Cevap: Ordu Evleri, Askerî Gazinolar ve Sosyal Tesisler
Orduevlerinde asker çalışmasın. Çok doğru bir öneri ve uygulanmasında sakınca yok. Ancak....!
hakimevlerinde çalışan memurun maaşını devlet ödemesin
Polisevinde görevli olanlar kimler?
kamu kurumlarındaki odacılar müdürlere hizmet etmekten başka ne iş yapar? Maaşını niye bizim vergilerimizden öderler?
Başbakanlığın örtülü ödeneği nedir niçin son 8 yılda 120 kat artmıştır?
Açık cezaevlerindeki mahkumlar nerelerde çalıştırılıyor?
Bu ve benzeri sorular niçin sorulmuyor ve araştırılmıyor?
Cevap: Ordu Evleri, Askerî Gazinolar ve Sosyal Tesisler
Alıntı:
Av.Ragıp Atay rumuzlu üyeden alıntı
Orduevlerinde asker çalışmasın. Çok doğru bir öneri ve uygulanmasında sakınca yok. Ancak....!
hakimevlerinde çalışan memurun maaşını devlet ödemesin
Polisevinde görevli olanlar kimler?
kamu kurumlarındaki odacılar müdürlere hizmet etmekten başka ne iş yapar? Maaşını niye bizim vergilerimizden öderler?
Başbakanlığın örtülü ödeneği nedir niçin son 8 yılda 120 kat artmıştır?
Açık cezaevlerindeki mahkumlar nerelerde çalıştırılıyor?
Bu ve benzeri sorular niçin sorulmuyor ve araştırılmıyor?
Haydi burdan yak bakalim...:ok
Cevap: Ordu Evleri, Askerî Gazinolar ve Sosyal Tesisler
Alıntı:
Av.Ragıp Atay rumuzlu üyeden alıntı
Orduevlerinde asker çalışmasın. Çok doğru bir öneri ve uygulanmasında sakınca yok. Ancak....!
hakimevlerinde çalışan memurun maaşını devlet ödemesin
Polisevinde görevli olanlar kimler?
kamu kurumlarındaki odacılar müdürlere hizmet etmekten başka ne iş yapar? Maaşını niye bizim vergilerimizden öderler?
Başbakanlığın örtülü ödeneği nedir niçin son 8 yılda 120 kat artmıştır?
Açık cezaevlerindeki mahkumlar nerelerde çalıştırılıyor?
Bu ve benzeri sorular niçin sorulmuyor ve araştırılmıyor?
Ragıp bey,
Hakimevlerinde çalışanlar,haşa stajer savcılar mı?Yada yeni avukatlar mı? Temsilde hata olmasın tabiki değil.
Polis evlerinde hizmet edenler,görevliler, polis okulunda okuyan polis adayları mı?
Yada öğretmen evlerindeki görevliler,sözleşmeli öğretmenler mi ki?
Kamu kurumlarında odacılar memurdurlar,o görevi seçmişlerdir.Her memur gibi maaşını devletten almaktadırlar.
Şimdi bu verdiğiniz örneklerin neyini soralım araştıralım.Tartışılır,yanlışlıklar olabilir başka birşey.
Ordu evlerinde er ve erbaşların görevlendirilmesi bu verdiğiniz örneklerden çok başka birşey onu demek istiyorum.
Saygılar..
Cevap: Ordu Evleri, Askerî Gazinolar ve Sosyal Tesisler
Alıntı:
feyyar rumuzlu üyeden alıntı
Ragıp bey,
Hakimevlerinde çalışanlar,haşa stajer savcılar mı?Yada yeni avukatlar mı? Temsilde hata olmasın tabiki değil.
Polis evlerinde hizmet edenler,görevliler, polis okulunda okuyan polis adayları mı?
Yada öğretmen evlerindeki görevliler,sözleşmeli öğretmenler mi ki?
sanki orduevlerinde Harp Okulu öğrencileri veya Astsubay MYO öğrencileri zorla çalıştırılıyormuş gibi bir izlenim çıkıyor sorularınızdan ve kurduğunuz bağdan. Eğer bilmiyorsanız söyleyeyim: orduevlerinde çalıştırılanlar da "stajyer subay" yada "stajyer astsubay" değildir. Orada çalışanlar da maaşını devletten alan sivil memurlar ve devletine hizmet için gelen erlerdir.
Alıntı:
feyyar rumuzlu üyeden alıntı
Kamu kurumlarında odacılar memurdurlar,o görevi seçmişlerdir.Her memur gibi maaşını devletten almaktadırlar.
Şimdi bu verdiğiniz örneklerin neyini soralım araştıralım.Tartışılır,yanlışlıklar olabilir başka birşey.
Ordu evlerinde er ve erbaşların görevlendirilmesi bu verdiğiniz örneklerden çok başka birşey onu demek istiyorum.
