kişi kendi emeğiyle edindiği mallarını çocuğundan mahrum bırakabilirmi,bırakamıyorsa neden bırakamıyor.
Printable View
kişi kendi emeğiyle edindiği mallarını çocuğundan mahrum bırakabilirmi,bırakamıyorsa neden bırakamıyor.
Belli şartlarda mahrum edebilir mesela çocuğu canına kastetmişse. Yoksa ef püften sebeplerle (bana bakmıyor ilgilenmiyor sevmiyor aramıyor) mahrum edemez. Kimse dünyaya gelirken anasını babasını seçemiyor ve çocuklar ana babanın eseridir dünyaya gelirken beyaz bir sayfa olarak geliyor kirlaniyorsa baş sorumlulardan biri ana babasıdır.
bence bu senin anlattığın nedene dayanmıyor bunun nedeni her insanın insanca yaşama hakkı olduğu için çocuğu mirastan mahrum bırakarak onu maduretmek doğru olmayacağındandır ama çocuğu zaten zenginse ozaman sanırım mahrum bırakabilir diye düşünüyorum ama benim bildiğim insan mirasını bir yere vakfedebiliyor ozaman mirasını bir yere vakfedemez öylemi garip bir durum şimdi çocuk çok zengin olsa bile mahrum bırakamıyormu ben amerikalı bir milyarderin mirasından çocuklarını mahrum birakacağını haberlerde duymuştum demek ki yurt dışında mahrum bırakabiliyor bu mahrum bırakamamanın mantığını anlamadım bana tek gerekçe olarak yukarda yazdığım gerekçe geliyor ama çocuk zaten zenginse budurumda ortadan kalkar diye düşünüyorum.hem zaten şöyle bir gerçek vardır hukukta 18 yaşını dolduran herkes çalışmak zorundadır yani her yetişkin çalışmak zorundadır kuralı vardır şimdi babanın görevi onu 18 yaşına kadar bakmak ondan sonra zaten hukuk diyor ki ister bak ister bakma sana kalmış bu biraz çelişki yaratmıyormu ayrıca babanın bence yapması gereken onu ayakları üzerinde durabilecek meslek sahibi yapmaktır dolayısıyla onu okutmak babanın görevi ama ona bakmak gibi bir görevi yok adam çalışacak parasını kazanacak dolayısıyla zengin bir adamın miradsını yiyerek yatma hakkına sahip değil çünkü kendi ayakları üzerine durmak zorunda.ayrıca baba yada anneyi bakmayarak sokakta bırakmak büyük bir suçtur yada elden ayaktan düşmüşken hiç bakamamak onları ölüme terketmek büyük bir suçtur çünkü anne baba seni yetiştirmiş bir insandır ve onu bakmaklada çocukları sorumludur çünkü sana emek sarfedenlere karşı sende borcunu ödemek zorundasın.
Bilgilendirme:
İKİNCİ AYIRIM
TASARRUF ÖZGÜRLÜĞÜ
A. Tasarruf edilebilir kısım
I. Kapsamı
MADDE 505.- Mirasçı olarak altsoyu, ana ve babası, kardeşleri veya eşi bulunan mirasbırakan, mirasının saklı paylar dışında kalan kısmında ölüme bağlı tasarrufta bulunabilir.
Bu mirasçılardan hiç biri yoksa, mirasbırakan mirasının tamamında tasarruf edebilir.
II. Saklı pay
MADDE 506.- Saklı pay aşağıdaki oranlardan ibarettir:
1. Altsoy için yasal miras payının yarısı,
2. Ana ve babadan her biri için yasal miras payının dörtte biri,
3. Kardeşlerden her biri için yasal miras payının sekizde biri,
4. Sağ kalan eş için, altsoy veya ana ve baba zümresiyle birlikte mirasçı olması hâlinde yasal miras payının tamamı, diğer hâllerde yasal miras payının dörtte üçü.
III. Tasarruf edilebilir kısmın hesabı
1. Borçların indirilmesi
MADDE 507.- Tasarruf edilebilir kısım, terekenin mirasbırakanın ölümü günündeki durumuna göre hesaplanır.
