Anlaşmalı boşanan kadına 4 yıl ağır hapis

Çorum da ölen babasının maaşını alabilmek için anlaşmalı olarak boşanan kadına 4 yıl ağır hapis cezası verildi.

Alınan bilgiye göre, Çorum merkeze bağlı İnalözü köyünde ikamet eden Yadigar Hasgül, (44) SSK dan emekli olan babası Ahmet Hasgül ün vefat etmesinin ardından babasının emekli aylığını alabilmek amacıyla 1 Ağustos 2002 tarihinde eşi Mustafa T den resmi olarak boşandı.

Mustafa T. ile aynı evi paylaşmaya devam eden Yadigar Hasgül hakkında 17 Ağustos 2005 tarihinde Adalet Bakanlığına şikayette bulunulması üzerine 11 Mayıs 2006 tarihinde 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu nun 158/1-e, 43 ve .maddeleri gereğince nitelikli dolandırıcılık suçundan Çorum Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı.

Soruşturmanın başlaması ile birlikte Yadigar Hasgül 18 Ağustos 2005 tarihinde İnalözü köyünde birlikte yaşadığı Mustafa T den
ayrılarak, İskilip ilçesi Tabakhane Mahallesine taşındı.

Çorum Ağır Ceza Mahkemesinde görülen dava 13 Temmuz 2006 tarihinde sonuçlandı. Mahkeme, Yadigar Hasgül ü 3 yıl 4 ay hapis cezasına, ölen babasından 3 yıl içinde aldığı 13 bin 663 YTL yi yasal faizi ile birlikte ödemesine, ayrıca 30 bin 343 YTL adli para cezasına çarptırdı.

Yadigar Hasgül ün kararı temyiz ettiği öğrenildi.

http://www.milliyet.com.tr/2006/07/31/son/sontur17.asp

bu konu benimde dikkatimi çekti 4 yıl hapis cezasını anlaşmalı boşandıkları için mi? yediler yoksa devleti dolandırmaktan mı? madem böyle bir ceza var neden temyiz ediliyor onuda anlamış değilim bugün haberi veriyorlar ve temyiz edildi diyorlar o zaman bu kaç ay önceki haber...bugün bu haberi okuyunca benimde dikkatimi çekti... ayrıca 13.600 YTL yasal faiziyle alınıyor 40.000 YTL neden alındı?

Sayın ajanurger,
Aslında sorularınızın yanıtları bizzat haber metninin içinde açıkça yer alıyor. Sanırım metni daha dikkatli okursanız siz de bu yanıtları göreceksiniz.
Soru1: "4 yıl hapis cezasını anlaşmalı boşandıkları için mi? yediler yoksa devleti dolandırmaktan mı?"
Yanıt1-"nitelikli dolandırıcılık suçundan Çorum Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı."
Soru2-"madem böyle bir ceza var neden temyiz ediliyor"
Yanıt2-adli para cezasına çarptırdı. (ceza kararı temyiz edilmiş)
Soru3-"bugün haberi veriyorlar ve temyiz edildi diyorlar o zaman bu kaç ay önceki haber"
Yanıt3-dava 13 Temmuz 2006 tarihinde sonuçlandı.
Soru4-"40.000 YTL neden alındı?"
Yanıt4-30 bin 343 YTL adli para cezasına çarptırdı. (13.000.-devletten şimdiye kadar aldığı paranın iadesi, 30.000 para cezası)

Bu kararla ilgili olarak benim anlayamadığım başka şeyler de var.
Diyelim ki, karar kesinleşti.
1- Acaba boşanan erkek hakkında da dava açılmış ve ceza uygulanmış mı?
2-Bu durumda, boşanma kararı yok sayılıp, ilgili kişiler evli mi? sayılacak. Eğer öyleyse, bunu kim nasıl uygulayacak?
3-Anlaşmalı boşanma suç sayılacaksa, ölen babasından veya eşinden aylık alan bir kadının, resmi nikahsız olarak bir erkekle evli gibi hayat yaşadığı halde, aylığı kesilmesin diye resmen evlenmemesi de suç sayılması gerekmez mi? O zaman, bu kişiler de önce yargılanarak mahkum edilirlerse, sonra zorla mı? evlendirilecekler.

Alıntı:

---

yyln rumuzlu üyeden alıntı

Bu kararla ilgili olarak benim anlayamadığım başka şeyler de var.
Diyelim ki, karar kesinleşti.
1- Acaba boşanan erkek hakkında da dava açılmış ve ceza uygulanmış mı?
2-Bu durumda, boşanma kararı yok sayılıp, ilgili kişiler evli mi? sayılacak. Eğer öyleyse, bunu kim nasıl uygulayacak?
3-Anlaşmalı boşanma suç sayılacaksa, ölen babasından veya eşinden aylık alan bir kadının, resmi nikahsız olarak bir erkekle evli gibi hayat yaşadığı halde, aylığı kesilmesin diye resmen evlenmemesi de suç sayılması gerekmez mi? O zaman, bu kişiler de önce yargılanarak mahkum edilirlerse, sonra zorla mı? evlendirilecekler.

---

)))))))))))))))))))))))))))))))))))))))))

Alıntı:

---

yyln rumuzlu üyeden alıntı

Çorum da ölen babasının maaşını alabilmek için anlaşmalı olarak boşanan kadına 4 yıl ağır hapis cezası verildi.

Alınan bilgiye göre, Çorum merkeze bağlı İnalözü köyünde ikamet eden Yadigar Hasgül, (44) SSK dan emekli olan babası Ahmet Hasgül ün vefat etmesinin ardından babasının emekli aylığını alabilmek amacıyla 1 Ağustos 2002 tarihinde eşi Mustafa T den resmi olarak boşandı.

