-
AKP'li milletvekilinin sekreterine kıyak !
AKP Bolu Milletvekili Mehmet Güner'in TBMM'deki sekreteri Yurdanur Aybar, Bolu Belediyesi'ne Başkan Yardımcısı olarak atandı. Bolu Belediye Başkanı AKP'li Alaaddin Yılmaz, Aybar'ın, Bolu Belediyesi'nin Ankara'daki işlerinden sorumlu olarak görevini Ankara'da sürdüreceğini açıkladı.
Belediye'de biri memur kadrosunda, ikisi de belediye meclisi atamasıyla görevlendirilen 3 başkan yardımcısı olduğunu belirten Başkan Yılmaz, "Toplam 4 başkan yardımcılığı kadrosu bulunan belediyemize, 4'ncü başkan yardımcılığı görevini Mehmet Bey'in (Güner) sekreterliğini yapan Yurdanur Aybar'a verdik. Resmi atama yapıldı. Önümüzdeki günlerde görevine başlayacak'' diye konuştu.
Yurdanur Aybar'ın, Bolu Belediyesi'nin Ankara'daki işlerinden sorumlu olacağını söyleyen Başkan Yılmaz şöyle konuştu; "Biz Yurdanur Aybar'ın Ankara'da görev yapmasını uygun gördük. Kafamızda böyle bir düşünce var. Ancak resmi prosedür henüz tamamlanmadı. Yurdanur Aybar ile birlikte bürokrasiyi bilen bir başkan yardımcımız oldu. Biraz daha rahatladık. Ayrıca Bolu için faydalı olacağına inandığımız için tercihimizle Yurdanur Aybar'ı Başkan Yardımcılığı görevine atadık.''
haber3.com
-
En çok hangi ülkelerin şirketleri rüşvet veriyor diye araştırdılar...
Türk şirketleri, dünya sıralamasında 4'ÜNCÜ OLDULAR...
Türkiye, Uluslararası Saydamlık Örgütü'nün (Transparency International) 2006 Rüşvet Verenler Endeksi (Bribe Payers Index) listesinde 4. ülke oldu.
(4 Ekim 2006 Çarşamba)
İHA - 30 lider ihracatçı ülkenin şirketlerinin rüşvet verme eğilimlerini sıralayan listede, Rusya, Çin ve Hindistan'ı Türkiye izliyor. Transparency, Brüksel'de yaptığı açıklamada, "Bu Avrupa Birliği üyeliği amacındaki bir ülke için ciddi bir sonuç" diye kaydetti.
Rüşvet Verenler Endeksi, bu yıl Dünya Ekonomik Forumu'nun gerçekleştirdiği bir araştırmaya katılan 125 ülkeden 11 bin işadamının cevaplarına dayanıyor.
-
Felsefe dersine din öğretmeni
Antalya'da bir din öğretmeninin öğretmen açığı nedeniyle anadolu lisesinde felsefe grubu derslerine girmesine eğitimciler tepki gösterdi. Tepkinin bir nedeni de Ocakçı'nın yazdığı şiir
VAHİDE YANIK Antalya DHA
Antalya Anadolu Lisesi Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olan Mehmet Ocakçı'nın (53) öğretmen açığı nedeniyle Hacı Dudu Mehmet Gebizli Anadolu Lisesi'nde de felsefe grubu (Felsefe - Psikoloji - Sosyoloji - Mantık) derslerine girmesi, Antalya İmam Hatip Lisesi'nden iki öğretmenin de aynı okulda psikoloji dersi vermesi, eğitimcilerin tepkisine yol açtı.
Ocakçı'nın bir süre önce yayımlanan "Çakıl Taşları" adlı kitabındaki bazı şiirleri de tartışma konusu oldu. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu olan Ocakçı'nın kitabında, bazıları dini mesajlar içeren yaklaşık 80 şiir bulunuyor.
Ocakçı'nın "İlahiyatın Kızları" şiirindeki "Flört nedir hiç bilmezler / Vara yoğa pek gülmezler / Sokak sokak çok gezmezler / İlahiyatın kızları... Berberlerde kırıtmazlar / Her erkeğe sırıtmazlar / Boşa vakit çürütmezler / İlahiyatın kızları" mısralarında, "gülmek, gezmek, berbere gitmek, flört etmek" eleştirilirken, bunları yapmayan kızlara övgüler diziliyor.
