Taksilerden kalkan ‘gece tarifesi' hastanelere getirildi
AZİZ Nesin'lik bir kara mizah öyküsü...07 Aralık 2010 Yalçın BAYER
Dostumuz eski gazeteci Cengiz Mumay anlatıyor:
Medicana Hastaneler Grubu'nun İstanbul Bahçelievler Hastanesi'nde geçiyor. Annesini kardiyolojik kuşkularla acile götüren eşim, 1 saatlik tedavinin ardından vezne kuyruğuna girer. Kuyrukta tartışmalara kulak kabartır. Her para ödeyen SGK'lı yurttaş veznedeki Nagihan Hanım'la tartışmaktadır. Tartışma konusu; gece alınan muayene farkı. Gündüz ücreti ile gece ücreti arasında iki kattan fazla fark varmış.
Hatta bazı hastalar bu farkı duyunca tedavi olmadan hastaneyi terk ediyormuş.
O sırada eşim beni telefonla aradı: “Bak tam gazetelik bir konu var” dedi. Açık bıraktırdığım telefondan tartışmalar, tam anlattığı gibi geliyordu. Sıra eşime geldi. Eşim evraklarını uzattı, eşime ‘gece tarifesi' (!) uygulamadılar. Kardiyoloji muayeneleri hariçmiş...
Eşimden telefonu görevliye vermesini istedim. Vezne görevlisi hanımefendi, “SGK ile yaptığımız anlaşmaya göre gece aldığımız muayene farkı gündüzden farklı. Gündüz 32 lira alıyoruz, gece 67 lira. Sadece kardiyoloji muayenelerinden fark almıyoruz” dedi. Aynı görevli, bu yeni uygulamayı isteyen hastanelerin uygulayabileceklerini savundu.
Sağlık gibi bir konuda ‘gece tarifesi' kabul edilebilir bir şey değil. “Hastalanacağımız saati seçmeliyiz artık. Geceye kalırsak, taksimetrelerden bile kaldırılan ‘çift tarife', bizi hastalıktan değilse bile, stresten öldürecek. Aman siz siz olun gece hastalanmayın” demeye başladım kendi kendime...
Olayı araştırmaya da devam ettim. Hastanenin süpervisörü Saliha Hemşire'ye ulaşabildim ancak. Sorularımı, “Her hastanenin kendi anlaşması var. Ona göre para alırız. Size bu konuda bilgi veremem. Gündüz başhekimi arayınız. Şu an size, gece akşamdan farklı ücret alıyoruz diyemem. Umarım beni anlamışsınızdır” diye yanıtladı.
Bir telefon daha açtım vezneye, Nagihan Hanım'la bir kez daha görüştüm. Hanımefendinin yanıtı “Evet 67 TL alıyoruz. Ama ben size açıklama yapmaya yetkili değilim, durun sizi bir yetkiliye bağlayayım” dedi. Ancak bağladığı yerlerdeki telefonlar açılmak bilmedi. Bunun üzerine tekrar aradım, cep telefonumu bıraktım ve bir yetkilinin bana ulaşmasını bekledim.
Belki biri çıkar da açıklardı işin doğrusunu. Sağlıkta nasıl ‘gece tarifesi' uygulandığını, bu konuya esas olan SGK anlaşmasının ne olduğunu ya da uygulamada bir keyfiyet olup olmadığını... Ama tüm kapılar duvar oldu, kapandı.
Herkes ‘üç maymun'u oynadı. Olayın güzel tarafı da vardı: Aziz Nesin'i rahmetle andım.
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/gost...rih=2010-12-07