da bulunmadığı yönünde bir savunma verir ve idarenin mutlaka bir ceza vermesini isterdim. Üst merciilere itiraz hakkını kullanırdım.
İtiraz aşamalarından sonra kesinleşen disiplin cezasının iptali için; "görev sırasında yaşadığım sorunlara yer verilerek" bana karşı yürütülen mobbingin durdurulmasına yönelik idare yapılan başvuru üzerine yasalarla tanınan hakların (Dilekçe hakkı, şikayet hakkı, M.K. 25. madde) etkin bir şekilde kullanılmasını engellemek maksadıyla idarece hakkımda soruşturma açıldığından ve disiplin cezası ile cezalandırıldığımdan bahisle işlemin iptali, Anayasal ve Yasal hak ihlalleri nedeniyle ... TL. manevi zararın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle doğrudan (Ortada tebliğ edilen bir işlem olduğu için ön karar için idareye başvurmaya gerek yoktur.) dava açardım. (Kendi düşüncem olduğundan yazılanlarla bağlı kalmamanızı, hukuk bürolarından profesyonel yardım almanızı öneririm.)
Aşağıdaki kararlar işinize yarabilir;
T.C.
DANIŞTAY
Onikinci Daire
Esas No: 2009/9102 Karar No : 2013/8032
Özeti: Davacının, yasalarla kendisine tanınan şikayet hakkını kullanmak suretiyle şikayet dilekçesi vermesinde, ilgiliyi haksız yere şikayet etmek maksadı bulunmadığından, şikayet hakkının etkin bir şekilde kullanılmasını engelleyecek şekilde disiplin cezası ile cezalandırılmayacağı hakkında.
Temyiz İsteminde Bulunan(Davacı) :...
Vekili : Av....
Karşı Taraf (Davalı) : Diyarbakır Valiliği
Onikinci Daire
İstemin Özeti : Diyarbakır 2. İdare Mahkemesince verilen 13/07/2009 tarih ve E:2008/1492; K:2009/1535 sayılı kararın, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi: Safiye Uysal
Düşüncesi: İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun bulunmadığından bozulması gerektiği düşünülmüştür.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Dava; Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü'nde polis memuru olarak görev yapan davacının, Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü'nün 6/A-9 maddesi uyarınca ve bir alt ceza uygulanmak suretiyle "3 günlük aylık kesimi" cezası ile cezalandırılmasına ilişkin 13.03.2008 tarih ve 52 sayılı Diyarbakır Valiliği İl Disiplin Kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince; davacının da aralarında bulunduğu polis memurlarının Emniyet Amiri...'den şikayetçi olmaları nedeniyle bu kişi hakkında soruşturma açıldığı, soruşturma sonucunda amir hakkında ceza tayinine mahal olmadığı sonucuna varıldığı, adı geçen amir tarafından yapılan şikayet sonucu açılan soruşturma sonucunda ise söz konusu şikayetlerin dayanaksız olduğu ve davacının ve diğer polis şikayetçi polis memurlarının amirlerini haksız yere şikayet ettikleri kanaatine varılarak dava konusu işlemin tesis edildiğinin anlaşıldığı, söz konusu soruşturma raporlarının incelenmesinden, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, Mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü'nün 6/A-9. maddesinde "Astlarını, aynı rütbedeki arkadaşlarını, üstlerini ya da amirlerini haksız yere şikayet etmek" suçu 4 ay kısa süreli durdurma cezasını gerektiren fiil ve eylemler arasında sayılmış, 15. maddesinde ise; "Kararın verildiği güne kadar geçmiş hizmetleri olumlu ve sicilleri iyi olan memurlara bu Tüzükte gösterilen cezanın bir derece aşağısı uygulanabilir." hükmüne yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; davacının da aralarında bulunduğu polis memurlarının Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü emrinde görevli iken başka birimlerde görevlendirilmeleri üzerine kendilerinin atanmasından sorumlu tuttukları Emniyet Amiri ...'den şikayetçi olmaları nedeniyle amirleri hakkında soruşturma açıldığı ve soruşturma sonucunda "Ceza Tayinine Mahal Olmadığı" yönünde karar verildiği, aynı zamanda Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2007/49 esas sayılı dosyasında ... hakkında görevi kötüye kullanmak suçlaması ile dava açıldığı, yargılama sonucu çıkan beraat kararının Yargıtay tarafından onandığı görülmektedir.