Saygılar..
Bence burada tartışılması gereken soru: kimi arkadaşların dediği gibi "subay/astsubayların keyif çattığı" orduevlerinde çalışan kişilerin erler olması mı yoksa bunların maaşlarının kim tarafından karşılandığı mı?
Erler sonuçta devletine hizmet için zorunlu bir süre askerlik yapıyorlar. Bunu tartışabiliriz bence. Ama buna söylemeden, bu askerler neden sınır karakolunda değil de orduevinde çalıştırılıyor demek bence biraz abes kaçıyor.
Eğer sizin için sorun, burada çalışanların maaşları ve bunlara yapılan masraflar ise, sivil memur çalıştırmak ile er çalıştırmak arasında hiç bir fark göremiyorum açıkçası. Askerlerin yaptıkları görevi seçerek ve isteyerek yapmadıkları gerçeği ile bu konu arasında bağ kuramıyorum açıkçası. Sonuçta sınır karakolunda nöbet tutan asker de yaptığı işi seçerek ve severek yapmıyor...
Cevap: Ordu Evleri, Askerî Gazinolar ve Sosyal Tesisler
Asker dendiğinde, gerektiğinde vatanı düşmanlara karşı savunmak üzere eğitim alan, gerektiğinde vatanı düşmanlara karşı savunan bir topluluğu anlıyoruz.
Sınır karakolunda çalıştırılan askerler tam olarak bu görevi yapmaktadırlar.
Sınır karakollarında görev yapmayanlar da, gerektiğinde burada ya da -istemeyiz, ancak- gerkirse savaş halinde düşmanla nasıl savaşacağının eğitimini almaktadır. Eğitimler yapmakta, vücudunun sıhhatinin zirvede olması için spor yapmaktadır. Bu askerler de tam olarak bu görevi yapmaktadır.
Peki, garsonluk ya da şarkıcılık yahut ne bileyim hamallık, çocuk bakıcılığı, bahçevanlık, süs köpeği bakıcılığı yapmakla askerliği nasıl bağdaştırabiliriz?
Cevap: Ordu Evleri, Askerî Gazinolar ve Sosyal Tesisler
"sanki orduevlerinde Harp Okulu öğrencileri veya Astsubay MYO öğrencileri zorla çalıştırılıyormuş gibi bir izlenim çıkıyor sorularınızdan ve kurduğunuz bağdan. Eğer bilmiyorsanız söyleyeyim: orduevlerinde çalıştırılanlar da "stajyer subay" yada "stajyer astsubay" değildir. Orada çalışanlar da maaşını devletten alan sivil memurlar ve devletine hizmet için gelen erlerdir"
Sayın MagnumXL,yukarıdaki metin sizin bana yazmış olduğunuz cevabın bir bölümü.Neden sadece orasını aldım,çünkü anlamadığınız yada anlamak istemediğiniz,buna paralel olarak da durumu tam kavrayamadığınızı anlıyorum da ondan.
Harp okulu öğrencilerinin veya astsubay myo öğrencilerinin ordu evlerinde hizmetli olarak görevlendiriliyorlarmış izlenimi vermiş benim yazım öylemi.
Sonrada demişsiniz ki,burada görev yapanlar sivil memurlar ve devlete hizmet için gelen erlerdir.Tamda burada karıştırıyorsunuz.
Şöyleki;Sivil memur deyiminde sorun yok,amma "erlerdir" dediğinizde aslında konuya ne kadar uzak olduğunuzun açık kanıtıdır.Askerliğinizi yaptınız mı bilmiyorum,er ve erbaşları ordudan nasıl ayrı tutarsınız buna bir anlam verebilmiş değilim.Dahada açığı ordu evlerinde görevli er ve erbaşları nasıl olurda harp okulu ve astsubay myo öğrencilerinden ayırırsınız böyle bir konuda en azından.Bilmezmisiniz,askeri kıt-a da hiyararsik düzen en alttan en üste,er-erbaş(çvş-onb) uzmçvş-astsb-sb-diye gittiğini..
Her değerli kurumun eğlence,dinlenme,konaklama veya sosyal tesisi olmalı.Ancak hizmet verecek görevliler sivil ve o mesleği seçmiş kişiler tarafından yapılmalı diyoruz,bunda anlaşılmayacak ne var..
Saygılar...
