Re: Tehlikenin farkında mısınız?
Demokrasi ve Anayasa kelimelerinin ,yada fikir özgürlüğü hakkını kullanmak için özel vergimi alınıyor acaba?
Bu ülkede gerçekten Demokrasi olsaydı , farklı düşünceye sahip insanlara saygı gösterilirdi.Bu ülke,hepimizin ülkesi .Birilerinin Atasının emaneti ise,diğerlerininde Atasının emaneti.
İnanın sözde Demokrasi değil özdeDemokrasi uygulanan Ülkeler de görmüşüzdür.Hatta bunlardan birindede bendeniz bizzat senelerce yaşamış bulunuyorum.Herkese "cahil ,başka dünyadan gelme" muamelesi yapılmasını kınıyorum.
Yönetim şekillerinden Cumhuriyet-Demokrasi ve Laiklik açıklamasını altta belirttim.Siteyi ekleyebilirim dilerseniz.
Ancak sorum şu:A)T.Cumhuriyeti devleti olarak,Atatürk Devrimlerine uymak şartı ile ,aynı zamanda laik olmak sureti ile,aynı zamanda demokrasinin prensiplerine göre hazırlanmış olan bir Anayasa sahip başka bir örnek ülke varmıdır?B)Anayasa Temel Haklar Maddeleri nasıl bakış açısına veya duruma göre birbirine aykırılık yada kısmen örtüşme gösterbiliyor?İçinden çıkılmaz Labirent oluveriyor?
C)Anayasayı halkın çoğunluğunun seçtiği yönetimin değiştirme hakkı ,hangi gerekçelere dayanarak yasaklanıyor (Cumhuriyet-Demokrasi-Laiklik ilkesi)?
a) — Demokraside, toplumun idaresinde çoğunluğun menfaatine uygun bir yol tutulur. Bunu bir kişiye ya da bir sınıfa bırakmak doğru değildir. Böylece, bir toplumun idaresinde, o topluma bağlı her ferdin bir sözü ve bir oyu bulunur ve yönetim çoğunluğun isteğine göre yürütülür.
b — Toplumda, sosyal, iktisadî ve siyasî alanlarda herkese tam bir eşitlik sağlanır.
c — Kanun karşısında herkes tam bir eşitlik altında bulunur. Kanun karşısında herkes eşittir ve kanunlar her ferde aynı surette uygulanır
Türkiye'de demokrasi : Bugün çok partili bir sistem içinde devam ede gelen demokrasi hareketi, bu devresine gelinceye kadar birçok safhalardan geçmiştir.
Ancak, îkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesi üzerine, bu savaştan başarı ile çıkmış olan Batı devletlerinin Birleşmiş Milletler Teşkilâtını kurmaları ve Türkiye'nin bu teşkilâta üye olması ile ,devam ede gelen tek parti sistemine karşı bir tepki uyanmaya başlamıştır. Bunun sonucu olarak, tek partili totaliter rejimden çok partili demokratik hayata dönmek zorunluluğu berilmiş ve 1946 yılında Demokrat Parti'nin kurulması, ile Türkiye'de çok partili olan ve Batı demokrasileri ölçüsünde bir demokrasi hayatı başlamıştır.
Türkiye'de genel olarak şu seçimler yapılmaktadır : Milletvekilleri seçimi, Cumhuriyet Senatosu üyeleri seçimi, İl Genel Meclisleri seçimi, Belediye Meclisi üyeleri seçimi, şehir ve kasabalarda muhtar ve ihtiyar heyetleri seçimi, Ticaret ve Sanayi Odaları ve Ticaret Borsaları seçimi.Fakat seçim deyince, çoklukla “milletvekili” ve (9 Temmuz 1961 de halkoyunca kabul edilen Yeni Anayasamıza göre) Cumhuriyet Senatosu üyeleri seçimi anlaşılmaktadır
LAİKLİK
Bireysel ve toplumsal hayatın yönlendiricileri olarak din ve dünya otoritelerinin etki ve egemenlik alanlarının birbirlerine irca edilemez bir biçimde saha ve sınırlarının ayrılması; din ve devletin hak, yetki görev ve yürütme gücünün yerine getirilişinde birbirlerine karşı tamamen bağımsız davranmasını sağlayan siyasî, hukukî ve idarî kural.
Hukukî lâiklik ise, temel hak, özgürlük ve eşitlik ilkelerinden hareketle, doğrudan doğruya devletin yürütme organ ve ilkelerinden ayrılması prensibine dayanır. İlke gereğince devlet hiç bir dini tanımayacağı gibi, fertlerin bir dine sahip olma ya da dini ihtiyaçlarını tatmin etmedeki tavır, davranış ve eylemlerinde mutlak özgürlüklerini kabul eder. Devlet, dini kurallara dayalı kanunlar çıkaramayacağı gibi, dindarların dini yaşantılarını olumlu veya olumsuz yönde sınırlandırıcı ilkeler dikte edemez.