Hesap yapılırken, mirasbırakanın borçları, cenaze giderleri, terekenin mühürlenmesi ve yazımı giderleri, mirasbırakan ile birlikte yaşayan ve onun tarafından bakılan kimselerin üç aylık geçim giderleri terekeden indirilir.
2. Sağlararası karşılıksız kazandırmalar
MADDE 508.- Mirasbırakanın sağlararası karşılıksız kazandırmaları, tenkise tâbi oldukları ölçüde, tasarruf edilebilir kısmın hesabında terekeye eklenir.
3. Sigorta alacakları
MADDE 509.- Mirasbırakanın kendi ölümünde ödenmek üzere üçüncü kişi lehine hayat sigortası sözleşmesi yapması veya böyle bir kişiyi sonradan lehdar olarak tayin etmesi ya da sigortacıya karşı olan istem hakkını sağlararası veya ölüme bağlı tasarrufla karşılıksız olarak üçüncü kişiye devretmesi hâlinde, sigorta alacağının mirasbırakanın ölümü zamanındaki satın alma değeri terekeye eklenir.
B. Mirasçılıktan çıkarma
I. Sebepleri
MADDE 510.- Aşağıdaki durumlarda mirasbırakan, ölüme bağlı bir tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkarabilir:
1. Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemişse,
2. Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın ailesi üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemişse.
II. Hükümleri
MADDE 511.- Mirasçılıktan çıkarılan kimse, mirastan pay alamayacağı gibi; tenkis davası da açamaz.
Mirasbırakan başka türlü tasarrufta bulunmuş olmadıkça, mirasçılıktan çıkarılan kimsenin miras payı, o kimse mirasbırakandan önce ölmüş gibi, mirasçılıktan çıkarılanın varsa altsoyuna, yoksa mirasbırakanın yasal mirasçılarına kalır.
Mirasçılıktan çıkarılan kimsenin altsoyu, o kimse mirasbırakandan önce ölmüş gibi saklı payını isteyebilir.
III. İspat yükü
MADDE 512.- Mirasçılıktan çıkarma, mirasbırakan ancak buna ilişkin tasarrufunda çıkarma sebebini belirtmişse geçerlidir.
Mirasçılıktan çıkarılan kimse itiraz ederse, belirtilen sebebin varlığını ispat, çıkarmadan yararlanan mirasçıya veya vasiyet alacaklısına düşer.
Sebebin varlığı ispat edilememiş veya çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf, mirasçının saklı payı dışında yerine getirilir; ancak, mirasbırakan bu tasarrufu çıkarma sebebi hakkında düştüğü açık bir yanılma yüzünden yapmışsa, çıkarma geçersiz olur.
IV. Borç ödemeden aciz sebebiyle mirasçılıktan çıkarma
MADDE 513.- Mirasbırakan, hakkında borç ödemeden aciz belgesi bulunan altsoyunu, saklı payının yarısı için mirasçılıktan çıkarabilir. Ancak, bu yarıyı mirasçılıktan çıkarılanın doğmuş ve doğacak çocuklarına özgülemesi şarttır.
Miras açıldığı zaman borç ödemeden aciz belgesinin hükmü kalmamışsa veya belgenin kapsadığı borç tutarı mirasçılıktan çıkarılanın miras payının yarısını aşmıyorsa, mirasçılıktan çıkarılanın istemi üzerine çıkarma iptal olunur.
Bilgilendirme:
2. Mirastan yoksunluk
a. Sebepleri
MADDE 578.- Aşağıdaki kimseler, mirasçı olamayacakları gibi; ölüme bağlı tasarrufla herhangi bir hak da edinemezler:
1. Mirasbırakanı kasten ve hukuka aykırı olarak öldüren veya öldürmeye teşebbüs edenler,
2. Mirasbırakanı kasten ve hukuka aykırı olarak sürekli şekilde ölüme bağlı tasarruf yapamayacak duruma getirenler,
3. Mirasbırakanın ölüme bağlı bir tasarruf yapmasını veya böyle bir tasarruftan dönmesini aldatma, zorlama veya korkutma yoluyla sağlayanlar ve engelleyenler,
4. Mirasbırakanın artık yeniden yapamayacağı bir durumda ve zamanda ölüme bağlı bir tasarrufu kasten ve hukuka aykırı olarak ortadan kaldıranlar veya bozanlar.
