Cevap: TSK'daki subay astsubaylara istifa hakkı tanınsın;kimse firar etmek zorunda kalmasın diyenler
Yüklenme senedini imzalayan kişi ''halihazır yürürlükteki kanunları ve görevi süresince değişecek kanunları'' kabul ettiğini uyacağını beyan eder. Bir çelişki ve sorun aslında buradan başlar... ''değişebilecek bir kanunu peşinen kabul etmek hukuki midir ?'' tartışılması ve karar verilmesi gereken temel sorunun başında bu gelir... Bunuda düzgün ve antıklı tartışıp gerekli hukuki zemine getirmek gerekir.
Halihazırdaki kanunları kabul ediyorum diyen bir kişinin mecburi hizmet neden on beş sene deme hakkı var mıdır ? Yok mudur ? oda ayrı bir tartışma konusudur. Çünkü kişiye açık ve net denmektedir ki '' bak bunu imzalayıp bu okula girersen mezun olduktan sonra on beş yıl mecburi hizmetin var. Bu Görev yapacağın Kuvvet Komutanlığının ihtiyaçlarına göre kara/deniz/hava/yer olarak değişiklik gösterecek her kuvvetin kendi palnına göre hareket edeceksin.''Kişi unutmamalıdır ki bu elgeyi imzalayana kadar asla ve kata onbeş yıl mecburi hizmet süresi yoktur... Başka hayat kavgaları olacaktır... Bir üniversiteye gitme iş bulma para kazanma askerlik gibi... O imza ile birlikte üniversite yani eğitim sorunu, iş bulma, para kazanma ve askerlik sorunları ortadan kalkmaktadır. Mezun olduğu yılın onbeş eylülünde işi hazır onu beklemektedir... İşte imzayı atan kişinin düşünüp taşınıp karar vereceği şey budur. Bunu yaparkende içine gireceği TSK nın durumunu bilmektedir. Hayatının en az on beş yılını ''Asker kişi'' olarak geçireceğini çok ama çok iyi düşünmelidir.
İşte tüm bu anlatılanların ışığı altında imza atarak okuyan ve mezun olup muvazzaf görevine başlayan birisinin bir gerekçeyle TSK dan ayrılmak istemesine TSK izin vermelimidir ? Vermemeli mi? Veya 1978 mezunlarına kadar 10 sene olan mecburi hizmetin 1979 dan itibaren 15 sene olmasının hukuki zemini var mıdır ? yok mudur ?
TSK ben kişiye çok iyi bir eğitim verdim. İç ve dış staj eğitimi sağladım. Kendi ihtiyacıma yönelik sayıda aldığım kişinin bu eğitimi öğretimi alıp gitmesi uygun değildir. Ben daha ona girişte ''bak kardeşim cıvıtacaksan hiç başlama uğraştırma seni yetiştirmekle'' dedim O da ''ne demek ben bir komutan subay olmak istiyorum ''dedi. Ne oldi ? diyor. Neticede harp okullarının sivil dünya ihtiyaçları için personel yetiştirmediğini kabul etmemiz gerekir. Aldığı öğrenci sayısı kendi ihtiyacına öre olan bir sistem . GS Üniversitesi değil ki bu eğitim sonu diploma verip güle güle diyelim diyorlar ki haksızda sayılmazlar...
Şimdi ikincisine bakalım sonra konuyu şimdilik bağlayalım.
Cevap: TSK'daki subay astsubaylara istifa hakkı tanınsın;kimse firar etmek zorunda kalmasın diyenler
Her nekadar yüklenmeyle kanunları kabul ettiğini kişi belirtsede mecburi hizmet süresinin icrasında bir ''uyumsuzluk'' olduğu ortadadır.
Askeri lisede okuyup subay çıkan kişi 8
Sırf Harp okulunda okuyup subay çıkan kişi 4
Astsubay Meslek Yüksek okulunda okuyup astsubay olan kişi 2
Astsubay Hazırlama Okulu ile Astsubay MYO okuyup astsubay olan 5
sene eğitim almasına rağmen hepsinin mecburi hizmet süresinin onbeş sene olması bir hukuki terslik olduğunun kanıtıdır aslında.
''verdiği eğitimin karşılığı olarak'' ''mecburi hizmet'' in öne sürülmesine karşın ''eğitim sürelerindeki büyük uyumsuzluğa'' rağmen ''mecburi hizmet süresinin uyumu'' olmayana ergi durumu yaratmaktadır.
