Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
Somut olayda; 3713 sayılı kanunun 7/2 maddesine göre 10 ay hapis cezası alan memur infaz bitiminde göreve dönüş talebinde bulunuyor. İlgili idare, işlene suçun, 657 sayılı DMK nın 48/1-A-5 hükmünde yer alan 'devletin güvenliğine karşı suçlar' ve 'anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar' kapsamında suç olduğunu belirterek ilgilinin göreve dönüş başvurusunu reddedilmiştir. Bu ne kadar hukukidir? Cevaplarınızı bekliyorum teşekkürler.
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
Devletin bütünlüğüne karşı işlediği suç sabit görülen ve bundan ceza alan bir kişinin gene aynı devletin bütünlüğü, işleyişi ve devamı için çalışamayacağı(en alt kademe memuriyetten en üst bürokrata kadar) mantıken de vicdanen de hukuken de açıktır.Zaten bahis geçen suç ve hükümlerin memuriyete engel teşkil ettiği de açıkça yasal çerçevede belirtilmiştir.Yani hukuken bu sonucun çıkması beklenen ve yasal işleyişin yerine geldiğini gösteren bir durumdur.
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
Alıntı:
ersinmart rumuzlu üyeden alıntı
Somut olayda; 3713 sayılı kanunun 7/2 maddesine göre 10 ay hapis cezası alan memur infaz bitiminde göreve dönüş talebinde bulunuyor. İlgili idare, işlene suçun, 657 sayılı DMK nın 48/1-A-5 hükmünde yer alan 'devletin güvenliğine karşı suçlar' ve 'anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar' kapsamında suç olduğunu belirterek ilgilinin göreve dönüş başvurusunu reddedilmiştir. Bu ne kadar hukukidir? Cevaplarınızı bekliyorum teşekkürler.
3713 sayılı Kanun'un 1. maddesi tanım ihtiva etmektedir.. Buna göre:
Terör tanımı (1)
Madde 1– Terör; cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle, Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasî, hukukî, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemlerdir.
Kanunda terör suçu tanımı açıkça yapılmış ve
Madde 7/2'de: 'Yukarıdaki fıkra uyarınca meydana getirilen örgüt mensuplarına yardım edenlere ve örgütle ilgili propaganda yapanlara fiilleri başka bir suç oluştursa bile ayrıca bir yıldan beş yıla kadar hapis ve ellimilyon liradan yüzmilyon liraya kadar ağır para cezası hükmolunur' denmiştir.
Buradaki 'bile'yi ne olursa olsun terör ilişkisi kurulunca terör suçu kapsamı bağlamında değerlendirilir olarak anlamak gerekiyor.
Dolayısıyla Bu Kanun kapsamındaki suçlardan dolayı hüküm alanlara dair 657 sayılı Kanun'da yer alan yaptırımın uygulanmasında hukuka aykırılık yoktur kanaatindeyim.
DMK
Madde 48
Devlet memurluğuna alınacaklarda aşağıdaki genel ve özel şartlar aranır.
5. Taksirli suçlar ve aşağıda sayılan suçlar dışında tecil edilmiş hükümler hariç olmak üzere,ağır hapis veyahut 6 aydan fazla hapis veyahut affa uğramış olsalar bile Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlarla, zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyeti kırıcı suçtan veya istimal ve istihlak kaçakçılığı hariç kaçakçılık, resmi ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma suçlarından dolayı hükümlü bulunmamak.
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
Alıntı:
Bill187 rumuzlu üyeden alıntı
Devletin bütünlüğüne karşı işlediği suç sabit görülen ve bundan ceza alan bir kişinin gene aynı devletin bütünlüğü, işleyişi ve devamı için çalışamayacağı(en alt kademe memuriyetten en üst bürokrata kadar) mantıken de vicdanen de hukuken de açıktır.Zaten bahis geçen suç ve hükümlerin memuriyete engel teşkil ettiği de açıkça yasal çerçevede belirtilmiştir.Yani hukuken bu sonucun çıkması beklenen ve yasal işleyişin yerine geldiğini gösteren bir durumdur.
Sayın Bill187, ben sizden hukuki bir değerlendirme bekledim, siz politik bir açıklama yaptınız. Zira DMK 48 de geçen devletin güvenliğine karşı suçları 5237 sayılı kanunun 302-308. maddeleri; anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçları devamı 309-316. maddeleri açıklıyor. Kaldı ki ceza mahkumiyeti TMK 7/2 dir. Yukarıda yer verilen TCK maddelerinden ceza alınmamıştır. Ayrıca, DMK 48. maddesi 3713 sayılı kanunun hükümlerini memuriyete engel suçlar arasında saymamıştır. Yukarıdaki maddeler ilgili yere(DMK 48e) başlık olarak yazıldığı için yanılma olduğu gözüküyor. Ayrıca DMK 48. Maddenin madde gerekçesinde: Maddenin, 657 sayılı Kanunun 48 inci maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (5) numaralı alt bendi değiştirilmiştir.Devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak mahkûmiyet koşulu Türk Ceza Kanunu hükümleri dikkate alınarak yeniden belirlenmiştir. Düzenlemede, Türk Ceza Kanununun suç karşılığı uygulanan yaptırım sistemi, mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına ilişkin güvenlik tedbirleri, suç karşılığı uygulanan cezalarda özellikle mülga 765 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan aslî ceza – fer’i ceza ayrımına yeni Türk Ceza Kanununda yer verilmemesi, Türk Ceza Kanununun özel hükümler kitabında yer alan bazı suçlara karşı uygulanan yaptırımların alt ve üst sınırları, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 104, 105, 106, 107 ve 108 inci maddesi hükümleri ile 5352 sayılı Adlî Sicil Kanununun ilgili hükümleri dikkate alınmıştır.