Mustafa T. ile aynı evi paylaşmaya devam eden Yadigar Hasgül hakkında 17 Ağustos 2005 tarihinde Adalet Bakanlığına şikayette bulunulması üzerine 11 Mayıs 2006 tarihinde 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu nun 158/1-e, 43 ve .maddeleri gereğince nitelikli dolandırıcılık suçundan Çorum Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı.

Soruşturmanın başlaması ile birlikte Yadigar Hasgül 18 Ağustos 2005 tarihinde İnalözü köyünde birlikte yaşadığı Mustafa T den
ayrılarak, İskilip ilçesi Tabakhane Mahallesine taşındı.

Çorum Ağır Ceza Mahkemesinde görülen dava 13 Temmuz 2006 tarihinde sonuçlandı. Mahkeme, Yadigar Hasgül ü 3 yıl 4 ay hapis cezasına, ölen babasından 3 yıl içinde aldığı 13 bin 663 YTL yi yasal faizi ile birlikte ödemesine, ayrıca 30 bin 343 YTL adli para cezasına çarptırdı.

Yadigar Hasgül ün kararı temyiz ettiği öğrenildi.

http://www.milliyet.com.tr/2006/07/31/son/sontur17.asp

---

iyigünler aynı sorun bizim de başımızda.ablamın eşi öldü ve dul maaşı bağlandı.üvey kızı formalite bir boşanmayla eşinden ayrıldı ve aynı evde ve aynı mahallde olan bankadan da maaşını alıyor.durumu kötü olsa acırdım ama 4 katlı binada yaşıyor ve eşide çalışıyor.sırf üvey anne maaş almasın diye.ablamın aldığı 600 ytl dul maaşına ortak oldu.şimdi ablam 320 ytl alıyor.ablam hem üniversitede çocuk okutuyor hemde kiracı.düşünün halini yani bizler yardım ediyoruz.adana savcılığına başvuruda bulunduk ama savcılık eşiyle aynı evde bulduğu halde eş çocuklarını görmeye gelebilir bunda sakınca yok denildi.adana ssk müd.müracatta bulundum.yoklama memurluğu onları aynı evde yakaladı ve tutanak tutulup ankara genel müd.rapor halinde yollandı.2007 yılında başvuru yapmıştım daha hala cevap gelecek yani.geçenlerde adana ssk sına gittim dilekçemin cevabı ne oldu diye bana verilen cevap bundan birşey bekleme bunun gibi yüzlerce var dilekçe ve rapor.hiç ümit etme dedi ssknın o bölüme bakan şefi.burası türkiye herşey olur deniliyor.lütfen haklarımızı nerede arayacağız biz.savcılık koca çocuğunu görmeye gidebilir diyor ssk şefi ise hiç böyle dilekçelerle birşey ümit etme diyor.internetten evrak takibine baktım hala işlem yapılıyo yazıyor 2yıl olacak ve hala cevap yok.nereye müracat edeceğim ben devlet ilgilenmezse müracatımı nereye yapacağım.buna dur diyen yada ceza veren kurum yokmuuuuuuuuuuuuuuuu.sizin örnekteki savcılık iyi bir örnek ya burdaki savcı onun eşini koruyor.eş çocuğunu görmeye gelmiş bişey yapamazmış.

Alıntı:

---

yyln rumuzlu üyeden alıntı

Çorum da ölen babasının maaşını alabilmek için anlaşmalı olarak boşanan kadına 4 yıl ağır hapis cezası verildi.

Alınan bilgiye göre, Çorum merkeze bağlı İnalözü köyünde ikamet eden Yadigar Hasgül, (44) SSK dan emekli olan babası Ahmet Hasgül ün vefat etmesinin ardından babasının emekli aylığını alabilmek amacıyla 1 Ağustos 2002 tarihinde eşi Mustafa T den resmi olarak boşandı.

Mustafa T. ile aynı evi paylaşmaya devam eden Yadigar Hasgül hakkında 17 Ağustos 2005 tarihinde Adalet Bakanlığına şikayette bulunulması üzerine 11 Mayıs 2006 tarihinde 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu nun 158/1-e, 43 ve .maddeleri gereğince nitelikli dolandırıcılık suçundan Çorum Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı.

Soruşturmanın başlaması ile birlikte Yadigar Hasgül 18 Ağustos 2005 tarihinde İnalözü köyünde birlikte yaşadığı Mustafa T den
ayrılarak, İskilip ilçesi Tabakhane Mahallesine taşındı.

Çorum Ağır Ceza Mahkemesinde görülen dava 13 Temmuz 2006 tarihinde sonuçlandı. Mahkeme, Yadigar Hasgül ü 3 yıl 4 ay hapis cezasına, ölen babasından 3 yıl içinde aldığı 13 bin 663 YTL yi yasal faizi ile birlikte ödemesine, ayrıca 30 bin 343 YTL adli para cezasına çarptırdı.

