Kendinize mi, eşinize mi?
Printable View
Eren Alp le AlpEren arasındaki fark nedir?
Anlamişem anlamişem sayın Milo ;
soyadı ad olanı asıp ad soyadı olanı asmayıp besliyor üzerinde güneş batmayan yönetimimiz :)) EE buda güzel bir demokratik yaklaşım .Umarım kişide bunu anlar yoksa yeni niki Ne Er Ne Alp olacak :)
Başlık altındaki olayı okurken ilk önce hasta hakları geldi aklıma.Sonra düşündüm bu haklar hangi koşulda geçerli olabilir diye.Sonuçta hukukun içine bağnazlığı eğitimsizliği sokarsak bir anlamda herkes her yerde haklı durumda olur.Bu hukuka aykırı.Bu olayda da hasta hakları şu bağlamda gözetilebilir.Hasta bayan hemşireyi kendisi mi istiyor?Hasta bayan hemşireyi tecrübesine güvendiği için mi istiyor?Tedavi içinse evet bu hak gözetilmelidir ancak unutulmamalıdır ki kurumların da bir işleyiş düzeni vardır.Bayan hemşire yoksa ya kalkıp gidersin ya da erkek hemşire tedavini yapar.Bunun namusla ilgisi yoktur.
o zaman erkek bir hastanın bayan üroloji doktoru istemeye de hakkı olmaz mı?
Erkek hemşireye iğne yaptırmayanlar ameliyat hiç olmasın diyorum:) Adam işini yapıyor.Ayrıca illa ki kalçadan yapılması gerekmiyor koldan da yapılabilir ki mecburi durumlarda kalça kırıklarında veya bacak kırıklarında bu böyledir.
Arkadaşım Orası hastane yok boşanmış eşi Yok boşanmış karısı olmaz orda... Bu olayı bir kenara bırak.
Bence orda Bana bu kişi iğne yapmasın demek yerine; ben, bayan hemşire istiyorum deseydi doktorda araya girmezdi.Demekki orda boşanmış eşini görünce cıngar cıkardı...Bu yüzden olay büyüdü.Yani bu bayan hemşire erkek hemşire olayından cıktı Başka bir boyutlara girdi orada ....
Kanun Ne diyor ? Kanun istemediğin kişiye müdahale yaptırmak zorunda değilsin diyor.Ama Sizin olay orda başka boyutlara varmış doktor cileden cıkmıs :)
bence gayet normal bir olay...
T.C'de yaşayıp da bu durumu kabullenebilen az eş vardır diye düşünüyorum.Bunun eğitimsizlikle vs ilgisi yok.Yasal hak da tanınmış.Bu kültür ve yetişme tarzı ile ilgili bir şey...
Abilerim ablalarım. İki noktayı ehemmiyetle tebarüz ettirmek isterim;
Biri "Mevzuat ile belirlenmiş usullere uyulmak şartı ile" ifadesidir. Acil serviste temel "mevzu" başvuran kişinin öncelikle hayati bir tehlike altında olup olmadığını belirleyerek acil tehlikeyi gidermek sonra da nihai planı yapmaktır. Dolayısıyla acil olmayan bir durum için acil olmayan şartlarda yapılabilecek herhangi tedavinin acilde uygulanması gibi bir zorunluluktan herhalde bahsedemeyiz. (Örneğin, ateş ve boğaz ağrısı ile acile başvuran bir hastanın eğer sepsis ya da menenjit gibi hayatı tehdit eden bir hastalığı olmadığından eminseniz bu hastaya acilde herhangi bir müdahale yapmaz, ayakta tedavisini planlarsınız)
İkincisi: Kendisine tedavi verecek kişiyi seçme yetkisidir. Hukukçu olmamakla birlikte, kanunlarımızın bir kişinin kendi bedeni üzerindeki haklarını evlilik yolu ile otomatik olarak eşin kullanımına devrettiğini düşünmek istemiyorum! Bu nedenle "eşime bilmemkim bilmemne yapamaz" ifadesinin herhalde hukuki bir dayanağı olamaz. Eğer bir kişi kendi iradesini ifade edebilecek durumda değilse, yaptığı evlilik akdinin geçerliliği de tehlikeye düşmez mi? "İradenin eş üzerinden beyanı" fikrine karşılık sanırım bu soruyu sormamız gerekir. Eş ve vasi arasında bir fark olsa gerektir!
O sırada hastahanede erkek hemşireden başka karınıza iğne yapacak hemşire yoksa üstelik karınızın durumu da hayati tehlike arzediyorsa;siz onun yerine karar alın ve gerekirse karınızın ölümüne katlanın.Bizim gibi ülkelerde "kadının adı ve seçim hakkı genellikle yok" zaten.Sonra ölmüş de nolmuş?,evlenecek başka kadın mı yok?Sayıyla mı aldınız?
