İyi de bu cümleyi ben yazmadım ki?Alıntı:
"Tek bir soru Niçin ergenekoncu bir tek AKP li yok ? Acaba AKP karşıtlarına mı ergenekoncu deniliyor ?"
Printable View
İyi de bu cümleyi ben yazmadım ki?Alıntı:
"Tek bir soru Niçin ergenekoncu bir tek AKP li yok ? Acaba AKP karşıtlarına mı ergenekoncu deniliyor ?"
Ergenekon diye bir örgüt yoktur. Ergenekoncu deniliyor.. Bunu da isterseniz ergenekon ya da ergenekoncu demiyelim, bunun esasen adı "AKP muhlifleri" dir.
Gelelim Dursun Çiçek olayına: Basını iyi takip ederseniz en sıcak haberler orada,Adam ben yazmadım diyor, Demek ki böyle bir çalışma yapmamış. Kaldı ki Dursun Çiçek de bizim gibi TC vatandaşı o da oy verdi. Onun da beğenmediği ya da beğendiği olaylar var. Şurada biz yazıyorsak bizim bu kadar özgürlüğümüz varsa o kişinin de bu kadara hakkı vardır. Ortada işlenmiş bir suç yok. Kaldı ki AKP ve diğer vekillerin işlediği suça bakarsak hele hele DTP yani BDTP vekillerinin işlediği suça bakarsak Dursun Çiçek onların yanında melake kalır. Ya eroin kaçıran vekiller,ya bu devleti soyan vekiller ,bunları neden konuşmuyorsunuz. varsa yoksa TSK mensuplarına çamur atıyorsunuz. Kim bu ülkede TSK mensupları ile ve TSK ile uğraşıyorsa ben o kişinin uyruğundan şüphelenirim.Herkes işine baksın. siz şu an sıcacık odanızda ,işyerinizde bilgisayarınızın başında canınız sıkılırken TSK mensupları bu ülkeyi daha iyi korumak için soğukta operasyon yapıyorlar,tatbikat yapıyorlar.
Aslında burada çok ilginç hukuksuzluk aşanıyor ve görüyorum ki devletin tepe kurumlarından bazıları ''Hukuksuzluğa Hukuk adına saygı duymaları''
Albay Dursun Çiçek olayında imza önemli olduğu kadar;
1.Islak İmzanın gönderildiği zarfın incelenmesi,
a. Parmak İzi
b. Tükrük İzi
c. Diğer DNA tespit özellikleri
d. Mektubun gönderildiği yer
e. Grafilojik özellikler
2. Islak İmzanın Olduğu iddia edilen belgenin incelenmesi
a. Parmak İzi,
b. Karbon testi,
c. Yazı karakteristiği ile yazıcının özelliği
d. Diğer DNA araştırılması
e. Niçin dört ay beklenildiği
f. Belgenin izinin niçin sürülmediği
g. Evrağın altı nerede ?
3. Genel Olarak
a. Dursun Çiçeğin Karargahtaki Tam görevi ,
b. Yazım kuralları
c. Askeri Usuller
d. Evrağın olması gereken dağıtım planı ve dağıtımı
Yukarıda ki üç maddenin imzadan daha kesin sonuçlardoğuracağı belli iken ve bazıları ''resmen'' talep edilmişken HUKUK DEVLETİNDE BUNUN NASIL GÖZDEN KAYBEDİLDİĞİNİ ANLAMIŞ DEĞİLİM. Eğer bir soruşturma inceleme bir şey varsa ya genel olarak hepsi incelenir yada hepsine aynı davranılır. Acaba diyorum birileri yukarıdaki incelemeleri yaptırsa çok ilginç sonuçlar çıkacağından mı endişe ederek bunları yok sayıyor!
Sayın Çekmez yapmış olduğun yorumun altına gözüm kapalı imzamı atarım.Ellerine sağlık.
Islak İmza'da flaş gelişme
'Islak imzalı belge'de parmak izi araştırmak isteyen askeri savcılığa tahribat olur diye izin verilmedi.
Genelkurmay Başkanlığı, 1 Mart'ta İrticayla Mücadele Eylem Planı belgesinin ıslak imzalı aslının mevcudiyeti iddialarını doğrulayabilecek bazı delillerin elde edildiğini, bu kapsamda planı hazırladığı iddia edilen Albay Dursun Çiçek'in tutuklama istemiyle Askeri Mahkeme'ye sevkedildiğini, ancak tutuklama talebinin reddedildiğini açıklamıştı.
Adli Tıp "imza Çiçek'in" demişti
Adli Tıp Kurumu da 7'ye 4 oyla "İrtica ile Mücadele Planı'ndaki imza Dursun Çiçek'e ait" sonucuna varmıştı.
Taraf'ın iddiasıyla başladı
İrticayla Mücadele Planı, Taraf gazetesinin 12 Haziran 2009 tarihli sayısıyla gündeme gelmişti. Belgede, AK Parti ve Fethullah Gülen cemaatini yıpratmak için yapılması gerekenler sıralanıyordu.