Yadigar Hasgül ün kararı temyiz ettiği öğrenildi.

http://www.milliyet.com.tr/2006/07/31/son/sontur17.asp

---

iyigünler buğün hüsrana uğrdaım.ssk il müd.bilgi için yazı yazmıştım bana verilen cevap ne bilin bakalım cevap şöyle
T.C.
SOSYAL GÜVENLİK KURUMU
BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜŞAVİRLİĞİ

Sayı : B.13.1.SGK.0.BSN.BEB.0-622.02/ 11.08.2008
Konu : 09.08.2008 Tarih ve 75488 numaralı başvurunuz.
Cevap : Kurumumuza Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamında yapmış olduğunuz başvuruya ilgili birim tarafından verilen e-posta cevabı aşağıda sunulmuştur.
506 sayılı Kanunun 68 inci maddesine göre; evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan ve herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olarak çalışmayan veya buralardan kendi çalışmalarından dolayı gelir/aylık almayan kız çocuklara Kurumumuzca aylık bağlanmaktadır. Bu nedenle, evli olup eşlerinden mahkeme kararı ile boşanıp hak sahibi durumunda olan kız çocuklarına boşandıkları eşleri ya da bir başkası ile evlilik akdi olmaksızın birlikte yaşamaları kurumumuzca aylık bağlanmasına engel olmadığından, bunların talepte bulunmaları halinde anne ve babalarından aylık bağlaması zorunludur.
Bilgilerinizi rica ederiz.

Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği
Bilgi Edinme Birimi
gelinde inanmayınız.bütün masrafım boşa gitti ve ümitlerimizde.yine kötüler kazandı.ablam 300 ytl ye talim.o dediğiniz savcı bize de denk düşmedi

Alıntı:

---

yyln rumuzlu üyeden alıntı

Çorum da ölen babasının maaşını alabilmek için anlaşmalı olarak boşanan kadına 4 yıl ağır hapis cezası verildi.

Alınan bilgiye göre, Çorum merkeze bağlı İnalözü köyünde ikamet eden Yadigar Hasgül, (44) SSK dan emekli olan babası Ahmet Hasgül ün vefat etmesinin ardından babasının emekli aylığını alabilmek amacıyla 1 Ağustos 2002 tarihinde eşi Mustafa T den resmi olarak boşandı.

Mustafa T. ile aynı evi paylaşmaya devam eden Yadigar Hasgül hakkında 17 Ağustos 2005 tarihinde Adalet Bakanlığına şikayette bulunulması üzerine 11 Mayıs 2006 tarihinde 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu nun 158/1-e, 43 ve .maddeleri gereğince nitelikli dolandırıcılık suçundan Çorum Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı.

Soruşturmanın başlaması ile birlikte Yadigar Hasgül 18 Ağustos 2005 tarihinde İnalözü köyünde birlikte yaşadığı Mustafa T den
ayrılarak, İskilip ilçesi Tabakhane Mahallesine taşındı.

Çorum Ağır Ceza Mahkemesinde görülen dava 13 Temmuz 2006 tarihinde sonuçlandı. Mahkeme, Yadigar Hasgül ü 3 yıl 4 ay hapis cezasına, ölen babasından 3 yıl içinde aldığı 13 bin 663 YTL yi yasal faizi ile birlikte ödemesine, ayrıca 30 bin 343 YTL adli para cezasına çarptırdı.

Yadigar Hasgül ün kararı temyiz ettiği öğrenildi.

http://www.milliyet.com.tr/2006/07/31/son/sontur17.asp

---

iyigünler buğün hüsrana uğrdaım.ssk il müd.bilgi için yazı yazmıştım bana verilen cevap ne bilin bakalım cevap şöyle
T.C.
SOSYAL GÜVENLİK KURUMU
BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜŞAVİRLİĞİ

Sayı : B.13.1.SGK.0.BSN.BEB.0-622.02/ 11.08.2008
Konu : 09.08.2008 Tarih ve 75488 numaralı başvurunuz.
Cevap : Kurumumuza Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamında yapmış olduğunuz başvuruya ilgili birim tarafından verilen e-posta cevabı aşağıda sunulmuştur.
506 sayılı Kanunun 68 inci maddesine göre; evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan ve herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olarak çalışmayan veya buralardan kendi çalışmalarından dolayı gelir/aylık almayan kız çocuklara Kurumumuzca aylık bağlanmaktadır. Bu nedenle, evli olup eşlerinden mahkeme kararı ile boşanıp hak sahibi durumunda olan kız çocuklarına boşandıkları eşleri ya da bir başkası ile evlilik akdi olmaksızın birlikte yaşamaları kurumumuzca aylık bağlanmasına engel olmadığından, bunların talepte bulunmaları halinde anne ve babalarından aylık bağlaması zorunludur.
Bilgilerinizi rica ederiz.

Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği
Bilgi Edinme Birimi
gelinde inanmayınız.bütün masrafım boşa gitti ve ümitlerimizde.yine kötüler kazandı.ablam 300 ytl ye talim.o dediğiniz savcı bize de denk düşmedi

Toplumunuzun bir yarasıda bu.Üç kuruş için eşini boşayıp nikahsız yaşanabiliniyor.İyiye alamet değil.

Alıntı:

---

okur123 rumuzlu üyeden alıntı

Toplumunuzun bir yarasıda bu.Üç kuruş için eşini boşayıp nikahsız yaşanabiliniyor.İyiye alamet değil.