Yazık . Öncelikle şunu belirteyim bir çok bayan hasta biliyorum . İllede bayan doktora muayene olacam diye ya tedavisini geciktirdi yada öldü gitti. Erkek doktora muayene olmak istemediği için sağlık sorunlarına çözüm bulamayanlarıda biliyorum. Öncelikle şunu iyi bilinmesi gerekiyor ki hastahanelerde çalışan doktorlar ve hemşireler için hastanın cinsiyeti pek bir şey ifade etmez. İnanın onlar çok meraklı değiller sizin hastanızın orasını burasını görmeye . Ayrıca tıp ta utanma yoktur. Ayıp kavramıda olmaması gerekir. Asıl amaç hastanın tedavisi dir. Bu konuda çok kişi ile görüştüm. Sırf bu nedenle tedaviyi reddedenlere sesleniyorum. Artık size acımıyorum cahilliğinizle kalın ve ne haliniz varsa görün.
acil serviste çalışan bir sağlık memuru olarak sizi tebrik ederim. durumu çok güzel özetlemişsiniz.
Bu forumda yazılanları okuyunca; yazılanlarla, yeni bir haber olarak "Domuz Gribi"ne karşı geliştirilen aşıda domuza ilişkin bir madde var mıdır, yok mudur? Aşı olalım mı, olmayalım mı? tartışması arasında nedense paralellik kurdum. İlahiyat profesörlerine göre mesele sağlıksa ve bunun sağlanması için bırakın aşısını, domuz eti yemek gerekiyorsa, yenilmesi günah değildir.
Şimdi bu forumdaki tartışmada aslolan insan sağlığı ve hayatıyken, çeşitli Dini?!!! gerekçelerle ve cehaletleri nedeniyle bunu tehlikeye düşürenler ne düşünür, neden böyle gereksiz işlerle uğraşırlar? Eşinmeyin...
Sanırım yanlış anlaşılmış.
Sağlık çalışanı iseniz ;
Sırf bu nedenle tedaviyi reddedenlere " Artık size acımıyorum cahilliğinizle kalın ve ne haliniz varsa görün." deme hakkınız yok. Yoksa adam ağzınıza 2 tane çakar, kendinizi bir anda okuduğunuz yıllara lanet ederken bulursunuz.
arkadaşlar 9. madde ile ilgili kaçırılan konu bence şu olay acil serviste olmuş. hasta haklarına göre evet tedaviyi yapacak personeli seçme hakkına sahipsin ama acil servislerde değil..acil olan hastanın zaten personel seçme gibi bi kaygısı olmadığı gibi zaten kendi canının derdine düşmüştür... bana iğneyi kim yaptı diye dönüp bakamaz... acil serviste nasıl seçim yapacaksın ya hep erkek personel o gece nöbetteyse... bayan hemşiremi indirilecek servislerden... o madde acil poliklinikleri kapsamıyor arkadaşlar... normal polikilinikler için geçerli...
Üstelikte eski eş duruma müdehale etmiş.
Burda hekim triyaj yapmalı (yani acil durum sıralaması yapmalı, hastanın durumu acil değilse, hayati tehlike arz etmiyorsa) bu isteği dikkate alıp hastayı enejeksiyonun uygulanması için bayan hemşire için (eğer bayan hemşire müsait değilse) beklemesi gereken süre hakkında bilgilendirmeli.
Bazı hastanelerde bu tür durumlar için tedavi red formu vardır. Bu tür durumlarda bu forma not düşülür ve hastanında okuyup imzalaması sağlanır.
prensip o değil ne yazık ki;
sağlık personeli, hastaya bakabilecek başka bir meslektaşı varsa hastayı reddedebilir.
Bu talep her ne kadar kanuni olsada sanırım hukuki değil. Olayın geçtiği yer acil servis öncelikle. Ayrıca bu tür taleplerin artması halinde yaşanabilecek olumsuzluklar göz önünde bulundurulursa daha sağlıklı değerlendirebiliriz olayı...
:)Erkekten hemşire mi olur? Sağlık memurudur belki?:)
Aslında bu çoookkk kapsamlı bir konu. Şöyle açıklamaya çalışırsam;
Genel kural hekimlerin hasta seçme hakları yoktur. Hekimlik meslek etiği kuralları 5.maddesine göre, "Hekimin Görev ve Ödevleri
Madde 5-Hekimin öncelikli görevi, hastalıkları önlemeye ve bilimsel gerekleri yerine getirerek hastaları iyileştirmeye çalışarak insanın yaşamını ve sağlığını korumaktır. Meslek uygulaması sırasında insan onurunu gözetmesi de, hekimin öncelikli ödevidir. Hekim, bu yükümlülüklerini yerine getirebilmek için, gelişmeleri yakından izler."