Re: Tehlikenin farkında mısınız?
sayın senem kartal nede olsa yüzdesi cok yüksek müslüman olarak yaşanan
bir ülkedeyiz sizlerin anlayışıyla cözüm gözükmüyor bence purobleme degil çözüme odaklanmak olmalı zira sizler müslümanın örtüsüne bile tahammül gösteremiyorsunuz vede müslüman bir ülkede sizlerede birileri cıkıp müslüman olmayan bazı ülkeleri adres olarak gösterebilir haklı olarak onun için tavsiyem aklıselimi gözetip cözümü adaklanın tüm güzellikler türkiyenin olsun..
Re: Tehlikenin farkında mısınız?
Alıntı:
mehmet emin sezen rumuzlu üyeden alıntı
Çünkü Anayasal demokretik rejim değişmeyecek esaslara baglıdır.
(O nun için inadına Atatürk ve ilkeleri inadına demokrasi.)
Demokrasi korunmadan demokrasi olmaz inadına korunur.
Demokrosi korunmazsa yerine diktatörler ya da faşist rejimler gelir...
Demokratik rejimler demokrasiyi yıkmak isteyenlere karşı kesin sınırlar çizerler.(onun için inadına)
Öyle her isteyenin istediği referandumla, istediği soruya sorarak rejimi değiştirmesine müsade etmezler.(onun için inadına)
Demokrasi, ısparta Belediye Baskanı'nın ya da AKP Konya Milletvekili avukatın düşündüğü gibi bir rejim hiç değildir...
İsteyen istedeğini yaptırma anlamına hiç gelmez.
Sayın arkadaşım yukarıdaki saydıkların olagan üstü varlıklar tarafındamı yoksa zamanının insanları tarafındanmı yaşamımıza girmiştir öyle bakış acınız varki sanki bunlar degiştigi zaman dünya yörüngesindan cıkacakmış gibi bir mantık bu mantıkla düşünecek olursak hiçbir araştırmaya gerek yok tabiiki sonuc dünya arenasından diskalifiye olmak bugüne kadar oldugu gibi korkularımız aklımızı esir almaması gerektigini düşünüyorum kireclenmiş beyinlerle ilerleme olmayacagı acıktır kendimizi hesaba cekersek dünyanın bir araştırma sayesinde bu günlere geldigi vede yaşam kalitesi bence her şeyden ve her araştırmanın başında gelmesi gerektigi tartışılmaz bir gercek oldugu muhakkaktır saygılarımla
Re: Tehlikenin farkında mısınız?
Re: Tehlikenin farkında mısınız?
Kimlere güvendiğinizi bir kere daha düşünün isterseniz?Bu ülke nerelere götürülmek isteniyor emnim farkındasınızn ama ses çıkamayarak geri dönüşü olmaya yollara girdiğimizi iafde etmek istiyorum.Ben Atatürk sevgisiyle büyüdüm.Vatanımı sevdim.Şimdi benden bu ülkeyi bölmek isteyenlere güvenmemi beklemesinler.Kanmayalım kandırılmayalım....
Re: Tehlikenin farkında mısınız?
Vatanımızda yaşanan tartışmayı ""Atatürk sevgisi " yada "düşmanlığı" olarak nitelendirmek,çok yanlış ve yersiz.Amaç ve olup bitenler neden ısrarla çarpıtılıyor?
Eğitim özgürlüğü için verilen bir mücadele,nasıl olurda bölücülük gibi algılanır?
Burda verilen mücadele vatanı bölmek değil;bu tavrı DTP ve PKK yanlılarına buyrun sergileyin (TBMM 'deki Vekillerin dokunulmazlığının iptali için).
Burda yine istediğiniz kadar ATATÜRKçülüğü savunabilirsiniz.
Bu ülkede herkes Atatürk ilkeleriyle ve sevgisiyle büyümüştür.Cumhuriyetimize ve Kurucusuna kimse saygısızlık ve nankörlük yaptığını düşünmüyorum.Dinini savunmak,Atatürkü sevmemek anlamına gelmez.Kesinlikle....
Hakkını aramak suç olamaz,yasal olduğu sürece.Anayasa ile bağdaşmaması,Atatürk düşmanlığı ve vatan hainliği sonucu çıkartmaz.Anayasa düzenlemesi bildiğim kadar 1961'de yapılmıştır.Yani Atatürkün ölümünden 23yıl sonra.Atatürk bu vatanın birlik ve beraberliği için savaşmıştır.Ve hayatta olsaydı,yine birlik ve beraberlik için en uygun uzlaşma yolunu seçerdi.
Aksini iddia eden olsada,bu kanaatteyim,çünkü verilen mücadelenin sonunda Vatanı bölme yada dış güçlerin eline geçmesi gibi bir tehlike yok ortada.İç huzuru sağlamak değilmi(-ydi),asıl mesele?