Evet gerekçeden anlaşıldığı üzere; ‘Devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak mahkûmiyet koşulu Türk Ceza Kanunu hükümleri dikkate alınarak yeniden belirlenmiştir.’ TMK hükümlerinin dikkate alınmadığı açıkça yazıyor. TCK dan mahkum olma koşulu getiriliyor.
Olayı bu açıdan aldığınızda yasal çerçeveyi net bir şekilde göreceksiniz. Eklemek istediğiniz bir şey varsa bekliyorum. Yukarıda izah edilenleri göz önüne alarak hukuken memuriyete engel midir, değil midir? Yapılan işlem sakat mıdır, yerinde midir?
- - - Updated - - -
Sayın İsmail Arslan, bahsettiğiniz TMK 7/2 ve DMK 48. Maddeleri şu an yürürlükte değil. Yürürlükte olanlar:
TMK 7/2 (5532 sayılı kanunla değişik 2006 yılı)
Terör örgütünün propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca, basın ve yayın organlarının suçun işlenişine iştirak etmemiş olan (İptal ibare: Anayasa Mah.nin 18/06/2009 tarihli ve E. 2006/121, K. 2009/90 sayılı Kararı ile.) yayın sorumluları hakkında da bin günden onbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. Ancak, yayın sorumluları hakkında, bu cezanın üst sınırı beşbin gündür.
DMK 48/1-A-5 (5728 sayılı kanunla değişik 2008 yılı)
(Değişik alt bent: 10/01/1991 - 3697/1 md.;Değişik altbent: 23/01/2008-5728 S.K./317.mad) Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, (İptal ibare: Anayasa Mah.nin 25/02/2010 tarihli ve E. 2008/17, K. 2010/44 sayılı Kararı ile.) zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmamak.
TERÖR TANIMI
Madde 1 - (Değişik fıkra: 15/07/2003 - 4928 S.K./20. md.) Terör; cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle, Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemlerdir.
Tanımdan yola çıkarsak, ‘örgüte mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemlerdir.’ diye bitiriliyor. Örgüt propagandası yapan birinin kanunen örgüt üyesi olmadığı açıkken (kaldı ki örgüt üyeleri TCK 314. Maddeye tabidir) yukarıdaki cebir şiddet vs gibi eylemleri örgüt propagandası yapan birinin işlediğini düşünmek veya düşünmeye çalışmak hukuki midir? İdeolojik midir?
- - - Updated - - -
http://mevzuat.basbakanlik.gov.tr/ başbakanlığın güncel mevzuat sistemidir. Anlık güncellemer yapılmaktadır. Ya da şahsi bilgisayarda kullanım için http://www.adalet.gov.tr/ sitesinden ücretsiz uyap mevzuat programı indirilip kurularak güncellendikten sonra güncel bir şekilde kullanılabilir. Özel şirketlerin çıkardığı mevzuat programları ücretlidir.
- - - Updated - - -
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
Sayın ersinmart,
Öncelik ile mevzuat ile ilgili bilgilendirme için teşekkür ediyorum.
TCK
MADDE 5. - (1) Bu Kanunun genel hükümleri, özel ceza kanunları ve ceza içeren kanunlardaki suçlar hakkında da uygulanır.
MADDE 220. -
(8) Örgütün veya amacının propagandasını yapan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
Ve sizin de belirttiğiniz:
TMK 7/2 (5532 sayılı kanunla değişik 2006 yılı)
Terör örgütünün propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca, basın ve yayın organlarının suçun işlenişine iştirak etmemiş olan (İptal ibare: Anayasa Mah.nin 18/06/2009 tarihli ve E. 2006/121, K. 2009/90 sayılı Kararı ile.) yayın sorumluları hakkında da bin günden onbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. Ancak, yayın sorumluları hakkında, bu cezanın üst sınırı beşbin gündür.
DMK 48/1-A-5
Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmamak.
Bütün bu maddeleri birlikte değerlendirdiğinizde ilgi suçtan ceza almış bir memurun hak kaybının hukuksal dayanağının olmadığı nasıl izah edilebilir?
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
Yazdıklarım eksik gedik kaydedilip yayınlanıyor bıktım artık şu hukuknetin database errorlarından
Kusursa bakmayın en az 3-4 saat gecikmeli yazıyorum anlatmak istediğim esasen aşağıdadır:
Sayın İsmail Arslan, katkılarınız için teşekkür etmekle birlikte: Bir ceza düşünün x hükmünden, ilgili kanun da y hükmünden ceza alanlar memur olamaz diyor. İlgili idare x hükmündeki ceza y hükmündeki cezaya benziyor. Dolayısıyla ben bu maddeyi ona da uygulayacağım diyor. Kanunlara kıyas yoluyla geniş yorum yapılabilir mi bu hukuki mi, ideolojik mi? Aslında idare ben senin gibi düşünenleri göreve almam mı diyor?