Ancak geçerli bir sebep varsa bu hasta için uygunsa kanımca hasta seçme hakları bulunmaktadır. Bu doktorun nerede ve kime bağlı olarak çalıştığı ile ilgilidir. Örneğin en basitinden doktor kendi muayenehanesinde yada özel bir sağlık kuruluşunda çalışıyorsa, acil müdahaleyi gerektiren bir durum söz konusu olmadığı sürece, muayene ve diğer gerekli ücreti ödemeyen hastanın teşhis ve tedavisinin reddedilmesi doktorun en doğal hakkıdır. Burada talep edilen ücreti deyen hasta seçilecektir, bu da hasta seçme kapsamındadır.
Bununla birlikte, doktor kendisine gelen hastanın teşhis ve tedavisinde kendisini yeterli görmüyorsa(örneğin kendi uzmanlık alanına girmiyorsa) ve daha tecrübeli veya uzman bir doktorun tedavisinin daha uygun olacağını düşünerek hasta seçebilir. Zira burada önemli olan hastanın menfaati ve yararıdır, Hekimlik Meslek Etiği Kuralları 6.maddesine göre hekim "Görevlerini yerine getirirken, hekimin uyması gereken evrensel tıbbi etik ilkeleri yararlılık, zarar vermeme, adalet ve özerklik ilkeleri" ne uygun davranmalıdır. Bunun gibi doktor, hastanın yararını düşünerek ve ona zarar vermemek amacıyla geçerli bir nedene sahipse hastayı reddedebilir sonucuna varabiliriz.
Tabi olarak hekim hastayı reddederken hastanın menfaatini göz önünde bulundurmalıdır. Aksi takdirde "görevi ihmal" söz konusu olabilir, objektif geçerli bir neden olmadan hastanın muayene ve tedavisini reddedilmesi nedeniyle hastanın durumu ağırlaşır, telafi edilemez zararına sebep olur, hasta ölür veya bunun gibi herhangi bir durumla, maddi, manevi zarar ile karşılaşılır ise doktorun ihmali nedeniyle kusurundan ve dolayısıyla sorumluluğundan sözedilebilir.
Bu nedenledir ki, acil durumlarda doktorun hasta seçme hakkı kesinlikle yoktur, hatta özel hastaneler ve sağlık kuruluşları dahi acil hastalara ücretsiz bakmak zorundadır.
Doktorun hasta seçerken gözönünde bulundurulması gereken ilk konu hastanın menfaatidir, doktor hasta seçerken ortaya çıkabilecek sonuçları da değerlendirmelidir. Meslek Etiği Kuralları 7.maddesine göre "Hekimin Yansızlığı
Madde 7-Hekim görevlerini her durumda hastaları arasındaki siyasal görüş, sosyal durum, dini inanç, milliyet, etnik köken, ırk, cinsiyet, yaş, toplumsal ve ekonomik durum ve benzeri farklılıkları gözetmeksizin yerine getirmekle yükümlüdür." hastaların kişilikten kaynaklanan sebeplerle reddedilemeyeceğinin altı çizilmiştir.
Umarım az da olsa fikir verebilmişimdir...
https://www.hukuki.net/showthread.php...iptal-karar%FD
Artık erkek hemşire olacak...
Siz bu keyfi tercihleri yaparken kadın ölürse sonra çamurluk yapıp; "karım neden öldü, zamanında müdahale edilseydi ölmezdi" şeklinde çamura yatmayacaksınız değil mi? Konu zevk şevk değil, insan hayatıdır. Ne bir doktor ne bir hemşire karınızının cinsel organına hayran değildir. Binlerce görmüştür. Üstelik sapık muhafazakar zihniyet gibi değil, sadece bir madde olarak, bir insan olarak görmüştür. Hasta cani bir katil dahi olsa hipokrat yemini onu hayata döndürmeye yemin etmiştir. Anladın mı ey örümcek kafa.
Tıp bir bilimdir. Bilimde kadın erkek farkı gözetlimez. (metabolizma farkları hariç). Müdahale edilmesi gereken kişiye HASTA denir ve müdahale edilir. Amaç bir insan cinsiyetini kurtarmak değil, bir insanı kurtarmaktır. Bu bağlamda x cinsiyete y cinsiyet müdahale edebilir mi şeklindeki yorumları bağnazlıkla suçluyorum.