Her ne kadar..., hakkında yapılan yargılama sonucu beraat etmiş ise de; savcılıkça kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmeksizin dava açılması için yeterli delil olduğu sonucuna varılarak ceza davasının açıldığı ve davacının verdiği şikayet dilekçesinde, suç isnat etme kastı olan veya hakaret içeren ibarelere yer vermediği görülmüş olup, bir haksızlığa uğradığını samimi olarak düşünerek şikayet hakkını kullandığı sonucuna varılan davacının, şikayet dilekçesi üzerine sicil amiri hakkında yapılan inceleme neticesinde "Ceza Tayinine Mahal Olmadığına" karar verilmesinin tek başına davacının üstlerini haksız yere şikayet etmek suçunu işlediği savıyla cezalandırılmasını gerektirmediği açıktır.
Bu durumda; davacının yasalarla kendisine tanınan şikayet hakkını kullanmak suretiyle şikayet dilekçesi vermesinde, ilgiliyi haksız yere şikayet etmek maksadının bulunmadığı anlaşıldığından, davacının şikayet hakkının etkin bir şekilde kullanılmasını engelleyecek şekilde disiplin cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın İdare Mahkemesine gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 12/11/2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Danıştay 12. Dairesi Başkanlığının 22.3.2010 tarihli ve E:2007/6191, K:2010/1608 sayılı Kararı.
Özeti : Davacının yapmış olduğu konuşmaların görev sırasındaki sorunların yüksek sesle dile getirilmesine yönelik olduğu, kullandığı sözlerin amir ya da üstlerinin eylem ya da işlemlerini eleştirici söz söylemek şeklinde nitelendirilemeyeceği hakkında.
Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : İzmir Valiliği
Karşı Taraf : …
İsteğin Özeti : Polis memuru olan davacının Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü'nün 7/D-3 ve 15. maddeleri uyarınca "10 ay kısa süreli durdurma" cezası ile cezalandırılmasına dair İzmir İl Polis Disiplin Kurulu'nun 21.12.2005 günlü ve 2005/1052 sayılı kararının iptali istemiyle açılan davada; davacının yapmış olduğu konuşmaların görev sırasındaki sorunların yüksek sesle dile getirilmesine yönelik olduğu, kullandığı sözlerin amir ya da üstlerinin eylem ya da işlemlerini eleştirici söz söylemek şeklinde nitelendirilmesinin mümkün olmadığından işlemde mevzuata uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle iptali yolunda İzmir 3. İdare Mahkemesince verilen 27.4.2007 günlü, E:2006/629, K:2007/626 sayılı kararın dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulmasına karar verilmesi istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi : M. Önder Tekin
Düşüncesi : İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından anılan kararın onanması gerektiği düşünülmüştür.
Danıştay Savcısı : Nazmiye Kılıç
Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür. İzmir 3. İdare Mahkemesince verilen 27.4.2007 günlü, E:2006/629, K:2007/626 sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep de bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına, 22.3.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Cevap: Mobbing Tazminat Davasında," Üst Makama Başvurun" Kararı
Sayın burakdr197, sayın Tolg'un paylaşmış olduğu karar, verdiğiniz dilekçe akabinde açılan soruşturmada kullanabileceğiniz bir karar olduğunu düşünüyorum. Ancak sayın Tolg'un doğrudan tazminat davası açmayı düşündüğü fikrine katılmıyorum. Mobbing davaları tam yargı davası olduğundan talep edilen tazminatın öncelikle idareden talep edilmesi gerekir. Bu aşama atlanırsa mahkeme vereceği kararla dosyanızı öncelikle idareye tevdi eder. Bu durum davayı kaybetmenize neden olmaz. Sadece zaman kaybıdır.
