İndirdim. Harika olmuş.
Sonradan vicdani redci olunmuyor mu acaba? illa vicdani redci olarak mı doğmuş olmamız gerekiyor? İnsanın pek ala 30 yaşında da fikirleri, dünyaya bakış açışı değişebilir.
Kimse anasından vicdani retçi doğmuyor. Zaman içinde eğitim çevre derken kendi fikirleri ve kişiliği oluşuyor. Yani 20 yaşına kadar komando olarak askerlik yapmayı isteyen biri üniversite ortamında düşünceleri değişiyor ve askerlik hizmeti fikrini yanlış buluyor. Ben yehova şahidi falan değilim ama artık askerlik mesleğinin bana uymadığını düşünüyorum. Buna da vicdani ret denebiliyorsa ben de bu durumdan yararlanabilmeyi isterim. Hayır kardeşim vicdani ret hakkı sadece askerliğini er olarak yapacaklara verilir subaylar vicdani retçi olamaz diyorlarsa bu da saçma olur.[/QUOTE]
Sayın ATAAN, sizin düşüncenize katılamadığımı belirtmek isterim. Hiç kimse doğuştan vicdani redci olmuyor sonuçta. 7 yaşındaki her hangi bir çocuğa sorun vicdani redci olup olmadığını, bakalım nasıl bir cevap alacaksınız. Aynı soruyu 10 yaşında, 12 yaşında ve 15 yaşında birisine de sorduğunuzda alacağınız tepki anlamsız bir bakış olacaktır bence. Bu yaşlardaki çocukların/insanların düşünce yapıları henüz yeterince gelişmediği için, bu kişilerin vicdani red kavramını anlayabilecek durumları yoktur.
İşte insanlar bu yaşta ebeveynlerinin etkisi ile askeri liselere kayıt oluyorlar. Ve bu kayıt olayı da, bir çokları için çıkışı ve dönüşü olmayan bir yol durumunda. Bu arada askeri lise bitiyor, harp okulu bitiyor ve kıtaya çıkılıyor. İşte bu dönemlerde insanların kişilikleri, dünyaya bakışları şekilleniyor. Ve bazıları ancak bu zamanlarda anlıyor askerlik mesleğinin kendileri için uygun olmadığını. Onun için insanın 30'undan sonra vicdani redci olabilmesini doğallıkla karşılamak gerektiğini düşünüyorum.
Yada olaya dini görüş açısından bakarsak: İnsan nasıl 30 yaşında Hristiyan olabiliyorsa, 30unda Yehova Şahitlerine katılmaya (yani vicdani red) da karar verebilir.
Yoksa şu anki yaşam şartlarında, aylık 3000+ TL maaş, ölene kadar maaş güvencesi, lojman hakkı, servis, yemek, sosyal haklar, sosyal tesisler, erken ve kıyak emeklilik gibi imkanlar sunan bir mesleği bırakmak için bence deli (yada vicdani redci) olmak lazım.
Saygılar
Bu işin içinde olan herkez bizlerle aynı doğrultuda düşünüyor arkadaşlar bu 2+2=4, Sn.Ataan'da aynı şekilde. Oda farklı birşeyi savunmuyor sonuc olarak, ama çıkış yolu neresi, yada nereden başlanmalı o konuda maalesef bir cevap halen yok... Herkez de buna kızıyor ve bozuluyor işte... Sonuç olarak ben, cesaretini toplayıp firar etmiş birisiyim. Ve bu iş inceldiği yerden de kopacak.Sayılı gün gececek. Ama karşılığı bu olmamalı.İşte isyan burada!
Birde;Bu alıntıda katılmadığım noktalar var:Alıntı:
Yoksa şu anki yaşam şartlarında, aylık 3000+ TL maaş, ölene kadar maaş güvencesi, lojman hakkı, servis, yemek, sosyal haklar, sosyal tesisler, erken ve kıyak emeklilik gibi imkanlar sunan bir mesleği bırakmak için bence deli (yada vicdani redci) olmak lazım.
