-
"İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskil...20070523-1.htm
İNTERNET ORTAMINDA YAPILAN YAYINLARIN DÜZENLENMESİ VE BU
YAYINLAR YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARLA MÜCADELE EDİLMESİ
HAKKINDA KANUN
Yürürlük
MADDE 13 – (1) Bu Kanunun;
a) 3 üncü ve 8 inci maddeleri, yayımı tarihinden altı ay sonra,
b) Diğer maddeleri yayımı tarihinde,
yürürlüğe girer.
23 Kasım 2007 tarihinde yürürlüğe girecek maddeler aşağıdaki gibidir;
Bilgilendirme yükümlülüğü
MADDE 3 – (1) İçerik, yer ve erişim sağlayıcıları, yönetmelikle belirlenen esas ve usûller çerçevesinde tanıtıcı bilgilerini kendilerine ait internet ortamında kullanıcıların ulaşabileceği şekilde ve güncel olarak bulundurmakla yükümlüdür.
(2) Yukarıdaki fıkrada belirtilen yükümlülüğü yerine getirmeyen içerik, yer veya erişim sağlayıcısına Başkanlık tarafından ikibin Yeni Türk Lirasından onbin Yeni Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir.
Erişimin engellenmesi kararı ve yerine getirilmesi
MADDE 8 – (1) İnternet ortamında yapılan ve içeriği aşağıdaki suçları oluşturduğu hususunda yeterli şüphe sebebi bulunan yayınlarla ilgili olarak erişimin engellenmesine karar verilir:
a) 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan;
1) İntihara yönlendirme (madde 84),
2) Çocukların cinsel istismarı (madde 103, birinci fıkra),
3) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma (madde 190),
4) Sağlık için tehlikeli madde temini (madde 194),
5) Müstehcenlik (madde 226),
6) Fuhuş (madde 227),
7) Kumar oynanması için yer ve imkân sağlama (madde 228),
suçları.
b) 25/7/1951 tarihli ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunda yer alan suçlar.
(2) Erişimin engellenmesi kararı, soruşturma evresinde hâkim, kovuşturma evresinde ise mahkeme tarafından verilir. Soruşturma evresinde, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısı tarafından da erişimin engellenmesine karar verilebilir. Bu durumda Cumhuriyet savcısı kararını yirmidört saat içinde hâkimin onayına sunar ve hâkim, kararını en geç yirmidört saat içinde verir. Bu süre içinde kararın onaylanmaması halinde tedbir, Cumhuriyet savcısı tarafından derhal kaldırılır. Koruma tedbiri olarak verilen erişimin engellenmesine ilişkin karara 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre itiraz edilebilir.
(3) Hâkim, mahkeme veya Cumhuriyet savcısı tarafından verilen erişimin engellenmesi kararının birer örneği, gereği yapılmak üzere Başkanlığa gönderilir.
(4) İçeriği birinci fıkrada belirtilen suçları oluşturan yayınların içerik veya yer sağlayıcısının yurt dışında bulunması halinde veya içerik veya yer sağlayıcısı yurt içinde bulunsa bile, içeriği birinci fıkranın (a) bendinin (2) ve (5) numaralı alt bentlerinde yazılı suçları oluşturan yayınlara ilişkin olarak erişimin engellenmesi kararı re’sen Başkanlık tarafından verilir. Bu karar, erişim sağlayıcısına bildirilerek gereğinin yerine getirilmesi istenir.
(5) Erişimin engellenmesi kararının gereği, derhal ve en geç kararın bildirilmesi anından itibaren yirmidört saat içinde yerine getirilir.
(6) Başkanlık tarafından verilen erişimin engellenmesi kararının konusunu oluşturan yayını yapanların kimliklerinin belirlenmesi halinde, Başkanlık tarafından, Cumhuriyet başsavcılığına suç duyurusunda bulunulur.
(7) Soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilmesi halinde, erişimin engellenmesi kararı kendiliğinden hükümsüz kalır. Bu durumda Cumhuriyet savcısı, kovuşturmaya yer olmadığı kararının bir örneğini Başkanlığa gönderir.
(8) Kovuşturma evresinde beraat kararı verilmesi halinde, erişimin engellenmesi kararı kendiliğinden hükümsüz kalır. Bu durumda mahkemece beraat kararının bir örneği Başkanlığa gönderilir.
(9) Konusu birinci fıkrada sayılan suçları oluşturan içeriğin yayından çıkarılması halinde; erişimin engellenmesi kararı, soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı, kovuşturma evresinde mahkeme tarafından kaldırılır.
(10) Koruma tedbiri olarak verilen erişimin engellenmesi kararının gereğini yerine getirmeyen yer veya erişim sağlayıcılarının sorumluları, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(11) İdarî tedbir olarak verilen erişimin engellenmesi kararının yerine getirilmemesi halinde, Başkanlık tarafından erişim sağlayıcısına, onbin Yeni Türk Lirasından yüzbin Yeni Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir. İdarî para cezasının verildiği andan itibaren yirmidört saat içinde kararın yerine getirilmemesi halinde ise Başkanlığın talebi üzerine Kurum tarafından yetkilendirmenin iptaline karar verilebilir.
(12) Bu Kanunda tanımlanan kabahatler dolayısıyla Başkanlık veya Kurum tarafından verilen idarî para cezalarına ilişkin kararlara karşı, 6/1/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdarî Yargılama Usulü Kanunu hükümlerine göre kanun yoluna başvurulabilir.
-
Re: İnternette Sansür Başlıyor
Kanunun 3. maddesini incelediğimizde, içerik, yer ve erişim sağlayıcıları hakkında bilgilerin uygun ve güncel şekilde açıklanması zorunluluğunu görmekteyiz.
Yine, 23 Kasım 2007 tarihinde yürürlüğe girecek olan 8. maddede gösterilmiş bulunan katalog suçlar hakkında YETERLİ ŞÜPHE olması durumunda erişimin engellenmesi kararının verileceği belirtilmiştir. Soruşturma evresinde hakim, kovuşturma evresinde mahkeme tarafından verilecek bu karar bir koruma tedbiridir. Dolayısıyla bu karara itiraz, CMK'daki koruma tedbirlerine itiraz usulünce yapılır.
-
Re: İnternette Sansür Başlıyor
HÜRRİYET gazetesi sormuş;
http://www.hurriyet.com.tr/teknoloji...d=180&sz=42787
Şimdi soruyoruz:
- Kişisel hakaret nedir? Hangi cümleler hakarete girer.
- Müstehcenlik nedir? Toplumun genelini kapsayacak bir müstehcenlik kavramı var mı? Müstehcen yazı nedir? Müstehcen Fotoğraf nedir?