Mirastan yoksunluk, mirasbırakanın affıyla ortadan kalkar.
Bence buradaki mantık şu miras bırakan öldükten sonra zaten kalan mallar vasitetiniz ve borçlarınız çıktıktan sonra miraçıların oluyor. ve belirli bir orandan fazla vasiyet etme şansınız yok. Yok ben hiç bırakmayacağım denirse ölmeden önce mallarınızın tümü sizin ve istediğiniz gibi yiyebilir, mirasçılar dışında istediğiniz yere bağışlayabilirsiniz.
Bu "istediğiniz yer" içinde varislerinizin bir kısmı yok diye biliyorum. Yanılıyor muyum?Alıntı:
frmax rumuzlu üyeden alıntı
Yani baba tüm mal varlığını iki çocuğundan birine bağışlayamıyor bildiğim kadarıyla.
haklısınız zaten madde MADDE 508.'de de bu geçiyor. sanırım eksik ifade etmişim.Alıntı:
senoleker rumuzlu üyeden alıntı
haklısınız zaten madde MADDE 508.'de de bu geçiyor. sanırım eksik ifade etmişim.Alıntı:
senoleker rumuzlu üyeden alıntı
ama burda niçin mirasçıları mirastan mahrum bırakamayacağı yazmıyor.şimdi adam kendi emeğiyle kazandığı parayı çocuğunu yetiştirmiş ve meselk sahibi yapmış ve çocuğunun durumuda iyiyse miras bırakmayabilir diye düşüşünüyorum çünkü babanın görevi çocuğunu yetiştirmek bir meslek sahibi yaparak ayakları üzerinde durmasını sağlamak ve o çocukta maddi durumu iyiyse yani her insanın insanca yaşama hakkı olduğu için çocuğuda bu insanca yaşama imkanlarına sahipse mahrum bırakabilir diye düşünüyorum çünkü bu mirası kendi emeğiyle yapmıştır ve bunu mirasla mahrum bırakabilir ama tabi çocuğunun durumunun iyi olması kaydıyla.
şimdi bu iletinizde neden mahrum bırakamayacağı ifade edilmemiş şayet öldükten sonra hiçbir bilgi olmadığı için varislere bırakılmalıdır dersek bu doğru olmaz çünkü miras kağıdı ortada vardır yani kişi kağıda mirası yazmış olacaktır.evet mirastan mahrum bırakamamanın nedeni nedir.
Yasalar çıkartılırken gerekçesi de yazılıyor diye biliyorum...ona bakmak lazım.Alıntı:
insanhakkı rumuzlu üyeden alıntı
gerekçesi vardır..ama yasada yazmaz..
Yukarıda yazılan maddeleri okumadan yine kendi dünyanda kendince yorumlar yapmışsın.Mesele miras bırakma,mal sahibi malını paraya çevirip istediği gibi tasarruf edebilir.Tabi evlat akli denge ortaya atarsa mahkemede çözülür mesele.
İnsan senin evlilik fikrine göre kafasına göre sevgi bittiği anda boşanabilmeli hatta evliliği lüzumsuzluk gibi gören bir zihniyetin iş mirasa gelince değişik fikirler yazması enteresan.İnsan evlilikten çok kolay kurtulamaz ama mirasta çok kolay yollar var.
Mirasçı mal kaçırmaya yönelik çocuklar arasında ayırım yapıyorsa saklı pay mahkeme tarafından geri alınabilir.