Re: Tehlikenin farkında mısınız?
Alıntı:
marita rumuzlu üyeden alıntı
Vatanımızda yaşanan tartışmayı ""Atatürk sevgisi " yada "düşmanlığı" olarak nitelendirmek,çok yanlış ve yersiz.Amaç ve olup bitenler neden ısrarla çarpıtılıyor?
Eğitim özgürlüğü için verilen bir mücadele,nasıl olurda bölücülük gibi algılanır?
Gercekten bu mucedelenin ozgurluk adina yapildigina inaniyor musunuz?Ben inanmiyorum..
Oncelikli amac ozgurlukse,din-vicdan hurriyeti ise,neden hala okullarda din dersi zorunlu ders olarak okutulmakta?Neden farkli mesheplerde olanlarin inanclarina saygi gosterilmemekte?
Neden muhalif basin sindirilmeye calisilip basin ozgurlugu zedelenmekte?
Neden 301.md uzerindeki degisiklik askida durmakta?
..
..
Neden?
Bu nedenleri daha da cogaltabilirim..Arkadaslar amac ozgurlugu,vs. degil amac laik duzeni yikmak..
Re: Tehlikenin farkında mısınız?
Sevgili Çetin Bey, ben tabiki çözüm isterim ya sev ya terk et demiyorum. Ama nedir bu örtü takıntısı? Kafalarından çekip çıkaran mı oldu,ama oruç tutmadığı için zamanında İnönü Üniversitesinde ölen oldu. Hiç dikkatinizi çekiyormu bu örtülü hanımların inanç gereği örtüleri(!) elbiseleri hangi renk ve desense ona uygun illa da ipek,saten,mümkünse markalı. Halbuki inanancımızda israf haram değil mi?geçim sıkıntısı olan ülkemde bu kadar örtüyü bedava dağıtan biri mi var diye düşünmeden edemiyorum. Ayrıca bu tür tartışma ve hareketlerin varacağı yerin;AB uyumu için diye habire değiştirilen Türkiye Cumhuriyeti kanunlarının son bir değişiklikle(muhtemelen referandumla) yok edilerek ülkenin araplaşma yoluna sokulacağı ve böylece zaten bize meraklı olmayan avrupa kapısının kolayca mühürleneceği olduğunu düşünüyorum. Böylece ekonomik olarak bir çok yabancı sermayeye bağlı olduğumuzdan ;ne avrupa sömürüsünden kurtulabileceğiz ne arap dünyasına kabul edileceğiz ne de özgür yaşayabileceğiz.
Re: Tehlikenin farkında mısınız?
Eğitim özgürlüğü diye yazıları okuyunca paylaşmadan edemiycem;eğitim anayasal hak kimse tarafından engellenemez ya, ben memurum. Sırf kazandığım okulda devam edip okuyabilmem için genel müdürüm benim atamamı okulun olduğu ile yaptı. 6 ay her şey çok güzel derslerim çok iyi, başka kurumda staj bile yaptım. Sonra o il müdürü değişti. iİk işi 3 ay sürekli gece çalışmayı talep etmeme rağmen beni okuldan almakla beraber "başka kuruma mı geçecektin"diye alay etmesi oldu.???
Yönetim Notu:
Lütfen 'Yazım Kuralları'na uyunuz!
Re: Tehlikenin farkında mısınız?
Alıntı:
Türkiye Cumhuriyeti kanunlarının son bir değişiklikle(muhtemelen referandumla) yok edilerek ülkenin araplaşma yoluna sokulacağı ve böylece zaten bize meraklı olmayan avrupa kapısının kolayca mühürleneceği olduğunu düşünüyorum. Böylece ekonomik olarak bir çok yabancı sermayeye bağlı olduğumuzdan ;ne avrupa sömürüsünden kurtulabileceğiz ne arap dünyasına kabul edileceğiz ne de özgür yaşayabileceğiz.
Merak etmeyin Araplar( daha doğrusu Arap Ülkeleri) sizin düşündüğünüz gibi müslümanlığın tapusunu taşımıyorlar.Sadece dış görünüş itibarı çağrışım yapması,bazı insanların aldanmasına sebeb olabilir.
Müslümanlık sadece dış görünüşten ibaret değil.Bu kadar küçümsenmemeli.Din:herşeyden önce güzel ahlak,temizlik,hoşgörü ve sonrada ibadet ve diğer şartlar.
AB'ye gelince,tek bir kapalı kalmayınca ,AB'ye kesin alınacağımız sanılıyorsa,yanılıyor.Zaten yabancı sermayeler artmış ülkede,neden birde kapılarını açsınki?AB için hepimiz ideallerimizden,kişiliğimizden ödünmü vereceğiz?Atatürk Cumhuriyetine nolacak?
Araplara gelince;arap dünyasına girmek isteyen kim?İstedik de onlarmı almadı?Para var,gösteriş var,ama kendi kendine ayakta durabilecek kapasite yok.