- Yurtdışında yayın yapan Türkiye yasalarına göre işini yürütmeyen sınırsız özgürlük tanıyan Blog sistemlerinde (blogger.com , Wordpress vb.) milyonlarca kişinin bloğu bulunuyor. 3-4 kişinin bloğunda yazdığı yazı yada kullandığı video-foto nedeniyle bu site tamamiyle kapanacak mı? Örnek olarak Wordpress.com’a içindeki 8 blogcu yüzünden tüm siteye erişim engellenmişti.
- Yasanın 4. maddesinin 2. bendinde "İçerik sağlayıcı, bağlantı sağladığı başkasına ait içerikten sorumlu değildir. Ancak, sunuş biçiminden, bağlantı sağladığı içeriği benimsediği ve kullanıcının söz konusu içeriğe ulaşmasını amaçladığı açıkça belli ise genel hükümlere göre sorumludur" diye bir hüküm bulunuyor. Google ve yahoo gibi arama motorları vb. fotoğraf ve video arama motorlarının durumu ne olacak?
- Yüzbinlerce insanın ziyaret ettiği web siteleri genelde sadece e-posta adresi verirler. Çünkü yayın organları hergün binlerce telefonu karşılama lüksü yoktur. Tebligat email adresine yapılırken bu e-postanın ulaşıp ulaşmadığı neye göre kanıtlanacak. Bir e-postanın junk maile düşmesi ya da e-posta alan kişinin posta sistemlerindeki bir arıza durumunda ne olacak?
Ve bir başka soru:
Kurul üyeleri kimler olacak? Özel sektörden ve Türkiye’nin önde gelen internet firmalarından temsilciler bulunacak mı? İşte bu soruların yanıtları verilmeden uygulanacak bir yasanın Türkiye’yi çağın buluşunda geri götüreceği ve önünü tıkayacağı aşikardır.
Cevaplamak isteyen?
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Ben de 3. madde ile ilgili bir soru sormak istiyorum. İçerik, yer ve erişim sağlayıcıları ayrı ise (ki aynı olması çok istisnai) hepsinin tanıtıcı bilgileri mi yer alacak? İçerik sağlayıcısından kasıt sitede yazılan çizilen her şey ise, her yazı yazanın tanıtıcı bilgisi mi eklenecek? (Mümkün değil) İçerik, yer ve erişim sağlayıcıları zaten tespit edilemiyor mu? Bu madde bana gereksiz ve uygulanamaz gibi geldi ama teknik konuda yeterli donanıma sahip olmadığım için sormak ve öğrenmek istedim.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Erişim sağlayıcı: Kullanıcılarına internet ortamına erişim olanağı sağlayan her türlü gerçek veya tüzel kişileri,
İçerik sağlayıcı: İnternet ortamı üzerinden kullanıcılara sunulan her türlü bilgi veya veriyi üreten, değiştiren ve sağlayan gerçek veya tüzel kişileri,
Yer sağlayıcı: Hizmet ve içerikleri barındıran sistemleri sağlayan veya işleten gerçek veya tüzel kişileri ifade eder.
İçerik sağlayıcıyı, gazetelerde "künye" bölümünde yer alan şahıslar gibi düşünün. Domain isimlerinin araştırıldığı vakit, yanlış, eksik bilgilerin var olduğunu gözlemlemekteyiz. Dolayısıyla bir basın organı olan internet sitesinin sorumluları belirlenememekte ve çoğu araştırma sonuçsuz kalmaktadır. Şu anda yalnızca para cezası hüküm altına alınmıştır fakat ilerdeki yıllarda para cezasının yeterli olmayacağı kanaatindeyim.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Sorumu somutlaştırayım, tanıma göre sitemizde yazısı olan tüm üyeler içerik sağlayıcı olur mu, olmaz mı?
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Olmaz sayın Kuzulu. Kullanıcılara sunulan her türlü bilgi veya veriyi üreten, değiştiren ve sağlayan gerçek veya tüzel kişiler tanımı dolayısıyla, site yöneticilerinin bu şekilde bir künye ile kamuya açıklanması gerekmektedir.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Teşekkür ederim. :)
Bu arada Hürriyet'in soruları gerçekten çok yerinde. Bu soruların yanıtlarını kanun gerekçesine bakarak verebiliriz, kanun koyucunun saiki çok önemli ve elbette karar mekanizmalarının kanunu nasıl yorumlayacağı.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Zamanımız olduğunca soruları cevaplamaya çalışalım;
Alıntı:
- Kişisel hakaret nedir? Hangi cümleler hakarete girer.
23 Kasım'da yürürlüğe girecek 3. ve 8. madde kapsamında kişisel hakaretten bahsedilmemiştir. Buna göre;
1) İntihara yönlendirme (madde 84),
2) Çocukların cinsel istismarı (madde 103, birinci fıkra),
3) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma (madde 190),
4) Sağlık için tehlikeli madde temini (madde 194),
5) Müstehcenlik (madde 226),
6) Fuhuş (madde 227),
7) Kumar oynanması için yer ve imkân sağlama (madde 228),
suçları
8) 25/7/1951 tarihli ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunda yer alan suçlar
için düzenleme yapılmıştır.
Fakat hakaret konusunda merak varsa gidermek yerinde olacaktır;
Hakaret suçunun oluşabilmesi için, kişiye somut bir fiil veya olgu isnat edilmelidir. Örneğin, kamu görevlisinin bir kişiden bir iş karşılığında belli bir miktar rüşvet aldığı yönünde isnatta bulunulması durumunda hakaret söz konusudur. Kişiye isnat olunan somut fiilin gerçek olup olmamasının, hakaret suçunun oluşması bakımından bir önemi yoktur. Ancak, iddia olunan hususun gerçek olduğunun ispat edildiği durumlarda, fail cezalandırılmayacaktır.
Keza, kişiye herhangi bir olayla irtibatlandırmadan, soyut olarak yakıştırmalarda bulunulması hâlinde de, hakaret suçu oluşur. Kötü bir niteliği veya huyu ifade eden sözler, somut bir fiil veya olguyla irtibatlandırılmadıkları hâlde, yine de hakaret suçunu oluştururlar. Örneğin, bir kimseye “serseri”, “alçak”, “hayvan” denmesi hâlinde, somut fiil isnadı söz konusu değildir. Aynı şekilde kişiye soyut olarak “hırsız”, “rüşvetçi”, “sahtekâr”, “fahişe” gibi yakıştırmalarda bulunulması hâlinde de hakaret suçu oluşmaktadır. Kişinin bedenî arızasını ifade etmekle veya kişiye bir hastalık izafe etmekle de hakaret suçu işlenmiş olur. Örneğin, kişiye “kör”, “şaşı”, “topal”, “kambur”, “kel” vs. demekle; kişiye “psikopat”, “frengili” veya “AİDS’li” demekle, hakaret suçu işlenmiş olur.