1. Para herşey değildir, aksi halde ortalık para babası olan kiralık katiller ile dolup taşardı,
2. Mevcut durum itibari ile herkez 3000+ maaş almıyor...
3. Lojmana yaklaşamayan bir sürü insan tanıyorum.Onlar için hayal!
4. Servis, emirler çerçevesinde, güzergahta ev tutarsan yararlanabiliyorsun. Hafta sonu allah kolaylık versin..
5. Yemek; bildiğim kadarı ile komando birlikleri ve hudut kazandan iaşe idi, hudut'da kaldırıldı diyebiliyorum. Bir süredir uzağım son gelişme nedir bilmem ama yemek cep'ten ödeniyordu...(Sabah,Öğlen,akşam,) Bu arada nöbet hariç...Bir ara nöbette dahil değildi personel oda ayrı:)
6. Sosyal imkan ve sosyal tesis olayına hiç değinmiyorum bile.Tesislerin durumu ve hizmeti ortada. Yüze göze bulaştırılmış durumda! İmkanlara gelince de, komik olacak ama, emrivaki bir şekilde zorla eğlenceye götürülmek ve eziyet gecesi gecirmek sadece ordumuzda vardır sanırım...:)
7. Erken ve kıyak emeklilik; buna hiç katılmıyorum...Mevcut şartlar ve egoizm karşısında +10 sene fazla ama beyni rahat çalışmayı şiddetle TERCİH ederim...Hayatan kopup hiç bir zevk almadıktan sonra ne anlamı var.Sanki 15 sene erken emekli oluyorsun gibi söylenmiş, alakası yok! Eskilerde kaldı onlar, Yaşayan bilir.
Sonuç olarak, gerçekler bukadar tatlı değil, şekil itibari ile bakmamak ve biraz gerçekleri söylemek lazım...Saygılar.
Radikal Gazetesi'nden Pinar Ogunc ile kurdugum irtibat neticesinde 15 yillik mecburi hizmet uzerine bir haber yapilacak. Kendisine su sorulari yanitlamamda yardimci olursaniz sevinirim. Kendiniz icin cevaplayarak bana ozelden mesaj olarak atabilirsiniz. Tesekkurler
- Siz mecburi hizmetin hangi aşamasında yanlış meslek seçtiğinize karar verdiniz? O nasıl bir süreçti?
- Başta neden asker olmak istemiştiniz?
- Tazminat, ayrılan askeri öğrenciler gibi yıl yıl devletin sizin için harcadığı gider kalemlerinden mi oluşuyor? Bu ortalama neye tekabül eder?
- Şu anda yakalanırsanız öngörülen hapis cezası mıdır? Ne kadar?
- Biraz yazmışsınız ama insanların gözünde iyi... canlanması için biraz daha hikayeleşsin istiyorum. Firari yaşamak neye benzer?
- Ne kadar süre firari kaldıktan sonra bu yükümlülükten kurtuluyorsunuz? Herhalde ömür boyu değil… Öyle mi?
- Sizinle benzer akıbeti yaşamışlarla bağlantınız var mıdır? Bir örgütlenme çabası oldu mu?
- 1978 mezunlarına kadar 10 sene olan mecburi hizmet, 1979 mezunlarından daha sonrası için 15 yıl. Doğru anlamış mıyım? Bu çifte standart ne zamandan beri var?
- Belki Türkiye dışındaki silahlı kuvvetler örneklerini incelemişsinizdir. Bu kadar ‘ipotek’ merkezli bir askerlik sistemi başka hangi ülkede var?
- Ailevi ilişkileriniz bu süreçten nasıl etkilendi?
Pinar Ogunc'ten aldigim son mail asagida, lutfen sitede takip eden ve bu durumda olan herkes kendisiyle irtibata gecsin ki durumumuzu haber yapabilelim.
pinar.ogunc@radikal.com.tr
Tamam ben cevabınızı bekliyorum. Birkaç kişiye daha ulaşabilirsem haber olur, olmazsa köşe yazısı yazarım.