DMK 48 de geçen devletin güvenliğine karşı suçları 5237 sayılı kanunun 302-308. maddeleri; anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçları devamı 309-316. maddeleri açıklıyor. Kaldı ki ceza mahkumiyeti TMK 7/2 dir. Yukarıda yer verilen TCK maddelerinden ceza alınmamıştır. Ayrıca, DMK 48. maddesi 3713 sayılı kanunun hükümlerini memuriyete engel suçlar arasında saymamıştır. Yukarıdaki maddeler ilgili yere(DMK 48e) başlık olarak yazıldığı için yanılma olduğu gözüküyor. Ayrıca DMK 48. Maddenin madde gerekçesinde: Maddenin, 657 sayılı Kanunun 48 inci maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (5) numaralı alt bendi değiştirilmiştir.Devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak mahkûmiyet koşulu Türk Ceza Kanunu hükümleri dikkate alınarak yeniden belirlenmiştir. Düzenlemede, Türk Ceza Kanununun suç karşılığı uygulanan yaptırım sistemi, mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına ilişkin güvenlik tedbirleri, suç karşılığı uygulanan cezalarda özellikle mülga 765 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan aslî ceza – fer’i ceza ayrımına yeni Türk Ceza Kanununda yer verilmemesi, Türk Ceza Kanununun özel hükümler kitabında yer alan bazı suçlara karşı uygulanan yaptırımların alt ve üst sınırları, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 104, 105, 106, 107 ve 108 inci maddesi hükümleri ile 5352 sayılı Adlî Sicil Kanununun ilgili hükümleri dikkate alınmıştır.
Evet gerekçeden anlaşıldığı üzere; ‘Devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak mahkûmiyet koşulu Türk Ceza Kanunu hükümleri dikkate alınarak yeniden belirlenmiştir.’ TMK hükümlerinin dikkate alınmadığı açıkça yazıyor. TCK dan mahkum olma koşulu getiriliyor.
Olayı bu açıdan aldığınızda yasal çerçeveyi net bir şekilde göreceksiniz. Yapılan işlemi nasıl kanuni buldunuz izahat etmemişiniz. Yukarıda izah edilenleri göz önüne alarak hukuken memuriyete engel midir, değil midir? Yapılan işlem sakat mıdır, yerinde midir? Ayrıca TCK 220 organize suç örgütleriyle ilgili olup konumuzla alakası yoktur. TCK 5. Maddeye bakarsanız TCK 53. Maddenin genel hüküm olduğunu ve DMK 48. Maddeyi bypass ettiğini görürsünüz. İki madde birbiriyle çeliştiği için idarenin memuriyete engel suç işleyenleri göreve almada sınırsız takdir yetkisi vardır. Yukarıda olayımız bu mevzunun dışındadır.
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
Alıntı:
ersinmart rumuzlu üyeden alıntı
Yukarıdaki maddeler ilgili yere(DMK 48e) başlık olarak yazıldığı için yanılma olduğu gözüküyor.
Alıntıladığım cümleniz ile ilgili bir hususu netleştirmek gerekiyor.
Kenar başlıkları metne tabi midir, değil midir?
Bu konuda bir araştırmanız var mıdır?
Konuyu teferruatı ile okudum, bu husus netleşince kanaatimi ifade etmek istiyorum.
- - - Updated - - -
Ayrıca ilginizi çekeceği fikri ile:
http://auhf.ankara.edu.tr/dergiler/auhfd-arsiv/AUHF-2009-58-01/AUHF-2009-58-01-karaarslan.pdf
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
ilgili kanunda bu husus üzerine herhengi bir hüküm yoksa Başlıklar metne tabidir. O dediğiniz anayasa hükümleriyle alakalı olup ilgili maddesiyle hüküm altına alınmıştır.
İsmail bey; Yani demek istiyorsunuz ki O ifadeleri ilgili idare kafasına göre kullansın istediğini o potaya atsın istediğini atmasın. Ayrıca AYM nin iptal ettiği maddeler farkındaysanız TCK hükümleriyle ilgili. Oradaki başlıklar afaki şekilde yorumlanacak olsaydı o maddeleri AYM bulup iptal edemezdi. Yani bu şekilde anlaşılırsa TBMM yasanın gerekçesini neden yayınladı. O gerekçeden hareketle ilgili maddede yer verilen suçlar aşağıdadır. Ancak TMK neresindedir. YOK! Neyse araştırmanızı tamamlayın sizi dinlemeye hazırım.
1-Memurların 6 aydan fazla hapis cezası almaları halinde memuriyetlerinin son bulması veya memur olamama şeklinde ki kısıtlılık değiştirilmiş ve bu süre 1 yıla yükseltilmiştir.
2-Kişilerin kendi ihtiyaçları için, yani kullanım ve tüketim amaçlı olarak yaptıkları kaçakçılıktan mahkumiyetin memurluğa engel olmama halini düzenleyen hüküm değiştirildiğinden tüm kaçakçılık suçları memuriyete engel hale getirilmiştir.
Örneğin Free-Shop tan bir adet sigara alan kişi dahi şimdi memuriyetten ihraç edilmesi gündeme gelebilecektir.
3- Memuriyeti düşüren veya memur olmaya engel suçların sonunda eski hükümde yer alan “gibi” ibaresi kaldırılarak sadece yeni madde sayılan suçlar için bu kısıtlamanın getirildiği belirtilmiştir.
4-“Yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyeti kırıcı suç” ifadesi kaldırılmıştır. Yani ırza geçmekten veya benzeri nitelikte cinsel istismar gibi suçlardan da alınan mahkumiyet kararları 1 yılın altında olmak kaydı ile memuriyete engel nitelikte olmayacaktır.
