-
Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Artık boşanma kararı verilmiş, geri dönüşün olmadığı bir noktadaysanız, yapacağınız şey, bu aşamayı, kendiniz ve çocuğunuz için en az zararla kapatmaktır.Alacağınız bir takım önlemler ve kullanacağınız yöntemlerle bu sürecin çocuğunuz için daha az psikolojik zararla geçmesini sağlayabilirsiniz.
• Çocuğa boşanmanın ne demek olduğunu açık ve yalın bir dille anlatın.Bunu eşinizi kötülemeden ve suçlamadan yapın.Geçinemediğinizi, bir arada mutlu olmadığınızı, çabaladığınız halde anlaşmazlıkları gidermediğinizi belirtin.Yeniden birleşme umudu vermeyin. “Sen istersen barışırım” gibi ifadelerden kaçının.
• Boşanmanın, onu bir süre mutsuz edeceğini bildiğinizi söyleyin.Boşanmada bir suçu olmadığını, onunla ilgisi bulunmadığını belirtin.Anababa olarak sevginizin süreceğini, boşanmayla, ana ve babadan birini yitirmeyeceğini vurgulayın.
• Çocuğu, eşinizle olan çatışmanızın dışında tutmaya çalışın.Onu kazanma yarışına girmeyin.Barışmak için aracı yapmayın.
• Duygularınıza yenilip, çocuğu taraf tutmaya zorlamayın.Size yaranmak için eşinizi kötülemesine izin vermeyin.Eski eşinizi olduğundan daha iyi göstermeye çalışmayın.
• Eski eşinizden intikam almak için, çocuğu ondan yoksun bırakmayın.Bu durumda asıl cezalanan eski eşiniz değil, çocuğunuzdur.
• Çocuk ana baba arasında top gibi gidip gelmemelidir.Bir evi, asıl evi olarak benimsemelidir.Çocukta sarsılan ana baba duygusu, ayrı yaşayan anne ya da babayı sık görmesiyle değil, düzenli aralarla ve sürekli görmesiyle onarılabilir.
• Çocuğu, acıma duygularıyla ya da şımartarak eğitmeyin.Çocuğun da tedirgin ve güvensiz olduğunu düşünerek, aşırı tepkilerden kaçının.Hele ana veya babasına göndermekle korkutmayın.Çocukta gördüğünüz olumsuz davranışları eski eşinize benzetmekten kaçının: “N’olacak!Babasının oğlu, babandan ne hayır gördüm ki senden göreyim!” gibi ağır sözler kullanmayın.
Psikolog Beyhan BUDAK
Yararlanılan Kaynak:"Çocuk Ruh Sağlığı, Atalay Yörükoğlu"
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Vaktim oldukça bu konuda gelen sorulara cevap verebilirim.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Hukuki sorunlarının yanın da psikolojik sorunlarını unutan değerli üyelerimiz açısından yararlı bir paylaşımda bulunmuşsunuz. Teşekkür ediyorum.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Güzel olduğunu düşündüğüm bir söz var; "Filler tepişirken, çimenler ezilir" diye.Çocuk sahibi çiftlerin boşanması durumunda da, bu örnekteki gibi bir durum söz konusu olabiliyor.
Eşler birbirleriyle, maddi manevi kayıplarıyla ugraşırken, çocuklarının bu durumdan ne kadar etkilendiğinin/etkileneceğinin tam olarak farkına varamayabiliyorlar.
Bu sürecin asgari düzeyde sorunla atlatılabilmesi için, eşlerin neler yapılabileceğini araştırması, kendi problemlerinin yanında çocuklarının da, boşanma sürecinden etkilenmelerinden dolayı ciddi psikolojik problemler yaşayabileceği akıldan çıkarılmamalı.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Kadınlardan sadece cahil olanlar değil en çok okumuşlar çocukları koz olarak kullanıyor. Boşuna dememişler eğitim cehaleti alır .... baki kalır.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Eğitimlilerin yanlışları daha çok yaptıklarını bende görüyorum. O sebeple Türk Medeni Kanununda gerekli yasal düzenlemeler ile psikolog ve pedagog'ları zorunlu olarak görevlendirmeli diye düşünüyorum.
Sadece hakimin takdirine bırakılmamalı.
Nasıl TEDBİREN NAFAKA bağlanıyorsa, nasıl TEDBİREN BABA İLE ŞAHSİ MÜNASEBET TESİSİ KARARI VERİLEBİLİYORSA, TEDBİRENDE psikolog ya da pedagog görevlendirilmeli derim.
Çünkü çocuğun sadece tedbir nafakasına değil, anne-baba sevgisine de ihtiyacı var.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Alıntı:
denizblk rumuzlu üyeden alıntı
Eğitimlilerin yanlışları daha çok yaptıklarını bende görüyorum. O sebeple Türk Medeni Kanununda gerekli yasal düzenlemeler ile psikolog ve pedagog'ları zorunlu olarak görevlendirmeli diye düşünüyorum.
Sadece hakimin takdirine bırakılmamalı.
Nasıl TEDBİREN NAFAKA bağlanıyorsa, nasıl TEDBİREN BABA İLE ŞAHSİ MÜNASEBET TESİSİ KARARI VERİLEBİLİYORSA, TEDBİRENDE psikolog ya da pedagog görevlendirilmeli derim.
Çünkü çocuğun sadece tedbir nafakasına değil, anne-baba sevgisine de ihtiyacı var.
Benim eski eşim pedagog. Aylarca çocuğumu göstermedi. Sonra çocuk gitmek istemeyince tekme tokat götürdü çocuğu.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Boşanma Kararı Çocuklara Nasıl Söylenmeli?
Bazı anne ve babalar boşanma kararını çocuklara ayrıntılı bir şekilde açıklamayı gereksiz bulabilirler.Çocuklara bu durumu açıkladıklarında, zaten kötü gittiklerini düşündükleri şeylerin daha da artabileceğini düşünebilirler.
Çocukların yaşlarına göre, bu durumu nasıl karşılayacakları değişebilir.Özellikle küçük yaşlardaki çocuklara tatmin edici bir açıklama yapılmazsa, bu çocuklar, anne ve babalarının ayrılmalarının sebebini kendi olarak görebilir ve bu durumun sorumluluğu altında ezilebilirler.
Yaşanılan olaylar hiçbir şekilde kolay değildir.Hem eşlerin hem de çocukların üzülmemesi neredeyse(bazı istisnalar dışında) imkansızdır.Bu duygu durumları da hayatta aşılması gereken bir engebedir ve yaşanılacaktır.
Ama çocuğunuzun bunu normal bir şekilde yaşayıp atlatması ya da sorunlu bir şekilde algılaması size bağlıdır.
Yetişkinler için, boşanma hali hem manevi hem de maddi olarak çok büyük zorluklar içermektedir.Ama hayatın sonu anlamına da gelmemektedir.Ama bir çocuk için, içine doğduğu yuvanın, belki de başka türlüsünü görmediği bir sistemin dağılışını izlemek birçok yaşamsal duygunun sarsılması anlamına gelebilir.
Boşanma kararı açıklanırken dikkat edilecek bazı noktalar:
-Boşanma kararı verme aşamasındayken, çocuğunuzun bu durumdan nasıl etkileneceğinin, bu durumu nasıl karşılayacağının ve olası problemli tepki durumlarında neler yapılabileceğinden ayrıntılı olarak konuşun.
-Boşanma kararını açıklarken kesinlikle ama kesinklie çocuğunuza bu durumdan onun sorumlu olmadığını belirtin.Özellikle okul öncesi çağlardaki çocuklar ben-merkezci bir kişilik yapısına sahiptir.Boşanmanın kendilerinin yaptığı bir hatayla ilişkilendirmeleri çok olağandır.Örneğin; "geçen gün markette çok ağladığım için boşanıyor annem ve babam" demeleri muhtemeldir.
-Boşanma sonrası planlar da çok önemlidir.Çocuğunuzun boşanma sonrasına dair muhtemelen bir sürü sorusu olacaktır.Bu sorulara, çocuğunuzun yaşına ve anlama seviyesine göre tatmin edici cevaplar vermeye çalışın.Henüz beş yaşındaki bir çocuğa, aranızda geçen duygusal yaşantılardan, gerilimlerden bahsetmeniz,çocuğunuzun aklını karıştırabilir.
-Çocuğunuza gereksiz yere ümit vermeyin.Evliliğiniz için tekrardan birleşme umudu görmüyorsanız, çocuklara da ümit vermeyin."Babanın uzun bir işi çıktı" veya "Annen seyahata çıktı" vb gibi örnekler belki o an için durumu kurtarabilir ama sadece kaçınılmaz olanı birazcık ertelemiş olursunuz.
-Eğer mümkünse boşanma kararınızı,çocuğunuza birlikte anlatın.Bu kararı çocuklarınıza açıklarken, çocuklarınızın önünde tartışmamaya, ağlamamaya özen gösterin.
Psikolog Beyhan Budak
Ankara
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Toplumsal hayatın gelişip, ilerlemesi yolunda ki insan faaliyetleri sonucunda doğan hukuk, farklı bir alan olarak belirlenen psikoloji biliminden ayrı düşünülemez. Aile hukukunda çiftlerin içerisinde bulundukları psikolojik durumlardan kaynaklı yaşadıkları sorunlar, ceza yargılamasının ise failin ceza ehliyetini ortadan kaldıran hususların tespiti, cezanın belirlenmesi ve infazı gibi hukukun daha bir çok alanında psikoloji biliminden yararlanma söz konusudur.
Verdiğiniz bilgilerin bir hukuk sitesinde yer alması gerektiğini düşünerek konunuzu sabit konular arasına alıyorum. Devamının gelmesi ricası ile, teşekkürler Sayın Beyhan Budak.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Açtığım konuyu sabit konuların arasında görmek beni çok mutlu etti.Bu konuyu açma niyetim; boşanma sürecindeki bireylerin kendi dertleriye haklı olarak boğuşurken, yanı başlarındaki çocuklarının tam anlamıyla ne yaşadıklarını, nasıl hissettiklerini tam olarak değerlendiremeyeceğini ve dışarıdan bir uzman bakışının yararlı olabileceğini düşünmemdir.
