Printable View
Arkadaşıma kefil oldum 2012 senesinde ödemedi.kefil olarak bana icra geldi bende avukata tahahüdde bulundum. fakat işten cıkarttıldıgımdan dolayı ödeyemedim.taahüdü ihlalden dava acılmış.4.ayda mahkeme var.Taahüdde eşimin izni gerekiyormuydu.eşimin haberi yok ne yapmam lazım.bildigim kadarıyla her kefillikte eş izni gerekiyormuş.dogrumudur.taahüddede eş izni gereklimi
arkadaşlar bir cevap verseniz
Taahhüt ayrıca bir borcu üstlenmek ya da garantör olmak değildir yüklendiğiniz borcu belirli vade ve taksitlerle ödeme beyanıdır eşinizin izni gerekmiyor.
Engin bey forum sitelerinde şöyle bişey diyolar ama Haciz anında yahut icra Müdürlüğü'nde İCRA KEFİLİĞİ ve ÖDEME TAAHHÜDÜ olunacaksa öncelikle bu kişinin evli olup olmadığına bakılması , evli ise her ikisinde de eş rızası aranması gerekir ve Yeni 6098 Sayılı Borçlar Kanunu md.854 gereğincede şarttır. Ancak,limited şirket ortak müdürü, A.Ş müdür ve Yünetim Kurulu üyeleri, ticari sicile kayıtlı işletmenin sahibi işletmesi adına kefil oluyorsa eş rızası aranmaz.Öncelikle Haciz esnasında ödeme taahhüdünde bulunan borçluya karşı taahhüdün ihlali sebebiyle açılan davada "nüfus kaydı incelenmesinde sanığın evli olduğunun anlaşıldığı ve tutanakta yazılı kefalete eşinin onayının alınmadığı" anlaşılırsa bu neden gerekçesiyle aynen taahhütte bulunana beraat kararı verilir.
Belirtilen durum icra kefili olup ödeme taahhüdünde bulunanlar için geçerlidir eşin rızası olmadan icra kefili olunduysa taahhüt geçersiz kefalete dayandığı için muteber olmuyor.
peki mahkemede şuanda ödeme durumumun olmadıgını fakat ödeyecegeimi şu an işsiz oldugumu ekonomik durumumun bozuk oldugunu söylesem ceza alırmıyım.bu konuda akıl fikir verirmisiniz.
İcra ve İflas Kanunu'nun 340. maddesi taahhüdü ihlal davalarında borçlunun makbul bir sebep ile ödeme şartını ihlal edip etmediği araştırılmaksızın mahkumiyet kararları verilmektedir. Mahkemece, şekli bir inceleme ile icra dosyası celp edilerek, taahhüdünü yerine getirip, getirmediği incelenerek kararlar çıktığı bilinmektedir. Mali içtimai durum araştırmasına ilişkin talepler dahi dikkate alınmaksızın yerel Mahkemelerce mahkumiyet hükmü kurulmaktadır. Uygulamada bu mahkumiyet kararları Anayasanın, Kanunun, AİHM ilgili protokolünün ve CGK kararlarına aykırı olarak verilmektedir.
Diğer yandan nadir de olsa bazı mahkemeler, sanığın taahhüdüne uymamasının makbul sebebe dayandığını, ekonomik durum araştırmasıyla kişinin acz içinde olup olmadığını, suç işleme kastı ve cezalandırmadan beklenen amacın gerçekleşip gerçekleşmeyeceği hususunda kanaatlerini belirtip, sanık ekonomik olarak acz içerisindeyse beraat kararı vermektedir.
Ödeme gücünün olmaması nedeniyle beraat hükmü kurulmuş örnek mahkeme kararı aşağıdadır.
T.C.
İSTANBUL
ANADOLU 2. İCRA CEZA MAHKEMESİ
ESAS NO : 2012/...
KARAR NO : 2013/...
İCRA NO : 2013/...
HAKİM : SEDAT ÇEVİK 29857
KATİP : SEMA GİRİTOĞLU 111145
MÜŞTEKİ :
SANIK :
SUÇ : Taahhüdü ihlal
DAVA TARİHİ: 12/04/2012
KARAR TARİHİ: 22/05/2013
Müşteki vekili tarafından yukarıda açık kimliği ve atılı suçu yazılı sanık hakkında açılan davanın Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Müşteki vekili, icra takibinin kesinleşmesinden sonra sanığın borcunu taksitle ödemeyi taahhüt etmesine karşın haklı bir neden olmaksızın bu taahhüdüne uymadığını belirterek İIK'nun 340. maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Sanık meşruhatlı davetiye tebliğine karşın duruşmaya gelmemiş, savunma dilekçesi vermiştir. Savunma dilekçesinde taahhüdüne uymamasının makbul sebebe dayandığını, ekonomik durumunun bozuk olması nedeni ile acz içinde bulunduğunu, suç işleme kastının bulunmadığını, cezalandırmadan beklenen amacın gerçekleşmesinin mümkün olmadığını belirterek beraatine karar verilmesini istediğini bildirmiştir.
İstanbul Anadolu 23. İcra Müdürlüğünün 2013/.... Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı tarafından borçlu sanık aleyhine kambiyo takibi yapıldığı, borçlu sanığın 8.059,53 TL olan borcunu 07/04/2012 tarihinde ödemeyi taahhüt ettiği anlaşılmıştır.