5-Kısıtlılık kapsamına giren suçlar;
a-1 yıl veya daha fazla herhangi bir kasıtla işlenebilen ve aşağıda belirtilmeyen diğer suçtan alınan mahkumiyet memuriyete engeldir. Memur olan bir kişi için ise, memurluğun sona ermesine sebeptir.
b-Affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar;
TCK nın Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar başlığı altında; Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak-Madde 302, Düşmanla işbirliği yapmak-Madde 303, Devlete karşı savaşa tahrik-Madde 304, Temel millî yararlara karşı hareket-Madde 305, Yabancı devlet aleyhine asker toplama-Madde 306, Askerî tesisleri tahrip ve düşman askerî hareketleri yararına anlaşma-Madde 307, Düşman devlete maddî ve malî yardım-Madde 308
c-Affa uğramış olsa bile Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar;
TCK nın Beşinci Bölümünde yer alan Anayasal Düzene Ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar başlığı altında
Anayasayı İhlâl-Madde 309, Cumhurbaşkanına Suikast Ve Fiilî Saldırı-Madde 310, Yasama Organına Karşı Suç-Madde 311, Hükûmete Karşı Suç-Madde 312, Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetine Karşı Silâhlı İsyan-Madde 313, Silahlı Örgüt-Madde 314, Silah Sağlama-Madde 315, Suç İçin Anlaşma-Madde 316
d-Affa uğramış olsa bile milli savunmaya karşı suçlar;(AYM iptal etti)
TCK nın Altıncı Bölümünde yer alan Millî Savunmaya Karşı Suçlar Başlığı Altında; Askerî Komutanlıkların Gasbı-Madde 317, Halkı Askerlikten Soğutma-Madde 318, Askerleri İtaatsizliğe Teşvik-Madde 319, Yabancı Hizmetine Asker Yazma, Yazılma-Madde 320, Savaş Zamanında Emirlere Uymama-Madde 321, Savaş Zamanında Yükümlülükler-Madde 322, Savaşta Yalan Haber Yayma-Madde 323, Seferberlikle İlgili Görevin İhmali-Madde 324, Düşmandan Unvan Ve Benzeri Payeler Kabulü-Madde 325,
e-Affa uğramış olsa bile devlet sırlarına karşı suçlar ve Casusluk; (AYM iptal etti)
TCK nın Yedinci Bölümünde yer alan Devlet Sırlarına Karşı Suçlar Ve Casusluk Başlığı Altında; Devletin Güvenliğine İlişkin Belgeler-Madde 326, Devletin Güvenliğine İlişkin Bilgileri Temin Etme-Madde 327, Siyasal Veya Askerî Casusluk-Madde 328, Devletin Güvenliğine Ve Siyasal Yararlarına İlişkin Bilgileri Açıklama-Madde 329, Gizli Kalması Gereken Bilgileri Açıklama-Madde 330, Uluslararası Casusluk- Madde 331, Askerî Yasak Bölgelere Girme-Madde 332, Devlet Sırlarından Yararlanma, Devlet Hizmetlerinde Sadakatsizlik Madde 333, Yasaklanan Bilgileri Temin-Madde 334, Yasaklanan Bilgilerin Casusluk Maksadıyla Temini-Madde 335, Yasaklanan Bilgileri Açıklama-Madde 336, Yasaklanan Bilgileri Siyasal Veya Askerî Casusluk Maksadıyla Açıklama-Madde 337, Taksir Sonucu Casusluk Fiillerinin İşlenmesi-Madde 338, Devlet Güvenliği İle İlgili Belgeleri Elinde Bulundurma-Madde 339,
f- Affa uğramış olsa bile Zimmet, irtikâp, rüşvet,
g- Affa uğramış olsa bile Hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik,
ğ- Affa uğramış olsa bile Güveni kötüye kullanma,
h- Affa uğramış olsa bile Hileli iflas,
k- Affa uğramış olsa bile İhaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma,
l- Affa uğramış olsa bile Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama
m- Affa uğramış olsa bile Kaçakçılık
Suçlarından bir gün bile hapis cezası alınması halinde, bu ceza, paraya çevrilse, ertelense veya affa uğrasa bile memuriyete engel olacağı sonucu ortaya çıkmaktadır.
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
Alıntı:
İsmail Arslan rumuzlu üyeden alıntı
İlgili belge için teşekkürler. İlgili belgeyi detayla inceledim Terörle mücadele kanununun DMK 48de yer almadığı sayılan suçlardan anlaşılıyor. Ayrıca kanunların dar yorumlanması gerektiği yani kıyasa yol açacak şekilde geniş yorumlanamayacağı üzerine durmuş. Yine TMK hükümlerine yer vermemenin bir hukuki boşluk değil yasama organının bir tercihi olduğu ortaya çıkıyor. Yani yukarıda yazdıklarımın aksine herhangi bir husus yok.
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
Sayın ersinmart,
Ceza muhakemesinde kıyas ve yorum yasağı olmasına rağmen, takdir edersiniz ki her suça dair bir ceza hükmü tesis etmeye de olanak yoktur. Özellikle son yüzyılda suç tip ve türleri olağanüstü artmış ve kazuist mantık, bu hıza yetişmekte artık aciz kalmıştır.
Bir kişinin terör örgütünün propagandasını yapması suç olarak tanımlanmış haldeyken, net bir ifade ile 'suçu subut olanın memuriyetten uzaklaştırılması hükme bağlanmamıştır, dolayısıyla uzaklaştırma bu hukuka aykırıdır' kanaati vicdanı rahatlamamaktadır. Halbuki hakimler en az kanun kadar vicdani kanaatlerini de göz ardı edebilecek konumda değillerdir.
