Cevap: Sözleşmeye dayalı borç - Sözleşmede emekli maaşına haciz muvaffakati ve geçerliliği - İcra dairesine muvaffakat sonradan cayabilinirl
Uçucu, ben seninle ne uğraşayım. Yazdıklarınızı sadece 2 kişi okumuyor tüm internet okuyor. Benim itirazım her borçluyu mağdur gösteren, her suçluyu mağdur gösteren zihniyettir. Bunu kaç kere daha söylemem gerekiyor ben de anlamadım.
Alacaklısınız, Ali size olan 1000 tl borcunu ödememektedir. İcraya verdiniz. Ev eşyası haczi sizin sayenizde yok, maaşında zaten haciz var, başkaca malı yok... Ne oldu? Bir bardak su içtiniz. Bu arada siz de nasılsa alacağınız olan 1000 tl ye güvenerek kredi kartınızı ödememiştiniz. Banka da bir güzel maaşınıza haciz koydu... Ne oldu? Alacaklı olan siz artık alacağı olduğu halde parası olmayan zavallı bir borçlu oluverdiniz.
Avukatın tüp ve yatak gibi zorunlu insani eşyaları haczetmemesi yasa ve etik gereğidir. Bu benim keyfi kararım değildir. Burada kişinin yemek yapabileceği bir malzemeyi bırakmak, yatabileceği bir döşek tabir edilen yatak minderi bırakması gereklidir. Fırın haczedilebilir, yatak odası takımı haczedilebilir. Tabi bir taraftan bana bir sürü kötü temennide bulunurken bir gün alacaklı olduğunuzda bana şunu söylemeyin sakın; "sayın avukatım o borçlunun evine haciz yap, kedisini bile haczet, beni çok mağdur etti...".
Cevap: Sözleşmeye dayalı borç - Sözleşmede emekli maaşına haciz muvaffakati ve geçerliliği - İcra dairesine muvaffakat sonradan cayabilinirl
Sayın illigation gazali ne demiş cahillerle tartışmayın ben hiç kazanamadım.Söz konusu olayın benim konumda tartışılmasını hoş karşılamıyorum ve bence site kurallarına aykırı olan budur.Söz konusu olayda avukat taraftır.Neden taraftır çünkü hacizden menfaati varsa menfaati olan kişi 3.üncü kişide olsa taraftır.Alacağın tahsil edilmesinden menfaati olan avukat şayet kötü niyetle gerçekten anlatıldığı gibi haciz işlemi yapmışsa ve şayet tazminat davasında bu vekilin müvekkili benim bu işlemin kanunsuz olduğu hakkında bilgim yoktu derse ne olur.Bir suç hakkında yanılgıya düşen yanılgısından faydalanır peki ya avukat bunun suç olduğunu bilmiyormudur.Elbetteki biliyordur ve bana göre adil bir mahkeme avukatı tazminata mahkum etmelidirçAncak burada sorulması gereken şu ya adam kızının evinde gerçekten kalıyor idi ise ve avukat yasaları bilen birisi olarak suçu en azından göstere göstere işlemeyeceği düşünülürse acaba bu vekil haklımıdır yoksa şunuda düşünmek lazım tabiki bir profesyonel olarak bu vekil yasanın inceliklerine hakimdir yasanın
bir inceliğindenmi faydalanmıştır?Bu soru işaretlerini tek taraflı gidermeden bu vekil şöyle yada böyle diye yorumda bulunmamız vekilin kişilik haklarına saldırı olurdu ne varki vekilin kimliği beyan edilmediğinden dolayı olay ve vekil sanal olarak yaratılan birer hayalden öteye gidememektedir.Dolayısı ile bir kişi teorik olarak olayı yanlış anlatıyor olabilir olmayan bir olayı anlatabilir ama bu sanal vekilin teorik olarak gerçek hayatta var olma olasılığı olduğundan dolayı şayet yaptıkları gerçek ise bu kez söylenen sözleri haketmiş olur.Şayet vekilin kimliği beyan edilseydi o halde iki tarafı dinlemeden karar vermek adilane olmaz.O halde bu konuyu sadece olayın gerçek olduğunu ve anlatanın iyi niyetini kabul ederek anlatana yol gösterici bilgiyi paylaşmalıyız.olay hakkında yorum yapmaktan çok bilgiye ihtiyacı olanı gerekli bilgiyle donatmalıyız.Şayet anlattıkları yalansa zaten aldığı bilgilerde yalan olucaktır kullanırken:)
Vekile allah vicdan versin Onun cezasını versin demenin ne faydası var
Vekile allah vicdan versin Onun cezasını versin demenin ne faydası var.O vekil gerçekse ve yaptığı yasalara aykırıysa zaten bir kanun insanı değildir yapılmsı gereken diğer vekilleride rahatsız edecek ve o vekilin asla görmiyeceği duymıyacğı yazılar yazmak değil o vekile gününü göstericek bilgiyi soruyu sorana vermektir.
Keşke bir başka hukuk sistemi olsada ödeyemeyenle ödemeyeni dolandıranla mağdur durumda kalanı ayırd edebilsek.Zaten mahkemeler bu durumda 5 dakikada gerçeğe ulaşıp adaleti yerine getirirler.