Dikkat edilmelidir ki; davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleştirilmesi gerekir. Kişiye onu toplum nazarında küçük düşürmek amacına yönelik olarak belli bir siyasî kanaatin isnat edilmesi hâlinde de hakaret suçu oluşur. Örneğin, bir kişiye “faşist”, “komünist” veya “mürteci” demekle, hakaret suçu işlenmiş olur. Bir kişiye izafeten söylenen sözün veya bulunulan davranışın o kişiyi küçük düşürücü nitelikte olup olmadığını tayin ederken, toplumda hâkim olan telâkkileri, örf ve âdetleri göz önünde bulundurmak gerekir.
Hakaret suçu, kişi muhatap alınarak işlenebilir. Bu durumda huzurda hakaret söz konusudur.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Alıntı:
- Müstehcenlik nedir? Toplumun genelini kapsayacak bir müstehcenlik kavramı var mı? Müstehcen yazı nedir? Müstehcen Fotoğraf nedir?
Normatif (değerlendirilebilir) bir unsur niteliğini taşıyan müstehcenlik kavramının içeriğinin belirlenmesinde, toplumda egemen olan değer ölçüleri ve yukarıdaki madde gerekçesinde hayasızca hareketler kavramına yönelik olarak yapılan açıklamalar, göz önünde bulundurulmalıdır. (hayasızca hareketler : toplumun sahip bulunduğu ortak edep (ar ve haya) duygularının, edep törelerinin ihlâli, incitilmesi ve her ne suretle olursa olsun edep ve ahlâk temizliğine alenen saldırı niteliği taşıyan hareketler, tutum ve davranışlar ve takınılan durumlar)
Maddenin birinci fıkrasında müstehcenlikle ilgili çeşitli davranışlar, suç olarak tanımlanmıştır. Fıkranın (a) bendinde, bir çocuğa müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünlerin verilmesi ya da bunların içeriğinin gösterilmesi, okunması, okutulması veya dinletilmesi; (b) bendinde ise, bunların içeriklerini çocukların girebileceği veya görebileceği yerlerde ya da alenen gösterilmesi, görülebilecek şekilde sergilenmesi, okunması, okutulması, söylenmesi veya söyletilmesi, suç olarak tanımlanmıştır.
Fıkranın (c) bendine göre, müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünlerin, içeriğine vakıf olunabilecek şekilde satışa veya kiraya arzedilmesi, suç oluşturmaktadır. (d) bendine göre, bu ürünler, ancak, bunların satışına özgü alışveriş yerlerinde, erişkin kişilere satılabilir veya kiraya verilebilir. Bu itibarla, müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünlerin satışına mahsus alışveriş yerleri dışında, satışa veya kiraya arzedilmesi, satılması veya kiraya verilmesi, suç olarak tanımlanmıştır.
Fıkranın (e) ve (f) bentlerine göre; müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünlerin, sair mal veya hizmet satışları yanında veya dolayısıyla bedelsiz olarak başkalarına verilmesi veya dağıtılması ya da reklamının yapılması, suç oluşturacaktır.
Seçimlik hareketler olan bu fiillerin işlenmesi suretiyle bir kazanç elde edilebileceği için, bu suçun karşılığında hapis cezasının yanı sıra adlî para cezası da öngörülmüştür.
Maddenin ikinci fıkrasında, müstehcen görüntü, yazı veya sözlerin basın ve yayın yolu ile yayınlanması veya yayınlanmasına aracılık edilmesi, ayrı bir suç olarak tanımlanmıştır.
Üçüncü fıkrada, müstehcenliğe karşı çocukları korumaya yönelik iki ayrı suç tanımına yer verilmiştir. Bunlardan birincisi; müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünlerin üretiminde çocukların kullanılması suretiyle oluşmaktadır. İkinci suç ise, bu ürünlerin ülkeye sokulması, çoğaltılması, satışa arzı, satışı, nakli, depolanması, ihracı, bulundurulması ya da başkalarının kullanımına sunulması fiillerinden birinin işlenmesiyle oluşmaktadır.
Dördüncü fıkraya göre; şiddet kullanılarak, hayvanlarla, ölmüş insan bedeni üzerinde veya doğal olmayan yoldan yapılan cinsel davranışlara ilişkin yazı, ses veya görüntüleri içeren ürünlerin üretilmesi, ülkeye sokulması, satışa arzı, satışı, nakli, depolanması, başkalarının kullanımına sunulması veya bulundurulması fiilleri suç oluşturmaktadır. Bu hükümle, belirtilen içerikte olan ürünler açısından mutlak bir yasak getirilmiştir.
Maddenin beşinci fıkrasına göre; üç ve dördüncü fıkralardaki suçların konusunu oluşturan ve müstehcenlik bakımından mutlak yasak kapsamına giren ürünlerin içeriğinin basın ve yayın yolu ile yayınlanması, yayınlanmasına aracılık edilmesi ya da çocukların görmesinin, dinlemesinin veya okumasının sağlanması, ayrı bir suç oluşturmaktadır.
Son fıkrada ise, bu madde kapsamında tanımlanan suçlardan dolayı, tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunacağı kabul edilmiştir.
Müstehcenlik kavramına örnek: http://www.hurriyet.com.tr/magazin/d...d=180&sz=12811
Müstehcen fotoğrafa örnek: http://kelebekgaleri.hurriyet.com.tr...=2893&rid=2368
Bulvar gazetesinden farkı kalmayan Hürriyet Web Sitesinin içerisinde bu örneklere sıkça rastlanmaktadır.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Alıntı:
- Yurtdışında yayın yapan Türkiye yasalarına göre işini yürütmeyen sınırsız özgürlük tanıyan Blog sistemlerinde (blogger.com , Wordpress vb.) milyonlarca kişinin bloğu bulunuyor. 3-4 kişinin bloğunda yazdığı yazı yada kullandığı video-foto nedeniyle bu site tamamiyle kapanacak mı? Örnek olarak Wordpress.com’a içindeki 8 blogcu yüzünden tüm siteye erişim engellenmişti.
Blog sitelerinin erişime engellenmesi ile ilgili olarak, önceki yazılarımızda da belirttiğimiz üzere, Kurum ile bahse konu olan siteler arasında işbirliğinin geliştirilmesi hususu önem taşımaktadır. Yürürlüğe yeni girecek hükümler, katalog olarak öngörülen suçlar için uygulanabilir olduğundan, aslında erişime engellemeyi kısıtlamıştır. Kısaca, SANSÜR KISITLANMIŞTIR.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Alıntı:
- Yasanın 4. maddesinin 2. bendinde "İçerik sağlayıcı, bağlantı sağladığı başkasına ait içerikten sorumlu değildir. Ancak, sunuş biçiminden, bağlantı sağladığı içeriği benimsediği ve kullanıcının söz konusu içeriğe ulaşmasını amaçladığı açıkça belli ise genel hükümlere göre sorumludur" diye bir hüküm bulunuyor. Google ve yahoo gibi arama motorları vb. fotoğraf ve video arama motorlarının durumu ne olacak?