Suç ve ceza sadece TCK'da beyan edilmiş değildir. Özel kanunda belirlenmiş birçok suç tipi söz konusudur. 'DMK, TCK'yı baz almıştır, dolayısıyla başka bir kanun ile belirlenmiş herhangi bir suç DMK'nın konusu olamaz' kanaati, pozitivist bir hukuk anlayışının tezahürüdür ve esasen pozitivistlerin en ciddi handikapları yenisuç tiplerine karşı tavır belirleyememeleridir.
Siz kanuni midir demiyorsunuz, hukuki midir diyorsunuz diye aktarıyorum.
Pozitivist, 'bu kanunda yok, kanuni değildir' diyebilir, fakat o da bilir ki kanun her hukuki olayı kapsamayabilir.
Sizin kıymetli bir hukuk muhakemesine sahip olduğunuzu düşünüyorum. Bu araştırmanızın kendi platformunda sağlam dayanakları olduğunu da biliyorum. Buna rağmen 'Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak' gibi hususları haiz bir örgütsel çalışmanın propagandası ile yargılanmış hüküm giymiş hüküm hakkında kesinleşmiş birinin hukuk devletinde devlet görevinde bulunmaması gerekliliği fikrini hukuka aykırı bulmuyorum.
Bu arada pişman olmuş, özür beyan etmiş, fikirlerinden, fiilinden caymış olanlara farklı düzenleme getirilmesinin gerekliliğine de inanıyorum.
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
Ancak bu hususla ilgili emsal karar var yani danıştay devletin güvenliğine halel mi getirmiştir. Yoksa hukuku göz önüne alarak başka hiçbir şeyden etkilenmeyerek karar mı vermiştir. Ayrıca vicdani kanaat demek acıma duygusu veya devleti koruma refleksi demek değildir. Örneğin bu hususta idare mahkemesinde üye hakim olsanız 'yukarıdaki gerekçelerle' dosya karşınıza gelse: DMK 48 TMK hükümlerine yer vermediyse ki vermiyor yani memuriyete hukuken engel değil, işlemin hukuka uygun olduğunu nasıl gerekçelendirirsiniz? Yasamanın takdir yetkisini ortadan kaldırmak olmaz mı? Böyle bir karara imza atmak ne kadar vicdani olur?
- - - Updated - - -
Yeni suç tiplerinden bahsediyorsunuz 1991 yılından beri kanunlarda var olan bir suç tipini konuşuyoruz biz. Ayrıca işlemi yapan hakim değil idari makamda görev almış bir memurdan bahsediyorum verilmiş herhangi bir mahkeme kararını tartışmıyorum. Fikir olarak hukuka aykırı bulamayabilirsiniz ama mevcut mevzuat göz önüne alınarak hukuka uygun bir işlem mi diye soruyorum. Ayrıca, 'DMK, TCK'yı baz almıştır, dolayısıyla başka bir kanun ile belirlenmiş herhangi bir suç DMK'nın konusu olamaz' kanaati, pozitivist bir hukuk anlayışının tezahürüdür.' demişiniz ama bu bir kanaat değil yasa yapıcının takdiridir. Yani yasa hükmüne yorum yapıp herhangi bir kanaata ulaşmıyoruz. Kanunun emredici hükmünü tekrardan ibaret yaptığımız.
- - - Updated - - -
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
Yasada -yanılıyorsam düzeltiniz- TCK baz alınacaktır tarzı bir ibare söz konusu değildir. Yasa gerekçesinde vurgulanan bir husus üzerine muhakemenizi inşa ediyorsunuz.
Halbuki suç ve cezanın sadece TCK ile belirlenmediği malumdur ve TMK'yı ilgi yasa gerekçesini ileri sürerek işlevsiz hale getirmek hukuksal açıdan isabetli değildir. Zira TMK açık Kanun maddesi, gerekçe ise sonuç itibarı ile yoruma müsait izahattır. Kaldı ki gerekçede 'Terörle Mücadele kanunu yoktur' kanaati ile açık cezayı yok saymak da doğru değildir.
Gerekçe, TCK yapısını dikkate almıştır değerlendirmesi TMK asla dikkate alınmayacaktır tarzı bir yoruma götürmez. Hakimin vicdanı burada devreye girer.
Madem terör örgütü propagandası yapmak TMK'da suçtur, TCK'da bu suçun müeeyyidesinin olmaması suçun devlet güvenliğini ilgilendirmeyen bir suç olduğu saptamasına bizi götürmez.
Bu suç devlet güvenliği ile ilişikli bir suçtur ve DMK'nun ilgili maddesi itibarıyla hakim tarafından hükme dair kullanılması yadırganası değildir. Devletin Güvenliğine, Anasaya ilişkin suç tipleri sadece TCK'da yer alsaydı ve açıkça Kanun, başka kanunlara bakılmaz deseydi, muhakeme başka türlü olurdu.
Kaldı ki burada bir kesinlik de söz konusu değildir. Gerekçe üzerine bir muhakeme kurgulandığında, açık Kanun maddesi kurguyu sakatlayacaktır.