---

evet buna dur diyen yokmu acaba.ssk kendi rapor tutuyor memurlarıyla dul olan kızın eşiyle beraber yaşayıp kendinii boşandı gösterdiği ve devleti dolandırdığı ortaya çıktı ama yine ssk dul olan bir kız babasının maaşını alabilir yazıyor.yokmu bize yardım eden hakimler savcılar ve avukatlar

Alıntı:

---

ümitkader rumuzlu üyeden alıntı

iyigünler buğün hüsrana uğrdaım.ssk il müd.bilgi için yazı yazmıştım bana verilen cevap ne bilin bakalım cevap şöyle
T.C.
SOSYAL GÜVENLİK KURUMU
BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜŞAVİRLİĞİ

Sayı : B.13.1.SGK.0.BSN.BEB.0-622.02/ 11.08.2008
Konu : 09.08.2008 Tarih ve 75488 numaralı başvurunuz.
Cevap : Kurumumuza Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamında yapmış olduğunuz başvuruya ilgili birim tarafından verilen e-posta cevabı aşağıda sunulmuştur.
506 sayılı Kanunun 68 inci maddesine göre; evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan ve herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olarak çalışmayan veya buralardan kendi çalışmalarından dolayı gelir/aylık almayan kız çocuklara Kurumumuzca aylık bağlanmaktadır. Bu nedenle, evli olup eşlerinden mahkeme kararı ile boşanıp hak sahibi durumunda olan kız çocuklarına boşandıkları eşleri ya da bir başkası ile evlilik akdi olmaksızın birlikte yaşamaları kurumumuzca aylık bağlanmasına engel olmadığından, bunların talepte bulunmaları halinde anne ve babalarından aylık bağlaması zorunludur.
Bilgilerinizi rica ederiz.

Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği
Bilgi Edinme Birimi
gelinde inanmayınız.bütün masrafım boşa gitti ve ümitlerimizde.yine kötüler kazandı.ablam 300 ytl ye talim.o dediğiniz savcı bize de denk düşmedi

---

Aynı dava annemle benim aramda da var ama hiçbirşey yapamıyorum. Adalet denen eşy yok Ümit bey hepsi yalan. Senin benim vergilerim buralara akıyor işte. Diyecek hiçbirşey yok. Bazı uydurma atasözlerinde dediği gibi devletin malı deniz...

bir çok yargıtay kararı okurum ilk defa böyle bir kararla karşılaştım. Tabi dosya içeriğini bilmediğimiz için mahkeme kararına yorum yapamayız. Yalnız insanların geçinebilmek için ne durumlara düştükleri malum. Halkı bu duruma düşürenler utansın. Bence kişi boşanmış ise bunun dolandırıcılık amacıyla yapıldığının iddia edilmesi kişilik haklarına bir saldırıdır. Boşandığı kişi ile daha sonra birlikte nikahsız yaşayan insanların bulunduğunu sanıyorum. Sırf maaş alıyor diye kişiyi dolandırıcılıktan mahkum etmek kanaatimce aşırı ön yargılı bir karar. Saygılarımla.

Alıntı:

---

yyln rumuzlu üyeden alıntı

Çorum da ölen babasının maaşını alabilmek için anlaşmalı olarak boşanan kadına 4 yıl ağır hapis cezası verildi.

Alınan bilgiye göre, Çorum merkeze bağlı İnalözü köyünde ikamet eden Yadigar Hasgül, (44) SSK dan emekli olan babası Ahmet Hasgül ün vefat etmesinin ardından babasının emekli aylığını alabilmek amacıyla 1 Ağustos 2002 tarihinde eşi Mustafa T den resmi olarak boşandı.

Mustafa T. ile aynı evi paylaşmaya devam eden Yadigar Hasgül hakkında 17 Ağustos 2005 tarihinde Adalet Bakanlığına şikayette bulunulması üzerine 11 Mayıs 2006 tarihinde 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu nun 158/1-e, 43 ve .maddeleri gereğince nitelikli dolandırıcılık suçundan Çorum Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı.

Soruşturmanın başlaması ile birlikte Yadigar Hasgül 18 Ağustos 2005 tarihinde İnalözü köyünde birlikte yaşadığı Mustafa T den
ayrılarak, İskilip ilçesi Tabakhane Mahallesine taşındı.

Çorum Ağır Ceza Mahkemesinde görülen dava 13 Temmuz 2006 tarihinde sonuçlandı. Mahkeme, Yadigar Hasgül ü 3 yıl 4 ay hapis cezasına, ölen babasından 3 yıl içinde aldığı 13 bin 663 YTL yi yasal faizi ile birlikte ödemesine, ayrıca 30 bin 343 YTL adli para cezasına çarptırdı.

Yadigar Hasgül ün kararı temyiz ettiği öğrenildi.

http://www.milliyet.com.tr/2006/07/31/son/sontur17.asp

---

Alıntı:

---

yyln rumuzlu üyeden alıntı

Çorum da ölen babasının maaşını alabilmek için anlaşmalı olarak boşanan kadına 4 yıl ağır hapis cezası verildi.

Alınan bilgiye göre, Çorum merkeze bağlı İnalözü köyünde ikamet eden Yadigar Hasgül, (44) SSK dan emekli olan babası Ahmet Hasgül ün vefat etmesinin ardından babasının emekli aylığını alabilmek amacıyla 1 Ağustos 2002 tarihinde eşi Mustafa T den resmi olarak boşandı.

Mustafa T. ile aynı evi paylaşmaya devam eden Yadigar Hasgül hakkında 17 Ağustos 2005 tarihinde Adalet Bakanlığına şikayette bulunulması üzerine 11 Mayıs 2006 tarihinde 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu nun 158/1-e, 43 ve .maddeleri gereğince nitelikli dolandırıcılık suçundan Çorum Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı.

Soruşturmanın başlaması ile birlikte Yadigar Hasgül 18 Ağustos 2005 tarihinde İnalözü köyünde birlikte yaşadığı Mustafa T den
ayrılarak, İskilip ilçesi Tabakhane Mahallesine taşındı.

