Acaba? RTE ile Fethullah arasındaki ilişkiyi iyi bilmek lazım sanırım..
Printable View
Tuncay Özkan'ın AİHM'ye başvurusuyla ya AİHM ulusalcıların gözünde de meşrulaşmıştır, ya da Tuncay Özkan da vatana ihanet etmiştir.
Ben birincisinin olmasını temenni ederim.
Bir musibet bin nasihattan iyidir.
Sayin sdt23,
>>>>>>Ergenekon davasını bir emperyalist komplo olarak nitelemek çok basit bir yaklaşım olur.
Ergenekon bir fil. Pek çok farklı yönü var. Yelken kulakları, hortum burnu, sütun gibi bacakları ve dişleri. Ergenekon ne hortum burundur, ne de yelken kulaklardır.
Olaya emperyalizm perspektifinden bakacak olursak, Ergenekon'un Gladio bağlantısını da unutmamak lazım.
- Gladio kimin maşası?
Emperyalist
- O zaman Gladio'yu ortaya çıkarmak ve tasfiye etmek isteyen emperyalist midir, antiemperyalist mi?
Antiemperyalisttir.<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<<
demissiniz...
Emperyalist guclerin masasi olan Gladio dun ne yapiyordu?
Kendisine karsi olanlari yok ediyordu..Gladio'ya karsi mucadele verdikleri icin oldurulenler namuslu, yurtsever, degerli aydinlarimiz ve insanlarimizdi...Bu insanlar akil almaz iskencelerden gectiler, aci cektiler..
Ugur Mumcu, Dogan Oz, Muammer Aksoy gibi nice degerli aydinimiz, insanimiz Gladio tarafindan olduruldu..
Bugun ise Gladio giysi degistirmis ve yine is basinda..Ergenekon adli ne oldugu belli olmayan, hayali bir orgut yaratarak, gecmiste kendisine ait olan suclari yine emperyalizm karsitlarina, namuslu aydinlarimiza, degerli insanlarimiza, yurtseverlere yikma cabasinda..Orgut uyesi olarak sabah evleri basilan bu insanlarin tumunun bulustugu ortak nokta; antiemperyalist olmalari, ABD'nin BOP una karsi olmalari, AKP'ye karsi olmalari ve bir sekilde Fetullah Gulen ile ilgili konusmus olmalari..Amac belli; insanlari karalamak, kamuoyu onunde degersizlestirmek, itibarlarini yok etmek, sindirmek ve susturmak...
Siz hala Ergenekon davasini antiemperyalist olarak goruyorsaniz, artik bu sizin sorununuz..
Gladio'nun ortaya cikarilmasini ve tasfiye edilmesini mi istiyorsunuz?
Hadi size bir ipucu vereyim Sayin sdt23...
Bunun icin ABD'nin BOP'unu kendi politikasi olarak goren ve ABD'nin BOP eşbaşkanıyım diyene, diyenlere bir uzanin...Rasyonel bir bakis acisiyla dis guclerin ulkemizdeki isbirlikcilerini gormeye calisin..Gormek isterseniz, Gladio gercegi tum ciplakligiyla onunuzde duruyor..
Posta kutumdan La Fontaine tadinda bir fikra cikti..Sozu tavsana birakiyorum..Durum en yalin haliyle tavsanin soylediginden ibaret..
Tavşan Ormanda koşturarak hızla kaçıyormuş ..
Maymun, tavşanın bu telaşını görünce, sormuş;
"Tavşan kardeş, hayrola bu ne telaş, nereye böyle ?"
Tavşan cevap vermiş;
"Aslanları yakalayıp hapse tıkıyorlarmış, onun için kaçıyorum.."
Maymun yine sormuş;
" Sen aslan mısın ki, sana ne oluyor?
