Darp, tehdit ve hakaret

Eşimle 6 aylık bir evliliğimiz oldu ve bu süre içerisinde madden her türlü şeyi yaptım. Mart ayının sonunda kayınvalidem tarafından evimden kovuldum. Daha sonra eşimin akrabaları tarafından tehdit telefonları ve mesajları almaya başladım ancak savcılığa müracaat etmedim. 1 mayısta eşimin eniştesinin adamları tarafından darp edildim. Cep telefonumdaki mesaj kayıtlarını polis kayıt etti. Adli tıp raporumu aldım. 2 Haziranda tekrar tehdit mesajı aldım onuda savcılığa bildirdim. 14 Haziranda tekrar aynı şahıslar işyerimin önünde arabayı park ederek telefonla tehdit ettiler. 155 i arayarak şikayette bulundum. Aynı şahıs eşimin abisi karakolda iken tekrar telefon etti komser telefonla konuştu ve hakkında şikayet olduğunu söyleyerek karakola gelmesini söyledi. eşimin abisi komsere küfür ederek telefonu kapattı. Şu anda hala tehdit edilmekteyim ama elimden savcılığa gitmekten başka bir şey gelmiyor. Eşimin ablasının eşi burada çok tanınan bir otomobil markasının bayiliği ve inşaat sektöründe olduğu için savcılarla ve hakimlerle diyaloğu çok iyi. Lütfen birisi bana yardım etsin.

Hakim ve savcıları eniştenizin konumundan yola çıkarak böyle suçlamanız ne kadar doğru?

Eşimin eniştesi beni önce konuşmak için yanına çağırmıştı. O sıra 1 ağır ceza hakimi 1 savcı ve birde aile mahkemesi hakimi beraber oturuyorlardı ve eşimle alakalı olarak konu açıldı ve tartışıldı. daha sonra aynı şahıs telefonla beni arayarak gerekirse hepsini misafir ederiz bizim gücümüz hepsine yeter şeklinde konuştu. Ağır hakaretler ve tehditler savurdu. Bir kaç gün sonrada darp edildim. Ama ben bir asker oğlu olarak hakim ve savcılarımıza sonsuz güveniyorum.

Yazdıklarım lütfen yanlış anlaşılmasın. Hukukun üstünlüğüne inanıyorum. İnanmasaydım bu kadar geniş içerikli ve hukukun üstünlüğünü savunan bir siteye girip kayıt olmazdım. Çok yardımsever hukuk insanları lütfen bana yardım edin. Fikirleriniz ve söyleyeceğiniz şeyler benim için altından değerli. Bu insanlardan bir türlü kurtulamıyorum. Az önce yine telefonla tehdit edildim. Kendim adıma korkmuyorum ama aileme zarar vermelerinden korkuyorum. Hukuksal olarak yapılabilecek bir şeyler olmalı. Yardımlarınızı bekliyorum. Herkese teşekkürler.

Sayın muratcan76

Eşinizin eniştesi ve akrabaları sizi hangi konuda tehdit ediyorlar? Sizden ne istiyorlar? Para mı, boşanmanızı mı?

Şu an soruşturma ne aşamada, bi bilginiz var mı?

Eşimle nişanlılığımız döneminde eşimin abisi oturdukları müstakil evi yıkıp 6 daireli bir inşaat yapmaya başlamıştı. Durumunun çok sıkışık olduğunu söyledi eşimin ısrarlarına dayanamayarak 20 milyar kredi çekerek verdim. Daha sonra eşim yeni yapılan evde oturmamızı istediğini söyledi. Önce bu teklifini reddettim. Daha sonra ailemle sorun yaşadığını bu yüzden ayrılmak istediğini söyledi. Eşim öğretmen olduğu için tayin olmasını engellemek için erken nikah yapmıştık. Ben bütün isteklerini kabul edeceğimi boşanmak istemediğimi söyleyerek ailemden ayrılarak düğün yaptım. Bir müddet sonra abisi tekrar eve geldi ve durumunun yine cok sıkışık olduğunu söyledi. Yine kredi çekerek oturduğumuz abisine ait olan evi satın aldım. 60 milyar ödedim. Şimdi eşim hem boşanmak hemde ev için çekilen 60 milyar krediyi ödememi, düğün takılarını ve 10 milyarda manevi tazminat istiyor.
Bu arada daha önce yazdığım gibi darp edildim, tehdit edildim. Şu anda maddi ve manevi tükenmiş durumdayım. Soruşturma ile ilgili en ufak bir gelişme ise maalesef yok.