Geyve Jandarma Komutanlığına yazılan yazı cevabında, sanığın serbest meslek ile uğraştığı, üzerine kayıtlı taşınmazının ve motorlu taşıtının olmadığı, herhangi bir kira gelirinin olmadığı, geçiminin eşi tarafından sağlandığı, ikametlerinde kayın pederi, kayın validesi ve kızı ile beraber yaşadıkları bildirilmiş olup, sanığın tespit edilen mali ve sosyal durumuna göre 07/04/2012 tarihinde ödemesi gereken 8.059,53 TL'yi ödemesinin fiilen imkansız olduğu, borçlunun taahhüdüne uymamasında İİK'nun 340. maddesinde öngörülen makbul sebebin mevcut olduğu anlaşılmakla sanığın beraatine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere,
Yüklenen suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olması nedeniyle müsnet suçtan beraatine,
Müşteki tarafça yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
Kararın tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde istanbul Anadolu 3. İcra Ceza Mahkemesi nezdinde itirazı kabil olmak üzere müşteki vekilinin yüzüne karsı, sanığın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/05/2013
Mustafa bey bu örnek mahkeme kararını mahkemeye sunup durumumu anlatsam faydası olurmu.
bu örnek mahkeme kararını mahkemeye sunup durumumu anlatsam faydası olurmu.
Olabilir dilekçe ile durumunuzu da anlatırsınız.
taksitleri ödersem ceza alırmıyım yinede hepsinimi yatırmam lazım
- - - Updated - - -
geçiken taksitleri yatırabilirsem mahkeme gününe kadar ceza alırmıyım yinede
Taahhüdü ihlalden disiplin hapsi cezası alma ihtimali yüksek,
hapisten kurtulmanın tek yolu ise, borcun tamamının kapanması veya avukatın vazgeçmesi.
Geçmiş dönemde ödemediğiniz taksitleri ödemek yeterli gelmeyecektir,( elbette avukatla anlaşmanız durumunda yeterli de olabilir)
erdogan bey ekonomik durumumun incelenmesini isteyip örnek mahkeme kararlarınıda sunmam faydalı olurmu ne yapmam lazım.
Mahkemenin bu konuda yapacağı bir şey olacağını sanmıyorum,Alıntı:
adalet05 rumuzlu üyeden alıntı
bir ödeme taahhüdü var, yerine getirilmemiş.
Ödeme taahhüdünün yerine getirilmemesi durumunda verilecek bir ceza var, disiplin hapsi.
Avukat bu disiplin hapsi cezasının uygulanmasını istemiş. Mahkemeye yapacak bir şey kalmıyor sonuçta.
Avukatla anlaşmaya çalışmanız sizin için en akılcı çözüm olacaktır bence.
bu konula ilgili cok mahkeme kararı var
T.C.
İSTANBUL ANADOLU 2. İCRA CEZA MAHKEMESİ
DAVA TARİHİ: 12/04/2012
KARAR TARİHİ: 22/05/2013
Müşteki vekili tarafından yukarıda açık kimliği ve atılı suçu yazılı sanık hakkında açılan davanın Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Müşteki vekili, icra takibinin kesinleşmesinden sonra sanığın borcunu taksitle ödemeyi taahhüt etmesine karşın haklı bir neden olmaksızın bu taahhüdüne uymadığını belirterek İIK’nun 340. maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Sanık meşruhatlı davetiye tebliğine karşın duruşmaya gelmemiş, savunma dilekçesi vermiştir. Savunma dilekçesinde taahhüdüne uymamasının makbul sebebe dayandığını, ekonomik durumunun bozuk olması nedeni ile acz içinde bulunduğunu, suç işleme kastının bulunmadığını, cezalandırmadan beklenen amacın gerçekleşmesinin mümkün olmadığını belirterek beraatine karar verilmesini istediğini bildirmiştir.
İstanbul Anadolu 23. İcra Müdürlüğünün 2013/…. Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı tarafından borçlu sanık aleyhine kambiyo takibi yapıldığı, borçlu sanığın 8.059,53 TL olan borcunu 07/04/2012 tarihinde ödemeyi taahhüt ettiği anlaşılmıştır.
Geyve Jandarma Komutanlığına yazılan yazı cevabında, sanığın serbest meslek ile uğraştığı, üzerine kayıtlı taşınmazının ve motorlu taşıtının olmadığı, herhangi bir kira gelirinin olmadığı, geçiminin eşi tarafından sağlandığı, ikametlerinde kayın pederi, kayın validesi ve kızı ile beraber yaşadıkları bildirilmiş olup, sanığın tespit edilen mali ve sosyal durumuna göre 07/04/2012 tarihinde ödemesi gereken 8.059,53 TL’yi ödemesinin fiilen imkansız olduğu, borçlunun taahhüdüne uymamasında İİK’nun 340. maddesinde öngörülen makbul sebebin mevcut olduğu anlaşılmakla sanığın beraatine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:
Yukarıda açıklandığı üzere, yüklenen suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olması nedeniyle müsnet suçtan beraatine, Müşteki tarafça yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,
Kararın tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde istanbul Anadolu 3. İcra Ceza Mahkemesi nezdinde itirazı kabil olmak üzere müşteki vekilinin yüzüne karsı, sanığın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/05/2013
faydası olmazmı bu mahkeme kararlarının ve dilekçenin
- - - Updated - - -
İİK 340 maddesi ile düzenlenen bu suç Anayasamızın 38. Maddesine açıkça aykırıdır. 38. Madde şöyle demektedir:
“Hiç kimse, yalnızca sözleşmeden doğan bir yükümlülüğü yerine getirememesinden dolayı özgürlüğünden alıkonulamaz.” Bu sebebten yargıtay tarafından bozulan karar örnekleri var
Siz ekleyin elbette bu kararıda, faydası olur mu? Buna hakim karar verecektir.Alıntı:
adalet05 rumuzlu üyeden alıntı
Benim bildiğim borcun ödenmesinin ihmal edilmesi veya dolandırıcılık fiilleri o madde kapsamında değerlendirilmiyor.Alıntı:
adalet05 rumuzlu üyeden alıntı