-
Ayaz ciğerlerine işliyordu, ceketimi niye verdim sanki diye söylendi kendi kendine..
Karısının öğrencilik yıllarında sevgiliyken onu ısıtması geldi aklına. İç çekti derinden ve bi sigara yakmak istedi sonra sigara tabakasının ceketinin cebinde olduğunu düşündü. Adama bi yardım bile etmedim şimdi dönüp tabakamı alamam ki diye hayıflandı.
Ya düşen ben olsaydım, sadece evsiz bi köpek yardımıma gelseydi, bu gidişle bi hayatımı paylaşacağım güzel karım bile olmayacak; ben de o adam gibi mi olacağım diye düşündü. Aniden geri döndü ve kayalıklara doğru yöneldi. Adama tutukluluk kararına itirazları reddedilen sanıklara acımadığı kadar acımıştı..
Adam başını vurduğu kayanın dibinde suyun içinde öylece yatıyordu.Omuzlarından tutarak çıkardı.Nabzını yokladı, kalbi atmıyordu. Zamanında yardıma gitsem böyle olmazdı dedi. Başına iş almamak için ceketini adamın üzerinden aldı ama altın daytonasını adamın kolunda göremedi, ceplerine baktı fakat yoktu.
Ceketin cebinden cartier tabakasını çıkardı açtı, sigaralar ıslanmıştı. Satıcı tabakanın sıvı geçirmez olduğunu söylemişti, yedi ceddine sövdü satıcının.
Şimdi ne yapmalıyım, gitsem saatim bulunsa arkasındaki seri numarasından rolex satış kaydına bakar elleriyle koymuş gibi bulurlar beni, TCK 97/2 denmi 98den mi yargılanırım acaba diye düşündü. Hırsızdı benden gasp etti ben avukatım bana inanırlar diye kendini teselli etmeye çalıştı.
-
Ayağa kalktı ve oradan hızla uzaklaşmaya başladı. İçinden aman Allahım battıkça batıorum diye düşünürken dolunayın ışıkları kayalıkların arsındaki daytonayı parlatıyordu...
-
''Allah belasını versin'' ...........cocuğu diye haykırıp tepinmeye başladı.gözleri gecenin karanlığında kızıl bir renge boyanmış,başı ellerinde, hala bağırıp,çağırmaktaydı.olmadık küfürler ediyor.kaderine lanet okuyordu.
çeketinin cebinde unuttuğu cep telefonunu ,şarapçıdan geri almaya gelmişti,onu takip ederken denize düşüşünü uzaktan görmüş ,yüzme de bilmediğinden,öylece kala kalmıştı.
bir an önünden geçen bir kedi gördü.ve olanca hızıyla onu tekmeleyerek,şarapçının yanına yolladı.
sonra aklına şu soru geldi.acaba kedi havada mı ölmüştü.yoksa boğularak mı?
sonra kahkahalarla gülmeye başladı.artık kendini tutamıyordu.şarapçının arkadaşları yavaş yavaş derme catma kulübelerinden çıkmaya başlamışlardı.
yerlerde sürükleniyordu gülmekten.ve öylece şarapçının arkadaşları onu hayretle izliyorlardı.
pala remzi isimli , bir diğer namı köpek öldüren remzi kahramanımızın yanına doğru ilerlemeye başladı.sustalısını da elinin arkasında saklıyarak devam etmekteydi.
-
"Aşkım" diyen birisi vardı derinden... Karısının sesini duyuyordu yanıbaşında. Delirmeye yüz tutan X birden irkildi, gözlerini açtı. Karısı yanındaydı ve artık sabah olmuştu...
------------------BİTTİ--------------------
-
"Aşkım" diyen birisi vardı derinden... Karısının sesini duyuyordu yanıbaşında. Delirmeye yüz tutan X birden irkildi, gözlerini açtı. Karısı yanındaydı ve artık sabah olmuştu...
------------------BİTTİ--------------------