Cevap: Referandum demokrasi değildir
İlgili Haberler
Genelkurmay'ın arşivine göre Kubilay'ın katilleri esrarkeş
Tarihçiler, Genelkurmay ve Emniyet arşivine dayanılarak ortaya çıkarılan gerçekler ışığında menfur hadisenin yeniden tanımlanması gerektiğini ifade ediyor. Bir kesimin ısrarla 'irtica kalkışması' diye sunduğu olayların faillerinin İslami değerlerle ilgisinin bulunmadığını vurgulayan uzmanlar, Menemen vesile kılınarak dindar halk üzerinde baskı oluşturulmasına karşı çıkıyor. Araştırmacı-yazar Mustafa Armağan, Derviş Mehmet'in dindarlıkla ilgisinin olmadığını ifade ederken, olayın CHP örgütünün iktidarını kuvvetlendirmeye yaradığına dikkat çekiyor. Tarihçi İsmet Bozdağ da katillerin esrarkeş olduğu yönündeki bilgilerin delillendirilmesinin büyük önem taşıdığını kaydediyor. Tarihçi Caner Arabacı ise Menemen'in içyüzünün akademik çevrelerde bilinmesine rağmen yüksek sesle ifade edilmediğinin altını çiziyor.
Araştırmacı-yazar Mustafa Armağan, Derviş Mehmet olarak anılan kişinin dindarlıkla ilgisi olmadığını vurguladı. "Menemen olayı kimin işine yaramıştır?" diye soran Armağan şu tespitleri yaptı: "Komplo olup olmadığından emin değilim. Ancak ben meselenin bir başka boyutuna dikkat çekmek istiyorum. Menemen olayı, CHP örgütünün iktidarını kuvvetlendirmeye yaramış ve onu 'eleştirilemez bir konuma' taşımıştır. İnönü ve CHP'nin devlete hakim olma sürecinde bir dönüm noktası teşkil eder. Ve partinin devletle bütünleşme süreci hızlanır." Derviş Mehmet'e ilişkin ilginç bilgiler veren Armağan, Cumhuriyet gazetesini kaynak göstererek şunları dile getirdi: "Olayın sanıkları içinde esrar içenler olabilir; fakat bir başka belgeden (O tarihlerde Cumhuriyet'te çıkan bir yazı) aslında Derviş Mehmet'in Çerkez Ethem'in arkadaşı olduğunu ve onunla beraber çalıştığını öğreniyoruz. Çerkez Ethem'le birlikte Yunanistan'a kaçmış ve 150'liklerden olmadığı için 1930'lara doğru tekrar Yunanistan'dan Türkiye'ye geliyor. Bu olay, bu kişilerin kullanılmış olabileceği izlenimi veriyor."
Tarihçi İsmet Bozdağ, tozlu arvişlerde bekleyen belgelerin irdelenmesiyle bu tür tartışmalı konuların derinlemesine incelenme imkanı bulunduğunu belirtti. Menemen olayıyla ilgili gerek hükümet temsilcilerinin ihmalleri, gerekse olayın faillerinin esrarkeş olduğu yönündeki iddiaların söylenegeldiğini hatırlatan Bozdağ, "Bu tür belgelerle bunlar delillendirilmiş oluyor." dedi. Dönemin hükümeti tarafından olayın kendi lehine kullanıldığını ifade eden Bozdağ, "Bu konuda çok detaylı ve bilimsel çalışmalarım olmadı. Ancak, aktarabileceğim şudur: Olay meydana geldiği zaman aslında çok küçük bir olay gibi göründü. Ama birdenbire patladı. Hükümet bu hadiseyi kendi lehine kullanmak istedi." değerlendirmesinde bulundu.
İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Toktamış Ateş ise Derviş Mehmet'in esrarkeş olduğunun aslında 'sır' olmadığını kaydetti. Tarihçiler tarafından bilinen gerçeğin bu olaylar hakkında ciddi ipuçları verdiğini belirten Ateş, "Derviş Mehmet ve adamlarının esrar içerek şehre indiği ve bu olaylarla Menemen halkının hiçbir ilgisi olmadığı biliniyordu. Zaten zaman içinde o halkın kendi halinde mütedeyyin Müslümanlar olduğu görülmüştür." diye konuştu. Ateş, bu yıl Menemen olaylarının yoğun bir şekilde gündemi meşgul etmesinin nedenini de 'Türkiye'nin içinde bulunduğu siyasal ortam'a bağladı.
Mustafa Armağan: Menemen olayı, CHP örgütünün iktidarını kuvvetlendirmeye yaramış ve onu 'eleştirilemez bir konuma' taşımıştır.
İsmet Bozdağ: Bu tür belgelerle yıllardır ileri sürülen iddialar delillendirilmiş oluyor. Dönemin hükümeti hadiseyi kendi lehine kullandı.
Toktamış Ateş: Kubilay'ı şehit eden kişilerin esrarkeş olduğunu tarihçiler biliyordu. İlçe halkının olayla hiçbir ilgisi olmadığı da zamanla anlaşıldı.