Erkekleri bakar yakar
Aynı şiirdeki "Yüzlerinden nurlar akar, İlahiyatın kızları, Erkekleri bakar yakar, İlahiyatın kızları" dizeleri dikkat çekiyor. Bir başka dizede ilahiyat kızlarından "Melektirler, huridirler" diye söz ediliyor.
EĞİTİMCİLERDEN TEPKİ
Tebliğe göre giremez!
Eğitim - Sen Antalya Şube Başkanı Kadir Zeybek, amacı sorgulamak olan felsefe dersine, sorgulamayı reddeden din dersi öğretmenlerinin girmesinin doğru olmadığını söyledi.
Zeybek, Talim ve Terbiye Kurulu'nun Mayıs 2006'da Tebliğler Dergisi'nde yayımlanan karara göre, din bilgisi öğretmenlerinin felsefe grubu derslerine giremeyeceğine dikkat çekti.
Kararda, "Felsefe grubu derslerine maaş karşılığı girecek öğretmenler, felsefe bölümü ve sosyoloji bölümü mezunlarıdır. Bu derslere ücret karşılığında girecek öğretmenler de yine bu iki bölümün mezunları olabilir" deniliyor.
Psikolojiye imam hatipli
Okul Müdürü Mehmet Karakaş, felsefe grubu derslerine giren iki kadın öğretmenin hamilelik nedeniyle izinde olduklarını belirterek, "Boş geçen felsefe dersini, kadrosu Antalya Anadolu Lisesi'nde bulunan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi öğretmeni Necati Ocakçı'ya verdik. Antalya İmam Hatip Lisesi'nden gelen iki öğretmen arkadaşımız da psikoloji derslerine giriyor. Felsefe din kültürünün yan branşı sayıldığı için, bir engel yok" diye konuştu
-
Duygu hanım kızım, neden bu kadar şaşırdığınızı idrak edebilmiş değilim. Said Nursi filozof ise, din öğretmeninin felsefe dersi vermesinde ne gibi bir sakınca varki?!!
-
Sayın tepkili haklısınız;
şuursuz olan benim:D[:p]
-
Meclis Genel Kurulu'nda ''T.C.'' tartışması!
CHP Ankara Milletvekili Bayram Meral, okul tabelalarından Türkiye Cumhuriyeti'nin kısaltması olan ''T.C'' ibaresinin çıkarıldığını iddia ederek, ''Utanıyor musunuz T.C'den?'' diye konuştu.
TBMM Genel Kurulu'nda çiftçilerin sorunlarıyla ilgili gündemdışı söz alan Meral, Hükümetin tarım politikasını eleştirerek, okul tabelalarından ''T.C'' ibaresinin çıkarıldığını öne sürdü. AK Parti sıralarına ''Utanıyor musunuz T.C'den? Bakan T.C'yi içine sindiremiyor mu?'' diye soran Meral, AK Parti'nin, ''28 Şubat'' sayesinde Parlamentoya geldiğini öne sürdü.
Meral, kendisine laf atan AK Parti Manisa Milletvekili Mehmet Çerçi'ye de ''Sen memleketinde Sümerbank arsalarını arkadaşlarına nasıl sattın? Gel onu anlat'' dedi.
Meral'in gündemdışı konuşmasına cevaplandıran Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, başta AK Parti mensupları olmak üzere, bütün vatandaşların, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin vatandaşı olmaktan şeref duyacağını söyledi.
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin, hiç kimsenin tekelinde olmadığını kaydeden Eker, ''Hepimiz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmaktan gururluyuz, mutluyuz'' dedi. Eker, bunu istismar edenleri, vatandaşın hoş karşılamadığının daha önce görüldüğünü ifade etti.
-
Akça pakça bir devletimiz oldu, gözümüz aydın !!!
AKP döneminde 3 bin atama !