çarşamabalı faruk gene çarşaba pazarı işi yaptın yukarda mirastan mahrum bırakamamanın gerekçesi yazmıyor kardeşim bende gerekçesini öğrenmek istiyorum.bir insanı mirastan mahrum bırakamanın gerekçesi bence o insanın fakirlik içerisine düşüp madur olmasından dolayıdır çünkü her insanın insanca yaşama hakkı vardır dolayısıyla bu duruma düşmemesi için mirası çocuğa bırakılması gerekir ama çocuk zaten zenginse ozaman durum değişir diye düşünüyorum bu yasanın gerekçesi gerçekten merakettim.
Alıntı:
insanhakkı rumuzlu üyeden alıntı
Yine hamsi işi saçmalamışsın.Bir kişiyi öldürmek,öldürmeye teşebbüs etmek,kiralık katil tutmak,kişi miras için cana kast edecek kanunlar mirasçılıktan çıkar diyor,sen hala gerekçeden bahsediyorsun,senin litaratürde herhalde yeterli değil.
Samsun dan bakınca koca bir iletide maddeler okunuyor.Rize den bakınca farklı mı görünüyor.? Yada senin anlayacağın dil hangisi.?
Sen her halde diğer yorumcuların iletilerini okumuyorsun.Halbuki diğer üyeler senin açtığın bütün saçma sapan konu ve yorumlarını okuyordur.Tahammül edilecek ne yazın nede yorumların var.Siteye hürmetten yazılanları okuyup cevaplandırıyoruz.
Sen soru soruyorsun,cevap aldığın zaman deve kuşu misali oluyor sonraki iletilerin.Kargadan başka kuş tanımamaya devam yani....
Bütün açtığın konulara bak 1 tane senin fikrini paylaşan var mı.? Saçmalıkları okuyan misafirlerde emin ol uyuz oluyordur.
Miras için anne-babasını öldürdü
Güncelleme : 19 Nisan 2011 14:04
BURSA (İHA) - Ayrıca 1 yıl 9 ay hücre hapsine karar verilen sanığa en ilginç ceza ise ruhsatsız tabanca bulundurmak suçundan verilen 1 liralık para cezası oldu. Cinayetin tetikçiliğini yapan ve yardım eden sanıklara da ceza yağdı.
İşlerinin kötüye gitmesi üzerine milyon liralık mirastan pay alabilmek için işadamı babası Erhan ve annesi Mine G.'yi öldürttüğü gerekçesiyle çifte müebbet hapis cezasına çarptırılan M.G. (45) ile olaya karıştıkları iddia edilen K.A. (31), U.T. (31), Y.A. (36), Y.B.(31) ve C.T. (31), 9 yıl aradan sonra son kez hakim karşısına çıktı. Yargıtay'ın, yeni TCK'nın lehe olan hükümlerinden yararlanmaları için yargılamanın dosya üzerinden değil de duruşmalı yapılmasını istemesi üzerine 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde tekrar hakim karşısına çıkan sanıklar, son sözlerinde tahliyelerini istedi.
Mahkeme, 12 yıldır tutuklu olan M.G.'nin "anne ve babasını öldürmeye azmettirmek" suçundan iki kez ağırlaştırılmış müebbet ve 1 yıl 9 ay geceli gündüzlü hücre hapsine karar verdi. Ayrıca "ruhsatsız silah bulundurmak" suçundan 2 yıl hapis cezası daha verilen M.G.'ye verilen en ilginç ceza ise bu suçtan kararlaştırılan 1 liralık para cezası oldu.
"İki kişiyi öldürmek" suçundan yargılanan U.T. ve K.A. ise 2'şer yıl geceli gündüzlü hücre olmak üzere çifte ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. İki sanığa ayrıca hırsızlık ve ruhsatsız silah bulundurmak suçlarından 6'şar yıl da hapis cezası verildi.
"Cinayete azmettirmek" suçundan yargılanan Y.A., 1 yıl 6 ayı geceli gündüzlü hücre olmak üzere ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. C.T. ve Y.B.'ye ise "cinayete yardım" suçundan 40'ar yıl hapis cezası verildi.