Bu konunun anayasanın eşitlik ilkesine aykırılığı yada ihlali gerekçesi ile öncelikle AYİM e götürülmesi gerektiğini düşünüyorum. Askeri yüksek idare mahkemesinin bu konuya getireceği yorumu aslında çok merak ediyorum. Fakat bunca gürültü koparılmasına rağmen bir kişinin bile bu açıdan bu konuyu mahkemeye taşımamış olmasınıda şaşkınlıkla karşılıyorum.
Taktir edersiniz ki bu durum kişilerin kabul ettiği yüklenmenin çok dışında bir konudur. iki sene ile sekiz senenin bir birine eşit kabul edildiği bir durumdur ki ne akla ne mantığa nede hukuka sığmamaktadır. Ancak...
TSK subay/astsubay ihtiyacını belirlerken aldığı öğrenci ve mezun ettiği öğrenci oranına ve en az 15 senelik göreve göre yaptığının bilinmesinde yarar vardır. TSK bireysel olarak herkese bu durumu deklere ettiğini söyleyebilir. Söylediğinde de doğru beyanda bulunmuş olur.
Peki tüm durumları göz önüne alıp değerlendirirsek ne olabilir ?
Cevap: TSK'daki subay astsubaylara istifa hakkı tanınsın;kimse firar etmek zorunda kalmasın diyenler
Tazminatlarla ilgili bilgiye ihtiyaç olursa makalem:
https://www.hukuki.net/hukuk/index.php?article=3186
Cevap: TSK'daki subay astsubaylara istifa hakkı tanınsın;kimse firar etmek zorunda kalmasın diyenler
Elimizde muvazzaflık için dört ayrı mezuniyet yılı ;
Tamamına imzalattırılmış yükümlülük ;
TSK ihtiyaçları,
Bireysel itirazlar mevcut.
Eğitim süresine göre belirli süre mecburi hizmet veya buna uygun bir tazminat isteme hakkına TSK nın sahip olduğu yadsınamaz bir gerçekliktir. Ancak tazminat ın yanı sıra kişilerin bir kurumdan ayrılmasının ''suç''sayılması ve bu suça ''tecilsiz'' ceza verilmesi vicdanları kanatan bir durumdur.
''TSK subay/astsubay ihtiyacını belirlerken aldığı öğrenci ve mezun ettiği öğrenci oranına ve en az 15 senelik göreve göre yaptığının bilinmesinde yarar vardır. TSK bireysel olarak herkese bu durumu deklere ettiğini söyleyebilir. Söylediğinde de doğru beyanda bulunmuş olur. '' söylemi her ne kadar doğru isede birayden topluma geçişte burada temel bir hata olduğuda bellidir. Anayasanın eşitlik eğitimini ihlal ettiği çok ciddi biçimde öne sürülebilir. Çünkü eşit şartlarda uygulama anayasanın eşitlik ilkesiyle örtüşür. Mecburi hizmetin ilk temel dayanağı ''verilen eğitim'' olduğuna göre iki senelik eğitimin yükümlülüğünün sekiz senelik eğitim yükümlülüğüne denk tutulması pek mantıklı değildir.
TSK nın yetiştirip yetiştirip özel sektörlere personelini kaptırmak istememesi de mantıklıdır ancak bu mantık kişilere ''zarar'' vermeye başladığında bir düzenleme yapılması kaçınılmazdır. Unutulmamalıdır ki TSK nın görevi hava yollarına pilot, deniz yollarına kaptan, kurumlara güvenlik/idari amir yetiştirmek değildir. TSK dan ayrılmak isteyenlerin çoğunluğunun TSK dan aldığı eğitim ve TSK nın sağladığı olanaklar neticesinde iyi yetişip daha iyi maaş ve daha iyi iş olduğu gerçeği de göz önünde bulundurulmalıdır.
İşte çözüm bu birbiriyle çelişik ama birbirinden beslenen paradoksun çözümüdür.
Okunulan eğitim süresine göre bir mecburi hizmet düzenlemesi pek ala yapılabilir. Bu sürenin azami eğitim süresi kadar olması, bu sürenin yarısını tamamlayana tazminat ödeme koşulu ile istifa hakkı tanınabilir. En önemlisi kişilerin TSK dan ayrılmasını zorlaştırıcı /caydırıcı önlemler alınması yerine TSK da kalmayı cezb edici önlemler alınmasıdır. Örneğin yurt dışında subay ve astsubayların gelir durumu çok iyidir. Buna rağmen bir teğmenle bir albay arasında ki maaş farkı çok ciddi değişiktir. Bizde ise subay astsubay maaşlerı neredeyse orta düzey kaldığı gibi teğmenle Albay arasında ciddi bir fark yoktur sadece kıdem barem hesabından doğan fark vardır.