Vaktim oldukça bu başlık altında, belirli aralıklarla, boşanma ve çocuk psikolojisi hakkında makaleler yayınlayacağım.Bunun haricinde, mahremiyet derecesine göre, bu başlıl altında yahut özel mesajlarla kişisel sorulara da cevap verebilirim.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Alıntı:
PsikologBeyhan rumuzlu üyeden alıntı
Açtığım konuyu sabit konuların arasında görmek beni çok mutlu etti.Bu konuyu açma niyetim; boşanma sürecindeki bireylerin kendi dertleriye haklı olarak boğuşurken, yanı başlarındaki çocuklarının tam anlamıyla ne yaşadıklarını, nasıl hissettiklerini tam olarak değerlendiremeyeceğini ve dışarıdan bir uzman bakışının yararlı olabileceğini düşünmemdir.
Vaktim oldukça bu başlık altında, belirli aralıklarla, boşanma ve çocuk psikolojisi hakkında makaleler yayınlayacağım.Bunun haricinde, mahremiyet derecesine göre, bu başlıl altında yahut özel mesajlarla kişisel sorulara da cevap verebilirim.
Bu noktada Sosyal bir bilim dalı olan Hukuk bilimi diğer tüm bilim dallarından destek aldığı gibi Psikoloji bilimi ile de dayanışma içindedir ve birbirinden ayrılamaz. Bu nedenle yararlı bilgiler için kendi adıma teşekkür ederim.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Hemen şunu da ek bir bilgi olarak eklemeliyim; Biz avukatlar maalesef dava sürecinde ve hatta bazen sonunda dahi kişilere psikoterapi seansları yapmak zorunda kalıyoruz. Her ne kadar bir psikoloğa veya psikiyatriste gidilmesini önersek de muhtemelen üç nedenden dolayı bu iş yine uzmanı olmadığımız ve hatta hoşlanmadığımız halde biz avukatların üzerine kalıyor. Bu üç nedeni ise 1- Ekonomi, 2- Kime gideceğini bilmeme 3- Tanımadığı birine güvenememe olarak özetleyebiliriz. Keşke toplumumuz yeterince bilinçli olsa da hukuki işinde avukata, ruhani sorunlarında ise psikolojik danışmanlara başvursalar. Sanırım bir zaman ve eğitim süreci bu ve ileride daha çok oturacaktır.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Kesinlikle katılıyorum söylediklerinize.Sizin söylediğiniz sebeplere ek olarak ben şunları eklemek istiyorum;
-İnsanlar, ne yaşarlarsa yaşasınlar "psikologluk" olmadıklarını düşünüyorlar.Çünkü çoğu kişiye göre "psikologluk" olmak, avami tabirle, "delirmek" olarak algılanıyor.Halbuki psikoterapi, çok geniş bir alanda himzet veriyor.İnsanlar, zor bir karar verirlerken, duygusal olarak tek başına altından kalkamayacaklarını düşündükleri durumlarda,adaptasyon problemlerinde, herhangi bir kayıp(maddi-manevi) yaşadıklarında, sosyal fobilerde, kontrol edilemeyen heyecanlar gibi durumlarda bile psikoterapi alabiliyorlar.
-Bazı durumlarda ise, psikologa giderlese kendi sorunlarını çözemeyen insan imajına düşmekten çekinilebiliyor.Bu da, bazen kişinin içinden çıklımaz bir kısır döngüye girmesine sebep olabiliyor.
Özellikle boşanma gibi bir durumda, psikolojik destek birçok yaranın daha çabuk iyileşmesini sağlayabilir.
Alıntı:
litigation rumuzlu üyeden alıntı
Hemen şunu da ek bir bilgi olarak eklemeliyim; Biz avukatlar maalesef dava sürecinde ve hatta bazen sonunda dahi kişilere psikoterapi seansları yapmak zorunda kalıyoruz. Her ne kadar bir psikoloğa veya psikiyatriste gidilmesini önersek de muhtemelen üç nedenden dolayı bu iş yine uzmanı olmadığımız ve hatta hoşlanmadığımız halde biz avukatların üzerine kalıyor. Bu üç nedeni ise 1- Ekonomi, 2- Kime gideceğini bilmeme 3- Tanımadığı birine güvenememe olarak özetleyebiliriz. Keşke toplumumuz yeterince bilinçli olsa da hukuki işinde avukata, ruhani sorunlarında ise psikolojik danışmanlara başvursalar. Sanırım bir zaman ve eğitim süreci bu ve ileride daha çok oturacaktır.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Boşanma davası öncesi ve sonrasında çocukların koz olarak kullanılmaması gerektiğini, dünyanın sonu da gelse annenin anne, babanın baba olarak kalacağını anlatsak da malesef %5 oranındaki eş bu durumu kavrayabiliyor. Fakat işin en gülünç yanı ise şu; Boşanma sonrasında psikolojik sorun yaşayan çocukları uzmanına götürmeyi akıl edebilen taraflar her ne hikmetse kendilerini psikologa götürmeyi akıl edemiyorlar.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Boşanma Sonrası Çocuklarda Görülebilecek Psikolojik Problemler
Çocuklarımızın büyük bir kısmı bir aile içine doğar.Bu aileye, anne, baba bazen de başka akrabalar dahil olabilir.Çocuk dünyayı anlarken, sevgi ihtiyacını karşılarken, beslenirken, ağlarken, annesinden ve babasından yararlanır.Çocuk için hayat, anne ve babasının temellendirdiği “yuva” kavramıdır.Çocuk için hayat yuva demektir yuva da anne-baba.
Ve bir gün gelir, anne ve baba birbirinden boşanmaya karar verir.Bu karara varan yollar ve boşanma süreci çoğunlukla sancılı geçer.Suçlamaların, hakaretlerin,hararetli tartışmaların biri biter biri başlar.Bu sancılı süreçten sonraysa, eşler birbirinden ayrılırlar.Eşlerden biri evden ayrılacaktır ve çocuk anne ya da babada kalacaktır.
Çocuğun içine doğduğu yuva dağılmıştır artık.Başka türlü bir hayatı hayal bile edemezken, birden her şey darmadağın olmuş ve çocuk için bambaşka bir hayat başlamıştır.Söyledikleriniz duyar gibiyim,;ama babası her gün bize şiddet uyguluyordu, annesi evliliğin gereklerini yerine getirmiyordu, babası her gün içip içip eve geliyordu gibi onlarca şey sayıp, bu boşanmanın çocuk ve eşler için en iyisi olduğunu söylüyorsunuz.Büyük ihtimalle haklısınız.Ama şöyle bir durum var, uzun vadede söylediklerinizde haklı olsanız bile, çocuk için hayat artık değişmiştir ve içine doğduğu yuva dağılmıştır artık.Biz yetişkinler bile, iş değiştirme ya da farklı bir şehre taşınma gibi durumlarda psikolojik zorluklar yaşarız.Bir de çocuğu düşünün, hayatını anlamlandırdığı yuvanın iki temel direği yıkılmıştır artık.
Eğer çocuk okul öncesi dönemdeyse, boşanma için belki de kendini suçlayacak.Okul çağında ise kendini diğer arkadaşlarından farklı görüp, bu durumunu kimseyle paylaşmak istemeyecek.Anne-baba birlikteyken gelecek çok belirgin iken şimdi her şey karmakarışık olacak belki de.Akşamları eve gelen baba artık eve gelmeyecek.
Yukarıda bahsi geçen olayların neticesinde çocuklar birtakım zorluklar yaşarlar ve bu zorlukların sonucunda çeşitli duygular ortaya çıkabilir.Bu duyguların yaşanması gayet doğaldır.Bilinçli bir anne-baba çocuğun bu aşamaları kolaylıkla atlatmasını sağlayabilir.Bazı anne-babalar ise belki de farkında olmayarak yaşanılan bu duyguları körükleyerek çözülmesi çok daha zor olan psikolojik problemlere kadar ilerletebilirler bu durumu.
Boşanma Sürecinde Çocuklardaki Muhtemel Duygusal Tepkiler
• Korku
• Üzüntü
• Öfke
• Suçluluk
• Yalnızlık
• Reddetme
• Barışma Arzusu
Korku: Bütün çocuklar anne ve babalrının ayrılmasından ve ailenin dağılmasından sonra korkuya kapılırlar.Tam olarak neden korktukları yaşlarına göre değişebilir.Okul öncesi çağlarda bulunan çocuklar daha çok birlikte yaşadıkları ebeveynin de onları terk edip gitmesinden, yiyecek ya da yatacak yer bulamamaktan ve giden ebeveyn tarafından eskisi kadar sevilmemekten korkarlar.
Üzüntü: Ailenin dağılmasına çocukların en yaygın olarak gösterdikleri tepki üzüntüdür.Bu duygu onları o kadar etkisi altına alır ki, kelimelerle tarifi mümkün değildir.
Bir ebeveynin çocuğun günlük yaşamından yok olması ve ailenin eski günlerine duyulan özlem, sevilen bir kişinin ölümünün yol açtığı tepkilerden daha farklı tepkiler doğurur.BİR EBEVEYNİN ÇOCUĞUN HAYATIN YERİNİ HİÇBİR ŞEY DOLDURAMAZ VE İSTİSMAR EDEN BİR EBEVEYN OLSA BİLE ÇOCUK ONA ÖZLEM DUYAR.
Dolayısıyla çocukların bir ebeveynin ardından uzun süre ağlamaları, hayatlarının artık eskisi gibi olmadığı için yas tutmaları ve ailenin bir arada olduğu günleri özlemeleri doğaldır.
Öfke: Çocuklar, anne ve babanın evliliğinin sona ermesine duydukları öfkeyi, yaşlarına, kişilik özelliklerine ve ailenin durumuna göre değişen şekillerde ifade ederler.Çoğu çocuk, özellikle erkek çocuklar; sık sık kavga ederek, anne ve babaya, öğretmenlere ve onlarla ilgilenen diğer kişilere bağırarak, kırıp dökerek öfkelerini açığa vururlar.