Cevap: Ordu Evleri, Askerî Gazinolar ve Sosyal Tesisler
sayın feyyar, açıkçası önceki mesajınızda sorduğunuz sorularla sonraki ifadeleriniz arasındaki bağı ve bunların genel olarak tartışma ile olan alakasını anlayabilmiş değilim, mazur görün lütfen. Hiç de söylediğiniz gibi konuya uzak değilim. Askerliğimi yapıp yapmadığımı sormuşsunuz, hemen cevap vereyim: yaklaşık olarak 14 sene önce askeri liseye girmiş olduğum günden beri askerliğimi yapmaktayım. Böyle giderse bir 20 sene daha yapacak gibiyim.
sizin ne sormaya çalıştığınızı anlayamadım ama ben konu hakkındaki düşüncelerimi söyleyeyim. ülkemizde her kuruma ait bolca dinlenme tesisi, kampı, gazino, hakimevi, polisevi, öğretmenevi mevcut ve bunların masraflarının büyük bir kısmı devlet tarafından yani sizin, benim vergilerimizden karşılanıyor. Bu masraflara personel giderleri de dahil. Bu ülkemizin bir gerçeği. Bu sosyal tesislerin gerekliliği ayrı bir tartışma konusu. Orduevlerinin diğer tesislerden tek farkı burada hizmet eden personelin sivil memur değil de er olması. Ama değişmeyen bir gerçek, er de olsa sivil memur da olsa personel giderlerinin devlet tarafından karşılanıyor olması.
Pek tabii ki orduevlerinde berber er yerine, berber memur istihdam edilebilir. Buna kesinlikle karşı değilim. Zaten Genelkurmay Başkanlığı'nın son kararı da bu yönde. Ama benim anlamadığım, sayın Ragıp Bey'in de belirttiği olay ise şudur: neden polisevlerinde polise hizmet eden memur kimsenin gözüne batmazken, orduevinde çalışan erlerin durumu insanları rahatsız eder. Çeşitli nedenlerle mesela bir sınır karakolunda nöbet tutamayacak olan insanların askerliklerini burada yapmasında nasıl bir sakınca olabilir? Bence vicdani retçiler için de gayet mantıklı bir çözüm olabilir bu.
Sivil personel istihdamı ile ilgili herkes hemfikir sanırım ve Genelkurmay'ın kararı da bu yönde zaten. Ama buna rağmen konu neden 6 sayfa sürmüş ona da bir anlam verebilmiş değilim.
Saygılar
Cevap: Ordu Evleri, Askerî Gazinolar ve Sosyal Tesisler
Alıntı:
magnumXL rumuzlu üyeden alıntı
neden polisevlerinde polise hizmet eden memur kimsenin gözüne batmazken, orduevinde çalışan erlerin durumu insanları rahatsız eder.
Ama bu ikisi farklı şey. Nasıl kıyaslarsınız ki? Orduevinde çalışan memurlarla polise hizmet eden memuru kıyaslayabilirsiniz ki ondan bahseden kimse yok zaten.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının erkek olanlarından sorunu olmayanlar ASKER olarak silah altına alınır. Askere gitmeyi (vicdani retçiler hariç) kutsal bir görev addeder. Garsonluk da bir meslek ama askere gidenlerin hayal ettikleri "kutsal meslek" değil.
Ben vatanı korumak için kurulu düzenimi bozup askere gidiyorum ama orada garsonluk yapıyorum. Buna da "ama normaaal" demek mi gerekiyor?
Eğer öyle olsaydı bu uygulama kaldırılmazdı. Bizden daha iyi bilirsiniz ki, bu uygulama tedricen de olsa kaldırılıyor. Yakın zamanda askere alınan insanlar sadece askerlik yapacak. Garsonluk yapmayacak.
Cevap: Ordu Evleri, Askerî Gazinolar ve Sosyal Tesisler
Alıntı:
magnumXL rumuzlu üyeden alıntı
sayın feyyar, açıkçası önceki mesajınızda sorduğunuz sorularla sonraki ifadeleriniz arasındaki bağı ve bunların genel olarak tartışma ile olan alakasını anlayabilmiş değilim, mazur görün lütfen. Hiç de söylediğiniz gibi konuya uzak değilim. Askerliğimi yapıp yapmadığımı sormuşsunuz, hemen cevap vereyim: yaklaşık olarak 14 sene önce askeri liseye girmiş olduğum günden beri askerliğimi yapmaktayım. Böyle giderse bir 20 sene daha yapacak gibiyim.
sizin ne sormaya çalıştığınızı anlayamadım ama ben konu hakkındaki düşüncelerimi söyleyeyim. ülkemizde her kuruma ait bolca dinlenme tesisi, kampı, gazino, hakimevi, polisevi, öğretmenevi mevcut ve bunların masraflarının büyük bir kısmı devlet tarafından yani sizin, benim vergilerimizden karşılanıyor. Bu masraflara personel giderleri de dahil. Bu ülkemizin bir gerçeği. Bu sosyal tesislerin gerekliliği ayrı bir tartışma konusu. Orduevlerinin diğer tesislerden tek farkı burada hizmet eden personelin sivil memur değil de er olması. Ama değişmeyen bir gerçek, er de olsa sivil memur da olsa personel giderlerinin devlet tarafından karşılanıyor olması.