Durumun sınırları açık ve net bir şekilde belirtilmiştir. "Kullanıcının söz konusu içeriğe ulaşması açıkça belli ise" denilmiş ve örneğin Google.com arama motorundan Gmail.com sitesine ulaşılması açıkça belli edilmesi dolayısıyla, bu tip bir yönlendirmedeki sorumluluk hüküm altına alınmıştır. Maddeyi dar yorumlamak gerekmekte ve Google.com sitesinden ulaşılan xxx.com adresinin içeriği dolayısıyla Google Inc'nin sorumlu tutulacağı anlaşılmamalıdır.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Alıntı:
- Yüzbinlerce insanın ziyaret ettiği web siteleri genelde sadece e-posta adresi verirler. Çünkü yayın organları hergün binlerce telefonu karşılama lüksü yoktur. Tebligat email adresine yapılırken bu e-postanın ulaşıp ulaşmadığı neye göre kanıtlanacak. Bir e-postanın junk maile düşmesi ya da e-posta alan kişinin posta sistemlerindeki bir arıza durumunda ne olacak?
E-posta gönderilirken sunucu ayarlarından, e-postanın ulaştığına ve okunduğuna dair bildirim yapılması seçeneği kullanılabilir.
Ayrıca e-posta yoluyla tebligatın kabul edildiğine dair bir hüküm ne Tebligat Kanunu'nda ne de 5651 sayılı kanunda mevcut değildir. Soru, konu ile alakalı değildir.
-
Re: İnternette Sansür Başlıyor
Alıntı:
- Kurul üyeleri kimler olacak? Özel sektörden ve Türkiye’nin önde gelen internet firmalarından temsilciler bulunacak mı? İşte bu soruların yanıtları verilmeden uygulanacak bir yasanın Türkiye’yi çağın buluşunda geri götüreceği ve önünü tıkayacağı aşikardır.
Madde 2'deki tanımlara baktığımızda Kurum: Telekomünikasyon Kurumu olarak düzenleme yapıldığını görmekteyiz. 10.madde ve sonda verilen listenin açık ve net olduğu düşüncesindeyim.
İdarî yapı ve görevler
MADDE 10 – (1) Kanunla verilen görevler, Kurum bünyesinde bulunan Başkanlıkça yerine getirilir.
(2) Bu Kanunla ekli listedeki kadrolar ihdas edilerek Başkanlığın hizmetlerinde kullanılmak üzere 5/4/1983 tarihli ve 2813 sayılı Telsiz Kanununa ekli (II) sayılı listeye eklenmiştir. Başkanlık bünyesindeki iletişim uzmanlarına, Kurumda çalışan Telekomünikasyon Uzmanlarına uygulanan malî, sosyal hak ve yardımlara ilişkin hükümler uygulanır. İletişim Uzmanı olarak Başkanlığa atanan personelin hakları saklı kalmak kaydıyla, kariyer sistemi, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içinde çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
(3) Başkanlığa Kanunla verilen görevlere ilişkin olarak yapılacak her türlü mal veya hizmet alımları, ceza ve ihalelerden yasaklama işleri hariç, 4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ile 5/1/2002 tarihli ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu hükümlerine tâbi olmaksızın Kurum bütçesinden karşılanır.
(4) Kanunlarla verilen diğer yetki ve görevleri saklı kalmak kaydıyla, Başkanlığın bu Kanun kapsamındaki görev ve yetkileri şunlardır:
a) Bakanlık, kolluk kuvvetleri, ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile içerik, yer ve erişim sağlayıcılar ve ilgili sivil toplum kuruluşları arasında koordinasyon oluşturarak internet ortamında yapılan ve bu Kanun kapsamına giren suçları oluşturan içeriğe sahip faaliyet ve yayınları önlemeye yönelik çalışmalar yapmak, bu amaçla, gerektiğinde, her türlü giderleri yönetmelikle belirlenecek esas ve usûller dahilinde Kurumca karşılanacak çalışma kurulları oluşturmak.
b) İnternet ortamında yapılan yayınların içeriklerini izleyerek, bu Kanun kapsamına giren suçların işlendiğinin tespiti halinde, bu yayınlara erişimin engellenmesine yönelik olarak bu Kanunda öngörülen gerekli tedbirleri almak.
c) İnternet ortamında yapılan yayınların içeriklerinin izlenmesinin hangi seviye, zaman ve şekilde yapılacağını belirlemek.
ç) Kurum tarafından işletmecilerin yetkilendirilmeleri ile mülkî idare amirlerince ticarî amaçlı toplu kullanım sağlayıcılara verilecek izin belgelerinde filtreleme ve bloke etmede kullanılacak sistemlere ve yapılacak düzenlemelere yönelik esas ve usûlleri belirlemek.
d) İnternet ortamındaki yayınların izlenmesi suretiyle bu Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasında sayılan suçların işlenmesini önlemek için izleme ve bilgi ihbar merkezi dahil, gerekli her türlü teknik altyapıyı kurmak veya kurdurmak, bu altyapıyı işletmek veya işletilmesini sağlamak.
e) İnternet ortamında herkese açık çeşitli servislerde yapılacak filtreleme, perdeleme ve izleme esaslarına göre donanım üretilmesi veya yazılım yapılmasına ilişkin asgari kriterleri belirlemek.
f) Bilişim ve internet alanındaki uluslararası kurum ve kuruluşlarla işbirliği ve koordinasyonu sağlamak.
g) Bu Kanunun 8 inci maddesinin birinci fıkrasında sayılan suçların, internet ortamında işlenmesini konu alan her türlü temsili görüntü, yazı veya sesleri içeren ürünlerin tanıtımı, ülkeye sokulması, bulundurulması, kiraya verilmesi veya satışının önlenmesini teminen yetkili ve görevli kolluk kuvvetleri ile soruşturma mercilerine, teknik imkânları dahilinde gereken her türlü yardımda bulunmak ve koordinasyonu sağlamak.
(5) Başkanlık; Bakanlık tarafından 3348 sayılı Ulaştırma Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun ek 1 inci maddesi uyarınca, Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, çocuk, kadın ve aileden sorumlu Devlet Bakanlığı ile Kurum ve ihtiyaç duyulan diğer bakanlık, kamu kurum ve kuruluşları ile internet servis sağlayıcıları ve ilgili sivil toplum kuruluşları arasından seçilecek bir temsilcinin katılımı suretiyle teşkil edilecek İnternet Kurulu ile gerekli işbirliği ve koordinasyonu sağlar; bu Kurulca izleme, filtreleme ve engelleme yapılacak içeriği haiz yayınların tespiti ve benzeri konularda yapılacak öneriler ile ilgili gerekli her türlü tedbir veya kararları alır.