İnsanı hayata bağlayanın her hangi bir cinsiyet olması beni çok ilgilendirmiyor. Beni kadavrada göreceğine, yaşama döndürürken görsün her kimse ! Unutmayınız ki insan hayatı KUTSAL'dır.
SONUÇ olarak; Burada İNSAN HAKLARI , HASTA HAKLARINA üstündürdür diyebiliriz !
Ne gariptir ki, hastanın hekim seçme hakkı sırf cinsiyet kıstası üzerinden değerlendiriliyor ve bu konu burada tartışılıyor. Ancak bu hakkın getiriliş amacı aslında nedir?
Bence burada önemli olan yine hastanın yararıdır. Hastanın tedavisi boyunca en iyi verimi alacağı doktoru kendisinin tespit edebilmesi ve seçebilmesidir. Örneğin tedavisi sürecinde kontrol amacıyla hastaneye başvuran hasta tesadüfi bir doktor tarafından kontrolünün yapılması yerine tedavi yolunu seçen ve bunu uygulayan doktor tarafından kontrolünün yapılmasını isteyebilir. Yada poliklinikteki hekim listesine göz atarak kimlik, görev ve ünvanlarından yararlanarak bir hekim seçebilir. Yada tedavisini yürüten dokturu herhangi bir sebeple değiştirmek isteyebilir.
Sırf hemcinsiyet olmadığından dolayı elbette hasta hekimi reddederek kendi cinsiyetinden olan bir hekimi seçebilir, buna kimse engel olamaz. Ama bakanlık da bir poliklinikte aynı uzmanlık dalları için hem erkek hem kadın hekim çalıştırmak zorunda da değildir.
Mahkemede reddi hakim talebi her koşulda öne sürülemez ve her koşulda bu talep kabul edilmez. Her hukuk müessesesinde olduğu gibi koşulları ve kuralları vardır. Söze konu hak "hastanın hekimi seçme hakkı" olarak düzenlenmiş olup buna kıyasla hastanın hemşire seçme hakkından da bahsedilebilir olsa idi bu hak "hastanın sağlık personelini seçme hakkı" şeklinde de düzenlenebilirdi. Bu şekilde "şu varsa bence bu da vardır" şeklinde hukuk kuralı düzenlenemez ve yorumlanamaz.Alıntı:
demcin rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
hastane düzenlemesine göre bir hasta yada hastanın yanındaki kişi doktor secme hakkı varsa hemşireyide secebilir
yada mahkemeki hakime reddi hakim talebiile başka hakim secebiliyorsa hemşireyide secme hakkı bence vardır
Sağlık Hizmeti Sunumunda Poliklinik Hizmetlerinin Hastaların Hekimini Seçmesine Ve Değiştirmesine İmkân Verecek Şekilde Düzenlenmesi Hakkında Yönerge'de de yalnızca hastanın hekimi seçme hakkının kullanabilme imkanından yararlanabilmesi için bir takım düzenlemelere yer verilmiştir. Burada da hekim dışındaki sağlık personelinden bahsetmemiştir. Çünkü bu hakkın temelinde kadın-erkek ayrımını gözetilmemiştir, hastanın menfaati ve hekimini belirleyerek manevi mutluluğunu sağlamak amaçtır. Hastanın tedavisi hekim tarafından yürütüldüğü için hekim seçme hakkı denilmiş ve diğer sağlık personeli kapsam dışı bırakılmıştır.
Evet bu Türkiye'nin önemli bir sorunudur.
Bence sorun kökten halledilsin.
Bir erkek doktor/hemşire bir bayan hastayı muayene ederken aynadan muayene etmek ve içi dikenli kalın eldiven takmak zorunlu olsun ki kendini kaptırıp kontrolden çıkmasın. Haddini bilsin.
Erkek doktor/hemşire, muayeneyeye / iğne vurmaya başlamadan önce hastanın kocasına peşinen 3 yumruk atma yetkisi verilsin ki, testi kırıldıktan sonra iş işten geçti denmesin.
Çakma hocalar da oturup bu konuda hadis uydurup milleti keklesin.
Son olarak da Başak Hanıma bu bildirilsin ve Başak Hanım da imzasının altına 72 fontla reklam yazıp okuyucunun gözüne gözüne soksun.
Sayın Fischer,
Daha çok fırın ekmek yememiz lazım...
Başak hanım soruma verdiğiniz cevap için teşekkürler.