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
Gerekçe sadece tali argümanlardan birisidir ama uygulayıcılar için yol göstericidir. Yasanın lafzında da bu hususa yer verilmemiştir. Dolayısıyla yasa hükmünün devlet memurluğuna engel saymadığı bir hususu idarenin engelmiş gibi kabul edip red işlemini yürütmeye çalışması yasamanın takdir yetkisini ortadan kaldırmak olmaz mı? Bu da hukuka aykırı bir işlem olmaz mı? Ayrıca ben mahkemelerle veya hakimlerle ilgili birşey konuşmuyorum zira bununla ilgili ilgilisinin lehine emsal karar var diyorum. Açık cezayı yok saymıyoruz ceza var verilmiş. Kanunda da ceza olarak tanımlanmış ama memuriyete engel ceza olarak DMK da tanımlanmamıştır. Farzedelim bir hakimsiniz: dava konusu işlem şu gerekçelerle önünüze geldi: Böyle bir değerlendirmenin hukuken somut bir şekilde yapılabilmesi için öncelikle 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun ikinci kitap 4 üncü kısım 4 üncü ve 5 inci bölümünde sayılı suçların herhangi birinden hüküm giymem gerekmektedir ya da işlediğim suçun, davalı idarenin yaptığı şekilde nitelendirilebilmesi için işbu zikredilen bölümlerde sayılan suçlar arasında ayrıca yer verilmesi lazım gelmektedir. Hepsi bir yana, 657 sayılı kanunun 48/1-A-5 alt bendinde ‘terörle mücadele kanunu hükümlerinden mahkum olmamak’ gibi bir ibarenin madde metninde bulunması kanuni zorunluluktur. Siz bir hakim olarak sen pozitivist düşünyorsun ama ben senin gibi düşünmüyorum işlem yasaya uygundur mu dersiniz. Ben burada sizin kanaatinizi almak istiyorum hakimleri tartışmıyorum. Neticede ilerde siz de bir hakim olabilirsiniz.
- - - Updated - - -
Alıntı:
İsmail Arslan rumuzlu üyeden alıntı
Bu suç devlet güvenliği ile ilişikli bir suçtur ve DMK'nun ilgili maddesi itibarıyla hakim tarafından hükme dair kullanılması yadırganası değildir. Devletin Güvenliğine, Anasaya ilişkin suç tipleri sadece TCK'da yer alsaydı ve açıkça Kanun, başka kanunlara bakılmaz deseydi, muhakeme başka türlü olurdu.
Muhakeme zaten başka türlü dediğim gibi ilgilisi lehine Danıştay kararı mevcut. (1. daire 1996/106 karar no)
2821 sayılı Sendikalar Kanunu'nun 3449 sayılı Kanunla değiştirilen 5 inci maddesinde; sendika kurucusu olabilmek için gerekli koşullar sayıldıktan sonra zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, dolandırıcılık, hırsızlık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı suçlar ile istimal ve istihlak kaçakçılığı dışında kalan kaçakçılık suçlarından biriyle veya herhangi bir suçtan dolayı ağır hapis veya taksirli suçlar hariç toplam bir yıl veya daha fazla hapis cezasına hüküm giymemiş bulunmak, Türk Ceza Kanununun ikinci kitabının birinci babında yazılı suçlardan veya bu suçların işlenmesini aleni olarak tahrik etme suçlarından veya Türk Ceza Kanununun 312 nci maddesinin ikinci fıkrasında yazılı halkı, sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklılığı gözeterek kin ve düşmanlığı açıkça tahrik etme suçlarından veya Türk Ceza Kanununun 536 ncı maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarında yazılı eylemlerle aynı Kanunun 537 nci maddesinin birinci, ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci fıkralarda yazılı eylemleri siyasi ve ideolojik amaçlarla işlemekten mahkum olmamak şartları aranmaktadır. Görüldüğü üzere, Sendikalar Kanunu'nun 5 inci maddesinde; hangi hallerde sendika kurucusu olunamayacağı tespit edilmekte, 9 uncu maddesi de, 5 inci maddede yazılı suçlardan mahkum olanların sendika yöneticiliğinin kendiliğinden sona ereceğini hükme bağlamakta ve Terörle Mücadele Kanununun 8 inci maddesinden bir yılı aşmayan bir mahkumiyet sendika yöneticisi olmaya engel bir neden olarak sayılmamaktadır. Yasa koyucu, eğer 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun değişik 8 inci maddesinden hüküm giyen sendika yöneticilerinin aldıkları cezanın azami haddi, ceza türü ve niteliğini aramaksızın bunların görevlerine kendiliğinden son vermeyi amaçlasaydı, Sendikalar Kanununun 5 inci maddesinde gerekli değişikliği yaparak 3713 sayılı Kanunun 8 inci maddesine de yer vermesi yoluna giderdi. Ayrıca, 765 sayılı T.C.K'nun Ceza Kanununun Tatbiki başlıklı değişik 1 inci maddesinin birinci fıkrasında, Kanunda yazılı cezalardan başka bir ceza ile kimsenin cezalandırılamayacağı kuralına yer verilmiştir. Bu hüküm kişinin işlediği fiil sonucunda verilen asıl ceza için geçerli olduğu gibi, sendika yöneticiliğine engel nitelik taşıyan fer'i ceza içinde geçerli bulunmaktadır. Bu nedenle 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 8 inci maddesinden, bir yıldan az hapis cezasıyla mahkum olan bir kişinin işlediği suçun niteliği itibariyle T.C.K'nun 312 nci maddesinde yazılı suça benzerlik gösterdiği öne sürülerek kıyas yoluyla sendika yöneticisi olamayacağı sonucuna ulaşmaya hukuken olanak bulunmamaktadır.
Sizin anlattıklarınızın hiçbirini mahkeme dikkate almamış yani bu mahkeme devletin güvenliğine halel mi getirmiştir?