LİSTE
KURUMU : TELEKOMÜNİKASYON KURUMU
TEŞKİLÂTI : MERKEZ
İHDAS EDİLEN KADROLARIN
SINIFI UNVANI KADRO ADEDİ
1.DERECE
GİH Daire Başkanı 1
GİH Hukuk Müşaviri 1
GİH İletişim Uzmanı 5
TH İletişim Uzmanı 5
3.DERECE
GİH İletişim Uzmanı 10
TH İletişim Uzmanı 10
5.DERECE
GİH İletişim Uzmanı 8
AH Avukat 3
TH İletişim Uzmanı 8
GİH Mütercim 1
TH Tekniker 2
GİH Sekreter 2
6.DERECE
GİH Uzman 15
TH Uzman 5
AH Avukat 2
GİH Mütercim 2
GİH Bilgisayar İşletmeni 10
TH Teknisyen 2
GİH Sekreter 1
TOPLAM 93
-
Re: İnternette Sansür Başlıyor
Bazı hukuk sitelerinde dahi, bu kanunun "sansürcü" ve "çin usulü sansür" ibareleriyle sunulduğuna rastlanılmıştır.
Hürriyet'in haberinin aynen alıntılandığı hukuk sitelerinde, yapılan yorumları görmeyi de isterdim.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Sayın Emrah Yavuzcan..Bilgilendirmeniz için önce teşekkür ederim..İleride ünlü bir avukat olacağınızdan emin olma düşüncesi zannı ile (İnşallah olursunuz)
Stajer bir avukat pratesyen doktor gibi olduğunu algıladım..
1- Hukuk evrenselmidir,Ulusalmıdır,Yoksa bireysel algılamamıdır..?
2- Kanun yasa yönetmelik ve tüzükler hukuka göre düzenlendiğine göre Hukuk neye göre düzenlenir..?
3- Hukukta zıt görüş Nedir..? Hukuka aykırımıdır..?
4- Yasama,yürütme,Yargı(hukuk) Hangisi daha önceliklidir..?
5- Vekilin dokunulmazlığı varken aslın dokunulmazlığı olmaması hukuka uygunmudur..Hukukta ayrımcılık varmıdır..?
Yanıtınız için şimdiden teşekkür ederim..Herkese İyi çalışmalar dilerim..
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Alıntı:
Kurban rumuzlu üyeden alıntı
Sayın Emrah Yavuzcan..Bilgilendirmeniz için önce teşekkür ederim..İleride ünlü bir avukat olacağınızdan emin olma düşüncesi zannı ile (İnşallah olursunuz)
Stajer bir avukat pratesyen doktor gibi olduğunu algıladım..
1- Hukuk evrenselmidir,Ulusalmıdır,Yoksa bireysel algılamamıdır..?
2- Kanun yasa yönetmelik ve tüzükler hukuka göre düzenlendiğine göre Hukuk neye göre düzenlenir..?
3- Hukukta zıt görüş Nedir..? Hukuka aykırımıdır..?
4- Yasama,yürütme,Yargı(hukuk) Hangisi daha önceliklidir..?
5- Vekilin dokunulmazlığı varken aslın dokunulmazlığı olmaması hukuka uygunmudur..Hukukta ayrımcılık varmıdır..?
Yanıtınız için şimdiden teşekkür ederim..Herkese İyi çalışmalar dilerim..
Valla bu konuyla ilgili olarak hiç bişe anlamadım dediklerinizden.
Ama Hürriyet'te yazıyı okudum bizim ülkemizde IRAN gibimi olacak yazılarda yazılmış yorumlarda çok üzüldüm açıkçası tam konuyu açacaktımki konuyu gördüm..
Bizim ülkemizde sizin gibi hukukçular olduğu sürece Ülkemize hiç bişey olmaz. Kendi gençliğime ve Okuyan her gence inanıyorum. Bu ülkenin Bir kanunla Yok iran gibimi olacaz söylemleri tamamen saçmalık .. :rolleyes:
Ama çok sorun olduğu kesin..
Hakarete hangi kelimeler girecek..?
Müstehcen dediği nedir ? (Vah Vah)
Kesinlikle yeni bir düzenleme getirilir bence.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Sayın kurban, sorularınızın bu başlık altında değerlendirilmesini, konuyla bağlantı olmaması dolayısıyla doğru bulmuyorum. Farklı bir konu açarak, belirtilen hususları tartışabiliriz.
Sayın byfobi, ülkemizin bu kanunla farklı ülkelere benzetilmesi konusunda sizin gibi düşünüyor ve bu ithamların "hoş olmadığı" kanaatinde olduğumu belirtiyorum.
Hürriyet Gazetesinde yayınlanan bu haberin, "hukuk bilgisinde eksiklik" dolayısıyla yanlış aktarıldığı ve halkın çok büyük bir bölümünün bu konuya ilgi duymaması sebebiyle anlatılanı "bu ülkede her şey kötü" mantığıyla yorumladığını düşünüyorum.
Siz siz olun, koruma tedbirlerini düzenleyen bu kanunu sansürcü olarak addetmeyin.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Alıntı:
Emrah Yavuzcan rumuzlu üyeden alıntı
Siz siz olun, koruma tedbirlerini düzenleyen bu kanunu sansürcü olarak addetmeyin.
Sansürcü bir kanun olarak görmüyorum. Tabi zaman herşeyi gösterecektir.
Bide keşke ABD de siteleri koruyan kanunlarda olsa.
Mesala Youtube koruyon bir kanun vardı şimdi ismini bilmediğim için çok kötü hissediyorum kendimi kaynaksız bişey yazmakta hoşuma gitmiyor.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Sansür veya koruma. Ne fark eder? İkisinde de, yerimize başkaları karar vermiyormu?
Düzenlemek devletin sorumluğunda. Tercih ise bireyin kararıdır.
Sigaranın ambalajında "İÇMEK ÖLDÜRÜR" yazıyor, tercih ise bireye bırakılmış.
Sonunda ölüm olan bir eylemde karar bireyin. Internet erişiminde ise başkaları karar verecek. Saçmalık !.
Düzenleme kısmına kimse itiraz edemez. Etmemeli de. Ama son tercih bireye bırakılmalıdır.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Alıntı:
bulucu rumuzlu üyeden alıntı
Sansür veya koruma. Ne fark eder? İkisinde de, yerimize başkaları karar vermiyormu?
Yakalama ve Gözaltı, Tutuklama, Arama, Elkoyma...
Bu koruma tedbirleri de mi bireye kalmıştır sayın bulucu?
Sansür ile koruma tedbirleri çok farklı anlamlar taşır. Yeni düzenleme ile CMK arasındaki fark olarak, koruma tedbirleri sonrasında tazminat müessesesinin düzenlenmemiş olması ve orantılılık ilkesinden bahsedilmemiş olmasıdır.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Açıkça yazmıştım oysa ama yenileyeyim.
Düzenleme, koruma, denetmele gereklidir ve bunun için çok geç kalınmıştır.
Ancak, tercih bireyin hakkıdır.
Yine sigara örneğini vereceğim. Ürünün sağlığa zararlı olduğu ambalajında belirtilmiştir. Fakat, sigara içmek ve üretmek, düzenlemelere uyanlar için yasak değildir.