Suçluluk:Çocuklar anne ve babanın ayrılma kararı konusunda söz hakkına sahip değillerdir.Ancak suçluluk duygusu bu konu da onların da rolü olduğu duygusuna yol açar.Bu duygunun nedeni kendilerinin dünyanın merkezi olduğuna inanmaları ve bu yüzden her şeyin nedeninin kendileri olduğunu düşünmeleridir.
Yalnızlık: Bir aileden bir üye eksilince, büyük bir boşluk oluşur.Ailenin dokusu hiçbir zaman eskisi gibi olmayacaktır.Çocuklar giden ebeveynin yokluğunu onunla ilişkileri iyi olmasa bile hissedeceklerdir.Dahası yeni yaşam biçimi onları başka türlü yalnızlıkların içine itebilir.
Reddetme:Çocukların, evliliğin iki yetişkini ilgilendiren bir şey olduğunu kavramaları zordur.Çocuklar anne ve babalarının birbirlerini artık istemediği için, kendilerinin de istenmediğini düşünebilirler.
Barışma Arzusu:Anne ve babanın boşanmasının üzerinden yıllar geçse de, hatta onlar ikinci kez evlenmiş bile olsalar bile birçok çocuk hala onları tekrar bir araya getirme hayalleri kurar.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Çocuklarınızı Sevin
Daha önce de bahsettiğim üzere, boşanma döneminden geçerken çocukların algılarının dayandığı standart kalıplar, boşanmayla birlikte yıkılabilir.Bu standart algılar nelerdi,kısaca hatırlamak gerekirse; çocuğun bugüne kadar hayatı, anne ve babasının birlikte oluşturduğu yuvadan ibaretken, şimdi anne ve baba birbirlerinden ayrılmaktadırlar.Yetişkin insanlar bile, hayatlarındaki irili ufaklı değişikliklerden sonra bazen uyum problemleri gösterebildiğini düşündüğümüz zaman, okul öncesi bir çocuğun bu durumdan ne kadar etkilenebileceğini belki anlayabiliriz.
Çocukların boşanma sürecinden geçerken çeşitli duygular yaşadığını biliyoruz.Bunlar öfke, yalnızlık, reddedilmişlik duygusu, korku gibi duygulardır.Bazı anne-babalar çocuklarının yaşadığı duyguları anlayabilirken, bazıları ise kendi yaşadıklarına o kadar odaklanmışlardır ki, kendisinden başka herhangi bir kimsenin üzüleceğini ya da farklı bir şeyler yaşayacağını aklına getirmeyebilir.
Halbuki çocukların, anlam dünyalarının sarsılması onlarda birçok kritik probleme neden olabilir.
Çocuklarınıza Sevginizi Hissettirin
Çocuklarımı sevmiyorum diyen bir ebeveyne rastlamak neredeyse imkansızdır.Herkes çocukların çok sevdiğini belirtecektir.Ama bazen sadece sevmek yeterli olmayabilir.Kendi içinizde hissettiğiniz sevginin karşı tarafta algılanması da önemlidir.Mevlana’nın güzel bir sözü bize bu durumda yardımcı olabilir: “Ne kadar çok şey bilirseniz bilin;bildikleriniz ancak karşı tarafın anladığı kadardır.”Ben bu sözü konumuza uygun olarak şöyle söylemeyi tercih ediyorum, “Ne kadar severseniz sevin, sevginiz karşı tarafın hissettiği kadardır.”Çocuklarımıza karşı sevgimizi hissettirmemiz çok önemlidir.
Boşanma sonrasında çocuk, tek bir ebeveyninin yanında kalabileceği için, diğer ebeveyninin kendisini artık sevmediği düşüncesine kapılabilir.Kendisinin terk edildiğini düşünebilir.Çocuklar, o an yaşadıkları duyguları itibariyle, yanında kaldığı ebeveyninin de bir gün kendisini bırakıp gidebileceğini düşünebilir.Çocuğunuzla empati yaparak, onun ne yaşadığını, neler hissettiğini anlamaya çalışmalı ve ona göre hareket etmeliyiz.Yaşadıklarından dolayı çocukları asla yargılamamalıyız.
Bazı babalar, geleneksel eğilimlerin de etkisiyle, çocuklarını ne kadar severlerse sevsinler, çocuklarına bu durumu hissettirmeyebilirler.Eskiden bazı babalar, çocuklarını sevmenin ayıp olacağını düşünerek, çocuklarına var olan sevgilerini göstermemişlerdir.Birçok danışanımdan, “babam beni bir kez bile öpmedi” ya da “bana bir kez bile sarılmadı” cümlelerini sıklıkla duymuşumdur.Eğer aramızda hala böyle davranmayı sürdürenler varsa, bu tavırların sağlıklı olmadığını söylemem gerekir.
Peki, sevgi nasıl hissettirilir? Sevgimizi birçok şekilde çocuklarımıza hissettirebiliriz.Bazen anlamlı ve sevgi dolu bir bakışla bazen güzel sözlerle,bazen de küçük bir hediyeyle sevgimizi hissettirebiliriz.Eğer daha öncesinde çocuğunuza karşı istikrarlı bir şekilde sevginizi hissettirdiyseniz, boşanma sonucunda ufak yalpalanmalar yaşanacak fakat eski halinize dönmeniz çok zor olmayacaktır.
Bazı durumlarda ise ebeveynle çocuklarına çeşitli sebeplerden dolayı sevgilerini tam hissettirmemiş olabilirler.Bu durumun birçok sebebi olabilir; yoğun iş temposu, ödenmesi gereken borçlar için çok fazla mesai yapmak, aile içinde yaşanan gerilimlerden dolayı çocuğa gereken önemi verememek gibi.Bu tür durumlarda boşanma, çocuğunuza gereken önemi vermeniz konusunda sizin için bir fırsat olabilir.Sevginizi hissettirmek, bu dönemde daha zor olmakla birlikte, kesinlikle imkansız değildir.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Bazı Önemli Ayrıntılar:
• Eşinizden ayrıldıktan sonra yanınızda kalan çocuğunuzun, sizin büyük problemler yaşamış olduğunuz, belki de nefret ettiğiniz eski eşinizi özlemesini lütfen yadırgamayın ve yargılamayın.Unutmayın ki, çocuğunuzun özlediği kişi eski eşiniz değil, anne ya da babasıdır.
• Sevginizi ifade ederken dikkatli olun.Sevginizi ifade etme yolları olarak, pahalı hediyeler almayı, lüks restoranlarda yemek yedirmeyi yada çocuğunuzun istediği kadar parayı vermeyi seçerseniz uzun vadede bambaşka problemler yaşayabilirsiniz.Özellikle ayrılık sonrası, ayrılan eşlerin maddi durumu birbirine denk olmayabilir.Farz edelim ki çocuğun yanında kaldığı annesinin maddi durumu zayıf, babasının da maddi durumu çok iyi.Çocuk babasıyla görüştüğü zaman, babasının çocuğa, annesiyle birlikte yaşarken elde etmesinin neredeyse imkansız olduğu koşulları sınırsız bir şekilde çocuğa sunması, çocuğun hayatının büyük kısmını birlikte yaşadığı annesininse bu imkanları çocuğa sunamaması çocuk çeşitli problemler ortaya çıkarabilir.Bu nedenle, özellikle maddi hediyeler konusunda ölçülü olunması gerekmektedir.
• Başlıca bir yazının konusu olabilecek bir durum ise çocukları aranızdaki intikamın bir aracı olarak kullanmadır.Çocuklara, boşanma sürecinde en çok zarar veren durumlardan birisi de budur.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
merhaba
esimle bosanma asamasındayız, esim velayeti almak istedigi icin davamız suruyor. velayeti kaybetme kaydısıyla ikimizde pedagog gorusmesi oncesi oglumuza fazla esnek davranıyoruz. ben normal olmaya calistikca babasının yogun ilgisi sebebiyle tercihini ondan yana kullanacak, pedagog gorusmesinde babasında mutlu oldugunu bende mutlu olmadıgını soyleyecek kaygısıyla normallikten cıkıp onun merkezinde bir hayat yasamaya basladıgımı farkettim.
uzun vadede disiplinsiz bir yasam ona zarar verecek biliyorum ama yanımda olması icin onun istediklerini yapmak zorundaymısım gibi geliyor.
dava dilekcesinde gecici velayeti istemisler hakim bu talebi reddetti. ama pedagog raporu istedi. 2. celsemiz goruldu ama pedagog gorusmesi icin mahkemeden cagirmadilar.
bu gorusme nasıl olur? 6 yasındaki ogluma neler soracaklar sizce ? nasıl davranmalıyım onun psikolojisinin en iyi sekilde sekillenmesi icin
(bu arada ben anne olan tarafım)
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Alıntı:
simurg_anka rumuzlu üyeden alıntı
merhaba
esimle bosanma asamasındayız, esim velayeti almak istedigi icin davamız suruyor. velayeti kaybetme kaydısıyla ikimizde pedagog gorusmesi oncesi oglumuza fazla esnek davranıyoruz. ben normal olmaya calistikca babasının yogun ilgisi sebebiyle tercihini ondan yana kullanacak, pedagog gorusmesinde babasında mutlu oldugunu bende mutlu olmadıgını soyleyecek kaygısıyla normallikten cıkıp onun merkezinde bir hayat yasamaya basladıgımı farkettim.
uzun vadede disiplinsiz bir yasam ona zarar verecek biliyorum ama yanımda olması icin onun istediklerini yapmak zorundaymısım gibi geliyor.
dava dilekcesinde gecici velayeti istemisler hakim bu talebi reddetti. ama pedagog raporu istedi. 2. celsemiz goruldu ama pedagog gorusmesi icin mahkemeden cagirmadilar.
bu gorusme nasıl olur? 6 yasındaki ogluma neler soracaklar sizce ? nasıl davranmalıyım onun psikolojisinin en iyi sekilde sekillenmesi icin
(bu arada ben anne olan tarafım)
6 yaş dönemi en az diğer çocukluk dönemleri gibi hassas bir dönemdir.Hayatın bu aşamasında çocuklar için başaçıkılması ve üstünden gelinmesi gereken bir takım görevler vardır.Çocuk bu aşamada anaokuluna başlamıştır ya da yakın bir zamanda okula başlayacaktır.