Sizin durumunuz henüz dava aşamasına gelmemiş. Mobbingin durdurulmasını istemeniz mahkeme safhasında lehinizedir. Bu talep akabinde açılan soruşturmada lehinizedir. Bu yüzden yukarıdaki mahkeme kararından ve 2011/2 sayılı genelgeden alıntı yaparak savunmanızı verin. Dava açmak için bu soruşturmanın sonucunu bekleyin derim.
Cevap: Mobbing Tazminat Davasında," Üst Makama Başvurun" Kararı
Alıntı:
Lemur rumuzlu üyeden alıntı
Ancak sayın Tolg'un doğrudan tazminat davası açmayı düşündüğü fikrine katılmıyorum. Mobbing davaları tam yargı davası olduğundan talep edilen tazminatın öncelikle idareden talep edilmesi gerekir.
Öncelikle idarenin her eylem ve işleminin "illa ve mutlaka mobbing" olarak değerlendirilemeyeceğini belirtmek isterim.
Sizin açtığınız davada Mahkemenin ön karar için idareye başvuru şartı araması (Şekil şartı) başkaaaa, benim bahsettiğim olay başka...
Benim bahsettiğim olayda, idarece verilen "DİSİPLİN CEZASI İŞLEMİ" içindir. Ve bu işlem için ilgilisi İYUK'un 12. maddesi kapsamında doğrudan tam yargı, iptal ve tam yargı veya iptal üzerine tam yargı davasıdır. (Ki, kişinin yakındığı duruma uygundur.)
Ayrıca, "fikrime katılmadığınızı söylemeniz" üzerine de; somut olay üzerine açılacak dava türünün benim fikrim olmadığını, Yasa maddesinin bir gereği olduğunu vurgulamakta yarar vardır. Olayları, olayların niteliklerini ve kavramları (eylem ve işlemleri) birbirine karıştırmayalım derim.
Bir kısım "EYLEM" ve "İŞLEM" min meydana getirdiği Mobbing nedeniyle yapılan başvuru için ise, ikinci ve ayrı bir dava açması gerekir. Elbette ki, bir kısım işlemin yanında eylemin de olduğu mobbing İYUK'un 13. maddesi kapsamındadır ve idareye ön karar için başvurmak zorunludur.
Ayrıca, ilgilinin idareye yaptığı başvuruda mobbingin kaldırılması talebi olduğundan, dolayısıyla manevi tazminat ödenmesine yönelik bir talebi bulunmadığından, mobbing nedeniyle mahkemeden tazminat talebinde de bulunamayacaktır. Bulunur ise de, reddedilecektir. Zira, idareye yapılan başvuruda mobbingin durdurulması istenmiş ise, mahkemeden de bu yönde talepte bulanabilecektir.
Ancak, ilgili mobbingin durdurulması talebine karşı idarece olumlu bir tepki verilmediği gerekçesiyle bu kere mobbing nedeniyle manevi tazminat ödenmesi için tekrar başvurabilir. Olumsuz bir cevap veya zımnen red üzerine manevi tazminata yönelik dava açabilir.
Sonuç olarak; ilgilinin birbirinden bağımsız iki ayrı dava açması gerekir.
Öte yandan, ilgili başvurusu üzerine yasal haklarının etkin kullanılmasını engellemeye yönelik idarece tesis edilen soruşturma ve cezaya yönelik işlemlerin de (Diğer olayların da desteklemesi halinde) mobbing kapsamında olduğunu, bu nedenle soruşturma ve disipline yönelik olayın öncesindeki tüm olaylara da yer vererek manevi tazminat ödenmesi için idareye başvurabilir ve tek dava şeklinde de davasını açabilir diye düşünüyorum.