Tavşan ;
İyi de aslan olmadığını kanıtlaman icin aylar geciyormus...
dün haber türkte şöle bi haber vardı ;
Vatandaşların işsizlikten şikayet ettiğini belirten Arınç, AK Parti'nin bu sorunu çözeceğini kaydederek, ''Nereye gitsek önce annelerimiz, kardeşlerimiz, bacılarımız, sonra beyefendiler 'İş, iş, iş' diyorlar. Bu 10 yıl önce de 30 yıl önce de böyleydi..........''
bu haberle ilgili alttaki okur yorumlarından birini paylaşmak istiyorum. çok manidar ve hoştu bu konuyada çok güzel uyar sanırım.
''iş, iş, iş diyenlerin hepsi ergenekoncu bilerek çalışmıyorlar ''
Tuncay Özkan'ın sağlam bir Atatürk'çü olduğu yönündeki kanaatim henüz değişmiş değil.
II. Ergenekon iddianamesi de açıklandı. Henüz okumadım. Okuyunca mütalaamı sizlerle paylaşacağım.
II. İddianameyide inceledim. I. İddianameden farkı yok. Sadece üslup olarak biraz daha özen göstermişler. Birkaç kişi hariç herkesin beraat edeceği ve hazinenin yüklü tazminat ödeyeceği hakkındaki mütalaam hala geçerliliğini muhafaza etmektedir.
I.İddianameyi okumamıştım. II. İddianamede Dr.M.Ö. ile alakılı 1411-1423 sayfaları arasını okudum.
Özetle bu kısımda;
1-Sağlık Ürünleri pazarlanması için bir TV kanalı satın alınır.
2-Satın almada ATÖ değil de, ATÖ'den alına para ile MÖ malik görünür..
3-İddiaya göre, bu TV kanalı ETÖ'nün medyaya hakimiyeti amacına yönelik olarak, gerçek alıcı gizlenerek satın alınmıştır...
Yani muvazaalı hukuki işlemler "örgütlü suç" sayılmıştır.
Dayanakları ise;
1-Telefon görüşmeleri...
2-Satın alma kayıtları...
Savcılık makamının dayanak gösterdiği başkaca delile rastlamadım..
-
Bir özelliği dikkatinize sunmadan geçemiyorum....
İddianamede dinlenen telefonlara ait numaralar açık açık yazılmış...
Davanın siyasallıştığını düşünür isek, sanıklara sempati ya da antipati besleyen bir yığın insan var.. Şimdi İddianamenin 1411-1423 sayfaları arasına bakıp herhangi bir ankesörle telefondan Dr.MÖ'yü arayıp, ağzınıza gelen küfürü edebilirsiniz.. Ya da aynı şekilde diğerlerini..
Birilerini "ne olacak canım telefon numarasını değiştirsin" dediğini duyar gibi oluyorum. Değiştiremez. Dr.MÖ bir kalp cerrahı ve 13 senedir aynı numarayı kullanıyor. Hastaları O'na o numaradan ulaşıyor. O telefon numarasının değiştirilmesi DR.MÖ'nün tüm dünyadan izole edilmesi ile eş anlamlıdır. Çünkü ben de benzer durumdayım ve numaramı değiştiremiyorum..
Sn. Mehmet Aydın'ın da dediği gibi buradan Dr.MÖ lehine tazminat doğar..
Tuncay Özkan'dan Obama'ya mektup!
Ergenekon tutuklu sanığı Tuncay Özkan, ABD Başkanı Barracak Obama'ya Silivri Cezaevi'nden bir mektup yazdı.
Devamı: http://www.haber3.com/news_detail.php?id=463439
Ergenekon da 12. dalga adı altında ÇYDD, Kanal B ve Başkent Üniversitesi hastanesinde polis arama yapıyor.
Ergenekon operasyonu Anıtkabir de protesto edildi.
Prof. Dr Mehmet Haberal ve Prof. Dr. Türkan Saylan İÜ Çapa Tıp Fakültesi Yoğun Bakım Ünitesinde yaşam savaşı veriyorlar.