Siz henüz boşanma sürecinde olduğunuz için, henüz yeni rollerinize alışamamış ve bundan sonra yaşayacağınız hayat şekli hakkında çok fazla bilgi sahibi olmayabilirsiniz.Ebeveynlerin, boşanma sürecinden geçerken yeni rollerine alışması, kendi sorunlarıyla başaçıkmaları ve bilinçli bir anne-baba olarak çocuklarına yaklşamaları biraz zaman alabilir.
Şu an sizin için bir belirsizlik dönemi muhtemelen,çocuğunuzun kimde kalacağı,mahkemenin nasıl sonuçlanacağı,geçiminizi nasıl sağlayacağınız,geleceğin sizin için neler hazırladığı, boşanma sonucunda nasıl etkileceğiniz sizin için belirsiz olabilir.
Boşanma davanızın sonuçlanması, yeni hayatınıza ve rollerinize alışmanız daha kolay olacaktır.
Velayet konusuna gelince, ben Adalet Bakanlığında çalışmıyorum.Sistemin tam olarak nasıl işlediğini bilmemekle birlikte , nasıl olması gerektiğini söyleyebilirim size.
6 yaşında bir çocuğun istekleri, velayetin kime verileceği noktasında rol oynayabilir ama tam olarak belirleyici olmamalıdır.Sizin de söylediğiniz gibi herhangi bir ebeveyn çocuğunun terchini kendinden yana kullanması için kaçak güreşebilir.Çocuğun tercihi, ebeveynlerin maddi imkanları, ona sunabileceği imkanlar, boşanma sürecine kadar hangi ebeveyninde kaldığı, ne gibi psikolojik ikna teknklerine maruz kaldığına göre değişebilir.Dolayısyla bu kadar çok faktörün değiştirebildiği bir karar, çocuğun kendi geleceği açısından çok sağlıklı olmayabilir.
Mantıklı olan velayet konusunda rapor bildirecek olan uzmanın, anne ve babayla ayrı ayrı ve birlikte, çocukla tek başına, bütün aileyle birlikte ve ebeveynlerin ve çocukların yaşadığı ortamda aileyi gözleyerek ve aileyle görüşerek karar vermesidir.Bunları yapan bir uzman, aile resminin bütününü görebilir ve souç olarak daha doğru bir karar verebilir.
Dikkat edilmesi gereken bir nokta var, en başta söylediğim üzere, bu dönem çocuğun hayatında yeni durumlar karşılaşacağı bir dönemdir.Bu sebeple, alacağınız kararları elinizden geldiğince bir uzlaşma ortamında almaya çalışın.Çatışma ortamı, çocuğun bir süre sonra karşılaşacağı okul ortamında çeşitli sorunlar yaşamasına sebep olabilir.
Sonuç olarak, içinde bulunduğunuz dönemin sizde kaygı yaratması çok normal.Bu geçici bir dönemdir ve emin olun zamanla birlikte kaygılarınız azalacak ve normal seviyesine dönecektir.
Aile Mahkemelerinde çalışan uzman arkadaşlarımızın da oldukça titiz davranıp çocuğunuz için en doğru kararı verecekleriniz düşünüyorum..
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
cok tesekkur ederim cevabınız icin
malesef ne kadar bilincli olursak olalim bazen kontrolden çıkabiliyoruz. Esimin en büyük hatası hırsları ve kızgınlıkları sonucu iletişim kuramadığı ve uzlaşamadığı kişinin kendisi için mücadele ettiği yavrusunun annesi olduğu gerçeğini güzden kaçırıyor olması.
rica etsem hukukçu arkadaşlar bu konu ile ilgili aile mahkemelerinde görevli uzmanların nasıl bir yol izledikleri konusunda 3-5 kelime yazarlar mı acaba ?
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Alıntı:
PsikologBeyhan rumuzlu üyeden alıntı
Mantıklı olan velayet konusunda rapor bildirecek olan uzmanın, anne ve babayla ayrı ayrı ve birlikte, çocukla tek başına, bütün aileyle birlikte ve ebeveynlerin ve çocukların yaşadığı ortamda aileyi gözleyerek ve aileyle görüşerek karar vermesidir.Bunları yapan bir uzman, aile resminin bütününü görebilir ve sonuç olarak daha doğru bir karar verebilir.
Adalet Bakanlığında çalışan Pedagog ve Psikologlardan öğrendiğim kadarıyla, velayet konusunda süreç, alıntıladığım şekilde gerçekleşmektedir.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Merhaba;
Kızımı dört aydır bir pedogoga götürüyorum. Kızım 26 ayını bitiriyor. Babasıyla kızımın 16. ayından beri ayrıyız. Boşanma davamız sürüyor. Kızım babasıyla aynı evde yaşarken; elinden birşey aldığımızda, ya da birşeye izin vermediğimizde, başını defalarca yere vuruyor, kendini duvara çarpıyor, sinir krizileri geçiriyordu. Biz kucağımıza alıp sarılıp sakinleştirmeye çalıştığımızda da bize vurmaya başlıyordu. Babasının evden gitmesinin ikinci ayında bu hareketleri geçti, daha sakinleşti.
Ama bununla birlikte dışardan eve girmemek istememeye, eve gelen ilk kez gördüğü birinin bile arkasından gitmeye çalışmaya, evden ilk kez gördüğü biri çıkarken bir saate yakın ağlamaya başladı.
Son dört aydır ise; babasına vermek için hazırladığımda, giyinmek istememekte, evden çıkmak istememekte, babası akşam getirdiğinde; eve girmek istememekte, ağlamakta. Ancak burada eklemek istediğim nokta, kızım dışarı çıkmaya başladığı günden itibaren her çocuk gibi gezmeyi çok seviyor. Ama normal olmayan bir şekilde herhangi bir yabancıyla bile dışarda gezmeyi, anne-baba vs ile oturmayı,eve gitmeye tercih ediyor.
Kızmı pedogoga götürüyorum, belli kurallara uymaya çalışıyorum bu durumda. Ancak eşim çocuğumu alıp götürüyor, getirmesi gereken saatlerde getirmiyor, çocuğun tüm düzenini bozuyor. Şu anda da dün aldı, hala getirmedi, yaşadığı ailesinin evinde ve iş yerinde de yok. Çocuğumun ruh sağlığı için endişeleniyorum.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Alıntı:
akcurali rumuzlu üyeden alıntı
Merhaba;
Kızımı dört aydır bir pedogoga götürüyorum. Kızım 26 ayını bitiriyor. Babasıyla kızımın 16. ayından beri ayrıyız. Boşanma davamız sürüyor. Kızım babasıyla aynı evde yaşarken; elinden birşey aldığımızda, ya da birşeye izin vermediğimizde, başını defalarca yere vuruyor, kendini duvara çarpıyor, sinir krizileri geçiriyordu. Biz kucağımıza alıp sarılıp sakinleştirmeye çalıştığımızda da bize vurmaya başlıyordu. Babasının evden gitmesinin ikinci ayında bu hareketleri geçti, daha sakinleşti.
Ama bununla birlikte dışardan eve girmemek istememeye, eve gelen ilk kez gördüğü birinin bile arkasından gitmeye çalışmaya, evden ilk kez gördüğü biri çıkarken bir saate yakın ağlamaya başladı.
Son dört aydır ise; babasına vermek için hazırladığımda, giyinmek istememekte, evden çıkmak istememekte, babası akşam getirdiğinde; eve girmek istememekte, ağlamakta. Ancak burada eklemek istediğim nokta, kızım dışarı çıkmaya başladığı günden itibaren her çocuk gibi gezmeyi çok seviyor. Ama normal olmayan bir şekilde herhangi bir yabancıyla bile dışarda gezmeyi, anne-baba vs ile oturmayı,eve gitmeye tercih ediyor.
Kızmı pedogoga götürüyorum, belli kurallara uymaya çalışıyorum bu durumda. Ancak eşim çocuğumu alıp götürüyor, getirmesi gereken saatlerde getirmiyor, çocuğun tüm düzenini bozuyor. Şu anda da dün aldı, hala getirmedi, yaşadığı ailesinin evinde ve iş yerinde de yok. Çocuğumun ruh sağlığı için endişeleniyorum.
Çocuk yetiştirirken en önemli kurallardan birisi hatta en önemlisi diyebileceğimiz bir durum var.Bu; istikrarlı ve tek ses olmaktır.Çocuğunuza karşı bir kural koyduğunuz zaman, bu kuralı her zaman her koşulda uygulamalı ve çocuğun yetiştirilmesinde rolü olan herkesin tek ses olması gerekmektedir.Özellikle bizim toplumumuzda, büyükbaba ve büyükanne aile içinde etkin olduğu için, anne ve babanın koyduğu kurallar konusunda çok daha gevşek davranabiliyorlar.Aslında çok masum görünen çocuklarımız bu durumu kendi lehlerine çok iyi kullanıp istismar edebiliyorlar.
Büyükanne ve büyükbabanın olmadığı durumlarda bile anne ve baba çok iyi anlaşmalarına rağmen, bazen çocuğa karşı nasıl davranacakları konusunda anlaşamayabiliyorlar.Düşünün; evlilik içinde bile çocuğua karşı tek ses olabilmek bazen bu kadar zor olabilirken, boşanma sürecinde ve sonrasında bu konuda tutarlı davranabilmek iyice zorlaşacaktır.