Pek tabii ki orduevlerinde berber er yerine, berber memur istihdam edilebilir. Buna kesinlikle karşı değilim. Zaten Genelkurmay Başkanlığı'nın son kararı da bu yönde. Ama benim anlamadığım, sayın Ragıp Bey'in de belirttiği olay ise şudur: neden polisevlerinde polise hizmet eden memur kimsenin gözüne batmazken, orduevinde çalışan erlerin durumu insanları rahatsız eder. Çeşitli nedenlerle mesela bir sınır karakolunda nöbet tutamayacak olan insanların askerliklerini burada yapmasında nasıl bir sakınca olabilir? Bence vicdani retçiler için de gayet mantıklı bir çözüm olabilir bu.
Sivil personel istihdamı ile ilgili herkes hemfikir sanırım ve Genelkurmay'ın kararı da bu yönde zaten. Ama buna rağmen konu neden 6 sayfa sürmüş ona da bir anlam verebilmiş değilim.
Saygılar
Sayın MagnumXL,rütbeniz veya memuriyetiniz ne tam bilmiyorum ama görevinizde size başarılar diliyorum.
Benim ne sormaya çalıştığımı anlayamadığınızı söylemişsiniz ancak ne ilginçtir inanın sizden istediğim tüm bilgileri vermişsiniz.Bunun içinde ayrıca teşekkür ederim.Müsade ederseniz bende sizin sorularınıza veya düşüncelerinize düzeyli bir şekilde kendi fikirlerimi belirteyim.
Ragıp beyin dediğini ben çok iyi anladım,ancak siz benim Ragıp beyin yazısına karşılık yazdığım yazıyı tam olarak anlayamadığınızı düşünüyorum.
O da şu;Ne demiş Ragıp bey,polıs evlerindeki ve buna benzer kurumların sosyal tesislerinde görevli memurları neden kimse gündeme getirmiyorda,ordu evlerinde görevli erleri gündeme getiriyor anlamına gelen bir fikir beyan etmiş.
Bende cevap iletimde ne demişim,polıs evlerinde polıs memurlarımı hizmet ediyor ki,gündeme gelsin.Yani bu durum aynı şey değil demek istemişim.İletim üste zaten aynı şeyleri birdaha yazmama gerek yok.
Yani forumu baştan sona iyi okursanız,konu sosyal tesislerde çalışan memurların maaşlarının kim tarafından ödendiği felan değil.Zannedersen ordu evlerinde er ve erbaş ların görevlendirilmesi olayı.En azından ben işin bu boyutuna yorum yapıyorum.
Demişsiniz ki,pek tabiki ordu evlerinde er berber yerine sivil berber istihdam edilmesine karşı değilim.Aynı fikirdeyiz vede tamda konumuz bu sayın MagnumXL..
Ragıp beyin yaptığı da bana göre konuyu değiştirmek.Benim verdiğim cevap ise konuya yeniden dönmektir.Sizinde belirttiğiniz gibi zaten yetkili kurumlarda bu yönde kararlar almaya başlamışlardır.Saygılar sunar görevinizde başarılar dilerim.20 yıl nedir ki,gelir geçer yeterki sağlık olsun.Saygılar..
Not:Sayın Senoleker'de üstteki iletisinde konunun özüne değinmiş.Aynen kendisine katıldığımı belirtmek isterim.
Cevap: Ordu Evleri, Askerî Gazinolar ve Sosyal Tesisler
Bu konudan nasıl haberim olmamış; hayret!... Askerler hakkında; çok kısa (dört ay, kısa dönem Yd.Sb.adayı öğrenci, 1976 yılı) askerlik yapmış olmama rağmen; çok şeyler yazacak kadar bilgi sahibiyim. Tafsilatlı olarak anlatmama gerek yok. Sadece şu kadarını yazayım: Kısa dönem askerlik ilk defa 1975 te uygulandı. Ben; ikinci dönem askerdim. Askerlik muayenesi sırasında; askeri doktorun; "mitral darlığı" sebebiyle; askerlikten muaf olmam gerektiği kararının aksine...
Asker olduğumuz birlikte, herkes; fakülte mezunu...Bölük komutanlarımızın yaşları bile bizden küçük. Vali yardımcıları, hakimler, savcılar, kaymakamlar... Var oğlu var...Yaşanan bazı olaylar sebebiyle, bir gün; içtimaya; Ege Ordu'dan bir tümgeneral geldi ve aynen şöyle dedi: "Arkadaşlar, askerliğin ... Sizden ricam: "Lütfen, nizamiyeden içeri girerken; akıl ve mantığınızı dışarıda bırakın!..."
Bu ülkede askerliği; ben, böyle anlıyorum.