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
Alıntı:
ersinmart rumuzlu üyeden alıntı
Gerekçe sadece tali argümanlardan birisidir ama uygulayıcılar için yol göstericidir. Yasanın lafzında da bu hususa yer verilmemiştir. Dolayısıyla yasa hükmünün devlet memurluğuna engel saymadığı bir hususu idarenin engelmiş gibi kabul edip red işlemini yürütmeye çalışması yasamanın takdir yetkisini ortadan kaldırmak olmaz mı? Bu da hukuka aykırı bir işlem olmaz mı? Ayrıca ben mahkemelerle veya hakimlerle ilgili birşey konuşmuyorum zira bununla ilgili ilgilisinin lehine emsal karar var diyorum. Açık cezayı yok saymıyoruz ceza var verilmiş. Kanunda da ceza olarak tanımlanmış ama memuriyete engel ceza olarak DMK da tanımlanmamıştır. Farzedelim bir hakimsiniz: dava konusu işlem şu gerekçelerle önünüze geldi: Böyle bir değerlendirmenin hukuken somut bir şekilde yapılabilmesi için öncelikle 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun ikinci kitap 4 üncü kısım 4 üncü ve 5 inci bölümünde sayılı suçların herhangi birinden hüküm giymem gerekmektedir ya da işlediğim suçun, davalı idarenin yaptığı şekilde nitelendirilebilmesi için işbu zikredilen bölümlerde sayılan suçlar arasında ayrıca yer verilmesi lazım gelmektedir. Hepsi bir yana, 657 sayılı kanunun 48/1-A-5 alt bendinde ‘terörle mücadele kanunu hükümlerinden mahkum olmamak’ gibi bir ibarenin madde metninde bulunması kanuni zorunluluktur. Siz bir hakim olarak sen pozitivist düşünyorsun ama ben senin gibi düşünmüyorum işlem yasaya uygundur mu denecek. Ben burada sizin kanaatinizi almak istiyorum hakimleri tartışmıyorum. Neticede ilerde siz de bir hakim olabilirsiniz.
Sayın ersinmart,
Prof. Dr. Metin Feyzioğlu: 'Kanun gerekçeleri bağlayıcı değildir. CMK çok kısa sürede yazıldığı için maddelerle gerekçeler arasında çok ciddi uyumsuzluklar vardır. Kanun metni gerekçeden önce gelir. Esas olan kanun metnidir.' diyor.
Prof. Dr. Önder Ethem Atay: 2Kanunun amacına bakılır. Kanunun neden ön plana çıkarıldığı öne çıkarılır. Bu amaca bakarken de kanun gerekçesinden ‘yardımcı kaynak’ faydalanılır. Fakat gerekçe bağlayıcı değildir.' diyor.
Somut olay kapsamında gerekçede TCK'na yapılan vurgu yasa hükmünün TCK ile daraltılması anlamında değerlendirilmeyebilir. Yukarıda bahs ettiğim biçimde de uygulama bulabilecektir.
Kişisel kanaatime göre, suç ve ceza arasında mevcut hukuk sistemimiz adil bir denge kurmayı başaramamıştır. Adalet yürekleri ferahlatır, ancak yurttaşlarımız mahkeme kararlarından çok da memnun görünmüyorlar.
Kanun eşittir hukuk görüşüne katılmıyorum. Adaletin tesisinin ayrıntılı kanun maddeleri ile mümkün olduğuna da inanmıyorum.
Somut olay kapsamında ise mevcut yapımız itibarıyla argümanlarınızın hukuksallığından ziyade, muhakeme heyetinizin hukuka yüklediği anlam ve misyonun rolü sonuç için belirleyici olacaktır.
bendeniz mevcut hukuksal yapı içinde nasıl bir muhakemenin söz konusu olabileceğine dair fikrimi ifade ettim. Yoksa 10 ay, 8 ay, 12 ay, affedilse, affedilmese vb. her ne varsa hepsi bir masa başı eyleminden ibaret ve yaşamı kuşatıcı değildir kanaatindeyim.
Kanaatimce hukuksal boyutun reel uygulama alanı itibarıyla ilgi kanun maddeleri vurguladığım biçimde uygulanacaktır.
Hukuki mi? Değil...
Kanuni mi? Evet...
Bendenizin hukuki değil kanaatim, sizin tahlillerinizden farklılık arz etmektedir. Suç ve cezaya yüklenen anlam adına hukuksal bulmuyorum. Bir beldeyi silah ile işgal edenlerin kahraman, yenilenlerin kepaze olduğu heyula bir dünya arzu etmiyorum.
Silahı mücadele adına hemcini öldürmeyi dava adına mübah gören algıları reddediyorum. Yaşama hakkının kutsallığı kavramını sözde değil özde yüceltmek gerektiğine inanıyorum.
Lakin mevcut durum da somut olay itibarıyla bundan ibarettir ve Kanun nezdinde savunulurluğu itibar görmeyecektir.
Esen kalınız...