Internet'in denetlenmesi ve düzenlemesi, sigara örneğindeki gibi yapılmalıdır.
Sayın Emrah Yavuzcan'nin belirttiği "Yakalama ve Gözaltı, Tutuklama, Arama, Elkoyma..." fiileri ile internet erişimini düzenlemeye çalışmak saçmalıktır. Bu yaptırımların, kişiden kişiye farklılık gösterecek kavramlarda uygulanması kabul edilemez.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Alıntı:
bulucu rumuzlu üyeden alıntı
Sayın Emrah Yavuzcan'nin belirttiği "Yakalama ve Gözaltı, Tutuklama, Arama, Elkoyma..." fiileri ile internet erişimini düzenlemeye çalışmak saçmalıktır. Bu yaptırımların, kişiden kişiye farklılık gösterecek kavramlarda uygulanması kabul edilemez.
Yakalama, gözaltı gibi koruma tedbirleri, CMK'dan alıntılanmıştır; 5651 sayılı kanun ile ilgili değildir, ceza hukukunda koruma tedbirlerine örnek olarak verilmiştir. Kısaca, internet erişiminin tutuklama ve elkoyma ile düzenlenmesine çalışılmamaktadır. Sayın bulucu, gösterdiğiniz ilgiden dolayı teşekkür ederiz.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Milliyet'in internet sitesini açtığımızda güncel haberlerin ardından şöyle bir manzara gelmekte;
http://img138.imageshack.us/img138/2188/milliyetwc0.jpg
İçerikleri:
http://www.milliyet.com.tr/content/g...?galeriid=2160
http://www.milliyet.com.tr/content/g...?galeriid=2141
http://www.milliyet.com.tr/content/g...?galeriid=2134
Fotoğraf galerilerine yönlendirmeler yapılmakta.
Yan pencerede açılan Dövmeli Kızlar Facebook'ta haberinin içeriği ise şöyle;
http://www.milliyet.com.tr/content/g...?galeriid=2118
Mantık izleyici çekmek ise, bu sitelere girenlerin yaşları göz önünde tutulmalıdır. 8 yaşında bir öğrenci de gazete okur, 80 yaşındaki dede de...
Hit sayısı böyle kazanılmaz. Eğer biz böyle kazanırız diyorlarsa, +18 bölüm yaratmaları gerekir.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
cok ılgınc geldı bu kararlar ne kadar yurur bılemıyorum yanlıs anlamayın sadece ılgımı cektıgı ıcın dıyorum mesela amerıkan forumunda konusurken adamlar bırbırıne"All right space monkey" yanı "pekala uzay maymunu" dıyerek baslıyor ayda "dude" züppe diyerek amerıkan fılmlerını bılırsınız aynı onun gıbı sımdı amerıkalı gelse ınternette bır yerde forumda falan bana uzay maymunu yada züppe dese bu sahıs sucmu ıslemıs olucak:o
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
İnternetteki koruma tedbirleri ile ilgili olmayan bir konudan bahsetmektesiniz. Fakat cevaplayalım, "dude" kelimesi ile aşağılanmış olur musunuz?
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
yanlıs anlamayın ben sadece olayın farklı yuzunu ortaya koymus oldum dude kelımesı asagılanmak olarak algılayanlarda vardır ıllakı bır sanatcıya dude desenız kım bılır neler yapardı:)
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Sınırları geniş bir alan hakkında yorum yapmak gerekirse; siz Türkçe bilmeyen bir Amerikan vatandaşına "şerefsiz" derseniz bu kişi aşağılanmış olur mu? Yine farklı bir örnek olarak İngilizce bilmeyen bir Türk vatandaşına "dude" denildiği takdirde aşağılanma olur mu? Yine, 100 yıl önce bir kişiye "hıyar" denildiğinde bu kişi aşağılanmış olur muydu?
Kelimeler günden güne ve kültürden kültüre değişiklik gösterebilir. Olayda aşağılama amacının varlığı, kasıt ve kişinin zarar görmüş olması önem taşımaktadır.
Kısa cevapla, "değişir..."
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Değişen fazla bir şey olmadı.
Tarihe not ekliyorum.
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
16-17 ay oldu , kanun ile ilgili uygulamalarla alakalı olarak, bugünkü görüş ve yorumlarınız nelerdir,
bana sorarsanız, sansür git gide yayılıyor...ve siyasi dini olarak belli bir kesimi kolluyor...
diğer taraflara ise çok acımasızca davranılıyor...yani sadece kendilerine demokrasi yapıyorlar..
-
Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Hatırlarmısınız, eskiden Türkiye ,Malezya mı olucak diye bir polemik konusu vardı,
Sanırım yarının polemik konusu belli, acaba Türkiye yakında Çin gibimi olucak?...
-
Cevap: Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Bir sorum olacak... İnternet ortamında çeşitli oyun siteleri var. Bunlar içinde çocuklar için sakıncalı olduğunu düşündüğüm bir tanesini biliyorum. 12 yaşında çocuktan sonra, 9-10 yaşlarında olup giren çocukların oynadığını da duymuştum. Ama aslında yetişkin içeriğe sahip bir oyun. Çünkü oyun web tabanlı olmasına rağmen, evlenme, boşanma, poligami (çok eşlilik), aynı cinsiyetteki kişilerle de evlenebilme falan hep serbest. Bunun yanında ilgilenme seçenekleri içinde, öp, tutkulu öp, seviş, tantrik seks, ayak üstü bi' posta gibi çocuklar için uygun olmayacak bir dolu uygunsuz seçenek var. Özellikle okullar tatil olduğunda, yabancı orijinli bu oyun sitesinde çocuklar daha popüler olmak için biriktirdikleri harçlıklarıyla ailelerinden de habersiz olarak VIP üyelik satın alıp ve birbirleriyle evlenip ayrılarak ve/veya evlenmeden bu tür ilgilenme seçeneklerini kullanıyorlar. 12 yaşındaki kız çocuğunun, özel mesaj yazışmasında kendini üniversite öğrencisi olarak tanıtıp, gayet de makul konuşmasıyla başta beni kandırdığını bile biliyorum. 9-10 yaşındaki çocuklar oyunda, grup seks vb türü başarılar alıp, afrodizyak iksiri kullanarak ilgilenme seçenekleri vasıtasıyla üst üste ilişkiye girip, ardından gebelik testi yaparak hamile kalıp kalmadığını kontrol ediyor. Tüm bunlar olurken, oyunun kendi işleyişi içinde oluşan kıskançlıklar, çok kısa süreli aşklar, evlenip defalarca ayrılmalar, salkım saçak çocuklar da cabası. Aklıma gelenleri kısaca özetlemeye çalıştım ve gelişim çağındaki ve hatta henüz ilköğretim öğrencisi çocuklar için çok sakıncalı olduğunu düşünüyorum.
