Alıntı:
Harun Gür rumuzlu üyeden alıntı
Özellikle 12 Eylül darbesi sonrası oluşturulan ortamda Türk-İslam sentezi düşünce yapısı, tarikatlara, cemaatlara, gerici Cumhuriyet karşıtlarına istedikleri ve palazlandıkları ortamı vermiştir. Bir yandan Kuran Kursları, cemaat evleri ve hatta Milli Eğitimde öğrenim birliğinin ortadan kaldırılması, eğitimin paralı hale getirilmesi, diğer yanda topluma dayatılan pop kültürün etkisi ile toplum eğitimsizleştirilmiş ve duyarsızlaştırılmıştır.
1980-2007 tam 27 sene olmuş, çeyrek asırı geçmiş, sadece liselerden her yıl 500.000 gencin mezun olduğu düşünülürse, eğitim sisteminin, pop kültür ve medyanın başını çektiği bilinçli yozlaştırmanın bu 27 yıl boyunca neler başarabileceğini, ne "göbeğini kaşıyan adam"lar yetiştireceğini hayal bile edemezsiniz. Bu insanlar bizim insanımız, asla onları hakir görmüyorum, gerçekte bu insanların göbeğini kaşıyan adam olmakta hiçbir suçları da yok, suçlusu ne yazık ki bu bozuk düzen...
Gelelim kahve ağzı dışındaki değerlendirmelere...
Tarhan Erdem yönetimindeki KONDA araştırma şirketinin 2007 seçim anketi sonuçları yayınlanınca , bir çok kişi gibi ben de oldukça şaşırdım, kızdığımı da itiraf etmeliyim. Dezenformasyon içeren, duygusallık?!!! kokan, geçmiş seçimlerdeki uçuk anketler bizlere ne yazık ki , konuya bilimsel bakan , ciddi araştırma kuruluşlarının anketlerine bile şüpheyle bakmayı , bilinçaltımızda "vardır bir hinlik bunun altında" demeyi getirdi. Bu sonuçları Yeni Şafak gibi AKP yanlısı medyanın bile eleştirdiğini söyleyebilirim. Onların gerekçesi daha farklıydı tabi. Bu araştırmanın sonuçları seçim sonuçları ile karşılaştırıldığında 1-2 puanlık yanılma payları ile istatistik bilimine olan güvenimizi yeniden sağlaması açısından önemlidir ama bunun ötesinde anket tekniğinde 1-2 puanlık yanılma payı ile doğru tahmin, örneklem kümesinin de doğru seçildiği ve bu kümenin demografik verilerinin doğru olduğunun da açık bir göstergesidir.
O zaman gelin gerçek sonuçlara şaşırmak veya "% şu kadar oy almış" teranesinin üzerinde durmak yerine bilimden yararlanmayı bilelim ve oy verenlerin demografisini inceleyelim. Sanıyorum, 25.000 üzeri denekle gerçekleştirilen bu kapsamlı anketin ortaya koyduğu demografik veriler, başta parti liderleri olmak üzere siyasete ilgili bir çok kişinin bundan sonraki çalışmalarında dikkate alacağı, önemli bir referans niteliğindedir.
AKP ortaokul ve altı eğitim düzeyinde ve gelir seviyesi düşük seçmenlerden en yüksek oyu alırken, CHP seçmenleri ise en eğitimli gruptur. CHP seçmenleri içinde üniversite eğitimliler, ülke ortalamasından 2 kat daha fazladır. Ortaokul ve altı eğitimliler ise CHP seçmenleri içinde en düşük orana düşmektedir.CHP ise orta ve üst dilimlerde daha yüksek oranda oy almaktadır.
AKP seçmenleri arasında, 6–9 kişilik ve daha kalabalık haneler görece daha ağırlıklı görülmektedir. CHP seçmenleri ise tam bunun aksini göstermekte, daha küçük ailelerde CHP görece daha ağırlıklı görülmektedir.
44 yaş üstü üniversite mezunu kadınların ve oran olarak ikinci sırada da erkeklerin çok bariz biçimde CHP yandaşları olduğu görülmektedir. Bu görüntü aynı zamanda Cumhuriyet Mitinglerindeki görüntü ile de örtüşmektedir. Bu görüntü aynı zamanda CHP’nin muhalefette olmasına karşın, neden oy oranını artıramadığının da ipucunu vermektedir. Çünkü CHP, modernizasyona katılmış kesimlerin içinde hapsolmuş görünmektedir.
Kent merkezlerinde CHP, kırsalda AKP ağırlıklıdır.
Bu seçimde ilk kez oy kullanmış yaklaşık 4 milyon yeni seçmenin yarısından da çoğu, neredeyse % 55'i AKP'yi desteklemiştir.
CHP seçmenlerinde ise, 44 yaş üstü grup (Harun Gür Notu: 12 Eylül ve öncesine aklı eren) bariz biçimde ortalamadan yüksektir.Diğer yaş gruplarında ise, ortalamasının altında oy almaktadır. MHP seçmeninde ise gençler en yüksek orana ulaşmaktadır. Yine aynı şekilde 44 yaş üstü grupta MHP’de en düşük oranına inmektedir.
Evet, başka bilgiler de var bu araştırmada, arzu eden araştırır, öğrenir. Eğitim, bilinç ve gelir önemli, 15 yeni üniversite açmayı, kömürle, makarna ile çaresiz insanları kullanmayı, geçmişini, yakın tarihini bilmeyenleri ve 12 Eylül sonrası empoze edilen kültürü bir de bu açıdan değerlendirin derim.Bu arada, düşük gelir grubundan seçmenin CHP'ye oy vermemesi de eğitim düzeyleri ile ilişkilendirilse dahi sol misyon açısından başlıbaşına incelenmesi gereken ve CHP yönetiminin üzerinde ciddi kafa yorması gereken bir konu olarak dikkat çekiyor.
Selamlar.