Bu kişi mirastan mahrum oluyor,daha önceki iletilerde yer alan kanun maddelerine göre.
farukçum senin algılama yeteneğindemi sorun var anlamadım öncelikle benim merakettiğim kişi kendi emeğiyle kazandığı servetini kendi isteğiyle neden mirasçıları mahrum bırakamıyor yani kişi noter huzurunda bir yazı yazarak mirasından mirasçıları mahrum bırakamıyor işte bunun nedeni nedir onu öğrenmek istiyorum zira kişi bu serveti kendi emeğiyle kazanmış bu yüzden istediğine verir ve mirastanda mahrum bırakabilmelidir servetimi mirasçıya vermek zorundamıyım işte bırakamıyor neden.
Şöyle düşünebiliriz:
"Miras bırakanın Mirasçıya borcu var"
Yani o mal salt miras bırakanın değildir; mirasçının da onda hakkı vardır.
O hak da saklı pay kadardır. Diğerini zaten istediği gibi tasarrufta bulunabiliyor.
Saklı paydan zaten söz ettik.Bir kişi malını vefatından önce bir yolunu bulup mirasından mahrum etmek istediği evladından kaçıramıyorsa suç zaten onun.Onun yolunu zaten yazdık.Malları satarsa olay çözülür.Miras zaten ölümle başladığı için ölene kadar her şeyi halletmesi lazım.Malın sahibi malını sağlığında istediği gibi tasarruf edebilir.Mirasçılar akıl sorunu var deyip te dava açarsa mahkeme sonucu belirler.Her halde saklı pay aile bağı içindir.
Saklı pay yanılmıyorsam düşecek payın yarısı kadardı.Devlet bunu garanti altına almış kanun ile,her hangi biri zaten parası varsa bir kuruş bırakmamanın yolunu bulur.
farukçum kişi öldükten sora mirasçılarını malının verilmemesini yazdığı noter onaylı kağıtla öldükten sonra mirasçılarını mirastan men edemiyor servetini ölmeden önce bir yere bağışlaması gerekiyor öldükten sonra mirasçılara mecburen mal kalıyor onları mirastan mahrum bırakamıyor sen diyorsun ki aile bağı nedeniyle kardeşim aile bağı dahi olsa bu benim kazandığım mal,mülk bunu sen aile bağımdan biride olsan sana bırakmak zorunda değilimki bunun belli bir nedeni olması gerekir.anlama kapasitenmi yok dostum sorduğum soru gayet açık.
MİRAS SÖZLEŞMESİ VE VASİYETNAME
I. Vasiyette
Madde 502.- Vasiyet yapabilmek için ayırt etme gücüne sahip ve onbeş yaşını doldurmuş olmak gerekir.
II. Miras sözleşmesinde
Madde 503.- Miras sözleşmesi yapabilmek için ayırt etme gücüne sahip ve ergin olmak, kısıtlı bulunmamak gerekir.
B. İrade sakatlığı
Madde 504.- Mirasbırakanın yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama etkisi altında yaptığı ölüme bağlı tasarruf geçersizdir. Ancak, mirasbırakan yanıldığını veya aldatıldığını öğrendiği ya da korkutma veya zorlamanın etkisinden kurtulduğu günden başlayarak bir yıl içinde tasarruftan dönmediği takdirde tasarruf geçerli sayılır.
Ölüme bağlı tasarrufta kişinin veya şeyin belirtilmesinde açık yanılma hâlinde mirasbırakanın gerçek arzusu kesin olarak tespit edilebilirse, tasarruf bu arzuya göre düzeltilir.
A. Vasiyet
I. Şekilleri
1. Genel olarak
Madde 531.- Vasiyet, resmî şekilde veya mirasbırakanın el yazısı ile ya da sözlü olarak yapılabilir.
2. Resmî vasiyetname
a. Düzenlenmesi
Madde 532.- Resmî vasiyetname, iki tanığın katılmasıyla resmî memur tarafından düzenlenir.