Daha önemli bir hususta askerlik yapmak istemeyen kişinin zorla TSK da tutulmasının yarar değil zarar getireceği gerçeğidir. Mecburi hizmetten dolayı ordudan ayrılamayan bir Yüzbaşının herhangi bir yararı olabileceğini düşünmek mantıklı değildir. Tam tersine astlarını ve çevresini memnuniyetsizliğinin dışarı yansımasından dolayı rahatsız eder TSK ya karşı terslikler memnuniyetsizlikler gelişebilir. Bu kişilerin yararından çok zararının olacağıda göz önünde tutulmalıdır.
Kıssadan hisse mecburi hizmmet sürelerinin hesaplanmasının yenilenmesine, TSK personelini elinde tutmak için caydırıcı değil sevdirici teşvik edici olmasına başkaca bir suç yok ise TSK dan ayrılmak istemenin asla hapis cezası ile cezalandırılmaması gerektiğine özetle kişilere bir ikinci şans verilmesine ihtiyaç bulunmaktadır. Ancak bu bu foruma yazanların bazılarında gördüğüm gibi saldırı küçük düşürücü bir uslupla olmamalıdır.
Cevap: TSK'daki subay astsubaylara istifa hakkı tanınsın;kimse firar etmek zorunda kalmasın diyenler
Alıntı:
commodore1tr rumuzlu üyeden alıntı
Okunulan eğitim süresine göre bir mecburi hizmet düzenlemesi pek ala yapılabilir. Bu sürenin azami eğitim süresi kadar olması, bu sürenin yarısını tamamlayana tazminat ödeme koşulu ile istifa hakkı tanınabilir. :ok
Daha önemli bir husus da askerlik yapmak istemeyen kişinin zorla TSKda tutulmasının yarar değil zarar getireceği gerçeğidir.:ok
Kıssadan hisse mecburi hizmmet sürelerinin hesaplanmasının yenilenmesine,:ok TSK personelini elinde tutmak için caydırıcı değil sevdirici teşvik edici olmasına başkaca bir suç yok ise TSK dan ayrılmak istemenin asla hapis cezası ile cezalandırılmaması gerektiğine:ok özetle kişilere bir ikinci şans verilmesine ihtiyaç bulunmaktadır.
Tesekkurler. yukarida alinti yaptigim tekliflerinizde somutlastigini gordum bazi seylerin, kesinlikle simdiki yapilmasi gereken bu somutlastirilan hususlarin uygulamaya gecirilmesidir.
Kusura bakmasin sayin admin ve diger hukukcular, ne yazik ki "ceken bilir" dusuncesinden dolayi zaman zaman duygusal tepkiler cikabiliyor bu forumlarda ama herkesin tek istedigi birsey var: o da cozum. Benim annem ve babamin evine elinde yakalama kagidi ile polis geliyor, babami merkeze davet ediyorlar ve en son oglunuzu ne zaman gordunuz ondan haberiniz var mi diye sorguya cekiyorlar, daha sonra da devletle en ufak bir isim oldugunda, atiyorum arac kullanirken cevirmeye girsem sans eseri, direk araniyor olarak cikiyorum ve iceri aliyorlar. Yani TSK'yi veya uygulamalarini kucuk dusurme derdinde degil kimse ama ben kucuk dusmeyi, kovalanmayi, kacmayi, aranmayi, hakkinda yakalama emri cikartilmayi hakediyor muyum?
Tamam biz kabul etmistik bu sartlari, imzalattirdilar hepimize senetleri, fakat kacimiz da o yurek o imkan o kafa yapisi vardi da ayrilmayi dusunebildik o yillarda. Isin ozu, yukaridaki tekliflerinizin uygulanmasi icin ne yapilmasi gerektigini tartisalim ve bir an once yapilmasi gerekenleri uygulamaya koyalim arkadaslar.:ok
Cevap: TSK'daki subay astsubaylara istifa hakkı tanınsın;kimse firar etmek zorunda kalmasın diyenler
Bu "dagdaki terorist" - "firari subay" karsilastirmalarindan hic hoslanmiyorum aslinda; cunku buradaki amac farkli, ama gercekten bu haberi okuyunca tuylerim urperdi... Sanirim insanlar sesini duyurabildigi surece onlar icin duzenleme yapiyor devlet. Onceki mesajda yazildigi gibi, birkac hukuki duzenleme istiyoruz biz sadece... O da istedigimiz isi yapabilmek icin, hepsi bu!!!