Prof. Dr. Türkan Saylan evi aranmadan önce de ileri derece kanser hastasıydı, kemoterapi görüyordu. Evinin 7 saat aranması mı, aramadan sonra saatlerce çıktığı televizyon programları mı onu daha çok yormuştur diye düşünmek lazım.
Saylan'ın sağlık durumunu Ergenekon soruşturmasına bağlamak çok da doğru değil.
Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın ise, Türkiye'nin en önemli hastanelerinden birinin kurucusu olarak aylardır kalp rahatsızlığını keşfedememesi de enteresan. Eğer tutuklanmasaydı, belki de anjiyo olmasını gerektiren kalp sorunlarının farkına varamayacak, ani bir kalp kriziyle sevenlerinden ayrılacaktı. Bu tutuklama sayesinde yoğun iş temposu sırasında ihmal ettiği sağlığını gözden geçirme imkanını buldu.
Haberal serbest kalırsa, sağlığını ihmal edeceği yoğun iş temposuna dönmekte acele edebilir. Sağlığı tamamen düzelene kadar hastaneden çıkmasın.
Sahi bir de GATA'da tedavi gören Levent Ersöz vardı... Onun "yaşam savaşı"ndan pek bahseden yok.
Sn. sdt23,
Bizim Ergenekon yada diğer operasyonların yapılmasına, suçluların cezalandırılmasına itirazımız yok. Bizim itirazımız hukuka aykırı olarak yapılan usul ve esas işlemlerine karşı. Tabi ki suçlular cezalandırılsın. Ama adil yargılama yapılarak. Usule riayet edilerek. İsterseniz İstanbul Barosu'nun hazırladığı ve 51 baronunda imzaladığı bildiriye bir bakın. Ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız.
ben bu kısacık ömrümde sdt 23ü ne demek istediğini anladım hemde bu kadar cehaletimle.
sdt 23 diyorki !
1 .cumhuriyetin ömrü bitti.
bunun için gerekli bütün veriler ortada.
derhal 2. cumhuriyet ilan edilmeli
bunun içinde gerekli ortam hazır.
hukuk mukuk hepsi guguk.
gatakulli varsa bile bir kaç kişi için. hukukullinin elinden türkiyem nasıl kurtulur ona bak sen sevgili AV. Dilek Kuzulu Yüksel bacım.................
ayazoglum
Baroların ortak açıklaması ve Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın konuşması, soruşturma ve gözaltılardaki özensizliğe dikkat çeken önemli uyarlar.
Demirel, m. e. karamehmet, çiller, emekli generaller (sözüm ona toplantı yapıp emr-i tavsiye yapanlar), hüsamettin özkan, aydın doğan, dalan, mesut yılmaz, sabit kanadoğlu, vs... bunlara da sıranın geleceğini düşünüyorum.
er veya geç mason düzeni ingiliz ekolü tarafından bozulacak...
bu arada akıllı davranırsak aradan yırtarız... ;)
Sizin vatanın refleksleri dedikleriniz nedir ki? Bu canlı bir organizma mı ki refleksi olsun. :)
Ama dediklerinizi anlıyorum refleks derken paralel kurulan devletin aali menfaatleri ve sözde cumhuriyeti koruma hakkı... Milleti uyutarak hayali korkularla korkutarak yapılan darbeler, ayar çekmeler vs... Evrensel hukuk kuralları bu ülkeye gelmeli ve artık bu oyunlardan kurtulmalıyız...
2003 Mart ın da ki tezkerenin intikamı alınıyor. Amerika nın köpeği olarak Irak a gitmediğimiz için cezalandırılıyoruz.
Mehmet beyin VATANIN REFLEKSLERİ terimi üzerinde düşünülmeden çabucak edilmiş bir söz olduğu için yanlış. Sanırım TOPLUMUN REFLEKSLERİ ya da TOPLUMSAL REFLEKS olarak kullanılmış bir tamlama...