Resmî memur, sulh hâkimi, noter veya kanunla kendisine bu yetki verilmiş diğer bir görevli olabilir.
b. Memurun işlevi
Madde 533.- Mirasbırakan, arzularını resmî memura bildirir. Bunun üzerine memur, vasiyetnameyi yazar veya yazdırır ve okuması için mirasbırakana verir.
Vasiyetname, mirasbırakan tarafından okunup imzalanır.
Memur, vasiyetnameyi tarih koyarak imzalar.
c. Tanıkların katılması
Madde 534.- Vasiyetnameye tarih ve imza konulduktan hemen sonra mirasbırakan, vasiyetnameyi okuduğunu, bunun son arzularını içerdiğini memurun huzurunda iki tanığa beyan eder.
Tanıklar, bu beyanın kendi önlerinde yapıldığını ve mirasbırakanı tasarrufa ehil gördüklerini vasiyetnameye yazarak veya yazdırarak altını imzalarlar.
Vasiyetname içeriğinin tanıklara bildirilmesi zorunlu değildir.
d. Mirasbırakan tarafından okunmaksızın ve imzalanmaksızın düzenleme
Madde 535.- Mirasbırakan vasiyetnameyi bizzat okuyamaz veya imzalayamazsa, memur vasiyetnameyi iki tanığın önünde ona okur ve bunun üzerine mirasbırakan vasiyetnamenin son arzularını içerdiğini beyan eder.
Bu durumda tanıklar, hem mirasbırakanın beyanının kendi önlerinde yapıldığını ve onu tasarrufa ehil gördüklerini; hem vasiyetnamenin kendi önlerinde memur tarafından mirasbırakana okunduğunu ve onun vasiyetnamenin son arzularını içerdiğini beyan ettiğini vasiyetnameye yazarak veya yazdırarak altını imzalarlar.
e. Düzenlemeye katılma yasağı
Madde 536.- Fiil ehliyeti bulunmayanlar, bir ceza mahkemesi kararıyla kamu hizmetinden yasaklılar, okur yazar olmayanlar, mirasbırakanın eşi, üstsoy ve altsoy kan hısımları, kardeşleri ve bu kişilerin eşleri, resmî vasiyetnamenin düzenlenmesine memur veya tanık olarak katılamazlar.
Resmî vasiyetnamenin düzenlenmesine katılan memura ve tanıklara, bunların üstsoy ve altsoy kan hısımlarına, kardeşlerine ve bu kişilerin eşlerine o vasiyetname ile kazandırmada bulunulamaz.
f. Vasiyetnamenin saklanması
Madde 537.- Resmî vasiyetnameyi düzenleyen memur, vasiyetnamenin aslını saklamakla yükümlüdür.
3. El yazılı vasiyetname
Madde 538.- El yazılı vasiyetnamenin yapıldığı yıl, ay ve gün gösterilerek başından sonuna kadar mirasbırakanın el yazısıyla yazılmış ve imzalanmış olması zorunludur.
El yazılı vasiyetname, saklanmak üzere açık veya kapalı olarak notere, sulh hâkimine veya yetkili memura bırakılabilir.
4. Sözlü vasiyet
a. Son arzuları anlatma
Madde 539.- Mirasbırakan; yakın ölüm tehlikesi, ulaşımın kesilmesi, hastalık, savaş gibi olağanüstü durumlar yüzünden resmî veya el yazılı vasiyetname yapamıyorsa, sözlü vasiyet yoluna başvurabilir.
Bunun için mirasbırakan, son arzularını iki tanığa anlatır ve onlara bu beyanına uygun bir vasiyetname yazmaları veya yazdırmaları görevini yükler.
Resmî vasiyetname düzenlenmesinde okur yazar olma koşulu dışında, tanıklara ilişkin yasaklar, sözlü vasiyetteki tanıklar için de geçerlidir.
b. Belgeleme
Madde 540.- Mirasbırakan tarafından görevlendirilen tanıklardan biri, kendilerine beyan edilen son arzuları, yer, yıl, ay ve günü de belirterek hemen yazar, bu belgeyi imzalar ve diğer tanığa imzalatır. Yazılan belgeyi ikisi birlikte vakit geçirmeksizin bir sulh veya asliye mahkemesine verirler ve mirasbırakanı vasiyetname yapmaya ehil gördüklerini, onun son arzularını olağanüstü durum içinde kendilerine anlattığını hâkime beyan ederler.