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
Siz silahtan bahsediyorsunuz onun cezası belli TCK 302dir. Ben ise parasız eğitim talebinde bulunan birinin mahkemeden aldığı cezadan bahsediyorum. Örgüt propagandası deyince ideolojik yaklaşmayın hemen zira ilerde hakim olursanız verdiğiniz kararlara nasıl güvenilir. Hukuki değildir kanunidir talebin reddi mi diyeceksiniz. Yukarıda belirttiğiniz hususlardan hiçbiri örgüt propagandası yapan biri için geçerli değil. Kim için geçerli cevabı aşağıdadır:
3713 sayılı kanun:
TERÖR AMACI İLE İŞLENEN SUÇLAR
Madde 4 - (Değişik madde : 29/06/2006 - 5532 S.K 3.Mad)
Aşağıdaki suçlar 1 inci maddede belirtilen amaçlar doğrultusunda suç işlemek üzere kurulmuş bir terör örgütünün faaliyeti çerçevesinde işlendiği takdirde, terör suçu sayılır:
a) Türk Ceza Kanununun 79, 80, 81, 82, 84, 86, 87, 96, 106, 107, 108, 109, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 142, 148, 149, 151, 152, 170, 172, 173, 174, 185, 188, 199, 200, 202, 204, 210, 213, 214, 215, 223, 224, 243, 244, 265, 294, 300, 316, 317, 318 ve 319 uncu maddeleri ile 310 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan suçlar.
b) 10/7/1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan suçlar.
c) 31/8/1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununun 110 uncu maddesinin dördüncü ve beşinci fıkralarında tanımlanan kasten orman yakma suçları.
ç) 10/7/2003 tarihli ve 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezasını gerektiren suçlar.
d) Anayasanın 120 nci maddesi gereğince olağanüstü hal ilan edilen bölgelerde, olağanüstü halin ilanına neden olan olaylara ilişkin suçlar.
e) 21/7/1983 tarihli ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 68 inci maddesinde tanımlanan suç.
- - - Updated - - -
Terör kapsamında yer almasına rağmen TCK 317-318-319 un da memuriyete engel olmadığını belirtmek isterim.
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
Alıntı:
ersinmart rumuzlu üyeden alıntı
Somut olayda; 3713 sayılı kanunun 7/2 maddesine göre 10 ay hapis cezası alan memur infaz bitiminde göreve dönüş talebinde bulunuyor. İlgili idare, işlene suçun, 657 sayılı DMK nın 48/1-A-5 hükmünde yer alan 'devletin güvenliğine karşı suçlar' ve 'anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar' kapsamında suç olduğunu belirterek ilgilinin göreve dönüş başvurusunu reddedilmiştir. Bu ne kadar hukukidir? Cevaplarınızı bekliyorum teşekkürler.
Sayın ersinmart,
TMK 7/2
Terör örgütünün propagandasını yapan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
DMK 48/1-A-5
...affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar,
TMK.
TERÖR TANIMI
Madde 1 - Terör; cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle, Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemlerdir.
Yukarıda ifade ettiklerimi tekrarlamak istemiyorum.
Siz somut olayda 3713 s. kanun md. 7/2'den alınan -yani terör örgütü propagandası yapmak- bir hapis cezasından bahs ediyorsunuz.
3713 s. Kanun Md. 1, Kanun'un varlığının amacını izah ediyor. DMK affa uğramış olsa bile kaydı ile devletin güvenliğine ve Anayasa karşı işlenen suçlar memuriyete engeldir diyor. TCK'da var olması gerekir iddianız gerekçe bazlı bir yorumlama ve itibar edilmeyebilir diyorum. Sözümün kaynağı amaçsal yorum özlüdür. Zira TMK'nun gerekçede bahs edilmesi gerekmez, devlet ve anayasa olunca bizim hukuk sistemimizde akan sular durur diyorum.
Bu adil midir? Değildir diyorum.
Bu hukuki midir? Sizin gerekçelendirmeniz üzere değil, bakış açımca değildir diyorum.
Bu kanuni midir? Evet diyorum...
Silah vb. ifadeler yukarıda soru bağlamında değil, kişisel görüşümü izah ile farklı bir vurguya dair kullanılmıştı. Bunu algıladığınızı umuyordum.
Hakim olmaya gelince, maalesef hakim olamam; yaş engeline takılırım.
Sizin hukuksal yorumlarınızı zevkle takip ediyorum ve İyi geceler diliyorum.
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
Sayın Arslan; Teşekkür ediyorum yorumlarınla renk kattın. Amaç burada bu durumdakilere yol göstermekti. Zira bu hususta açılmış hiçbir konu yok. İlgilenenlere yol göstermesi dileğiyle iyi geceler.
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
İlgili somut olayda İl Milli Eğitim Müdürlüğü Eğitim Denetmenleri Başkanlığı düzenlediği raporda ilçe milli eğitimin yaptığı işlemin sakat olduğuna karar vermiştir. Dosyanın ilçe milli eğitime tekrar gönderilmesiyle ilgilisi göreve döndürülmüştür... Mahkeme konusuz kalmıştır onu da tartışmaya açacağım yorumlarınızı beklerim...
Cevap: Terörle Mücadele Kanununundan 1 yılı aşmayan mahkumiyet memuriyete engel midir?
ersin bey şimdiye kadar örgüt propagandasından ceza alıp daha sonra öğretmenliğe dönüş yapan, ataması kabul edilen bi kişi örneği yok. en azından benim bildiğim kadarıyla.şuan 3. yargı paketiye örgüt propagandası "basın ve yayın yoluyla ya da sair düşünce ve kanaat
açıklama yöntemleriyle işlenmiş" suç olarak yorumlandı ve maddeden yargılananların yargılamaları durduruldu cezalar ertelemeye çevrildi. ancak ertelenmiş cezalarda memuriyete engel. üstelik ceza maddesi ortadan kalkıp yeniden yargılanma yoluyla sicil temizlense bile özlük dosyasında ceza göründüğü için milli eğitim yinede engelliyor. 2002 den bu yana uygulama böyle.yani bir kez suç işlemeniz yeterli. ancak DMK da bir takım değişiklikler olması gerekiyor.