Sizin anlattıklarınızı referans alarak söyleyebilirim ki,problem, çocuğun hayatındaki en önemli iki kişinin yani anne ve babasının çocuğun hakkında farklı şeyler söylemesi ve farklı davranmasıdır.Bu, yaklaşık iki yaşındaki bir çocuğun dünyasında, çok büyük bir karmaşadır.Çocuğunuzda gözlemlediğiniz davranışların sebeplerinden birisi bu olabilir.
Çocuğunuzun evden çıkmak istememesi,çıkınca dönmek istememesi ve yabancılarla dahi dışarı çıkmak istemesi, çocuğunuzun kendini taraf tutmak zorunda hissetmesi ya da ona taraf tutmak zorundaymış gibi davranılması ve kafa karışıklığından dolayı olabilir.
Size önerim, eşinizle oturup bu konuda bir karar vermenizdir.Belki eşiniz kötü birşey yapmadığını, tamamen çocuğunu düşündüğünü söyleyecektir.Ama bilmelisiniz ki, bu davranışlar,gelecekte, çocuğunuzun kişilik gelişiminde önemli problemler ortaya çıkarabilir.
Eğer eşiniz, sizinle konuşmaya ve anlaşmaya yanaşmayacak olursa, en azından, anne-baba ve çocuk olarak bir uzmandan yardım almalısınız.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Alıntı:
PsikologBeyhan rumuzlu üyeden alıntı
Çocuk yetiştirirken en önemli kurallardan birisi hatta en önemlisi diyebileceğimiz bir durum var.Bu; istikrarlı ve tek ses olmaktır.Çocuğunuza karşı bir kural koyduğunuz zaman, bu kuralı her zaman her koşulda uygulamalı ve çocuğun yetiştirilmesinde rolü olan herkesin tek ses olması gerekmektedir.Özellikle bizim toplumumuzda, büyükbaba ve büyükanne aile içinde etkin olduğu için, anne ve babanın koyduğu kurallar konusunda çok daha gevşek davranabiliyorlar.Aslında çok masum görünen çocuklarımız bu durumu kendi lehlerine çok iyi kullanıp istismar edebiliyorlar.
Büyükanne ve büyükbabanın olmadığı durumlarda bile anne ve baba çok iyi anlaşmalarına rağmen, bazen çocuğa karşı nasıl davranacakları konusunda anlaşamayabiliyorlar.Düşünün; evlilik içinde bile çocuğua karşı tek ses olabilmek bazen bu kadar zor olabilirken, boşanma sürecinde ve sonrasında bu konuda tutarlı davranabilmek iyice zorlaşacaktır.
Sizin anlattıklarınızı referans alarak söyleyebilirim ki,problem, çocuğun hayatındaki en önemli iki kişinin yani anne ve babasının çocuğun hakkında farklı şeyler söylemesi ve farklı davranmasıdır.Bu, yaklaşık iki yaşındaki bir çocuğun dünyasında, çok büyük bir karmaşadır.Çocuğunuzda gözlemlediğiniz davranışların sebeplerinden birisi bu olabilir.
Çocuğunuzun evden çıkmak istememesi,çıkınca dönmek istememesi ve yabancılarla dahi dışarı çıkmak istemesi, çocuğunuzun kendini taraf tutmak zorunda hissetmesi ya da ona taraf tutmak zorundaymış gibi davranılması ve kafa karışıklığından dolayı olabilir.
Size önerim, eşinizle oturup bu konuda bir karar vermenizdir.Belki eşiniz kötü birşey yapmadığını, tamamen çocuğunu düşündüğünü söyleyecektir.Ama bilmelisiniz ki, bu davranışlar,gelecekte, çocuğunuzun kişilik gelişiminde önemli problemler ortaya çıkarabilir.
Eğer eşiniz, sizinle konuşmaya ve anlaşmaya yanaşmayacak olursa, en azından, anne-baba ve çocuk olarak bir uzmandan yardım almalısınız.
Çok haklısınız; tutarlı olabilmek, belli bir stabil durumu yaratabilmek çok önemli. Ancak boşanma durumunda eğer taraflar çocuk konusunda dahi anlaşamıyorsa bu çok zor. Kaldı ki dediğiniz gibi işin içinde babaanneler, anneanneler girince iyice karışıyor.
Bir süredir kızımı pedagoga götürüyorum. Tuvalet alışkanlığı için her türlü hazırlığı yapmamıza rağmen, tuvalete oturmak istemiyor, oturak,lazımlık gibi yan ürünleri ise asla kullanmak istemiyordu. Bunun bir güven sorunu olduğunu fark ettim. Pedagoga gittiğimiz süre henüz kısa ama birkaç faydasını görmeye başladım bile.
Ancak; eşime hiçbirşey anlatamıyorum, hiç dinlemiyor. Örneğin pedagog çocuğun babayla görüşme saatleri,günler için şöyle bir şey önermişti. Baba ortak evinizden çocuğu almasın, çocuğu kalabalık, sevdiği bir yere getirin, babası ve siz bir yarım saat çocukla birlikte zaman geçirdikten sonra benim işim var kızım, baban eve getirecek seni tamam mı diyerek yanından ayrılın diyor. Ancak bu mümkün değil, eşim çocuğu aldığı gibi; ailesinin evine götürüyor, orada kalıyor, genelde geç getiriyor, ya da iki gün önce olduğu gibi; getirmiyor.
Özelde şöyle bir durum var; biz eşimle aynı evdeyken; sürekli tartışma çıkıyor, haftada en az bir kez salonun camı değişiyordu. Kızımı bunlardan uzak tutmak için uğraşsam da gece kavga sesleriyle uyanıyordu. Eşimin evden ayrılmasını istemememin en önemli sebebi buydu.
Yalnız şöyle bir durum var, pedagogumuza söylediğim halde net bir cevap alamadım;mesela kızımla salonda oynuyoruz; odası çok geniş, çok rahat bir oda; orada oynamak istemiyor, oraya beraber gittiğimizde odasına da girmek istemiyor ve annemle ben salonda konuşurken ikimizin bacaklarından tutup bizi birbirimize yaklaştırıyor. Keza arkadaşlarım geldiğinde de aynı şey olurken; babasına gönderirken çok zorluk çekiyorum. Bahsettiğim gibi eve gelirken de apartmana girmek istemiyor, bu genelde olan bir şey.Ancak hiç tanımadığı on onbeş dakika onunla zaman geçiren biri herhangi biri yanından ayrılırken çok ağlıyor. Onu çözemiyorum, ilgi eksikliğinden olması mümkün değil gibi. Evde gergin bir hava yok babası ayrıldığından beri; hatta kızım hep eğlenceli zamanlar geçirsin diye haftada dört gün üç saat bir oyun grubuna götürüyorum, resim yapıyoruz.Oynarken hiç sorun çıkmıyor. Ama ben evden bir iş görüşmesi için çıkmaya kalktığımda sinir krizleri geçiriyor. Çok kötü oluyor.
Burada nasıl davranmam gerektiğini çözemiyorum ; pedagog, biraz sert olman, kuralları kesin koyman, gerekirse cezalandırman gerekiyor, yoksa davranış kalıbını benimser; sonrasında yok etmek mümkün olmuyor dedi.
Ancak ben sert davranamıyorum; nasıl yaklaşmam gerekiyor?
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Alıntı:
akcurali rumuzlu üyeden alıntı
Çok haklısınız; tutarlı olabilmek, belli bir stabil durumu yaratabilmek çok önemli. Ancak boşanma durumunda eğer taraflar çocuk konusunda dahi anlaşamıyorsa bu çok zor. Kaldı ki dediğiniz gibi işin içinde babaanneler, anneanneler girince iyice karışıyor.
Bir süredir kızımı pedagoga götürüyorum. Tuvalet alışkanlığı için her türlü hazırlığı yapmamıza rağmen, tuvalete oturmak istemiyor, oturak,lazımlık gibi yan ürünleri ise asla kullanmak istemiyordu. Bunun bir güven sorunu olduğunu fark ettim. Pedagoga gittiğimiz süre henüz kısa ama birkaç faydasını görmeye başladım bile.
Ancak; eşime hiçbirşey anlatamıyorum, hiç dinlemiyor. Örneğin pedagog çocuğun babayla görüşme saatleri,günler için şöyle bir şey önermişti. Baba ortak evinizden çocuğu almasın, çocuğu kalabalık, sevdiği bir yere getirin, babası ve siz bir yarım saat çocukla birlikte zaman geçirdikten sonra benim işim var kızım, baban eve getirecek seni tamam mı diyerek yanından ayrılın diyor. Ancak bu mümkün değil, eşim çocuğu aldığı gibi; ailesinin evine götürüyor, orada kalıyor, genelde geç getiriyor, ya da iki gün önce olduğu gibi; getirmiyor.
Özelde şöyle bir durum var; biz eşimle aynı evdeyken; sürekli tartışma çıkıyor, haftada en az bir kez salonun camı değişiyordu. Kızımı bunlardan uzak tutmak için uğraşsam da gece kavga sesleriyle uyanıyordu. Eşimin evden ayrılmasını istemememin en önemli sebebi buydu.
Yalnız şöyle bir durum var, pedagogumuza söylediğim halde net bir cevap alamadım;mesela kızımla salonda oynuyoruz; odası çok geniş, çok rahat bir oda; orada oynamak istemiyor, oraya beraber gittiğimizde odasına da girmek istemiyor ve annemle ben salonda konuşurken ikimizin bacaklarından tutup bizi birbirimize yaklaştırıyor. Keza arkadaşlarım geldiğinde de aynı şey olurken; babasına gönderirken çok zorluk çekiyorum. Bahsettiğim gibi eve gelirken de apartmana girmek istemiyor, bu genelde olan bir şey.Ancak hiç tanımadığı on onbeş dakika onunla zaman geçiren biri herhangi biri yanından ayrılırken çok ağlıyor. Onu çözemiyorum, ilgi eksikliğinden olması mümkün değil gibi. Evde gergin bir hava yok babası ayrıldığından beri; hatta kızım hep eğlenceli zamanlar geçirsin diye haftada dört gün üç saat bir oyun grubuna götürüyorum, resim yapıyoruz.Oynarken hiç sorun çıkmıyor. Ama ben evden bir iş görüşmesi için çıkmaya kalktığımda sinir krizleri geçiriyor. Çok kötü oluyor.