Yorumlara bakınca hep doktor yada erkek hemşire şuçlu bulunmuştur , yönetmeliği ihlal etmekle suçlanmıştır. Ne gariptir ki hiç kimse doktorun yada erkek hemşirenin mağdur edildiğini umursamıyor. Hastanede o saatte yada o gün bayan hemşire yoksa ne olacak??? Yönetmeliğe göre nöbetçi hekim sırf vatandaşın yönetmeliğe göre kendisine müdahale edecek personeli seçme hakkı var diye evinden nöbetçi olmayan bir bayan hemşireyi mi çağıracak??? Madem yönetmelik ve yasadan bahsediyoruz o zaman buyrun biraz tuzda benden...
1-Hastanın şikayeti soğuk algınlığıdır ve acil değildir. Bu durumda Hekim hastaya hiçbir müdahalede bulunmak zorunda da değildir. Kanaat hekime aittir ve hiç bir güç hekimin kanaatini sorgulayamaz, ancak adli bir olay olması durumunda bu kanaati sorgulanabilir.
2-Hekimin hastayı reddetme hakkı vardır. Ancak hastanın durumu hayati öneme haiz ise yerine başka bir meslektaşı bakmak üzere hastayı devralana kadar hastadan sorumludur.
3-Arkadaşlar lütfen dikkat Hasta Hakları sadece bir yönetmeliktir. Ancak hastanın kendisi bile değil boşandığı eşinin hekime ve sağlık çalışanlarına Türk Ceza Kanunu ve 657 sayılı devlet memurları kanunu başta olmak üzere bir çok yasayı ihlal ettiği gerçeğini göz ardı ediyoruz...Yasal olarak şuç işleyen hasta yakını mazeret olarak yönetmeliği öne süremez. Amir konumda olan yasadır. 4-Devlet memuru vatandaşa hizmet etmekle mükalleftir, ancak herkesin aynı haktan yararlanmasını sağlamakla yükümlüdür. Hekim olarak hiç bir hastasının bir diğerinden ayrımı olamayacağına göre ve hiç bir kimseye bireysel garezi olamayacağına göre, acil koşullarında gerçekten acil olan Kırmız ve Sarı kod taşıyan hastalar varken, acil olayan bu vakada onada hekim olarak rahatlatabilmek ağrısını hafifletebilmek adına tedavi uygun görmesini en acil olmayan vakaya bile müdahale etmek istemesini takdir ve saygıyla karşılayacağınıza derhal ceza verilmesini istemeniz çok abes geldi bana...
Herkese adilane ve azami fayda anlayışıyla çalışan bir camiaya bu kadar agresif yaklaşmak kimseye bir şey kazandırmaz...
Unutmayınız her türlü maddi ve manevi olumsuzluklar ortasında gecede 800 ila 1400 hasta bakmak zorunda bırakılan ve arada bu tür asılsız ve mesnetsiz iddialarla yıpratılmaya çalışan bir hekim topluluğundan bahsediyorsunuz...
Yılmaz ÖZDİL ne güzel söylemişti; '' Bu ülkede Başbakanlık yapan doktor vardır, ama doktorluk yapan başbakan yoktur...''
Hastanın yönetmelik gereği hekim seçme hakkı vardır doğrudur, ancak bu hak yasa ile güvence altına alınmış ve düzenlenmiş olan bir başkasının haklarının gasp edilmesine ve yapılması imkansız şeylerin yapılmasını istemek ve bunun olmaması karşısında kendisine hizmet etmek için orada bulunan çalışana küfretme hakkını kimseye vermez.
Öte yandan bir başka bakışla soğuk algınlığı nedeniyle acil vaka olmadığı halde acile gelen hasta yönetmelikle kendisine tanınmış olan olan hekim seçme hakkı noktasındaki tercihini o günkü nöbetçi hekim ve sağlık personelinden yana kullanmıştır.
O saatten sonra kullanmak istemiyorsa acilden ayrılıp bir başka sağlık kuruluşuna giderek başka bir seçimde yapabilirdi. Ama asla ve kat'a hekime küfretmek gibi bir hakkı yoktur.
Saygılar...
Milletler Aydaki ,Güneş sistemindeki yeraltı kaynaklarını nasıl ele geçiririm ,nasıl İstifadeye sunup,milletimi zenginleştiririm diye Kafa Yorarken;
Biz ise Kadın Hastaya erkek Doktor Bakabilir mi ,Bakamaz mı Diye Tartışmalar içindeyiz.
İmkan varsa ,Hastane de aynı branştan doktor varsa olabilir.Yoksa ,kadının durumu da acilse NE OLACAK?
GEÇ MÜDAHALEDEN dolayı öldüğünde SORUMLULUK KİMİN ÜZERİNDE kalacak?