Pınar
Macabe demişki;
Radikal Gazetesi'nden Pinar Ogunc ile (pinar.ogunc@radikal.com.tr ) kurdugum irtibat neticesinde 15 yillik mecburi hizmet uzerine bir haber yapilacak. Kendisine su sorulari yanitlamamda yardimci olursaniz sevinirim. Kendiniz icin cevaplayarak bana ozelden mesaj olarak atabilirsiniz. Tesekkurler
- Siz mecburi hizmetin hangi aşamasında yanlış meslek seçtiğinize karar verdiniz? O nasıl bir süreçti?
- Başta neden asker olmak istemiştiniz?
- Tazminat, ayrılan askeri öğrenciler gibi yıl yıl devletin sizin için harcadığı gider kalemlerinden mi oluşuyor? Bu ortalama neye tekabül eder?
- Şu anda yakalanırsanız öngörülen hapis cezası mıdır? Ne kadar?
- Biraz yazmışsınız ama insanların gözünde iyi... canlanması için biraz daha hikayeleşsin istiyorum. Firari yaşamak neye benzer?*
- Ne kadar süre firari kaldıktan sonra bu yükümlülükten kurtuluyorsunuz? Herhalde ömür boyu değil… Öyle mi?
- Sizinle benzer akıbeti yaşamışlarla bağlantınız var mıdır? Bir örgütlenme çabası oldu mu?
- 1978 mezunlarına kadar 10 sene olan mecburi hizmet, 1979 mezunlarından daha sonrası için 15 yıl. Doğru anlamış mıyım? Bu çifte standart ne zamandan beri var?
- Belki Türkiye dışındaki silahlı kuvvetler örneklerini incelemişsinizdir. Bu kadar ‘ipotek’ merkezli bir askerlik sistemi başka hangi ülkede var?
- Ailevi ilişkileriniz bu süreçten nasıl etkilendi?
Arkadaşlar lütfen ilgi gösterip bu gazeteci arkadaşa köşe yazısı için katkıda bulunun.
Bir haftaya yakın süredir kimse yorum yapmıyor gelişmeler durdu mu yoksa herkes umudu kesti mi:) Haydi arkadaşlar bu konuyu bari güncel tutalım...
checktar; konuda unutuldu, bizde unutulduk paşam:))
Birde bakın, bana AKİM'den ne gelmiş cevap olarak, benim yazdıklarıma karşılık ne alakaysa:
---------------------------
Sayın xxxxx
AK Parti İletişim Merkezi’ne yapmış olduğunuz 110xx-xxxxx numaralı başvurunuz, Milli Savunma Bakanlığı; 'na iletilmiştir. Bakanlıktan gelen cevaplar aşağıda yer almaktadır.
İlgili Mercilerin Cevabı:
__________________________________________________ _________________________________________________
25.10.2011
Mevcut Yasalar çerçevesinde askerlik süresi 15 Temmuz 2003’ten itibaren kısaltılmış; dört yıl ve daha fazla süreli yüksek okul mezunlarının askerlik hizmet süreleri yedek subaylar için on iki ay, kısa dönem erbaşlar için altı ay, Dört yıldan daha az süreli öğrenim görenler için ise on beş ay olarak öngörülmüştür.
Askerlik süreleriyle ilgili olarak, ilgili kanunlarda değişiklik gündeme geldiğinde kamuoyu bilgilendirilecektir.
Milli Savunma Bakanlığı -
__________________________________________________ _________________________________________________
Bilginize sunar sistemimizi kullandığınız için teşekkür ederiz.
Ciddi olamazsın ya desende_asi abi:))))hehe:)))Şu rezilliğe bakar mısınız PES artık ya imdaaat yani arkadaşlar çözümü bırak daha sorunu anlamakta güçlük çekiyorlar.bizde ekmek fakirin umudu olmuş şekilde beklemeye devam...Güzel ülkem benim ya durmak yok yola devam bakalım nerde kaza yapcaz:alala