Toplumun refleksleri ya da toplumsal refleks anlamında düşünüldüğünde, toplumun canlı bir organizma gibi refleksleri olduğunu, asırların oluşturduğu tutum/davranış kodlarının yapay kodlarla sürekli değiştirildiğini ve netice itibari ile yapay kodlarla toplum olmaktan çıkartılıp, sürüleştirilmeye çalışıldığını rahatlıkla söyleyebiliriz.
Düzeltmeden dolayı üstadıma teşekkür ederim. Kuşkusuz milletin refleksinden sözetmiştim.:)
Ergenekon soruşturması kapsamında ifade veren Kemal Alemdaroğlu nun avukatı Yargılamayı yapan mahkeme heyetine "makamlar gelip geçicidir. Eski bir hakim olarak sizlere söylüyorum ki bu kovuşturmadan dolayı tutuklanacaksınız". dedi
Mete Yalazangil tahliye edildi.
Bu soruşturma artık sonlanmalı ve insanlara giydirilen deli gömlekleri çıkartılmalı.
Ergenekon sanıklarından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Halil Behiç Gürcihan evlendi.
3. Ergenekon iddianamesi de mahkemeye sunuldu.
Bu yazı hukuki değil siyasi bir yazıdır. Başbakan olmaya aday bir parti başkanını tanımak için yazılmıştır. Ergenekon davası çerçevesinde isnat edilen suçlar bu yazının konusunun dışındadır.
Tape No: 7779
Tarih: 04.01.2008
Murat- Yarın sana geliyor Muhittin abi, dimi abi?
Tuncay Özkan- Şey çok iyi olacak gelsin 60 kişilik tam 60 kişilik bir kadro kurduracam ona tamam…de ki yani istiyorsan şey yapalım birlikte, toplantı yapalım Tuncay abi ile birlikte de…Yani adamın anasını iyilikle belleme operasyonu yapacağız.
Tape No: 7782
Tarih: 06.01.2008
Tuncay Özkan- İrfan abi Siteye niye girmiyonuz mu abi ya…Ya ben biliyorum ya…ulan İrfan…insaf et dur bir Dakka…sen adamın anasını iyilikle s.kme denklemini biliyor musun? Yarın sabahtan itibaren iş başka oluyor hadi öptüm…Program yazılıyor, MİLLETİN ANASINI İYİLİKLE S.K.CEKSİN…başka türlü büyüyemeyiz.
Böylece Yeni Parti Genel Başkanı Tuncay Özkan’ın Türkiye’yi büyütme programının temel ilkesini öğrenmiş oluyoruz: ‘Milletin anasını iyilikle s.kmek’.
Tuncay Özkan, tüm milletin anasını becermeyi programına yazıyor ve yandaşlarınca yakın geleceğin Başbakanı olarak selamlanıp alkışlanıyor…
Tape No: 7722-1
Tarih: 21.06.2008 günü saat 21.23
Tanju Güvendiren- Ben adama beni aradığımda söylediğini ilettim, bana destek versin diyo, ben senden bişey rica ediyorum…
Tuncay Özkan- ADD Genel Başkanı yalan söyler mi ya…Bu harp, bu
HARBİYEYİ KÖKÜNDEN KALDIRMADIKÇA BU ÜLKE DÜZELMEZ ZATEN…
Yüzyıllardır büyük Türk Ordusu’na şan veren Harbiye, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin beyin takımı olan subaylarımızın yetiştiği ocağın adıdır.
Türk Silahlı Kuvvetleri’ni hedef tahtalarına yerleştiren ABD, AB ve onların içimizdeki uşakları bile, Harbiye’yi kökünden kaldırma alçaklığından söz etme cesaretini kendilerinde görememişlerdir.
Oysa, 20 Temmuz 2009 tarihinde Silivri’deki duruşmada yargıca, ‘Ben Mustafa Kemal’in askeriyim’ diye babalanan Tuncay Özkan, ülkenin düzelmesini Harbiye’nin kökünden kaldırılması koşuluna bağlamıştır!