Sayın muratcan76

Öncelikle, eşinizin eniştesinin tüm hakim savcıları tanıyabileceğini sanmıyorum. Bir ağır ceza hakimi bir aile hakimi bir de savcıyla beraber sizle konuştuğunu söylüyorsunuz, ancak bunların gerçekten hakim savcı olduğu nereden belli. Varsayalım ki bu kişiler gerçekten hakim savcı, onlardan başka hakim savcı mı yok. Davanız illa da onların önünde görülecek diye bişey yok.

Eşinizin eniştesi sizi hem hukuki hem de cebri yönden korkutmak istiyor ki -bunda da başarılı olmuş- isteklerini yerine getiresiniz. Tabi ki olayları yaşayan sizsiniz ve daha iyi analiz edebilirsiniz.

60 milyar kredi çekip eşinizin kardeşine vermişsiniz. Burda ister tehdit olsun ister olmasın kredi borçlusu olarak bunu bankaya ödemek zorundasınız. Kefil her kimse banka direkt olarak kefile de gidebilir, ancak borcu kefil ödese dahi size rücu ederek ödediği parayı sizden isteyebilir. Kısacası her iki halde de ödeme yapacaksınız, ancak bu parayı eşinizin kardeşine hibe olarak değil de borç olarak verdiyseniz, kendisinden bu meblağı isteme hakkına sahipsiniz. Elinizde yazılı bi belge olması da şart değil, şahit dinletebilirsiniz, tabi bu hemen bi şahit bulup 60 milyar borç verdiğinizi ispatlayabilirsiniz demek değil. Önemli olan şahit ve diğer delillerle borç veme olayını ispat etmektir. Aslında eşiniz şahitlik etse gayet iyi olurdu ancak bunun olacağını da sanmıyorum. Davayı kazansanız dahi işin içine bu kez icra kısmı girer ki bu kişinin mal varlığı ne durumdadır o ayrı mesele...

Boşanma konusuna gelince: açılmış bir boşanma davasından söz etmemişsiniz ancak 10 milyar manevi tazminattan söz etmişsiniz. Şayet bir boşanma davası açılmışsa, boşnmayı kabul edip etmemek sizin bileceğiniz iş, ancak istenen 10 milyarlık manevi tazminatı kabul etmeyin. Manevi tazminatı boşanmada daha az kusurlu olan eş, daha çok kusurlu olan eşten isteyebilir. Siz mahkemede evliliğin sarsılmasında kusurunuzun eşinize oranla daha az olduğunu ispatlayabilirseniz hakim manevi tazminata hükmetmez. Hatta istemeniz halinde sizin lehinize hükmedebilir.

Takılar konusunda bişey söylemek için daha fazla bilgi lazım. Çünkü eşiniz maddi tazminat istese bu para olur, takı mevzuu boşanma nedeniyle malların bölüşülmesi ile ilgilidir. Bunun için de ne zaman evlendiğinizi, aranızda herhangi bir malrejimi sözleşmesi olup olmadığı, bu takıların kime verildiği vs gibi konuları bilmek gerekli. Tabi sadece takı konusunda değil, diğer -varsa- mallar için de bu geçerli.

Dava açılmışsa veya açılırsa mutlaka bu konuya vakıf bi avukata başvurun.

Tehdit, cebir ve yaralama olayları ile ilgili olarak yapılabilecek olan şey savcılığa başvurmaktır ki siz de bunu yaptınız. Soruşturma mutlaka ilerler. Polis işini bitirince dosya savcıya gelir. Savcı ya dava açar ya da takipsizlik kararı verir. Takipsizlik kararına da itiraz etme olanağı var. Kısaca soruşturma illa ki ilerler. Sizin olaydan polisi ve savcılığı bilgilendirmeniz en azıdan size ve ailenize karşı yapılabilecekleri engellemede önemlidir. Maazallah başınıza kötü bişey gelecek olsa ilk şüpheliler onlar olur. Onlar da bunu biliyorlar. Zaten şikayet ettiğinizden beri darp olayı ile karşılaşmamışsınız.

Bence şu ana kadar ki olaylardan dava açılsa bile onların mahkum olmasına yol açacak kadar delil yok. Dava açılması için yeterli sayılsa dahi mesajı yazan belli değil. Mesajın geldiği telefon belli ancak bu tekefondan kimin bu mesajı yazdığı belli değil. Davada önemli olan ispattır. Şu an sizin yapacağınız polis ve savcılıkla irtibatı kesmemek, yeni mesaj gelirse kaydetmek, yeni olaylar yaşanırsa polisi bilgilendirmek. Eğer telefonda kayıt yapabiliyorsanız tehdit anında bunu yapın. Ancak şu an elde yeterli delil olmadığını düşünüyorum.