Tanıklar, daha önce bir belge düzenlemek yerine, vakit geçirmeksizin mahkemeye başvurup yukarıdaki hususları beyan ederek mirasbırakanın son arzularını bir tutanağa geçirtebilirler.
Sözlü vasiyet yoluna başvuran kimse askerlik hizmetinde bulunuyorsa, teğmen veya daha yüksek rütbeli bir subay; Ülke sınırları dışında seyreden bir ulaşım aracında bulunuyorsa, o aracın sorumlu yöneticisi; sağlık kurumlarında tedavi edilmekteyse, sağlık kurumunun en yetkili yöneticisi hâkim yerine geçer.
c. Hükümden düşme
Madde 541.- Mirasbırakan için sonradan diğer şekillerde vasiyetname yapma olanağı doğarsa, bu tarihin üzerinden bir ay geçince sözlü vasiyet hükümden düşer.
II. Vasiyetten dönme
1. Yeni vasiyetname ile
Madde 542.- Mirasbırakan, vasiyetname için kanunda öngörülen şekillerden birine uymak suretiyle yeni bir vasiyetname yaparak önceki vasiyetnameden her zaman dönebilir.
Vasiyetnamenin tamamından veya bir kısmından dönülebilir.
2. Yok etme ile
Madde 543.- Mirasbırakan, yok etmek suretiyle de vasiyetnameden dönebilir.
Kaza sonucunda veya üçüncü kişinin kusuruyla yok olan ve içeriğinin aynen ve tamamen belirlenmesine olanak bulunmayan vasiyetname hükümsüz kalır. Tazminat isteme hakkı saklıdır.
3. Sonraki tasarruflar
Madde 544.- Mirasbırakan, önceki vasiyetnamesini ortadan kaldırmaksızın yeni bir vasiyetname yaparsa, kuşkuya yer bırakmayacak surette önceki vasiyetnameyi tamamlamadıkça, sonraki vasiyetname onun yerini alır.
Belirli mal bırakma vasiyeti de, vasiyetnamede aksi belirtilmedikçe, mirasbırakanın sonradan o mal üzerinde bu vasiyetle bağdaşmayan başka bir tasarrufta bulunmasıyla ortadan kalkar.
B. Miras sözleşmesi
I. Şekli
Madde 545.- Miras sözleşmesinin geçerli olması için resmî vasiyetname şeklinde düzenlenmesi gerekir.
Sözleşmenin tarafları, arzularını resmî memura aynı zamanda bildirirler ve düzenlenen sözleşmeyi memurun ve iki tanığın önünde imzalarlar.
II. Ortadan kaldırılması
1. Sağlararasında
a. Sözleşme veya vasiyetname ile
Madde 546.- Miras sözleşmesi, tarafların yazılı anlaşmasıyla her zaman ortadan kaldırılabilir.
Miras sözleşmesiyle mirasçı atanan veya kendisine belirli mal bırakılan kişinin, mirasbırakana karşı miras sözleşmesinin yapılmasından sonra mirasçılıktan çıkarma sebebi oluşturan davranışta bulunduğu ortaya çıkarsa; mirasbırakan, miras sözleşmesini tek taraflı olarak ortadan kaldırabilir.
Tek taraflı ortadan kaldırma, vasiyetnameler için kanunda öngörülen şekillerden biriyle yapılır.
b. Sözleşmeden dönme yolu ile
Madde 547.- Miras sözleşmesi gereğince sağlararası edimleri isteme hakkı bulunan taraf, bu edimlerin sözleşmeye uygun olarak yerine getirilmemesi veya güvenceye bağlanmaması hâlinde borçlar hukuku kuralları uyarınca sözleşmeden dönebilir.