Lutfen okuyun...
Haberin asli icin http://www.hurriyet.com.tr/gundem/12894144.asp
Dağdan inene 5 bin TL Paylaş 9 Kasım 2009
Demokratik açılım kapsamında beklenen dağdan inişe ekonomik yardım dopingi yapılacak. Her aileye 5 bin TL yardım yapılacak
Ak Parti Hükümeti’nin, “Demokratik Açılım” kapsamında boşaltmaya hazırlandığı, 11 bin kişinin yaşadığı Kuzey Irak’taki Mahmur Kampı’nın tahliye planı netlik kazanmaya başladı.
Akşam Gazetesi'nin haberine göre, Mahmur’un Kampı’nın boşaltılması sürecinde Türkiye’ye gelecek olan binlerce kişinin, sosyal yaşama entegrasyonun ekonomik boyutu belirginleşiyor. Eve dönecekler için iki kanallı yardım sistemi işletilecek. Hükümetin planladığı destek paketinin ilki, Sosyal Riski Azaltma Projesi kapsamında gündeme gelecek. Hükümet, Türkiye’ye giriş yapan her aileye SRAP yoluyla 5 bin TL’ye kadar maddi yardım yapılmasını düşünüyor.
TERÖR TAZMİNATINDAN FAYDALANMA YOLU
İkinci kanal ise kamuoyunda “Terör Tazminatı” olarak bilinen “5233 sayılı yasa” üzerinden olacak. Terör eylemleri veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeniyle oluşan maddi zararların tazminini öngören yasa, köylerine geri dönecek ailelere “evlerini yaptırma, eski tarlalarını kullanma” imkanı gibi olanaklar sunacak.
Köyünün boşaltılması nedeniyle Türkiye’yi terk ederek Kuzey Irak’a yerleşen ailelerin, Mahmur Kampı’nda bulundukları sürede uğradıkları maddi kayıplar “Terör Tazminatı” adı altında karşılanabilecek. Buna göre, Mahmur’a yerleşen ailelere, tarlalarından ekin alamadıkları süre dikkate alınarak hesaplanacak miktarda tazminat verilecek. Ayrıca yıkılan evlerin onarımı veya yeniden yapılması konusunda da ailelere tazminat ödenebilecek.
Türkiye’ye dönüş yapacaklardan askerlik çağında olanlara ise “en az bir yıl askere alınmayacakları” güvencesi verilecek. Bu kişiler kendilerine tanınan süre içinde yeni düzenlerini kuracaklar ve daha sonra askerlik yapacaklar.
KAMPTA DOĞANA VATANDAŞLIK STATÜSÜ
Türkiyeli mültecilerin Mahmur Kampı’nda doğan çocuklarına, “TC vatandaşlığı” statüsü sağlanacak. Mahmur Kampı’nda Türk vatandaşlarıyla evlenen yabancı uyruklular ile bu evlilikten doğan çocuklar da, Türk vatandaşlığına alınacaklar.
Hükümet, Kürt açılımı sürecinde üniversitelerde açılan Kürt Dili ve Edebiyatı bölümlerinin yanı sıra, Kürt dili ve kültürü üzerine araştırmalar yapmak üzere iki büyük kentte Kürdoloji Enstitüleri de açılmasını istiyor.
Enstitülerin, Güneydoğu’daki üniversitelerden ziyade Ankara ve İstanbul’da kurulmasını planlayan hükümet, Ankara ve İstanbul’daki bazı üniversitelerle temas kurarak zemin yokluyor.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Dicle Üniversitesi’nin senato kararı aldıktan sonra Kürdoloji Enstitüsü kurulması için teklifte bulunmasını da istedi. YÖK Başkanvekili Prof. Dr. İzzet Özgenç; Kürdoloji Enstitüsü açmak üzere başvuruda bulunan Dicle Üniversitesi’nin yazılı talebini reddetmediklerini, usulüne uygun teklif yapmak üzere iade ettiklerini açıkladı.
Cevap: TSK'daki subay astsubaylara istifa hakkı tanınsın;kimse firar etmek zorunda kalmasın diyenler
Bu habere benimde içim cız etti. Hele hele Kore Gazisinin Açlıktan ölmüş resmi gözümün önüne gelince. Devletimize bakın hele dedim. Gazsisine sahip çıkamıyor ama teröristine her türlü olanak sağlanıyor. Korkarım yakında yetmiş milyon dağa çıkacak bu hükümetle teröristleriyle mutlu mutlu yaşayacak.