Burada nasıl davranmam gerektiğini çözemiyorum ; pedagog, biraz sert olman, kuralları kesin koyman, gerekirse cezalandırman gerekiyor, yoksa davranış kalıbını benimser; sonrasında yok etmek mümkün olmuyor dedi.
Ancak ben sert davranamıyorum; nasıl yaklaşmam gerekiyor?
Söylediklerinizden anladığım kadarıyla, çocuğunuzun kafası çok karışık.Bir tarafta babası var, bir tarafta annesi var.Babasına gidince ne zaman döneceği belli değil, eve gelince babasına tekrar gideceği ya da ne zaman gidebileceği belli değil.Belli ki, siz çocuğunuzun babasıyla olan ilişkisini devam ettirmek istiyorsunuz.Ama çocuğunuz bu sefer annem babama kızacak, beni bir daha babama göndermeyecek diye düşünüyor olabilir.
Çocuğunuz yaklaşık iki yaşındaki bir çocuk için fazlasıyla ağır bir yükü üstlenmiş görünüyor.Bu ağır yük, muhtemelen çocuğunuzda aşırı stres yarataıyor ve çocuğunuz bu tepkileri ortaya koyuyor.
Çocuk için önemli olan, ayrı kaldığı ebeveynini, sık sık ve düzensiz aralıklarla görmesi değil, az da olsa periyodik ve sabit aralıklarla görmesidir.
Sizin yapabileceğiniz, tek başınıza da olsa, kurallarınızdan taviz vermemeniz.Çocuklar kuralları delmek için, her türlü yolu deneyebilir.Sizin bu konuda, biraz daha sabırlı olup, taviz vermemeniz yerinde olacaktır.Bu durum, sizi zorlayacaktır.
Ayrıca, umuyorum ki, eski eşinizle aranızdaki kötü anılar ve yaşanmışlıkların duygusal yükü, zamanla etkisini kaybedecek ve en azında çocuğunuz konusunda objektif ve onun yararına olan kararlar verebileceksiniz.
Çocuğunuz bahsettiğim stres durumundan kurtulması için kendini bir şekilde ifade etmesi gerekir.Bu durum için oyun terapisi önerebilirim.
Umarım faydalı olabilmişimdir.Herşey gönlünüzce olsun..
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Alıntı:
PsikologBeyhan rumuzlu üyeden alıntı
Söylediklerinizden anladığım kadarıyla, çocuğunuzun kafası çok karışık.Bir tarafta babası var, bir tarafta annesi var.Babasına gidince ne zaman döneceği belli değil, eve gelince babasına tekrar gideceği ya da ne zaman gidebileceği belli değil.Belli ki, siz çocuğunuzun babasıyla olan ilişkisini devam ettirmek istiyorsunuz.Ama çocuğunuz bu sefer annem babama kızacak, beni bir daha babama göndermeyecek diye düşünüyor olabilir.
Çocuğunuz yaklaşık iki yaşındaki bir çocuk için fazlasıyla ağır bir yükü üstlenmiş görünüyor.Bu ağır yük, muhtemelen çocuğunuzda aşırı stres yarataıyor ve çocuğunuz bu tepkileri ortaya koyuyor.
Çocuk için önemli olan, ayrı kaldığı ebeveynini, sık sık ve düzensiz aralıklarla görmesi değil, az da olsa periyodik ve sabit aralıklarla görmesidir.
Sizin yapabileceğiniz, tek başınıza da olsa, kurallarınızdan taviz vermemeniz.Çocuklar kuralları delmek için, her türlü yolu deneyebilir.Sizin bu konuda, biraz daha sabırlı olup, taviz vermemeniz yerinde olacaktır.Bu durum, sizi zorlayacaktır.
Ayrıca, umuyorum ki, eski eşinizle aranızdaki kötü anılar ve yaşanmışlıkların duygusal yükü, zamanla etkisini kaybedecek ve en azında çocuğunuz konusunda objektif ve onun yararına olan kararlar verebileceksiniz.
Çocuğunuz bahsettiğim stres durumundan kurtulması için kendini bir şekilde ifade etmesi gerekir.Bu durum için oyun terapisi önerebilirim.
Umarım faydalı olabilmişimdir.Herşey gönlünüzce olsun..
İlginize çok teşekkür ederim; elimden geleni yapıyorum. Umarım zamanla babası da gerçekleri görür ve zarar verici olmaktan çıkar. Ben de taşınacağım yerde bir arkadaşımızın eşiyle görüşeceğim, oyun terapisi uyguladıklarını öğrenmiştim, umarım yararlı olur, zaman ayırdığınız için teşekkür ederim
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Merhaba ;
Ben eşimin alkol alışkanlığı nedeniyle boşanma davası açtım.17 ve 12 yaşlarında iki kızım var.kızlarım boşanma davası açtığımı biliyorlar.ancak ikiside bu yıl sınava gireceği için çocukların önlerinde kritik yapmamaya dikkat ediyoruz.eşiminde benimde yeni bir düzen kurmaya imkanı olmadığı için aynı evde yaşamayada devam ediyoruz.
Yaşadığımız bu süreçte kızlarımın bir çok olaya şahit olmalarına rağmen fırtınadan çok etkilenmesinler çabasındayım.Sorun olduğunu düşündüğüm husus küçük kızımın tutumu.eşimi çocuklarımın yanında asla rencide etmedim,ve kızlarıma kötüleme konuşmaları yapmadım yapmadırmadım.bunlara rağmen küçük kızım babasını sevmiyor ve bize yaşattıklarını haketmediğiz konusunda babasından uzak duruyor.babasına işin kötüsü düşmanıymış gibi davranıyor.bu durum beni çok üzüyor..ne yapacağımı şaşırdım..eşimde bunun farkında.büyük kızımda böyle bir sorunumuz yok.babasını seviyor,ayrılık kararımızıda olgunlukla karşıladı.taraf olmamakta kararlı davranıyor.bende sürekli babanız iyi bir insan ama ne yazık ki alkole yenildi,sonuçta babanız diyorum.
Kızlarıma,haklarını korumayı,ve gürbüz bireyler olmaları husunda hassasiyetle durduğumdan küçük kızım bunları bana koz olarak kullanıp,babasına karşı kin duymaya,devam ediyor.Taraf yapmamaya çalıştıkça,durum bu hale geldi.eşim ilgileniyor onunla vakit geçiriyor.Ancak çocuğun içindeki nefreti bitiremiyoruz.Bana ne yapmamı önerirsiniz.Kızlarımın önünde uzun bir hayat var.babalarıyla kendilerini güçlü hissetmelerini,paylaşımlarının hiç bitmemesini istiyorum.teşekkür eder.iyi günler dilerim.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Alıntı:
resmiyet rumuzlu üyeden alıntı
Merhaba ;
Ben eşimin alkol alışkanlığı nedeniyle boşanma davası açtım.17 ve 12 yaşlarında iki kızım var.kızlarım boşanma davası açtığımı biliyorlar.ancak ikiside bu yıl sınava gireceği için çocukların önlerinde kritik yapmamaya dikkat ediyoruz.eşiminde benimde yeni bir düzen kurmaya imkanı olmadığı için aynı evde yaşamayada devam ediyoruz.
Yaşadığımız bu süreçte kızlarımın bir çok olaya şahit olmalarına rağmen fırtınadan çok etkilenmesinler çabasındayım.Sorun olduğunu düşündüğüm husus küçük kızımın tutumu.eşimi çocuklarımın yanında asla rencide etmedim,ve kızlarıma kötüleme konuşmaları yapmadım yapmadırmadım.bunlara rağmen küçük kızım babasını sevmiyor ve bize yaşattıklarını haketmediğiz konusunda babasından uzak duruyor.babasına işin kötüsü düşmanıymış gibi davranıyor.bu durum beni çok üzüyor..ne yapacağımı şaşırdım..eşimde bunun farkında.büyük kızımda böyle bir sorunumuz yok.babasını seviyor,ayrılık kararımızıda olgunlukla karşıladı.taraf olmamakta kararlı davranıyor.bende sürekli babanız iyi bir insan ama ne yazık ki alkole yenildi,sonuçta babanız diyorum.
Kızlarıma,haklarını korumayı,ve gürbüz bireyler olmaları husunda hassasiyetle durduğumdan küçük kızım bunları bana koz olarak kullanıp,babasına karşı kin duymaya,devam ediyor.Taraf yapmamaya çalıştıkça,durum bu hale geldi.eşim ilgileniyor onunla vakit geçiriyor.Ancak çocuğun içindeki nefreti bitiremiyoruz.Bana ne yapmamı önerirsiniz.Kızlarımın önünde uzun bir hayat var.babalarıyla kendilerini güçlü hissetmelerini,paylaşımlarının hiç bitmemesini istiyorum.teşekkür eder.iyi günler dilerim.
Merhaba,
Benim size en başta söylemek istediğim şey, çocuklarınızın sınavlarında gerçek performanslarını gösterebilmeleri için, en azından sınav dönemi bitene kadar ani hareketlerde bulunmamanız.
Kadınların kendi ayakları üzerinde durabilmeleri çok önemli.Ve kendi ayaklarında üzerinde durmanın yolu da bu sınavlardan geçiyor.Bir çocuk ailesinin boşanma kararından, aile içi huzursuzluklardan ne kadar etkilenmedim derse desin, belki kendi de farkında olmayarak etkilenir.Boş zamanlarında, ders çalışırken, anne ve babası arasında olanları düşünebilir, kendisini, mutlu aile hayalleri kurarken bulabilir.Bu durum da çocuğun sınav başarısını olumsuz yönde etkileyebilir.