2. Mirasbırakandan önce ölme
Madde 548.- Mirasçı atanan veya kendisine belirli mal bırakılan kişi mirasbırakanın ölümünde sağ değilse, miras sözleşmesi kendiliğinden ortadan kalkar.
Mirasbırakandan önce ölen kişinin mirasçıları, aksi kararlaştırılmış olmadıkça, ölüme bağlı tasarrufta bulunandan, miras sözleşmesi uyarınca elde ettiği ölüm tarihindeki zenginleşmeyi geri isteyebilirler.
C. Tasarruf edilebilir kısmın daralması
Madde 549.- Miras sözleşmesi veya vasiyetnameyle yapılan ölüme bağlı kazandırmalar, mirasbırakanın tasarruf edebileceği kısmın sonradan daralması yüzünden hükümsüz olmaz; sadece tenkis edilebilir.
şimdi ben ölmeden önce miras yazarak çocuklarımı mirastan mahrum bırakabiliyormuyum.
Türk Medeni Kanunu'n da açıkça belirtilen mirastan çıkarma için geçerli sebepleriinz yoksa;Alıntı:
insanhakkı rumuzlu üyeden alıntı
Mahrum bırakamıyorsunuz.
neden mahrum bırakamıyorum.
Medeni Kanun un 495.maddesi derki: ''Mirasbırakanın birinci derece mirasçıları, onun altsoyudur''
- Yasayla tanımlanmış bir hakkı, kendi kişisel isteğinizle yok sayamazsınız. ;)
Medeni Kanun un 599. maddesi der ki :''Mirasçılar, mirasbırakanın ölümü ile mirası bir bütün olarak, kanun gereğince kazanırlar''
- Kanun gereği kazanılan bu hakın , keyfi olarak kullanımın engellenebilmesi mümkün değildir. ;)
Medeni Kanun un 510. maddesi der ki :
'' Aşağıdaki durumlarda mirasbırakan, ölüme bağlı bir tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkarabilir:
1. Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemişse,
2. Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın ailesi üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemişse ''
Medeni Aknunun 512.maddesi der ki: '' Mirasçılıktan çıkarma, mirasbırakan ancak buna ilişkin tasarrufunda çıkarma sebebini belirtmişse geçerlidir. '' ;)
Sonuç olarak;
sizin için geçerli olup olmaması değil,
kanun açısından geçerli kabul edilmeyen bir sebeple yasal mirasçınız olan alt soyunuzdan hiç kimseyi , mirasçılıktan
ÇI-KAR-TA-MAZ-SI-NIZ.
peki neden mirasçılar mirasçı olmaktan çıkartılamıyor.
Mirasçılar dünyaya nasıl geliyor? Miras bırakanların yarım saatlik zevkinden sonra değil mi? Mirasçılar dünyaya gelirken mirasbırakanlarını seçme hakkına sahip midir? Miras bırakmayacağınız insanları dünyaya neden getirir besler büyütür masraf ve sıkıntılara katlanırsınız?
yahu büyüyene kadar bakmakla yükümlüyüm ama büyüdükten sonrada benmi bakacağım kendi başının çaresine bakmakla yükümlü değilmi.
Geberip gittikten sonra onlar gelicek mezarına fatiha okuyacaklar çiçek ekip sulayacaklar be adam kötü kötü konuşturma adamı. Mantıklı bir insan ölüp gittikten sonra mallarını en yakınlarına bırakır en çok zaman geçirdiklerine en çok yarar gördüklerine yedi yabancıya değil heralde. Yok benim mirasçılarım bana zarar verdi hainlik yaptı sevmedim sevemedim diyorsanız başka tabi kanunun ön gördüğü haller varsa red edebilirsiniz.
Evet,Alıntı:
insanhakkı rumuzlu üyeden alıntı
siz vefat ettiğinizde kalan mirasınızdan pay almak ta kanuni yükümlülüklerinden biri oluyor işte.YApacak bir şeyi kalmadığından alıyor zaten mirasçılar da o mirası.
ama bu kanunu yükümlülük niçin zorunlu onu anlatın bana.