Bu tür bir oyunun küçük çocuklar tarafından da serbestçe oynanabilmesinde yasal olarak bir sakınca yok mudur? Ya da, nasıl bir mücadele verilebilir?
(Oyun ismi: Popmun** (son harflerini sansürledim.))
-
Cevap: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Youtube yasağı 3 yıldır devam ediyor. Ahmakça bir videoya gösterilen ahmakça bir tepki yüzünden.Bizzat Türk bürokrasisinin, uzman olmadığı konularda fikir alma gereği dahi duymadan kendi kafasına gore hareket etmenin faziletine inanmis Türk hukukunun bizi tüm dünyaya rezil edebileceğinin ispatı.
Siz şimdi yasaklayınca , o sitelere girilemeyeceğini mi varsayıyorsunuz? Google'dan küfür aratarak birçok küfürlü sitelere de girilebiliyoruz, google da kapatın o zaman.
"devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. "
-
Cevap: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
GOOGLE DA MI YASAKLANDI?
Hayır. Google yasaklandı şeklinde algılanan durum, Youtube yasağıdır. Youtube'un birçok farklı IP adresi kullanması ve ülkemizde mevcut olan yasağın DNS tabanlı engelleme olması nedeniyle mahkeme kararı tam anlamıyla uygulanamış sayılmıyordu. 31 Mayıs'ta aktif olan yeni uygulama ile erişim engelleme DNS tabanlı olmaktan çıkartılan IP bazlı olarak değiştirildi. TİB servis sağlayıcılara Youtube'un kullandığı kullandığı tüm ip adreslerinin belgelenmesi için yazı gönderdi ve böylece yasaklı sitelerin IP'leri tüm servis sağlayıcılar tarafından engellenmeye başlandı.
-
Cevap: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
internete sansür yerine kontrol mekanizması getirilmesi gerektiğini savunanlardanım.
çünkü İnsanoğlu varolduğundan beri suçun varolduğu ve değişenin aslında suçun işleniş şekillerinin olduğunu hepimiz biliyoruz.
geliştirilmiş denetim mekanizmalarıyla internette bir çok suçun önüne geçilebileceğini belirtmekte yarar görüyorum
iyi çalışmalar.
-
Cevap: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Konuyla ilgili faydalı olacağını düşündüğümden bilişim hukukuyla alakadar olan meslektaşlarımızın " türkiyede internet sitelerinin erişiminin engellenmesi konusunda farklı hukuk disiplinleri açısından değerledirmeler " adlı tusiad raporunu okumalarını tavsiye ederim.
rapora tüsiad'ın web sitesinden herkes ulaşabilir.
link : http://www.tusiad.org.tr/bilgi-merke...erlendirmeler/
-
Cevap: Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Alıntı:
Av.Emrah Yavuzcan rumuzlu üyeden alıntı
Yürürlüğe yeni girecek hükümler, katalog olarak öngörülen suçlar için uygulanabilir olduğundan, aslında erişime engellemeyi kısıtlamıştır. Kısaca, SANSÜR KISITLANMIŞTIR.
Alıntı:
Av.Emrah Yavuzcan rumuzlu üyeden alıntı
Siz siz olun, koruma tedbirlerini düzenleyen bu kanunu sansürcü olarak addetmeyin.
Ne diyor bu yönetici avukat bey yahu?
Yok sansür kısıtlanmışmış, yok koruma tedbirlerini sansür kabul etmemeliymişiz, vs.
Bu meselelerle sadece bizim memlekette uğraşılıyor bu kadar.
Bırakın kardeşim insanların neyi görüp, okuyup, rahatsız olup olmayacağıyla falan ilgilenmeyi.
Bakın ben ABD'de yaşıyorum. Bu ülkede çoktan çözülmüş ve benimsenmiş ifade özgürlüğü hakkı bizim baskıcı ve gerici toplumumuzda hala çözülüp anlaşılmış değil.
İnterneti kontrol etmek, sansürlemek, vs devlete mi düşmüş?
ABD bizim Türkiye'den daha bile muhafazakar bir topluma sahiptir, bilenleriniz bilir. Ama burada bu tür baskılar yok. Çünkü "individual liberties" (kişisel özgürlükler) denen konu daha önemlidir burada ve en kutsal değerler arasındadır.
Çocukları koruma uygulamaları burada yok mu, var elbette. Mesela buradaki TV'lerde çocukların ayakta olduğu saatlerde öyle müstehcen görüntüler falan görmezsiniz. Hoş diğer saatlerde de görmezsiniz ya o ayrı konu. Burada o tür yayınların içeriği, o konulara özelleşmiş kanallara aktarılmıştır. Böylece sadece onlarla ilgilenenlerin o yayınları görmesi garantilenmiş olur.
Buradaki gazetelerde de öyle çıplak kadın resmi falan kolay kolay görmezsiniz. O tür şeylerle ilgilenenler için de başka yayınlar mevcuttur ve müsaittir çünkü.
Bir yandan daha açık ve daha müstehcen olan toplum bizimki, ama bir yandan da daha baskıcı olmaya çalışıyor.
Bakın buradaki TV'lerde, gazetelerde o tür görüntülerin herkese açık bir şekilde yer almadığını söyledim.
Ama bu hukuki bir zorunluluk yüzünden değil, toplumda yerleşmiş alışkanlıklar yüzünden böyle.
ABD'de sadece fikirleri ifade özgürlüğü falan değil, insanların cinselliği istediği gibi yaşama özgürlükleri de olduğundan, zaten insanları çekmek için ha bire çıplak kadın resmi kullanmak zorunda kalmıyorlar. İnsanlar o kadar cinselliğe aç ve abazan değil çünkü.
Bu işlerin çözümü daha fazla baskı ve yasaktan değil, daha fazla serbestlikten geçer. Hem de hayatın her alanında.
Buradaki çocuklar da internetteki aynı içeriğin olumsuz etkilerinden muzdarip değil mi zannediyorsunuz?
Peki buldukları çözüm ne? Kanun getirip interneti merkez noktada, "central office" denen yerlerde filtrelemek mi?
Hiç de değil. İnsanlara kişisel bilgisayarlarına yükleyebilecekleri ve bu filtrelemeleri kişisel bazda yapabilecek yazılımları kullanma seçeneği verilmiş. Bunlar Türkiye'de de mevcut zaten.
Bilgisayarını korumak isteyen ve çocuğunun etkilenmesini istemeyen, aynen adobe acrobat yazılımı yükler gibi, ya da bir virüs koruma yazılımı yükler gibi, bu çocukları koruma filtre yazılımını yüklüyor, iş halloluyor.
Bütün toplumun ve milletin kişisel özgürlüklerini kısıtlamadan bu işin üstesinden gelmenin bir yolunu bulmuşlar yani.
Bizde sorun heşeyden önce zihniyet.
Daha fazla özgürlükle çözülecek sorunu, özgürlükleri daha fazla kısıtlayarak çözmeye çalışıyoruz, problem orada.