Küçük kızınızın babasına karşı olan tavrı, ergenlik döneminin duygusal atmosferi düşünüldüğünde anlaşılabilir.Ergenlik döneminde, çoğunlukla duygular, mantığın çok önündedir, hayatta çoğu sadece siyah ve beyazdan ibarettir, iyi ya da kötü vardır, bir insanın hem iyi hem de kötü yönleri olamaz, gibi düşünceler mevcut olabilir.
Kızınız, olanlar için babasını suçluyor.Fakat onun bazı olumsuz yönleri olduğu gibi, olumlu yönleri de olabileceğini -şimdilik- kavrayamıyor olabilir.Sizin yapacağınız, söylediğiniz gibi kızlarınıza karşı babaları konusunda objektif olmak; olumsuz yönleri olduğu gibi, olumlu yönlerinden bahsetmek.Ayrıca, babanın da ümitsizliğe kapılmadan ve yapmacıklığa-aşırılığa başvurmadan kızıyla kaliteli vakit geçirmesi, doğal ve samimi bir iletişim kurması gerekir.
Aile içinde gösterilen çabalar, hemen her şeyi düzeltmeyebilir.Ama emin olun ki, zaman içinde gösterdiğinizin çabaların karşılıklarını alacaksınız.
Hoşçakalın...
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Alıntı:
PsikologBeyhan rumuzlu üyeden alıntı
Merhaba,
Benim size en başta söylemek istediğim şey, çocuklarınızın sınavlarında gerçek performanslarını gösterebilmeleri için, en azından sınav dönemi bitene kadar ani hareketlerde bulunmamanız.
Kadınların kendi ayakları üzerinde durabilmeleri çok önemli.Ve kendi ayaklarında üzerinde durmanın yolu da bu sınavlardan geçiyor.Bir çocuk ailesinin boşanma kararından, aile içi huzursuzluklardan ne kadar etkilenmedim derse desin, belki kendi de farkında olmayarak etkilenir.Boş zamanlarında, ders çalışırken, anne ve babası arasında olanları düşünebilir, kendisini, mutlu aile hayalleri kurarken bulabilir.Bu durum da çocuğun sınav başarısını olumsuz yönde etkileyebilir.
Küçük kızınızın babasına karşı olan tavrı, ergenlik döneminin duygusal atmosferi düşünüldüğünde anlaşılabilir.Ergenlik döneminde, çoğunlukla duygular, mantığın çok önündedir, hayatta çoğu sadece siyah ve beyazdan ibarettir, iyi ya da kötü vardır, bir insanın hem iyi hem de kötü yönleri olamaz, gibi düşünceler mevcut olabilir.
Kızınız, olanlar için babasını suçluyor.Fakat onun bazı olumsuz yönleri olduğu gibi, olumlu yönleri de olabileceğini -şimdilik- kavrayamıyor olabilir.Sizin yapacağınız, söylediğiniz gibi kızlarınıza karşı babaları konusunda objektif olmak; olumsuz yönleri olduğu gibi, olumlu yönlerinden bahsetmek.Ayrıca, babanın da ümitsizliğe kapılmadan ve yapmacıklığa-aşırılığa başvurmadan kızıyla kaliteli vakit geçirmesi, doğal ve samimi bir iletişim kurması gerekir.
Aile içinde gösterilen çabalar, hemen her şeyi düzeltmeyebilir.Ama emin olun ki, zaman içinde gösterdiğinizin çabaların karşılıklarını alacaksınız.
Hoşçakalın...
Merhaba :
Önce cevabınız ve ilginiz için teşekkür ederim.Kızlarımın ruh sağlığı ve başarılı bireyler olmaları herşeyden önceliklidir benim için.Eşimin evimizdeki maddi harcamalara katılmadığı gibi kredi kartlarının borcundan eve icra dairesinden tebligat gelince ;"bu kadarıda çok fazla " dedim ve boşanma davası açtım.öyle bir yere gelinmişti ki tepkisiz kalamazdım,kızlarımda sömürülen bir anne görmek istemeklerini söylediler.
Geçen hafta yapılan ilk duruşmamızda eşim hakime kendisinin kusurlu olduğunu benim haklı olduğumu ve borçlarını ödeyeceğini.boşanmak istemediğini söyledi.benimde zaten hiçbir maddi talebim yoktu.hakim şaşırdı tabi,neden maddi talebin yok diye bana sorunca : Eşim borçlarını bitirince kızlarının ihtiyaçlarını karşılar adı nafaka olmasa bile gerekeni yapar.dedim.kızlarım için sulh olmak zorundayız dedik.
Tabi yapılan bu duruşmadan kızların bilgileri olmadı.Sınavlar için emek ediyorlar başarılı pırıl pırıl çocuklar.Taşma noktası yaşamasaydım sınav zamanı bunuda yapmazdım.Evden taşınmama kararımda maddi imkansızlıklar olsa bile kızlarımın düzenini bozma ve onları alt üst etme hakkını kendimde görmedim.
Küçük kızımın tavırlarının ergenliklede ilgili olabileceği hiç aklıma gelmemişti.evet şimdi cevabınızı okuyunca aklıma çok yattı ve içim rahatladı.sağolun.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
bari siz demeyin pedagog diye...üzücü
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Pedagog denilmesindeki üzücü taraf ne olabilir?
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
AŞAMA AŞAMA BOŞANMA VE ÇOCUK
Boşanma, bütün çocukları aynı şekilde etkilemeyebilir.Çünkü her ailenin kendi içinde sistemleri, olayları değerlendiriş şekli ve boşanma biçimi birbirinden çok farklıdır.Boşanmanın çocuklar üzerindeki etkileri, ana hatlarıyla 5 aşamadan geçer.Bunlar:
Boşanmayı İnkâr: Bu aşamada çocuklar, anne ve babasının ayrılacağını öğrenirler. Fakat gerçekle yüzleşmek istemeyebilirler. Çünkü karşılarında duran gerçek, onların kabul etmek istemeyeceği türden bir gerçektir. Anne ve babalar bu aşamada, çocuklarına, uygun bir şekilde boşanmayı açıklamalı ve sabırlı olmalıdırlar.
Boşanma Durumunu Yaratan Nedenler Kızma: Bu aşamada çocuk artık boşanma durumunu yavaş yavaş anlamaya başlamıştır. Boşanma çocuk tarafından olumsuz olarak algılandığı için, doğal olarak boşanmanın sebeplerine karşı öfke hissedebilir.Bu öfke, ebeveynlerden birisine, akrabalardan birisine ya da çocuğun kendisine yönelik olabilir.
Anne ve Babayı Birleştirme Çabaları: Çocuk içinde bulunduğu, dünyayı tanıdığı ortamı kaybetmemek için elinden geldiği müddetçe anne ve babayı birleştirmeye çalışabilir.Birleştirme çabaları, sözel olarak istek şeklinde olabileceği gibi, bazen de dolaylı yoldan çabalarla olabilir.Çocukların birleştirme çabalarına, bazen, anne ve babalar da zemin hazırlayabilirler.Ebeveynler, çocuğun bu durumu kabullenemeyeceğini düşünerek, her zaman açık bir kapı bırakmak isteyebilirler.Fakat bu durum, çocukların üzerinde olumsuz etki bırakabilir.Boşanma kararı verildikten sonra, çocuğa yeniden başlama konusundan ümit verilmemeli, bu konuda net olunmalıdır.
Depresyon: Ne yaparsa yapsın, anne ve babasını birleştiremeyeceğini anlayan çocuklar, bazen, ümitsizliğe kapılıp, depresif duygu durumu yaşayabilirler.Bu durum başlangıç aşamasında, bilinçli ebeveyn tutumlarıyla aşılabilir.Fakat, çocuğunuzda ciddi depresyon belirtileri görüyorsanız kesinlikle bir uzmandan yardım almalısınız.
Boşanmayı Kabullenme:Yaşanan her türlü şeyden sonra, çocuklar boşanmayı yeterince açık ve net değerlendirebilirler.içinde bulundukları durumu anlayıp, geleceklerini ve statülerini bu duruma adapte ederler.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Beyhan Hanım,
Bir konuda fikrinizi almak istedim. Kızımın sorunları için danıştığımız, kızımı gören pedagog eve bir evcil hayvan almamızı önerdi. Köpeğin daha uygun olacağını ama eğer olmuyorsa kedinin de söz konusu olabileceğini söyledi. Ben köpekleri tercih ederim ancak köpeğe bakabilecek bir fiziksel alanımız yok. Bahçe, geniş bir teras vs. Kedi almayı düşünüyorum bir kaç gün içinde; sizce bu gerçekten yararlı olur mu yoksa sadece geçici, görüntüde bir çözüm mü? Elbette böyle bri hareketin her sorunu çözmesini beklemiyorum ama olumlu olacağına inanıyorum. Sizin de değerli fikrinizi almak istedim.
iyi günler.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Merhaba Sayın akcurali,
İlk önce bir hususu düzeltmek istiyorum; "Beyhan" ismi genellikle genellikle bayanlar tarafından kullanıldığı için benim durumumda da herkes Beyhan Hanım diye hitap ediyor.Fakat durum tam tersi :)
Evcil hayvanların genel olarak çocuk psikolojisine ve psikolojik gelişimine katkı sağladığı bilinmekte.Çocuklarda sorumluluk gelişimi, başka bir canlıyla ev içinde ilişki kurma, özellikle kardeşi olmayan çocuklarda, başka bir canlının ihtiyaçlarını anlama ve ona göre davranma ve bir uğraşı olması anlamında çocuğunuza destek olabileceğini düşünüyorum.Sizin de dediğiniz üzere , birden herşeyin değişmesini beklemek hayal kırıklığına sebep olabilir.Ama çocuğunuzun üzerindeki stresi üzerinden atması konusunda çok olumlu etkileri olacağını düşünüyorum.
Selamlar...