'Bugünkü komploları daha iyi anlıyoruz'
Selçuk Üniversitesi'nden Yard. Doç. Caner Arabacı, belgelerin Menemen olaylarının arkasındaki gerçeklere ışık tuttuğunu söyledi. Bu olayların akademik çevrede yıllardır bilinmesine rağmen yeterince dile getirilemediğine dikkat çeken Arabacı, "Derviş Mehmet geceleri çevresindekilerle esrar içerek her türlü ahlaksızlığı yapan bir insandı. Bu insanlar gündüz de başlarına yeşil sarık sararak halka çok farklı görünüyordu." diye konuştu. Olayların tam anlamıyla açığa çıkması halinde yıllardır yapılan hataların önüne geçilebileceğini vurgulayan Arabacı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yıllarca inançlı insanlar bu olay nedeniyle baskı gördü ve dışlandı. Gerçeklerin açığa çıkması bugün yapılan komploları anlamada büyük önem taşıyor. Çünkü bu olayların arkasında yer alan planları ne halk biliyor ne de kendini aydın kabul eden kişiler." Nergihan Çelen, İstanbul
Cevap: Referandum demokrasi değildir
Bizim burada çolak hafız denilen müezzin var.İlminin sınırı nedir bilemiyorum ama derya diyebilirim.Buna sorulan bir soru vardı.Dinden çıkma meselesi cevap olarak insanın dinden çıkması çok zor ayrıca çok kolay cevabı verdi.Mesela bir müslüman içki,kumar,faiz,zina her türlü günehı işler yine müslümandır günah işlemiştir.Mümin değildir.Dinden çıkmak ise Kuran-ı kerim 6666 ayet kabul edilir.Bir ayetini dahi inkar insanı dinden çıkarır.Sünneti hafife almak dinden çıkarır cevabını verdi.Yani dini konular bahsettiğiniz gibi basit değil.İnsan şahdet getirir yine müslüman olur.Dediğiniz gibi olsa her ülke kendi dilinde okusa ne değişir.2008 de Moskovada cuma namazı kıldım.Ezan rusça olsa ne anlarım,azerice olsa belki biraz,tatarca olsa ne anlarım.Vaaz 3 dilde verildi anladıysam zaten karayım kapkara olayım.Ayrıca canlı dayanaklar var.Neyse ölenler ölmüştür hayatta olanlarda vefat edecektir.İş ALLAH a kalmıştır.Kısaca bu zihniyet fırsat bulsa Tunus yasağını geçeriz.Benim abim 15 senedir Moskovada İmam Hatip mevzusundan.Kız kardeşim okulunun son döneminde İmam Hatip lisesinde Samsunda okula alınmadı ve İST Küçükköy K.Karabekir lisesinde diploma aldı.4.70 civarı diploma notuna rağmen eğitiminde sonunu getiremedi.Bunlar daha 10 sene önceki mevzular.Ayrıca İsim vermim şehrimin M.vekili elimizdeki laiklik maddesi ile evlerdeki baş örtüsüne bile müdahale ederiz dedi.Bunlar bitmez.İnşallah öyle bir fırsatta bulamazlar.Referandum demokrasidir.Yazacak çok şey var.Konunun sapmaya başladığınında farkındayım.Ayrıca yazdıklarımı saldırı olarak nitelendirmenize şaşırdım.Siz fikrinizi bende fikrimi beyan ediyorum.
Cevap: Referandum demokrasi değildir
Can Ataklı
Bakın bazıları neden ‘Evet’ diyecekmiş
İnternet ortamında gezinen bir yazı var. Mesajı açmadan “Neden evet diyeceğim” başlığı ile karşılaşıyorsunuz. Ben de merak ettim. “Acaba bu mesajda Erdoğan’ın yandaşlarına ezberlettiği cümlelerinden başkası var mı?” diye düşündüm.
Bakın bir vatandaş “neden evet diyeceğini” ironik biçimde açıklamış. İlle de “evet” diyeceğini söyleyenlerin de okumasında yarar var:
* Yetim hakkı yemekten dosyaları bulunan Recep Bey’le AKP’lileri yargıdan kurtarmak için EVET (!)
* Yargıyı, yasamayı ve yürütmeyi tek elde toplayıp, padişahlığı geri getirmek amacıyla Cumhuriyeti yıkmak için EVET (!)
* Kenan Evren’e ve 12 Eylül’e rahmet okutturacak biçimde diktatörlüğe yol açacağı için EVET (!)
* Taliban’ın önünde eğilenler için EVET (!)
* “Kul hakkı yedirtmem” diyen Recep Bey’in, eşini, Katar Emiri’nin kızının düğününe devletin uçağıyla götürüp getirmesi için EVET (!)
* Müslüman kadınların rahibe gibi örtünmesi için EVET (!)
* Kadının eve kapanması, hiç çalışmaması ve erkeklere köle olması için EVET (!)
* Askerlerimizi katleden PKK’ya Habur’da kucak açmak için EVET (!)
* PKK’yla savaşan askerlerimizi cezalandırmak için EVET (!)
* Bebek katilini serbest bırakmak için EVET (!)
* Parçalanacak topraklarımızda Kürdistan’ın kurulması için EVET (!)
* Anadolu’yu Türksüzleştirmek için EVET (!)
* Ulu önderimiz Mustafa Kemal’i tarihten silmek için EVET(!)
http://haber.gazetevatan.com/haber.v...ryid=4&wid=142