AK Parti iktidarı döneminde 3 bin 719 bürokrat ataması yapıldığı bildirildi.13 Ekim 2006 13:56
DYP Denizli Milletvekili Ümmet Kandoğan, bürokrat atamalarına ilişkin TBMM Başkanlığına sunduğu soru önergelerine çeşitli bakanların verdiği yanıtlarla ilgili yazılı bir açıklama yaptı.
Buna göre, 1 Aralık 2002 ile 25 Eylül 2006 tarihleri arasında, 26'ı müsteşar, 112'si müsteşar yardımcısı, 243'ü genel müdür, 480'i genel müdür yardımcısı, bin 175'i başkan veya daire başkanı, bin 299'u il müdürü, 351'i müşavir, 26'sı müstakil başkan, 3'ü genel sekreter ve 4'ü de genel sekreter yardımcısı olmak üzere toplam 3 bin 719 kişinin ataması yapıldı.
EN AZ ATAMAYI AYDIN YAPTI
En fazla atamayı 392 kişiyle İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, en az atamayı 7 kişiyle Devlet Bakanı Mehmet Aydın yaptı.
Listeye göre, diğer bakanların bürokrat atamaları ise şöyle:
-Başbakanlık ve bağlı kuruluşlar: 193 -Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül: 254 -Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Abdüllatif Şener: 68 -Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin: 76 -Devlet Bakanı Beşir Atalay: 79 -Devlet Bakanı Ali Babacan: 107 -Devlet Bakanı Nimet Çubukçu: 127 -Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen: 145 -Adalet Bakanı Cemil Çiçek: 115 -Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül: 8 -Maliye Bakanı Kemal Unakıtan: 140 -Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik: 141 -Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Özak: 195 -Sağlık Bakanı Recep Akdağ: 157 -Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım: 64 -Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker: 369 -Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu: 2 -Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun: 161 -Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler: 248 -Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç: 224 -Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe: 196
"REKORA İMZA ATTI"
Ümmet Kandoğan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın millete verdiği tüm taahhütleri unutup, bürokrat atamalarında bir rekora imza attığını ileri sürerek, "AKP iktidarı döneminde; 3 bin 719 bürokrat ataması yapılmıştır. Demek oluyor ki, her 9 saat 6 dakikada 1 bürokrat, günde 2.5 bürokrat, ayda 81 bürokrat ataması yapılmıştır" dedi.
haber3.com
-
Sağlık Bakanlığı'nda Ali Dibo skandalı !
"Eş, dost ve akrabalara yardımcı olmak, onlara ihale bağlamak" olarak bilinen 'Ali Dibo' bu kez Sağlık Bakanlığı'nda ortaya çıktı.
Dünya Bankası destekli 'saha koordinatörlüğü' projesine 7'şer bin dolar maaşla Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer'in kardeşi Metin Dinçer ile AKP Eskişehir Milletvekili Murat Mercan'ın amca oğlu Serdar Mercan'ın da atandığına ilişkin iddiaları, Sağlık Bakanı Recep Akdağ doğruladı. Üstelik, Metin Dinçer, saha koordinatörü olabilmek için gereken, doktora yapmış olma şartını da henüz yerine getirebilmiş değil. Başkoordinatör Hasan Çağıl'ın alacağı öğrenilen 16 bin YTL tutarındaki aylık maaş, Cumhurbaşkanı'nın aldığı maaştan bile yüksek
Yabancı doktorların Türkiye'de çalışmasına olanak sağlayan yasa tasarısı TBMM Sağlık Komisyonu'nda kabul edildi. Akdağ, daha önce soru önergeleriyle gündeme getirilen ve TBMM Sağlık Komisyonu üyelerinin de yinelediği saha koordinatörlüğüne yapılan atamaya da açıklık getirdi. Saha koordinatörlüğüne atananların mesleki olarak kendilerini kanıtlamış kişiler olduğunu savunan Akdağ şunları söyledi: "Görevlendirdiğimiz arkadaşlar, 5 ile 7 bin dolar brüt ücret alacaklar. Sadece başkan 7 bin YTL ücret alacak. (AKP Eskişehir Milletvekili Murat Mercan'ın amcasının oğlu) O kişi benim üniversiteden öğrencimdir."