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Alıntı:
PsikologBeyhan rumuzlu üyeden alıntı
Merhaba Sayın akcurali,
İlk önce bir hususu düzeltmek istiyorum; "Beyhan" ismi genellikle genellikle bayanlar tarafından kullanıldığı için benim durumumda da herkes Beyhan Hanım diye hitap ediyor.Fakat durum tam tersi :)
Evcil hayvanların genel olarak çocuk psikolojisine ve psikolojik gelişimine katkı sağladığı bilinmekte.Çocuklarda sorumluluk gelişimi, başka bir canlıyla ev içinde ilişki kurma, özellikle kardeşi olmayan çocuklarda, başka bir canlının ihtiyaçlarını anlama ve ona göre davranma ve bir uğraşı olması anlamında çocuğunuza destek olabileceğini düşünüyorum.Sizin de dediğiniz üzere , birden herşeyin değişmesini beklemek hayal kırıklığına sebep olabilir.Ama çocuğunuzun üzerindeki stresi üzerinden atması konusunda çok olumlu etkileri olacağını düşünüyorum.
Selamlar...
Çok özür dilerim; bir de utanmadan uzun uzun yazmışım. Kusura bakmayın, unisex isimlerde yaşanan bir sorun, ben de dikkat etmemişim, pardon tekrar. Ben o zaman arkadaşımın kedisinin yavrularından birini alayım gidip; eve ikinci kız olarak getireyim. Kızım çok seviyor kedileri; umarım evde de çok mutlu olur.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Umarım herşey yolunda gider siz ve çocuğunuz için.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Sn.PsikolgBeyhan Merhaba ,
5 yıldır ayrı yaşadığımız ve şu anda boşanma davamız devam eden çocuklarımın babasıyla ilgili olarak, çocuklarıma uyguladığı şiddet hakkında bir şey sormak istiyorum. Çünkü mahkeme kararıyla kızımızla görüşme için bir pedagog gelecek ve ben kızımın babasından gördüğü sözel ve fiziksel şiddeti pedagogla konuşmasını istedim ancak o buna pek sıcak bakmıyor. Babasının bunu öğrenirse kendisinden daha çok nefret edeceğini düşünüyor. Yanlış anlaşılmasın lütfen, babasına karşı doldurmak ya da davayı etkilemesi değil düşündüğüm. 21 yaşında olan abisi mahkemede tanıklık ederek kendisine uygulanan şiddet ve aldatma konularında tanıklık yaptı zaten. Babalarıyla 5 yıldır hiç bir şekilde görüşmedim ancak çocuklarımın istedikleri zaman babalarıyla görüşmeleri için onları destekledim. Hatta benimle ayrı olduğu zaman babalarının çocuklara daha iyi davranacağını düşündüm ama düşündüğüm gibi olmadı. Özellikle geçtiğimiz ay olan bir olayı kızm anlattı ve ben hep düşündüğüm ve söylediğim 'bu adam çocuklarımın babası ve onların babalarına ,baba olarak ihtiyaçları her zaman olacak' mı demeliyim hala?12 yaşında olan kızımın anlattığına göre: babası arkadaşları ve kendi için 'arkadaşların o... sen de o... ların başısın' demiş. Şiddetin hiç bir türü kabul edilemez ama 21 yaşındaki oğluma hala şiddet uyguladığını öğrendiğimde bile bu kadar kahrolmamıştım 'neden kendini savunmadın ya da karakola gitmedin' dedim. Sonuçta orada değildim ve o kendini savunabilecek yaştaydı. Ama kızıma yapılanı kabullenemiyorum. Kızıma 'bu sadece boşanma mahkemesi değil, çocukların haklarının savunulması için (anne -babalarına karşı bile) bir aile mahkemesi ve senin haklarını korumak için var. Babanın yanlış davranışlarını söyleyebileceğin tek yer orası' dedim . Birbirimize sarılıp ağlayarak bu konuşmayı yaptık. Ama kızım abisine yapılanları da gördüğü için, çekiniyor. Sizce kızımın bu olayı unutmaya çaloşması ve birdaha olmayacağını umması mı onun için daha iyi , yoksa ona yapılanın yanlış olduğunun bilinmesi mi onun için daha iyi olur? Çok teşekkür ederim.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Merhaba,
Anlatınlardan anladığım kadarıyla hem oğlunuz hem de kızınız babaları tarafından şiddete maruz kalıyorlar.Bilindiği gibi şiddet sadece fiziksel olarak ortaya çıkmıyor, duygusal,psikolojik ve ekonomik boyutları da olabiliyor şiddetin.
Sizin sorduğunuz soruların cevapları aslından soruların içinde gizli.Kızınızın bu olayı gerçekten zor ve zaman lacal bir durum.Ayrıca bu aşamada bunu tek başına yapabilmesi gerçekten çok zor.Bir psikollogdan destek alması onun bu dönemi atlatmasını kolaylaştıracaktır.Yaşanılanların tekrar olmamasını ummaksa sadece bir dilek ve gerçekleşme ihtimali düşük olan bir dilek.
Muhtemelen kızınız babasından gördüğü davranışların yanlış olduığunu zaten biliyor.Ama mesele kızınızın babasıyla iyi ya da kötü de olsa babasıyla iletişime ihtiyacı olduğudur.Fakat böyle bir iletişim şekli kızınıza iyi gelmeyecek durumu daha da kötüleştirecektir.
Mahkemede, kızınızla eski eşinizin kontrol dahilinde görüştürülmesini talep edebilirsiniz.Ayrıca, en yakın hastanede ya da kızınızın okulunda bulunan bir psikologla ya da psikolojik danışmanla görüşmesini sağlamak kızınız açısından sağlıklı olacaktır.
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Alıntı:
PsikologBeyhan rumuzlu üyeden alıntı
Merhaba,
Anlatınlardan anladığım kadarıyla hem oğlunuz hem de kızınız babaları tarafından şiddete maruz kalıyorlar.Bilindiği gibi şiddet sadece fiziksel olarak ortaya çıkmıyor, duygusal,psikolojik ve ekonomik boyutları da olabiliyor şiddetin.
Sizin sorduğunuz soruların cevapları aslından soruların içinde gizli.Kızınızın bu olayı gerçekten zor ve zaman lacal bir durum.Ayrıca bu aşamada bunu tek başına yapabilmesi gerçekten çok zor.Bir psikollogdan destek alması onun bu dönemi atlatmasını kolaylaştıracaktır.Yaşanılanların tekrar olmamasını ummaksa sadece bir dilek ve gerçekleşme ihtimali düşük olan bir dilek.
Muhtemelen kızınız babasından gördüğü davranışların yanlış olduığunu zaten biliyor.Ama mesele kızınızın babasıyla iyi ya da kötü de olsa babasıyla iletişime ihtiyacı olduğudur.Fakat böyle bir iletişim şekli kızınıza iyi gelmeyecek durumu daha da kötüleştirecektir.
Mahkemede, kızınızla eski eşinizin kontrol dahilinde görüştürülmesini talep edebilirsiniz.Ayrıca, en yakın hastanede ya da kızınızın okulunda bulunan bir psikologla ya da psikolojik danışmanla görüşmesini sağlamak kızınız açısından sağlıklı olacaktır.
Sn.PsikologBeyhan,
Yanıtınız teşekkür ederim.Evet, özellikle oğlum hiperaktif olduğu için ve babası bu durumu kabullenemediği için daha fazla şiddete maruz kaldı. Oğlum 8 yaşından beri hiperaktivite için psikiyatrist desteği almaktaydı. 5 yıl önce ayrıldığımız zaman ben ve kızım da psikolojik destek almıştık.( Babaları zaten 1991 yılından beri psikiyatristlere devam ediyordu hala gidiyor mu bilmiyorum). Önceki iletilerinizden biri olan 'aşama aşama boşanma ve çocuk' başlıklı yazınızdaki aşamaları atlattığımızı düşünüyorum. Ama kızıma son bir yıldır iki kez şiddet uyguladığını öğrendim ve bunun başlangıç olmasından korkuyorum aslında. Oğlum babasıylaartık hiç bir şekilde görüşmüyor ama kızım görüşmeye isteyerek gidiyor. Ben yine iyimser bir bakış açısıyla; mahkemede kızına da şiddet uyguladığı ortaya çıkarsa, kızıma karşı daha daha temkinli davranacağını düşünüyorum/umuyorum. Boşanma davamız 1 yıldır devam ediyor. Benim öğrenmek istediğim diğer bir konu; velayetle ilgili olarak kızımla görüşmeye gelecek olan pedagogun mahkemeye nasıl bir rapor yazdığı? Görüşme sadece yaşadığı ortamı görmek ve kiminle kalmak istediğini öğrenmekle mi sınırlı? Yoksa bununla beraber çocuğun gördüğü şiddet ve bundan etkilenmiş olması da bu raporda yer alıyor mu acaba? Bir de kızım görüşme sırasında söylemezse eğer, benim pedagoga söylemem gerekir mi? Mahkemenin görevlendirdiği pedagog nasıl bir prosedür izliyor bilmiyorum. Bu konuda da beni aydınlatabilirseniz çok müteşekkir olacağım
-
Cevap: Boşanma Süreci ve Çocuğunuzun Psikolojisi
Tekrar Merhaba,
Aile Mahkemelerinde uzman kadrosuyla çalışan psikolog ve pedagoglar, birçok değerledirme sonucunda raporlarını yazıyorlar.Aile fertleriyle görüşme, genel halin değerlendirilmesi ve ortam değerlendirilmesi bunlardan sadece birkaçı.Çocuğunuzun gördüğünü söylediğiniz şiddet bir şekilde görüşme esnasında, ifade edilirse bu konu da rapora geçecektir.
İkinci konuya gelince, ben, şiddet mevzu bahis olduğu zaman her şekilde bunun yetkili mercilere bildirilmesi taraftarıyım.Şiddetin şakası olmadığı, her türlü fiziksel ve psikolojik gelişime zarar verdiği ve hatta çok daha ileri aşamalara kadar varabildiği için, bir şekilde önlemek gerekli.Çocuğunuz belki de, görüşme esnasında kendisi söylemek isteyecektir.Fakat o söylemese bile, sizin bunu ifade etmeniz çocuğunuzun geleceği açısından faydalı olacaktır.
Selamlarımla...