Cevap: Aynı konuda farklı mahkemelerde dava açılırsa ne olur?
Memur değilim ama çok benzer bir olaylar başıma gelmişti. Elektrik faturam yanlış hesaplanmış, itiraz etmiştim. Oradaki memur da "Evet, yanlış hesaplamışız haklısın ama yapacak bir şey yok, bunu ödemek zorundasın" dediğinde soğukkanlılığımı muhafaza etmem imkansız hale gelmişti.
Suçu demeyelim; hatayı yapan başkası olduğu halde cezayı çekenin başkası olması akla uygun değil. Hukuğa uygun olduğunu da, kanunlara uygun olduğunu da zannetmiyorum.
Cevap: Aynı konuda farklı mahkemelerde dava açılırsa ne olur?
Alıntı:
Kocatürk rumuzlu üyeden alıntı
İlk yazı imza karşılığı tebliğ edildi ve ben herhangi bir itirazda bulunmadım. İtiraz etmediğime göre ödemekten kaçındığım söylenemez. Yazı, ödemeye davet niteliğinde olsaydı da cevap vermeseydim iş değişirdi ancak yazı kesin karar bildirir nitelikte olduğundan benim de söz hakkım kalmamıştır. Bir memurun maaşından kesinti yapma mevzuatı bellidir, idare bunu uygulayacağını söylemiş ama uygulamamıştır. Ben işin bu boyutunda müsterihim. Mesele bu yazının tebliğ sayılıp sayılmayacağıyla direkt ilgilidir. Tebliğin de nasıl yapılacağı mevzuatında belirlenmiştir. Bu haliyle tebliğ demek yanlış oalcaktır. Velev ki tebliğ olduğuna kaniyiz, yazıdan sonra 50 gün geçmesine rağmen işlem yapmamak idarenin suçudur. 50 gün sonrasında gelen asıl tebliğde istenen borç miktarı 400 lira daha artmıştır. Sebebi ise ilk hesaplamanın yanlış olmasıymış. Adama sormazlar mı, ödemeyi hatalı yapmışsın, borcu yanlış hesaplamışsın, geriye alman gereken zamanda almamışsın bir de beni yanlış çıkardığın borcu ödememekle suçluyorsun. Doğru yapılan bir işlem yok mu bu bahiste.
Önceki iletilerimde de söz ettiğim gibi idarenin yaklaşımı, sen öde konu kapansın şeklinde olup son derece yanlıştır. Bu tip hataları yapan yaptığıyla mı kalacak? Neden benim durumuma düşenler yok yere faizle borç ödesinler? Hatalı ödenen dönemde toplam gelirim 2200 lira civarında idi. Fazla olan kısmı 200 liraymış, geri ödemeye de 500 lira desek eder 700 ne kaldı geriye 1500 lira toplam gelir. Siz hayatınızı ve toplam giderlerinizi yıllarca 2200'e endeksleyin bir mutemet memurun ahmaklığı yüzünden birdenbire 1500'e düşsün. Bunun bir bedeli yok mu? Hadise benim geri ödemem veya ödemememle sınırlı kalmamalı. Herkes payına düşen adaletten nasibini almalıdır.
Bu hususta araştırmalarım devam ediyor, öncelikle davaların sonuçlanmasını bekleyeceğim. Karar nasıl olursa olsun yorgan gitti kavga bitti demeyeceğim. Aylardır yaşadığım stresin hesabını hukuk çerçevesinde elbet soracağım.