Cevap: TSK'daki subay astsubaylara istifa hakkı tanınsın;kimse firar etmek zorunda kalmasın diyenler
Alıntı:
macabre rumuzlu üyeden alıntı
commodore1tr rumuzlu üyeden alıntı
Okunulan eğitim süresine göre bir mecburi hizmet düzenlemesi pek ala yapılabilir. Bu sürenin azami eğitim süresi kadar olması, bu sürenin yarısını tamamlayana tazminat ödeme koşulu ile istifa hakkı tanınabilir.
Daha önemli bir husus da askerlik yapmak istemeyen kişinin zorla TSKda tutulmasının yarar değil zarar getireceği gerçeğidir.
Kıssadan hisse mecburi hizmmet sürelerinin hesaplanmasının yenilenmesine, TSK personelini elinde tutmak için caydırıcı değil sevdirici teşvik edici olmasına başkaca bir suç yok ise TSK dan ayrılmak istemenin asla hapis cezası ile cezalandırılmaması gerektiğine özetle kişilere bir ikinci şans verilmesine ihtiyaç bulunmaktadır.
Tesekkurler. yukarida alinti yaptigim tekliflerinizde somutlastigini gordum bazi seylerin, kesinlikle simdiki yapilmasi gereken bu somutlastirilan hususlarin uygulamaya gecirilmesidir.
Yukaridaki tekliflerinizin uygulanmasi icin ne yapilmasi gerektigini tartisalim ve bir an once yapilmasi gerekenleri uygulamaya koyalim arkadaslar.:ok
Tangor Evren Bey,
commodore1tr 'nin yaptigi tekliflerin gerceklesmesi ihtimali icin ne dusunuyorsunuz? Bunlarla ilgili ne yapilabilir, gercekten istifa hakki olmadigi icin firar etmek zorunda kalan ve madur olan pekcok insan var (teroristler kada cok olmasalar da). Gercekten gercekci bir portreye, bu konuyla ilgili hukuki bir "acilima" ve bir "yol haritasina" ihtiyac var gordugunuz gibi. Siz hukukcular icin bu durum hakkinda izlenebilecek hal tarzlari nelerdir?
Cevap: TSK'daki subay astsubaylara istifa hakkı tanınsın;kimse firar etmek zorunda kalmasın diyenler
Alıntı:
smyrna1973 rumuzlu üyeden alıntı
Ne anlatmak istediğimizi doğru analyan bir hukukçu var mı acaba? Kendisi ile yüz yüze, hukuki yollardan TSK'dan ayrılmanın yollarını görüşebilmeyi isterdim. Kısacası bizler saçma sapan yollara başvurmadan ayrılabilme özgürlüğü istiyoruz. Doğal olarak hukuki yolları bizden daha iyi bilen bir hukukçu olmalı. hapis yatmadan, firar etmeden, hakkımızı savunabilecek, kıvrak zekalı bir avukat varsa ve bu konuda TSK'ya dava açmaktan korkmuyorsa, lütfen ben varım desin. Hukukun üstünlüğüne inanıyorum ve mutlaka hukuki bir yol olduğunu düşünüyorum. Bize bu yolu gösterecek kimse yok mu Allah aşkına. Anlaşmalar hukunda bile böyle bir şey yoktur sanırım. Yani karşılığında sadece 15 yıl çalışma mecburiyeti olan bir anlaşma olamaz ve her anlaşma fesh edilebilir "sonuçta bu Allah emri değil ya". Benim TSK'yla yaptığım 15 yıllık anlaşmayı tek taraflı fesh etme hakkım mutlaka ki olmalı, yoksa tek teraflı anlaşma, anlaşma değil KÖLELİKtir.
Dediğiniz gibi hukuki yollardan çözüm yolu aranmalı firar etme yolu çok çileli bir yol onca zaman kaçacaksın sonra teslim olup 6 ay yatacaksın
Biz bunları hak edecek ne yaptık.
Cevap: TSK'daki subay astsubaylara istifa hakkı tanınsın;kimse firar etmek zorunda kalmasın diyenler
15 Sene birfiil bir insanı tabiri caizse zimmete almak demek anlaşılır gibi değil... Emniyet Genel Müdürlüğü bu işi çözmüş... Mecburi Hizmet Süresini 5 sene yapmış...
Bence Asker kişiler için ivedilikle düzenlenmesi gerekir bu 15 sene mecburi hizmet süresinin...
Gerçekten hukukla çelişkili....Anayasa ile de...