'AKP ve Gülen'i Bitirme Planı' başlıklı haberde, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında, bir şüphelinin ofisinde yapılan aramada ele geçirildiği iddia edilen bir belgeye istinaden, Genelkurmay Harekat Başkanlığı Bilgi Destek Dairesi 3. Bilgi Destek Şube Müdürlüğü'nde 'İrtica ile Mücadele Eylem Planı' adı altında bir çalışma yapıldığı belirtiliyordu.
Çalışmayı içeren belgenin altında 3. Bilgi Destek Şube Müdürü Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek'in paraf ve imzasının bulunduğu iddia edilmiş ve belgeye ait fotokopiler yer almıştı.
İrtica eylem planı, aylar sonra bir subayın savcılara gönderdiği "orijinal belge" ve beraberindeki ihbar mektubuyla tekrar gündeme gelmişti. Belgeyi gönderen subay, "Tartışmaların başladığı dönemde Albay Dursun Çiçek'in odasındaki belgelerin imha edildiğini, kendisinin sadece bu belgeyi kurtarabildiğini" yazmıştı.
Bu süreçte Albay Çiçek iki kez tutuklanıp serbest bırakılmıştı.
http://www9.gazetevatan.com/Islak_Im...94164/1/Manset
Peki... Botaş Kuyuları raporuna inanıyorsunuz da neden buna inanmıyorsunuz, ben de bunu anlayamıyorum!
İmzanın kendisi aitse parmak izinin ne önemi var, bence de tahribata uğrardı... Sağ elle sol kulağı tütmak gibi bir şey olurdu herhalde.
Dursun Çiçek serbest
İrtica ile Mücadele Eylem Planı’ diye adlandırılan belgede ıslak imzası olduğu iddiasıyla tutuklanan ve hakkında dava açılan Albay Dursun Çiçek, Balyoz soruşturması kapsamında ifade verdi.
YAKLAŞIK 1.5 SAAT KALDI
Tutuklu bulunduğu Hasdal Askeri Cezaevi’nden sabah saat 10.00’da adliyeye getirilen Çiçek, hakim ve savcıların kullandığı protokol kapısından içeri alındı.Yaklaşık 1.5 saat adliyede kalan Çiçek, soruşturma savcısı Ali Haydar tarafından sorgulandığı öğrenildi.
SUGA PLANINA İLİŞKİN SORULAR YÖNELTİLDİ
Ülkeyi seferberliğe zorlamak için Deniz Kuvvetleri'nde hazırlandığı iddia edilen Suga eylem planında adı geçtiği öne sürülen Çiçek’e bu yönde sorular sorulduğu belirtildi. Çiçek, savcılık sorgusunun ardından serbest bıkarıldı.
ÇİÇEK İLE BİRLİKTE ERAKYOL’DA İFADE VERDİ
Çiçek ile birlikte Hasdal Askeri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Kafes eylem planı davası sanığı Albay Mücahit Erakyol da adliyeye getirildi.Balyoz soruşturması kapsamında savcı Süleyman Pehlivan’a ifade veren Erakyol da serbest bıkarıldı.
Çiçek ve Erakyol tekrar Hasdal Askeri Cezaevi’ne gönderildi.
http://www.milliyet.com.tr/dursun-ci...16/default.htm
28.05.2010
Temizöz davasında flaş gelişme
Davanın kilit tanığı Binzet ilk kez konuştu ve...
‘Olabilir, duydum’ dedim ama savcılar, ‘Biliyorum, gördüm’ diye yazmış!..
ŞIRNAK’ta 1993-95 yılları arasında işlenen 20 cinayetten sorumlu tutulan, aralarında Kayseri eski İl Jandarma Komutanı Albay Cemal Temizöz ve Cizre eski Belediye Başkanı Kamil Atak ile itirafçıların da olduğu 7 sanığın yargılandığı davanın kilit tanığı Mehmet Nuri Binzet, ilk kez dinlendiği duruşmada eski ifadelerini geri çekti.
Verdiği ifadelerle davanın açılmasına neden olan sanıklardan Cizre Belediye eski Başkanı Kamil Atak’ın kardeşi M. Nuri Binzet duruşmada ilk kez dinlendi
Bu dava nasıl bu hale geldi anlamadım’
İfadesine başlayan tanık Binzet, “Bu dava bu hale nasıl geldi anlamış değilim. Bir hakim ve savcıya güven bu kadar mı sarsılır. Burada vereceğim ifadeler esastır”
Savcılık’ta okumadan tutanak imzalatıldı...’
Haberin Tamamı:
http://haber.gazetevatan.com/temizoz...08080/1/Gundem
29 Mayıs 2010 Yavuz Selim DEMİRAĞ
Diyarbakır'da şok!..
Geçtiğimiz hafta yayımlanan “Mahkeme’ye şok ifade” başlıklı haberi hatırladınız mı? “10 kişinin öldüğü termos bombası olayının tutuklu sanığı Hikmet Topal, saldırının emrini Albay Cemal Temizöz’ün verdiğini söylemesi için baskı gördüğünü” ifade etmişti. Mahkeme’ye verdiği 86 sayfalık savunmasında “Komiser bana ’komutanları lojmanlarından pijamayla, makamlarından koltuklarından tutup alıyoruz. Cemal Temizöz seni kurtaramaz’dedi” haberi bütün Türkiye’nin dikkatini çekmişti.Yazının Tamamamı:http://www.yg.yenicaggazetesi.com.tr...hp?haber=13430