Umarım İdare Mahkemesinden YD talebinde bulunmuşsunuzdur. İdarenin aylık hatalı ödemelerinin her ay için ayrı bir işlem olduğunu ve bu nedenle her hatalı ödemeden sonra bunu altmış gün süresinde tahsil etmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu durumda idareye bir dilekçe daha verin ve maaşınızdan 500 liralık kesintinin hukuki olmadığını ve bu nedenle de maaaşınıza bu kesintinin uygulanmaması talebinde bulunun derim. Eğer bu dilekçenize de olumsuz veya zımnen red cevabı alırsanız, YDli yeni bir dava ile bu işlemin de iptali talebinde bulunun derim. Ya da İdare Mahkemesinden lehinize YD kararı veya esastan karar aldığınızda da idareye yeni bir dilekçe verebilirsiniz ve konuyu mahkemeye taşıyabilirsiniz diye düşünüyorum. İdare de mutemetle ilgili de bir disiplin soruşturması başlatabilir. Eğer mevcut davalarınızı kazanırsanız, kararlar kesinleştikten sonra idareye karşı manevi tazminat davası da başlatabilirsiniz.
Cevap: Aynı konuda farklı mahkemelerde dava açılırsa ne olur?
Evet yürütmeyi durdurma talebim var. Sözünü ettiğiniz 60 günlük süre danıştayın içtihat kararında sabit. Bir memurun toplam gelirinin 1/4'ü icra yoluyla kesilebileceğinden 500 lirayı örnek olarak verdim, henüz kesilmiş değil. Kesilmemesi için de dilekçe vermiştim ancak cevap verilmedi. Şu aşamada yapılacak en doğru şey sizin de söylediğiniz gibi açtığım davadan YD veya iptal kararı beklemektir. Diğer yandan benzer durumlarda evvelce açılmış tazmiant davası var mı varsa karar nedir bunu bulmamda yarar var.
Cevap: Aynı konuda farklı mahkemelerde dava açılırsa ne olur?
Alıntı:
senoleker rumuzlu üyeden alıntı
Memur değilim ama çok benzer bir olaylar başıma gelmişti. Elektrik faturam yanlış hesaplanmış, itiraz etmiştim. Oradaki memur da "Evet, yanlış hesaplamışız haklısın ama yapacak bir şey yok, bunu ödemek zorundasın" dediğinde soğukkanlılığımı muhafaza etmem imkansız hale gelmişti.
Suçu demeyelim; hatayı yapan başkası olduğu halde cezayı çekenin başkası olması akla uygun değil. Hukuğa uygun olduğunu da, kanunlara uygun olduğunu da zannetmiyorum.
Çok haklısınız ama bu hukuksuzluğu anlatacak bir merci bulamamak daha da vahim. Benim davalarımın sonucu büyük ihtimalle farklı çıkacak. Şöyle ki, ihtilaf idari bir mevzu olduğundan davanın danıştaya bağlı idare mahkemelerinde görülmesi icab eder ve danıştay içtihatları gereğince buradan lehime sonuç çıkar. Lakin karşı davanın yargıtaya bağlı sulh hukuk mahkemesine açılmasına da mani bir hal yok, orası da yargıtayın onanmış kararları gereği idare lehine karar verecek. Elimizde aynı konuda açılmış, biri kazanılmış diğeri kaybedilmiş iki dava olacak. Yargıtay ve danıştay hukuk devletinin iki eşit kolu olduğuna göre bu çelişkiyi ortadan kim kaldıracak?
Cevap: Aynı konuda farklı mahkemelerde dava açılırsa ne olur?
benim gıda imalathanem var tarım bakanlığına ait gıda kontrolörleri numune alarak yine bakanlığza bağlı laboratuvarda analiz yaptırdılar ilk önce analiz sonucu olumlu geldi daha sonra yani 15 gün sonra tutanak numaraları sehven yazılmış diye bir yazı ekinde olumsuz bir analiz raporu daha geldi ve bunun akabinde 5996 sayılı kanun gereği 12.000 tl ceza verileceğini yazmışlar . ben bu analiz raporlarının doğru olduğuna inanmıyorum . bu raporları niptal ettirmek için idari mahkemesine dava açmam gerek aynı zamanda idari para cezasının iptali içinde sulh ceza mahkemesine dava açmam gerek ancak ikisinin de dava açma süresi çok kısa 15 gün yani ilk önce idari dava lehime sonuçlanmalıki idari para cezasını iptal ettirebileyim. ne yapmam gerekir acilen bir cevap verin lütfen