Çorum Ağır Ceza Mahkemesinde görülen dava 13 Temmuz 2006 tarihinde sonuçlandı. Mahkeme, Yadigar Hasgül ü 3 yıl 4 ay hapis cezasına, ölen babasından 3 yıl içinde aldığı 13 bin 663 YTL yi yasal faizi ile birlikte ödemesine, ayrıca 30 bin 343 YTL adli para cezasına çarptırdı.

Yadigar Hasgül ün kararı temyiz ettiği öğrenildi.

http://www.milliyet.com.tr/2006/07/31/son/sontur17.asp

---

arkadaşlar size büyük bir müjdem var.ablamın üvey kızı eşinden boşandı ve eşiyle yaşıyordu biz savcılığa verdik ispat edemedik.bu reform yasası geldikten sonra yeniden başvuru yaptım ve muradımıza kavuştuk.bunun gibi sorunları olanlar bana yazabilirler.faydam olursa ne iyi.ablam kazandı kocasının maaşını ve üvey kızın muvazalı boşandığı yani anlaşmalı boşandığı tesbit oldu.bu hukuk mücadelemi 3 yıldır sürdürdüm ve başardım.ablam tam maaşına kavuştu ama bunda da şu pürüz çıktı.geriye dönük alınan maaşları devlet faiziyle alıyormuş ama ablama değil devlete kalıyor.yani geriye dönük parayı alamadık.buna da şükür ablam maaşının tam olarak alıyor.korkmayın ve davanızın peşini bırakmayınız

Bence maaş alabilmek için eşinden boşanmak suç değildir, bir eylem suç değilse bunun cezası da olamaz. Bir kadın eşinden resmen boşandıysa da onun özel hayatına kimse karışamaz. Diyelim ki kanunda "boşandığı eşiyle birlikte aynı evde oturmaz"diye bir kanun varsa o zaman suç olur ama böyle bir kanun da insan hakları ve özgürlüğüne ters düşer. Nereden baksanız hakim ve savcılarımız kanunları uygulmaktan imtina ediyorlar. Kendileri kendi orman kanunlarını uyguluyorlar. Kitapta yazanı uygulasınlar her şey düzgün olur kanaatindeyim.

SGK dan aylık almak için anlaşmalı boşanıp fiilen evli kalanların eylemi
TCK 158 bağlamında nitelikli dolandırıcılıktır.
Bu şekilde ödenen paralar milletin kıt kanaat geçindiği maaşlarından kesilen pirimlerden, sudan ekmeğe her ihtiyacımıza konulan ağır vergilerden karşılanıyor.
Fakirlik, geçim sıkıntısı, hayat pahalılığı vs. ne olursa olsun bir millet dürüstlüğünü yitirdiğinde yitirecek çok bir şeyi de kalmaz.
Ben hakkımı helal etmiyorum bu kimselere,
herkes böyle yaparsa durum ne olur?

karı-koca anlaşmalı olarak boşanmışlarsa, bunda da bir kasıt, bir dolandırıcılık tespit edilmişse;

babasının maaşını kadın almıştır. Devleti zarara uğratan kadındır.
Kocanın da bu suça ortak olduğu düşünülmez mi? Anlaşmalı olarak boşanma oluyor
neden sadece kadın cezalandırılıyor?

bende eşimden yeniboşandım ve hiçbir sosyal güvencem yok.. evlenmeden önce babamın sigortasından(ssk) faydalanabiliyordum.. boşandığım için yeniden babamın sigortasından faydalanabilecekmiyim.. ve allahkorusun vefat ederse onunda maaşı bana kalacakmı.. yeni bir yasanın çıktığını faydalanamayacağımı söylediler doğrumu bu acaba..

bılemıyorum

"Bu olaydan yüzlerce var" demek iyimserlik olur. Sadece benim bildiklerimin sayısı 10'dan fazla. Bir zamanlar kadınlar 32, erkeklerde 37 yaşında emekli olabiliyorlardı. Şimdide böyle sülükler var. 60 yaşının üstünde kadın, eşi ile fiilen besaber oldukları halde, anlaşmalı boşanmış, 20 yılı aşkın süredir babasından yetim maaşı alıyor. Birgün bu kurumlar iflas ederde emekli maaşlarını ödeyemez duruma düşerse sürpriz olmaz.

Sayın Av.Yusuf Günveren,

"Bence kişi boşanmış ise bunun dolandırıcılık amacıyla yapıldığının iddia edilmesi kişilik haklarına bir saldırıdır." diyorsunuz. Bunu, insanların çaresizlik nedeni ile bu yollara başvurduğunu düşünerek insancıl duygularla yazdığınız muhakkak. Ancak bu konuda dikkatimi çeken bir olay var. Bir kadının eşi vefaat etmiş. Çoluğu çocuğu var ve kendisine 600 tl maaş bağlanmışken, ölen eşinin ik karısından olan kızı, kocasından anlaşmalı boşanmış ve gerçek hak sahibinin aldığı emekli maaşına ortak olmuş. Üstelik hiç ihtiyacıda yokken.

Peki bu nitelikli dolandırıcılığa girmezmi ve kelimenin tam anlamı ile kişilik hakkına gerçek bir saldırı değilmi?

Sürç-ü lisan ettiysem affola,

Saygılarımla..

Bence o dava yargıtaydan bozulur gibime geliyor. Bir kadın boşandıysa resmen, istediği gibi yaşayabilir.

1.10.2008 tarihinden önce evlenmiş olmanız ve anılan tarihten sonra boşanıp tekrar bir evlilik yapmadıysanız hakların tümünden yararlanabilirsiniz.