Peki Tuncay Özkan, Mustafa Kemal’in de 1283 yaka numarasıyla Harbiye’den mezun olduğunu bilmiyor mu?
Hepsi bu kadar da değil.
Yine iddianamedeki kanıtlardan öğreniyoruz.
Tuncay Özkan bir zamanlar M.Emin Karamehmet’in sahibi olduğu Show TV’nin başındadır. Tuncay Özkan, vergiler dahil, aldığı ücretlerle Karamehmet’e yılda dokuz milyon dolara mal olmaktadır. Parasal sıkıntı içine giren Karamehmet medyası, Tuncay Özkan’a yolu gösterir.
Peki, Tuncay Özkan ne yapar?
Doğru, kanatları altına sığındığı generallere koşar ve Karamehmet’in kendisini ballı börekli işine yeniden alması için generallerin aracı olmasını ister, yalvar yakar olur, ‘Ne olur Karamehmet’e biraz baskı yapın!’ diye ağlaşır!
Peki, medyada çuval dolu dolarlı işleri kapmak için Tuncay Özkan’ın yalvar yakar olduğu, yaltaklandığı generaller kim?
Harbiye mezunları!
Ve işte o Harbiye’yi, Yeni Parti Genel Başkanı Tuncay Özkan, kökünden kaldırmayı planlıyor!
Alçaklığın ve ihanetin hangi boyutlara ulaştığını görüyor musunuz?
“Biz Kaç Kişiyiz Platformu” ve “Yeni Parti” üyelerinin, 1972 sayfalık ikinci Ergenekon iddianamesini okuduklarını sanmıyorum.
İşte ben okudum ve okuduklarımın bir bölümünü onların da bilgilerine burada sunmuş oldum.
Eğer bu kişiler, bu bilgilere eriştikten sonra da hâlâ aynı yolda yürürlerse, o zaman kendilerine şu soruyu sorma hakkım doğacaktır:
Tüm milletimizin anasını bellemeyi programlarına yazan, Harbiye kökünden kaldırılmadıkça ülkenin düzelmeyeceğine inan, Ulusalcılığı ve Mustafa Kemal yandaşlığını bir maske gibi kullanan sahte Atatürkçüler, siz kaç kişisiniz?
Yılmaz Dikbaş
Bir dakika benim kafam iyice karıştı. Darbeyi Harbiye'nin dolayısıyla Harbiyelilerin kökünü iyice kazıdıktan sonra mı yapacaklarmış, yoksa önce mi?
Sizin yüzünüzden adam icerdede rahat yatamıyor,bırakında adam rahatca yatsın be.
Bu ülkenin terörlere karşı 30-40 yıl dağda savaşmış paşaları ,terörist diye iftiralar ile içeri atılırken,son bir haftadır "GERÇEK" terörist Abdullah Öcalan'a umut başlamış eski solcular,liberal akpliler ve bunları akil adam sınıfına sokan nice uyutulan kesim APOyu el üstünde tutmak için ellerinden geleni yapıyorlar.
Yoksa BOP'un sonuna mı geldik ...!
Tuncay ÖZKAN'a saldırmanın dayanılmaz hafifliği,
300 küsür gündür ne ile duçlandığın bile bilmeden hakim karşısına çıkamayan ,özgürlüğü elinden alınmış bir insanı karalamak için DOĞRU ZAMAN ,durmayın saldırın dört bir yandan,
Yargılansın suçsuzsa serbet bırakılır diyorsanız 300 küsür günden sonra
GEÇ GELEN ADALET ADALET DEĞİLDİR'i aklınıza sokun ,o adalet bir gün size de lazım olur inşallah...!