Cevap: Mobbing Tazminat Davasında," Üst Makama Başvurun" Kararı
Ben sizi anladım sayın Tolg. İsterseniz sadece şu disiplin soruşturması kapsamında yapması gerekenleri özet olarak belirtelim ki kafa karışıklığı olmasın.
Cevap: Mobbing Tazminat Davasında," Üst Makama Başvurun" Kararı
Alıntı:
tolg rumuzlu üyeden alıntı
Ben olsam; idareye yapılan başvurunun esasının "görev sırasında yaşadığım sorunlara yer verilerek" bana karşı yürütülen mobbingin durdurulmasına yönelik olduğu, dolayısıyla başvuruda yer alan sözlerin amirlerimin eylem ya da işlemlerini eleştirici söz söylemek şeklinde nitelendirilemeyeceğini, esasen bu yönde bir maksadımın da bulunmadığı yönünde bir savunma verir ve idarenin mutlaka bir ceza vermesini isterdim. Üst merciilere itiraz hakkını kullanırdım.
İtiraz aşamalarından sonra kesinleşen disiplin cezasının iptali için; "görev sırasında yaşadığım sorunlara yer verilerek" bana karşı yürütülen mobbingin durdurulmasına yönelik idare yapılan başvuru üzerine yasalarla tanınan hakların (Dilekçe hakkı, şikayet hakkı, M.K. 25. madde) etkin bir şekilde kullanılmasını engellemek maksadıyla idarece hakkımda soruşturma açıldığından ve disiplin cezası ile cezalandırıldığımdan bahisle işlemin iptali, Anayasal ve Yasal hak ihlalleri nedeniyle ... TL. manevi zararın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle doğrudan (Ortada tebliğ edilen bir işlem olduğu için ön karar için idareye başvurmaya gerek yoktur.) dava açardım. (Kendi düşüncem olduğundan yazılanlarla bağlı kalmamanızı, hukuk bürolarından profesyonel yardım almanızı öneririm.)
Tolg çok teşekkür ederim. Bahsettiğin çercevede bir savunma hazırladım bende.Disiplin soruşturması neticelendiğinde gerekli yasal haklarımı kullanacağım.Ayrıca idare hakkımda böyle bir soruşturma açarak mobbing halkasının tamamlamış oldu.En kısa süre de de mobbing davasını açacağım.İdarenin iyi niyetli olmadığı gösterir bir disiplin soruşturması oldu.
- - - Updated - - -
- - - Updated - - -
Tazminat talep etme kısmına henüz gelmediğiniz için, mahkeme kararı savunmanız için pek bir anlam ifade etmeyecektir. Siz "İşyerlerinde Psikolojik Tacizin (Mobbing) Önlenmesi ile İlgili 2011/2 Sayılı Başbakanlık Genelgesi" ni okuyun oradan alıntı yaparak savunmanızı hazırlarsanız şimdilik yeterli olacaktır.
Teşekkür ederim Sayın Lemur. Anayasanın 74. Maddesi, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu md. 21, Devlet Memurlarının Şikayet ve Müracaatları Hakkında Yönetmeliği ve İşyerlerinde Psikolojik Tacizin (Mobbing) Önlenmesi ile İlgili 2011/2 Sayılı Başbakanlık Genelgesi bir savunma hazırladım.Bu konudan dolayı bir ceza alsam da idare mahkemesi yoluyla iptal edileceğini düşünüyorum.
Cevap: Mobbing Tazminat Davasında," Üst Makama Başvurun" Kararı
Ben teşekkür ederim. Bu soruşturmadan bir ceza alırsanız iptali için mobbing davasından ayrı bir dava açmanız gerekir. Yani cezanıın iptali için bir dava, mobbing tazminat talebi için ayrı bir dava olmalı. Tazminat istemen önce de belirlediğiniz meblagı öncelikle idareden talep etmeniz ve red geldikten sonra dava açmanız gerekir.