Zonguldak'ta, boşandığı eşiyle yaşamaya devam eden kadının, babasından aldığı maaşın kesilmesi üzerine yaptığı itirazı ciddi bulan mahkeme, ilgili maddenin iptali hakkında Anayasa Mahkemesi'ne başvuru yapılmasına karar verdi.

AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), eşlerinden anlaşmalı boşanarak ölen anne ya da babalarının emekli maaşlarını aldığı tespit edilen kadınların maaşlarını kesmesinin yanı sıra ödenen para da faiziyle geri alınıyor.

Boşandığı eşiyle yaşadığı gerekçesiyle ölen babasından aldığı yetim maaşı kurum tarafından kesilen bir kadın, karara Zonguldak 1. İş Mahkemesine dilekçe vererek itiraz etti.

Kadın dilekçesinde, aylığının kesilmesinin anayasaya aykırı ve kurumun kontrol memurlarının tuttuğu tutanakların keyfi olduğunu iddia ederek kararın bozulmasını istedi.

Mahkeme hakimi, maaşın kesilmesine dayanak gösterilen 5510 Sayılı Kanun'un 56. Maddesi'nin, Anayasa'nın eşitlik, temel hak ve hürriyetle ve özel hayatın gizliliği gibi ilgili maddelerine aykırı olduğuna kanaat getirdi.

Mahkeme heyeti bu gerekçelerle 56. Madde'nin iptali için Anayasa Mahkemesine itiraz başvurusunda bulunulmasına karar verdi.

-3 BİN KADININ MAAŞI KESİLDİ-

SGK Zonguldak İl Müdürü Muharrem Demirci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kentte boşandığı eşiyle yaşamayı sürdürdükleri tespit edilen 3 bin kadının maaşının kesildiğini, ödenen paraların faiziyle geri alınmasına başlandığını söyledi.

İhbar ve denetimler sonucunda 3 bin 500 kişinin de durumunun incelendiğine dikkati çeken Demirci, şunları kaydetti

''İlgili kanunun 56. maddesinde, 'eşinden boşandığı halde fiilen birlikte yaşadığı belirlenenlerin yanı sıra çocuklarına bağlanmış aylıkları kesilir, bu kişilere ödenmiş tutarlar 96. madde gereğince geri tahsil edilir' deniliyor. Ancak, hakim 56. maddenin iptal edilmesi için Anayasa Mahkemesine başvurdu. Bizim bu konuda tek dayanağımız 56. maddedir. Eşinden anlaşmalı boşanarak aynı evde yaşadığı tespit edilen kadınların anne ve babasının üzerinden aldıkları maaşlar kesiliyor. Alacağımızla ilgili tahsil davası açıyoruz. Bunu duyan, öğrenen insanlar korkuyor boşanmıyor, boşanmışsa yeniden evleniyor. İş Mahkemesi hakimi tarafından söz konusu maddenin iptal edilmesi için bu davanın açılması insanları cesaretlendirir.''

-EMSAL TEŞKİL EDEN DAVALAR-

Demirci, anlaşmalı boşanma konusunda kamunun topluca üzerinde durmasının sorunu çözeceğini savunarak, şöyle dedi:

''Geçen yıllarda Çorum'da bir hakim, eşinden anlaşmalı boşanarak aynı evde yaşadığı ve ölen anne babasının maaşını aldığı belirlenen her iki eşe 4 yıl hapis, 12 bin lira para cezası verdi. Tokat'ta da buna benzer emsal teşkil eden davada ceza uygulandı. Bugüne kadar Zonguldak'ta bu yolla haksız kazanç elde edenler aldıkları maaşla devleti yaklaşık 50 milyon milyon lira zarara uğrattı.''
(anadolu ajansı)

valla çok çoki yi yapmışlar okadar çokki bu durumda olan insanlar

nasıl yani ya yani 2008 den sonra herşey ters yüzmü oldu

Merhabalar acaba bu şekilde haksız kazanç elde edenlerı nereye nasıl sıkayet edıcez bılgısı olan paylassın lutfen

Alıntı:

---

erhan.1973 rumuzlu üyeden alıntı

Bence o dava yargıtaydan bozulur gibime geliyor. Bir kadın boşandıysa resmen, istediği gibi yaşayabilir.

---

SLM
Elbette kadın boşandıktan sonra istediği gibi yaşayabilir ancak bu boşanmada ard niyet yoksa maaş almıyorsa mal kaçırmıyorsa kamudan bizim vergilerimizden geçinmiyorsa istediği ile yaşayabilir ancak işin ucunda emekçinin dar gelirlinin yoksulun vergileri hakkı varsa bu hakka tecavüz ediliyorsa bu söylemler suçu suçluyu övemektir olağanlıştırmaktır ben suçu işleyenleride onaylayamam kişileri bu suça teşvik eden sislemide, bu durum benimde bir yakınımın başında bu durumu onaylamadığım gibi ceza alacakları içinde üzülüyorum.

burada cezai sonuç doğuran işlem anlaşmalı olarak boşanılması değil,nitelikli dolandırıcılık cezalandırılıyor.lütfen buna dikkat edelim

Öncelikle herkese selamlar, saygılar diliyorum.

Amacım, uzun süredir üzerinde yorum yapılmamış olan bu konuyu, tabir yerindeyse, "hortlatmak" değil ama kafama takılan iki soruyu sizle paylaşmak istiyorum izninizle:

Birinci sorum:

Peki, benzer durumların (yani maaş alabilmek için anlaşmalı boşanmaların) tespti nasıl gerçekleşiyor? Kanıt olarak ne sunuluyor?