Kaldı ki yeterli delil olsa, tehdit ve basit yaralama suçlarıdır şu ana kadar işlenen. Her ikisinin de cezası paraya çevirme veya ertelemeye müsait.Ancak yukarda da söylediğim gibi işin içine polis ve savcılığın karışması olayların tehditten daha öteye gitmeme olasılığını yükseltir kanaatindeyim. Yukarda da söylediğim gibi olayı bizzat yaşayan sizsiniz, siz daha iyi bilirsiniz.

Ceza davası açıldığın da da avukata başvurmanızı öneririm. Şayet maddi durumuz müsait değilse, istemeniz halinde baro ücretsiz avukat yardımı sağlayacaktır.

Yukarda 60 milyarı eşinizin abisine verdiniz gibi anlayarak bişeyler söylemiştim. Oysa ki evi satın almışsınız. Bu durumda takı konusunda söylediğim gibi işin içine boşanma sonucu mal paylaşımı girer.

Sayın salih33
İlginiz için çok teşekkür ederim. Ben bir şirket sahibiyim. Şu anki maddi durumum bu olaylar ve çekilen kredi ve verilen paralar yüzünden sarsılmış olsada iyi çok şükür. Çekilen bu kredilerin ödendiğine dair ve paranın eşimin abisine verildiğine dair iş yerimde çalışan kızım şahit. Çünkü eşimin iş yerime geliş gidişlerinde konuşulanları duyan ve o kredi taksitlerini ve eşime ait kredi kartı ödemelerini bankaya yatıran arkadaş benim personelim.
Mesaj kayıtlarında eşimin abisi olduğu çok açık belli oluyor. Darp olayından sonra maalesef kayıt alma imkanım olmadı ancak telefonun sesi dışarı verme özelliği sayesinde çok sayıda şahidim oldu. Kaldı ki aynı insan karakol amirinede telefonda küfür etti. Darp olayından sonra beni darp edenler ve kaçtıkları araç plakasıda tespit edilmiş durumda. Araç eşimin eniştesi adına kayıtlı şirkete ait wolksvogen jetta. Polis tarafından tutanaklara alındı.
Ayrıca eşim boşanma dilekçesinde kredilerin çekildiğini kabul ediyor ancak paraları benim işim için kullanıldığını savunuyor ancak benim bu paraları abisine verdiğime ve bankaya benim ödeme yaptığıma dair hem dekontlar hemde belirttiğim gibi personelimin ifadeleri var. Bu kanıtlar yeterli olmazmı? Kaldı ki yaklaşık 2,5 aydır kanıtlanabilir iş gücü ve maddi kaybım söz konusu bunlar için dava açabilirmiyim?
Dün bir avukatla görüştüm ancak tatmin edici cevaplar alamadım. Bütün bu yapılanlar onların yanına mı kalacak sizce? Eli kolu serbest rahat rahat gezebileceklermi? Mutlaka ceza alabilmeleri için yapılacak bir şeyler olmalı diye düşünüyorum. İlginize tekrar teşekkür ediyorum.

Yapılabilecekler için yardımlarınızı bekliyorum lütfen.

Merhaba;
Savcılık dosyalarımı birleştirmiş. Ancak tehditten olan ceza devası açıldı. Darpla ilgili olan ise henüz soruşturma aşamasında. Aynı şahıslar hakkında olsa dahi tüm dosyalar için neden ceza davası açılmadığını anlayamadım. Beni bilgilendirirseniz sevinirim. Çok teşekkürler.

Demek ki yaralama -darp- olayı ile ilgili araştırma henüz sonuçlanmamış.
Tehdit suçu açısından ise savcı toplanabilecek tüm delillerin toplandığına kanaat etmiş.

artık bir avukat meslekdaşımızdan profosyonel destek alma zamanı gelmemişmi ?

Darpla ilgili olarak savcılık polise tekrar yazı yazmış ve beraberimde ilgili yerlere giderek darpta kullanılan araba ile şahısların tespitini istemiş. Bir avukat abimize gittim ve tüm davaları ilettim. İnşallah hukukun üstünlüğü bir kez daha kanıtlanacak. İlginiz için çok çok teşekkür ederim.