Radikal
-
Bakan Çelik, Türkiye'de sadece özel okul-devlet okulu ayrımı var derken özel sınıf-devlet sınıfı ayrımını unuttu galiba, tıpkı tarikatlara bağlı okulları unuttuğu (unutturmak istediği) gibi...
**********
Devlet okulunda "sınıf" ayrımı !
İstanbul Sultanbeyli'deki Mevlana İlköğretim Okulu'nda parası olan aileler, çocukları için özel sınıflar hazırlattı. Klimalı, tavanları kartonpiyerli, özel masa-sandalyeli ve perdeleri kadife olan 2-C ve 2-E sınıflarında bilgisayar ve projeksiyon cihazı da var. Sınıfların zemini de kalebodurlarla kaplı. Normal sınıflarda yaklaşık 55-60 öğrenci, sıkış tıkış eğitim alırken, özel sınıflarda 40'ar öğrenci var ve ikişerli oturuyorlar.
MÜDÜR: ONLAR ÖRNEK SINIF
Okulda sabah ve öğle olmak üzere ikili eğitim yapılıyor. Herhangi bir şey çalınmaması için de sınıfların anahtarlarını öğretmenleri taşıyor. Dersler bittiğinde sabahçı öğretmen kapıyı kilitleyip giderken, öğlenci öğretmen de kendisinde bulunan anahtarla sınıfın kapısını açıp dersini yapıyor. Akşam giderken de yine sınıfı kilitliyor. Neden böyle farklı bir uygulama yapıldığını sorduğumuz okul müdürü Harun Yalçın ise, "O sınıflar örnek sınıf olarak düzenlendi. Ailelerin yardımlarıyla yapıldı. Keşke imkanımız olsa da diğer sınıfları da aynı şekilde düzenlesek" diyor.
VELİLER NE DİYOR?
ÖZEL SINIFLARIN FİYATI 100 YTL
Mevlana İlk Ögretim Okulu'ndaki özel sınıflar, çocukları normal sınıflarda okuyan velilerinin tepkisini çekiyor. Bazı veliler maddi durumları iyi olmadığı için çocuklarını özel sınıflara gönderemediklerini, çocuklarının da bu duruma çok üzüldüklerini belirterek, bunun bir ayrımcılık olduğunu ve bütün sınıfların aynı olması gerektiğini söylüyor. Derslerinde çok başarılı olan oğlunu maddi durumları iyi olmadığı için özel sınıfa gönderemediğini ve okullarda ayrım yapmanın doğru olmadığını söyleyen Nebahat Doğmak, "Ben de çocuğumun öyle güzel sınıflarda okumasını istiyorum ama maddi durumumuz iyi olmadığı için buna imkan yok. Özel sınıf için 100 YTL istediler. Okullarda fakir ve zengin ayrımı olmamalı. Bunlar ayrım yapıyorlar. Eğer orası bir okulsa bütün sınıflar aynı olmalı" diye isyan ediyor.
Vatan
Aziz Özen
-
AKP'linin yeğenine dokunan yanar !
AK Partili İlçe Başkanı'nın yeğenine disiplin cezası veren müdürün başına gelmeyen kalmadı.
AKP Mazıdağı İlçe Başkanı Halit Denli'nin yeğenine disiplin cezası veren lise müdürü Veysi Yasan, önce ilçedeki bir okula, ardından komşu ilçeye tayin edildi. Olay, Mardin'deki Mazıdağı Çok Programlı Lisesi'nde öğrenciler arasında kavga çıkmasıyla başladı. Kavgaya karışan ve aralarında Denli'nin yeğeni de bulunan sekiz öğrenci beşer gün okuldan uzaklaştırıldı.
AKP ilçe başkanı Denli, müdür Yasan'dan, cezanın kaldırılmasını istedi. 'Hayır' yanıtını alınca İlçe Milli Eğitim yetkilileriyle görüştü. Ardından sadece Denli'nin yeğeninin cezası kaldırıldı. Üç ay sonra 30 yıllık eğitimci Yasan'ın tayini çıktı. Yasan İdare Mahkemesi'nde dava açarken Denli, Yasan hakkında, lisedeki ihaleleri yakınlarına vermeye çalıştığı için şikâyet aldığını ve yeğenine verilen cezanın haksız olduğunu savundu.
Radikal