Mesela, bahsi geçen suçlamayla karşı karşıya kalan kişinin (kadın), sair nedenlerle boşandığı eski eşinin kiracı olarak oturduğu evin kira sözleşmesi eşinin (erkeğin) üzerine ve o eve kayıtlı, kadının üzerine tek bir fatura yok. Kadın, evli ve ayrı bir evde oturan oğlunun/kızının evinde ve bazen de kardeşlerinin, yakın eski aile dostlarının evinde konaklıyor; yani kalıcı bir ikameti de yok. Ama ikamet adresi olarak eski adres, yani (boşandığı eşinin oturduğu adres) görünüyor. Bahsi geçen suçlamaya maruz kalacağını düşünemeyen kadın, ikametini önceden başka bir adrese aldırmamış. Dahası, geçim sıkıntısı yaşayan kadın, gıda-giyecek vb. yardım alabilmek için, bahsi geçen suçlamanın yapılmasından önceki bir tarihte yaptığı başvurularda eski eşinin adresini kullanıyor.

Yukarıda ayrıntıyı biraz fazla tuttuysam affola; son olarak, sorumu şöyle noktalamak istiyorum:

Yukarıdaki örnekte, kadın, ilgili kurumun resmi personel tarafından aranıyor ve suçlamayla ilk defa bu şekilde karşılaşıyor; henüz ortada bir tebligat veya açılmış bir dava yok.

İkinci sorum:

Kadın, bu durumda, masumiyetini nasıl ispatlar? Dava açılmadan önce yapabileceği nedir? İstemediği halde, sırf suçalamadan kurtulmak için (ve tabiiki maaşın kesilmesi için) kocasıyla tekrar evlenmesi dava açılmasını önleyebilir mi? Bu öneri açıkçası bana tuhaf geldi, "bile bile lades", hem de "haksız yere lades" olmaz mı -yani, bir nevi, suçlamayı kabul, itiraf niteliğinde görülmez mi sizce?

Değerli yorumlarınız için şimdiden teşekkür ediyorum.

Saygılarımla...

----------------

İletim yayınlandıktan birkaç dakika sonra gelen not: İletimin başlığında yer alan "Cool" gülen ifadesini, iletiyi hazırlarken ilgili menüden yanlışlıkla seçtim. Bu forumdaki ilk iletim olması ve konunun ciddiyetine uygun olmadığını düşünmem nedeniyle bu notu düşmek istedim. (07 Mayıs 2012, sa. 23:32)

Sn Ozaydın;

İncelemeleri yapan SGK denetmenleri konuyu kimlik paylaşım sisteminde girip ikamete göre değerlendirip sonuçlandırmıyor. Tabii ki o da bir done ama kesinlikle ilk örneğinizde verdiğiniz şekilde rapor tanzim edilmez. Çünkü dava aşamasında mahkeme ilgili denetim görevlisini de duruşmaya davet etmekte, somut verileri bizzat sormaktadır.

Yapılan denetimler 2 ay kadar sürede sonuçlandırılmak üzere ilgili birimlere gönderilir ve denetim görevlisi bu süre içerisinde SGK'nın yayımlamış olduğu bu konuyla ilgili genelgede belirtilen 24 maddeden oluşan inceleme basamaklarına göre tespitlerini yapar. Ancak orada belirtilen tespit hükümlerine bile gerek kalmadan 10 denetimden 5-7 sinde eşler bizzat aynı evde tespit yapılır.

Bu çerçevede şu kadarını belirtmem gerekir ki, yapılan tespitlerin %99'u doğrudur. bunun en büyük ispatı da aylıkları kesilen kişilerden ancak % 5-10'u mahkeme yoluna gitmesidir. (bu benim tahminim). Haksız olan insan zaten mehkeme sürecine gidip dava açmaktan da çekinmektedir.

oooo. nasıl boyle bişey olur?

eşinden boşanıp bir süre sonra eski eşiyle birlikte imam nikahlı olarak yaşamaya devam eden kişinin yetim aylığını kesen sgk hiç evlenmeden imam nikahlı birliktelik yaşayan kadının maaşına ise dokunmuyor. dolayısıyla sgkya göre eşininzden boşandıysanız eski eşinizle tekrar barışıp resmi nikah olmaksızın yaşamaya devam edemezsiniz oysa eşinizden ayrıldıktan sonra başka bir adamla resmi nikah olmaksızın yaşarsanız sgk tarafından ödüllendirilirsiniz.

bunun noktalanmış evlilikleri pişmanlık, çocuk vs. gibi nedenlerle yeniden canlandırmaya çalışan ailelere zarar verdiği düşüncesindeyim. zira kadın özellikle babası yüksek emekli aylığı alan bir kişiyse (milletvekili, genel müdür, müsteşar vs. emeklisiyse) boşandığı eşiyle barışmayıp bir başka adamla nikahsız birlikteliğe başlıyor. 5510 sayılı kanunun ilgili maddesi değiştirilmedikçe mağduriyetler artacak, sorun da çözülemeyecek.. sorunun "boşandıktan sonra herhangi bir adamla resmi nikahsız aynı evde yaşayan kadınlara yetim aylığı ödenmez." ya da "bir kez evlilik yaptıktan sonra eşinden ayrılan yahut hiç evlilik yapmamış olsa bile yabancı bir erkekle aynı çatı altında birliktelik yaşayan kadına yetim aylığı ödenmez." şeklinde düzenlemelerle çözülebileceğini düşünüyorum. zira boşanmak isteyen kadın kendini ayakları üzerinde duracak kuvvette hissetmiyorsa babasının aylığına güvenerek boşanma kararı almasın. böyle bir düzenlemeyle sgk denetmenleri belli kesimler tarafından zina yapan kadın avına çıkmakla suçlanacak. yine de adaletin ancak böyle bir düzenlemeyle tam olarak sağlanacağı inancını taşıyorum.