Hukukçularımız bile böyle düşündükten sonra, ben daha ne diyeyim ki.
-
Cevap: Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Hem hakaret ne demektir, müstehcenlik ne demektir falan gibi konularda da tanımlama ve açıklama yapılmaya çalışılmış.
Bu tür şeylere karar vermek o kadar kolay mıdır? Bir şeyin hakaret olup olmadığını, ya da müstehcen olup olmadığını tespit etmek o kadar kolay mıdır, sorarım size.
Mesela hakaret olup olmadığına, kelime filtreleyerek mi karar vereceksiniz?
Biz internette 11 yıldır forumculuk yapıyoruz. Yüzbinlerce başlıkla, milyonlarca iletiyle uğraştık. Hakaret bizde de yasaktır ama hakaretin ne olduğu ve nasıl tespit edileceği konusunda o kadar kolay ve her duruma uyacak basit ve sabit kriterlerle karar vermiyoruz.
İnsanların tolerans düzeyleri de farklı çünkü. Birinin hakaret kabul ettiğini, diğeri etmiyor.
Şu kelime yasaktır, bu değildir diyerek de bu işin içinden çıkamazsınız. Çünkü hangi kelimenin hangi durumda hakaret kabul edilebileceğine dair bir kriter yok elinizde. "Salak" kelimesini hakaret kabul edip filtrelerseniz "Sen ne salak birşeymişsin" cümlesindeki gibi kişiye yöneltilmiş ve gerçekten de hakaret kabul edilebilecek bir ifadeyi sansürleyeceğiniz gibi, "Sansür uygulaması çok salak bir uygulamaydı, iyi ki kalktı" gibi bir cümlede yer alan ve kişiye falan yönelmediği için aslında kimseyi rahatsız etmeyen ve muhtemelen aslında hakaret kabul edilmemesi gereken bir ifadeyi de yasaklamış olursunuz.
Hem hiçbir kötü kelime kullanmadan da hakaret edilebilir. Bakın bizim forumdan ünlü bir örnek vereyim size. Bir kullanıcı diğerine kızar ve der ki "Ver telefonunu, adresini, geliyorum oraya", öbürü de ona cevap verir "Adresim ve telefonum annende var, ona sor".
Bakın burada kötü hiçbir ifade yok, ama bir hakaret var mı, muhtemelen var.
Ya da olup olmadığı bile kişinin alınganlık düzeyine bağlı.
Dolayısıyla, hakaretin belirlenmesinde en önemli kriterlerden biri, ifadenin yöneltildiği kişinin gerçekten alınıp alınmadığıdır, bunu şikayet edip etmediğidir.
Tabi tek kriter bu olmamalı ama bence bu işin önemli bir parçası.
Hem zaten insanlar o kadar hassas da olmamalı. Yok bana hakaret etti, yok şöyle dedi, böyle dedi, vs. Bu işin sonu mu gelir. Örneğin ABD'de "public figure" denen bir kavram vardır, yani topluma mal olmuş kişi, çoğu kişinin bildiği kişi, vs anlamında. Ve bu kritere uyan kişilere hakaret etmek suç değildir ABD'de. Alelade vatandaşa hakaret edersen internette falan, onun suç teşkil edebilecek bir durumu olabilir, ama Bush'a veya Obama'ya edersen mesela, suç işlemiş olmazsın.
Bizim de bu olgunluğa ulaşmamız ve kanunlarda bu tür düzenlemeleri yapmamız lazım zaten artık. O zaman bu kişisel hakaret, vs sorunlarının da çoğu çözülmüş olur. Geriye sadece ünlü olmayan kişilere ait, alelade vatandaşlara ait hakaret davaları kalır ki onlar konusunda bir sonuca ulaşmak da daha kolay olur.
Müstehcenlikte de öyle kesin ve her durumu kapsayacak kriterler oluşturulması zor.
ABD'deki bir politikacının ünlü bir sözü var. Kendisinden pornografinin ne olduğunu tanımlamasını istemişler. O da demiş ki, "Tanımlayamam, ama görürsem tanırım".
İyi de kriter bu mu olacak yani?
Demek istediğim, bunlara odaklanmak yerine, mümkün olduğunca özgür bırakılmalı herkes, her ortam.
Olan bitenden alınanlar, gücenenler, kendisine hakaret edildiğini hissedenler olursa, onların durumu her biri özel birer durum kabul edilmek suretiyle değerlendirilmeli.
Müstehcenliğe gelince, o konuda bu tür birşeye bile gerek yok. İnsanlara bu içerikleri görecekleri ve görmeyecekleri çeşitli seçenekler vermekten başka bir ihtiyaç yok bu konuda. Yeterli seçenek olduğu sürece, müstehcen içerik görmek isteyenler görebileceği gibi, görmek istemeyenler de görmemelerini sağlayacak önlemleri alabileceklerdir. Evlerindeki bilgisayara filtre yükleyerek veya içeriğini sevmedikleri TV kanallarını açmayarak. İlle zap yapıp bütün kanalları sırayla gitmek zorunda değilsiniz ya. Rahatsız olma ihtimaliniz olan kanalı açmazsınız, olur biter. Ya da rahatsız olma ihtimaliniz olan web sayfasına gitmez, rahatsız olma ihtimaliniz olan gazeteyi de alıp okumazsınız. Açın Cumhuriyet açıp okuyun. Hala eskisi gibi midir bilmem ama orada yoktu o tür içerik hiç eskiden.
-
Cevap: Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Alıntı:
ateizmorg rumuzlu üyeden alıntı
Ne diyor bu yönetici avukat bey yahu?
Yok sansür kısıtlanmışmış, yok koruma tedbirlerini sansür kabul etmemeliymişiz, vs.
Bu meselelerle sadece bizim memlekette uğraşılıyor bu kadar.
Okuduğunu anlayamayan, inançsızlığın propagandasını yapan bir siteyi nick olarak seçen şahıs,
"Ben Alamanyadayken" şeklindeki anlatımınızla bizlere ışık tuttuğunuz için teşekkür ediyoruz.
Siz olmasaydınız, Amerika'dan Türkiye'nin durumunu göremezdik.
Siz olmasaydınız, ingilizce kelimelerin anlamlarını bilmezdik.
Bu arada, bir içeriğin müstehcen olup olmadığını bundan böyle size sorarız, malum internet adresiniz belli.
-
Cevap: Re: "İnternette Sansür" mü, "İnternette Koruma Tedbirleri" mi?
Emrah Bey yazdıklarınızı dışarıdan takip etmekteydim mutlaka bu konularda bilgi birikimine sahipsinizdir fakat Aydın Beyin yazıları gerçekten Türkiyenin durumunu açıklamış Amerikadan veya başka bir yerden olması çok önemli değil.
Zaten birileri yazmış diyerek uzun uzun yazdığım yazıyıda bana sildirdi.