Bu yazıyı yazan Yılmaz Dikbaş'ın ulusalcıların baş tacı olan 7-8 kitap yazdığını, defalarca Ulusal Kanal'a (ART, Kanalturk, Meltem TV, Mesaj TV'ye) çıktığını ve “Avrupa Birliği Tabuta Çakılan Son Çivi” adlı kitabının Bertan Onaran, Oktay Akbal, Orhan Birgit, Vural Savaş, Öner Yağcı, Hasan Hüseyin Yalvaç, Dr. Ramazan K. Kurt, Halit Payza, Hüseyin Laptalı, Cazim Gürbüz ve Rozerin Bolluk gibi kişiler tarafından önerildiğini söylesem, eminim kafanız daha da karışacaktır.
http://www.kalinka.com.tr/
Bakın, bazı yerlerde kesişsek de aramızdaki fark iyice ortaya çıkıyor Sayın sdt23. Yazar değil, yazı ile ilgili yorum yaptım. Yazar hakkında vermiş olduğunuz bilgilerin fazlasına da sahibim, hemi de öyle internet sayfalarından filan değil. Ama benim düşüncelerime sahip diye ya da benim düşüncelerime sahip olanlar tarafından baş tacı ediliyor diye bir yazarın tüm yazılarını benimsemek gibi veyahut da benim düşüncelerime aykırı yazıyor diye tüm yazılarını reddetmek gibi bir saplantım yok neyse ki.
Ne o, aynı düşünceye sahip insanların fikirlerinin çatışması çok mu hoşunuza gitti yoksa?.. Ortaya bir yem attınız, ben de yedim öyle değil mi?.. :o
Sayın Dilek Kuzulu Yüksel,
Aslında çok farklı bir üslubunuz var. Diğer forumlarda yazdıklarınızı bilmiyorum ama burada söyleyeceklerinizin sadece bir kısmını söylüyor, bir şeyler ima eder gibi oluyorsunuz. Ama seçtiğiniz kelimeler öyle kelimeler ki, ima ettiğinizi düşündüğüm şeyler aslında "ben bunu demedim" diyebileceğiniz şeyler.
Belki de çok üst bir zeka düzeyine hitap ediyorsunuz, sizin kodlarınızı çözenler de vardır, ama çözenlerin bir kısmı da bence yanlış çözüyor. Daha açık ve net yazma imkanınız olsa çok daha güzel olurdu.
Ergenekon davası çok karmaşık bir dava. Elbette sanıkların tamamı aynı kefeye konmamalı. Ülkücüsünden, ulusalcısına, en tüccarından komünistine, askerinden antimilitaristine bu kadar kişiyi Kızılelma Koalisyonu altında bir araya getiren ne?
Bir yanda çıkarları için işbirliği yapmış bir grup var, bir yanda ulusalcı duyguları kamçılanan insanlar, bunların arasında yine laiklik duyguları okşanan subaylar da var.
Ama laiklik duyguları okşanan subayları sadece kullanma derdinde olan bazıları, onlar istenen tepkiyi vermediklerinde onları satacak, onlara küfredecek kadar çıkarcı insanlar. Yani Harbiyeli kendi amaçlarına hizmet ettiği kadar faydalıdır, aksi olursa tu kakadır.
Ulusalcı kalemler arasında düşünceleri uymasa da en azından dürüst ve samimi şekilde bu çıkarcıları ifşa edenlere de pek tabii ki saygı duyuyorum.
Sayın sdt23, bence siz beni gayet iyi anlıyorsunuz, sizin de benimkinden geri kalır bir zeka düzeyiniz olmadığına inanıyorum ama yine de ricanızı kırmayacağım, anlamadığınız, açık olmamı istediğiniz kısmı belirtin açıklayayım.
Yalnız şunu da bilmenizi isterim ki, eğer bir şeyler ima etmişsem (ki her zaman olmasa da arada yaparım) ve biri bana, burada şunu mu demek istedin diye sorarsa, demek istediğim şey gerçekten oysa asla "ben bunu demedim" demem. Ben de her şeyden önce dürüstlük ve samimiyete önem veriyorum...