Dul ve yetim aylıkları komple tekrar düzenlenmeli.

45 yaşında emekli olmuş ve 40 senedir emekli maaşı alan 85 yaşındaki dedemle, maaşı için evlenen 50 yaşlarındaki kadın, dedem öldükten sonra bir 30 sene daha maaş alıyor. Hele bir de kız çocukları varsa bir 50 yıl da o maaş alıyor...

Yani 25 yıl prim ödemiş kişi için 100 yıldan fazla maaş ödenebiliyor. Kimsesi olmayan kişi öldüğünde devlet kâra geçiyor.

Hiç güvencesi olmayan dul eş ve çocukları ise emekli olabilmek için prim ödemeye uğraşıyor ya da tutunacak dal arıyor; geleceği için duyduğu endişeyle kötü niyetli kişilerin oyuncağı olabiliyor.

Bazı kullanıcıların da belirttiği gibi anlaşmalı boşanmalar çoğalıyor ya da bu maaşı almaya heveslenen kadın gerçekten boşanarak yeni bir hayat kuruyor. Evlilik kurumunun saygınlığı kalmıyor. Maaş kesilecek diye nikah kıyılmıyor, birlikte yaşamalar yaygınlaşıyor. Nikahsız yaşayan kişilerin birlikteliklerinin daha kolay bittiği ayrı bir gerçek.

Asgari ücret giren bir evin geliri 1300 lira iken, memur anne-babası vefat eden kadın, boşandığı anda 1300 lira maaşa bağlanabiliyor. Göstermelik başka bir ev tutarak ikamet gösterse bile yine aylık gelirleri 2000 liranın altına düşmez ve kimse aynı evde yaşıyorsunuz diye tespit yapamaz. İnsanlar nasıl daha fazla kâr edebiliriz diye düşünüyor. Helal-haram bilinci de yerleşmediği için, çoğunluğu Müslüman olarak bilinen toplumumuz bu tür hileli yolları kullanmaya teşvik edilebiliyor.

Herkes bir şekilde sosyal olduğu iddia edilen devletimiz tarafından yaşadığı sürece güvence altına alınmalı ve emeklilik kişiye has bir durum olmalıdır. Öldüğünde hakları başkasına geçmemelidir.

Konuyla direk ilgili yok ama bu yazdıklarıma ek olarak: boşanan eşler arasındaki nafaka ve tazminatlar da düzenlemelidir. Nasıl olsa nafaka-tazminat alırım diye boşanmaya kalkan eşlerin önü kapatılmalıdır.

Kendisine nafaka bağlatan kadın da nikahsız yaşamayı tercih ediyor. Ağzı sütten yanan erkek, bir sonraki nikah kıyacağı kadına da nafaka bağlanacak diye o da nikahsız yaşamayı tercih ediyor.

Tekrar ediyorum: Vatandaş devlet tarafından güvence altına alınmalı. İnsanlar, insanlar üzerinden menfaat sağlamamalı, güven ortamı sağlanmalıdır.

Bizimde başımıza böyle birşey gelmek üzere galiba. Annem ve babam 2002 yılında şiddetli geçimsizlik sebebiyle boşandılar ve ayrıldılar. Annem benimle yaşamaya başladı ve ölen babasından maaş bağlandı. 2016 yılında bizlerin de telkinleriyle ve oğul kız evine sığılmıyor düşüncesiyle evlendiler. Aradan 2 yıl geçti sgkdan memurlar geldi ve anlaşmalı boşandınız gibi ithamlarda bulunmuşlar ve eski ikamet adreslerimizi dolaşmışlar. Biz bu konuda ne yapabiliriz evlendikten sonra zaten maaş kesildi. Soruşturma şuan devam ediyormuş. Nasıl bir yol izlemeliyiz şimdiden teşekkürler

7 aylık evliyim darp teşebbüsü ve küfür hakaret gördüm inkar ediyor fakat telefonda ve mesajlarda küfür ve hakaretleri delil olarak bulunuyor olay sırasında annesi de yanımızdaydı ama oda inkar ediyor eşim bir bayanla görüştü daha önceden de aynı şey olmustu (samimi içerikli değildi ikiside önceki olayı inkar etti fakat ispatlaya bilirim) telefon kayıtlarını mesajlarını çıkaracağım arkadaş olarak da tanığım var kendisi ile telefon konuşması da bulunuyor delil olarak ama dövdüğüne dair geçimise yönelik darp raporum yok resim olarak filan cektim darp edilen moraran yerleri fakat o kadar ozman için darp raporu almamıştım önceki bayanla konuşması iş telefonu fakat iş saati içerisinde değil altınlarımı işe yatırdı babasıyla araba aldı ortak onları taleb edeceğim ve nafaka istiyorum yetim olduğum icin evlilik yardımı aldım kendisinin sigortalı işi YÖK işsizlik maaşı alıyor yardım parasıyla bir internet kafede 5 masa aldı aylığı 2.000e geliyor ama resmi olarak geliri yok fakat çalıştığına dair şahitlerim ve konuşmalarım var nasıl dava açabilirim nafaka tazmınat ve altın yardım paramı nasıl alabilirim kendi üzerine bir mal varlığı yok ben çalışmıyorum ailemin yanına yerleşeceğim işe girme durumunda nafaka kesilmesi olur mu şimdiden teşekkürler